tag:blogger.com,1999:blog-7960955543393666422024-03-05T09:28:42.074-08:00Devrimci Halkın Birliği | Haber PortalıDevrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comBlogger9349125tag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-66982079728315294772022-08-27T05:05:00.004-07:002022-08-27T05:05:53.142-07:00Kemal Yazar Cesurdu, Mertti, Faşizme Karşı Kaya Gibi Sertti Bir Gün Geldi ki Yoldaşım Dediklerince Hain Bir Pusuda Katledildi.!<p> <span style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem;">Tarih yaprakları 27 Ağustos 1996’yı gösterdiğinde Almanya'nın-Duisburg kentinde MLKP çetelerince katledildi. Kemal Yazar yoldaşı kaybedeli 26 yıl oldu. Kemal yoldaş Erzurum'un Tekman ilçesinde yoksul bir Kürt Alevi aile çocuğu olarak dünyaya geldi. Küçüklüğü Tekman’da geçti. Yoksulluk ailesinin İstanbul’a göç etmesinin ardından Kemal Yoldaş da İstanbul’un varoşlarında yaşama tutunmaya çalıştı.</span></p><div style="font-family: inherit;"><div class="" dir="auto" style="font-family: inherit;"><div class="gt60zsk1 ez8dtbzv r227ecj6 d2hqwtrz" id="jsc_c_12c" style="font-family: inherit; padding: 4px 16px 16px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw b6ax4al1 gem102v4 ncib64c9 mrvwc6qr sx8pxkcf f597kf1v cpcgwwas m2nijcs8 hxfwr5lz k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" dir="auto" style="color: var(--primary-text); display: block; font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;"><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Hem çalıştı ve hem de devrimci mücadeleyi kavga içinde öğrendi ve bilendi. Yokluk ve yoksunlukların özgürlük kavgayla yenileceğini anladığında TKP-ML Hareketinin saflarında mücadeleye katıldı. İstanbul mücadelenin kalbiydi bir yerde. Devrimci mücadelenin kalbi bu kentte grevler, direnişler, başkaldırılar yaşanmıştı. Fabrika fabrika, semt semt, emperyalizme, faşizme karşı direnişler yaşanmıştı. İşçiler ve emekçiler haklarını almak ve korumak için tarihe not düşen Kavelden 15-16 Haziranlara uzanan direnişlere tanıklık etmişti.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Her sokağında bir devrimcinin kanı dökülmüştü. Gecekondu direnişleri, okul işgalleri, silahlı çatışmalar, faşist kuşatmanın kırılmasında hep İstanbul ilkler arasında yer almıştı. Onun içindir ki mücadelenin merkezi bir kentti İstanbul. Kemal yoldaş işte demirin suyunu alıp çelikleşmesi gibi bu zorlu savaşım içinde çelikleşti ve hemen her eylemde yer alarak, başı dik, anlı açık halkına ve devrim davasına yaraşır bir yaşam ve mücadele içinde oldu</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Ey kavgamızın güzel kenti İstanbul sen nelere gebesin! Sen nelere muktedir değilsin ki. Sen de şahitsin devrim ve sosyalizmin zaferi uğruna kellesini koltuğuna verip komünist yürekleriyle destan yaratanlara. Sende İstanbul’da işkencede ölümü kucaklayan Meral Yakar yoldaşın, elde silah son mermisine kadar çatışarak şehit düşen Ahmet Muharrem Çiçek, Atilla Özkan, İrfan Çelik, Maksut Tepeli, Mustafa Tunç, Hüseyin Toraman, Hasan Çiçek ve diğer yoldaşların silahını omuzlayarak, onların yarım bıraktıklarını tamamla azmi ve coşkusuyla ileriye Yüreğimizdeki bütün sırlar sende gizliydi İstanbul. Demokrasi ve özgürlük çığlıkları gün geçtikçe yankılanıyordu İstanbul’un surlarında. Dalga dalga yayılıyordu en dip kenardaki kimsesiz yoksul mahallelere kadar. Ali haydar Yıldız, İbrahim Kaypakkaya’da ölümü hiçe sayan devrimde ısrar eden direniş haykırışları, ardından Münir, Yücel, Ali, Kilis şehitleri ve diğer şehit yoldaşlarla sürmüştü.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Bir ananın dilinde tilili, bir çocuğun minik parmaklarında zafer işareti, bir genç kızın Nevroz ateşi çevresindeki halayı ve bir delikanlının panzere fırlattığı taşın öfkesiyle bu şehrin sokaklarında yaşamıştı Kemal yoldaş. Ve artık bir kıvılcımla başlayıp dalga dalga büyüyen devrim ve sosyalizm çığlığıyla tanışmıştı Kemal’in yüreği. Yürek kafesi İstanbul’a sığmıyordu artık. Komünizm savaşçılarına platonik bir aşk gizeminde yüreğindeki kor ateşle bağlanmıştı. O'nun için hedef tamamdı.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Bu devrim ve sosyalizm davaya kilitlenmek ve sonuna kadar devrim maratonunda yer almaktı..</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Kemal yoldaş hem çalışıyor ve hem de kavganın pratiğinde öğreniyordu. Öğrendikçe, yoksulluk ve sefaletin, baskı ve zulmün yere çalınması için, ateşli bir yürek çarpıntısının şiddetli bir başlangıcı oluyordu. Nasıl ki Kerem’in sevdası içine sığmamışsa, Kemal yoldaşı ki de öyle olmuştu. Şehit yoldaşlardan devralınan bayrak inat ve ısrarla zafere taşınmalıydı. Elden ele dolaşarak dikilmeliydi devrimin tepelerine. Bunun için örgütlü olmak, bunun için sosyalist bilinçle donanmış olmak ve engelleri tanımaz bir hatta yürümek gerekiyordu.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Kemal yoldaş mücadelenin gelişip güçlendiği ve yığınsal bir karakter kazandığı 1970'lerin ortalarında TKP-ML Hareketi’nin saflarında yerini aldı. Mücadele içinde kendisini eğitti ve militanlığı, cesurluğu ve gözüpekliğiyle işçi sınıfının yoğun olduğu ve fabrikalarla kuşatılmış olan yoksulların yaşadığı Alibeyköy sırtlarında, grevlerde, gecekondu direnişlerinde, askeri eylemlerde öne çıktı. İstanbul da hemen her eylem ve direnişte gözünü kırpmadan yerini alan Kemal yoldaş kitleleri örgütleme ve hareket geçirmede de olgun tavırlarıyla sivrilip öne çıkanlardandı. Önce Alibeyköy ve çevresinde sonra halkaları genişleyip büyüyen örgüt sorumluluğunu üstlenerek profesyonel devrimci çalışmaya başladı. Bundan sonrası yaşamını tümüyle devrimci kavgayı büyütmeye hasretti. Kısa bir sürede coşkusu, morali, fedakarlığı ve cesaretiyle gençlerin yoldaşlarının güvendiği, düşmanın korktuğu bir militanı haline geldi</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">12 eylül askeri faşist darbesinde de düşmanın eline esir düştü ve Metris zindanında yattı, zindan direnişlerinde aktif olarak yer aldı ve 5 yıllık mahpusluğun ardında daha da bilenerek çıktı zindanda. Tahliye olduğunda bir çok kişi yeniden aynı zorlukları yaşamam korkusu nedeniyle mücadeleden kaçırırken kemal yoldaş dışarıda yaprak kıpırdamaz ve devrimciliğin sınandığı dönemde, dışarıya adımını atar atmaz tereddüt duymadan daha bilinçli ve deneyimleri olarak kaldığı yerden örgüt çalışmalarına koştu. İstikrarlı ve iddialı bir komünist militan olarak, dağılmış ve tasfiyeciliğin ölüm çukuruna yatırılmış olan örgütün yeniden ayağa kaldırılması için devrimci çalışmanın içine daldı.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Örgüt çalışmaları belli bir düzey kazandıktan sonrası, artık yıllarca yüreğinde taşıdığı hasretine kavuşma zamanı gelmiştir diyerek, askeri çalışmaların ayrıştırılması ve sürece militanca müdahale edilmesi gerektiği yaklaşımını ortaya koyarak, Kaypakkaya yoldaşın işkencede katledilmesini ifade eden M18 (Mayıs18) adıyla askeri çalışmalarının örgütlenmesinde aktif olarak yer görev aldı. Birçok askeri eylemler örgütledi, düşmanla defalarca silahlı çatışmaya girip ve her defasında pusularda sıyrılıp çıkmasını başardı. Soğukkanlılığı, cesareti ve militanlığıyla eylemlerin başarıya taşınmasının sürükleyicisi oldu.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Yine askeri çalışmaların devam ettiği bir sürçte düşmanın saldırılarıyla yüz yüze kaldı ve evi kuşatıldığında son mermisine kadar çatışarak ağır yaralı olarak düşmana esir düştü. Bir kez daha işkencede düşmanı yenilgiye uğratmanın hazzını yaşayarak polisin öldü dediği bir zamanda devrim için yaşama devam dedi.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Zindanda devrimin onurunu yüksek tutan Kemal yoldaş TKP-ML Hareketinin önderliğine yuvalanmış oportünist revizyonistlerin gerçek yüzünü burada daha yakında gömdü, tanıdı ve birlik sürecine mesafeli yaklaşan yoldaşların başında yer aldı.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Birlik sürecin son raunduna doğru yol alındığı dönemde tahliye olan Kemal yoldaşı oportünistler yurtdışına çıkartarak başlarından savmak istiyorlardı. Kemal yoldaş İzmir’de dışarıya çıkarken yakalandı ve bir kez daha düşmanın ağır işkencelerine karşı komünist direnişi gösterdi. Kısa bir sürecin ardından tahliye olan Kemal yoldaş, İzmir çalışmalarından görevlendirildi. Ve Birlik Kongresi delege seçimlerinde başkaları tarafından aday gösterilmesine karşın, birliğe inanmadığı ve bunun sağlıklı biz zemin üzerinde tartışılarak gerçekleşmediği gerekçesiyle karşı çıkarak, delege seçimlerinde aday olmadı. 1994 eylül ayında MLKP- K kurulduğunda Kemal yoldaş MLKP-K sürecine katılmadı ve örgütle bağlarını kopardı. O biliyordu ki MLKP-K yamalı bir bohçaydı ve farklı ideolojik duruş içinde olanların uzun vadede birlikte yürümeleri söz konusu olmazdı.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Nitekim öyle de oldu. Yaklaşık bir yıl sürecin ardından TKP-ML Hareketin temel politikaları ve sosyalist değerleriyle donanmış olan bir grup komünist, MKLP- K’nın yozlaştığını ve küçük burjuva bir çizgi ve pratiğe kapaklandığını, sosyalist program ve politikalarda, örgütsel ilkelerde uzaklaşarak darbeciliğe yöneldiğini söyleyerek komünist hareketin yeniden vücuda getirilmesi için 21 ağustos 1995’de Komünist Parti-İnşa Örgütünü (KP-İÖ) kurdular.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Kemal yoldaş KP-İÖ’ nün kuruluşunu öğrendiğinde mutlu oldu ve ardında yoldaşlarla ilişki kurarak süreç ve gelişmeleri izledi, tartıştı ve Şubat 1996 yılında KP-İÖ saflarına katıldı. KP-İÖ’nün yeniden örgütlenip ayağa dikilmesi için canla başla çalıştı ve İstanbul’da yeni ilişkiler yarattı. Bir yandan düşmanın saldırıları öte yandan MLKP önderliğin ihanet yüklü karşı devrimci saldırıları altında</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">iKP-İÖ ilerlemeye çalıştı. MLKP önderliği KP-İÖ'yü kuran ve saflarından yer alan yoldaşlar hakkında" örgüt yıkısı" gerekçesiyle ölüm kararları aldılar.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">MLKP'nin hakkında ölüm fetvası verdiği yoldaşlardan birisi de Kemal Yazar yoldaştı. Alibeyköy de bir yoldaşları kaçırıp katletme amaçlı saldırıda Kemal yoldaş çeteci saldırıya gelenlerle konuşup onları ikna etmeye çalışacak kadar iyi niyetli ve hoşgörü içindeydi. MLKP’liler, KP- İÖ ile tartışmaktan kaçtıkları gibi, PDA-Aydınlık, PKK,</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">DHKP-C, TDKP'nin karşı devrimci yöntemlerini temel alarak <span style="font-family: inherit;"><span style="font-weight: 600;">kontracıları aratmayacak saldırılara girişti. </span></span>İstanbul da silahla dergi bürosunu basarak yoldaşları yaraladıkları gibi, bürodaki eşyaları kırıp döktüler, ölüm listeleri yayınladılar, 3 yoldaş zoraki kaçırılıp rehin tutularak işkenceci faşist polislerin yöntemlerini kullandılar, evlere-işyerlerine, araçlara baskın yapıp, pusularda yoldaşları ucu çivili ve demir sopalarla dövdüler, ve hamile kadın yoldaşlara bıçak vurdular. Mitinglerde yoldaşlara saldırarak polise saldırı için davet çıkardılar ve provokasyon yaptılar. Adeta her yerde faşist terör estirdiler ve faşist gazetelere, Ülkü Ocaklarına, MHP’ye taş atmayanlar, KP-İÖ'ye yönelik 69 karşı devrimci eylem gerçekleştirdiler. Kuşku yok ki bunda amaç MLKP oportünist önderliğinin yüzündeki maskenin yere düşmesini engellenmekti. MLKP önderliği bu karşı-devrimci saldırılarını gizlemek için yalan üzerine,yalan ürettiler, hem suçlu hem de güçlü rolünü oynamaya çalıştılar. Alibeyköy de bir yoldaşı kaçırmaya giden ve evi kuşatan MLKP’liler olduğu halde, utanmadan "KP-İÖ’lerin yolda giden MLKP’lilere saldırdıklarını" söylemekten geri durmadılar. Alibeyköy olayında silahı ilk kullanan MLKP’liler olduğu ve Kemal yoldaşın bu olayda hiçbir biçimde silah kullanmadığı ve silah kullanmak zorunda kalanlar başka bir bölgede gelip tesadüfen orada bulunan yoldaşlar olduğu halde MLKP önderliği hayali senaryolar çizerek, kara propaganda yaparak Kemal yoldaşı katletmek için gerekçe yaratmaya çalıştılar..</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Nitekim olayların arttığı dönemde Kemal yoldaş yurtdışı çalışmalarını toparlamak için dışarıya gönderildi. Suçlu MLKP yalanda medet uman ve kirli kara propaganda da PDA-Aydınlığı aratmayan MLKP önderliği Kemal yoldaşı iyi tanıyorlardı. Kemal yoldaşın yurtdışına çıkmasında paniğe kapılarak, yoldaşa yönelik suikast kararını uygulamaya soktular. Faşist diktatörlüğün, işkencelerde ve çatışmalarda katledemediği bu yiğit komünisti bir zamanlar yoldaş dediği oportünist MLKP önderliğinin talimatıyla tetikçilerde tarafından 27 ağustos 1996 günü Almanya’nın-Duisburg kentinde hunharca katledildi ve bir başka yoldaş yaralandı..</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Kemal yoldaş KP-İÖ’ nün önderliğinde yer alan ve çalışkanlığı, cesareti ve militanlığıyla gittiği yerlere devrimci hava taşıyan, onlara moral veren yürekli bir komünist önderdi. Kuşku yok ki, Kemal yoldaşın erken kaybı, KP-İÖ çalışmaları için önemli bir boşluk yarattı. Yılların zorlu kavgası içinde pişmiş, her bakımdan denenip, sınanmış bir yoldaşın yerini doldurmak öyle kolay değildi. Ama KP-İÖ, Kemal yoldaşın boşluğunu kapatmak için canla başla çalıştı ve onun bizlere devrettiği devrim bayrağını yukarıda tutmak için çalıştı. Girişken, iddialı, mücadeleye tutkuyla bağlı olarak dinamik bir kişiliği, örgütlü mücadelede Kemal yoldaşı doğal olarak da öne çıkardı. Kemal yoldaş kişiliği, esas olarak da devrimci niteliği çarpıcı olan ve pratikçiliği öne çıkan bir önder kadromuzdu. Pratikleşerek mücadelenin sürekli geliştirilmesini önüne koyan bir tarzın sahibiydi. KP-İÖ açısından mücadelenin geliştirilmesi her zaman yeni insanlar kazanma, örgütleyip mücadeleye sevk etme olduğundan, hareketimizin mücadele tarzına en Kemal Yazar yoldaş hain bir pusuda katledileli tam 26. yıl oldu. Bu 26 yılda yaralarımızı yalnızca kabuk bağladı, ama hiçte iyileşmedi. Örgüte ve devrime daha fazla hizmet edeceği bir zamanda MLKP'nin kariyerist önderliğinin talimatıyla pusuda katledildi. Katledilmesinin üzerinde 26. yıl geçmesine karşın Onu her gün andık ve ondan öğrenmeye çalıştık. Kemal yoldaşı hunharca katledenler ve katletme kararı verenlerin birçoğu mücadelenin dışında, bireysel yaşamlarını sürdürürken, Kemal yoldaş saygı ve sevgiyle anılmaya devam ediliyor. "Ey dünya, ey halkım, ey insanlık, ey can yoldaşlarım! İşte vuruldum" diyor Kemal yoldaş.</span></div><div class="mfn553m3" style="font-family: inherit; margin-bottom: 8px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw k1z55t6l oog5qr5w tes86rjd pbevjfx6" style="color: var(--primary-text); font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; line-height: 1.3333; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">Ağustos'un ılık bir gecesinde 'elveda' diyorum sizlere. Elveda kavgam. Elveda halkım. Elveda yoldaşlarım. Elveda yüreğimdeki gizemli şehir İstanbul, Avrupa. Kaypakkaya ile başladı bu sevda İrfan, Münir, Ali, Yücel, Altılar, Kemal, Ali Ekber, Necla, Fahri ve diğerleriyle kavga aşkın yüzü oluncaya dek devam edecektir. Kemal yoldaş, bıraktığın silahını omuzlayıp, geride bıraktığın bayrağı en yükseğe dikinceye dek durmayacağımıza, başta devrim için canlarını veren ölümsüzlerimize layık olacağımıza söz veriyoruz. Anın daima sosyalizm mücadelemize ışık olacaktır.</span></div></span></div></div><div class="om3e55n1" id="jsc_c_12d" style="font-family: inherit; position: relative;"><div class="om3e55n1" style="font-family: inherit; position: relative;"><div style="font-family: inherit;"><div style="font-family: inherit;"><div class="om3e55n1" style="font-family: inherit; position: relative;"><div class="om3e55n1" style="font-family: inherit; padding-top: 295.05px; position: relative;"><div class="lq84ybu9 hf30pyar s8sjc6am" style="font-family: inherit; inset: calc(0% + 0px) calc(50% + 1.01px) calc(0% + 0px) calc(0% + 0px); overflow: hidden; position: absolute;"><a aria-label="Bir 1 kişi ve açık hava görseli olabilir" class="qi72231t o9w3sbdw nu7423ey tav9wjvu flwp5yud tghlliq5 gkg15gwv s9ok87oh s9ljgwtm lxqftegz bf1zulr9 frfouenu bonavkto djs4p424 r7bn319e bdao358l fsf7x5fv tgm57n0e jez8cy9q s5oniofx m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk dnr7xe2t aeinzg81 srn514ro oxkhqvkx rl78xhln nch0832m cr00lzj9 rn8ck1ys s3jn8y49 g4tp4svg o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 jl2a5g8c f14ij5to l3ldwz01 aglvbi8b icdlwmnq z6erz7xo on4d8346 s8sjc6am myo4itp8 ekq1a7f9 stxxomeh" href="https://www.facebook.com/photo/?fbid=188934986829951&set=pcb.8302445053131490&__cft__[0]=AZXqDW9INccVPW4MRlaAfBlAmcLI97wAoV5R-LpEj_vImtWa2UfEJZ41uOL2RH6cXJFlukhLTneMQPAV6SV4vetzdavQ9PiZ3rlUmocBPOR0d7A_z7i_8JpJwGXT5ot9pkbTSvqe8qoyAn8ck9Hw-5Rs8diIVkLtkKbg9uLV3s2DMU8p3zJhR8lgCqCurrAc4Ks&__tn__=*bH-R" role="link" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; align-items: stretch; border-bottom-color: var(--always-dark-overlay); border-left-color: var(--always-dark-overlay); border-radius: inherit; border-right-color: var(--always-dark-overlay); border-style: solid; border-top-color: var(--always-dark-overlay); border-width: 0px; box-sizing: border-box; color: #385898; cursor: pointer; display: inline-block; flex-basis: auto; flex-direction: row; flex-shrink: 0; font-family: inherit; inset: 0px; list-style: none; margin: 0px; min-height: 0px; min-width: 0px; outline: none; padding: 0px; position: absolute; text-align: inherit; text-decoration-line: none; touch-action: manipulation; transform: none; user-select: none; z-index: 0;" tabindex="0"><div class="hf30pyar lq84ybu9" style="font-family: inherit; overflow: hidden;"><div class="nuz1ool1 lq84ybu9 hf30pyar om3e55n1" style="font-family: inherit; height: 0px; overflow: hidden; padding-top: 294.05px; position: relative;"><div class="s8sjc6am ekq1a7f9" style="font-family: inherit; height: 294.05px; left: 0px; position: absolute; top: 0px; width: 294.05px;"><img alt="" class="z6erz7xo on4d8346 pytsy3co s8sjc6am myo4itp8 ekq1a7f9 mfclru0v" referrerpolicy="origin-when-cross-origin" src="https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net/v/t39.30808-6/300856764_188934976829952_8041523575250403090_n.jpg?_nc_cat=100&ccb=1-7&_nc_sid=5cd70e&_nc_ohc=8i5-45u0TaEAX9CIyR-&_nc_ht=scontent-ams2-1.xx&oh=00_AT-9b6r1T0VeFqw1c0iBmjHF62YAarWDg9pFlwPOLaGYzA&oe=630E2396" style="border: 0px; height: 294.05px; inset: 0px; position: absolute; width: 294.05px;" /></div></div><div class="ekq1a7f9 myo4itp8 s8sjc6am l10tt5db on4d8346 bdao358l z6erz7xo r8vnayig a05blw6y" style="border-bottom: 1px solid var(--media-inner-border); border-top: 1px solid var(--media-inner-border); box-sizing: border-box; font-family: inherit; inset: 0px; pointer-events: none; position: absolute;"></div></div><div class="o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 z6erz7xo on4d8346 jkp44r48 l10tt5db s8sjc6am myo4itp8 ekq1a7f9 pym4i58u ldembo95 mwa1sm0y" data-visualcompletion="ignore" style="border-radius: inherit; font-family: inherit; inset: 0px; opacity: 0; pointer-events: none; position: absolute; transition-duration: var(--fds-duration-extra-extra-short-out); transition-property: opacity; transition-timing-function: var(--fds-animation-fade-out);"></div></a></div><div class="lq84ybu9 hf30pyar s8sjc6am" style="font-family: inherit; inset: calc(0% + 0px) calc(0% + 0px) calc(0% + 0px) calc(50% + 1.01px); overflow: hidden; position: absolute;"><a aria-label="Fotoğraf açıklaması yok." class="qi72231t o9w3sbdw nu7423ey tav9wjvu flwp5yud tghlliq5 gkg15gwv s9ok87oh s9ljgwtm lxqftegz bf1zulr9 frfouenu bonavkto djs4p424 r7bn319e bdao358l fsf7x5fv tgm57n0e jez8cy9q s5oniofx m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk dnr7xe2t aeinzg81 srn514ro oxkhqvkx rl78xhln nch0832m cr00lzj9 rn8ck1ys s3jn8y49 g4tp4svg o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 jl2a5g8c f14ij5to l3ldwz01 aglvbi8b icdlwmnq z6erz7xo on4d8346 s8sjc6am myo4itp8 ekq1a7f9 stxxomeh" href="https://www.facebook.com/photo/?fbid=188935026829947&set=pcb.8302445053131490&__cft__[0]=AZXqDW9INccVPW4MRlaAfBlAmcLI97wAoV5R-LpEj_vImtWa2UfEJZ41uOL2RH6cXJFlukhLTneMQPAV6SV4vetzdavQ9PiZ3rlUmocBPOR0d7A_z7i_8JpJwGXT5ot9pkbTSvqe8qoyAn8ck9Hw-5Rs8diIVkLtkKbg9uLV3s2DMU8p3zJhR8lgCqCurrAc4Ks&__tn__=*bH-R" role="link" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; align-items: stretch; border-bottom-color: var(--always-dark-overlay); border-left-color: var(--always-dark-overlay); border-radius: inherit; border-right-color: var(--always-dark-overlay); border-style: solid; border-top-color: var(--always-dark-overlay); border-width: 0px; box-sizing: border-box; color: #385898; cursor: pointer; display: inline-block; flex-basis: auto; flex-direction: row; flex-shrink: 0; font-family: inherit; inset: 0px; list-style: none; margin: 0px; min-height: 0px; min-width: 0px; outline: none; padding: 0px; position: absolute; text-align: inherit; text-decoration-line: none; touch-action: manipulation; user-select: none; z-index: 0;" tabindex="0"><div class="hf30pyar lq84ybu9" style="font-family: inherit; overflow: hidden;"><div class="nuz1ool1 lq84ybu9 hf30pyar om3e55n1" style="font-family: inherit; height: 0px; overflow: hidden; padding-top: 294.05px; position: relative;"><div class="s8sjc6am ekq1a7f9" style="font-family: inherit; height: 294.05px; left: -61.025px; position: absolute; top: 0px; width: 416.1px;"><img alt="" class="z6erz7xo on4d8346 pytsy3co s8sjc6am myo4itp8 ekq1a7f9 mfclru0v" referrerpolicy="origin-when-cross-origin" src="https://scontent-ams4-1.xx.fbcdn.net/v/t39.30808-6/301883757_188935023496614_8739663340312288488_n.jpg?_nc_cat=105&ccb=1-7&_nc_sid=5cd70e&_nc_ohc=wih2K9VsZzcAX8AKzcl&_nc_ht=scontent-ams4-1.xx&oh=00_AT_7reSb99NYXTnovV0Peo365KV1WSANZNO56B4A00SRgw&oe=630E899C" style="border: 0px; height: 294.05px; inset: 0px; position: absolute; width: 416.1px;" /></div></div><div class="ekq1a7f9 myo4itp8 s8sjc6am l10tt5db on4d8346 bdao358l z6erz7xo r8vnayig a05blw6y" style="border-bottom: 1px solid var(--media-inner-border); border-top: 1px solid var(--media-inner-border); box-sizing: border-box; font-family: inherit; inset: 0px; pointer-events: none; position: absolute;"></div></div><div class="o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 z6erz7xo on4d8346 jkp44r48 l10tt5db s8sjc6am myo4itp8 ekq1a7f9 pym4i58u ldembo95 mwa1sm0y" data-visualcompletion="ignore" style="border-radius: inherit; font-family: inherit; inset: 0px; opacity: 0; pointer-events: none; position: absolute; transition-duration: var(--fds-duration-extra-extra-short-out); transition-property: opacity; transition-timing-function: var(--fds-animation-fade-out);"></div></a></div></div></div></div></div></div><div aria-hidden="false" class="hf30pyar lq84ybu9" style="font-family: inherit; overflow: hidden;"></div></div></div><div data-visualcompletion="ignore-dynamic" style="font-family: inherit; padding-left: 8px; padding-right: 8px;"><a class="qi72231t o9w3sbdw nu7423ey tav9wjvu flwp5yud tghlliq5 gkg15gwv s9ok87oh s9ljgwtm lxqftegz bf1zulr9 frfouenu bonavkto djs4p424 r7bn319e bdao358l fsf7x5fv tgm57n0e jez8cy9q s5oniofx m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk dnr7xe2t aeinzg81 srn514ro oxkhqvkx rl78xhln nch0832m om3e55n1 cr00lzj9 rn8ck1ys s3jn8y49 g4tp4svg jl2a5g8c f14ij5to l3ldwz01 icdlwmnq h8391g91 m0cukt09 kpwa50dg ta68dy8c b6ax4al1" href="https://www.facebook.com/groups/halkinbirligi.hb/post_insights/8302445053131490/?__cft__[0]=AZXqDW9INccVPW4MRlaAfBlAmcLI97wAoV5R-LpEj_vImtWa2UfEJZ41uOL2RH6cXJFlukhLTneMQPAV6SV4vetzdavQ9PiZ3rlUmocBPOR0d7A_z7i_8JpJwGXT5ot9pkbTSvqe8qoyAn8ck9Hw-5Rs8diIVkLtkKbg9uLV3s2DMU8p3zJhR8lgCqCurrAc4Ks&__tn__=*W-R" role="link" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; align-items: stretch; border-bottom-color: var(--always-dark-overlay); border-left-color: var(--always-dark-overlay); border-radius: 8px; border-right-color: var(--always-dark-overlay); border-style: solid; border-top-color: var(--always-dark-overlay); border-width: 0px; box-sizing: border-box; color: #385898; cursor: pointer; display: block; flex-basis: auto; flex-direction: row; flex-shrink: 0; font-family: inherit; list-style: none; margin: 0px; min-height: 0px; min-width: 0px; outline: none; padding: 0px; position: relative; text-align: inherit; text-decoration-line: none; touch-action: manipulation; user-select: none; z-index: 0;" tabindex="0"><div class="s9ok87oh bf1zulr9 s9ljgwtm lxqftegz frfouenu r7bn319e bonavkto djs4p424 bdao358l alzwoclg cgu29s5g i15ihif8 sl27f92c m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk aeinzg81 srn514ro rl78xhln om3e55n1 g4tp4svg i85zmo3j jl2a5g8c b0eko5f3 fwlpnqze il7dmu95" style="align-items: center; border-style: solid; border-width: 0px; box-sizing: border-box; display: flex; flex-direction: row; flex-grow: 1; flex-shrink: 1; font-family: inherit; justify-content: space-between; margin: 0px; min-height: 44px; min-width: 0px; padding: 0px 8px; position: relative; z-index: 0;"><div class="s9ok87oh bf1zulr9 s9ljgwtm lxqftegz frfouenu r7bn319e bonavkto djs4p424 bdao358l alzwoclg cgu29s5g i15ihif8 sl27f92c m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk dnr7xe2t aeinzg81 srn514ro oxkhqvkx rl78xhln nch0832m g4tp4svg i85zmo3j k88nbmki jl2a5g8c om3e55n1" style="align-items: center; align-self: stretch; border-style: solid; border-width: 0px; box-sizing: border-box; display: flex; flex-direction: row; flex-grow: 1; flex-shrink: 1; font-family: inherit; justify-content: space-between; margin: 0px; min-height: 0px; min-width: 0px; padding: 0px; position: relative; z-index: 0;"><div class="o9w3sbdw s9ok87oh bf1zulr9 s9ljgwtm lxqftegz frfouenu r7bn319e bonavkto djs4p424 bdao358l alzwoclg cqf1kptm cgu29s5g i15ihif8 sl27f92c m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk dnr7xe2t aeinzg81 oxkhqvkx nch0832m om3e55n1 g4tp4svg jg3vgc78 s1m0hq7j rj2hsocd" style="align-items: stretch; border-style: solid; border-width: 0px; box-sizing: border-box; display: flex; flex-direction: column; flex: 1 1 0px; font-family: inherit; justify-content: space-between; margin: 0px; min-height: 0px; min-width: 0px; padding: 12px 0px; position: relative; z-index: 0;"><div class="" style="font-family: inherit;"><div class="alzwoclg cqf1kptm siwo0mpr gu5uzgus" style="display: flex; flex-direction: column; font-family: inherit; margin-bottom: -5px; margin-top: -5px;"><div class="jroqu855 nthtkgg5" style="font-family: inherit; margin-bottom: 5px; margin-top: 5px;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw b6ax4al1 gem102v4 ncib64c9 mrvwc6qr sx8pxkcf f597kf1v cpcgwwas m2nijcs8 szxhu1pg hpj0pwwo sggt6rq5 tpi2lg9u d1w2l3lo ztn2w49o" dir="auto" style="color: var(--accent); display: block; font-family: inherit; font-size: 1.0625rem; line-height: 1.1765; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;">İstatistikleri Gör</span></div></div></div></div><div class="qjfq86k5 j0k7ypqs ihx95mk1 om3e55n1 lzubc330" style="align-self: flex-start; font-family: inherit; margin-bottom: 12px; margin-left: 12px; margin-top: 12px; position: relative;"><div class="i85zmo3j alzwoclg jl2a5g8c" style="align-items: center; display: flex; flex-direction: row; font-family: inherit;"><div class="jez8cy9q" style="flex-shrink: 0; font-family: inherit;"><span class="gvxzyvdx aeinzg81 t7p7dqev gh25dzvf exr7barw b6ax4al1 gem102v4 ncib64c9 mrvwc6qr sx8pxkcf f597kf1v cpcgwwas m2nijcs8 hxfwr5lz hpj0pwwo sggt6rq5 tes86rjd rtxb060y" dir="auto" style="color: var(--secondary-text); display: block; font-family: inherit; font-size: 1.0625rem; line-height: 1.1765; max-width: 100%; min-width: 0px; overflow-wrap: break-word; word-break: break-word;"><span class="b6ax4al1 lq84ybu9 hf30pyar om3e55n1 oshhggmv qm54mken tr46kb4q" style="display: block; font-family: inherit; overflow: hidden; padding-bottom: 1px; position: relative; text-overflow: ellipsis; white-space: nowrap;">74 Gönderi Erişimi</span></span></div><div class="iec8yc8l" style="font-family: inherit; margin-left: 4px;"><i class="gneimcpu oee9glnz" data-visualcompletion="css-img" style="background-image: url("https://static.xx.fbcdn.net/rsrc.php/v3/yV/r/-wbTOo8G5jc.png"); background-position: -126px -48px; background-repeat: no-repeat; background-size: 190px 238px; display: inline-block; filter: var(--filter-secondary-icon); height: 24px; vertical-align: -0.25em; width: 24px;"></i></div></div></div></div></div><div class="o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 z6erz7xo on4d8346 jkp44r48 l10tt5db s8sjc6am myo4itp8 ekq1a7f9 pym4i58u ldembo95 mwa1sm0y" data-visualcompletion="ignore" style="border-radius: inherit; font-family: inherit; inset: 0px; opacity: 0; pointer-events: none; position: absolute; transition-duration: var(--fds-duration-extra-extra-short-out); transition-property: opacity; transition-timing-function: var(--fds-animation-fade-out);"></div></a></div><div style="font-family: inherit;"><div class="hf30pyar lq84ybu9 ta68dy8c kpwa50dg lk0hwhjd cmg2g80i" data-visualcompletion="ignore-dynamic" style="border-radius: 0px 0px 8px 8px; font-family: inherit; overflow: hidden;"><div style="font-family: inherit;"><div style="font-family: inherit;"><div style="font-family: inherit;"><div class="om3e55n1" style="font-family: inherit; position: relative;"><div class="i85zmo3j rtxb060y alzwoclg k1z55t6l siu44isn oog5qr5w m8h3af8h rj0o91l8 kjdc1dyq p9ctufpz pvreidsc oxkhqvkx n68fow1o nch0832m mfycix9x" style="align-items: center; border-bottom: 1px solid var(--divider); color: var(--secondary-text); display: flex; font-family: inherit; font-size: 0.9375rem; justify-content: flex-end; line-height: 1.3333; margin: 0px 16px; padding: 10px 0px;"><div class="i85zmo3j alzwoclg cgu29s5g lq84ybu9 hf30pyar" style="align-items: center; background-color: white; color: #65676b; display: flex; flex-grow: 1; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; overflow: hidden;"><span aria-label="Buna ifade bırakanları gör" class="g4tp4svg" role="toolbar" style="font-family: inherit; z-index: 0;"><span class="i85zmo3j alzwoclg lcfup58g" id="jsc_c_12f" style="align-items: center; display: flex; font-family: inherit; padding-left: 4px;"><span class="rwcj441r l81i4mgl b0f3p4px bshgfmwz bfr0abcb bl7c5lgs mqfnz3g2 fo6lbr4k s9ok87oh s9ljgwtm lxqftegz bf1zulr9 gvytbark hh61tlkm ntrxh2kl jjmr0tki rkk71h3c rng1terr om3e55n1 otncrh77 j7qd3pol" style="border-bottom-color: var(--card-background); border-left-color: var(--card-background); border-radius: 11px; border-right-color: var(--card-background); border-style: solid; border-top-color: var(--card-background); border-width: 2px; font-family: inherit; height: 18px; margin-left: -4px; position: relative; width: 18px; z-index: 2;"><span class="ecpixwza mhjnt7z4 rvfj1fl6 f7gifjwl aglvbi8b rkk71h3c otncrh77" style="border-radius: 9px; display: inline-block; font-family: inherit; height: 18px; width: 18px;"><span class="f7rl1if4 adechonz f6oz4yja dahkl6ri axrg9lpx rufpak1n qtovjlwq qbmienfq rfyhaz4c rdmi1yqr ohrdq8us nswx41af fawcizw8 l1aqi3e3 sdu1flz4" style="align-items: inherit; align-self: inherit; display: inherit; flex-direction: inherit; flex: inherit; font-family: inherit; height: inherit; max-height: inherit; max-width: inherit; min-height: inherit; min-width: inherit; place-content: inherit; width: inherit;"><div aria-label="Beğen: 7 kişi" class="qi72231t o9w3sbdw nu7423ey tav9wjvu flwp5yud tghlliq5 gkg15gwv s9ok87oh s9ljgwtm lxqftegz bf1zulr9 frfouenu bonavkto djs4p424 r7bn319e bdao358l fsf7x5fv tgm57n0e jez8cy9q s5oniofx m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk dnr7xe2t aeinzg81 srn514ro oxkhqvkx rl78xhln nch0832m om3e55n1 cr00lzj9 rn8ck1ys s3jn8y49 g4tp4svg o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 fxk3tzhb jl2a5g8c f14ij5to l3ldwz01 icdlwmnq" role="button" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; align-items: stretch; background-color: transparent; border-bottom-color: var(--always-dark-overlay); border-left-color: var(--always-dark-overlay); border-radius: inherit; border-right-color: var(--always-dark-overlay); border-style: solid; border-top-color: var(--always-dark-overlay); border-width: 0px; box-sizing: border-box; cursor: pointer; display: inline-flex; flex-basis: auto; flex-direction: row; flex-shrink: 0; font-family: inherit; list-style: none; margin: 0px; min-height: 0px; min-width: 0px; outline: none; padding: 0px; position: relative; text-align: inherit; touch-action: manipulation; user-select: none; z-index: 0;" tabindex="0"><img class="gewbibgg" height="18" role="presentation" src="data:image/svg+xml,%3csvg xmlns='http://www.w3.org/2000/svg' xmlns:xlink='http://www.w3.org/1999/xlink' viewBox='0 0 16 16'%3e%3cdefs%3e%3clinearGradient id='a' x1='50%25' x2='50%25' y1='0%25' y2='100%25'%3e%3cstop offset='0%25' stop-color='%2318AFFF'/%3e%3cstop offset='100%25' stop-color='%230062DF'/%3e%3c/linearGradient%3e%3cfilter id='c' width='118.8%25' height='118.8%25' x='-9.4%25' y='-9.4%25' filterUnits='objectBoundingBox'%3e%3cfeGaussianBlur in='SourceAlpha' result='shadowBlurInner1' stdDeviation='1'/%3e%3cfeOffset dy='-1' in='shadowBlurInner1' result='shadowOffsetInner1'/%3e%3cfeComposite in='shadowOffsetInner1' in2='SourceAlpha' k2='-1' k3='1' operator='arithmetic' result='shadowInnerInner1'/%3e%3cfeColorMatrix in='shadowInnerInner1' values='0 0 0 0 0 0 0 0 0 0.299356041 0 0 0 0 0.681187726 0 0 0 0.3495684 0'/%3e%3c/filter%3e%3cpath id='b' d='M8 0a8 8 0 00-8 8 8 8 0 1016 0 8 8 0 00-8-8z'/%3e%3c/defs%3e%3cg fill='none'%3e%3cuse fill='url(%23a)' xlink:href='%23b'/%3e%3cuse fill='black' filter='url(%23c)' xlink:href='%23b'/%3e%3cpath fill='white' d='M12.162 7.338c.176.123.338.245.338.674 0 .43-.229.604-.474.725a.73.73 0 01.089.546c-.077.344-.392.611-.672.69.121.194.159.385.015.62-.185.295-.346.407-1.058.407H7.5c-.988 0-1.5-.546-1.5-1V7.665c0-1.23 1.467-2.275 1.467-3.13L7.361 3.47c-.005-.065.008-.224.058-.27.08-.079.301-.2.635-.2.218 0 .363.041.534.123.581.277.732.978.732 1.542 0 .271-.414 1.083-.47 1.364 0 0 .867-.192 1.879-.199 1.061-.006 1.749.19 1.749.842 0 .261-.219.523-.316.666zM3.6 7h.8a.6.6 0 01.6.6v3.8a.6.6 0 01-.6.6h-.8a.6.6 0 01-.6-.6V7.6a.6.6 0 01.6-.6z'/%3e%3c/g%3e%3c/svg%3e" style="border: 0px; vertical-align: top;" width="18" /></div></span></span></span><span class="rwcj441r l81i4mgl b0f3p4px bshgfmwz bfr0abcb bl7c5lgs mqfnz3g2 fo6lbr4k s9ok87oh s9ljgwtm lxqftegz bf1zulr9 gvytbark hh61tlkm ntrxh2kl jjmr0tki rkk71h3c rng1terr om3e55n1 otncrh77 b0ur3jhr" style="border-bottom-color: var(--card-background); border-left-color: var(--card-background); border-radius: 11px; border-right-color: var(--card-background); border-style: solid; border-top-color: var(--card-background); border-width: 2px; font-family: inherit; height: 18px; margin-left: -4px; position: relative; width: 18px; z-index: 1;"><span class="ecpixwza mhjnt7z4 rvfj1fl6 f7gifjwl aglvbi8b rkk71h3c otncrh77" style="border-radius: 9px; display: inline-block; font-family: inherit; height: 18px; width: 18px;"><span class="f7rl1if4 adechonz f6oz4yja dahkl6ri axrg9lpx rufpak1n qtovjlwq qbmienfq rfyhaz4c rdmi1yqr ohrdq8us nswx41af fawcizw8 l1aqi3e3 sdu1flz4" style="align-items: inherit; align-self: inherit; display: inherit; flex-direction: inherit; flex: inherit; font-family: inherit; height: inherit; max-height: inherit; max-width: inherit; min-height: inherit; min-width: inherit; place-content: inherit; width: inherit;"><div aria-label="Üzgün: 1 kişi" class="qi72231t o9w3sbdw nu7423ey tav9wjvu flwp5yud tghlliq5 gkg15gwv s9ok87oh s9ljgwtm lxqftegz bf1zulr9 frfouenu bonavkto djs4p424 r7bn319e bdao358l fsf7x5fv tgm57n0e jez8cy9q s5oniofx m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk dnr7xe2t aeinzg81 srn514ro oxkhqvkx rl78xhln nch0832m om3e55n1 cr00lzj9 rn8ck1ys s3jn8y49 g4tp4svg o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 fxk3tzhb jl2a5g8c f14ij5to l3ldwz01 icdlwmnq" role="button" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; align-items: stretch; background-color: transparent; border-bottom-color: var(--always-dark-overlay); border-left-color: var(--always-dark-overlay); border-radius: inherit; border-right-color: var(--always-dark-overlay); border-style: solid; border-top-color: var(--always-dark-overlay); border-width: 0px; box-sizing: border-box; cursor: pointer; display: inline-flex; flex-basis: auto; flex-direction: row; flex-shrink: 0; font-family: inherit; list-style: none; margin: 0px; min-height: 0px; min-width: 0px; outline: none; padding: 0px; position: relative; text-align: inherit; touch-action: manipulation; user-select: none; z-index: 0;" tabindex="0"><img class="gewbibgg" height="18" role="presentation" src="data:image/svg+xml,%3csvg xmlns='http://www.w3.org/2000/svg' xmlns:xlink='http://www.w3.org/1999/xlink' viewBox='0 0 16 16'%3e%3cdefs%3e%3clinearGradient id='a' x1='50%25' x2='50%25' y1='10.25%25' y2='100%25'%3e%3cstop offset='0%25' stop-color='%23FEEA70'/%3e%3cstop offset='100%25' stop-color='%23F69B30'/%3e%3c/linearGradient%3e%3clinearGradient id='d' x1='50%25' x2='50%25' y1='0%25' y2='100%25'%3e%3cstop offset='0%25' stop-color='%23472315'/%3e%3cstop offset='100%25' stop-color='%238B3A0E'/%3e%3c/linearGradient%3e%3clinearGradient id='e' x1='50%25' x2='50%25' y1='0%25' y2='100%25'%3e%3cstop offset='0%25' stop-color='%23191A33'/%3e%3cstop offset='87.162%25' stop-color='%233B426A'/%3e%3c/linearGradient%3e%3clinearGradient id='h' x1='50%25' x2='50%25' y1='0%25' y2='100%25'%3e%3cstop offset='0%25' stop-color='%23E78E0D'/%3e%3cstop offset='100%25' stop-color='%23CB6000'/%3e%3c/linearGradient%3e%3clinearGradient id='i' x1='50%25' x2='50%25' y1='81.899%25' y2='17.94%25'%3e%3cstop offset='0%25' stop-color='%2335CAFC'/%3e%3cstop offset='100%25' stop-color='%23007EDB'/%3e%3c/linearGradient%3e%3clinearGradient id='j' x1='50%25' x2='50%25' y1='0%25' y2='100%25'%3e%3cstop offset='0%25' stop-color='%236AE1FF' stop-opacity='.287'/%3e%3cstop offset='100%25' stop-color='%23A8E3FF' stop-opacity='.799'/%3e%3c/linearGradient%3e%3cfilter id='c' width='118.8%25' height='118.8%25' x='-9.4%25' y='-9.4%25' filterUnits='objectBoundingBox'%3e%3cfeGaussianBlur in='SourceAlpha' result='shadowBlurInner1' stdDeviation='1'/%3e%3cfeOffset dy='-1' in='shadowBlurInner1' result='shadowOffsetInner1'/%3e%3cfeComposite in='shadowOffsetInner1' in2='SourceAlpha' k2='-1' k3='1' operator='arithmetic' result='shadowInnerInner1'/%3e%3cfeColorMatrix in='shadowInnerInner1' values='0 0 0 0 0.921365489 0 0 0 0 0.460682745 0 0 0 0 0 0 0 0 0.35 0'/%3e%3c/filter%3e%3cfilter id='g' width='111.4%25' height='137.5%25' x='-5.7%25' y='-18.8%25' filterUnits='objectBoundingBox'%3e%3cfeGaussianBlur in='SourceAlpha' result='shadowBlurInner1' stdDeviation='.5'/%3e%3cfeOffset in='shadowBlurInner1' result='shadowOffsetInner1'/%3e%3cfeComposite in='shadowOffsetInner1' in2='SourceAlpha' k2='-1' k3='1' operator='arithmetic' result='shadowInnerInner1'/%3e%3cfeColorMatrix in='shadowInnerInner1' values='0 0 0 0 0.0411226772 0 0 0 0 0.0430885485 0 0 0 0 0.0922353316 0 0 0 0.819684222 0'/%3e%3c/filter%3e%3cpath id='b' d='M16 8A8 8 0 110 8a8 8 0 0116 0'/%3e%3cpath id='f' d='M3.599 8.8c0-.81.509-1.466 1.134-1.466.627 0 1.134.656 1.134 1.466 0 .338-.089.65-.238.898a.492.492 0 01-.301.225c-.14.037-.353.077-.595.077-.243 0-.453-.04-.595-.077a.49.49 0 01-.3-.225 1.741 1.741 0 01-.239-.898zm6.534 0c0-.81.508-1.466 1.133-1.466.627 0 1.134.656 1.134 1.466 0 .338-.089.65-.238.898a.49.49 0 01-.301.225 2.371 2.371 0 01-1.189 0 .49.49 0 01-.301-.225 1.74 1.74 0 01-.238-.898z'/%3e%3c/defs%3e%3cg fill='none'%3e%3cuse fill='url(%23a)' xlink:href='%23b'/%3e%3cuse fill='black' filter='url(%23c)' xlink:href='%23b'/%3e%3cpath fill='url(%23d)' d='M5.333 12.765c0 .137.094.235.25.235.351 0 .836-.625 2.417-.625s2.067.625 2.417.625c.156 0 .25-.098.25-.235C10.667 12.368 9.828 11 8 11c-1.828 0-2.667 1.368-2.667 1.765'/%3e%3cuse fill='url(%23e)' xlink:href='%23f'/%3e%3cuse fill='black' filter='url(%23g)' xlink:href='%23f'/%3e%3cpath fill='%234E506A' d='M4.616 7.986c.128.125.136.372.017.551-.12.178-.32.222-.448.096-.128-.125-.135-.372-.017-.55.12-.179.32-.222.448-.097zm6.489 0c.128.125.136.372.018.551-.12.178-.32.222-.45.096-.127-.125-.134-.372-.015-.55.119-.179.319-.222.447-.097z'/%3e%3cpath fill='url(%23h)' d='M4.157 5.153c.332-.153.596-.219.801-.219.277 0 .451.119.55.306.175.329.096.401-.198.459-1.106.224-2.217.942-2.699 1.39-.301.28-.589-.03-.436-.274.154-.244.774-1.105 1.982-1.662zm6.335.087c.099-.187.273-.306.55-.306.206 0 .469.066.801.219 1.208.557 1.828 1.418 1.981 1.662.153.244-.134.554-.435.274-.483-.448-1.593-1.166-2.7-1.39-.294-.058-.371-.13-.197-.459z'/%3e%3cpath fill='url(%23i)' d='M13.5 16c-.828 0-1.5-.748-1.5-1.671 0-.922.356-1.545.643-2.147.598-1.258.716-1.432.857-1.432.141 0 .259.174.857 1.432.287.602.643 1.225.643 2.147 0 .923-.672 1.671-1.5 1.671'/%3e%3cpath fill='url(%23j)' d='M13.5 13.606c-.328 0-.594-.296-.594-.66 0-.366.141-.613.255-.852.236-.498.283-.566.339-.566.056 0 .103.068.339.566.114.24.255.486.255.851s-.266.661-.594.661'/%3e%3c/g%3e%3c/svg%3e" style="border: 0px; vertical-align: top;" width="18" /></div></span></span></span></span></span><div class="" style="font-family: inherit;"><span class="f7rl1if4 adechonz f6oz4yja dahkl6ri axrg9lpx rufpak1n qtovjlwq qbmienfq rfyhaz4c rdmi1yqr ohrdq8us nswx41af fawcizw8 l1aqi3e3 sdu1flz4" style="align-items: inherit; align-self: inherit; display: inherit; flex-direction: inherit; flex: inherit; font-family: inherit; height: inherit; max-height: inherit; max-width: inherit; min-height: inherit; min-width: inherit; place-content: inherit; width: inherit;"><div class="qi72231t nu7423ey n3hqoq4p r86q59rh b3qcqh3k fq87ekyn bdao358l fsf7x5fv s5oniofx m8h3af8h l7ghb35v kjdc1dyq kmwttqpk srn514ro oxkhqvkx rl78xhln nch0832m cr00lzj9 rn8ck1ys s3jn8y49 o9erhkwx dzqi5evh hupbnkgi hvb2xoa8 om3e55n1 f14ij5to l3ldwz01 icdlwmnq jxuftiz4 lpp9fc1v lq84ybu9 hf30pyar b0ur3jhr b6ax4al1" role="button" style="-webkit-tap-highlight-color: transparent; background-color: transparent; border-color: initial; border-radius: inherit; border-style: initial; border-width: 0px; box-sizing: border-box; color: inherit; cursor: pointer; font-family: inherit; list-style: none; margin: 0px; max-height: 1.3333em; outline: none; overflow: hidden; padding: 0px; position: relative; text-align: inherit; touch-action: manipulation; user-select: none; z-index: 1;" tabindex="0"><span aria-hidden="true" class="o3hwc0lp lq84ybu9 hf30pyar oshhggmv lwqmdtw6" style="float: left; font-family: inherit; overflow: hidden; text-overflow: ellipsis; width: 100px;"><span style="font-family: inherit;"><span class="cxfqmxzd nnzkd6d7" style="font-family: inherit; padding-left: 6px;">8</span></span></span><span class="cxfqmxzd k0kqjr44 o3hwc0lp nws3uo2z" style="background-color: var(--card-background); float: left; font-family: inherit; margin-left: -100px;"><span style="font-family: inherit;"><span class="nnzkd6d7" style="font-family: inherit; padding-left: 6px;">Sen, Doğu Yılmaz, Piro Kizilay ve 5 diğer kişi</span></span></span><div><span style="font-family: inherit;"><span class="nnzkd6d7" style="font-family: inherit; padding-left: 6px;"><br /></span></span></div></div></span></div></div><div class="c7y9u1f0 jez8cy9q ct9r6imi" style="background-color: white; color: #65676b; flex-grow: 0; flex-shrink: 0; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; width: 7px;"></div></div></div></div></div></div></div></div>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-46188615043550697142022-05-17T05:28:00.001-07:002022-05-17T05:28:08.572-07:00İşkencede Katledilişinin 49.Yılında İbrahim Kaypakkaya Yoldaşı Sözde Değil Özde Anlamak ve Anmak :<p> <span style="background-color: white; color: #050505; font-family: "inherit", serif; font-size: 11.5pt;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEgwo1xrnagYy_32qIUHA0kgI7L6gGcMMNEZAsRs8rsMhkGR0xRNdPZS2x69dKhh-Vsl1DeF5It_n3I5WTC-5mdL-6NBPnUn0xoENCz8I5QZdK-Y0u7w8I82PpTlLVm88wS4wMWgwf6nwDM1utoq9h-sFruUVZQWOiGTEuxbso4GcLIxkL3IWOd3IbxOxw" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="" data-original-height="978" data-original-width="696" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEgwo1xrnagYy_32qIUHA0kgI7L6gGcMMNEZAsRs8rsMhkGR0xRNdPZS2x69dKhh-Vsl1DeF5It_n3I5WTC-5mdL-6NBPnUn0xoENCz8I5QZdK-Y0u7w8I82PpTlLVm88wS4wMWgwf6nwDM1utoq9h-sFruUVZQWOiGTEuxbso4GcLIxkL3IWOd3IbxOxw" width="171" /></a></div><br /><p></p><p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;"><o:p></o:p></span></p><p><span style="background-color: white; color: #050505; font-family: "inherit", serif; font-size: 11.5pt;">Tarih yaprakları 18 Mayıs 1973’ü gösterirken,
Diyarbakır işkencehanelerin de 3.5 her türlü işkencelere maruz kalan TKP-ML
Hareketinin kurucusu ve önderi İbrahim Kaypakkaya yoldaş, fikirleri devletçe
“çok tehlikeli görüldüğü” ve işkencede konuşmadığı için vücudu parçalanarak
hunharca katledildi. Kaypakkaya yoldaşın 18 Mayısta işkencede katledilmesinin
üzerinde 49.yıl geçti. Kaypakkaya yoldaşın hem işkencede ser ver sır verme
direniş çizgisi ve hem de O’nu her alanda düşmana karşı cepheden savaş açmaya
iten ideolojik-politik ve örgütsel hattına dair bugüne dek değişik akımlar
farklı değerlendirmeler yaptılar, yapıyorlar.</span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bilindiği üzere, dünden bugüne geçmişi değerlendirme
ve dünü bugüne taşımada iki farklı dünya görüşü çarpışmıştır. Bunlarda biri
komünistlerin savunduğu, olayları ve olguları doğup geliştiği şartlarından
koparmadan ele alıp değerlendirme ve komünist hareketin hata ve eksiklerine
karşı mücadele içinde gelişip, ileriye doğru yürüyeceği diyalektik materyalist
yani M-L dünya görüşü, diğeri ise her ne kadar bir birlerinin zıttı gibi
görülmüş olmasa da olayları ve olguları donmuş, hata ve eksikliklerden azade
gören mükemmeliyetçilik ve dogmatizm biçiminde kendisini ortaya koyan küçük
burjuva dünya görüşü. Haliyle diyalektik materyalist bakış açısında her sapış
kaçınılmaz olarak gerek kişileri ve gerekse de politik örgütleri burjuvazinin
ideolojik-politik hattında buluşmaya ittiği bir sır değildir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Geçmişte günümüze küçük burjuva mükemmeliyetçilik
altında inkarcı ve ikiz kardeşi dogmatik yani oportünist ve revizyonist bakış
açısının temsilci PDA-Aydınlıktan EMEP’e, MLKP’den TİKP’e, TİKB’nin,TKP-ML
Partizan’ın varyantlarından MKP, Bolşevik Partiye deke uzanan geniş bir politik
yelpaze ile komünistler olarak farklı bir hatta durduğumuz bilinmez bir olay
değildir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yukarıda adlarını aktardığımız inkarcı ve dogmatik
akımlar olayları-olguları değerlendirirken, kendilerine oportünizmi,
başkalarına M-L’mi uygulamaya kalkışarak, düalizm'den bir türlü
kurtulamadıkları gibi aynı zamanda bu akımların değerlendirmelerinin süreç
içinde kendilerine ayak bağı olmaktan kurtulamadılar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşte mevcut halde bu oportünist cenahın
mükemmeliyetçilik adı altında inkarcı kesimi EMEP, TKİP, MLKP, TİKB vb. gibi
akımlar oluştururken, komünist hareketi ilkesel ve önemli hatalardan azade ve
komünist hareketi donmuş-değişmez olarak gören, fikirlerini-tahlillerini
pratiğin deneğine vurarak buradan çıkan sonuçları değerlendirerek yeniden
teorik tespit ve tahlillerle dönüleceği diyalektik gelişimi reddeden dogmatik
cenahı Partizan kökenli akımlar oluşturmaktadır. Bu dogmatik Partizan cenahı,
1976 ortalarında hareketimizde ayrılığı ilan ettiklerinde Kaypakkaya yoldaşın
ve hareketimizin hata ve yetmezliklerini kendilerine temel alarak, doğdu ve
orada kaldı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Daha sonrasında kendilerine TKP-ML-Partizan adı veren
bu akımın temsilcileri 1976 Martında KK önderliğinde başlatılan tartışma
kampanyasında, tartışma sürecine katılarak örgüt çoğunluğunu kazanma yerine,”
İbrahim Kaypakkaya ve halk savaşı, yarı-sömürge-yarı-feodal Türkiye vb.
tespitleri reddediliyor” feveran ile, ayrılığın kara bayrağını açtılar. Yani
Partizan cenahı, Kaypakkaya yoldaş ve Onun kurmuş olduğu, 11 aylık
örgütsel-pratik çalışma yürüten ve bu çalışma sonucu 1973 Nisan'ında merkezi
olarak çökertilen TKP-ML Hareketinin, önemli ilkesel hatalar ve yetmezliklerden
uzak olduğunu öne sürerek, Kaypakkaya yoldaşın TİİKP’ten ayrılığı sürecinde
ortaya koyduğu DABK 11. Maddeyi olduğu gibi savundu ve 1973 yenilgisinin neden
ve niçinlerini tartışmaktan kaçtılar. 74’ sonrası yeniden oluşturulan
Koordinasyon Komitesi( KK)ni, 1976 tartışma kampanyası sürecinde, “Kaypakkaya
ve TKP-ML Hareketini inkar ettikleri “ iddiasını öne sürerek reddederek ,
hareketimizin hata ve yetmezlikleri temeli üzerinde yeni bir dogmatik çizgi ve
yeni bir örgüt TKP-ML-Partizan olarak ortaya çıktılar. Ama işin ilginç olan
Kurdun tüm türküleri kuzu üzerine olduğu gibi Partizan cenahındaki ayrışmalarda
hep Kaypakkaya yoldaşın ortaya koymuş olduğu çizgi anlamamak ve halk savaşının
gereklerine uygun hareket edememek zemininde olmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP-ML Partizan’ın önderlikleri her konferansın
ardında " oportünist-revizyonist ve 11 ilkeyi anlayıp-özümleyememek ve sağ
oportünist olarak değerlendirilip" mahkum edilmişlerdir. Bu yaklaşım
TKP-ML Partizanın adeta kaderi olmuş. Önderlikler revizyonist ve ama örgüt M-L.
Aslında TKP-ML Partizan örgütü başarısızlıklarını yaşamın gerçekliğinde kopuk,
Çin kopyeciliğinden ve Kaypakkaya yoldaşın çizgisindeki hatalardan arama
yerine, önderliklerde arayarak, Türkiye gerçekliğinden tamamıyla kopmuş ve
sübjektivizm üzerinde politika yapan bir konumda çıkamamıştır. Türkiye de
kapitalist üretim ilişkilerinin gerek alt yapıda ve gerekse de üst yapıda
egemen olduğunu ilk okul öğrencilerinin bile verilerle kolayca tespit edeceği
ortada durduğu halde, Türkiye'nin sosyo-ekonomik yapısının hala feodal üretim
ilişkilerinin egemen olduğu, yarı-feodal olarak değerlendirmiş ve devrimin
özünü köylü toprak devrimi ve devrimin yolunun kırdan şehirlere doğru gelişecek
olan halk savaşı olduğundan ısrar etmiş ve don kişot'un yel değirmenlerine
saldırması gibi geniş yoksul ve topraksız köylülerin toprak ağalarına karşı
mücadelesinin önde olduğu bir demokratik devrimde dem vurmuştur.. Yani TKP-ML
Partizan teori fukaralığından kurtulamadığından dolayı, Türkiye devrime ilişkin
doğru tahlil ve tespitlerden uzak durmuş, hayali politikalar üzerinde ısrarcı
olması nedeniyle ayrışmaların önüne bir türlü geçilememiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatik zincirden kurtulanlar ise -MKP gibi-soluğu
bir başka uca sosyalist devrime savrulmaktan kurtulamamışlardır. İşin daha da
ilginç olanı bir çok TKP-ML Partizan kökenli akım Maoizme kapağı atmalarına ve
Kaypakkaya yoldaşın düşünce derinliğiyle dış görüngü dışında hiç bir bağları
kalmamış olmasına karşı, bu akımların hala Kaypakkayacı geçinmeye kalkışmaları,
bu akımların nasıl bir çıkmaz ve kafa karışıklığı içinde olduklarını
gösteriyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Maoculuğun ideolojik olarak kör ettiği –Bolşevik
Partiyi bunların dışında görmek gerekiyor-TKP-ML Partizan kökenli akımları
krizden çıkaracak tek şey Maoculuğu bir yana bırakarak program, strateji ve
temel taktikleri baştan aşağı değiştirerek, Türkiye'nin gerçekliği üzerine bina
etmektir. Aksi halde dogmatik ve sübjektif düşünce tarzından kurtulmamış bir
akımın Türkiye Kuzey Kürdistan devrimine dair yüzyılda geçse doğru tahlil ve
tespitler yapması beklenemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Neki 1981’den sonrası Bolşevik Partizan, Hareketimizin
1976 yılında ortaya koymuş olduğu ve sonrasında derinleştirdiği geçmişe bakış
açısındaki M-L yaklaşımda etkilenen görüşler savunmaya yöneldi. Aslında 12
Eylül faşist darbesi birçok devrimci akımı felce uğratır, saflarında farklı
eğilimlerin gelişmesi ve örgütsel kopuşların önünü açtığı gibi bu durumda
TKP-ML Partizan örgütü de nasibini aldı. 1987 yılında TKP-ML üçüncü örgütsel
aylık yaşadı. TKP-ML Merkezciler ve TKP-ML DABK’çılar olarak Partizan örgütü
İbrahim Kaypakkaya ve 11 DABK kararlarına sahip çıkılıp, pratiğe sürülmediği
savı üzerinde yaşanan ayrışma daha sonrasında da devam etti.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Elbette Kaypakkaya ve Onun önderliğinde kurulan TKP-ML
Hareketine sahip çıkmak ve onun M.Suphi’den sonrası Türkiye Kuzey Kürdistanda
50. yıllık reformist ve revizyonist kuşatmayı yararak komünist hareketi yeniden
ayakları üzerine diktiğini doğru M-L bir hatta anlamak, Onun hata ve
eksikliklerini ortaya koyup aşmaktan geçtiğini unutmayalım.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Biliyoruz ki, M-L kavranışı, komünist bir örgütün
çocukluktan gençliğe gençlikten olgunluğa gidiş süreçleri kesintisizce
birbirini tamamlayan süreçler halinde ilerler. Nitekim komünist bir örgütte
doğduğunda gerek iç ve gerekse de dış koşullardan, sınıf hareketi ve devrimci
hareketin içinde geçmekte olduğu süreçte etkilenir . Bu etkilenme komünist
hareketin teoriye hakimiyeti ve çözümü gündeme gelmiş sorunlarla bağı içinde
oluşturmuş olduğu Türkiye Kuzey Kürdistan devrimine ilişkin programa tekabül
edecek görüşler, tahlil ve tespitler üzerinde kendisini gösterir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haliyle, komünist hareket içinde doğup geliştiği
koşulların olumlu yada olumsuz bir çok izlerini, program, strateji ve temel
taktiklerinde taşır. Bu bakımdan dünyada hiç bir komünist hareket pür-i pak bir
doğum yaşamamıştır. Keza komünist hareket çizgisini sürekli olarak, eksiklik,
yetmezlik ve hatalardan arındırarak ilerlemiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Buradan olarak Kaypakkaya yoldaşın önderlik etmiş
olduğu 50.yılı geride bırakan örgütü değerlendirirken olabildiğince nesnel
olmak, kendi kafamızda yarattığımız mitlerden değil yaşanmışlıkların
prizmasında değerlendirmek her bakımdan önem taşımaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haliyle gerek Kaypakkaya yoldaşın işkencedeki
direnişini ve gerekse de kurucu önderliğini yaptığı TKP-ML Hareketinin
değerlendirilmesinde tarih çarpıtılmışlığına geçit vermeden hareket etmek
gerekiyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kaypakkaya yoldaşı ve önderi olduğu TKP-ML Hareketini
değerlendirirken başta TKP-ML Partizan cenahı olmak üzere, inkarcı ve herşeyi
kendileriyle başlatan- MLKP, TİKP, TİKB, EMEP- akımların komünist hareketi
önemli hatalarla yan yana olmayacağını ve yeni doğan komünist hareketin dört
başı mamur doğacaklarını iddia ederek komünist hareketin doğuşu ve gelişiminde
diyalektik materyalist bir konumda değil idealist metafizik bir hatta
duruyorlar. Biz bu yazımızda esasta TKP-ML Hareketinin gerçek savunucuları ve
Kaypakkaya yoldaşın çizgisinin devamcıları olduklarını iddia eden TKP-ML
Partizan cenahının öncelikle işkencede tutumu üzerinde duracağız<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kuşku yok ki öncelikle hareketin doğuşu ve gelişimi
üzerinde durmak gerekiyor<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP-ML Hareketinin Doğuşu Gelişimi ve Temel
Özellikleri<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz 1972 yılında komünist bir örgüt olarak
doğdu. Bu komünist hareketin ülkemizde ikinci kez doğuşuydu. İlki, 1920 yılında
Mustafa Suphi'nin önderliğinde kurulan TKP idi. Ne var ki genç TKP, 1921 Ocak
ayında önder kadrolarının Kemalistlerce katledilmesinden sonra, yeniden
örgütlendiğinde Şefik Hüsnü oportünizminin egemenliğine girdi. Şefik Hüsnü'nün
sağ oportünist çizgisi öncülüğünde Türkiye Komünist Partisi, Kemalist iktidarla
uzlaşma çizgisi izledi. Defalarca gerici-faşist Kemalist hükümetlerin ağır
saldırıları altında kaldı. 1951'de topluca çökertildi. 1960'larda TKP modern
revizyonist bir parti ve sosyal-emperyalizmin, ideolojik, siyasi işbirlikçisi
kimliğine büründü.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP/M-L Hareketi, ikinci kez komünist hareket olarak
ülkemizde tarih sahnesine çıkarken, öncelikle, modern revizyonist,
sosyal-emperyalist işbirlikçisi TKP'ni yadsıdı; Şefik Hüsnü önderliğindeki sağ
oportünist, ulusal şovenist Kemalizm’le uzlaşmacı çizgisindeki geçmiş mirası
reddetti ve Kürt ulusunun varlığını reddedildiği koşullarda, kayıtsız koşulsuz
Kürt ulusunun ulusal ve demokratik haklarını savunarak tabuları kırdı. Mustafa
Suphi önderliğindeki TKP'nin komünist mirasına sahip çıktı. M. Suphi çizgisini
ve mirasını kendisine tarihi temel aldı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Evet TKP/M-L Hareketi 24 Nisan 1972 yılında, geçmişin
komünist mirasına sahip çıkarak, modern revizyonizme karşı uluslararası
komünist hareketin yanında saf tutarak, komünist görüşlere sahip bir örgüt
olarak doğdu. Doğuşunda kendisini kuşatan ulusal ve uluslararası koşulların da
etkisiyle teorisinde, programında, taktiklerinde değişen düzeylerde Mao Zedung
ve ÇKP revizyonizminin derin etkisinde kaldı<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1960'lar Türkiye'sinde, 1961 Anayasası'nda yer alan
kısmi demokratik hak ve özgürlüklerinin kullanıldığı ortamda, giderek demokrasi
ve emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesi gelişti.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Genel demokratik muhtevalı hareket içinde, üniversite
gençliğinin, 1965 sonrasında akademik talepli hareketinin giderek
anti-emperyalist, anti-faşist nitelikli siyasal harekete dönüşmesinin özel bir
yeri vardı. Aynı yıllarda proletarya sendikal ve demokratik siyasal
mücadelesiyle ilk kez güçlü bir şekilde siyasal arenada göründü.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">'70'lere doğru sömürüye ve zulme karşı grev, işgal,
gösteri eylemleriyle devlete ve devletin yasalarına, parlamentosuna, sömürücü
patronlar sınıfına karşı mücadelesiyle toplumsal savaşımda kendisini gösterdi.
Köylülüğün toprak talepli işgalleri bu yıllarda nispeten yaygınca gerçekleşmiş
olduğu, genel demokratik harekete köylü unsuru da katıldı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu yılları kaplayan devrimci atılım dönemi,
emperyalizmin işbirlikçisi egemen sınıfların, bizzat CIA'nın direktifleriyle
tezgahladıkları 12 Mart 1971 faşist askeri darbesiyle son buldu. Kapkara
gericilik yılları, yükselen devrimci hareketi bastırdı. Örgütlü güçlerini
dağıttı, önderlerini katletti.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1960-' 71 yılları arasındaki devrimci atılım
döneminde, işçi sınıfı, öğrenci gençlik ve köylü hareketlerinin yükselen
devrimci eylemi, ekonomik-politik istemli ve anti-emperyalist, demokratik
devrimci nitelikliydi. Savaşımla elde edilen yasalardaki kıs mi demokratik
hakların kullanılmasıyla artan devrimci yığın eylemleri, giderek yasaları
zorlayan, 15-16 Haziran 1970 şanlı işçi direnişinde görüldüğü gibi
gerici-faşist devleti hedefleyen yasadışı biçimlere bürünüyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Proletaryanın kendiliğinden hareketi reformizmin ve
revizyonizmin etkinliği altındaydı, sosyalist görüşlerden uzaktı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşçi sınıfı hareketi dahil genel demokratik halk
hareketi ve örgütleri üzerinde Kemalizm hayranlığı ve reformcu burjuva darbeciliğinin,
şovenizmin, parlamentarizmin etkisi güçlüydü. Diğer yandan parlamentarizme
tepki olarak, öğrenci gençlik hareketi saflarında Guevara'cı "Sol"
maceracı görüşler gelişiyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu dönemde uluslararası komünist hareket ise, Kruşçev
revizyonizminin ihanetiyle, Sovyetler Birliği ve Avrupa'daki komünist
partilerin modern revizyonist yozlaşmasıyla Sovyetler Birliği ve bir çok Doğu
Avrupa ülkelerindeki kapitalizme geri dönüşle, geçici ama tarihindeki en büyük
gerilemeyi yaşadığı, diğer yandan buna karşı yeniden gelişen komünist hareket
için de Mao ve Çin revizyonizminin güçlü tahrip edici etkileri altın da olduğu
koşulları içindeydi. Modern revizyonist yozlaşmaya karşı, Arnavutluk Emek
Partisi ve diğer kardeş komünist örgütlerinde içinde yer aldığı ) genç,
komünist hareket, Maocu revizyonizm ve revizyonist Çin Komünist Partisi'nin
Marksizm-Leninizm adına yaymakta olduğu küçük-burjuva ve burjuva demokratik
görüşlerin etkileriyle zayıf bir seçenek olarak gelişiyor ve bu durum
gelişmesinin hızını yavaşlatıyor, sağlamlığını zayıflatıyor ve güdük
bırakıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu iç ve uluslararası koşullarda, Türkiye Komünist
Partisi Marksist-Leninist Hareketi, sonradan Türkiye İşçi. Köylü Partisi adını
alan Türkiye İhtilalci İşçi-Köylü Partisi'nin (TİİKP) sağ revizyonist çizgisine
karşı savaşım içinde, bu örgütün saflarından 1972 Nisan sonlarında ayrılarak
İbrahim KAYPAKKAYA yoldaş önderliğinde kuruldu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TİİKP, Maocu, sağ revizyonist çizgiye sahip ağırlıklı
olarak aydınlardan oluşan, reformculuğun güçlü etkilerini taşıyan küçük-burjuva
demokrat bir örgüttü. Hareketimiz TİİKP'in reformcu burjuvaziye kuyrukçu
politik stratejisine, faşizme karşı devrimci iktidar seçeneği öngörmeyen
reformcu politikasına, legalist örgütlenmesine karşı savaşım içinde ortaya
çıktı, Marksizm-Leninizm ilkelerini yasadışı bir temel üzerinde örgütlemeyi,
işçi sınıfı öncülüğünde bağımsız halk hareketinin silahlı devrimiyle, egemen
sınıfların devletini yıkma, işçi sınıfı öncülüğünde demokratik-devrimci halk
iktidarını kurmak gerektiği görüşlerini savunuyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bağımsız Marksist-Leninist bir örgüt olarak 1972 24
Nisan'da ortaya çıktığında, Hareketimiz, devlet, devrim, emperyalizm ve
proleter devrimleri çağı, faşizm ve faşizme karşı mücadele, Kürt ulusal sorunu,
proletaryanın tarihsel rolü ve görevleri konusunda sosyalizm komünizm ve
proletarya diktatörlüğü konularında, Marks, Engels, Lenin ve Stalin'in
görüşlerini savunuyor ve TİİKP revizyonizminin şahsında 50 yıllık revizyonist
geçmişe ve modern revizyonizme başkaldırıyor, Mustafa Suphi önderliğindeki
geçmiş Türkiye Komünist Partisi'nin mirasını kendisine tarihsel temel alıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Diğer yandan hareketimiz, o dönem, Kruşçev modern
revizyonizmine karşı mücadele içindeki uluslararası genç komünist hareketi de
büyük ölçüde etkileyen Maocu revizyonizmin küçük-burjuva devrimci görüşlerinin,
özellikle Çin devriminden mekanik etkilenmeler yoluyla güçlü etkileri
altındaydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizin Teorik ve Politik Evrimi<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz Marksizm-Leninizm'i ideolojik temel alarak
doğdu. İbrahim Kaypakkaya yoldaş tarafından oluşturulan hareketimizin görüşleri
Marksizm-Leninizm'i temel alıyordu<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Görüşlerimiz, emperyalizm ve proleter devrimleri
çağına ilişkin Leninist tahlilleri savunuyor, başta, çağımızın ulusal kurtuluş
savaşları çağında olduğu burjuva demokratik, anti-Leninist bakış açısı olmak
üzere, çağımızın artık değiştiği ve Leninizm’in sözde eskidiğini ilan eden
Kruşçev'ci revizyonist teorileri ve III. bunalım dönemi gibi anti-Leninist
görüşleri reddediyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Leninizm’in, çağımızın odağında proleter devrimlerin
yer aldığı bakış açısına ve emperyalizm tahliline dayanan dünya proletarya
devrimine ilişkin görüşlerini savunuyordu. Bu görüşlerimizin yanında, çağımız
ilişkin, Çin'li revizyonistlerin "emperyalizmin toptan çöküşe, sosyalizmin
bütün dünyada zafere ilerlediği" saptamasını da hatalı olarak
savunuyorduk. Bu oportünist etki hareketimizin ilk doğuşunda 'sol' oportünist
taktik çizgi izlemesinde rol oynayan etkenlerden biri oldu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz, Marksizm-Leninizm'in sosyalizm ve
komünizme ilişkin bilimsel öğretilerini savundu. Proletarya diktatörlüğüne
ilişkin Marks ve Lenin'in görüşlerini kararlılıkla savundu. Konuya ilişkin her
türden burjuva demokrat sapmayla kendi görüşü arası na kalın bir çizgi çekti.
Proletarya diktatörlüğünün devlet örgütlenmesi olarak, Paris Komünü ve
Sovyetler örgütlenmesini ön gördü.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ülkemizdeki sınıfları, sınıfların niteliği ve tarihsel
rollerini Marksist-Leninist bakış açısına göre oluşturdu. Ülkemiz
proletaryasının tarihsel rolü ve görevlerini, Marksist-Leninist öğretiye uygun
olarak ortaya koydu. Temel hedefinin proletarya diktatörlüğü ve sonal amacının
proletarya diktatörlüğü aracılığıyla sömürüsüz, sınıfsız ve devletsiz bir
toplum olan komünizmi gerçekleştirmek olduğunu doğru olarak ortaya koydu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz, devlet konusunda Marksist-Leninist
öğretiyi savundu. Her devletin sınıfsal bir nitelik taşıdığını, ülkemizdeki
kocaman askeri-bürokratik devlet aygıtının komprador tekelci burjuvazi ve büyük
toprak sahipleri sınıfının devleti olduğunu ortaya koydu. Ülkemiz devriminin
ilk aşaması olan demokratik halk devriminin zaferiyle, demokratik-devrimci
iktidar ve devrimin kesintisizce sosyalist devrime dönüştürülmesiyle geçilecek
proletarya diktatörlüğü döneminde devrimci bir devleti, anarşizmin tersine
öngörürken, bunun komünizme geçiş için zorunlu bir geçiş dönemi boyunca gerekli
olduğunu, komünizme geçmenin aracı olarak rolünü oynadıktan sonra bütünüyle
sönmesi gerektiğini savundu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz ülkemizde Prusya yoluyla kapitalizmin
gelişmekte olduğunu ortaya koyarken yarı-feodal üretim ilişkilerinin ekonomik yapıya
egemen olduğunu savundu. Bu saptama ülkemiz ekonomisindeki görece gelişkin
kapitalist gelişmeyi tahlil edemeyen, öznel bir saptamaydı. ülkemiz ekonomik
yapısını devrim öncesi Çin'in yapısına benzeten kopyacı bir yaklaşımın
ifadesiydi. Bu oportünist hatamız beraberinde bir çok hata işlememizi
koşullandırdı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ülkemizde devrimimizin ilk adımını, demokratik halk
devrimi olarak doğru saptıyorduk. Ama, bu devrimin özünün toprak devrimi
olduğunu söylüyorduk. Bu yanlıştı ve Çin devriminden kopyacı bir etkilenmeyi
ifade eden Maocu oportünist bir hatamızdı,<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yine devrimimizin demokratik ve sosyalist iki adımında
proletaryanın sınıf bağlaşıklarını Leninist tarzda saptıyorduk. Proletaryanın
şehir ve kır küçük-burjuvazisiyle birlikte demokratik devrimi, hemen ardından
yarı-proletarya ile birlikte sosyalist devrimi başaracağını, savunuyorduk. Bu
görüşler ülkemizde sınıfların niteliklerine uygun. Leninist, anti-emperyalist
demokratik devrimlere ilişkin görüşlerdi. Ancak orta burjuvazinin ( ulusal
burjuvazi ) sol kanadıyla stratejik bağlaşma öngörmemiz düşünsel planda
kalmasına, koşula bağlı olarak ele alınmasına karşın, sağ oportünist Maocu bir
hatamızdı, ülkemiz, proletaryasının gelişme düzeyi, orta burjuvazinin
karşı-devrimci liberal politika izlediği gerçeklerine aykırıydı, oportünist
hayaller yayıcıydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yine, feodal kalıntıları abartmamız, Çin devrimini
kopya eden oportünist hatalarımız, demokratik devrimde devrimci proletaryanın
politik stratejisinde önemli bir başka hataya da düşmemize yol açtı.
Devrimimizin ilk adımında, temel güç olarak proletarya ile şehir ve kırın
küçük-burjuvazisini değil, köylü küçük-burjuvaziyi gördük. Bu Maocu oportünist
hata hareketimizin o dönemdeki pratik çalışmasının yönelimini belirledi. Oysa
ülkemizde Çin gibi güçlü küçük-burjuva devrimci köylü hareketi yoktu,
proletaryanın ve şehir küçük-burjuvazisinin devrimci yığın eylemlerinin
gerisinden gelen zayıf bir hareket özelliğindeydi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz, devrimimizin ilk adımında proletaryanın
hegemonyasını öngördü, yanı sıra devrimimizin kesintisizce sosyalist devrime ve
demokratik devrimci iktidarın proletarya diktatörlüğüne dönüştürülmesi Leninist
kesintisiz devrim bakış açısını savundu. Ancak, ülkemiz devriminin ilk adımında
da proletaryanın yalnızca ideolojisi, örgüt ve politikası ile değil, eylemleriyle
de devrime damgasını basacağı gerçeğini göremedi. Kırsal alanlardaki çalışmayı
temel alan Maocu oportünist hatayı işledi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Faşizm ve faşizme karşı mücadele konusunda hareketimiz
devrimci ve Marksist-Leninist görüşler savundu. Soruna devrimci bir bakış
açısıyla yaklaştı. Faşizmin ülke içinde sınıf dayanakları olarak komprador
tekelci kapitalist sınıf ile büyük toprak sahipleri sınıflarını saptadı.
Faşizme karşı savaşımı, proletarya ve küçük-burjuva emekçi sınıfların
demokratik devrimci iktidar savaşımı olarak öngördü. Bu konuda, sürekli faşizm
görüşünün kısmi etkileri şeklinde hatalar görüşlerimiz içinde vardı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ülkemiz demokratik devrimci hareketinde yaygın olan
Kemalizm hayranlığına hareketimiz uzlaşmaz bir savaş açtı. Karşı-devrimci ve
halk düşmanı yüzünü ve iktidara geldikten sonra ki dönemlerde halk üzerinde
gerici ve faşist diktatörlük kuran niteliğini amansızca eleştirdi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kürt ulusal sorunuyla ilgili ülkemiz devrimci
hareketinde var olan egemen ulus şovenizmine, en büyük ve Marksist-Leninist darbeyi
vuran o dönemde hareketimiz oldu. Kürtlerin bir ulus olduğu ve Kürt ulusunun
ayrı bir devlet kurma hakkını kayıtsız koşulsuz savundu. Sorunun özünü, serbest
rekabetçi kapitalist dönemdeki gibi pazar sorunu olarak koyan oportünist
anlayış hatasına karşın bu sorunda ülkemiz devrimci hareketinin gelişme
sağlamasına önayak oldu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Silahlı mücadele ve mücadele biçimlerine yaklaşımda,
ülkemiz devriminin izleyeceği stratejik yol konusunda "sol"
oportünist ve Maocu hatalar işledik. "Devrim kitlelerin eseridir" öğretisini
savunmamıza karşın, pratikte "Sol" oportünist taktik çizgi izledik.
Yığınların devrimci eylemi, faşizm tarafından bastırıldığı koşullarda mükemmel
devrimci durum ön görmemiz, aşırı öznel bir saptamaydı. "Emperyalizmin
toptan çöküş çağı" tahliliyle ve Çin devriminden kopyacı tarzda
etkilenmeyle birleşince, pratikte silahlı mücadele öngören ve yürütmeye çalışan
bir taktik çizgi izledik.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Köylü hareketinin devrimci potansiyelini, proletarya
hareketinin pratik durumuna oranla abartmamız ve Mao'cu etkilenmemiz, kırsal
alanları esas alarak iktidarı parça parça kurarak ilerlemeyi öngören halk
savaşı stratejisini benimsememize yol açtı. Bu ülkemiz gerçeklerinden kopuk
oportünist bir görüştü ve hareketimizin gelişmesini güdük bırakan önemli
oportünist hatalarımızdan birisiydi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">12 Mart askeri faşist darbesinden sonra, ülkemiz
devrimci hareketi geçici bir yenilgi aldı. Hareketimiz kuruluşundan yaklaşık 1
yıl sonra yenilgi aldı ve örgütsel çalışması kesinti ye uğradı. Başta önderimiz
İ. İ-KAYPAKKAYA'nın öldürülüşü olmak üzere birçok kayba uğratıldık. Yenilgi o
günkü izlediğimiz taktik çizginin sol karakterini kavratıcı olduysa da,
hatalarımızı köklü bir şekilde kavrayamadık. Teorik, politik düşüncelerimizi
gözden geçirme, yanlışlarından arındırma ve geliştirme çalışmalarımız kayda
değer bir ürün vermedi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kadro politikası, örgüt biçimlerinde sol ve askersel
düşüncelerimiz bir süre devam ettiyse de, 1974'lerde yükselişe geçen yığın
hareketi, bizi, hatalarımızı köklü ele almaya yöneltti. Aynı süreçte Marksizm’i
kavrayışımız gelişti, ülkede M-L klasiklerin yayılışı da hızlandı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1976 başlarında itibaren örgütte gelişen düşünce
ayrılıkları üzerine açılan tartışma kampanyası, teorik-politik görüşlerimizdeki
hatalı yanları aşmada büyük bir atılım yarattı. O gün kavrayamamış olmamıza
rağmen, kampanyanın önemli bazı sonuçları Mao'dan, Mao'nun çizgimiz ve
pratiğimiz üzerin deki etkilerinden kopuştu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Şöyle ki; öncelikle, ülkenin iktisadi ve toplumsal
yapısını materyalist bir tahlil sonucu işbirlikçi tekelci kapitalizmin
ülkemizde egemen hale geldiğini tespit ettik. Dolayısıyla yarı-sömürge
ülkelerin devrimle tasfiye edilmedikçe yarı-feodal kalacağı Maocu yanlış
düşüncesini terk ettik. Devrimde sınıfların mevzilenmesi açısından, işçi
sınıfının mevcut niceliksel gelişme derecesine göre devrimin temel güçlerinden
(insan kaynağı) biri haline geldiği, proletarya arasında ve sanayi şehirlerinde
çalışmayı esas almak gerektiği sonuçlarına vardık. Bu ikincisini taktik olarak
öngörsek de, kırları esas almaktan vazgeçmemiz, gerçek bir ilerlemeyi
yansıtıyordu. Nitekim örgütümüzün, giderek proletaryaya dayanma anlayış ve
pratiğinin gelişmesinin önemli bir adımıydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Görüşlerimizdeki bu değişiklik, demokratik devrimin
özünün toprak devrimi olduğu görüşümüzü bizim için tartışmalı hale getirdi. Ama
bunu resmileştirmiş bir sonuçla reddetmeye dek vardıramadık.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1976 tartışma kampanyasıyla, o zamanki yönetim
organımız Koordinasyon Komitesi (KK) yönetiminde, görüşlerimizde yaptığımız
önemli bir değişiklik de, mücadele biçimlerine yaklaşımdaki sol oportünist
hatalarımızı pratikte edindiğimiz deneyimlerin de yardımıyla düzeltmek oldu. </span><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu konu da hatalarımızı
Marksist-Leninist kavrayışla ele aldık, düzelttik.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu seferde sağ Maocu tezler ve
özel olarak gerici Üç Dünya Teorisi'nden etkilendik, kendi öz gücümüze güvende
sarsılmalar yaşandı ve KK’da geçmişe yaklaşımda inkarcı eğilimler gelişti.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz Hatalarına Savaş
Açarak Dogmatizm ve Sübjektivizmi Yendi<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bünyesindeki hastalıklar
hareketimizi rahatsız ediyor; bu hastalıklardan kurtulmanın, sağlığa
kavuşmanın, sınıfına ve halka önderlik görevlerini hakkıyla yerine
getirebilecek duruma gelmenin sancısını çekiyordu. Nitekim KK’nın 2 yıl yenilgi
ve hatalarımız üzerine gitmemesi , hem devrimci çevrelerin ve hem de alt
kadroların özeleştiri beklentileri tüm örgütümüz dikkatini, bünyesindeki
hastalıklardan kurtulmasının üzerinde toplamış, saflarda bu sorun konuşuluyor,
tartışılıyor, bunun özlemiyle doluysa, bu hastalıklardan kurtulmak için gerekli
asgari koşullar oluşmuş demekti. KK, bu sorunun çözümü için koşulların
uygunluğu oluşmuştu; çünkü Marks'ın belirttiği gibi, « .. .insanlık, kendi
önüne ancak çözüme bağlayabileceği sorunları koyar, çünkü yakından
bakıldığında, her zaman görülecektir ki, sorunun kendisi, ancak onu çözüme
bağlayacak olan maddi koşulların var olduğu ya da gelişmekte bulunduğu yerde
ortaya çıkar.» sınıf savaşımının gereksinimleri sorunun hızla çözülmesini
dayatıyordu M-L Hareketin kadrolarının bir bölümü bu sorun üzerine doğru bir
kavrayış oluşturmuştu. Hatalar, ideolojik kökleri ve düzeltme yöntemleri
kadrolarca doğru kavraranılmaktaydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">M-L kadrolar 74-76 döneminde ,
özellikle örgütsel faaliyetlerin, kitle pratiğinin örgütlenmesinde ve çalışma
tarzında sol oportünist hatalar artarak devam ettiğini söylüyorlardı -Bu sol
kendiliğindenci eğilimlerin, hareketimizin geniş kitleler içinde kök salmasını
engellediği,, proletarya partisini yeniden kurma görevini yerine getirmede
önemli bir köstekti. Ve yine onlar, partinin, M-L Hareket tarafından yeniden
kurulmasının şartlarını olgunlaştırma da esas olan ideolojik - siyasi mücadele
görevlerinin başarıyla yürütülebilmesini, bunun yerine getirilmesini ciddi
ölçüde zaafa uğratan hataların aşılmasıyla mümkün olacağının ifade ediyorlardı.
Hataları aşarak, ideolojik - siyasi mücadele, dolayısıyla örgütü yeniden kurma
görevlerinin esasını yerine getirebilmenin, 74-76 döneminde özellikle örgütsel
alandaki hata ve zaaflara karşı mücadeleyi öne çıkarmakla, örgütlenmede ve
çalışma tarzındaki sol-kendiliğindenci etkileri aşmakla gerçekleşeceğini, bunu
yaparken siyasi mücadele ve önderlik sorunundaki kavrayışımızı
derinleştirmemizin zorunluluğunu kavramış olmak gerekiyordu..<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Her sorunun çözümü, proletaryanın
bakış açısıyla ele alındığı, doğru bir anlayış oluşturulduğu ve sorunun diğer
sorunlarla bağı doğru bir biçimde kurulduğu, çözüm için doğru yöntemler
geliştirip uygulandığı ölçüde mümkündür.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu M-L bakıştan hareketle, M-L
Hareketin hatalarını doğru değerlendirebilmek, dolayısıyla doğru çözümlere
ulaşabilmek için, herşeyden önce bakış açısı sorunu üzerinde durulmalıdır.
Proletarya hataları nasıl değerlendirir, sınıf mücadelesinde hatalardan
öğrenmenin yeri nedir, hatalara karşı amansız olmak niçin zorunludur vb. Bu
sorunlara kısa ve özlü bir biçimde değineceğiz. Sorunun bu yanları -ki bunlar
tayin edici öneme sahip kavranmadığında, ne eksik ve hataların doğru tespiti ne
de onların giderilmesi gerçekleştirilemez, amaca ulaşılamaz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;"><br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1976 Ayrılığının Temelleri ve
Dogmatik Partizan Cenahının Gerçekleri Tersyüz Eden Tarih Yazımı<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1976 TKP-ML hareketinde hem hizip
örgütleyip ayrılıp ve 1978 yılında TKP-ML Partizan adını alan akım, tartışma
kampanyası sürecini çarpıttığı gibi, hem de kendi uydurduğu yada öyle
zannettiği tek yanlı değerlendirmeleri devrimci kamuoyuna gerçekmiş gibi sundu
ve sunmaya devam ediyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu konuya dair eleştiriye
geçmeden önce birkaç sorunu aydınlatmak gerekiyor. Öncelikle “ KK’nın hizip ”
olduğu ve örgüt içi mücadelede Partizan cenahının Marksist-Leninist ilkeleri
nasıl katlettiğini verileriyle ortaya koyarak, kimin nasıl örgüt yıkıcısı olduğunu
tanıtlamaya çalışacağız.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Esas örgüt yıkıcısı ve hizipçi
olan ve tartışma kampanyasından kaçan dogmatik Partizan'ın kendisidir.
"Yavuz hırsız ev sahibini bastırır " misali Partizan'cılar, “KK
tasfiyeci hizipten” bahsederek daha işin başında örgütün Merkezi önderliğin
kendi kendine hizip ilan ederek, komik bir duruma düşüyorlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Aslında Partizan cenahı M-L bir
örgütte örgüt içi mücadelenin nasıl yürütülmesi gerektiği, hizbin ne anlama
geldiği ve nasıl ortaya çıktığı, 1976 tartışma kampanyasında dogmatik bir
çizgide ısrar ederek nasıl tartışma kampanyasın da değişik gerekçeler ardına
gizlenerek tartışmadan kaçtıklarını birkez daha ortaya koymaya çalışacağız<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ama konunun anlaşılması
bakımından öncelikle, komünist bir örgüt içinde hizibin ne demek olduğu
sorusunu yanıtlayarak işe koyulmak yerinde olacaktır. Bilindiği üzere hizip
,bir siyasi örgüt içinde, o örgütün programı dışında bir program oluşturmak ve
örgüt disiplinin yerine kendi grup disiplinini geçiren bir gruplaşmadı.
Komünist örgütler saflarında hizip oluşturulmasına, yani ayrı bir programı ve
disiplini bulunan grupların doğmasına hiçbir şekilde izin vermezler,
veremezler. Bu, pratikte tek bir irade, tek bir düşünce, tek bir eylem olarak
harekete eden, M-L örgütlerin sınıf mücadelesini başarıyla sürdürmeleri. Bu
Leninizm’in “ hiziplerin varlığıyla bağdaşmayan irade birliği olarak parti ”
öğretisinin doğru kavranıp kavranmamasıyla bağlıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşte dogmatik hizip, M-L hareket
içinde ayrı bir disiplin oluşturarak, bir çok konuda daha doğru düzgün tartışma
yapmadan-yapamadan, yanlışlarda ayak direyerek “ ya bizim gibi düşünürsünüz
yada disiplini tanımam” diyerek örgüt disiplini yerine görüş disiplinin
dayatmıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatik hizbin M-L hareket
içinde ortaya çıkması ve harekete saflarında önemli tahribat yaratması nedensiz
değildir. Bu nedeniyle yaşananları doğru kavramak, hizbe karşı mücadele
açısından önem taşıdığı kadarıyla, bu tecrübeyi doğru değerlendirmek ve dersler
çıkarmak bakımından da önemlidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kuşu yok ki, komünist hareketin
saflarında dogmatik hizbin ortaya çıkmasının nedeni sınıfsaldır. İşçi sınıfının
demokrasi savaşımında etkilenen ve devrimci fikirlere sempati duyan küçük
burjuva unsurların saflarımıza katılarak mücadelemiz içinde yer almaları
dogmatik hizbin ortaya çıkmasına nesnel bir sınıfsal temel yaratmıştır. Bu
küçük burjuva unsurlar, işçi sınıfı hareketinin devrimci disiplini, kendilerini
ezen bir cendere olarak görürler ve küçük burjuva düşüncelere kolayca kapılmaya
elverişlidirler.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşte M-L hareketin saflarına
katılan ve işçi sınıfı hareketinin devrimci disiplinine tahammül edemeyen küçük
burjuva aceleciliğinde mustarip dogmatik hizip ayrılıkları geliştirip
derinleştirmek bakımından örgütsel anarşizmi vazeden görüşler geliştirmiş ve
M-L görüşlerden bir haber davranmıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatikler Örgüt Disipline
Uymayı Cendere Olarak Gördüler<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dahası dogmatik hizip, M-L
hareketin ve önderliğinin tartışma kampanyasını başlatmada darbeci hatalı bir
yöntem kullanması- hemen akabinde KK tartışma kampanyası başlatılmasında
işlenen hata ve zaafların özeleştirisini kapsamlı olarak yaptığı halde,
KK’sinin ve haliyle de örgütün disiplinini tanımamakta ısrarlı oldu. - ve bazı
hata ve zaafları da istismar ederek tasfiyeci hiziplerini genişletmeye
çabalayan bu küçük burjuva unsunlar sonuçta hizipçiliğin kara bayrağını
açtılar, yıkıcı ve parçalayıcı tutumlarıyla TKP-ML Hareketinin haklı itibarını
, kendi gerici amaçları için istismar etmeye çalışmaktan da geri
durmamışlardır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşte 1976 yılında dogmatik
hizipçilerin durumunu belirleyen gerçekler bunlardır. Örgütsel alanda açıktan
anarşizmi vaaz eden görüşler politik alanda M-L hareketin görüşlerinde küçük
burjuva akımların görüşleri doğrultusunda savrulma, M-L harekete düşmanlık, bu
şamatası büyük kendisi hiçbir ilke tanımayan dogmatik hizbin temel özellikleridir.
Dogmatik hizip M-L açtığı mücadele elbette kendi küçük burjuva niteliğine uygun
yöntemler kullanacaktı. Nitekim öyle oldu. Dedikodu, yalan, iftira başka bir
deyişle “skandal ticareti ” bu dogmatiklerin başlıca mücadele yöntemi oldu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatik hizip, tartışma
sürecinde umutsuzca çıkmaz bir yola girmenin can havliyle en kör gözün
görebileceği yalanları söylemekten tereddüt etmedi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yine tartışma sürecinde dogmatik
hizbin başka bir özelliği de ilkelerden yoksun oluşu, kısacası ilkesizliği ilke
edinmesidir. Dogmatik şefler dün ak dediklerine hiç sıkılmadan bir süre sonra
kara demekten beis görmediler. Onların görüş değiştirmesi adeta çamaşır
değiştirmek kadar kolay oldu. KK’nin mücadelesi ve tartışma dönemindeki ilkeli
duruşu, kadroları kazanma çabası dogmatik hizbi tam bir şaşkınlık içine itmiş
ve verdiği sözlere uymamak için bin dereden su taşıyan dogmatikler tartışmadan
kaçmak için oportünist manevra yapmaktan geri durmamışlardır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haklarını yememek gerekiyor
dogmatiklerin değişmeyen ilkelerden biriside M-L harekete karşı düşmanlık
ilkesidir. Dogmatik hizbin saflarında kariyeristlerden sağcılara bin bir
anlaşamayacakların hareket düşmanlığı temelinde buluşmaları tesadüfi değildir.
Çünkü aralarındaki ciddi görüş ayrılığına rağmen, tümünü birleştiren ortak bir noktaya
sahiptirler: M-L harekete ve onun düşüncelerine düşmanlık. İşte onların
değişmez ilkesi budur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Elbette tartışmada kaçan
dogmatiklerin saflarında birçok iyi niyetli devrimci unsurun cereyana
kapılmasında kurtarmak, onların tartışmaya katılmasıyla mümkün olacaktı. Bunun
içindir ki KK tartışma kampanyasını birlik eleştir birlik yaklaşımı içinde ele
alarak dogmatizm rüzgarına kapılanları bu rüzgarda kurtarmaya çalışmıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Akılda tutmamız gereken bir başka
nokta dogmatik hizbin ortaya çıkmasının M-L hareketin işlemiş olduğu oportünist
hataların bir nevi cezası olduğu gerçekliğidir. Tartışma kampanyasının sonuna
kadar da gidilmiş olsaydı da yine de dogmatikler örgütte azınlık olarak
kalmaları kaçınılmazdı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Neki tartışmanın sonuna kadar
gidilmesi bir Konferans yada Kongrenin toplanması durumunda dogmatikler M-L
hareketi bu düzeyde ciddi bir darbe vurmazdı. Keza önce İstanbul Bölge
yönetimi, ardında Yurtdışı Bölge yönetimi, Dersim-Erzincan, Kars'ta bir çok öne
çıkmış kadro ve kadro adayının dogmatik hizbin peşinde gitmesinde,
dogmatiklerin durumu görerek erken ayrılık ilan etmelerinin belirleyici etkisi
olmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">73 yenilgisinin nedenlerinden
sosyo ekonomik yapıya, devrimin yolun-ittifaklara ve temel çalışma alanlarına
uzanan kısacası Türkiye Kuzey Kürdistan devriminin temel sorunlarını kapsayan
ve hareketin teorik-politik alanda hatalardan kurtularak derinleşmesini
sağlayan tartışma kampanyasının demokratik merkeziyetçilik temelinde yürümüş
olsaydı, sonuç dogmatiklerin aleyhine olacaktı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ama dogmatik hizipçiler bu
gerçeği önceden gördükleri<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">ve tartışmanın sonucunda bir
kongre yada konferans toplandığında çoğunluğun KK’nın düşüncelerinin lehine
çıkma olasılığının yüksek olmasını anladıklarından dolayı, KK’nın nezdinde de
örgütün disipline uymada dayatmacı, pazarlıkçı ikili davranış içinde olmaları
bu gerçeği göstermektedir. Nitekim KK’nın İBY’ne örgütün disiplinin tanıyıp
tanımadıklarını sorduklarında son görüşmede açıktan zaman kazanma ve hesaplı
davranış içinde disiplini tanıdıklarını söyleyerek aslında örgütün disiplini
tanımadıklarını ve başından itibaren ayrılık yanlısı olduklarını ortaya
koymaktadırlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haliyle bu süreçte İBY’nin başını
çektiği dogmatik hizip ideolojik-politik ve pratik olarak M-L harekete ve
önderliğe karşı objektif olarak bir cephe oluşturduğudur. Aslında dogmatik
hizbe karşı mücadele aynı zamanda yılların birikmiş olan hata ve zaaflarımıza
karşı mücadele ederek ideolojik köklerini kurutmak için yürüttüğümüz
mücadeleyle birleştirmek gerekiyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatik hizbin ve benzer olumsuzlukları
ortaya çıkmasının önlenmesinde, bu tür ihtimallerin asgariye indirilmesi, ancak
hizbin yeşerme ve boy atma imkanı bulduğu bu toprağın temizlenmesiyle mümkündü.
Bunu başarmadığımızda durumda, dogmatik hizbe karşı kazanılacak en başarılı
zafer bile, bir yarım zafer olarak kalacaktı. Yeni olumsuzlukların yeşermesi
için elverişli zemin muhafaza edilmiş ve belki de daha önemli olumsuzlukları
zemin yaratmaya devam etmiş olacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatikler 76 Örgüt İçi
Mücadelede Görüşler Disiplini Adı Altında Anarşizmi Savundular<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatik hizbin temel
özelliklerinden birisinin, örgütsel anarşizmi savunma olduğunu belirtmiştik. Bu
konuya daha yakın eğilerek. M-L örgüt içi mücadele anlayışını ortaya koyalım ve
dogmatik hizbin anarşist görüşlerini ve çizdiği pratiği sergileyelim.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatikler cenah örgüt içi
mücadele örgütsel anarşizmi savunuyordu. Bilindiği üzere işçi sınıfı toplum
içinde yer alan sınıflardan çitlerle ayrılmış değildir. Dolayısıyla toplum
içinde yer alana diğer sınıfların düşünce eylemleri, kültürleri, gelenek ve
alışkanlıkları işçi sınıfını etkilemeden, onun üzerinden iz bırakmadan edemez.
Farklı fikirlere, ayrıca modern toplumda işçi sınıfının çeşitli katmanlarının
mevcudiyetine temel oluşturur. Bu durum işçi sınıfının en yüksek örgütü, sınıf
bilinçli müfrezesi olan işçi sınıfı partisi içine yansır. Parti içinde, doğru
ile yanlış fikirler arasında sürekli bir mücadele ve M-L fikirler parti dışında
olduğu gibi, parti içindeki mücadele ile gelişir, güçlenir ve sağlamlaşırlar.
Dahası içinde böyle bir mücadele bulunmayan parti, ölü partidir, canlılığını
yitirmiştir. Bu mücadele doğru tarzda ele alınıp yürütüldüğünde, partiyi
geliştirip ileriye doğru iter.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Lenin’inde belirtmiş olduğu gibi,
partide görüş ayrılıklarının temel ve kaçınılmazdır. Önemli olan bu görüş
ayrılıklarına karşı aynı örgüt çatısı altında mücadele halinde bir arada
bulunup bulunmayacak nitelikte olduklarının doğru tespiti ve görüş
ayrılıklarının mücadelesinin, ne tarzda hangi örgütsel ilkelere bağlı
yürütülmesidir. Bu sorunlara açıklık getirmemiz dogmatik hiziple aramızdaki
anlayış farkının bir biçimde belirmesine hizmet edecektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">M-L örgüt saflarında görüş
ayrılıklarının bulunmasını tabi ve kaçınılmaz görür. Ancak herşeyden önce görüş
ayrılıklarının üzerine giderek yanlış fikirlerin düzletilmesini, doğrunun
yanlış üzerinde zafer kazanmasını sağlamaya çalışır. Birlik-eleştir-birlik
ilkesine bağlı kalarak ikna yoluyla görüş ayrılıklarını gidermeye çalışır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Farklı görüşlerin mücadele
olmaksızın kendilerini korumalarına fikir ayrılıklarının gelişip kökleşmesine
izin vermez. M-L örgütte burjuva ve küçük burjuva düşüncelerin yeşerip boy
atmasına, örgütün M-L niteliğinin bozulması tehlikesinin doğmasına yol açmak ve
giderek, bu düşüncelerin örgütü burjuva ve küçük burjuva örgüte dönüştürmesinin
şartlarını yaratması anlamına gelir. İşte bu nedenle, örgüt içi görüş
ayrılıklarının doğru bir tarzda üzerine gidilerek giderilmesi de o derece temel
ve M-L için kaçınılmazdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Buraya kadar “ görüş ayrıkları ”
örgüt içinde bir veya birkaç noktada ortaya çıkan ve yanlış görüşleri onların
esasta proleter devrimci olmalarını ortadan kaldırmayan, ancak onların bir
bütün olarak alındığında proleter devrimci esasa sahip düşünceleri üzerindeki
burjuva ve küçük burjuva etkileri yansıtan görüş farklarını anlattık ve bu
kavram üzerinde durduk.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ancak, bazen görüş ayrılıkları
gelişip kökleşerek, iki ayrı sınıfın, burjuvazi ve proletarya’nın ideolojisi ve
politikası arasındaki farka tekabül eden çizgiler haline, farklı sınıfları
temsil eden çizgileri haline gelebilirler. Hiç şüphesiz, M-L örgüt, görüş
ayrılıklarının bu noktaya ulaşmasına izin vermez, var gücüyle bu ayrıklıkları
daha önceye gidermeye çalışır. Ama M-L bütün çabasına rağmen, aynı örgüt içinde
iki ayrı sınıfa ait çizgi farkı ortaya çıkabilir. M-L çabası böyle bir
gelişmeyi önlemede yeterli olmayabilir. İki ayrı sınıfa ait çizgilerin varlığı,
M-L’lerin istek ve iradesi dışında bir olgu, objektif bir olgu haline
gelmiştir. Bu şartlarda M-L çizgi, oportünist çizgiyi örgütten tasfiyeye
yönelir. Bu oportünistlerin iknası yoluyla değil, kadroların iknası temelinde
oportünizmin tasfiyesi yoluyla gerçekleşir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İki çizgi, M-L rağmen ortaya
çıktığında, yapılması gereken, örgütü M-L safta toplayarak, oportünizmi tasfiye
etmektir. Şayet M-L’ler, örgütte çoğunluğa sahip iseler ve yönetici organları
ellerinde tutuyor iseler zaten sorun yoktur.. bu durumda, kadroların M-L
etrafında geniş ve en sıkı birliğini bu çoğunluğa dayanarak oportünizmi tasfiye
etmek gerekir. Ancak, M-L’ler örgütte azınlıkta iseler ve muhalefet durumunda kalmışlarsa,
sorun farklı ele alınmalıdır. Bu takdirde örgüt M-L niteliğini henüz
yitirmemişse, doğru fikirleri örgüt çoğunluğuna kavratarak örgütü örgütü kendi
saflarına kazanma imkanın tükenmemiş demektir. Bu durumda M-L örgüt disiplinine
uyarlar, örgüt içi demokrasiyi işletirler, demokrasinin ihlaline karşı durur ve
bunu yaptıklarında oportünistleri teşhir ederler. M-L örgütün normal
organlarını işleterek (kongre, konferans gibi.) daha önce örgüt içi demokrasiyi
işleterek, taraflarına kazandıkları örgüt, çoğunluğuna dayanarak yönetimi ele
geçirir ve oportünizmi tasfiye ederler. Örgüt M-L kaldıkça tutulması gereken
doğru yol budur. Ancak örgüt oportünist bir niteliğe bürünmüşse, M-L tüm sağlam
unsurları toplayarak örgütten ayrılırlar. Bu durumda esas olan budur. Bu
şartlarda örgüt çatısı altında kalmak, geçici olarak taktik nedenlerle mümkün
olabilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bizim baştan itibaren -KK
döneminden bu yana- savunduğumuz anlayış da tamda buydu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ama, 1976 yılında KK’nın
önderliğinde başlatılan tartışmaya karşı, aynı hatta duran dogmatik
hizipçilerin hemen hepsi de, örgüt içi mücadelede hatalı sol sekter bir çizgide
hareket etmişlerdir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Nitekim dogmatik hizipçiler örgüt
yıkıcılıklarını mazur gösterebilmek için oportünizmle uzlaşılıcıktan sekterliğe
dek varan çeşitli görüşleri savunmakta, son geldikleri noktada örgütsel
anarşizmin teorisini yaptılar. Dogmatiklerin tek amacı örgüt yıkıcılıklarını
kitabına uydurmaktı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu dogmatiklerin-Bolşevik
Partizanın örgüt içi mücadelede çift standartçı bir konumda duruşunu demagoji
ile gizlemeye çalışması ve KK’nın söylemleri ortada olduğu halde, kendi
sübjektif niyetini objektif gerçek yerine geçirme savunuculuğuna soyunarak, laf
kalabalığıyla tarihi gerçekleri ters yüz etme çabalarının tek bir nedeni vardı,
oda örgüt içi mücadele yönteminde tutulan yolun yanlış olmasıydı. Kuşku yok ki
dogmatikler 1976 tartışma kampanyasında örgütsel anarşimizi vaaz etmişlerdir.
Peki dogmatik hizip ne dedi ne yaptı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">KK Tartışma Kampanyasında Örgüt
İçi Yayın Organında Herkese Görüşleriyle Katılma Olanağı Sağladı<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tartışma kampanyasında demokratik
merkeziyetçilik temelinde tartışma yayın organı Proleter Birlikte herkesin
düşüncelerin özgürce ortaya koyup tartıştığı ve yine farklı düşüncelerin
yayınlanmasında herhangi bir kısıtlamanın söz konusu olmadığı platformu,
kullanmayarak mızıkçılık yapan dogmatikler, KK’nın önderliğini aslında başından
itibaren tanımayarak hatta itiraf ettikleri gibi örgüt disiplinine- biz KK’nın
değil, örgütün yani görüşlerin disiplinine bağlıyız- göstermelik uyuyor
göründükleri yönlü açıklamaları ve "bizim istemlerimizi kabul etmezseniz
biz birlikte yürümeyiz " diyerek tartışmadan kaçarcasına ayrılığı ilan
edip örgüt saflarını terk etmeleri bu dogmatik hizbin kendilerine ve
fikirlerine inançsızlık yanında M-L olarak gördüğü kadrolara güven
duymadıklarını gösterir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatik hizip, “tasfiyeci,
oportünist inkarcı ” dedikleri M-L hareket içinde kaldıkları sürece etkilerini
yaymalarının zor olduğunu görüyorlar. Haliyle buradan yola çıkarak da onlarla
bir arada kalamayacaklarını öne sürdüler.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Nitekim söyledikleri, uzun süre
bir arada kalmayı imkansız kılacak çizgi ayrılığının varlığı söz konusu olsa
bile tutarsızdır. Çünkü şayet M-L kadroların ezici çoğunluğu karşı safta yer
almışsa, hareket içinde ideolojik mücadele yürüterek bu kadroları kazanmak
zorunludur. Bunu reddetmek kendine inançsızlık ve oportünizmin ideolojik
mücadeleyle alt edilemez yaftasıyla örtülemek demektedir. Bu durumda hala
“tasfiyeci oportünizm ve inkarcılığın” bünyeyi sarmasından ciddi ciddi söz
edilebiliyorsa, bunun anlamı açıktır. Dogmatiklerin tartışma gemisini erkence
terk etmelerinin altında yatan esas neden kendi etraflarında yer alana
kadroları kendilerini terk edebileceğini, M-L görüşlerden etkileyeceğini
düşünmeleridir. Bu nedenle de hiç yoktan iyidir, bari etkilediğimiz kadroları
yitirmeyelim, yaklaşımıyla hareket ediyorlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">M-L hareketin büyük çoğunluğunun
kendi açılarından bırakın hastalığa tutulma ihtimalini,” hastalığın pençesinde
kıvrandıkları” şartlarda tutup, hastalığın bünyeyi sarması ihtimalini önlemek
için ayrıldıklarını söylemek, kendi etrafında topladıkları kadroyu yıkıcı
emellerine alet-edebilmenin teorisini yapmaktır. Örgütsel anarşizm en berbat
haliyle savunulmaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tasfiyeci oportünizm ve
inkarcılığa karşı mücadele Onların çizdiği sınırlar içinde yürütülemez görüşü
de, halis örgütsel anarşist bir görüştür. İki çizginin oluştuğu şartlarda,
oportünizme karşı mücadelede zafer kazanmak için komünistler, M-L örgütün
program ve tüzüğüne bağlı kalarak, tüzüğün emrettiği yöntemleri kullanarak mücadele
ederler. M-L’lerin bu şartlarda doğru mücadele yöntemi budur. Bundan başka
mücadele yöntemi yoktur. (tabi ki tüzüğe yani demokratik merkeziyetçiliğe bağlı
kalındığı sürece) Şayet M-L örgüt ortaya bir platform koyup yöntem
belirlemişse-ki program ve tüzük bunları belirler- M-L’ler, oportünistlerin
platformunda ve yöntemleriyle mücadele etmezler görüşü iki anlama gelebilir.
Birincisi oportünist hareketin platformunu ve yöntemlerini taşımamaktadır.
İkincisi sözde M-L’lerin hareketin koyduğu platform ve yöntemleri
elverişsizdir. Dogmatik hizip bu ayrımı ortaya koymaktan özenle kaçındılar.
Çünkü M-L hareketin platformunda iç mücadele yöntemlerinde ayrı olarak” kendi
tayin ettikleri platformda, kendi yöntemleriyle mücadele edeceklerini” açıkça
belirtmekten geri durmadılar. Bu alandaki itiraflar dogmatiklerin komünist
hareketin örgütsel ilkelerinde ne kadar uzaklaştıklarını ortaya koyuyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">KK ise başından itibaren-tartışma
kampanyasının başlatılmasında düşülen önemli darbeci hatanın dışında- komünist harekete,
onu bağlayan platforma ve yöntemlere sahip çıkmışlar ve çıkmaya devam
edeceklerdir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kısacası, dogmatik oportünistler
M-L hareket içinde iki çizgi oluşur oluşmaz-kadroları kazanma ve harekete doğru
çizgiyi hakim kılma yerine-azınlıkta kalındığı şartlarda hemen ayrılmayı
getiriyorlar. Mazeretleri de hazır: ” sonra hastalık tüm bünyeyi sarar”, ”
bizim ayrı platformumuz ve yöntemlerimiz var ”, İşte kendisine güvenmeyen,
kadrolara güvenmeyen tasfiyeci öz burada sırıtıyor. Onlar kendilerini hiçbir
örgütsel ilkeye kurala bağlı saymıyorlar. Her zaman ayrılma ve yıkmanın
teorisini yapıyorlar. Dahası örgütsel ilkeler ve kurallar yerine,” bana göre
iyi ise doğrudur” , ” tasfiyeci anlayış tamda budur. Çünkü onun hareketi
kazanmak gibi bir hedefi yoktur ve bunu da yapmayacaklarını biliyoruz.
Dogmatikler” M-L hareket oportünistlere ve inkarcılara teslim edilemez”
diyorlar. Oysa kendi görüş açılarından bile şimdiki davranışları tutarsızdır.
Çünkü onlar, M-L hareketi gerçek sahibi olan tasfiyecilerin düşmanlarına terk
etmişlerdir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatikler tartışma sürecinde
M-L ilkelere teoriye bağlı kalmayı değil, kendi ihtiyaçlarına göre M-L kılıklı
anarşist teoriler üretmeyi esas almışlardır. Nitekim işin içinde çıkmada
zorlanan dogmatikler anarşist davranışlarını mazur gösterecek teoriye
ihtiyaçları olmuştur. Keza biliyoruz ki oportünizmin en çok ilkesizlik ve
istikrasızlığa gereksinim duymuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatiklerin hizipçiliğini şu
satırlarda görmek mümkündür. İBY’nin KK'ya verdiği yanıtında şunlar söyleniyor:
” Biz Kaypakkaya yoldaşın ortaya koyduğu görüşleri savunuyor ve bu görüşlerin
disiplini tanınıyor, merkezi önderliğin yani KK’nın örgütümüzün görüşlerini
reddeden disiplini tanımıyoruz".<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatiklerin bu görüşleri
açıktan, M-L harekette merkezi disiplini reddetmenin aynı zamanda harekette
kalmayı reddetmek ve hareketi parçalama amacı taşıdığını kabul etmek anlamına
gelir.. Ünlü görüş disiplininin anarşist özünü burada açığa çıkıyor. Bu görüş
disiplinin aslında Troçkist bir görüş olduğu, örgüt içinde hizip özgürlüğü
anlamına geldiği bilinmez bir durumda değildir. Dogmatiklerin bu anarşist
görüşü M-L’ hareketi bölüp-parçalamanın gerekçesi yapıldı. İşin daha da ilginci
dogmatiklerin tasfiyeci hizipçi girişimi mutlaka mazur göstermek, yeni
ayrılıkçı anlayışı geliştirerek durumu kurtarmak gerekiyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu amaçla iki çizgi oluştuğunda
hemen ayrılık görüşü öne sürülerek örgütsel anarşizme kılıf geçirilmeye
çalışıldı. Haliyle dogmatiklerce örgütsel anarşizm bir şekilde inceltilerek
savunuluyordu. Dogmatiklerin örgüt saflarını erkence terk etmeleri onların
kendi düşüncelerinin mücadelesi vermekte ve kadrolara güvenmeden ne kadar
sorunlu olduklarını gösteriyordu. Haliyle Partizan cenahı aslında örgüt içi
mücadelede örgütsel anarşizmi savunuyor. Bundan dolayı bu cenahta ilke ve
istikrar yoktur. Bunların en önemli ilkeleri , dün ak dediklerine bugün kara
demeleridir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Şimdide ML’lerin örgüt içi
mücadele yöntemleri üzerinde duralım. M-L örgütlerde örgüt içi mücadele tüzük
tarafından belirlenmiş esaslara göre, disiplin çerçevesinde yürütülür. Örgüt
içinde anarşist davranışlara, disiplinsizliğe yer verilmez. M-L’ler örgütler
organlardan oluşur ve örgüt içi mücadelenin yeri organlardır. Organlar ve
organların disiplinini tanımamak örgütü tanımamakla aynı şeydir.” Ben örgütün
disiplinini tanımıyorum, sadece organların disiplinin tanıyorum” türünden
görüşler anarşizmi vaaz eden görüşlerdir, bunu söylemek adlında örgütü
tanımadığını söylemektir. Çünkü organlar olmadığında, tanımadığında, örgüt yok
demektir<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Lenin’in belirttiği gibi örgüt
içinde görüşlerini hakim kılmaya çalışan kişiler, önce örgütü inandırmaya
çalışırlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Fakat bu çoğunluğu inandırma
çalışması ilkelere ve kurallara göre yürümek zorundadır. Bu kurallar örgüt
üyelerinin ortak rızasıyla mücadelenin sınırlarını belirleyen tüzükte yansır.
Zaten tüzük, kongrede kabul edilir ve örgüte her üye olan bu tüzüğe uymayı
kabullenerek girer. İşte mücadele bu sınırlar içinde tüzük kurallarına,
disipline uygun olarak gerçekleştirilmelidir. M-L’ler örgüt içi mücadelede
kurallara ve ilkelere uymayan dogmatikler, aslında görüş disiplini denilen
anarşist yaklaşımları kendilerine temel alarak işi yokuşa sürerek erken bir
ayrılığı dayattılar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">KK Tartışma Sürecinde Deney
Tecrübesizlik ve Örgüt Çizgisine Duyduğu Tereddüt Nedeniyle Bir Çok Hata İşledi<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1975 de önce İrfan Çelik ve
Hikmet ve ardında Ali T tahliye olur. Amcanın da dışarıda olduğunu dikkate
aldığımızda KK üyelerin çoğunluğu böylece dışarıya çıkmış olur.. Dışarıdaki KK
üyeleri 1976 başlarında İskenderun da bir toplantı yaparlar. Bu toplantıda
Türkiye’nin sosyo ekonomik yapısı başta olmak üzere, parti olup olmadığımız,
dışımızdaki akımların niteliği vb. gibi birçok konuda örgütün görüşlerinde
farklı düşünülen görüşler sanki tartışma yapılıp kolektif sonuca gidilmiş gibi
örgüt düşüncelerini biçiminde karar olarak kadrolara iletilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yani bir yandan tartışma
kampanyasıyla örgütün hata ve zaaflarının ortaya konması, yenilginin
özeleştirisinin yapılması hedeflenirken, öte yandan KK’nın sonuca ulaştığı
görüşler örgüt görüşleri gibi öne sürülerek önce tartışma kampanyasının aslında
göstermelik olduğu görüntüsü yaratılır. Herne kadar KK deney tecrübesizlik ve
aceleciliğin de etkisiyle tartışma kampanyasında hatalı darbeci bir metot
izlenmiş olsa da, bu KK’nın tartışma kampanyası sürecinde kadro ve örgüt
kitlesine üstten bakan, bürokratik ve dayatmacı hatalarını ortadan
kaldırmıyordu. Tartışma kampanyası sürecinde yazılan gerek 3 sayfalık ( Bunu
Hikmet kaleme almış) ve gerekse de beş sayfalık yazı( bu yazıyı da amca-Aziz
Vatan- kaleme almış. Her iki yazıda örgütün resmi görüşlerini ortaya koymaktan
uzak ve kişisel görüşleri ifade ediyor, aynı zamanda herhangi bir tartışma
yapılmadan dışımızdaki örgütleri proleter devrimci yada proleter devrimci olma
yolunda ilerleyen örgütler olarak ilan edilmesi, THKO ve THKP-ML ile birlikten
bahsedilmesi, parti değil hareket olduğumuz görüşünün açıklanması vb. açıktan
inkarcılığın ve örgüt tasfiyeciliğinin ilanı anlamına geliyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bundan dolayı 76 tartışma
kampanyasını KK iyi yönetemedi. 3 ve 5 sayfalık inkarcı ve tasfiyeciliği savunan
yazılar, örgüt içinde dogmatik ve tutucu bir konumda duran ve aynı zamanda
kariyerist unsurlara yıkıcılık yapmaları için olanak sunmuş oldu. KK’nın kendi
düşüncelerini örgüte karar olarak sunmaları, tartışma ortamını zehirleyici bir
etki yaptı. KK’nın bu dayatmacı ve ben merkezci tutumuna karşı tüm örgüt tutum
aldı ve yapılan hatanın özleştiriş istendi. KK’da kendi hatasını görerek
nispeten kapsamlı bir özeleştiri yaptı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kendi görüşlerine güvenmeyen
dogmatik hizip, daha çok” İbrahim Kaypakkaya yoldaşı ve halk savaşını inkar
ediyorlar, partiyi tasfiye ediyorlar” demagojisi arkasına sığınarak, KK
üyelerinin sağcı ve inkarcı görüşlerini kendilerine dayanak yaparak, alt
kadroları ve sempatizanları etkilemeye ve KK’ya tutum almaya zorladılar.
İstanbulda görüş ayrılıklarına dair hiçbir yerde kadro ve ileri sempatizan
toplantısı yapılmasına olanak tanınmadı.. Hatta İstanbul Bölge
Komitesi-Süleyman-Ahmet-sanırız birde kadın arkadaştan oluşuyordu ve sorumlu
denetleyici Aziz Vatandı- KK’nın tartışmaları tabana yayma önerisine ve
tartışma toplantıları düzenleme çabası saldırgan bir tutumla engellendi.
İdeolojik-politik tartışma yapma ve görüş ayrılıkları üzerine yoğunlaşma
yerine,lümpence yaklaşımlarla hakaret ve tehdit , silah çekme, bol yalan yüklü
dedikodu yapma- KK’da görev alanlara kastedilerek, kişilerin adları sayılarak
bu işkencede çözüldü, bu İbrahim Kaypakkaya yoldaşın silahını sattı, bu
mücadeleden kaçtı vb. sokak jargonuyla görüş ayrılıkları üzerine yoğunlaşma
yerine, tartışma kişileştirilerek kendi etrafında topladıkları grupları kadro
ve sempatizanları kemikleştirmeye çalıştılar- evleri basıp örgüt eşyalarına
zoraki el koyma derneklerde de, sendikalar da şiddet kullanarak KK
taraftarlarını susturma ve hareket kitlesini tartışmada kaçırarak düşmanlığı
körükleme yolu tutuldu. Çünkü dogmatiklerin o dönemde KK kadro ve
taraftarlarıyla teorik-politik olarak tartışacak ve hatalı analiz ve
değerlendirmeleri mahkum edecek ne birikimleri ve neden cesaretleri vardı .
İdeolojik-politik olarak zayıflıkları onları hem tartışmada kaçmaya ve hem de
burjuvaziden aşırılmış yalan, demagoji ve şiddet yöntemini devreye sokmaya
itiyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örneğin 1976 yılında Kasım 1976
yılında Kadıköyde faşistler tarafından hunharca katledilen Zülfikar Uralçin
yoldaşın cenaze törenine var olan taraftarlarımızla katıldığımız halde Ahmet
Cihan ve diğer saldırgan dogmatiklerin ağza alınmayacak küfür ve hakaretleri,
tehdit ve engellemeleri nedeniyle yürütülmedik. Cenaze kortejini terk etmeyip
yürümeye devam etmiş olsaydık alanda büyük bir kavga çıkacak ve polisin devreye
girmesine neden olunacaktı. Dogmatiklerin emekçilerin olumsuzluklardan nasıl
etkilenebileceklerini hiçe sayan sorumsuzluğuna ortak olmamak adına, yürüyüşe
terk etmek zorunda kalınmıştı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">KOMÜNİST HAREKET HATALARA KARŞI
MÜCADELE, İÇİNDE GELİŞİR İLKESİNİ KENDİSİNE TEMEL ALDI<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dogmatikler ile M-L arasında
temel ayrım çizgisi komünist hareketin hata ve zaaflarına yaklaşımda
başlıyordu. Bilindiği üzere, diyalektik materyalizm madde ile bilinç arasındaki
ilişkide maddeyi ilk veri olarak ele alır. Bilgi, maddenin beyine duyu
organları aracılığı ile yansımasıdır. Dolayısıyla bilgi, pratik yoluyla,
başlıca sınıf mücadelesi, üretim mücadelesi ve bilimsel deneyler pratiği içinde
kazanılır. Pratik yoluyla ulaşılan bilgilerin doğruluğu veya yanlışlığının tek
ölçütü sosyal pratiktir. Bunların pratikte sınanmasıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Maddenin hareket biçimleri
sonsuzdur. O halde maddenin hareket biçimlerinin beyinde yansıması olan bilgi;
insan bilgisi de sonsuza kadar gelişip, derinleşecektir. Bu, bilginin
diyalektik gelişim yasasının özünü oluşturur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu yasa, işçi sınıfının bilimi
olan Marksizm-Leninizm'in kavranışı için de geçerlidir. Sosyal pratikten doğan
işçi sınıfının bilimi bütün bilgileri özet halinde vermemiştir. O toplumun ve
tabiatın gelişme yasalarını açıklayarak, doğru bilgiye ulaşmanın yollarını
bilimsel bir netlikle ortaya koymuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Marksizm – Leninizm’in
kavrayışının teoriyle pratiğin birliği içinde sürekli derinleşeceği, pratik
yoluyla ulaşılan bilgilerin daha üst düzeyde pratiğe uygulanacağı, teoriyle
pratik arasındaki bu ilişkinin sonsuzluğu, teorinin sürekli zenginleşeceği
değişik bir anlatımdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bilginin, diyalektik gelişim
yasalarına uygun olarak derinleşmesi; belli bir durumdaki bilginin daha ileri
bir durumda aşılacağı, bilginin, dolayısıyla işçi sınıfı biliminin kavranışının
göreceli olduğunu kanıtlar. İşçi sınıfının biliminin kavranışının sürekli
derinleşmesi, tabiatın ve toplumun gelişme yasalarının ışığında çeşitli
olguların tahlilindeki ilerleyiştir. Buradan insan kavrayışının her durumda
daha ileri bir duruma göre sınırlılığı, yetersizliği olgusu çıkar...<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">O halde, proletarya partileri
veya tek tek komünistler, olguları doğru kavramalarının klavuzu olan işçi
sınıfının bilimine sahip olmalarına rağmen, bunu olgulara uygularken mutlaka şu
veya bu düzeyde hatalar yapacaklardır. Kavrayışın sonsuz gelişimi, belli bir
durumdaki göreceli sınırlılığının konumuz açısından anlamı budur. Bir başka
ifadeyle, kavrayışın bir durumda, daha ileri bir gelişme seviyesine göre
sınırlılığı, olguların çok yönlü tahlilindeki sınırlılıkta zaman zaman
yüzeyselliklerde, tek yanlılıkta, mekanizmde, dogmatizmde vb. ifadesini
bulacaktır. Marksist bilgi teorisi proletarya hareketinin hatalar yapmaktan
kaçınamayacağını, doğru ile yanlışın bir bütünün iki yanı olduğunu bilimsel bir
doğrulukla ortaya koyar. Burada, proletarya hareketinin hatalarının esası
teşkil etmemesi gerektiği vb. üzerinde durmaya bile gerek yok. Komünist bir
hareketi, komünist yapan elbetteki hatalarının değil, doğrularının esası teşkil
etmesidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Vurgulanması gereken nokta,
komünist örgüt ve partilerin, komünistlerin hatalarının var olacağıdır. İşçi
sınıfının biliminin kavranışının diyalektik gelişimi içinde komünistlerin
yaptığı hatalar, dünyada sınıfların varlığı şartlarında, diğer sınıf
ideolojilerinin etkileri şeklinde biçimlenirler. Sınıfların dünya görüşleri
arasında uzlaşma olamaz. Ve her düşünce, her eylem bir sınıfın damgasını taşır.
Proletaryanın damgasını taşımayan düşünce ve eylemler diğer sınıfların
damgasını taşırlar. Sınıfların varlığı, komünistlerin bu sınıfların
ideolojilerinden etkilenmelerinin nedenini değil, dış şartını oluşturur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünistlerin diğer sınıf
ideolojilerinden etkilenmelerinin nedeni, Marksizm - Leninizm’i kavrayıştaki
-hayata uygulayış bunun içindedir- göreceli sınırlılıktır. Buradan çıkarılması
gereken, kavrayış sürekli derinleşeceğine göre, diğer sınıf ideolojilerinin
etkilerinin komünist hareket üzerinde sınıflar ortadan kalkıncaya kadar
görüleceğidir. Komünizmin dünyada zafer kazanmasından sonra ise kavrayıştaki
göreceli eksiklik, insanla doğa arasındaki mücadelede, yanlış veya eksik
fikirler olarak yansıyacaktır. Tabii ki, sınıflar ortadan kalktığından hatalar
şu veya bu sınıftan ideolojik etkilenmeler biçiminde olmayacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Demek ki, hata yapmak diğer
sınıfların varlığına bağlı değildir. Sınıfların, dolayısıyla proletaryaya
düşman ideolojilerin varlığı, proletaryanın bunlardan etkilenmesinin dış
şartını oluşturur o kadar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünist örgüt ve partiler içinde
ideolojik mücadelenin sürekliliği, proletarya partilerinin bu mücadeleler
içinde gelişip güçleneceği, hatalı fikirlerin mutlaka var olacağı, bunların
düşman ideolojilerin yada deney-tecrübe eksikliği ve M-L kavramadaki sığlıklar
vb. proletarya hareketi içindeki etkilerinin sonucu olduğu vb. gibi Marksist
teorinin öğretileri görüşlerimizi doğrulamaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Buradan çıkarılması gereken,
günümüzde hataların son tahlilde burjuva ideolojisinin üzerimizdeki etkilerinin
ürünleri olduğu, bunların proletaryaya değil, mülk sahibi sınıfların
çıkarlarına hizmet ettiğidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünist örgüt ve partilerin
eksik ve hatalarının kaçınılmaz olarak var olacağı ile, her eksik ve hatanın
işçi sınıfının sınıf çıkarlarına ters düşmesi, komünistlerin hatalara karşı
yaklaşımının esaslarını belirler. Bu çelişkiden hareket etmek; hataların
kaçınılmazlığını bilerek, hataları görüp düzeltmeye açık olmak demektir.
Hatalardan öğrenmenin vazgeçilmez önemini kavramak, buna uygun davranmaktır. Bu
çelişkiden hareket etmek; hataları mazur göstermeye karşı çıkarak, her hatayı
zamanında düzeltmeye çalışmayı; hatalara karşı amansız olmayı gerektirir.
Çünkü, her hata proletaryanın mücadelesini zayıflatır, onun çıkarlarını temsil
etmez. Bu çelişkiden hareket etmek; sadece hataları, onların ideolojik
kaynaklarını tespitle yetinmemek, düzeltme konusunda somut adımlar belirlemek,
bu doğrultuda kararlılıkla mücadele etmektir. Hatalara karşı uzlaşmazlığın son
tahlilde düşmana karşı amansız olmaktan koparılamaz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«Partinin tarihi, bize ayrıca,
başarılardan başı dönen, kendini beğenen, çalışmasında ki eksiklikleri göremez
hale gelen ve hatalarını kabul ederek bunları içtenlikle ve dürüstlükle
zamanında düzeltmekten korkan bir partinin işçi sınıfına önderi olarak rolünü
yerine getiremeyeceğini öğretiyor.”, “ Eleştiri ve özeleştiriden korkmayan,
çalışmasındaki eksiklikleri ve hataları örtbas etmeyen, parti çalışmasındaki
hatalardan dersler çıkararak kadrolarını öğreten, eğiten ve hatalarını tam
zamanında düzeltmeyi bilen bir parti yenilmez olur” (SBKP (B) Tarihi, s. 448).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Görüldüğü gibi bu pasajlarda,
partinin hiç hata yapmaması söz konusu bile edilmiyor. Üzerinde durulan; hata
yapmamak değil, hataları görmek, onları ortaya koymaktan korkmadan, kadro ve
kitleleri eğitmenin güçlü bir aracı haline getirmektir. Rus komünistlerinin
başarısında en önemli unsurlardan biri, eksik ve hatalarının mutlaka var olduğu
ve olacağı bilinciyle hareket ederek, bunları görüp gidermede titiz ve cesur
olmaları, hatalardan hareketle de eğitmesini bilmeleridir. 1905 devriminin
proletaryaya büyük kayıplar verdiren acı deneyinden dersler çıkarma sağlardı.
Aksi halde, 1917 Ekiminde Bolşeviklerin başarıya ulaşması mümkün olmazdı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Çünkü öğrenmenin, Marksizm -
Leninizm’i daha derinden kavramanın başlıca iki yolu: olumlu ve olumsuz
deneylerde öğrenmektir. Bunları proletaryanın mücadelesinin geliştirilmesinin
aracı haline getirmektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bir siyasi hareketin, hatalarına
karşı takındığı tavrın, onun ciddiyetinin en önemli ölçütlerinden biri olması
da, hatalardan öğrenmenin, hataları gidermede cesur davranmanın önemini
vurgulamaktadır. Bu konuda Lenin:<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">" Bir politik partinin
hataları karşısındaki tavrı, bu partinin ciddiyet derecesi, sınıfı ve ezilen
yığınlar karşısındaki yükümlülüklerini pratikte nasıl yerine getirdiği
konusunda yargıya varmanın en önemli ve en güvenilir yönlerinden biridir. Bir
hatayı içtenlikle kabul etmek, onun nedenlerini araştırmak, ona yol açan
koşulları çözümlemek ve onu gidermenin yollarını dikkatle incelemek - ciddi bir
partinin özellikleri budur, yolu budur.” (Aynı yerde) demektedir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünistlerin hatalar sorununa
yaklaşımı iki noktada düğümlenir. </span><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hataların kaçınılmazlığı ve bunlara karşı mücadelede amansız olmak... Bu
yaklaşım hataları ele alış ve giderme konusuna da ışık tutmaktadır. Ama
hareketimizin saflarında Mart 76 başlayan hata ve zaaflarımıza karşı mücadele
tartışmasında dogmatikler önemli hatalar işlemediğimiz ve hataları dışarıda
arayan bir yaklaşım içinde oldular. Hatalarımızı açığa çıkarıp bunları aşma
yerine, hatalara sıkıca sarılarak daha da geriye gittiler.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Aslında komünistler hatalar yapabilecekleri, oluşturdukları
fikir, plan ve programların sosyal pratikte sınanacağı bilinciyle hareket
ederler. Dolayısıyla pratiği gözden geçirmede, hassas davranır, oluşturup
hayata uyguladıkları düşünceleri pratiğin şaşmaz terazisinde ölçerler. Sosyal
pratikte doğrulanmayan her düşünce ve eylemin diğer sınıfların ideolojilerinden
etkilenmenin ürünü olduğu gerçeği ise, hataların ideolojik köklerine yönelmek,
bunları tespit etmek gerektiğini öğretir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Pratikte görülen hatalardan hareketle, onların
kaynaklarını tespit ederek, bu kaynakları kurutma, aynı ideolojik kaynaklı,
fakat değişik biçimlerde yansıyan hataların önüne geçmenin yoludur. Hataların
kaynağını kurutma yöntemi, hataları tek tek ele alarak, diğer sorunlarla bağını
kurmadan ele alışla bağdaşmaz. İkincisi bu proletaryanın yöntemi değildir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hataları, genel olarak tahlil edip, kaynaklarını
tahlil etmek yeterli olamaz. Her hatanın özgül yanları irdelenmeli, titizlikle
tahlil edilmelidir. Bu, hataların düzeltilebilmesi için somut çözümlerle
bağıntılıdır. Özgül yanlar incelenmeden somut çözüm yolları tespit edilemez.
Genel tespitlerle yetinmek ise, özeleştiriyi yozlaştırır. Ayrıca benzer
hataların yapılmasını da önleyemez. Böyle bir anlayışla yapılan özeleştiriler
günah çıkarmanın ötesine geçemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yine hataların zamanında tespit ederek, çözüm
yollarını mücadelenin diğer sorunlarından koparmadan ele almak gerekir. M-L
ilkelere bağlı kalınmadan, doğru bir çalışma tarzına sahip olmadan hatalara
karşı kararlı ve başarılı bir mücadele yürütemez. İşlendiği koşulların incelenmesi,
hataların hangi uygun dış koşullarda giderileceği, bütün içindeki yeri vb.
konularda sağlıklı bir kavrayışa ulaşmanın en güvenilir yoludur. Öte yandan
hatalar objektiftir. Varılan kavrayışın ışığında objektif bir tarzda ele
alınmalıdır. Niyetler, istekler ve dış koşullar buna karıştırılmamalıdır,<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünist örgütlerde hatalara karşı mücadele örgütün
irade ve eylem birliğini zedelemeden, demokratik merkeziyetçiliğe titizlikle
uyarak, eleştiri özeleştiri, eğitim ve ikna yöntemleriyle sürdürülür. Yine bu
mücadele organ içinde yürütülür. Keyfiliğe, disiplinsizliğe vb. yer yoktur,
olamaz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bakış açısı sorununda özellikle öne çıkarılması
gereken noktalara değindikten sonra, konumuz açısından özellikle öne
çıkarılması, üzerinde durulması gereken, siyasi mücadele ve önderlik anlayışı
ile çalışma tarzına geçebiliriz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">BAŞARININ YOLU MARKSİST - LENİNİST SİYASİ MÜCADELE
ANLAYIŞINI DOĞRU KAVRAMAKTAN GEÇER<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Modern toplumda proletarya en devrimci sınıftır.
Hiçbir üretim aracına sahip olmayan, mülkiyetle bütün bağlarını koparmış olan,
gittikçe daha büyük kitleler halinde bir araya gelen, bu sınıfın kurtuluşu
ancak en ileri dönüşümlerle mümkündür. İşçi sınıfı kurtuluşunu
gerçekleştirebilmek için ezilen sınıfların tümünü kurtarmak durumunda olan
yegane sınıftır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hiçbir üretim aracına sahip olmaması, saflarını
sürekli genişletmesi, bilimsel bir teoriye sahip olması, üretimden gelen
disiplin ve kararlılığı, bu sınıfa ezilen sınıfların mücadelesinde özel bir yer
sağlar. İşçi sınıfı, tüm ezilenleri peşinden sürükleyebilecek olan, biricik
bilimsel teori ye sahip bulunan öncü sınıftır. Modern toplumda işçi sınıfı
olmaksızın hiçbir devrim köklü başarılar sağlayamaz, sonuna kadar ilerleyemez.
Bu nedenle işçi sınıfının devrimde önderliği başarının zorunlu şartıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«Partiyi işçi sınıfının öteki müfrezelerinden ayırt
eden ayrım, herşeyden önce, partinin basit bir müfreze değil, işçi sınıfının,
sosyal yaşamın bilgisiyle dopdolu bulunan, sosyal yaşamın gelişme yasalarını
bilen, sınıf savaşımının gelişme yasalarını kavramış, dolayısıyla işçi sınıfına
öncülük yapabilecek, işçi sınıfının savaşımını yönetecek yetenekte olan ileri
bir müfrezesi, bilinçli bir müfrezesi, Marksist bir müfrezesi oluşundandır.»
(SBKP (B) Tarihi, s. 62).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşçi sınıfının böyle bir müfrezesi yoksa, devrime
önderlik görevini yerine getiremez, kendi kurtuluşunu ve tüm emekçilerin
kurtuluşunu gerçekleştiremez. Lenin'in belirttiği gibi, “proletaryanın,
egemenliği ele geçirme savaşımında örgütten başka silahı yoktur».<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Değişik bir anlatımla, işçi sınıfı partisi tarihi
görevlerini yerine getirebilmek için herşeyden önce bilimsel sosyalizme; işçi
sınıfının dünya görüşüne sıkı sıkıya sarılmalıdır. Dünyayı doğru
açıklayabilmenin şartı budur. Öte yandan bununla yetinmemeli, dünya görüşünü
somut durumlara uygulayarak, toplumu, dünyayı değiştirebilmek için, güçlerini,
engelleri doğru tespit ederek, çeşitli yol ve yöntemler geliştirmeli, bunlardan
en uygun şekilde yararlanmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bunun anlamı da, bilimsel sosyalizmin ışığında doğru
bir siyasi mücadele sürdürmektir. İdeolojinin ışığında dünyayı
değiştirebilmenin, sınıf mücadelesini ilerletebilmenin zorunlu koşulu, siyasi
mücadeleyi başarıyla yürütmektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşçi sınıfının dünyayı değiştirme mücadelesi; siyasi
mücadele, herşeyden önce doğru bir anlayışla ele alınıp yürütülmelidir. Doğru
bir siyasi mücadele ve önderlik anlayışına sahip olmadan, siyasi mücadele
hedefe ulaşma yönünde başarıyla ilerletilemez. Kör-döğüşü haline getirilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ancak işçi sınıfı devrimde önderliğini, onun bilinç,
azim ve iradesini temsil eden, en ileri, en fedakâr, en bilinçli unsurlarını
birleştiren partisi aracılığıyla gerçekleştirir. SBKP (B) Tarihi'nin belirttiği
gibi;<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşçi sınıfı partisinin toplumsal devrimi
gerçekleştirebilmek için mülk sahibi sınıfların devletinin yıkılması,
proletaryanın siyasi iktidarının kurulması ilk adımı oluşturur. Bu amaçla
Marksizm-Leninizm ışığında yürütülen mücadele, sistemli bir siyasal mücadele
olmalıdır. İşçi sınıfı partisinin muhtevasını onun yürüttüğü siyasal mücadele
belirler.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Doğru siyasal mücadele anlayışı, devrimin, devrimci
öncü tarafından yönetilen kitlelerin eseri olacağı gerçeği, sık sık
tekrarlanan, doğruluğu tartışma götürmeyen bu gerçek üzerinde yükselir. Ancak
özünü kavramadan, bu gerçeğin sürekli tekrarlanması, siyasal mücadelenin doğru
kavrandığını göstermez. Devrimin kitlelerin eseri olması, proletarya partisinin
önüne, kitleleri devrim için eğitip seferber etme görevini koyar. Doğru siyasi
mücadele anlayışı, bu görevin nasıl yerine getirileceğinin özlü bir
anlatımıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşçi sınıfını ve emekçi kitleleri eğitmek, ha yatın
her alanındaki, her somut gelişmeden hareketle, geniş ve sürekliliği olan
siyasi gerçekleri teşhir kampanyasının örgütlendirilmesini zorunlu kılar.
Lenin'in belirttiği gibi<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«Siyasi ajitasyonun gerekli sayılması için, temel
şartlardan biri, bütün alanlarda siyasi gerçekleri açıklama kampanyasının
örgütlendirilmesidir. Ancak böyle bir kampanya, yığınların siyasi bilincine
ulaşma sini sağlayabilir ve yığınların devrimci eylemini hızlandırabilir. İşte
bunun içindir ki, bu eylem, bütün uluslararası Sosyal - Demokrasinin en önemli
fonksiyonlarından biridir, çünkü siyasi özgürlük bile bu kampanyayı gereksiz
kılmaz, ancak onun doğrultusunu değiştirebilir.» (Ne yapmalı, s. 90)<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«...parti örgütümüzün eyleminin başlıca muhtevası, bu
eylemin temerküz noktası, en kuvvetli patlama döneminde olduğu gibi en sakin
dönemde de mümkün ve mutlaka gerekli çalışma olmalıdır, yani Rusya için de bir
uçtan bir uca birbirine bağlantısı Olan, hayatın bütün yönlerini aydınlatan, ve
yığınların mümkün olduğu kadar geniş katları arasında yürütülen siyasi
ajitasyon çalışması olmalıdır.» (a.g.e, s. 221).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bütün uzunluğuna rağmen aktardığımız bu pasajlar,
proletaryanın siyasi iktidar hedefine ulaşması, komünizme doğru bilinçle
ilerleyebilmesi için kitleleri eğitmesi gerektiğini, bunun da her somut
durumdan yararlanarak geniş ve sürekli yürütülecek siyasi gerçekleri açıklama
kampanyasıyla gerçekleşeceğini açıklıkla belirtiyor: Kampanya hayatın her
alanını kapsamalıdır. İşte proletaryanın uzun vadeli hedefleri doğrultusunda,
her somut durumdan hareketle kitlelerin eğitimi amacıyla örgütlediği böyle bir
kampanya, önemli silahlarından biridir. Proletaryanın siyasi mücadele
anlayışının en temel unsuru, siyasi devrim hedefi için yürüttüğü mücadeleyi,
sınıfı somut durumuna kadar indirgemek, soyut propaganda yerine, mücadeleyi
hayatın gerçekleriyle birleştirmek, kitleleri mücadele içinde eğitmenin anlamı
budur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Doğru siyasi mücadele anlayışına sahip olmak, siyasi
gerçekleri açıklamanın vazgeçilmez önemini kavramaktan, değişen koşulları
proletaryanın uzun vadeli çıkarlarının ışığında özenle tahlil ederek,
gerektiğinde 24 saatte taktik değiştirebilme, uygun mücadele biçim ve
araçlarını tespit etmenin önemini kavramayı şart sayar. Bir başka anlatımla,
doğru bir siyasal mücadele, proletaryanın stratejik hedeflerine varabilmek
için, her somut gelişme karşısında, Marksizm -Leninizm’in bilimi ışığında doğru
taktikler, plan ve programlar oluşturarak, buradan hareketle emekçi kitleleri
eğitmeyi kavramaktan geçer. Teoriyi somut gelişmelerle birleştirmek, doğru taktikler
belirlemek bu mücadelenin en önemli unsurlarındandır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«... İşçi, bunları, [siyasi gerçekleri] ancak canlı
açıklamalarda, belirli bir anda çevremizde olup bitenlerin, herkesin üzerinde
konuştuğu ya da birbirine fısıldadığı ya da bu olayda, rakamlarda, mahkeme
kararlarında vb. belirenin sıcağı sıcağına açığa vurulmasında bulabilir. Bütün
alanları kucaklayan bu siyasi gerçekleri açıklama eylemi yığınları devrimci
eylem bakımından eğitebilmek için zorunlu ve temel bir şarttır.» (Ne Yapmalı,
Aynı yerde).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitleleri eğitmek için, sadece siyasi gerçekleri
teşhir yeterli olamaz. Bu eylemin, kitlelerin geniş kesimlerini proletaryanın
saflarına kazanılıp, mücadelesinin örgütlendirilmesiyle birleştirilmesi, emekçi
yığınların mücadele içinde eğitilmesi gerekir. Yığınlar, mücadelenin ateşi
içinde eğitilecektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitle çizgisi, siyasal mücadelenin bir başka önemli
unsurudur. Doğru bir kitle çizgisine sahip olmadan, kitlelerin eğitilmesi ve
seferber edilmesi mümkün olamaz. Kısacası, proletaryanın siyasal mücadele
anlayışı, kitle çizgisi sorununda doğru bir kavrayışı içerir. Çünkü kitleler,
ancak içinde bulundukları durumdan hareketle eğitilebilirler. Marksizm
kitleleri olduğu gibi kabul edip, onların bulunduğu seviyeden hareketle
eğitilebileceklerini öğretir. Dolayısıyla siyasi gerçeklerin teşhiri kitlelerin
seviyesine uygun tarzda yapılmadığında, kitlelerden kopulur, sonuçta emekçi
yığınlar eğitilemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitleler, çeşitli mücadele biçimlerinin gerekliliğini
kendi özdeneyleri ile görerek kavrayabilirler. Lenin'in belirttiği gibi:<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">“ bütün sınıfın, sermayenin ezdiği geniş emekçi
yığınların, gerçekten böyle bir tutumu benimseyebilmeleri için yalnızca
propaganda, yalnızca ajitasyon yetmez. Bunun için, bu yığınların kendi öz
siyasal deneyimleri gereklidir. Bütün büyük devrimlerin temel yasası böyledir,
o yasa ki, şimdi yalnızca Rusya tarafından değil, Almanya tarafından da
kuvvetle ve büyük açıklıkla doğrulanmaktadır.” (Sol Komünizm Bir Çocukluk
Hastalığı, s. 102).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitlelerin kendi öz siyasal deneyimlerinin
gerekliliği, sabırlı ve sürekli bir çalışmayı gerektirir. "Kitlelerin
durumunu onların eyleminin seviyesinden hareketle ölçmeli, istekler gerçeğin
yerine geçirilmemelidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadelenin vazgeçilmez unsurlarından biri de,
görevler arasındaki bağı iyi kavramak, mücadeleyi çeşitli sorunların karşılıklı
ilişkilerini göz önüne alarak yürütmektir. Kitlelerin aynı hedefe doğru
yönlendirilmesi böyle gerçekleşebilir. Perspektifsiz bir mücadele, güçleri
toparlayamaz, düşmana kalıcı darbeyi indiremez. Bu konuda da Lenin'e kulak
verelim.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«Bütün politika sanatı, elimizden koparılıp alınması
en güç olan halkayı, elinde tutana bütün zincire sahip olmayı en çok garanti
eden halkayı gücümüz yettiği kadar sıkı tutmaktan başka birşey değildir.» (Ne
Yap malı, s. 206).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Lenin'in de belirttiği gibi, kavranması gereken
halkayı, merkezi görevi sıkı tutup, diğer görevleri bu halkanın daha sıkı
tutulmasını güçlendirmeye hizmet edecek tarzda yürütülmelidir. Aksi halde,
güçler dağıtılır. Yürütülen mücadele he defe doğru yöneltilemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Sonuç olarak, kitlelerin seviyesinden hareket etmek,
siyasi ajitasyonu onların seviyesine uygun tarzda yürütmek, kitlelerin
doğruları kendi deneyleri içinde göreceklerini kavramak, siyasi mücadele
anlayışının diğer vazgeçilmez unsurlarıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Doğru siyasi mücadele anlayışına bağlı olarak doğru
bir önderlik, siyasi gelişmeleri zamanında görmeyi, bunlara uygun siyasetler
oluşturmayı, bu siyasetleri hayata geçirebilmek için mümkün olan tüm güçleri en
iyi şekilde seferber edebilmeyi, tüm güçlerden hakkıyla yararlanabil meyi sıkı
bir denetim gerektirir. Bu görevleri gerçekleştirebilmek, bu görevleri yerine
getirebilecek bir örgütlenme yaratabilmekle mümkündür.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele ve önderlik sorunlarında doğru bir
kavrayışa ulaşılmadığı sürece, sağ veya «sol» hatalar işlenmesi kaçınılmaz olacaktır.
Bunların aşılması konusunda ileri adımlar atılmadığı sürece gelişme olsa bile
çok cılız kalacaktır. Doğru bir kavrayışa sahip olmayan bir hareketin uzun süre
ayakta kalması da mümkün değildir. Böyle bir örgüt yozlaşma ve çürümeden
kurtulamaz. Çünkü, kitlelerle birleşemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele ve önderlik sorunlarında doğru bir
kavrayışa ulaşılmadığı sürece, sağ veya «sol» hatalar işlenmesi kaçınılmaz
olacaktır. Bunların aşılması konusunda ileri adımlar atılmadığı sürece gelişme
olsa bile çok cılız kalacaktır. Doğru bir kavrayışa sahip olmayan bir hareketin
uzun süre ayakta kalması da mümkün değildir. Böyle bir örgüt yozlaşma ve
çürümeden kurtulamaz. Çünkü, kitlelerle birleşemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitlelerin seferber edilmesi için siyasi gerçeklerin
açıklanması ve kendi özdeneyimleriyle M-L siyasetin doğruluğuna
inandırmalarının önemini kavramayan "sol"cular: kitlelerin bilincini
ve mücadelesini geliştirmek gerektiğini anlayamazlar. Bunun yerine kendi
sübjektif isteklerini geçirirler, kitleleri eğitip seferber edecek, sınıf
mücadelesinin karmaşık koşullarını başarıyla tahlil edip yolunu çizebilecek bir
mücadele gerçekleştirilemez, buna uygun bir örgüt yapısı oluşturulamaz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Çünkü “ Her hangi bir örgütün karakterini doğal ve
kaçınılmaz olarak tayin eden şey, o örgütün eyleminin muhtevasıdır” (Lenin).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Her siyasi mücadele anlayışı, kendine uygun bir
örgütsel yapıyı şekillendirir. Bunlar arasında uzun süreli bir uyumsuzluk
olamaz, kitlelerin aktif mücadelesi yerine öncü unsurların mücadelesini geçiren
bir anlayışla, kitlelerle birleşilemez, olsa olsa kitlelerin canlı
mücadelelerinin dışında bir örgütlenme gerçekleştirilir. M-L çalışma tarzının
böyle bir örgütlenmeyle hayata geçirilemeyeceği kuşkusuzdur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Doğru siyasal mücadele ve önderlik anlayışının ihlal
edilmesi bazen öncünün rolünü abartan sübjektif iradecilik, “sol”culuk bazen
de, kitlelerin kendiliğinden gelme mücadelelerinin abartılarak önderliğin ve
bilincin rolünün küçümsenmesi hatasına yol açar. Kaba materyalizmden
kaynaklanan bilincin rolünün küçümsenmesi, kitlelerin gerisinde kalmaya,
dolayısıyla kitleleri eğitip mücadelelerine bilinçli yön verme ve devrim
doğrultusunda ilerletmeye engel olur. Bilinçli önderliğin ; partinin rolünün
küçümsenmesi, partiyi cansız pasif bir yapıya büründürür. Partinin rolünü
kitlelerin kuyruğunda uslu uslu gitmeye indirger. Son tahlilde partinin öncü
rolünü inkar eder.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Her iki hatalı eğilim de doğru siyasi mücadele ve
önderlik anlayışının kavranmaması ile sıkı ilişki içindedir. Ve yine bunların
ortak yanı, değişik biçimler altında olmalarına rağmen kitlelerin mücadelesinin
gerisinde kalmak, kendiliğindenciliğe boyun eğmektir. Örgütsel alanda ise,
kitlelerin eğitilmesine, örgütlendirilmesine uygun demir disiplinli, yaratıcı
bir örgütlenmeyi başaramazlar. Kitlelerden, onların mücadelesinden kopuk
örgütlenmelerin devrimi başarıya ulaştırması bir yana, kitlelerin kazanımlarını
koruması bile imkansızdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Doğru siyasi mücadele ve önderlik anlayışı lafta kabul
edilse bile gerçekte buna uygun davranılmıyorsa, özünde anlayış kazanılmamış
demektir. Her olay karşısında, bu olayı değerlendirip fikir oluşturan, bunun
kendisine yüklediği görevleri tespitle bu görevleri hayata geçirmek için
gerekli örgütlenmeyi yaratıp, örgütü harekete geçirebilen bir siyasi mücadele
ve önderlik anlayışı doğru sayılabilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«Rus devrimci atılımı, eylemsizliğe, yerleşmiş
verimsiz alışkanlıklara, tutuculuğa, zihin durgunluğuna, eski geleneklere
kölece bağlılığa karşı panzehirdir. Rus devrimci atılımı öyle canlandırıcı bir
güçtür ki, zihni açar, ileriye doğru iter, eskiyi parçalar, perspektifler
açar.» (Leninizm'in Sorunları, S. 99).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">« Bizim başlıca ve temel görevimiz, işçi sınıfının
politik örgütlenmesi ve politik gelişimini kolaylaştırmaktır. Bu görevi arka
plana itenler, mücadelenin her türlü özel metodlarını ve diğer bütün görevlerini
buna tabi kılmayı reddedenler yanlış bir yol izlemekte ve harekete ciddi
zararlar vermektedirler.» (Lenin, Kitle İçinde Parti Çalışması, s. 12)<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bolşevik Çalışma Tarzını Özümleyemedik<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bilindiği üzere devrimci faaliyette çalışma tarzı
siyasi mücadele ve önderlik anlayışıyla sıkı sıkıya bağlıdır. Çalışma tarzı,
doğru anlayışları hayata geçirebilmek, buna uygun örgütlenme yaratabilmek için
uygulanması gereken temel yöntemleri kapsar. Dolayısıyla, Marksist siyasi
mücadele anlayışı, pratikte Leninist çalışma tarzıyla birleşebildiği ölçüde
başarı sağlayacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele anlayışı doğru kavranmadığı sürece
doğru bir çalışma tarzının varlığı düşünülemez. Bu bakımdan 1972-76 döneminde
Bolşevik çalışma tarzı örgüte egemen kılınamadı. Hatta KK’yı oluşturan kadrolar
bu alanda sağlıklı bir bilgiye ve deneyime de sahip değillerdi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Herşeyden önce Leninist çalışma tarzının
kavranabilmesi, pratiğe uygulanabilmesi, canlı kitle mücadeleleri, geniş siyasi
gerçekleri açıklama kampanyası içinde gerçekleştirilebilir. Aksi halde, çalışma
tarzının düzeltilmesi veya eksiklerinin giderilmesi için pratikte hiçbir
zorlayıcılık olmaz, bunun için ihtiyaç bile duyulmaz. Bu konu üzerinde söylenen
sözler de boş gevezelik olmaktan öte anlam taşımazlar. O halde birinci koşul
olarak, doğru çalışma tarzı, doğru siyasi mücadele anlayışı olmadan
gerçekleştirilemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitleleri eğitip seferber edebilmek, kendi öz
deneyleri ile daha ileri mücadele biçimlerinin gerekliliğini kavratabilmek için
çalışma tarzımızın başlıca unsurları neler olmalıdır sorusuna Stalin yoldaş;
«Rus devrimci atılımı» ve «Amerikan pratiği anlayışıdır» cevabını vermektedir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">" Rus devrimci atılımı, eylemsizliğe, verimsiz
alışkanlıklara, tutuculuğa, zihin durgunluğuna, eski geleneklere kölece
bağlılığa karşı panzehirdir. Rus devrimci öyle canlandırıcı bir güçtür ki
,zihni açar, ileriye doğru iter, eskiyi parçalara, perspektifler
açar"(Leninizm'in Sorunları.,s.99)<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">«Amerikan pratiği anlayışı, engelleri tanımayan, her
cins ve her türlü engeli verimli çalışmayla deviren, önemsiz olsa da başladığı
işi muhakkak bitiren ve ciddi bir kuruluş çalışmasında mutlaka edinilmesi
zorunlu olan yılmaz bir güçtür.» (Aynı yerde).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Doğru çalışma tarzı bu iki temel unsuru birleştirmeyi
zorunlu kılar. Amerikan pratiği duyu su ile birleşmeyen Rus devrimci atılımı
boş bir gevezeliğe dönüşür. Tersine Rus devrimci atılımı ile birleşmeyen
Amerikan pratiği duyusu da, perspektifsiz işgüzarlığa, giderek yozlaşmaya
götürür. Bu iki özelliğin kavranması, Bolşevik bir örgütün yaratılması için
büyük öneme sahiptir. Çünkü, siyasi gerçekleri teşhir; somut durumda mücadele
biçim ve araçlarını doğru kavrayıp, doğru fikirler oluşturmak, yaratıcı plan ve
perspektifler geliştirmek, bunun için kadroları doğru seçip uygun görevlere
seferber edebilmek, sonuçta iyi bir denetim gerçekleştirmek vb. Rus devrimci
atılımına sahip olmayı gerektirir. Düşünce planında durgunlukla, tutuculukla,
uzlaşmayla vb. bağdaşmaz. Marksizm – Leninizm’i kavrayışın derinleştirilmesi,
olgularının özünün kavranarak gerektiğinde 24 saatte taktik değiştirme bir tek
yolla, çalışma tarzında Rus devrimci atılımını uygulamak la gerçekleşebilir.
Rus devrimci atılımı olmadan sorunların özü, aralarındaki bağ derinliğine
kavranamaz. Proletaryanın stratejik hedeflerini, somut durumla sıkı bir biçimde
birleştirebilmek için<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Rus devrimci atılımına sahip olmak şarttır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitlelerin kendi öz deneyimleri ile öğrenebilmeleri
için sabırlı, zorluklara karşı çetin bir mücadele, ilkelerden taviz vermeden
hareket edebilmek, pratik sorunları kararlılıkla çözmek vb. ise, Amerikan
pratiği duyusuna; sabır ve yaratıcılığa sahip olmakla mümkündür. Amerikan
pratiği duyusuna sahip olmadan, kitlelerin sabırla ve yaratıcı tarzda
örgütlendirilmesi, örgütsel faaliyetler de ilkelere bağlılıkla inisiyatifin
uygun biçimlerde birleştirilmesi gerçekleşemez. Sorunlar karşısında
uzlaşmacılık, bürokratizm, cansızlık ve bunların kaçınılmaz sonucu olan çürüme
bünyeyi kemirir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Rus devrimci atılımı ve Amerikan pratik duyusuna sahip
bir örgüt, ancak böyle bir örgüt enginleri fethetme ruhuyla hareket edebilir,
ancak böyle bir örgüt eksik ve hatalarını atarak sınıfına ve ezilen yığınlara
önderlik edebilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele ve önderlik anlayışları, doğru bir
çalışma tarzı içinde derinleştirilebilir. Leninist çalışma tarzı
kavranmadığında, siyasi mücadele geliştirilemez, kitlelerin bilinci maddi bir
güç haline dönüştürülemez. Siyasi mücadele ise kaçınılmaz olarak ya boş
gevezeliğe ya da kör pratikçiliğe dönüşerek yozlaşır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Leninist çalışma tarzının diğer unsurları, gerek örgüt
gerekse de halk kitlelerinin sesine kulak vermek, kitlelerden kitlelere
ilkesini uygulamak, kolektivizmi, eleştiri özeleştiriyi, disiplini, gizliliği,
denetimi örgütsel çalışmanın her alanın da hayata geçirmek, bunlara sıkıca
bağlı kalmaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgütün niteliğini belirleyen şeyin, onun eyleminin
muhtevası olduğunu daha önce belirtmiş tik. Proletaryanın siyasi deneyimi
gerçekleştirme de temel aracı olan proletarya partisini şekillendirecek olan
siyasi mücadele anlayışıdır. Proletaryanın örgütü::”siyasi mücadeleyi her
durumda ve her koşul altında yürütebilecek güçlü bir örgüt olmalıdır.” (Lenin
N. Y., S. 45).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">“Bu örgüt, her protesto hareketini ve her patlayışı
her zaman desteklemeye hazır ve bunu, belirleyici mücadele için uygun savaş
kuvvetlerinin inşasında ve sağlamlaştırılmasında kullanılacak bir 'örgüt
olmalıdır.” (Aynı Yerde).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Buraya kadar söylenenlerden çıkan; komünist bir
örgütün başlıca vasıfları, doğru siyasi mücadele ve önderlik anlayışına sahip
olması, doğru bir çalışma tarzı uygulamasıdır. Devrimi başarıya ulaştırmak için,
demokrasi ve merkeziyetçiliğin birliğini kavramak, çelik disipline sahip olmak,
kolektivizmi, eleştiri özeleştiriyi uygulayabilmek, gizliliği sağlayıp,
denetimi gerçekleştirebilmek öncelikle bu vasıflara sahip olmayı gerektirir.
Komünist bir örgütte, örgütsel çalışmanın temel öğelerinin kavranabilmesi de
kitlelerin eğitilmesinde, seferber edilmesinde doğ ru anlayışları gerektirir,
doğru bir siyasi mücadele ve çalışma tarzına sahip olmayı gerektirir. Bolşevik
örgütlenme ancak bu temel üzerinde gerçekleşebilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Doğru bir siyasi mücadele ve önderlik anlayışına sahip
olmadan, doğru bir çalışma tarzını hayata geçirmeden siyasi mücadelenin
görevleri arasındaki bağ kavranamaz. Bu mücadeleyi yürütme konusunda sağlam bir
perspektif oluşturulamaz, oluşturulan plan ve perspektifler ise haya ta
geçirilemez. Bu durumda, kitlelere bilinçli önderlik yerine, çalışma tarzında
ve siyasi mücadele de kendiliğindencilik hakim olur. Bütün görevler merkezi
göreve bağlı, onu güçlendirici tarzda yürütülemediği gibi, örgütsel faaliyette
bürokratizm, ilkesizlikler, yüzeysellikler vb. hatalara düşülür. Uzlaşmacılık
veya boş keskinliklerin yapılması eğilimleri gelişir. Bu, tutulan yolun, diğer
anlatımla, belirsizliğin, kavrayıştaki hata ve eksiklerin götüreceği yer, her
alanda bir dizi hatanın ortaya çıkmasıdır. Çünkü, proletaryanın mücadelesine
somutta yön veren anlayış yeterince kavranmamıştır, onun pratiğe uygulanmasında
tutulacak yol özümlenememiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">HATALARIMIZIN TARİHİ KÖKLERİNİ DOĞRU KAVRAYALIM<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizin Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde
PDA-Aydınlık hareketinde koparak 24 Nisan 1972 yılında 3 kişiyle kuruldu.
Önderlik görevleri esas olarak Kaypakkaya yoldaşın omuzlarında olması ve
çizgiyi kavramış kadroların neredeyse yok denecek durumda olması, 12 Mart
faşist darbesinin görülmemiş düzeyde faşist baskı ve saldırıları izlenen sol
çizgi Hareketimizi erken bir yenilgiyle yüz yüze ıraktı. Nisan 1972 yılında
kurulan TKP-ML Hareketi 11 aylık bir zorlu mücadele sürecinin ardında 1973
baharında merkez olarak çökertildi ve politik faaliyet yürütemez duruma düştü.
Kuşku yok ki düşmanın pervasızlığı ve sınır tanımaz zulmü bir yana 1973
yenilgisinin esas nedeni Hareketimizin işlemiş olduğu hata ve yetmezlikleriydi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Her ne kadar TKP-ML Partizan cenahı Kaypakkaya
yoldaşın önderliğinde kurulan TKP-ML Hareketini bir öncü bir parti olarak
nitelese de adı dışında TKP-ML hareketi bir öncü partinin gelişkin
özelliklerini taşımıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Elbette süreç için yapılan hazırlıklar ve yerine
getirmekle yükümlü olunan görevlerin ardında TKP-ML gerçek bir sınıf partisi
haline gelecekti. Nitekim o dönemde KK'da görevli olanların anılarından Ali T,
Kaypakkaya yoldaşın partinin kuruluşu için belli bir zaman koyduğunu program,
tüzük, ve Konferansın toplanmasıyla bu işin noktalanacağını savunduğunu ifade
ederken yine Aslan mahkemeye vermiş olduğu savunmasında örgütün parti olmadığın
ve partiyi kurmak için hazırlık yaptığını belirtiyor. Haliyle programsız,
tüzüksüz, örgütsel organları doğru düzgün oluşmamış ve görüşleri örgüt
iradesinin en ileri hali olan Konferans tarafından onaylanmamış ve önderliği
Konferans delegeleri tarafından seçilmemiş bir örgüttü parti olarak ilan etmek,
düpedüz Leninist parti öğretisini iğdiş etmek anlamına gelecektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haliyle hareketimiz genç ve tecrübesiz, M-L teoriye
hakimiyeti sığdı ve iç politik koşulların oldukça olumsuz olduğu koşullarda
doğdu. Haliyle doğduğu koşulların olumlu yada olumsuzluklarını bünyesinde
taşıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bundan dolayı hareketimiz genç ve tecrübesizliği , M-L
kavrayıştaki yüzeysellikler nedeniyle bir çok hatalı tespitler ve tahliller
yaptı. Bunların her birini sayıp dökmek, üzerinde durulması, düzeltilmesiyle
diğer hataların da aşılmasında tayin edici öneme sahip olanları gölgeleyecek,
dikkatleri dağıtacak, kısacası yeterince öğretici olmayacaktır. Biz bunlardan
başlıcalarını siyasi ve örgütsel olmak üzere iki eksen etrafında ele alacak,
çeşitli dönemlerdeki evrimine, bugün gelinen noktada etkilerine vb.
değineceğiz. Ayrıca kadro politikası ve askeri alandaki hatalı eğilimlerin de
önemleri dolayısıyla üzerinde durmaya çalışacağız.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ülkemizde oportünizmin - revizyonizmin - reformizmin
devrimci çevreler üzerindeki 50 yıllık hakimiyetinden sonra, bu hakimiyeti
kırma mücadelesini başarıyla yürüterek 1972'de bağımsız bir komünist örgüt
olarak doğan TKP/M-L Hareketi, geçmişin kendisine ulaşan sınırlı deneylerinden
öte, çok sınırlı bir mücadele tecrübesine sahipti, Marksizm - Leninizm'i
kavrayışı önemli ölçüde yüzeysellik taşıyordu. Zaten ilk doğan komünist
harekette başka türlüsü de olamazdı. Çünkü, Marksizm - Leninizm pratik içinde
kavranır, yine pratik içinde derinleştirilebilirdi. Sınırlı bir mücadele
tecrübesi elbette kavrayışta ciddi eksiklikleri beraberinde getirecekti. Teori
ile pratiğin diyalektik bütünlüğünü, Marksizm – Leninizm’in kavranışının
diyalektik gelişimini özümlediğimizde, hareketimizin PDA oportünizmine ve onun
şahsında 50 yıllık oportünist etkinliğe karşı mücadele içinde şekillendiğini,
kavrayışındaki ciddi yetersizlikleri küçük - burjuva ideolojisinin etkilerinin
varlığını ve bunların mücadele içinde aşılabileceği gerçeğini de kavrarız. TKP/
M-L Hareketi'nin yürütmüş olduğu mücadelesinin doğruladığı bu gelişim seyri,
elbette hataları mazur göstermenin gerekçesi yapılamaz. Hatalar objektiftir.
İşlendiği koşulların, çeşitli etkenlerin dikkate alınması, bunların mücadelenin
bütünü için.de yerli yerine oturtulması için gereklidir. Diyalektik gelişim
yasasının olgulara uygulanmasının anlamı tamda bu olsa gerek . Bu yasanın
özünün kavranarak olgularla birleştirilmemesi, idealist bir yaklaşımı ifade
eder.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">AEP kurulduğunda Enver Hoca Parti programı hakkında
şunları söylüyor:<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">" Program eksiksiz olmaktan uzaktı ve görevler
bütün ayrıntılarıyla tespit edilememişti. Çünkü bu, partinin ve kitlelerin
devrimci çalışmasından ve mücadelesinden kazanılacak çok daha engin bir tecrübeyi
gerektiriyordu. Bununla birlikte program, M-L bilimsel temele
dayanıyordu." (AEP Tarihi, Cilt 1, s. 59).<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kaypakkaya yoldaş ve TKP-ML Hareketinin hatalarını
incelerken iki noktaya; hataların objektifliği ile, işlendiği şartları içinde
değerlendirmeye özen gösterilmelidir. Bir yanda objektif bir gözle, hatalar ve
kaynakları, mücadeleye verdiği zararlar vb. ortaya konurken, öte yandan
bunların o günün koşulları içinde nasıl değerlendirilmesi gerektiği doğru
kavranmalıdır. Aksi halde inkarcılığa yada dogmatizme düşmek kaçınılmaz olur.
Bu kısa noktaları belirttikten sonra siyasi hatalarımızı ele almaya
geçebiliriz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu başlık altında Komünist Hareketin temel tezlerini,
bunların Hareketimizin bugüne kadarki mücadelesi içindeki evrimini ele alıp
genişçe incelemeyeceğiz. Sorunun bu yanı üzerinde başka bir yazıda duracağız.
Bu yüzden temel tezlerle ilgili görüşlere yeri geldiğince atıflarda bulunmakla
yetineceğiz. Burada, örgütümüzün mücadele tarihinde oldukça önemli bir yer
tutan ve Partizan cenahınca farklı bir profil çizilen, olduğundan farklı
gösterilip abartılan siyasi mücadele ve önderlik kavrayışındaki hataları, süreç
içinde gelişimini genel çizgimizdeki ve siyasi çizgimizdeki benzer yöndeki
hatalarla eğer aşılmamış olsaydı hareketimiz sol oportünizme savrulacaktı<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Herşeyden önce TKP-ML Hareketi, oportünizmin, modern
revizyonizmin ve reformizmin ülkemizde devrimciler üzerinde etkinliğinin güçlü
olduğu bir dönemde şekillendi. O şartlarda, devrim adına sınıf uzlaşmacılığı
savunulmakta, devrimcilik adına modern revizyonist, her türden oportünist
tezler ortalıkta kol gezmekteydi. Kitlelerin kendiliğinden gelme hareketlerinin
yükselişi olgusuyla, genel olarak bütün dünyada özelde de ülkemizde sol
oportünist eğilimlerin gelişip güçlendiği, kitlelerde sol oportünist akımlara
karşı sempatinin doğduğu da akılda tutulması gereken önemli dış koşullardandı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Şanlı 15-16 Haziran büyük işçi direnişi sonrasında,
PDA oportünizmi içinde bağlayan Marksist muhalefet, TİİKP - Aydınlık
oportünizmine karşı mücadele içinde çizgisini derinleştirdi. 1972 yılının
başlarında ise, önderliğini İ.Kaypakkaya yoldaşın yaptığı Marksist muhalefet,
oportünizmle örgütsel bağlarını da kopararak TKP-M-L Hareketi'ni örgütledi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Belirttiğimiz koşullar içinde, sınırlı bir tecrübe
üzerinde doğan M-L Hareket, sübjektif ideolojinin etkilerini taşımaktaydı. Dış
koşullar; oportünizmin uzlaşıcılığı, kuyrukçuluğu; modern revizyonizmin
teslimiyet vaaz eden karşı - devrimci tezlerine karşı tepki ve kitlelerin sol
oportünist bir hat izleyen akımlara duyduğu sempati, Hareketimiz üzerindeki
sübjektif etkilenmelerin iradecilik olarak biçimlenişini etkilemiştir.
Hareketimiz, insan iradesinin maddi koşullarla sınırlı bir alanda çok şey
yapabileceği doğrusunu olduğundan fazla abartmış, haliyle bilincin ve iradenin
rolüne olduğundan fazla rol biçmiştir. Ayrıca, çeşitli konularda M-L teorinin
dogmatik tarzda ele alınışı, özellikle Çin Devrimi'nin deneylerinin mekanik
kavranışı, yüzeysellik, tek yanlı eklektizm küçümsenmeyecek orandaydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP/M-L Hareketi'nin örgütlenişinden sonra daha açık
ortaya çıkan hatalı eğilimleri, Marksist muhalefetin TİİKP - Aydınlık
oportünizmine karşı yürüttüğü mücadele içinde belirginleşmeye başlamıştır.
Hataların oluşumunu, tarihi köklerini kavrayabilmek açısından muhalefet dönemi
üzerinde durulması zorunludur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">15-16 Haziran (1970) büyük işçi direnişi muhalefetin
oluşumunda büyük itilim sağlamış, işçi direnişinin hemen ardından Aydınlık
safların da ortaya çıkan muhalefet, işçi direnişini bazı noktalarda yanlış
değerlendiriyordu. Bunlar içinde konumuz açısından önemli olan, kendiliğinden
gelme. Bu işçi direnişinin “Aybar-Aren oportünizmine ve bütün pasifist,
parlamentarist görüşlere ağır bir darbe indirmiş, D. Avcıoğlu ve
H.Kıvılcımlı'nın cuntacı hayallerinin ve anti M L devlet ve ordu tahlillerinin
saçmalığını ortaya çıkardı ...Ve bir avuç seçkin aydın grubuna dayanarak devrim
yapmayı hayal eden bireyci küçük burjuva akımlarına ağır bir darbe indirdiği
(B.Y., sy. 219) değerlendirmeleridir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Büyük işçi direnişi gerçekten de objektif olarak tüm
oportünist görüş ve hayallere darbe indirmişti. Bunun objektif olarak böyle
oluşu, kitlelere tüm bu gerçekleri kavrattığı veya kitlelerin bu eylemin,
oportünist anlayışlara darbe vurduğunu kavradığı anlamına gelmez. Nitekim 15 16
Haziran direnişinden sonra ülkemizde küçük burjuva akımlar güçlenmeye devam
etmiş, modern revizyonistlerin sendikaların tepesine çöreklenmelerinin önüne
geçilememiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Gözden kaçırılan, kavranmayan, işçi sınıfına siyasi
bilincin dışardan verileceği, sınıfın sabırlı ve kararlı bir siyasi mücadele
ile eğitilebileceğidir. Bu yüzden 15-16 Haziran direnişinin işçi sınıfını
eğitmedeki rolü abartılmıştır. Bu hatalı tespitlere yol açan anlayış,
kitlelerin kısa sürede eğitilebileceği anlayışıdır. Ve komünistlerin örgütlü
bir çalışmayla geniş kitleleri daha kısa sürede eğitebilecekleri anlayışı
dolaylı bir şekilde bu değerlendirmelerde yansımaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Felsefi alanda sübjektif idealizmden kaynaklanan,
bilincin ve iradenin rolünü abartma eğilimi daha muhalefet sırasında oluşmaya
başlamış, giderek daha da belirginleşmiş, çeşitli alanlarda, özellikle de
siyasi propaganda ve ajitasyon faaliyetinin öneminin kavranamayışında,
kitlelerin komünistler tarafından kolayca eğitileceği anlayışında
somutlaşmıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizin diğer hataları --ki bunlar «sol»
hatalardı muhalefet döneminde şekillenmeye<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">başlamıştı. Aydınlık'ın sınıf uzlaşmacı çizgisine
tepki ile birleşen sübjektivist etkiler, bilincin rolünü abartmaya özde uygun
olan başka hataları ortaya çıkarıyordu. 1971 Nisan'ında yapılan toplantıda
doğru görüşler savunan Marksist muhalefet, «ülkemizde silahlı mücadele şartları
vardır» tespitini yapıyordu. 1972 Şubat'ında yazılan DABK kararında «sol»
anlayış ve tespitler daha açık seçik yer alıyordu. Kararda, çağın durumu yanlış
tespit ediliyor, kitlelerin büyük çoğunluğunun silahlı mücadeleye hazır olduğu
belirtiliyor ve acil görev olarak hemen gerilla birimlerinin örgütlendirilmesi
gerektiği vurgulanıyordu. Bu karar, daha sonra oluşturulacak olan hareketimizin
platformunda yansıyan «sol» hataları özlü bir biçimde içermektedir. Kendi
içinde nispeten sistemliliği olan «sol» anlayışları ve tespitleri de
barındırıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">DABK Kararındaki «Eğer gerekliyse çok kısa bir
propaganda ve ajitasyon faaliyetinden sonra derhal gerilla eylemlerine
girişilmelidir» sözleri, siyasi mücadele ve onun temel unsuru olan kitle
çizgisi konusundaki hatalı anlayışı özlü bir biçimde yansıtmaktadır. Bir an
için gerilla savaşının gündemde olduğunu kabul etsek bile bu, siyasi gerçekleri
en geniş şekilde teşhir etmeyle çelişmez. Tersine geniş kitleleri gündemdeki
esas mücadele biçimine katmanın en temel görevlerinden birini oluştururdu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele ve kitle çizgisi konusundaki bu hatalı
anlayış, daha sonra izlenen siyasi çizgiye damgasını vurmuştur. Çağın hatalı
değerlendirilmesinin de bunda belli bir etkisi olmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Marksist muhalefet TİİKP - Aydınlık oportünizmi ile
1972 yılının başlarında örgütsel bağlarını kesti. Bağımsız bir örgütlenmeye
girişti. Muhalefet sürecinde esaslarını oluşturduğu genel çizgisini
derinleştirdi. TKP /M-L Hareketi doğduğunda M-L genel çizgiye sahipti.
Hareketimizin platformu daha o zaman bir parti programına tekabül ediyordu,
yani içinden bir parti programı çıkarılacak düzeydeydi. Platform, proletaryanın
nihai hedefine bağlı olarak, içinde bulunduğumuz devrim aşamasını doğru bir
kavrayışla ortaya koyuyor', ülkemiz devriminin bir dizi temel sorununa doğru
çözümler getiriyordu. Öte yandan bazı temel sorunların ele alınışında, bazı
tespitler ciddi ölçüde “sol” hatalar barındırıyordu. Bazılarında ise esasta
yanlış tezler savunuluyor veya belirsiz bırakılıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Platform, işçi sınıfının bilimini kılavuz alıyor, M-L
teoriyi her alanda tavizsizce savunuyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Devlet, devrim, proletarya diktatörlüğü, parti
öğretisi, proleter enternasyonalizmi vb. bunun örnekleridir. Teorik alanda
kavrayış yetersizlikleri bulunması bu gerçeği gölgelemez. Sadece teoriyi
savunmakla kalmıyor, ülke devriminin sorunlarıyla. birleştiriyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP/M-L Hareketi'nin platformu; sosyo-ekonomik yapı
anlayışı, devrimin karakteri, özü, devrimde sınıfların mevzilenmesi, devrimin
yolu, emperyalizm anlayışı, enternasyonalizm, modern revizyonizme karşı
mücadele, ittifaklar ve faşizm anlayışlarında doğruları savunuyordu. Ayrıca,
örgütlenme, parti sorunu, ülkemizde devrimci hareketin geçmişinin değerlendirilmesi,
mücadele araç ve biçimleri konularında da doğru anlayışları benimsiyordu.
Savunduğumuz platformu dolayısıyla hareketimizi M-L kılan, bu anlayışlarla,
onları sınıf mücadelesi pratiğine geçirmedeki kararlı tutumuydu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Çelişkiler anlayışı, çağın değerlendirilmesi, siyasi
mücadele anlayışı ve kitle çizgisi, konuları ise esası bakımından hatalı
kavranıyordu. Bu konularda önemli ölçüde doğru görüşlerin varlığının yanında,
esası bakımından doğru konan sorunların kavranışında da ciddi eksiklik ve
hatalar vardı. Hepsi de sübjektivizmden kaynaklanan hatalarımızın ortak
özelliği, «sol» hatalar olarak biçimlenişiydi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Genel çizgimizdeki «sol» oportünist hatalar, bu
çizginin, içinde bulunan siyasi çizgide belirleyici oldu. Siyasi çizgimizin
üzerinde yükseldiği taktikler, çağın değerlendirilmesi, kitlelerin durumu ile
ilgili hatalı tespitlerle, temel mücadele biçimi ve hatalı siyasi mücadele
kavrayışına bağlı olarak doğru tespit edilemedi, «Sol» oportünist bir siyasi
çizgi izlendi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu çizginin ışığında Hareketimizin ağır kayıplar
verdiği 1973 yılına kadar yürütülen mücadele sürecini değerlendirirken,
özellikle önemli olan, siyasi mücadele anlayışı ve bunun yol açtığı olumsuz
sonuçlar üzerinde durulmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP/M-L Hareketi, devrimin kitlelerin eseri olacağı
tezini tavizsizce savunurken, bunun özünü kavramada önemli ölçüde yüzeysellik
vardı . Çünkü, kitleleri eğitebilmenin genel çizginin ışığında, merkezi göreve
bağlı olarak her somut durumda onlara yol göstermekle, hayatın her alanını
kapsayan siyasi gerçekleri teshir kampanyasının örgütlenmesiyle olacağının
bilincinde değildi. Bu yüzden, genel tarzda yürütülecek bir propaganda
çalışmasıyla yetinmiş, böyle bir çalışmanın yeterli olacağı anlayışını
taşımıştır. Pratiğinde gerçekleştirdiği de budur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi devrim anlayışını genel bir çerçevede, teorik
alanda savunmayı, kitleleri siyasi iktidarı yıkarak partinin öncülüğünde kendi
iktidarını kurmaya hazırlamayla birleştirememeyi, genel anlayışla mücadelenin
somut görevleri arasındaki bağı kuramamayı ifade eden siyasi çalışmamız, siyasi
mücadeleyi genelden özele indirgemede düzgün bir anlayışımızın olmadığının
kanıtıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitlelerin daha üst mücadele biçimlerinin gereğini
kendi deneyimleri içinde kavrayabilecekleri doğrusunun özümlenemeyişi hatalı
anlayışımızla sıkı sıkıya bağıntılıdır. Kitlelerin gerçek durumundan hareket
etmek yerine, bir kesiminin silahlı mücadeleye sempati duymasını ölçü almamızın
temelinde de bu alandaki hatalı kavrayış yatmaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kısaca belirttiğimiz kavrayışın ışığında yürütülen
siyasi çalışma biçimde kitlelerin oldukça ilerisinde, özünde ise, kitlelerin
mevcut mücadelelerinin de gerisinde, genel bir propagandaya dayanan
kendiliğindenci bir faaliyetti. Siyasi gelişmelere ilgi gösterilmiyor, bu
temelde kadrolar eğitilmiyordu. Siyasi çalışma dendiğinde ise, temel
meselelerin kavranıp kitlelere bu doğrultuda propaganda yapılmasıyla, çıkış
yolu olarak gerilla savaşının başlatılmasının propagandası anlaşılıyordu.
İzlediğimiz «sol» oportünist çizgi kitlelerle birleşemememize, taktik bakımdan
güçlü olan düşmanın darbeleri karşısında önemli kayıplara neden oldu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Aynı dönemde Hareketimizde, kolektif çalışmayı
uygulayan, siyasi bakımdan canlı bir önderlik oluşturulamadı. Komünist
hareketin önderliğinin, siyasi mücadele anlayışına göre şekilleneceği bilinen
bir gerçektir. Hareketimizin bu konudaki kavrayışı, kolektif çalışan güçlü bir
önderliği ihtiyaç haline getirmiyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Nitekim, Marksist-Leninist muhalefetin ileri
unsurlarının içinde yer aldığı KK, hareketimizin kuruluşundan yenilgiye kadar
olan süre içinde bir kez bile bir araya gelmemiştir. Sıkıyönetimin ağır
baskıları buna gerekçe olamazdı. Gerçek neden ise, yürütülen siyasi faaliyetin
bunu zorunlu kılmamasıydı. O şartlarda hareketimizin belirlediği çerçeve içinde
genel bir propaganda çalışması, çeşitli bölgelerde gerilla faaliyeti açısından
henüz çok cılız olan pratik çalışmalar kolektif bir önderlik olmadan da pekala
yürütülebilirdi, yürütüldü de. Burada, kolektif çalışma ve kolektif önderlik
konularında genelde doğru görüşlerin hareketimizce savunulduğunu belirtmeliyiz.
Ancak konunun teorik kavranışının yeterli olmadığını, doğru bir siyasi mücadele
anlayışı ile birleşmediğinde pratiğe geçirilemeyeceğini veya sadece biçimde
kolektivizm uygulanabileceğini kavramak gerekir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizde, kolektif bir önderlik değil, pratikte
İbrahim yoldaşın kişisel önderliği hakimdi. İbrahim yoldaşla diğer önder
kadrolar arasındaki seviye farkı ise bunda tali bir etkendi. Daha önce de
belirttiğimiz gibi sorunun esası, siyasi mücadele anlayışındaki hatalara bağlı
olarak, önderlik konusunun doğru kavranamayışıdır. Bir komünist örgütün
başarısının vazgeçilemez şartlarından biri de, sınıfına bağlı, denenmiş,
bilinçli ve yetenekli, sağlam komünistlerden oluşan bir önderler heyetidir. Bu
heyetin kolektif bir çalışma ile örgüte öncülük etmesi, onu yönlendirmesidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizin siyasi çizgisinde cisimleşen «sol»
oportünist hataları, 1973 yılının başlarında, uğranılan yenilginin nedenidir.
Özetlersek 73'e kadar olan dönemdeki siyasi çalışmamıza, siyasi çizgi alanında
“sol” oportünist çizgi, siyasi mücadelelere ise “sol” kendiliğindencilik
damgasını vurmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;"> </span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">HATALARI ÜZERİNE CİDDİYETLE EĞİLEMEYEN HAREKETİMİZ,
YENİLGİDEN ZAMANINDA DERSLER ÇIKARAMADI<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1973 yenilgisinden 76 yılının ilk aylarına kadar ki
geçen dönemi, yeniden toparlanma dönemi olarak ele aldığımızda; Hareketimizin
toparlanma çalışmasına olumsuz koşullarda başladığını başta teslim etmeliyiz.
1974 yılında zindanlarda bir araya gelen önder kadrolar faşizm tarafından
dağıtılan TKP-ML önderliğini yeniden oluşturmak amacıyla kadroların durumlarını
değerlendiren ve fikirlerini alıp yeni bir önderlik oluşturmak için polis
tutumları olumlu olan 3 kişiden oluşan bir komite oluşturulur. </span><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu komitede İrfan Çelik‘in
önderliğinde Güner ve Hikmet yer alır. Bu komite kadrolarla görüşür ve bir
rapor hazırlayarak ilgili kadrolara sunar. Bu raporun ışında beş kişilik bir
yeni Koordinasyon Komitesi (KK) oluşturulur. Zindanda oluşturulan yeni KK‘da
Aslan, Muzaffer, İrfan Çelik, Hikmet ve Ali görev alır. Böylece Kaypakkaya
yoldaş önderliğinde oluşturulan 7 kişilik KK'da, örgütün kurucu önderi
Kaypakkaya yoldaş 18 Mayıs 1973 yılında Diyarbakır'da işkencede katledilir ve
doldurulması mümkün olmayan büyük bir boşluk doğar. Cem poliste olumsuz
davranması nedeniyle örgütlü mücadelenin dışına düşer. Almanyalı kadir ve A.M
dışardalar ama örgütü toparlamak için herhangi bir çalışma içine yönelmezler.
Böylece 7 kişilik KK‘da, Aslan, Muzaffer ve Ali T olmak üzere zindanda 3 kişi
kalır. Kaypakkaya yoldaş katledilir ve diğer 3 kişi de Cem kendisi polis tutumu
olumsuz olması nedeniyle mücadeleden kopar, Almanyalı Kadir ve A.M ise önderlik
görevlerinin gereklerini yerine getirmeyerek geriye savrulurlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1974 yılında yeniden oluşturulan
KK’nın çoğunluğunu bir önceki dönemde KK görev alan kadrolar oluşturur. Aslında
o dönemde poliste olumlu sınav vermelerine ve zindanda direnişçi bir çizgi
izlemlerine karşın teorik-politik olarak geri oldukları gerekçesiyle bazı
kadrolar KK’ya alınmaz. Muzaffer ve Ali T. polis tutumları işkencede olumlu
olmadığı halde, sırf eski KK üyeleri olmaları ve teorik-politik olarak daha
gelişkinlikleri gerekçesiyle yeniden oluşturulan KK’ya alınırlar. Bu açıktan
işkencede zaaflı davranan önder kadrolara yönelik ilkesiz, liberal uzlaşmacı
tutumu gösterir ve hatalı bir yaklaşımdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgüt kadroların ortalama işkence
tezgahlarında olumlu bir sınav vermeleri, zindanlarda ve mahkemelerdeki
kararlı, mücadeleci tutumları -kuşkusuz bunlar Hareketimizin M-L niteliğiyle ilgiliydi-
kol gezen döneklik, yılgınlık şartlarında, saflarımızda var olan sübjektif
eğilimler daha da gelişti. KK‘da yer alan kadrolar örgüt çizgisini özümlememiş,
yenilginin gerçek nedenini kavrayamamış, çizgimizi mutlaklaştıran dogmatik
eğilimler gelişmişti. Çizgimiz diyalektik gelişim yasasının üzerine
çıkarılıyor, derinleştirilmesi, hatalarından arındırılması sorunu, ciddi tarzda
ele alınamıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Aslında saflarımızda halinden
hoşnut olmayı yansıtan kuru bir kibirlilik eğilimi de gelişmişti. Sözünü ettiğimiz
dogmatik eğilimler, hatalara ciddi ve tutarlı bir yönelimi, yenilgiyi olumsuz
bir öğretmen olarak ele almayı önledi. Bütün taleplere, hatalara karşı amansız
olmak gerektiği konusunda sık sık tekrarlanan sözlere rağmen, hareketimizin o
dönemde yenilgi öncesinin hatalarını ele almayışı, bu konuda -yeterli veya
yetersiz, bir özeleştiri hazırlayamayışı, hatalarımıza karşı uyanık
olmadığımızı, hatalardan öğrenmenin vazgeçilmez önemini kavramadığımızı
kanıtlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Özellikle siyasi mücadele ve
kitle çizgisi sorunlarındaki hatalarımıza yönelemeyişimiz, ilmiğin ucunu
kavrayamayışımız olarak değerlendirilmelidir. Bu konulara yönelmemiz
hatalarımızı kavramada ileri bir adım olacaktı. Bunu gerçekleştiremediğimiz
içindir ki, bazı tali hataları görmekten öteye gidemedik. Yeniden toparlanma
çalışmalarına işte böyle bir durumda başlandı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Görüldüğü gibi bu dönemde de,
çalışmalar, yenilgi öncesi dönemdeki anlayışlar ve siyasi çizgi temelinde
yürütülmekteydi. Özde aynı hataları taşıdığından, bu dönemdeki hatalar üzerinde
durmayacak, sadece bir-iki önemli noktaya değineceğiz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Önderlik açısından durumda bir
değişik yoktu. Geçmiş önderliğin devamı niteliğindeki K.K, siyasi gelişmeler
karşısında suskun kalıyor, temel tezlerimizi derinleştirmede de hiçbir şey
yapmıyor, pratik sorunların en ince ayrıntılarıyla uğraşırken, siyasi
görevlerini kendiliğindencil bırakıyordu. Yapılan siyasi çalışma, halk savaşını
aşamaları, gerilla savaşı konularında Mao Zedung'tan özetlemelerle, Patron-Ağa
Devleti isimli broşür, Aydınlık'a Verilen Cevaplar, Seçimlerde takınılması
gereken tavır konusunda birbiriyle çelişen iki yazıdan ibaretti. Siyasi
Yönergeler yazısı ise kısa sürede toplatıldı. Bu dönemde de siyasi çalışma
olarak genel tarzda silahlı mücadele ile gerilla savaşı propagandası yapılıyor,
propaganda malzemesi olarak da kadroların sorgu ve savunmalarıyla,
hareketimizin temel belgeleri kitlelerin ileri unsurlarına veriliyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Faaliyetimize yol gösteren «sol»
siyasi çizgi kitlelerin kendiliğinden mücadelelerinde önemli bir gelişmenin
olduğu, siyasi mücadele ortamının canlandığı koşullarda hareketimizin,
kitlelerin oldukça gerisinde kalmasına yol açtı. Siyasi gelişmeler karşısındaki
tavırsızlık, kaba bir gerilla savaşına hazırlık propagandasını esas almak,
kitle örgütlerine yönelmemek, buna uygun mücadele araç ve biçimlerinden
yararlanmamak, izlediğimiz siyasi çizginin pratikte yetmezliğini kısa sürede
ortaya çıkardı. Ayrıca, örgütümüzün siyasi cereyanlardan etkilenmesi ve ademi
merkeziyetçiliğin gelişmesi açısından uygun bir ortam doğdu. Siyasi bakımdan
«sol» kendiliğindenciliğin damgasını vurduğu kör-pratikçi, perspektiften yoksun
çalışma 1975. ortalarında tıkanmaya başlamıştı. Kadro ve örgütler yön tayin
edemiyor, pratikte iflas eden siyasi taktikler karşısında ne yapılması
gerektiğini kestiremiyorlardı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşte böyle bir ortamda, «sol» ve
dogmatik eğilimlere karşı tepkiler oluşmaya, bu eğilimler zıddına dönüşmeye
başladı. Bu temelde, dışımızda estirilen 3 Dünyacı cereyanlardan etkilenmeler
gözle görülür hale geldi. 1975'in sonlarına gelindiğinde, geçmişe duyulan
dogmatik güven, güvensizliğe, "sol" eğilimler, sağ etkilenmelere
yerini terk etmişti. Sağlıklı bir muhasebenin yapılamadığı koşullar da, bir
hatalı eğilimin pratik içinde zıddı yönde hatalara dönüşmesi kaçınılmazdı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu dönemin sonlarına doğru
"sol" hatalarımızın zıddına dönüşmesi hareketimizin hataları
açısından önemli bir dönüm noktasıdır, 1975 yılının sonlarından itibaren, o
zamana dek, hatalarımız içinde «Sol» hatalar ağırlıktayken, bu tarihten sonra,
sağcı kendiliğindencilik ağır basmış ve çalışmalarımızın bütününde yansımıştır.
Burada hatalar bilinçlice kavranıp düzeltilmeye çalışmadığında, giderek zıddına
dönüşeceği gerçeği vurgulanmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">76 başından günümüze kadar olan
dönemi de ayrıca değerlendirmeliyiz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">76 TARTIŞMA KAMPANYASI HAREKETİMİZİN
İRADE VE EYLEM BİRLIĞININ GÜÇLENMESİNE HİZMET ETTİ<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kampanya öncesinde K.K'ne karşı
kadrolar da önemli ölçüde güvensizlik oluşmuş, değişik alanlarda farklı farklı
görüşler savunulmaya başlanmıştı. Vurdumduymazlığa kadar varan siyasi
kendiliğindencilik, dağınıklığı, güvensizliği ileri noktalara kadar
vardırmıştı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz bir dönemeç noktasına
gelmişti. Ya hatalarına karşı samimiyetle yönelerek, bu olumsuz durumu
düzelterek bir atılım yapacaktı, ya da dağılıp gidecekti.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">K.K. ilk yolu, hataları kavrayarak
düzeltme yolunu tuttu. Ancak bu, samimi bir arzunun ötesine geçmemişti.
Hataları kavramak amacıyla atılacak adımlarda, yöntem konularında yeterli fikir
oluşturulamamıştı. Bu şartlarda açılan Mart 1976 yılında açılan Tartışma
Kampanyası’nın başlangıçta sağlıklı bir zemin üzerine oturduğu elbette
düşünülemez. Hareketimizin geleceğini belirlemede tayin edici önem taşıyan
böyle bir adım atılırken asgari bir kavrayışın oluşturulamaması, siyasi
çalışmada, fikir oluşturmada kendiliğindenciliğin ulaştığı boyutları göstermesi
bakımından ilginçtir. Siyasi çalışmada ve mücadeledeki kendiliğindenciliğin,
zaman zaman tepeden inmecilik, acelecilik, sekterlik vb. eğilimlere dönüşmesi
tabii sayılmalıdır. Tartışma Kampanyası'nda bu tür hataların yanında çeşitli ilkesizliklerde
oldu. Ancak burada bunların tek tek belirtilmesi yerine, kendiliğindenciliğin
kaçınılmaz sonuçları olarak değerlendirmek, sorunun özünü kavramak için
yeterlidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizin tarihinde önemli
bir dönüm noktasını simgeleyen Mart 76 Tartışma Kampanyası başlıca iki bakımdan
değerlendirilmelidir. Kampanya içinde, dogmatizme ve "sol» oportünist
hatalara karşı mücadele edilmiş, bu alanda başarı sağlanarak dogmatik eğilimler
asılmıştır. Siyası çizgimizin «sol» oportünist niteliği kavranıp düzeltilmiştir.
Ayrıca siyasi mücadele ve kitle çizgisi konularında teorik alanda doğru bir
kavrayış ana hatlarıyla oluşturulmuş, temel siyasi tezlerimiz
derinleştirilmiştir. Sosyo-ekonomik yapı tahlili, çelişkiler anlayışı, faşizm
anlayışı ve ulusal meselede kavrayışın derinleştirilmesi bunun örnekleridir,<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yine bu kampanyanın sonunda,
hareketimizin irade ve eylem birliği sağlamlaşmış, disiplini eskiye oranla
güçlenmiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tartışma Kampanyası'nın başlıca
bu olumlu yanlarına değindikten sonra, olumsuz yanlarına geçebiliriz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Daha önce şartları içinde
gelişimine kısaca değindiğimiz KK içinde hareketimizin geçmişini inkar etme
eğilimi, ileri noktasına ulaşmış, resmen hareketimizin platformunu yok sayma
noktasına kadar varmıştır. Mükemmeliyetçi eğilimlerle birleşen inkarcılık,
siyasi planda sağ hatalarla iç içe gelişti.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Geçmişin değerlendirilmesi ve
parti sorunun da, dışımızdaki akımların değerlendirilmesindeki sağ oportünist
görüşlerin yanında, “3 Dünya Teorisi” de bu dönemde kendiliğindenci bir tarzda
savunulmaya başlandı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitle çizgisinin bazı
sorunlarında sağ oportünist görüşlerin savunulması da bunlara eklendi. Yine,
siyasi mücadele ve önderlik sorunuyla kitle çizgisinde derinliğine bir kavrayış
oluşturulamadığından, siyasi mücadeledeki kendiliğindencilik köklü tarzda aşılamadı.
Siyasi mücadelenin yürütülüşündeki perspektifsizlik, görevler arasındaki
ilişkilerin doğru kavranamayışı vb. devam ediyordu. Geçmişin “sol”
kendiliğindenciliği aşılmış, ancak sağcı kendiliğindenci eğilimler ciddi
boyutlara ulaşmıştı. İdeolojik mücadelenin önemi ise oldukça sığ kavranıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bir başka olumsuzluk da,
inkarcılığın hareketimiz içinde bir hizbin doğması ve örgütümüze önemli
kayıplar verdirmesi için uygun bir zemin yaratmış olmasıydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Olumlu ve olumsuz yanlarıyla ele
alıp değerlendirdiğimizde, 76 Tartışma Kampanyasının olumlu yanlarının esas
olduğu sonucuna varırız. Öte yandan bu Kampanya içinde ciddi zaafların da
geliştiği vurgulanmalı, siyasi planda gelişen sağ oportünist eğilimler
küçümsenmemelidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">K.K. başlangıçta darbecilik ve
disiplinsizlik hataları işlemiştir. Kampanyanın gelişimine olumlu ve olumsuz
yanlarıyla aktif bir önderlik eden K.K., Kampanya sürecinde ciddi eksik ve
hatalarına rağmen esasta olumlu bir sınav vermiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tartışma Kampanyası'nın
başlatılmasından günümüze kadarki mücadele sürecinde, çalışmalarınızda önemli
bir yeri olan ve başlıca iki önemli noktada somutlanan sağ hatalar üzerinde
kısaca durmak gerekir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Saflarımızda inkarcılığın hakim
olmasıyla birlikte, Parti sorununda sağcı, mükemmeliyetçi görüşler hakim olmuş,
küçük burjuva THKO ve THKP-C-M-L hareketleri M-L yada M-L olma yolunda olarak
değerlendirilmişti. Hareketimizin platformunun, dolayısıyla niteliğinin inkar
edilmesi temelinde gelişen sağcı mükemmeliyetçilik, kendi gücümüze güvensizliği
geliştirdi. Hareketimiz partinin yeniden kurulması görevini faaliyetlerinin
odağına koymaya yönelmedi bile. Mücadelenin geliştirilmesi için sıkıca
tutulması gereken halkayı kavrayamadığından, Parti görevlerini yerine getirmede
ciddi adımlar atamadı. İdeolojik mücadele görevlerini sığ kavradı. Kavradığı
ölçüde bile hayata geçiremedi. Hareketimizin gelişmesinin önündeki kösteklerden
birini oluşturan Parti sorunundaki oportünist hatalar uzunca bir süre
aşılamadı. Kendiliğindenci bir gelişim içinde giderek zayıflayan inkarcılık,
mükemmeliyetçilik ve kendi gücüne güvensizlik eğilimleri, 1977 sonlarında
«Parti Sorunu ve Geçmişin Değerlendirilmesi üzerine açılan tartışma içinde esas
olmaktan çıktı, tali duruma düştü.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Üzerinde durulması gereken
konulardan ikincisi de "3 Dünya Teorisi"ni resmen kabul etmemizdi.
Kampanya öncesinde de «savunulan bu teoriyi kabul etmemiz, herşeyden önce o
koşullar da bizde bu teoriyi kabule uygun bir zemin olduğunu gösterir. Teorinin
ÇKP kaynaklı olması da bir etkendi. ÇKP'nin savunduğu görüşleri dogmatik tarzda
kabul etme eğilimlerini taşıyorduk. Fakat bu, bir dış etkendi. Ve ancak bizdeki
sağ eğilimlerin varlığı şartlarında etkili olabilirdi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizin "3 Dünya
Teorisi"ni kabul etmesi ile, savaş, savaşın kaynağı, emperyalizm,
ittifaklar, dünya durumuyla ilgili bazı tespitlerimiz ve bazı sloganlarımızda
bu teorinin etkileri yansıdı. Buna karşılık, teorinin esasını savunmadık.
Marksist - Leninist teoriyi savunduk, Esas. ta M-L'i savunurken, öte yandan
“3-Dünya Teorisi”ni kabul etmemizin sonucu olan eklektik görünüm, revizyonist
“3 Dünya Teorisi”nin esasta kavranıp savunulmadığını gösterir. Teorik alandaki
etkilenmelerin siyasi taktiklerdeki yansımaları da, siyasi tespitlerimiz
içinde, siyasi çizgimizde tali bir yer tutuyordu. Hareketimiz, dün. yada
devrimin esas akım olduğunu savunmuş, dünya halklarının devrim mücadelelerini
desteklemiş, sınıf işbirliğini reddederek, sınıf mücadelesini savunmuştur.
«Uluslararası Yeni İktisadi Düzen» tezini benimsememiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tartışma Kampanyası sonrasında
yani bu dönemin ikinci alt döneminde, siyasi bakımdan nispeten daha aktif bir
çalışma sürdürüldü. Çeşitli gelişmeler karşısında daha çok tavır belirlendi.
Daha da önemlisi, doğru bir siyasi çizgi oluşturulmuştu. Bu gelişmelere rağmen,
siyasi mücadele ve önderlik kavrayışımız yerli yerine oturmamış.
perspektifsizlik aşılamamış, somutta Partinin yeniden kurulması görevi
kavranamamıştı. Kitleleri eğitebilmek için, genel taktiklerimizi günlük pratiğe
kadar indirgemenin vazgeçilmez önemini ve bunun yollarını henüz yeterince
kavrayamadığımızdan, siyasi çalışmanın somut gelişmelerle bağını kurmada
başarısız kaldık. Bu yüzden kendiliğindenciliğe karşı bayrak açarak, bunu
aşmanın gereklerini yerine getiremedik. Siyasi ve örgütsel çalışmamızda uygun
değişiklikleri gerçekleştirmeye ciddi bir yönelimimiz olmadı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşte hatalarımızın esasını
oluşturan; siyasi önderlik görevlerini somut mücadeleye kadar indirmedeki
zayıflıktı. Hâlâ kendiliğindenciliği köklü olarak aşamamaktı. Bu noktada
Kampanya içinde gelişen sağ eğilimlerin yarattığı hantallığın, pasifliğin,
şartlarla uzlaşmacılığı belirtilmesi gerekir. Ayrıca, K.K.'nin hatalarına karşı
tutucu eğilimleri, bireyci-liberal tutumları da bu dönemde belirgin olarak
görülen olumsuzluklar Bu içinde sayılmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu dönemin sonlarına doğru
giderek azalan : sağ eğilimlerin tespiti ve aşılması için bilinçli bir çaba
yürütülmedi. Sağ eğilimlerin süreç içinde azalması kendiliğindenci bir tarzda
gerçekleşti. Siyasi çalışmanın bu alanında da hayatın karşımıza getirip
dayattığı sorunların çözümüne yönelik, siyasi uzak görüşlülük alanında başarılı
bir sınav verilmedi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Elbette ki bu ele alış tarzı
içinde, yalpalamalar, ilkesizlikler, tepeden inmecilikler, acelecilikler
kaçınılmaz olacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">76 Tartışma Kampanyası'nın
başlarından itibaren K.K. kolektif çalışma yönünde önemli bir adım attı. Bu
tarihten sonra kararlar kolektif tarzda alınıyordu. Fikir oluşturma alanında
ise durum farklıydı. K.K. içinde kişiler açısından bir ayrıcalık yoktu. Fakat
teorik ve siyasi çalışma K.K. içinde sınırlı sayıdaki kadro tarafından
yürütüldüğünden, organ içindeki diğer kadrolar aktif olarak fikir oluşturmaya
katılamıyorlardı. 76' dan günümüze kadar olan dönemin tümünü
değerlendirdiğimizde K.K. siyasi alanda esas olarak başarılı olmuştur sonucuna
varılmalıdır. K.K., bu dönemde temel siyasetlerimizin derinleştirilmesine,
çeşitli gelişmeler karşısında küçümsenmeyecek oranda tavırlar alınmasına
önderlik etmiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Öte yandan, siyasi mücadele
kavrayışımızın yeterince derinleştirilemeyişinin, siyasi bakımdan düşülen sağ
hataların birinci dereceden sorumlusu kuşkusuz K.K'dir. Hataların aşılmasındaki
gecikmede de K.K.'nin hatalarına karşı liberal tavır takınmasının belirleyici
rolü de vurgulanmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Özet olarak; 76 sonrasını da
bütün içinde değerlendirdiğimizde, hatalarımızın felsefi alanda kaba
materyalizmden kaynaklandığını, siyasi alanda ise siyasi mücadele ve önderlik
kavrayışındaki yetersizliklerde düğümlendiğini, buradan itibaren çeşitli
alanlara doğru yayıldığını görürüz. Bu dönemde geçmişten farklı olarak
hatalarımızı sağ hatalar olarak biçimlenmiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">72'de bağımsız bir siyasi hareket
olarak örgütlenişinden sonrasının ortak özelliklerini değerlendirdiğimizde,
hatalı yanlar içinde siyasi mücadeleyi ele alıştaki kendiliğindencilik ilk
bakışta görülmektedir. Hatalarımızın işte bu eksen etrafında şekillendiğini
bugün daha açık kavrıyoruz. İdeolojik alanda uzunca bir dönem sübjektif
iradeciliğin, 76'dan sonra ise kaba materyalizmin kaynaklık ettiği hatalar,
siyasi mücadele ve önderlik sorununun kavranışından itibaren giderile bilir. Bu
nedenle siyasi mücadeledeki zaaflarımız üzerine tüm dikkatlerimizi
toplamalıyız.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">DOĞRU SİYASİ MÜCADELE ANLAYIŞI
OLMADAN, BOLŞEVİK ÖRGÜTLENME YARATILAMAZ<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi önderlik konusundaki
hatalarımızın özetlenmesi örgütsel alandaki hatalarımıza da ışık tutucu
niteliktedir. Proletaryanın örgütü, onun siyasetlerinin hayata geçirilmesinin
temel aracıdır. Bu, örgütlenmenin siyasi mücadele anlayışına göre
şekilleneceğini de açıklar. Örgütsel hatalara yaklaşımımız bu bakış açısının
ışığında olmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimizin yenilgi dönemi
öncesinde, yaptığı tespitlerin ve mücadeleye yöneliminin ışığın da, bunların
bir aracı olarak geliştirdiği, örgütlenme, kitlelerin içinde bulunduğu durumdan
hareketle onları eğitmenin aracı olmadı. Kitlelerle birleşerek, onları seferber
etmeye, örgütlemeye gerçek anlamda yönelemedi. Esas yönüyle kitlelerin içinde
bulunduğu duruma uygun olmayan bir örgütlenme, ciddi zaafları taşıyacaktı,
taşıyordu. İşte örgütlenmedeki kitlelerden kopukluk olarak beliren temel zaaf,
gerek çalışma tarzındaki hataları gerekse de kadroların eğitimi, örgütün en
temel özelliklerinden biri olan kitlelerin ileri unsurlarını bağrında toplaması
vb. konulardaki hatalarımızın çıkış noktasını oluşturuyordu. Kitlelerle
birleşemeyen örgütlenme bürokratizmi taşıyacaktır, mücadele araçlarının
yaratılarak geliştirilmesini benliğinde hissedemeyecektir, değişik mücadele
araçlarının yaratıcı tarzda kullanılması için uygun olmayacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yine böyle bir örgütlenme ile,
demokratik merkeziyetçilik hayata doğru bir şekilde geçirilemez,
eleştiri-özeleştiri, kolektif çalışma, disiplin, gizlilik, denetim gibi
Leninist çalışma tarzının vazgeçilmez unsurları ile ilgili kavrayışlar esasta
teoride kalıp, bunların gereği pratik içinde kavranamayacaktı. Hareketimiz,
yenilgi dönemi öncesinde örgütsel alanda sözünü ettiğimiz zaafların hepsini tam
yordu. Örgütlenmemiz esasta bürokratikti. Ve genel olarak yaptığımız kaba bir
propagandayı kitlelere ulaştırmanın ve ileri unsurların giriştikleri bireysel
nitelikteki bazı şiddet eylemlerinin bir aracı olarak şekillenmişti. Örgütün o
zaman esas özelliklerini veren bu ve benzer nitelikteki mücadele anlayışıydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgütsel çalışmanın öğelerinin
uygulanmasındaki hatalarımız da «sol» yöndeydi. Demokratik merkeziyetçilik
ilişkisi mekanik kavranıyor, katı bir merkeziyetçilik uygulaması, ayrıntılarla
uğraşmayla birleşiyordu. Disiplin uygulaması da körü körüne itaat unsurunu
önemli ölçüde içeriyordu. Eleştiri özeleştiride, gizlilik ve denetimde ise
esası sekter olan hatalarımız kendi içinde ciddi boyutlarda liberal eğilimler
taşıyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Şüphesiz ki, hareketimizin
örgütlenme kavrayışı ve yönelimi genelde M-L’ti. Ancak bunları o günün şartları
içinde yoğurarak şekil verme konusunda esasta hatalı davranıldı. Bu ikisi
arasındaki ayrım, şartları içinde ele alındığında örgütsel temellerin esasta
M-L olması ile pratikte günün şartlarıyla birleştirilememesine tekabül eder Bu
ayrım doğru kavranmalı, ancak bu geçmiş bu günkü kavrayışımız üzerinden
eleştirmeye ergel teşkil etmemelidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitlelerden kopuk örgütlenme,
kadroların eğitilmesi, seçimi, görevlendirilmesi ve denetimi sorunlarına da
damgasını vurdu. Kadro politika hemen her isteyeni profesyonel çalışmaya çekme
ve onların siyasi, ideolojik ve örgütsel eğitimine gereken önemi vermemek
olarak özetlenebilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yürütülen çalışma için kadroların
ideolojik, siyasi ve örgütsel olarak sistemli bir eğitime tabi tutulmasına
ciddi ihtiyaç yoktu. Asgari devrimci fikirlere sahip olanlar da o gün yapılan
propagandayı yapabilirdi. Esas olarak, askeri ve bazı teknik konularla,
kitlelerin ileri unsurlarını gerilla savaşına uygun olarak örgütleme için
eğitilmeleri yeterli oluyordu. Bu eğitim bile yeterli yapılmadı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yenilgi dönemi sonrası yeniden
toparlanma sürecinde de örgütsel çalışmamızın muhtevası ve hatalarımız esasta
değişmemişti. Aynı özellikleri gösteriyordu. Bir farkla ki, kitlelerin gelişen
mücadelesi bizi kitle örgütlerine yönelmeye zorluyordu. Örgütümüz bu dış etken
karşısında sınırlı da olsa legal mücadele biçimlerinden yararlanmaya, kitle
örgütlerinde çalışmaya yöneldiyse de başarısız kaldı. Başarılı bir çalışma
için, o hatalı kavrayışlarımızın düzeltilmesi, tecrübesizlikten doğan
yabancılığın bu temelde giderilmesi gerekiyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">76 Tartışma Kampanyası içinde
örgütsel alan da da bazı ilerlemeler kaydedildi. Daha sonraları tüzük
taslağının oluşturulması, örgütün sınırlarının belirlenmesi olumlu adımlardı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu dönemde de, örgütümüz
geçmişten gelen kitlelerle birleşme konusundaki temel zaafını aşamadı.
Örgütlerimiz esasta kitle mücadelesinin ateşi içinde bu mücadelede öne çıkan
unsurları bağrında toplayan, gelişmeler karşısında kararlılıkla esnekliği
birleştirerek, geniş kitlelere yön veren, onları çeşitli araçlardan
yararlanarak eğitip seferber etmeye uygun bir yapıya sahip değildi. Bu açıdan
esasta bürokratik özellikler taşıyor, bir çok örgütümüz sorunların
ayrıntılarıyla boğulup dar çerçeveyle sınırlı kalıyordu. Bütünde de aynı
özellikler hakimdi. Kadro ve sempatizanların özel sorunlarıyla ayrıntılı
şekilde uğraşmak, örgütsel çalışmayı dar çerçevelerle sınırlı görmek ve pratikte
bunu uygulamak, ayrım yapma dan herkesle aynı düzeyle ilgilenmek vb.
örgütlenmemizdeki sığ anlayışın örnekleridir. Ve siyasi devrime ve önderliğe
ilişkin düz ve sığ bir kavrayışı yansıtırlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele ve kitle
çizgisinde önemli bir ilerleme kaydedilmesine rağmen, örgütlenmedeki gelişmemiz
siyasi gelişmemizden de geri kalmıştır. Bu, gerçekten önemli bir noktadır. Ve
bu noktada, 76 sonrasındaki sağ eğilimlerimizin, tespitlerimizi hayata
geçirmede yetersiz kalışımızın; siyasi gelişmemizle örgütsel gelişmemiz
arasındaki farkın başlıca sebebidir. Doğru taktiklerimiz hayata geçirilirken
onlar sulandırılmış, gevşetilmiştir. Çünkü, sağ eğilimler, hareketimizde ki
militan ruhu, zaaflar taşımasına rağmen mili tan disiplin anlayışını,
fedakârlık ruhunu kemirmiş, yerine şevksiz, pasif bir ruh hali geliştirmiştir.
Halen devam eden bu eğilimler kesinlikle yaşatılmamalıdır. Bu eğilimler
yıkılmadığında alınan doğru kararların uygulanması, yaratıcılık, hamlecilik
mümkün olamaz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi çalışmamızın
perspektifsizliği, diğer ifadeyle siyasi mücadele kavrayışımızın yüzey selliği,
örgütsel pratiğimizde, çalışma tarzımızda kendiliğindencilik olarak yansıdı.
Örgütsel pratiğimize damgasını vuran kendiliğindencilik, işçi sınıfı içindeki
çalışmaya ağırlık vermemizi önle yen başlıca etkendi. Örgütlenme alanında bazen
derinliğine, çoğu zaman da genişlemesine yürütülen çalışma, kadroların sık sık
yer değiştirmesi vb. hepsi de kendiliğindenciliğin ürünü olan bu tür hatalar
sağlam, derinliğine örgütlenme yapmayı imkânsız hale getirdi. Ayrıca çeşitli
sınıf ve tabakalar arasındaki çalışmaya ilişkin özgül politikalarımız
derinleştirilmediğinden, bu sınıfların mücadele içindeki önemine uygun
örgütlemeler yapılamadı. Dolayısıyla perspektifsiz, birbirinden kopuk, önemli
ölçüde rastgele bir örgütlenme faaliyeti sürdürüldü.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Çalışma tarzı ise, kitlelerden
kitlelere ilkesi ne bağlı olmaktan, enginleri fethetme ruhuyla hareket etmekten
uzaktı. Rus devrimci atılımı yerine, çoğu zaman zihni tembellik, siyasi
sorunların çözümünü üst organdan bekleme tavrı öne geçti. Amerikan pratiği
duyusu örgütümüze en fazla ihtiyaç duyulan, eksikliği hergün yaşanan bir
sorundur. Başta K.K. gelmek üzere örgütler de ve kadrolarda, engellerle
uzlaşmacılık, boyun eğme, inisiyatifsizlik önemli orandaydı. Hâlâ da bu hatalı
yan etkisini sürdürmektedir. Çalışma tarzının diğer alanlarında ise durum pek
farklı değil.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgütsel çalışmanın ögelerindeki
sağ yöndeki hatalarımıza da işaret etmeliyiz. Gözle görülür ölçüde legalizm
eğilimleri gelişmiş gizlilik konusunda başta K.K. olmak üzere ciddi hatalar
işlenmiş, işlenmektedir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Eleştiri - özeleştirinin
yozlaştırılması eğilimi ise dikkate alınmalıdır. Kolektivizm, kitlelerin canlı
mücadelesinden kopuk olduğumuz şartlarda biçimde kalmaya mahkumdur. Militan
disiplin anlayışı ve fedakârlık ruhundaki yozlaşma eğilimi de hatalarımızın
yönünden ayrı düşünülemez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu dönemde, denetimdeki
kendiliğindencilik ise bir başka özelliktir. Düzenli bir rapor sistemi
yerleştirilememiş, tecrübelerin örgüte aktarılması, hatalar ve olumlu yanlar
temelindeki eğitim sınırlı kalmıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">MÖ, örgütü, kitlelerin
mücadelesiyle birleşmeye yönlendirmede şartlarla uzlaşmacılığından ötürü pasif
davranmış, çeşitli kampanyalar örgütlemeye girişememiştir. Hareketimizin mali
ve silahlanma gereksinimlerini gidermede pasif kalmış, sonra da bu
eksikliklerin kendi önüne çit olarak dikilmesine meydan vermiştir. 76
sonrasında ortaya çıkan iki hizip karşısın da da yeterli uyanıklığın
gösterilmeyişinde ve mücadeledeki zayıflıkta önderliğin hataları esas olmuştur.
Ayrıca bir çok konuda faydacı davranılması, cereyanların göğüslenememesi ve
çeşitli ilkesizlik hataları başta MÖ olmak üzere çeşitli örgütler tarafından
işlenmiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgütlenmede bu dönemdeki
hatalarımız, siyasi alandaki sağcı kendiliğindenciliğin yansımalarıdır. Bununla
birleşen pasif ve uzlaşmacı eğilimler, örgütsel alandaki zaaflarımızı aşmamız
önündeki başlıca engelleri oluşturmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgütümüz, geçmişten beri gelen
temel zaafı olan kitlelerin mücadelesini örgütleme ve önderlik etme yerine
önemli ölçüde bunun dışında olmayı köklü tarzda aşamamıştır. Örgütsel Düzeltme
Kampanyası siyasi önderlik kavrayışımızdan ve ideolojideki
kendiliğindencilikten koparıldığı için başarısız kalmış, ileri bir atılım için
zemin teşkil etmemiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kitlelerin mücadelesiyle
birleşmeyen bir örgütlenme içinde, çeşitli ilkesizliklere düşmesi kaçınılmaz
olmuş, ilkesizliklerimiz örgütsel alan bu temel zaaf üzerinde yükselmiştir.
Örgütsel alandaki gelişmemizin daha zayıf olması ise oportünist eğilimlerle
izah edilmelidir. Bu dönem de, bu alanda da izlenen çizgi esasta doğruydu.
Çünkü. döneme ilişkin siyasi taktiklerimiz doğru örgütsel politikamız da bunu
hayata geçirmeye yönelikti. Fakat çalışma tarzındaki kendiliğindencilik
örgütsel politikamızı hem kitlelerin örgütlendirilmesine hem de öncü örgüt olan
hareketimizin geliştirilmesinde uygulamada engel oldu. Bu konudaki
başarısızlığın sebebi çalışma tarzıdır, yoksa örgütsel politikanın yanlışlığı
değildir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünist bir örgütün kadroları,
tespit edilen siyasetleri hayata geçirmede tayin edicidir. Örgütün
siyasetlerini kavrayıp, derinleştirilmesinde katkıda bulunmayan, kitlelerin
mücadelesine aktif olarak seferber edilemeyen, çeşitli araçlarla eğitilmesine
titizlik gösterilmeyen, yeteneklerine uygun görevler verilerek, sıkı bir
denetim içinde olumlu ve olumsuz yanları kavratılamayan kadrolar elbette
gelişemezler. Kadrolar sorununu böyle kavramamak, yani kendiliğindenciliğe
bırakmak uzun vadede bir örgütü mutlaka yıkıma götürecektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz geçmiştede,76
sonrasında da net bir kadro politikası belirleyememiştir. Bu durum süreç içinde
aşıldı. Ama bu sorunda, başlıca şu noktalara değinebiliriz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kadroların önemi kavranarak,
herşeyden önce bu konuya yönelinmeli. Kadroların hangi somut görevler etrafında
eğitileceği, içinde bulunulan görevlerin özellikleri ve hareketimizin
ihtiyaçları, bu alandaki eksik ve hatalarıyla bağı kurularak belirlenmelidir.
Kadroları eğitmenin araç ve yöntemleri belirlenerek, sistemli bir eğitim
gerçekleştirilmelidir. Örneğin bir yayın organı ile tecrübelerin aktarılması,
bazı teorik ve siyasi konularda kavrayışlarının derinleşmesine yardımcı
olunması, yine kadrolar fikir oluşturmaya nasıl seferber edilecek, kadroların
seçimi ve görevlendirilmelerinde nelere dikkat edilmeli? Bu soruları daha da
çoğaltabiliriz. Sorulara verilecek cevaplar kadro politikamızı
somutlaştıracaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kadroların fikir oluşturmaya
seferber edilememesi, düzenli bir eğitim ve denetiminin sağlanamaması yanında
örgütümüzde bu alanda oldukça sakat olan mükemmeliyetçi eğilime değinmekte
fayda var. Genç, dinamik kadroları öne çıkarmada tutucu davranılıyor, mükemmel
kadro arama anlayışıyla hareket ediliyor. Bu yüzden birçok alanda örgütlenmeye
bile gidilemiyor. Bu alanda varlığını hâlâ sürdüren tutuculuk atılmadığı sürece
hareketimizin taze kan alması giderek imkânsız hale gelecektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bugün hatalarımızın kavranması
açısından K.K'nin 76 sonrasındaki örgütsel alandaki hatalarına kısaca değinmek
gereklidir. K.K. sorunlara kuş bakışıyla bakamamış, öncelikle kendi için de
sağlıklı bir görev bölüşümü ve ihtisaslaşma ile, bünyesini mücadelenin
ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirememiştir. Gereksiz bir dizi ayrıntıyla da
meşgul oluşu, zaten hakkıyla yerine getiremediği görevlerin giderek boyunu
aşması sonucunu doğurmuş, bir dizi sorunu yetersiz de olsa kavradığı halde
somutta adımlar atamamıştır. Örgütümüzde kendiliğindenciliğin daha da
gelişmesini etkileyen bu durum, uzunca süre devam etmiştir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ayrıca K.K. örgütsel çalışmanın
öğelerini bir çok kere ihlal etmiş, tepeden inmeci kararlar almış, aceleci
kampanyalar örgütlemiş, biri Tartışma Kampanyası'nı açarken diğeri de Parti
sonunda çoğunluk görüşlerini yansıtırken olmak üzere önemli iki disiplinsizlik
hatası işlemiştir. Bazen cereyanlara yeterince göğüs gerememiş, zaman zaman
sekter davranışlara düşmüştür. Hareketimizin çeşitli imkânlarını geliştirmede
önderlik edememiş, askeri alanda ise sağcı hatalar işlenmesinin birinci
dereceden sorumluluğunu taşımaktadır. K.K.'nin örgütsel çalışmalarını tümüyle
değerlendirdiğimizde, esası itibariyle başarısız olduğu sonucuna varmalıyız.
Sosyal pratik bunu doğrulamaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">1972-1976 süreçte örgütsel alanda
da, siyasi alandaki kendiliğindencilik hatası esas olmuş, «sol» ve sağ
biçimlere bürünmesine rağmen kendiliğindenci öz değişmemiştir. Bu gerçek üzerin
de örgütsel alanda da çeşitli hatalar işlenmiştir. Bu hatalar sonuçtur. Önemli
olan, sebepleri üzerinde dikkatleri yoğunlaştırılarak ,düzeltmeye
başlanmasıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Biliyoruz ki komünist hareket
hata ve zaaflarıyla mücadele içinde gelişip güçlenir ve çelikleşir. 1976 Mart
tartışmasında Hareketimiz duygusallığa kapılmadan hatalarımızın Partizan
cenahının iddiasının tersine arizi olmadığını kayranmış ve bunları giderme de
tutulması gereken halkayı esasta doğru anlamıştı. Hareketimizin doğup geliştiği
tarihi dikkate alındığında, böyle bir gelişme aşamasından, çocukluk devresinden
geçmesi gerekliliği de kavranır, sorunlarımız bu perspektif içinde
değerlendirilir. İşte bu, bilimsel bir inanç ve kararlılığın temeli olmalıdır.
Şüphesiz ki bu alanda gecikilmiştir. Bunu etkileyen özellikle K.K'deki özel
yetersizliktir. Bunlar da değerlendirip giderilmeye çalışılmalıdır. Tabii ki bu
eksikler, bütün içinde talidir. Hatalarımızın, kişiler ve bazı organların
yetersizliklerine bağlanması kolaycı bir yöntemdir. Dogmatik Partizancılar
herşey KK‘ya bağlama tutumu içinde olmuşlar ve geçmişe bilimsel bakmak yerine
duygusal yaklaşarak dogmatik ve sübjektif düşünce tarzını derinleştirerek ,
Hareketimizin hata ve zaaflarını kendilerine temel alarak Kaypakkaya ve onun
önderliğinde kurulan TKP-ML hareketinin çizgisinde bütünüyle koparak küçük
burjuva köylü devrimci bir çizgiye savrulmuşlardır. Çünkü bu arkadaşlar 73
yenilgisi ve nedenlerini düşmanın güçlüğünden aramışlar, hareketimizin doğuş
koşulları , dahası bütünde ve tarihi kökleri olan zaaflarımızın üzeri
kapatılarak dogmatizm ve sübjektivizm yolunda hızla yürümüşlerdir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hataların Üzerine Bolşevik
Kararlılıkla Gitmek<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Buraya kadar hatalarımızı
tarihsel gelişin içerisinde ortaya koyduk. Kolayca görüleceği gibi hatalarımız,
gelip geçici olmaktan öte bir nitelik taşımaktadır. Bu hatalar, örgütümüzün tüm
yaşantısı ve mücadelesi dikkate alındığında yerleşiklik göstermektedir. Bu bir
silkinme ve kendini aşma sorunudur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hatalarımızı aşmakla ilgili istek
göstermemiz ve bunun ihtiyacını hissetmemiz, düzeltme hare keti için
zorunludur; ancak, kesinlikle yeterli değildir. Bu sadece bir başlangıçtır,
bundan önemlisi, hatalarımızın nerede yattığını ve somutlaştığını tespit etmek,
ideolojik köklerini bulmak ve bunlara karşı mücadele etmektir. Hatalarımıza
karşı mücadele, eğitim ve soyut çağrılardan ibaret kaldığında sonuçsuz kalır.
Bunları alt etmek için örgütsel tedbirler, düzenlemeler gereklidir ve bunlar
somutlaştırılmalıdır. Yapılan bu olmadığında, söylenen sözler, alınan kararlar,
yapılan tespitler başarıya duyulan özlemi belirtmenin ötesinde anlam
taşımazlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hatalarımızın çıkış noktası mart
1976 Tartışma Kampanyası'na kadarki dönemlerde, doğru siyasi mücadele ve
önderlik anlayışına sahip olmamaktı. Bu tarihten sonra da, bu alandaki
kavrayışımızın yüzeyselliğidir. Öyleyse, hatalarımızı gidermede doğru anlayışı
kazanıp yerleştirmede, yanlış anlayışın ideolojik köklerine saldırıp kurutmaya
özel önem vermeliyiz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasal mücadele ve önderlik
konusunda doğru anlayışı yerleştirme, genel olarak kendiliğindenciliğe, özel
olarak da saflarımızda taşıdığımız sağcı kendiliğindenciliğe karşı mücadeleyle
birleştirilmelidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tüm örgütümüz, siyasal olaylar
karşısında duyarlı olmalı, siyasal gelişmelerin bize ne tür görevler
yüklediğini tespit etmeli ve görevlerin gerçekleştirilmesini örgütlemeye
girişmelidir. Bu ihtiyacı benliğinde duyanlar, elbette bunu gerçekleştirmeyi
önleyen kendiliğindenciliğe öldürücü darbeyi indirme gücünü kendilerinde
bulacaklar, gerekli örgütsel düzeltmeleri yerine getirici bir çaba içerisine
gireceklerdir. Her şeyi kitlelerin devrime seferber edilmesi, eğitilmesi,
örgütlenmesi açısından, koşulları içinde düşünebildiğimiz ve bunun bize
yüklediği görevleri tespit edip canlı bir biçimde gerçekleştirmeye
yönelebildiğimiz de, günlük faaliyetimizin bütün içindeki yeri ve önemi
gözümüzde somutlaşacak, zaaflarımız da ha açık belirecek ve bizi bunları
giderme çabasına itecektir. Sözgelimi bir basın dağıtım şebekesinin
oluşturulmasının önemini kavrayabilmek, bunun eksikliğini duyabilmek, sahip
olunan siyasi mücadele ve önderlik anlayışıyla yakından ilgilidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasal mücadele ve önderlik
konusunda doğru anlayışı yerleştirme, genel olarak kendiliğindenciliğe, özel
olarak da bağrımızda taşıdığımız sağcı kendiliğindenciliğe karşı mücadeleyle
birleştirilmelidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tüm örgütümüz, siyasal olaylar
karşısında duyarlı olmalı, siyasal gelişmelerin bize ne tür görevler
yüklediğini tespit etmeli ve görevlerin gerçekleştirilmesini örgütlemeye
girişmelidir. Bu ihtiyacı benliğinde duyanlar, elbette bunu gerçekleştirmeyi önleyen
kendiliğindenciliğe öldürücü darbeyi indirme gücünü kendilerinde bulacaklar,
gerekli örgütsel düzeltmeleri yerine getirici bir çaba içerisine gireceklerdir.
Her şeyi kitlelerin devrime seferber edilmesi, eğitilmesi, örgütlenmesi
açısından, koşulları içinde düşünebildiğimiz ve bunun bize yüklediği görevleri
tespit edip canlı bir biçimde gerçekleştirmeye yönelebildiğimiz de günlük
faaliyetimizin bütün içindeki yeri ve önemi gözümüzde somutlayacak, zaaflarımız
daha açık belirecek ve bizi bunları giderme çabasına itecektir. Sözgelimi bir
basın dağıtım şebekesinin oluşturulmasının önemini kavrayabilmek, bunun
eksikliğini duyabilmek, sahip olunan siyasi mücadele ve önderlik anlayışıyla
yakından ilgilidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele ve önderlik
konusunda doğru anlayışın kazanılması, kendiliğindenci ideolojiye karşı başarı
kazanmakla mümkündür. Bizi geri ye çeken ilerlememizi önleyen geçmişte sol
şimdi sağcı kendiliğindenciliği alt etmeden ileriye yürümemiz mümkün değildir.
Kendiliğindenciliğin yozlaştırıcı, çürütücü etkisinin kırılması ancak atılımcı
bir ruhla, bu berbat hastalığın ve onun belirtilerinin iyi tanınıp
giderilmesiyle mümkündür. Kendiliğindencilik, bizdedir. Falanca pratiğimizde,
falanca organ toplantısında, fiilen siyasi olay karşısındaki tavırsızlığımızdadır.
Dolayısıyla, kendiliğindenciliğe karşı ideolojik mücadele, soyut düşünce planın
da ele alınmamalıdır. Kendi çalışmamızda, önderliğin faaliyetinde, örgütümüzün
faaliyetlerinde nelerin kendiliğindenciliği gösterdiğini tespit etmeli,
somutlaştırmalıyız. Sonraki faaliyetlerimizde, ayni hataları tekrarlamama
anlayışını hayata geçirmemiz, bu somutlaştırmayla sıkı sıkıya bağlı olacaktır.
Siyasette pratiksizliği, kuyrukçuluğu, kayıtsızlığı vb. örgütsel çalışmada
gevşekliği, hantallığı, pasifizmi vb. yok etmemiz, hep doğru siyasi mücadele ve
önderlik anlayışını kazanma ve hatalarımızın ideolojik köklerini kurutma
çabasıyla birleştirilmeli, bu anlayışla ele alınmalıdır. Düzeltme hareketinin
tayin edici noktalarının başında bu gelmelidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Siyasi mücadele ve önderlik
anlayışımızdaki hatalar, sendikalar, kadın sorunu vb. gibi özgül
siyasetlerimizin tespit edilmeyişi sonucuna da varmaktadır. Bu eksiklerin
giderilmesi, bu ihtiyacın hissedilmesi ile pratik faaliyetlerimizin karşımıza
çıkardığı sorunların çözülmesinin sonuçlarının çözülmesiyle ilgilidir. Bunu
görmeyen ve hissedemeyenler elbette giderilmesinin önemini kavrayıp, bu yolda
adım atamazlar. Bunun gibi, çeşitli siyasetlerimizin pratiğe uygulanacak,
hareketimize günlük faaliyetimizde yön verecek düzeyde geliştirilmesi ve
somutlaştırılması da doğru siyasi mücadele ve önderlik anlayışının sonucu
olabilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Mücadele çeşitli ihtiyaçları
doğurur. Bunların giderilmesi ve yeni oluşan ihtiyaçlara göre özel
örgütlenmeler yaratılması önemlidir. Bu ise kadroların tanınmasını ve
görevlendirilmesini gerektirir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Çeşitli maddi olanakların ve
düzenli gelirin zayıflığı, çeşitli görevlerin yerine getirilmesinde büyük
aksaklıklar ortaya çıkarmaktadır. Bu durum maddi olanakların artırılması
göreviyle, örgütümüzü karşı karşıya bırakmıştır. Merkezi ve mahalli
ihtiyaçlarımızın karşılanabilmesi için, gerek hakim sınıflardan sağlama,
gerekse de kitlelerden maddi destek sağlama işine daha sıkı sarılmamızı
gerektirmektedir. Bu da kadroların görevlendirilip, seferber edilmesini çeşitli
işlerin ve yardım kampanyalarının örgütlenmesini gerektirmektedir. Düzenli
maddi gelir için aidatların sürekli toplanması yanında düzenli gelir getiren
bazı faaliyetlere girişilmesi gereklidir. Olanaklar ölçüsünde bu görev
gerçekleştirilmeli, uygun görevlendirmeler yapılmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Uygun görevlendirmeler konusunda
rapor sisteminin rolü de bilinmelidir. Kadrolar ve organların başarı ve
başarısızlıklarının değerlendirilmesinin süreklilik kazanması böyle bir
sistemle gerçekleşir. Bu bakımdan da rapor sisteminin yerleştirilmesi büyük
önem taşımaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Uygun görevlendirmeler üstlenilen
ve gerçekleştirilen görevin niteliği ile de ilgilidir. Bu bakımdan bölgesel
organların ve alt örgütlerin inisiyatiflerinin geliştirilmesi konumuzla
ilgilidir. Örgütümüzde, merkezi önderlik ve üst organlar alt organların
görevlerinin bir bölümünü üstlenmişlerdir. Bu durum, hem önemli görevlerin
yerine getirilmesinde olumsuzluk yaratmakta, hem de alt organların
inisiyatiflerinin gelişmesini önlemekte ve faaliyet alanlarını sınırlamaktadır.
Uygulamayla ilgili genel bir bakış açısı sunulduktan ve yol gösterildikten
sonra, alt organlara uygulamada mümkün olduğunca geniş inisiyatif tanımak, bu
anlamda adem-i merkeziyetçi davranmak gereklidir, böyle bir davranış kadroları
geliştirir, onların yaratıcılığını harekete geçirir, tecrübelerini artırır. Bu
bakımdan ve örgütün görevlerini daha iyi gerçekleştirilmesi, daha sağlıklı
işleyebilmesi açısından alt organların inisiyatiflerini geliştirmeleri, önder
nitelik kazanmaları için gereklidir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Önderlik sorununun bir diğer yanı
sağlam bir denetim örgütlenmesi ve uygulanmasıdır. Örgütümüz bu bakımdan da
zayıflıklar taşımaktadır. Denetimin alttan ve üstten olmak üzere iki biçimde
gerçekleştirilemediğini belirtelim.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Denetim sorununda, üstten
denetimin en önemli aracı olan rapor sistemi sistemleştirilmeli ve
geliştirilmelidir. Raporlar düzenli aralıklarla hazırlanmalı, örgütün
faaliyetleri durumu, düşünceleri hakkında fikir vermelidir. Raporların bir'
formalitenin gerçekleştirilmesinden çok öte anlam taşıdığı örgütsel faaliyetin
önemli bir unsuru olduğu kavranıldığında, nitelik olarak da geliştirilmesi
kaçınılmazdır. Raporlar ciddi bir değerlendirilmeye tabi tutulmalı ve
raporlarla ilgili düşünce ve eleştiriler, alt organlara mutlaka iletilmelidir.
Böylece eksiklerin giderilmesi<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ve denetimin rayına oturması
mümkün olur. Ancak, üstten denetimde sadece raporlarla yetinmek doğru değildir.
Doğrudan bilgi alınması ve gerçek durumla raporlardaki bilgilerin
karşılaştırılıp objektif sonuçlara varılabilmesi amacıyla üst organlar zaman
zaman alt organları bizzat ve alt organlarına, kitlelere danışarak denetlenmeli
faaliyetlerini doğrudan gözlemlemelidirler. Bu tür bir denetim algısal bilgiye
dayanır, bürokratizmi önler.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Alttan denetimle ilgili olarak
ise, rapor sisteminin taşıdığı önemi belirtmek gerekir. Alt örgütler raporlarda
eleştirilerini belirtecekler ve üstten cevap isteyeceklerdir. Bu da alttan
denetimin önemli bir öğesidir. Bunun yanında üst organları eleştiri anlayışı da
teşvik edilmelidir. Bundan başka, alt kademelere fikir danışmanın
geliştirilmesi ve örgüt içinde demokrasinin işletilmesi alttan denetimi
geliştirecektir. Alttan de netim kitlelerin örgütü denetlemesiyle ilgili olarak
da geçerlidir. Kitlelerin eleştirilerinin ve düşüncelerinin teşvik edilmesi ve
toplanması, kitlelerin nabzını elde tutmada ve hatalarımızı görmede önemli bir
etkendir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Denetim disiplinle el ele
gitmelidir. Hatalara olumlu ve düzeltici bir yaklaşımda bulunulmalı ancak
disiplinin ihlaline izin verilmemeli gerektiğinde disiplin kuralları
işletilerek cezalandırılmalar yapılmalıdır. Proletarya partisinin ayırıcı
özelliklerinden birisi olan disiplinden vazgeçmek devrimden vazgeçmeye eşittir.
Örgütümüz içinde disiplin geliştirilmeli ve sağlamlaştırılmalıdır. Bu
önümüzdeki dönemde daha büyük önem taşımaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Demokrasi de sağlıklı bir denetim
için zorunļu şarttır. Bu alanda örgütümüzün disiplinde olduğu kadar demokrasi
alanında da ciddi hatalar mevcuttur. Demokrasinin işlerlik kazanması,
örgütümüzün gelişmesi ve önderlik görevlerini yerine getirmesi bakımından
hayati önemdedir<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünist Hareket Hata ve Zaaflarını Aşarak Gelişip
Güçlenir<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hatalarımızı aşma mücadelesini yürütürken içinde
bulunduğumuz iç ve uluslararası koşulların elverişsiz olduğunu belirtmiştik. Bu
durum, hatalarımızı aşma mücadelemizin ve bu elverişsizlikler ortamında
gerçekleşeceğini göstermekteydi. Bu gerçek, mücadelemizde kararlı ve disiplinli
olmayı daha da zorunlu kılmaktadır. Mevcut hatalarımız, uzun vadede oluşmuş ve
yerleşmiştir, dolayısıyla giderilmesi de öyle kolay olmayacak, nispeten uzun
bir süreyi kapsayacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hatalarımızın varlığını belirtmekten öteye birşey
yapmamak, yakınma ile yetinmek hatalarımızın korunmasına hizmet etmekten başka
ise yaramaz. Bu yüzden zamanında bilince çıkardığımız ölçüde hatalarımızı kabul
etmeli fakat onları giderebileceğimize inanç besleyerek bu doğrultuda hareket
etmeliyiz. Hatalarımızı sihirli değneğin temasıyla giderilemeyeceğinin
bilinciyle hareket etmeli, gelişme yönünü dikkat almalı korunan hataların
azimle üzerine gitmeliyiz. Bu konuda umutsuzluğa örgüte güvensizliğe yer
yoktur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Genç ve tecrübesiz hareketlerin hataya düşmeleri
kaçınılmazdır. N Nitekim 1972 Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde kurulan TKP-ML
Hareketi de genç ve tecrübesizliği nedeniyle doğuş koşullarında önemli hatalar
işlemiş. Tüm bunlar herşeyden önce Marksist bilgi teorisinin gelişimine
uygundur. Hiçbir hareket mükemmel bir biçimde doğmaz mükemmel hale gelinceye
dek bir dizi yanlışa düşmesi ve bunları düzeltmesi kaçınılmazdır. Haliyle
Hareketimizin doğuşu ve gelişimide bu aynı yolu izlemiştir. M-L kavrayışının
sığlığı, deney ve tecrübe eksikli, doğduğu koşulların olumsuz etkisi önemli
hatalar işlemesine neden olmuştur. Fakat bünyesinde bütün bu olumsuzlukları
giderici potansiyeli taşıyordu. Önemli olan bu hata ve yetmezliklere karşı
müdahale ederek bu olumsuzlukları hızla bünyemizde temizlemekti. Hareketimiz
bugüne dek önemli bir bilgi ve deneyim birikimi yaratmıştır. Bu çok önemli bir
unsurdur. Hareketimizin komünist niteliğini dinamiklerinin varlığını da dikkate
aldığımızda hatalarımızı atmamız için iç etkenlerin yeterli olduğu sonucuna
varılır. Hareketimiz 76’da başlatmış olduğu tartışma kampanyasıyla, çektiği
sancıyı aşmak istiyordu. Bu sancı sağlığa kavuşmanın işaret ve özlemini içinde
taşımaktaydı. Bünyemiz sancıdan acı duymaktaydı ama hastalığımız yok edip
sağlığa kavuşacağımız kesindi. Buna inancımız ve güvenimiz tamdı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Daha önce belirttiğimiz gibi, temel hastalığımız,
örgütümüzün belirli parçalarına özgü değildir. Tüm bünyeye özgüdür. Dolayısıyla
düzeltmenin tüm örgütte gerçekleştirilmesi gereklidir. Ancak bu düzeltmenin
önderlik organından itibaren başlaması ve alt organlara kadar uzaması
zorunludur. Önderlik organın tayin edici rolü ve bu düzeltmeye de yol gösterme,
önderlik etme yükümlülüğünde olması bunu daha da zorunlu kılmaktadır. Bugün
hareketimizin önder organı, sınıf mücadelesinin üzerine yüklediği görevlerin
bir çoğunu maddi gücü bakımından yerine getiremez durumdadır. Gücünü biryana
teksif ettiğinde, diğer önderlik görevleri açıkta kalmakta, yerine
getirememekte, en azından aksamaktadır. Bu durum önderlik konusundaki yanlış
anlayışın, kendiliğindenci çalışma tarzının sonucudur. Bundan dolayı önderlik
gerek iş bölümü açısından, gerekse sayı bakımından yetersiz düzeydedir. Bu
yükleriyle ve çalışma tarzıyla, atılım yapması bir yana, alışılmış görevlerini
dahi yerine getirecek durumda değildir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Önderliğin düzeltilmesinde, çıkış noktası doğru
anlayışın yerleştirilip kendiliğindenciliğin yıkılmasıdır. Ancak bu çalışma
tarzının düzeltilmesi ve buna uygun örgütsel tedbirlerle birleştirilmediğinde
sonuçsuz kalır. Bu konuda örgütümüzün çalışma tarzının düzeltilmesi için
gerekli genel tedbirlere ek olarak şu özel tedbirler alınmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Önderlik genişletilmeli ve üye sayısı sınıf
mücadelesinin görevlerini yerine getirmek için yeterli, fakat gizlilik
koşullarında hantal olmayacak bir miktara çıkartılmalıdır. Önderlik içinde,
siyasal görevler ve örgütsel görevler arasında bir ihtisaslaşma sağlanmalıdır.
Kısacası politik büro ve örgüt bürosu oluşturulmalıdır. Bu bürolar kendi
içlerinde düzenli faaliyet sürdürürken, belli aralıklarla bir araya gelerek
siyasi ve örgütsel konuları ortaklaşa görüşmelidirler. Önderlik, üzerindeki
gereksiz yükleri atmalı, bazı ayrıntılı işleri alt organlara veya özel görev
birimlerine bırakmalıdır. Yine önderlik kendi ideolojik - siyasi görevlerine
yardımcı olabilecek kadroları seferber ederek onların enerjisinden
yararlanabilmeli. Bu, çeşitli görevlendirmeler şeklinde olabileceği gibi, ek
görevler biçiminde de olabilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgütümüz bütününde önderliğin başlıca üç unsuru olan
fikir oluşturma, uygun görevlendirmeler ve denetim konusunda köklü hatalar,
yetersizlik mevcuttur. Fikir oluşturma konusunda, var olan anlayışlar
yüzeysellik, savsaklama, sorunu görmezde gelme gibi tutumlarda kendisini
göstermektedir. Bunların terkedilmesi sorunların derinliğine ve yeterli biçimde
ele alınması zorunludur. Bu anlayışın yerleşmesi, ancak çalışma tarzında buna
uygun değişikliklerle ve eğitimle mümkündür. Eğitim için, kadrolara hitap eden,
çeşitli konularda. onlara yol gösteren, örgüt içindeki tecrübeler özetleyip,
genelleştiren, tecrübe alışverişini sağlayan bir yayın organı önemli bir
araçtır. Bunu örgütlenmesi gereklidir. Bunun yanında, organlar kendi eğitimleri
için yeterli zaman ayrılmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Fikir oluşturma konusunda organ toplantıları büyük yer
tutmaktadır. Toplantılara genellikle hazırlıksız gelinmekte gündem önceden
tespit edilmemekte ve toplantı süresi kısa tutulmaktadır. Tabii bu durumda
fikir oluşturmanın koşulları olumsuz yönde etkilenmemektedir. Toplantılarda
sorunların ayrıntılarının öne çıkarılması çokça görülmektedir. Toplantıların
gündeminin önce den saptanması, toplantılara hazırlanılması ve sürecin yeterli
uzunlukta olması gereklidir. Eğitimin, düzenli aralıklarla eleştiri - özeleştirini
yerleştirilmesi de büyük öneme sahiptir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Fikir oluşturma konusunda, siyasi gelişmelerin ve
çeşitli sınıfların görüşlerini yansıtan yayınların sürekli izlenmesi önder
unsurlar için büyük öneme sahiptir. Bunun yanında az sonra daha fazla
değineceğimiz, raporlar da, titiz bir gözlemci ve eleştirici olmayı gerekli
kılan bölümlerin is bir biçimde ele alınması büyük önem taşımaktadır. Fikir
oluşturmada kolektif çalışma, alt kadrolara ve kitlelere fikir danışma,
eleştirinin geliştirilmesi araştırma inceleme çok büyük yer tu maktadır. Burada
özellikle, kitlelerin ve kadroların fikirlerinin toplanması ve inceleme
araştırmayı belirtmeliyiz, “kitlelerden kitlelere” ilkesi burada somutlaşır,
"araştırma yapmayanın söz yoktur" gerçeği buradan gelir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Fikir oluşturma, görevlerin doğru tespitini, planlar,
programlar hazırlanmasını da içerir. Bu konuda önemli sorunlarla, tali sorunlar
arasında ayrım yapılmalı, dikkat, önemli sorunlar üzerinde
yoğunlaştırılmalıdır. Bunun dışında belli bir sorunda veya anda merkezi görev tespit
edilmeli, diğer görevlerle bu görev arasındaki ilişki ortaya konmalı, tüm
faaliyet merkezi görevin gerçekleştirilmesi bakış açısıyla yönlendirilmelidir.
Yoksa, ayrıntılar denizinde boğulmak, tali sorunları öne çıkarmak ve yorgun
fakat başarısız bir savaşçı durumuna düşmek kaçınılmazdır. Örgüt önderleri
sorunlara kuşbakışı bakabilmeli ve onlara hakim olabilmelidirler.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgütsel çalışma genişliğine veya yaygın çalışma ve
derinliğine çalışma olarak iki biçimde ele alınmalıdır. Genişliğine çalışma
gereklidir, Bu olmadan geniş kitlelerin mücadelesini kucaklamak mümkün
değildir. Ancak genişliğine çalışma derinlemesine gelişmeyi önder unsurların
yetişmesini önlüyor, sınırlı güçlerimizi dağıtıyorsa, düzenli ve planlı bir
genişleme yolu tutulmalıdır. Sınıf mücadelesi bakımından daha büyük önemi olan
alanla ve toplum katları içinde çalışma yoğunlaştırılmalıdır. Buralarda -ki
mücadelenin genellikle canlı olduğu alanlar buralardır~ yürütülecek derinliğine
faaliyet atılacak sağlam temel, çok sayıda kadro ortaya çıkaracak ve diğer alan
ara ve toplum katlarına eğilmeyi mümkün kılacaktır. Yoksa, verimsiz bir
çalışmada güç yitirmek, enerjimizi tüketip az ürün ortaya çıkarmak
kaçınılmazdır. İşte, fikir oluşturma bu noktada Ha kendisini gösterir. Tüm
mücadele alanını görüp, doğru değerlendirebilen bir bakış açısıyla öncelik
verilecek alanlar ve görevler tespit edilip, güçler buralarda
yoğunlaştırılmalıdır. Yoksa kör pratiğin ardından sürüklenmek kaçınılmazdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Önderlik siyasal olaylar karşısında zamanın tavır
almayı ve halk kitlelerini somut olaylar ve hedeflerden yola çıkarak seferber
etmeyi gerektirir. Örgütün geniş çapta seferber edildiği merkezi kampanyalar,
bunun etkili bir aracıdır. Merkezi kampanyalar örgütün hata ve zaaflarını
aksayan yönlerini ortaya koyar. Bu bakımdan merkezi kampanyalar örgütün pratik
yeteneklerinin ve yaratıcılığının harekete ve sınandığı, çok yönlü eylemleri
kapsayan faaliyet türüdür. Önderlik olarak bugüne dek merkezi kampanyalar
düzenleyip, pratik alanda bu tür eylemleri geliştirmede yetersiz kalındı. Bu
eksikliğimizi önümüzdeki dönemde gider<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Uygun görevlendirmeler yapmak, iyi bir örgüt
oluşturmak demektir. Bu ancak doğru bir fikir oluşturmaya dayanabilir. Kişiler
hakkın da objektif değerlendirmeler, görevlerin, Olanakların. ve gücün doğru
tespiti, gereklidir. Güç ve olanaklar sürekli geliştirici bir tarzda ele
alınmalıdır. Bu konuda kadroların iyi tanınması ve tepen tırnağa yeniden gözden
geçirilmesi zorunludur. Olumlu, olumsuz yanları, başarı ve başarısızlıkla
objektif bir değerlendirilmeye gidilmeli, niteliğe ve gelişene önem verilmeli,
yeni ve gelişen unsurlara güvenilmeli fakat ihtiyat elden bira mamalıdır. Kimin
neye elverişli olduğunun tespit edilmesi, kişinin eksiklerinin ve
üstünlüklerinin bilinmesi kadar, görevin hangi özellikleri gerektirdiği de
bilinmelidir. Bunun yanında örgütün devamlılığı esastır. Şu ya da bu şekilde
görev dışında kalan bir unsurun yeri olabildiğince doldurulabilmelidir. Bu da
uygun yedeklerin tespiti ve görevlendirilmesini, eğitilmesini gerektirir<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Örgüt, tüm görevleri yerine getirmesi gereken bir
mekanizmadır. </span><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Fakat herkesin her
görevi yerine getirmesi ne mümkündür, ne de doğrudur. Herkes bilincine,
tecrübesine, yeteneklerine uygun görevlere getirilmelidir. Bütün görevler bu
anlayışla dağıtılır. Ve makinanın parça arasında uyum yaratılırsa, ortaya iyi
bir çalı çıkar, tüm örgüt makinası verimli çalışır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Uygun görevlendirmeler, esnekliği
olan, hareketli sınıf mücadelesinin ihtiyaçlarına uygun bir tarzda kendini
geliştirip, yenileyebilen, koşullara uygun davranabilen bir örgütlenmeyi
yaratabilmenin şartıdır. Hiç kuşkusuz bu doğru bir örgüt anlayışından yola
çıkılarak gerçekleştirilir. Önemli olan bu anlayıştan hareketle, böyle bir
örgüt oluşturabilmek için doğru seçim ve görevlendirmeleri yapabilmektedir.
Hantal ve durağan bir örgüt yapısı yanlış anlayışların yanında uygun
görevlendirmeler yapılmayışıyla da bağlantılıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünist örgütün hata ve
zaaflarıyla hesaplaşarak gelişip-güçleneceği perspektifine bağlı olarak 1972-76
döneminde politik mücadeleye yaklaşım ve bunun kopmaz bağı içinde önderliğin
durumuna ve hatalarımız ve yetmezliklerimiz üzerinde durduk ve hareketimizin
ideolojik-politik sıçrama yapmasında hata ve zaaflarıyla hesaplaşma içine
girmesinin tayin edici olduğunu ortaya koyarak Kaypakkaya yoldaşın ortaya koymuş
olduğu platformu hata ve zarflarında arındırarak derinleştirdik ve Kaypakkaya
yoldaşın ve TKP-ML Hareketin gerçek savunucusu ve temsilci olduğunu ortaya
koyduk.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz bununla da yetinmedi
ve işkencede Kaypakkaya yoldaşın açtığı; ser ver sır verme direniş geleneğinin
sürdürücüsü oldu. Sözde değil özde Kaypakkaya yoldaşı anlayan ve onu dahada
ileriye taşıyan TKP-ML Hareketi, 12 eylül faşist darbesi ve ardından yaşanan
süreçte merkezi olarak örgütsel yapısı açığa çıkmayan Türkiye Kuzey
Kürdistan'da tek örgüt olduğunu tanıtlayarak, İbrahim Kaypakaya‘nın asıl
savunucu ve Onun ilke ve değerlerinin bayraktarı olduğunu ortaya koydu.
Kaypakkaya‘ya sahip çıkma adına bol gürültü koparan ve TKP-ML Hareketini ve
önderliğini „revizyonist, pasifist, tasfiyeci vb.“ sıfatlarla karalayan,,
hareketi kastederek “ bunlar İbrahim'e sahip çıkıyor görüngüsü üzerinde parsa
toplamak, amaçlı sahip çıktığını söyleyip" ardından , " aslında
bunlar İbrahim'i ve kurduğu örgütü inkar ediyorlar “ diyen TKP-ML Partizan cenahı
İbrahim Kaypakkaya yoldaşın ayan beyan ortada durun işkencede kızıl direnme
çizgisini ne ölçüde pratiğe uyguladı ve Kaypakkaya yoldaşın direktiflerini en
azından bu alanda ne ölçüde bayraklaştırdı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Herşeyden önce sözde Kaypakkaya
sanucusu olunmuyor. Bunun için sözle ile eylemin yani teori ile pratik arasında
uyuma bakmak yerinde olacaktır. Dahası 12 eylül faşist darbesi birçok sorunu
pratik olarak çözdüğü gibi işkencedeki kimin nerde durmasıyla da yani
Kaypakkaya yoldaşın direnişçi çizgisini savunduğu ve pratiğe uyguladığı
sorununu da çözmüş oldu. Kuşku yok ki, sınıfı geçen Kaypakkaya yoldaşın direniş
geleneğini merkezi olarak yukarı kaldıran TKP-ML Hareketi olurken, TKP-ML
Partizan cenahı işkencede Kaypakkaya yoldaşı utandıran pratiğiyle sınıfta
kalmış ve özde değil sözde Kaypakkayacı olduğu tescil edilmişti.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Keskin Kaypakkayacı Geçinen
TKP-ML Partizan Cenahı İşkenceye Düşen Her Devrimciye Yol Gösteren Kaypakkaya
Yoldaşın " Ser Verip Sır Vermeme "Direniş Geleneğini Yaşatamadı..!<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bir komünist örgüt ve o örgütün
önderleri ideolojik-politik ve örgütsel alanlarda olduğu gibi işkence
tezgahlarında örnek komünist tutum takınmakla yükümlüdür. Dahası komünist bir
örgütü ve bu örgütün önderleri, düşman karşısında eğilip bükülmez iradesiyle de
komünist olduklarını poliste göstermelidir. Komünist bir örgüt ve Onun
önderliği düşman karşısında görülmemiş bir cesaret ve dayanma azmine sahip
olduğunu iş başa düştüğünde pratikte tanıtlamalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Tıpkı komünist önderimiz
Kaypakkaya yoldaşın şu sözleriyle sorgucuları nasıl top ateşine tuttuğu ve
komünist bir önder olarak işkence tezgahlarında devrimci proletaryanın gücünü
ve yenilmezliğini ispatladığı gibi: "Esasen biz komünist devrimciler,
prensip olarak siyasi kanaatlerimizi ve görüşlerimizi hiç bir yerde gizlemeyiz.
Ancak örgütsel faaliyetlerimizi, örgüt içinde bizimle çalışan arkadaşlarımız ve
örgüt içerisinde olmayıp da bize yardımcı olan şahıs ve grupları açıklamayız.
Kişisel sorumluluğum açısından gerekeni zaten söylemiş bulunuyorum. Ben buraya
kadar anlattıklarımı samimiyetle inandığım Marksist-Leninist düşünce uğruna
yaptım. Ve sonuçtan asla pişman değilim. Ben bu uğurda her türlü neticeyi göze
alarak ve can bedeli bir mücadeleyi öngörerek çalıştım. Neticede yakalandım.
Asla pişman değilim. Bir gün sizin elinizden kurtulursam gene aynı şekilde
çalışacağım." ( İbrahim Kaypakkaya'nın Sorgusundan)<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Şüphesiz ki sınıf mücadelesinin
en zor geçitlerinden olan işkencede, proletaryaya, örgüte, halka devrime ve
sosyalizme bağlı kalmak, komünist devrimci bir çizgide direniş bayrağını yükseltmek
tüm komünist devrimcilerin görevidir. Ama en başta da komünist önderlerin
görevidir. Bir komünist önder, işkencede de örnek olmakla yükümlüdür. Bu önder
olmanın gereğidir. Eğer bir komünist önder, komünist militanların ortalama
tutumundan daha ileri ve örnek tutum takınmıyorsa, bu önderlik açısından bir
zaaf demektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Aslında komple önderlik
özelliklerini kendisinde toplamış ve örnek alacağımız komünist önder tipi,
Kaypakkkaya yoldaştır. Bu perspektif ışığında Kaypakkayacı geçinen ve her 18
Mayısta üzerine methiyeler düzen TKP-ML Partizan geleneğinin işkencede
Kaypakayacı"ser verip sır vermeme“ geleneğine ne kadar bağlı kaldığını
değerlendireceğiz<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;"><br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">KİM KAYPAKKAYA YOLDAŞI SÖZDE
DEĞİL ÖZDE SAVUNARAK İŞKENCEDE DİRENİŞ GELENEĞİNİ BAYRAKLAŞTIRDI..!<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bir örgütün komünist olup
olmamasının tek kıstası elbette işkencede direnmek değildir. Ama biliyoruz ki
he komünist örgüt her komünist örgüt işkence de direnmekle yükümlüdür. Buradan
hareket ettiğimizde bir dönemler İbrahim Kaypakkaya'nın mirasçısı olduğunu iddia
eden Partizan cenahı işkencede Kaypakkaya yoldaşın direnişi geleneği neden
yaşatamadı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Elbette İbrahim Kaypakkaya
yoldaşı anmak- anlamak, aşmak, savunmak sözde görüşlerini papağan gibi
yinelemekte değil Onun M-L perspektifini kavrayıp, bunun gereklerine uygun
hareket etmek etmekten geçiyor. Kaypakkaya yoldaşın işkencede direnişi davaya
kendisini adamasının yanında, savunmuş olduğu komünist görüşlere derinliğinden
inancı, davaya sınırsız adanmışlığı, kısacası komünist düşüncelerin düşmanla
teke tek savaşta da milyonlarca işçi ve emekçinin temsilcisi olarak meşale
olmaktı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşkencede eğilip bükülmez bir
iradeye ortaya koyan komünist önder Kaypakkaya yoldaşın işkencede 3.5 ay süren
Ser verip sır vermeme direniş çizgisini, Partizan cenahı neden yaşatamadı. Hemen
her sorunda KK’ye ve Hareketimize yalan-yanlış, haksız ve aymazlıkta sınır
tanımaz gözü kapalı saldırı ve kara çalma içinde olan Partizan cenahı, kendi
olumsuzlukları ve hatalarıyla hesaplaşma yerine her olumsuzluğu hareketimizin
üzerine yıkmaya çalıştı. Hareketimizin sol oportünist hata ve yetmezliklerinin
kefareti olan Partizan Kaypakkaya yoldaşın görüşlerinin takipçisi olduğu
görüntüsü vermeye çalıştı. Ama Partizan cenahının Kaypakkaya yoldaşa sahip
çıkması bilimsel değil duygusaldı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haliyle geçmişi değerlendirme de
bilimsellikten uzak duygusal yaklaşımlar, Kaypakkaya yoldaşın Marksist-Leninist
sistematiğini anlamama, faşizme ve burjuvaziye karşı sınıf kinini her cephede
savaş baltası olarak kullanamama, kendini herşeyden önemli gören bencil ve bireyciliğe
teslim olma hali işkencede kişilerin iç hesaplaşmasında kendini feda etmekten
ırak tutum içine girerek, düşmanın dayatması karşısında direnememe yada ifade
vererek boyun eğme yolunu seçtiklerini biliyoruz . Türkiye devrimci hareketi
açısından işkencede örgütü ve yoldaşları hakkında tek söz etmeden yanı ifade
vermeden direniş tohumunu 29 Ocak 1973 yılında yakalanıp Diyarbakır
işkencehanelerin de tam 3.5 ay “ parçalasanız da konuşmayacağım“ diyerek
kendisinden sonrakilere direnme yolunu gösteren ve 18 Mayıs 1973 yılında
katledilen İbrahim Kaypakkaya yoldaş olmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haliyle Kaypakkaya yoldaşın
mirasçı olarak ortaya çıkan örgüt yada örgütler açısından önsel olarak düşmanla
işkencede teke tek tutuşulan iki sınıfın burjuvazi ve proletaryanın
temsilcilerinin sıcak mücadele alanında çıplakça yürüyen mücadelede
yanıtlanması gereken önemli bir sorunlardan birisi de Partizan cenahının
işkencede neden, sır verip sır vermeme direnişini sağlam bir zeminde öremediği
ve neden Kaypakkaya yoldaşın ser ver sır verme geleneğini sürdüremediğinin
yanıtlanmasıdır .<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İŞKENCEDE DİRENMEK İLKESEL BİR
TUTUMDUR<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Faşizm her dönem devrimin
gelişimini önlemek ve halk hareketinin önünü kesmek için devletin bekçiliğini
yapan siyasi polis saldırılarını artırarak, gözaltına alınan devrimcilere yoğun
işkenceler yaparak öncü devrimcileri etkisiz kılma ve örgütlü savaşımın
devrimci bir zeminde gelişiminin yolu kapatmak için yoğun çaba gösterir. Kuşku
yok ki bunların başında zorun açık ifadesi olan işkence gelir. O halde yılların
deneyim ve tecrübesi ışığında işkencede düşmanın taktikleri ve metotlarını,
buna karşı işkencede direnişçinin yerine getirmesi gereken devrimci görevlerin
neler olduğuna dair hem teorik çözümler ve hem de pratik duruş bakımından
birçok olumlu örnekler yaşanmıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hem dünya komünist hareketinin,
hem TKP-ML Hareketinin ve hem de devrimci hareketin deney ve tecrübeleri
ışığında işkencede burjuvazinin kullandığı yöntemler ve buna karşı devrimci ve
komünistlerin nasıl davranmaları gerektiği üzerine yaşanmışlıkların imbiğinde
süzülüp gelmiş olan yüzlerce işkencede direniş ve ilkesel tutum üzerine
örnekler yaşanmıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Burjuvazi ve onun ‘işkenceci’
maşaları, emperyalizm çağında bilimin de alet edildiği özel bir ‘uzmanlık’
alanı haline getirdikleri akıl almaz işkence yöntemlere başvurarak
muhataplarını fiziken ve ruhsal olarak çökertmeyi hedefler. İşkencecilerin
öncelikli amacı, olabildiğince hızlı bir biçimde olabildiğince çok sayıda
“rejim düşmanını” ele geçirerek sisteme muhalif<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">örgütlenmeleri çözmek ve
çökertmektir. Fakat bu ‘öncelikli amacın’ gerisinde de, burjuvazinin gücü ve
iktidarının karşısında durulamayacağı düşüncesini yerleştirme stratejik amacı
yatar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Emeğin ve insanlığın kurtuluşu
uğruna yürüttükleri kavga nedeniyle o işkence tezgahına düşen komünistler ve devrimcilerin
görevi ise, bu irade savaşında diz çökmemektir. Temsil ettikleri proleter
sınıfa, onun kolektif değerleri ve tarihsel misyonuna leke düşürmeyen bir duruş
sergilemektir. Bir komünistin ya da devrimcinin işkence karşısındaki duruşu,
aslında öncesinde şekillenir. Onun bir devrimci ve komünist olarak hayatla,
devrim ve sosyalizm davasının görev ve sorumluluklarıyla kurduğu ilişkinin
kapsam ve derinliği, en önemlisi de içtenliği, çatışmanın bu anı ve alanında
nasıl bir duruş sahibi olacağının ipuçlarını da içinde taşır. Dışarıda,
inandıklarının hakkını vererek buna uygun yaşayan birisi, işkenceciler
karşısında da o idealleri ölümüne korur. O nedenle işkencede direniş ya da
çözülme, gerçekte dışarda başlar, işkence odalarında açığa çıkıp somutlanır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşkencede direnemeyen bir
devrimcilik eksiktir, kusurludur; çözülmenin boyutları, verdiği zararların
büyüklüğü ölçüsünde devrimcilik iddiasının dışına düşmüştür. Hiçbir “insani”
yaklaşım, “anlayış” ya da “mazeret” teorisi bu gerçeği değiştiremez.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Haliyle burjuvazinin
işkencelerine direniş sorunu, sınıf mücadelesinin en ön saflarında yer alan
başta komünistler olmak üzere, anti-faşist, devrimcilerin ve ulusal
kurtuluşçuların sıcak gündeminde sürekli yer alan ve yer alması gereken hayati
bir sorundur. Kavganın yakıcı sıcaklığında yer alan militan unsurlar her an
karşı karşıya oldukları bu<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="DE" style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-ansi-language: DE; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">duruma kendilerini hazırlamalı ve
yüzlerce olguyu içinde barındıran sorgu sürecini başarıyla tamamlamak için
gerekli bilinçle donatılmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Demek ki her komünist ve devrimci İşkencede ifade
vermeyerek, direnmek zorundadır. Kendisine komünistim diyen ve proletarya ve
emekçi yığınları örgütleyip devrime seferber etmeyi amaç edinen bir örgüt
düşmanla mücadele alanlarının başında gelen işkencede direnişte ser verip sır
vermeme çizgisine uygun hareket etmekle yükümlüdür.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşkence tezgahlarında örnek komünist tutum söz konusu
olduğunda, ilk akla gelen kişidir İbrahim Kaypakkaya’dır. O, düşman karşısında
eğilip bükülmez iradesiyle de komünist bir önder olduğunu gösterdi. O, proleter
kahramanlık örneğiyle, ülkemizde komünist devrimci direnişin çığırını açtı.
İbrahim Kaypakkaya, bugün de, gıpta ettiğimiz eğilmez komünist devrimci
iradesiyle özellikle işkence tezgahlarındaki tutumuyla devleşen bir önder
tipidir. O, komünist bir önder olarak düşman karşısında görülmemiş bir cesaret
ve dayanma azmine sahip olduğunu gösterdi. Stalin'in "dağ kartalı"
benzetmesi, İbrahim'i de en iyi anlatan sözcüktür. Bu "Dağ Kartalı",
şu sözleriyle sorgucularını top ateşine tutuyor, bir komünist önder olarak işkence
tezgahlarında da devrimci proletaryanın gücünü ve yenilmezliğini ispatlıyordu:<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">" Esasen biz komünist devrimciler, prensip olarak
siyasi kanaatlerimizi ve görüşlerimizi hiç bir yerde gizlemeyiz. Ancak örgütsel
faaliyetlerimizi, örgüt içinde bizimle çalışan arkadaşlarımız ve örgüt
içerisinde olmayıp da bize yardımcı olan şahıs ve grupları açıklamayız. Kişisel
sorumluluğum açısından gerekeni zaten söylemiş bulunuyorum. Ben buraya kadar
anlattıklarımı samimiyetle inandığım Marksist-Leninist düşünce uğruna yaptım.
Ve sonuçtan asla pişman değilim. Ben bu uğurda her türlü neticeyi göze alarak
ve can bedeli bir mücadeleyi öngörerek çalıştım. Neticede yakalandım. Asla
pişman değilim. Bir gün sizin elinizden kurtulursam gene aynı şekilde
çalışacağım." ( İbrahim Kaypakkaya'nın Sorgusundan )<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İK, 12 Mart faşizminin işkenceci cellatlarına karşı
yürüttüğü boyun eğmez mücadeleyle, devrimcilere ve komünistlere silinmez bir
proleter yiğitlik mirası devretti. Bu gelenek, o günden beri elde güçlü bir
silah olarak korunarak, sınıf mücadelesi içinde devam ettirildi, devam
ettirilecektir. Ama O'nun, bize emanet ettiği miras bu kadarla sınırlı
değildir. O'nun sadece bu yönünü yüceltmek, onu sadece bu çerçeve içinde kabul
etmek, Kaypakkaya'nın mirasının niteliğini anlamamaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kaypakkaya'nın işkencedeki proleter kahramanlık örneği
tutumu, bir sınıf tavrının ifadesidir ve birbirini tamamlayan militan bir
direnişçilikle, Marksist-Leninist çizgiyle bağlıdır. İK'nın işkencedeki soylu
tavrı, ancak sınıf mücadelesinin çeşitli yönleri ve aşamalarında ortaya koyduğu
diğer tavırlarla bütünlükle bir şekilde ele alındığında gerçek anlamını bulur.
Ve O'nu komünist önder olarak asıl yücelten de budur. Şüphesiz sınıf
mücadelesinin en zor geçitlerinden olan işkencede, proletaryaya, örgüte, halka
devrime ve sosyalizme bağlı kalmak, komünist devrimci bir çizgide direniş
bayrağını yükseltmek tüm komünist devrimcilerin görevidir. Ama en başta da
komünist önderlerin görevidir. Bir komünist önder, işkencede de örnek olmak
zorundadır. Bu önder olmanın gereğidir. Eğer bir komünist önder, komünist
militanların ortalama tutumundan daha ileri ve örnek tutum takınmıyorsa, bu
önderlik açısından bir zaaftır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Türkiye devrimci ve komünist hareketi önder ve militan
kadroları, işkencede İK'nın kızıl direniş çizgisini kendilerine düstur
almışlardır. Ve binlerce devrimci ve komünist militanın direnişinde İK yoldaş
hep örnek olmuştur. Köksüz ağacın kuruduğu gibi, İK'yı reddederek ağacı köksüz
bırakanlar yad Kaypakkaya yoldaşın M-L çizgisini özümsemeyip ona donmuş dogmatikçe
bilimsellikten uzak duygusallıkla bakanların başlarına neler geleceğini bilerek
hareket etmelidirler. Dün olduğu gibi, bugün de İK işkencede direnişte örnek
önder tipi olmaya devam ediyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">KESKİN KAYPAKKAYACI GEÇİNEN PARTİZAN ÖNDERLİĞİ NEDEN
İŞKENCEDE SER VERİP SIR VERMEME DİRENİŞİNİ BAYRAKLAŞTIRAMADI ?<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Her 18 Mayısta Partizan geleneği Kaypakkaya yoldaşın
çizgisine ne kadar bağlı oldukları ve ne kadar onun devamcısı olduklarını
yineleyip duruyorlar. Bolşevik Partizandan MKP’ye, Özgür Gelecekten Yeni
Demokrasiye kadar uzanan Partizan cenahı- Bolşevik partizanı diğer akımlardan
farklı tutmak gerekiyor- Kaypakkaya yoldaşın işkencede “ ser verip sır vermeme
” geleneğini ne kadar sahip çıkıp yaşattıklarına dair pek bir değerlendirme
yapmayarak, konunun üzerinde atlanıyor yada yumuşak karınları olması nedeniyle
bu sorun görmezden geliniyor. Bu cenahta bazı kesimler “işkencede direnmek
komünist olmanın tek kıstası olamaz “ diyerek işkencedeki olumsuzluk bir yerde
kutlanmaya çalışılarak, her komünist örgüt ve kişinin işkencede direnmekle
yükümlü olduğu-olacağı unutturulmaya çalışılıyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kaypakkaya yoldaşın işkencede ölümü hiçe sayan
direnişi, onun komünist düşüncelerinin toplamının doruğu olarak ele
alınmalıdır. Kaypakkaya yoldaşın işkencede direnişini düşmanla tutuşmuş olduğu
kıran kırana süren iki sınıfın savaşımı olarak görme yerine başkalarında
işkence direndi diyerek komünist direnişin karşısına dikmek, aslında kendi
olumsuzluğunu hafifletme amacı taşıdığını söylemek hiçte yanlış olmayacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP-ML/Partizan örgütü işkencede tutum söz konusu
olduğunda, diğer devrimci akımlardan farklı bir yere koyup değerlendirmek
gerekiyor. Çünkü diğer devrimci örgütlerin 12 Mart ve ardından yaşanan süreçte
Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde kurulan TKP-ML Hareketinin işkencedeki tutumu
diğer devrimci akımlardan farklıydı. Buradan olarak Kaypakkaya yoldaşın
Diyarbakır işkencehanelerin de ölümü hiçe sayarak kaldırdığı kızıl direniş
bayrağı, yani “ser ver sır verme” tutumu devrimci ve komünistler için güçlü bir
mirastı. 1973’en sonra coğrafyamızda işkenceye düşen her devrimciye yol
gösteren Kaypakkaya yoldaşın “ser ver sır verme” tutumu olmuştur. Kaypakkaya
yoldaşın işkencede direnerek katledilmesi artık Türkiye ve Kuzey Kürdistan da
devrimci ve komünistlerin işkencede nasıl davranmaları gerekli olduğunu,
tartışılmaz netlik içinde ortaya koydu. İşkencede ilke ser verip sır
vermemektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Nitekim Kaypakkaya yoldaşın pratiği bu gerçeği
sağa-sola çekilerek sulandırılmayacak netlikte ortaya koymuştu. İşkencede
direniş çıtası belirlenmişti; düşmanı işkence yaptıkları inlerinde yenmek ve
devrim ve sosyalizm ideallerini bayraklaştırmak. Bunun dışında başka bir tutum
asla kabul edilemezdi. Zaten TKP-ML Hareketini işkencede diğer akımlar da
ayıran ana noktalardan biriside işkencede ser verip sır vermeyerek ölümü yere
çalan proleter devrimci tutumdu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşte İbrahim Kaypakkaya yoldaş 21 Nisan 1973 tarihli
işkenceli sorgu tutanağında faşizmin işkencehanelerin de devrimci ve
komünistlerin nasıl davranmaları gerektiğini, çok derin ve anlaşılması zor
olmayan herkesin anladığı bir pratikle ortaya koyuyordu:<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">“ Esasen biz komünist devrimciler, prensip olarak
siyasi kanaatlerimizi ve görüşlerimizi hiç bir yerde gizlemeyiz. Ancak örgütsel
faaliyetlerimizi, örgüt içinde bizimle birlikte çalışan arkadaşlarımızı ve
örgüt içerisinde olmayıp da bize yardımcı olan şahıs ve grupları açıklamayız,,.
Ben bu uğurda her türlü neticeyi göze alarak ve can bedeli bir mücadeleyi
öngörerek çalıştım ve neticede yakalandım. Asla pişman değilim. Birgün sizin
elinizden kurtulursam gene aynı şekilde çalışacağım,” sözleriyle Türkiye
devrimci tarihine “Ser verip sır vermeyen bir komünist önder ” olarak
geçiyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Komünist önder Kaypakkaya yoldaşın faşist
diktatörlükçe 3.5 ay süren ağır işkencelerin ardında örgütü ve yoldaşları
hakkında konuşmadığı için, vücudunun parça parça kesilerek 18 Mayıs 1973
yılında hunharca katledildiğini biliyoruz. Yine 1973 döneminde TKP-ML Hareketi
davasında gözaltına alınan ağır işkencelere maruz kalmasına karşın işkencede
direnen yoldaşlar olmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Dahası 1974-1976 yeniden toparlanma sürecinde,
Kaypakkaya yoldaşın hayatı ve devrimci mücadelesi özelliklede işkencede düşmana
açıktan cephe alan tutumunun propagandası Nihat Behram'ın kaleme almış olduğu,
“ İşkencede Ser Verip Sır Vermeyen Bir Yiğit İbrahim Kaypakkaya “ adlı
biyografi romanında genişçe anlatılmış ve tüm devrimci ve emekçilere, faşizmin
işkencehanelerin de nasıl “ser verip sır vermeme” direnişinin sergileneceği
ortaya konmuştur. Haliyle Nihat Behram’ın kitabı faşizme karşı işkencede
direnişin elkitabı olmuş ve hemen tüm devrimci ve komünistler bu kitabı eğitim
kitabı olarak kullanmışlardır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Kuşku yok ki o süreçte Kaypakkaya yoldaşı anmak ve
komünist fikirlerini kitlelere taşımak amaçlı makalelerde ve yazılarda sıklıkla
işkencede direnişinin temelinin ideolojik-politik zemin olduğu ortaya konarak,
Kaypakkaya yoldaşın, işkencede ölümü göze alan direnişinin özünün komünizmi
özümleme, örgütüne güven ve emekçi halkların kurtuluşuna olan güçlü inançtan
kopuk ele alınamayacağıydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Aynı keza gerek 1976 yılında Hareketimiz saflarında
yaşanan dogmatik TKP/ML-Partizan ayrışmasında Kaypakkaya yoldaşın ortaya koymuş
olduğu görüşlerin donmuş ve değişmez olarak görülemeyeceği komünist
perspektifine bağlı olarak, TKP-ML Hareketi Kaypakkaya yoldaşın ortaya koymuş
olduğu M-L görüşler üzerindeki hata ve yetmezlikleri temizleyerek
derinleştirilmesi çalışması, aynı zamanda Kaypakkaya yoldaşın M-L görüşlerini
derinlemesine kavrayıp, özümleme çalışmasıydı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Hareketimiz Kaypakkaya yoldaşın işkencedeki direniş
çizgisini kendisine yol gösterici olarak almıştır. Kaypakkaya yoldaşı anmak ve
anlamak, Onun çizdiği M-L hattının özünü yakalayıp, onun görüşlerini hata ve
zaaflardan arındırarak, dogmatizmi ve sübjektif düşünce tarzını aşarak
ilerleyeceğini gerçekliğine bağlı kalarak, olayları ve olguları kendi zemininde
koparmadan ele alıp değerlendirmekle bir anlam ifade ettiği, edeceği gerçeğine
bağlı kalmaktan geçtiğini ortaya koydu ve buradan yürümeye çalıştı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşkencede Direniş Teori İle Pratiğin Uyumu, ve
Kaypakkaya Yoldaşın Düşüncelerinin Gerçek Savunucusu ve Geliştiricisi TKP-ML
Hareketi Oldu<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İbrahim Kaypakkaya yoldaş dogmatikçe sahip çıktığını
ortaya koyan ve sıklıkla hareketimize yalan-yanlış değerlendirmelerle, yada
temelsiz savlarla saldırıp, karalayan TKP-ML/Partizan cenahı hem ideolojik-
teorik-politik ve örgütsel ilkeler temelinde hem de ayan beyan işkencede
direniş konusunda da Kaypakkaya yoldaşın “işkencede ilke ser ver sır verme”
tutumuna tam tersi, işkencede direnişi bayraklaştırma yerine esasta çözülme pratiği
içinde oldu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Belki de Türkiye devrimci hareketi içinde devrimcileri
hayal kırıklığına uğratan örgütlerin başında TKP-ML-Partizan örgütü geliyordu.
Çok keskin İbocu geçinen ve İbrahim'in tek savunucusu ve temsilcilerinin
kendilerini olduğunu sıklıkla iddia eden TKP-ML-Partizan örgütü sözde İbocu ama
özde İbonun görüşlerini özümlemekten uzak olduğunu, 12 eylül faşist darbesinin
ardında yaşanan zorlu süreçte açığa serdi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP-ML-Partizan örgütü işkencede bir devrimci ve
komünistin nasıl davranması gerektiğini 1979 Ocak ayında yayınlanan “İKİ LİDER
İKİ ÖRNEK / İbrahim Kaypakkaya ve Doğu Perinçek’in Polis ifadeleri LE-YA
YAYINEVİ “ tarafından yayınlanan kitapta ortaya koymuştu. Bu kitapta okuyoruz:<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">“ İşkence, hakim sınıfların iktidarlarını sürdürmek
için yüzyıllar boyu halka karşı başvurdukları bir yöntemdir. İşkencenin
«çağdışı» olması boş bir palavradır. Bazılarının iddia ettiği gibi işkence
«çağdışı» değildir. Bugün, bütün adilik ve acizliğiyle; emperyalistlerin ’en
yeni teknik gelişmeleriyle bir uzmanlık kolu haline getirdikleri işkence halâ
yürürlüktedir. Hakim sınıflar işbaşında kaldıkları sürece onlar adi, insanlık
dışı yöntemlere başvurmaktan çekinmeyeceklerdir...<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">İşkencelere karşı böyle bir tavır takınan devrimciler,
işkencehaneler de de işkencecilere karşı aynı kararlı tavrı takınırlar.
İşkencehaneler de- devrimcileri ayakta tutan güç halka ve proletarya davasına
bağlılık, devrime inançtır. İşkencehaneler kararsız unsurların döküldüğü; bir
kısmının ise sınıf kinlerinin iyice bilendiği bir sınav yeridir. Tarihte
binlerce Marksist-Leninist bu sınavlardan' başarıyla geçmiş, “Ser ver, Sır
verme” Marksist-Leninist ilkesini uygulamışlardır. Hitler’ci faşistlere karşı
Dimitrov; Çekoslavakya’lı komünist Julius Fuçik, Arnavutluk’ lu, Çin’li,
Vietnamlı... binlerce Marksist-Leninist bu sınavdan başarıyla çıkmış,
onların-'işkence karşısında takındıkları örnek tavır tüm dünya
Marksist-Leninist’ lerine direnç ve ilham kaynağı olmuştur. Ülkemizde de
devrimciler yıllardan beri faşizmin işkencehanelerin de direniyor, mücadele
ediyorlar. Bir kısmı teslim oluyor, bir kısmı katledilerek ölümsüzleşiyor; ser
verip sır vermiyorlar.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ülkemizde işkenceler şimdi de bütün hızıyla sürmesine
rağmen, işkencehanelerin, Kontr-gerilla ve MİT’çilerin aralıksız çalıştığı 12
Mart dönemi ayrı bir öneme sahiptir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bir devrimcinin ve özellikle de komünist bir
devrimcinin, en önemli devrim sınavlarından birisi de polisteki tutumudur.
Çünkü polis, devrimcinin yıkmayı amaçladığı diktatörlüğün yoğunlaşmış somut bir
ifadesi olarak karşımızdadır. Üstelik her türlü taktik avantaja da sahiptir.
Polisteki sınıf mücadelesinde devrimcinin elindeki tek silah ideolojik
sağlamlıktır; yani devrime olan bağlılık ve inançtır. Devrimcinin elinde bundan
başka silah yoktur. Fakat bu silah, karşı-devrimin falakasının, elektrik
şoklarının, psikolojik işkencelerinin üstesinden gelecek derecede güçlü ve
yegane silahtır. Yeter ki kullanılsın. Bu silahın güçlülüğü, Uluslararası
proletaryanın emperyalizme ve onun uşaklarına karşı verdiği sınıf mücadelesinde
binlerce defa sınanmış ve ispatlanmıştır. Bu silaha sahip olmayan birinin
devrimciliği, rahatına düşkün, inançsız kişilerin salon gevezelikleriyle ve
mevki hırslarıyla sınırlanmış bir «devrimciliktir. Ve hele bu kişi
Marksist-Leninist olduğunu ileri süren bir kişiyse, poliste halktan sıradan
sempatizan kişilerin adlarını sayıp dökmeye kadar varan bir çözülme, devrime
ihanetten başka bir anlam taşımaz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Ülkemiz de bütün Marksist-Leninistlerin,
devrimcilerin, yurtseverlerin poliste ve işkence tezgahlarında örnek olarak
benimsediği İbrahim Kaypakkaya’nın polisteki tutumunu yansıtmaktadır. Bu belge
başında Fehmi Altınbilek, Yaşar Değerli gibi azılı faşistlerin bulunduğu
işkenceci timlere karşı aylarca işkence altında tutularak katledilen emekçi
halkımızın Marksist-Leninist önderi İbrahim Kaypakkaya’ya aittir. Bugün onun
ser verip sır vermeyişi, halkımızın yaktığı ağıtlar da; bütün devrimcilerin
dillerinde ve yüreğindedir. Onun «esasen biz komünistler» diye başlayan
işkencecilerin yüzüne haykırılmış olan sözleri bugün bütün devrimcilerin
işkencehaneler de, İşkencecilere karşı mücadelede dillerinde dolaşan,
bilinçlere kazınmış komünist bir şiar haline gelmiştir. Bugün ülkemizde
komünist kararlılığın biricik sembolü olan İbrahim Kaypakkaya bütün
Marksist-Leninistlerin ve halkımızın önderi olarak yaşamaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">“(İKİ LİDER İKİ ÖRNEK / İbrahim Kaypakkaya ve Doğu
Perinçek’in Polis ifadeleri LE-YA YAYINEVİ “<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;"><br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Uzun olsa da Yukarıda aktarmış olduğumuz alıntılar
Partizancılar tarafında yayınlanan kitapta alınmış ve işkencede devrimci
tutumun nasıl olması gerektiğini doğru olarak ortaya koymaktadır. Haliyle
beklenti İboya bağlılıkta sıklıkla dem vuran ve KK ve TKP-ML Hareketini kolay
yoldan “ İbrahim Kaypakkaya yoldaşın düşüncelerini savunmuyorlar, tasfiyeci,
inkarcı, hainler vb.” diyerek suçlayıp hedef tahtasına oturtan TKP-ML, 1 ve 2
önderlikleri işkencede Kaypakkaya yoldaşın ölümü göze alarak düşmana meydan
okuyan devrimci tutumuna uygun bir pratik sergileyemediklerini görüyoruz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bizim işkencehaneler de ve zindanlarda tanık olduklarımız
bir yana, TKP-ML/Partizan örgütünün 1987 yılına kadar birlikte hareket eden
MKP’nin 1-Kongre belgelerinde, TKP-ML-Partizan örgütünün işkencede nasıl bir
sınav verdiğine dair aktarımlar, TKP-ML’nin Kaypakkaya yoldaşın işkencede “ser
ver sır verme” ilkesine bağlı kalmadığı ve poliste başta MK düzeyinde olmak
üzere orta ve alt dezeydeki kadroların önemli bölümünün çözüldüğü ortaya
konuyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP-ML-Partizanın önderliğinin polis tavrına dair
MKP-1.kongre ve belgeleri şunları aktarıyor:<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">“ MK düzeyinde Süleyman Cihan yoldaş hariç herkesin şu
veya bu şekilde çözüldüğünü belirtmiştik. 1.Konferansta parti genel
sekreterliğine seçilen yoldaş (Sefa kaçmaz) ile bir başka yoldaş ( Hüseyin
balkır) çözüldükleri halde MK’ya seçilmişlerdi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Partide ilk olarak merkezi düzeyde çözülme -1.Yenilgi
dönemindeki çözülmeleri saymazsak- cuntanın ön günlerin de Dersim’de düşmanın
eline geçen 1. MK üyesi bir yoldaş ( İbrahim) ile başlamıştı. Bu yoldaş iki ay
poliste direndikten sonra çözüldü. Daha sonra ise 2.konferans hazırlıkları yapıldığı
dönemde bir başka MK üyesi Erzincan’da yakalanarak( Ali Yavuz Çengeloğlu )
poliste çözüldü. Her ikisi de örgütsel bilgileri deşifre etti ve örgütün
yukarıdan aşağıya doğru örgütlenme şemasını ve bu örgütlenme içerisinde
kimlerin yer aldığını ( bir çoğunu isim ve kod adlarıyla) polise bilgi olarak
verdiler. TKP-ML-Partizan örgütünün 1.MK’si 7 kişiden oluşuyor. Polisçe
yakalanan 5 MK üyesinden yalnızca Süleyman Cihan işkencede direnirken diğer
dört kişi çözülüyor. Dışarıda kalan 2.MK üyesi (İsa Güzel ve Sefa Kaçmaz) 1981
yılında yaşanan ayrışmada Bolşevik Partizan saflarında kalıyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">TKP-ML 2.Konferansta 3. Kişi Fahri Üye(FÜ) ler ( Aslan
,Muzaffer ve Süleyman Y ) ve yedeklerle üzere toplam 15 kişi MK’ya seçilir.
Bunlardan FÜ’ler hapishanede olduklarından dolayı fiili olarak MK’da görev
yapamıyor ve alınan kararlarda oy hakları bulunmuyor. Pratik örgütsel çalışma
içinde toplam 12 üyeden 7‘si yaklaşık 4 aylık polis operasyonu ve operasyonda
ele geçen kadroların çözülmeleri sonucu düşmanın eline geçer . Bunlardan
Süleyman Cihan Partini genel sekreteri ( l. MK içerisinde yer almakta idi )
başta olmak üzere 3 SB üyesi polisin eline geçer. Süleyman Cihan konuşmadığı
için işkencede katledilir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Burada bir noktaya dikkatleri çekmek istiyoruz: Bazı
belgelerde veya bazı yoldaşların kişisel değerlendirmelerinde bu dönemde, 2.MK
üyelerinden Süleyman yoldaşla birlikte toplam 4 (dört) yoldaşın “çözülmediği“
noktasında vurgular yapılmaktadır. Bu değerlendirme ve vurgular doğru değildir.
Bu yaklaşım tarzı yanıltıcıdır ve geçmişin hatalarına karşı ciddi ve samimi bir
yaklaşım olarak değerlendirilemez. Kimi yoldaşların örgütsel bilgi verirken
veya bilinen örgütsel bilgileri kabul ederken bu bilgileri sınırlı tuttukları
doğrudur. Ancak çözülme sadece deşifre olmayan örgütsel bilgileri polise
deşifre etmek veya kişileri yakalatmak olarak anlaşılırsa, bu büyük bir yanılgı
ve yanlış saptama olur. Bu bakış açısı komünist bir bakış açışı değildir. “
Polis nasıl olsa biliyor, o halde bunları kabullenmek veya onaylamak çözülme
olarak değerlendirilemez" anlayışı komünist direnme perspektifi ve ruhuna
denk düşmez. Bunu teorileştirmek ideolojik zayıflığı teorileştirmektir. Bir
başkasının verdiği bilgileri kabullenmek ve onaylamak aynı zamanda gerek
yakalanmış gerekse yakalanmamış kişiler üzerinde hem işkencenin daha bir
ağırlaştırılmasına sebep olacak hem de hukuki durumlarını daha da zora
sokacaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Şu konuda kafamız açık ve net olmalıdır: İşkencede
komünistlerin iradesiyle burjuvazinin iradesi çarpışmaktadır. Komünistlerin işkence
tezgahlarında iradesinden başka bir silahı yoktur. Burada görev ölümüne
direnişe kilitlenmek, komünist bilinç, irade, kararlılık, fedakarlık ve
cesaretle düşmanın iradesini ve zulüm araçlarını yenilgiye uğratmaktır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Güçlendirme sonrası MK düzeyinde ilk yakalanma 1983
Martı’nda oldu. Polis operasyonu sonucu ele geçen 3(üç) MK üyesinden daha yeni
hapishaneden çıkmış olan biri hariç diğer ikisi çözülmüştü. Bunlardan biri daha
önceki bölümlerde de değindiğimiz gibi l. MK üyesi, 2. Konferansta Parti genel
Sekreter yardımcılığına seçilmiş, Süleyman CİHAN yoldaş düşmanın eline
geçtikten sonra ve güçlendirme sonrasından MK 4.toplantısına kadar Parti genel
sekreteri olarak görevini sürdürmekte. Yakalandığı zaman ise parti genel
sekreter yardımcısı konumundaydı. Bu kişi ( Ali Haydar Akgün ) ilk iki gün
direndi daha sonra çözülmeye başladı, süreç içerisinde ise poliste ihanete
kadar işi götürerek yazılı ve görsel basın aracılığı ile Partiye kendisini
feshetmesi ve gerillaların gelip düşmana teslim olması çağrısını yaptı. Bu
tavrını Savcılıkta ve tutuklanıp hapishaneye konuluncaya dek sürdürdü.
Hapishanede bir süre itirafçıların koğuşunda kaldıktan sonra burada ihanetinden
vazgeçerek bağımsızlar koğuşuna geçti. Daha sonra ise, yani gerek hapishanede
gerekse dışarıda parti çevresinde kalmaya çalışan demokrat bir kişi olarak
yaşamını sürdürmektedir. Bu kişi hakkında önce ölüm kararı çıktığını daha sonra
ise Partinin bu ölüm kararının kaldırdığını da belirtmek isteriz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Diğer MK üyesi ise, güçlendirmede MK’ya alınan ama
daha sonra olumsuz tavır ve davranışlarından dolayı MK tarafından MK üyeliği
düşürülen kişidir. Bu kişi yakalandığı zaman MK üyesi değildir. Çözülmesi
oldukça detaylıdır. İstanbul’da iki MK üyesi ve bir kısım kadro ve aktivistin
yakalanmasında rol oynamıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Bu tarihten sonra MK üyesi olma sıfatıyla yakalanıp
çözülen iki kişi daha vardır. Biri güçlendirmeden yaklaşık bir yıl sonrasında
MK’ya tercihen seçilenlerdendir. Daha önce hapishanede yaklaşık 3 yıl yatmış ve
firar etmiştir. Bu yakalanmasında (cunta öncesi) polisteki tavrı komünisttir,
konumu ise kadroydu. Aynı süreçte Adana’da yakalanan bir başka MK üyesi de
çözülmüştür. Bu yakalanmalardan sonra üç MK üyesi faaliyet içerisinde kaldı. Bu
üç kişiden biri 1984 yılında safları terk ederek yurtdışına yerleşti.
Böylelikle 2.Konferansta FÜ’lerle birlikte MK’ya seçilen 15 kişiden 12‘si
yakalanmış durumdaydı. Güçlendirme sonrası MK’ya seçilen tüm üyeler çözülmüştür
ve bu kişilerden hiçbirisi hapishaneden çıktıktan sonra, aktif mücadeleye
katılmamıştır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Genel bir değerlendirme yaptığımızda cunta ile
2.Konferansa kadar olan dönem içerisinde direnme oranı 2.Konferans sonrası
döneme göre oldukça yüksektir. Orta ve alt kademe kadro ve üyelerin çözülme
oranı 2.Konferans ve devam eden yıllarda oldukça fazladır. Abartısız
diyebiliriz ki, güçlendirme sonrasından 1987‘ye kadar olan kesitte ne MK
düzeyinde ne de diğer alt düzeylerde örgütlü olan kadro ve üyelerden (bir elin
parmaklarını geçmeyecek kadar insan hariç) hemen hemen hepsi çözülmüştür.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Partinin bu dönem içerisinde işkencehaneler de
komünist bir sınav vermediği çok açık ve net bir şekilde ortadadır. Bu bir
sonuçtur. Herkes bu rakamlara bakarak Partimizin cunta sonrası işkence
hanelerde komünist bir çizgi tutturamadığını görebilir. Bir partinin Merkez
Komitesi (MK sekreteri hariç) tümden çözülüyorsa, o kademedeki kadro ve
üyelerin direniş tavrını abartarak o partinin bu dönem boyunca işkencehaneler
de komünist tutum geliştirdiğini söylemek, o dönem boyunca gösterilen ideolojik
zaafı teorileştirmekten başka bir anlama gelmez. Önderlik ve çizgisi bir
direniş sergilemiyorsa sorgulanması gereken bunun nedenleridir.”( MKP’nin
1-Kongre belgelerinden, Sayfa-178-179-182))<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Her adımda TKP-ML Hareketini “ İbrahim yoldaşın toplum
üzerindeki haklı prestijini sömürmek amaçlı sahip çıktığı, aslında Kaypakkaya
yoldaşın görüşleriyle bir ilişki ve bağı olmadığı”nı iddia eden TKP-ML-Partizan
cenahı, en somutta TKP-ML Hareketini önderliği ve yönetici kadroların ezici
çoğunlukla işkencede direnirken, TKP-ML-Partizan’ın keskin İbocu geçinen
önderliği ve yönetici kadroların ezici çoğunluğunun işkencede çözülmesi kimin
Kaypakkaya yoldaşın takipçisi olup olmadığını tartışmaya mahal vermeyecek
şekilde netleştirmiştir. Sözde değil özde İbocu olmak en başta işkencede “ser
verip sır vermeme” geleneğini yaşatmak ve bunu ileriye taşımaktan geçtiğini
unutmayalım.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Yalnız işkencede olumsuz sınav veren kişilere karşı
kazanıcı, en azından devrimci demokrat bir çizgide tutmak ve işkencede olumsuz
tavır içinde olanları yeniden kazanmak, yeniden kazanılmasa bile düşmana karşı
direngen bir hatta tutulmasını sağlamak büyük önem taşır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Neki TKP-ML/Partizan örgütü işkencede olumsuz
davrananlara karşı bir yandan ilkeli bir duruş sergilemeyerek liberal
davranırken -örneğin Sefa Kaçmaz ve Hüseyin Balkır 1977 yılında
yakalandıklarında işkencede çözülmelerine karşın, 1978 yılında yapılan
TKP-ML/Partizan örgütünün 1.Konferansına delege olarak seçildikleri gibi aynı
zamanda Sefa Kaçmaz MK’ya seçilmiş ve bununla da yetinilmemiş işkencede çözülen
ama ondan sonrası bu zaafını aştığına dair somut bir deneyim olmadan TKP-ML
Genel Sekreterliğe Sefa Kaçmaz’ın uygun bulunması, TKP-ML-Partizan örgütünün
ilkeleri nasıl ayaklar altına aldığını ve uzlaşmacı davrandığını gösterir başka
birşeyi değil.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">77-78’li yıllarda işkencede çözülenlere karşı
uzlaşmacı davranan TKP-ML/Partizan örgütü 1980 12 eylülden sonrası işkencede
olumsuz sınav verenler karşısında sol sekter kazanıcı olmaktan uzak bir pratik
içinde olduğunu ve bu “Sol sekter” tutum sonucu bir çok kişinin TKP-ML/
Partizan örgütünden koptuğunu belirtmeliyiz. Başka devrimci akımların işkencede
çözülenlere karşı liberal ve uzlaşmacı bir tutum takınırken, Partizan örgütünün
tam tersi bir konumda durarak, işkencede çözülenleri kazanmak ve yeniden kalıba
dökmek bir yana tecrit ve izole ederek kazanımcı olmaktan ırak bir tutum içinde
olmaları, zor süreçlerde bir çok kişinin yalnız başına kalması ve devrimci
safların dışına düşmesine neden olmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">MK ve bölge düzeyinde ileri kadroların işkencedeki
sınavda olumsuz bir konumda yer alanlarına karşı takınılacak tutum ile daha alt
kadro, deneyi ve tecrübe sahibi olmayan kadroların polisteki sınavda göstermiş
olduğu olumsuzluklar karşısında takınılacak tutum bir ve aynı olmaz. Yönetici
kadroların poliste takındıkları olumsuz tutuma karşı daha katı tavır cezai
müeyyideler uygulanması gerekirken, deney ve tecrübesi eksik olan yeni
kadroların işkencedeki olumsuzluklarına karşı takınılan tutum daha hoş görülü
kazanıcı olmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;"> Tüm bu veriler
ve yaşanmış olan gerçekler TKP-ML Partizan örgütünün Kaypakkaya yoldaşın M-L
bakış açısını özümleme ve bunun gerekleri doğrultusunda hareket etmediğini yani
Partizan cenahının özde değil sözde İbocu geçinmeye çalıştığını gösteriyor.
İşkencede ser verip sır vermeyerek direnmek komünistler açısından ilkesel bir
tutumdur. Örgütün ideolojik-politik ve örgütsel alanda önderlik yapan ve sınıf
savaşımına öncülük rolünü üstlenen bir yerde örgütün lokomotifi olan bir
savaşçı örgütün önderliği her bakımdan direngen olmakla yükümlüdür.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Teori ile pratiğin ve söz ile eylemin uyumsuzluğuna en
çarpıcı örnek TKP-ML/Partizan örgütünün işkencedeki direnmeyerek çözülen
tutumudur. Bu alanda kendi hata ve zaaflarıyla hesaplaşıp gerçekleri ortaya
koymaktan çekinmeyen, MKP ve B.Partizan olmuştur. Onlarda işkencede Kaypakkaya’ca
davranılmamasının nedenlerini ideolojik-politik çizginin yanlışlığından arama
yerine, ikincil-üçüncül sorunlarda aranması kendi hatları ve zaafları ile
hesaplaşmaktan kaçınıldığını ve durumu kurtarma tutumundan vaz geçilmediğini
gösteriyor. 12 Eylül faşist darbesi ve ardında yaşananlar kimin sözde kimin
özde Kaypakaka'yacı olduğunu söz götürmez de açığa sermiştir. Bu gerçeklik orta
yerde durduğu hala bazı TKP/Partizan geleneğinden gelenlerin Kaypakkaya
tartışmasında kuyruğu dik tutmaya çalışmaları beyhude bir çabadır. İşkencede
Kaypakkaya yoldaşın direniş geleneğini örgüt olarak güçlendirerek ileriye
taşıyan TKP-ML Hareketi olurken, çok keskin İbocu olarak geçinmeye çalışan
TKP-ML/Partizan cenahı işkencede olumsuz sınav vererek, geleneği sürdürememiştir.
İşte işkencede iki farklı tutum birisi TKP-ML Hareketinin Kaypakkaya yoldaşın
komünist tutumu iken diğeri ise TKP-ML/Partizanın olumsuz tutumu olmuştur.
Gerçekten de kimin Kaypakkaya'nın mirasçısı olduğunu yaşanan pratik yakıcı
olarak ortaya koyuyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Demek ki Kaypakkaya yoldaşı anmak, Onun söylemlerini
koşullardan kopararak 49. yıldır tekrarlamakla, dogmatizm ve sübjektivizmden
ısrara etmekte değil, hata ve zaaflarla hesaplaşarak Onun ortaya koymuş olduğu,
M-L hattı derinleştirmek ve teori ile pratiğin arasındaki uyumu yakalamaktan
geçtiğini unutmayalım. İşkencede katledilmesinin 49. yılında komünist önder
Kaypakkaya yoldaşı daha derinden anlayıp, Onun çizgisini ileriye taşımda inat
ve ısrarla yürüyeceğimizi bir kez daha yineliyoruz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><b><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;"> Komünist Önder
Kaypakkaya Yoldaş Ölümsüzdür.!<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><b><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">16.Mayıs-2022<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><b><span style="color: #050505; font-family: "inherit",serif; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: NL;">Halkın Birliği<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal"><o:p> </o:p></p><p class="MsoNormal" style="background: white;"><br /></p>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-72910470712851775272022-01-12T12:15:00.002-08:002022-01-12T12:15:34.941-08:00Tarihimizde Öğrenerek İlerleyeceğiz: "İzmir Ölüm Yürüyüşü" Bir Direnişinin Öğrettikleri “ ve Hareketimizin Önderliği..!<p></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEh1MN1E1KsUQhb4vgzuYy9j6cQuWdxWmbt6vY2a9viV9rbNpSmCFTwA2gd4RVCKNWB3nl6R6FnOtAMD8jNYI7ebHRqLnImJABDRy8GbXYr1oWaN1OOTS5DVfGIHLZVlPQVZk-q0jT6QFbjqGUnsP3UIgi8suoPAlCBpMqLPrKCtxCj1BR520PvNa2cyCA=s980" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="550" data-original-width="980" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEh1MN1E1KsUQhb4vgzuYy9j6cQuWdxWmbt6vY2a9viV9rbNpSmCFTwA2gd4RVCKNWB3nl6R6FnOtAMD8jNYI7ebHRqLnImJABDRy8GbXYr1oWaN1OOTS5DVfGIHLZVlPQVZk-q0jT6QFbjqGUnsP3UIgi8suoPAlCBpMqLPrKCtxCj1BR520PvNa2cyCA=s320" width="320" /></a></div><p></p><div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">İşten atılan İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 280 işçisinin 7 Ocak 1992yılında başlattıkları "Ölüm Yürüyüşü", oldukça ağır koşullara rağmen tam 28 gün sürdükten sonra, sendika ağa ve bürokratlarının ihanetiyle istenmedik bir şekilde" sonuçlanmış"tı. Tam 600 km kilometre süren "ölüm yürüyüşü", yalnızca komünist hareketimizin önderliğindeki bir direniş olması nedeniyle değil, aynı zamanda ve bununla birlikte özellikle siyasi kazanımları bakımından da büyük bir öneme sahiptir. Elbette İzmir belediye işçilerin 93 Ocak ayında örgütlemiş oldukları ölüm orucu eylemiyle işçilerin talepleri genelde kabul edildi ve eylem yenilginin ardından başarıyla sonuçlandı. Peki Ölüm yürüyüşüne nasıl gelindi.. "Ölüm yürüyüşü"nü 26 Ağustos 1991yenilgisi hazırladı. Yenilgi süreci ve sonrası, işçiler için bir okul oldu. Mücadele onları da eğitti. İlk komite ve İşkolu hareket grubu, bu süreci doğru değerlendirdi, çıkardığı dersleri daha başta öncü işçiler gelmek üzere işçilerin eğitiminde birer silah haline getirdi. Çok yönlü ve sistemli bir çalışma yürüttü. Alışıla gelmişin dışına çıkarak, pek çok aracı verimli bir tarzda kullandı. Burada özellikle işçilerdeki mücadele eğilimine ilişkin yerinde gözlemlerin varlığı, "Ölüm yürüyüşü"nü zamanında yakalayıp formüle edilmesini sağladığı gibi, kadro ve taraftarlarımızın duyarlılık ve girişkenliğini de sürekli kamçılayan bir öge oldu. Yaşam, mücadele etmenin ve diretmenin dışında hak almanın ve onları koruyup geliştirmenin bir başka yolu olmadığını işçilere gösterdi. Çoğunluğu siyasal bakımdan gericiliğin etkisinde olmasına rağmen, işçi kıyımına, işsizliğe ve sonuçlarına karşı mücadele bilinci onları direnişe çektiği gibi, öncü işçilerin etrafında birleşmelerini de sağladı Öncü işçilerin önemli bir deney ve bilinç birikimine sahip olması, özellikle öncü işçilerden oluşan örgütlüklere komünistlerin damgasını vurması harekette önemli bir sıçrama yarattı. İşçileri birliği ve kararlılığı sendika ağa ve bürokratlarına "ölüm yürüyüşü" kararı aldırdığı gibi, bu kararın yaşama geçirilmesini de sağladı. Direnişe TKP-ML Hareketinin önderlik etmesi, 28 gün başarıyla sürmesini de getirdi. Yürüyüşteki çok hassas dengesi vardı ve bu sürekli mücadele halindeydi. Biryandan sendika ağa ve bürokratlarının damgasını vurduğu reformcu uzlaşıcı cephe, bir yandan komünistlerin damgasını vurduğu direnişçi cephe. Birinci siyasal olan ve sendikaların damgasını vurduğu Tertip Komitesi'nde, Öteki de Yürüyüş Komitesi ve Devrimci İşçi Konseyi'nde ifadesini buluyordu. Bu başlıca iki güç arasında geniş ve duruma göre dalgalanan bir ara kesim vardı. Gerçekte yürüyüşü sürekli ileri götüren, işçilerin direnişçi çizgide birliğini sağlayan, sendika ağa ve bürokratlarının hile ve oyunlarını boşa çıkaran ve önderliği fiilen elinde tutan komünistlerin damgasını vurduğu Yürüyüş Komitesi ve daha geniş bileşimiyle de Devrimci İşçi Konseyi idi. İkincisi, direnişin ilerleyen günlerinde oluşturuldu. Bunda amaç, Yürüyüş Komitesi'nin konumunu daha da güçlendirmek, devrimci işçilerin birliğini sağlamak ve sendikacıların hile ve oyunlarını boşa çıkararak, etkisizleştirmekti. Konsey kendi basın sözcüsünü seçti. Yine legal devrimci basın platformunun harekete geçmesini sağlamak ve DKÖ'ni harekete geçirerek destek eylemlerini geliştirmek ve yürüyüşe özellikle Polatlı'dan itibaren katılımı güçlendirmek amacıyla temsilciler seçip gönderdi. Böylece, hem yürüyüşteki güç ilişkisi ve hem de sendikacıların olası hile ve oyunları göz önünde tutularak, içteki devrimci örgütlülük daha da geliştirildi. Bu durum, Tertip Komitesi karşısında, Yürüyüş komitesinin konumunu daha da güçlendirdi. Nitekim zaman zaman güç denemeleri de oldu burada Yürüyüş Komitesi'nin ağırlığı açıktan görüldü. Yürüyüş Komitesi, ara güçlerin varlığını sürekli taktiklerinde hesaba kattı. Onlara sürekli güven vererek uzunca bir süre yanına çekmeyi başardı. Komünistlerin çok yönlü çalışmaları bunu daha da pekiştirdi. Kitlelerin durumu ve mevcut farklı eğilimler çok iyi biliniyordu. Yoldaşlarımız bu durumun bilinciyle,, hem yürüyüş boyunca ajitasyon çalışmasına büyük bir önem verdiler, direnişçileri ziyaret ederek dayanışmayı yükselttiler, hem de özellikle işçi ailelerini harekete geçirerek bu yolla da direnişçilerin moralini geliştirdiler. Destek eylemlerinin geliştirilmesi, özelliklede Polatlı'da kitle katılımının arttırılmasında da yoldaşlarımız çok önemli roller oynadılar. Komünistlerin önderliğinde direniş ancak 28 gün sürebildi. Bu, hemen her bakımdan çok zorlu bir süreçti. Bir yandan faşizm ve sermayenin yoğunlaşan saldırıları, bir yandan da sendika ağa ve bürokratlarının hile ve oyunları aşıla aşıla büyük bir kararlılık ve özveriyle örüldü 600 KM'lik ve 28 günlük direniş. Burada komünistlerin önderliği baş koşuldu. Ama ne zaman ki, komünistler önderliği 28. günde elden kaçırdı ve gelişmeler onların gücünü aştı, o zaman direniş de istenmedik bir şekilde "son" buldu. Kuşkusuz bunda güç ilişkileri belirleyici oldu. Komünistlerin ve ileri işçilerin gafil avlanmaları, en fazla duyarlı davranmaları gereken bir yer ve zamanda duyarlılığın zayıflaması, o anda somut bir saldırının beklenmemesi, Yürüyüş Komitesi ve Konsey'in gelişme ve duruma müdahale edebilecek konumda hazır beklemesi, direnişçi kitlelerin dağınık halde ve otobüslerde tecrit bir durumda olması vb. bütün bunlarda bu nesnel zemin üzerinde etkili oldu. Sendika ağa ve bürokratlarının Yürüyüş komitesini dışlayarak, birkaç kafadarıyla birlikte sözüm ona oluşturduğu "işçi temsilcileri"yle hükümetle işçi çıkarlarının aleyhine kötü bir anlaşma imzalamaları bu koşullarda ve silahların namlusu altında ekili oldu. Gerçekte "hükümet sözü"nün ötesinde hiçbir şey yoktu bu anlaşmada. Burada "an"ın şaşkınlığı ağır baskı ve kitlede hızla çözülme eğilimi egemen oldu. Yoldaşlarımız, önce direnme çağrıları yaptılar, etkili olamadıklarını gördüklerinde de bilinçli geri çekilme yolunu tutarak, Polatlı'da güçleri toparlayıp yeniden direnişi sürdürmeyi öngördülerse de, bunda başarılı olamadılar. Artık ok yaydan fırlamıştı. Direnişin bu şekilde sonuçlanması, sendika ağa ve bürokratlarının gerçek yüzünü bir kez daha gösterdi. Ne zaman ki onlar, inisiyatifi ele geçirdiler, gerçekte bu, direnişin de" sonu" oldu. Onlar, sınıfı bir kez daha satmışlardı. Eylemin başarı ve kazanımlarının korunup geliştirilmesinde devrimci/komünist önderliğin zorunluluğu bir kez daha görüldü. Sendika ağa ve bürokratları, faşizm ve sermayeyle uzlaşma ve işbirliği yolu nu tutarak, sınıfın saflarında başarısızlık ve yenilginin sorumlusu ve kaynağı olduklarını bir kez daha gösterdiler. Bu durumda sınıf sendikacılığının önemi daha da artıyor. Direniş, 28. gününde Ankara varoşlarına dayanmışken hükümet ve sendika ağalarının anlaşmalarıyla sonuçlandı. Hükümet, atılan işçilerin işe alınacağı ve 17. madde de gerekli değişikliğe giderek yeni bir yasanın yakında hazırlanıp Meclis'e sunulacağını açıkladı. Bu, önemli bir geri adımdı. Hükümet ve sendika ağaları, Ankara'da büyük kitle sel gösterilerin olacağından, yeni bir işçi dalgasının patlak vereceğinden özellikle korkuyorlardı. Direnişin gücü, sorunu hükümetin gündemine soktu ve geri adım atmasını sağladı. Özellikle siyasal kazanımları gözönünde tutulursa, direniş esasen hedefine varmış bulunuyor. Direniş, işçi kıyımına, işsizliğe ve sonuçlarına karşı mücadele yolunu gösterdi ve yeni güçleri mücadeleye çekti. Yeni bir işçi dalgasının fitilini ateşledi. Ama sınıf hareketinin durumu yeni bir dalganın patlak vermesine elvermedi. Burada en büyük engelin sendika ağa ve bürokratlarının pasifikasyonu ve etkisizleştirmesi olduğu bir kez daha görüldü. Bununla birlikte sınıfın saflarında dayanışma, bilinç ve kararlılığı da hala çok zayıf. Direnişin en büyük dezavantajının bu olduğu da söylenebilir. bu da, komünistlere sürekli artan yeni ve daha geniş çaplı görev ve sorumluluklar yüklüyor. Direniş, komünist Hareketimiz'e de çok şey kazandırdı. İşçiler ve aileleriyle somut ve oldukça yoğun bağlar kurduk. Siyasal etkimiz ve devrimci güçler arasındaki prestijimiz daha da büyüdü. Direniş öncesi ve sırasında İl komitesi ve İşkolu Hareket Grubumuz yoğun sistemli bir çalışma içerisine girdi, çalışmalarda her adım birbirini tamamladı,. Bu öncü çalışma rolümüzü arttırdığı gibi, atılan adımla parçada kalmamasını ve daha etkili olmasını da sağladı. Bu çalışmalar, Hareketimizi, direnişin ve direnişçi aile destek eylemlerinin öncüsü konumu yükseltti. Direniş süresince On binlerce bildiri, özel sayı gazete dağıtıldı, yaygın bir pullama Kuşlama yapıldı. İşçi ailelerine yöne çok sayıda toplantı oldu, yoldaşların tarafından oluşturulan İşçi Aileleri Dayanışma Komitesi, ailelerin destek eylemini bizzat organize etti ve yönettiği geçiş süresi boyunca pek çok yoldaş, birer ajitatör gibi çalıştı, yoğun bir ajitasyon yapıldı. Yetenekli ajitatörlere ihtiyaç, bütün bir direniş boyunca hissedildi. Harekete sistemli müdahale bakımından yetenekli ajitatörlerin oynayacağı pratikte daha iyi görüldü. Yoldaşlarımızın her düzeyde birleştirici olmaları da direnişteki işçilere ve devrimcilere örnek oldular, birliğin mücadele içerisinde nasıl sağlanacağının yolunu gösterdiler. Ayrıca yurtdışındaki yoldaşlarımızın toplayıp gönderdikleri 15 milyon TL'lik yardım da, çalışmalarımızı güçlendiren ek bir öğe oldu. Bu paranın5 milyonu işçi ailelerine dağıtılırken geri kalanıyla da aileleri Polatlı'ya götürmek için otobüsler tutuldu. Sendika ağa ve bürokratlarının bir engeli de bu şekilde aşıldı. Başarılı bir direnişin ardından, işçileri ve komünist Hareketimiz'i şimdi yeni görevler bekliyor. Hükümet "sözü"nü tutmazsa, işçiler ve aileler yeni eylemler geliştirmenin hazırlığını yapıyorlar. Örgütümüz de, burada üzerine düşeni yapmaya çalışıyor şüphesiz. Bu yeni durumda, kurduğumuz ilişkilerin, artan ve yaygınlaşan siyasal etkimizin örgütlü bir güce dönüştürülmesi, ki nitekim 93 Ocak başında işten atılan işçilerin ölüm orucu eylemini başlatmalarında hareketimiz öncü rolünü oynadı ve ölüm orucu Ankara'ya taşınarak yarım kalmış olan ölüm yürüyüşünün talepleri esas olarak kabul ettirildi. Ölüm Yürüyüşü Kazanımla Sonuçlandı..!92 Martında başlayan "Ölüm Yürüyüşçüleri”nin “Ölüm Orucu” direnişi yeniden başladı. İşten atılan işçiler 14. Gün devam eden ölüm orucu eylemi işverene geri adım attırarak başarıyla sonuçlandı. İşten atılan İzmir Büyük Belediyesi işçileri, çevre belediyelerinde işe alındı. Bu, “ölüm yürüyüşçüleri"nin ve başından itibaren bu eyleme damgasını vuran, önderlik eden komünist Hareketimiz'in önemli bir başarısıdır, Demirel'in önderliğindeki faşist koalisyon hükümeti, “ Ölüm Yürüyüşü” direnişi Ankara varoşlarına dayanmışken, sendika ağa ve bürokratlarının da yardımıyla eylemin önüne geçerek daha fazla büyümesini önlemişlerdi. Dahası işçilere verilen sözlere bağlı kalınmayarak belediye işçileri oyalandı. Ama bunda da başarılı olamadılar " İl Komite'miz ve Belediye İşkolu Hareket grubumuz bu süreci de iyi değerlendirdi. “Ölüm Yürüyüşü”nün dersleri ve kazanımlarını sistemli işleyerek, işçileri siyasi bakımdan canlı tutmaya ve sorunu gündemleştirmeye çalıştı ve bunda başarılı da oldu. “Ölüm Orucu” direnişi öncesi ve sonrasında geliştirilen eylemliliklere ve örgütlenmelere de damgasını vurdu. Hükümetin taktiğini sürekli olarak teşhir eden yoldaşlarımız, sendika ağa ve bürokratlarının etkisizleştirme çabalarını da boşa çıkardılar. 10 Mart 1992 yılında Ankara Belediye-İş sendika binasında başlatılan açlık grevi direnişi, İzmir'de de başlatıldı. İşten atılan ve “ ölüm yürüyüşü ” deneyimi taşıyan direnişçi işçileri yeniden eyleme çekmede bu daha da uyarıcı oldu. Yoldaşlarımız “açlık grevi” direnişleri içerisinde de canlı ve etkili bir ajitasyon çalışması yürüttüler. “İşçi Aileleri Dayanışma Komitesi"de çabalarıyla eyleme önemli bir destek örgütledi. Ailelerin “açlık grevine katıl"masın da belirleyici bir rol oynadı. Bu kitleyi İzmir'den Ankara'ya götürmeyi de sağladı. Komite, sendika ağa ve bürokratlarının engelleme çabalarını burada birkez daha mahkum etti. “Açlık Grevi” direnişinin kitlesel geçmesinde de çabalarımız belirleyici bir rol oldu. Sendika ağa ve bürokratları "ölüm yürüyüşü”n de olduğu gibi bu kezde olduğu kadar az bir kitleyle ve etkisiz bir açlık grevi işi kotarmaya çalıştılar sendikanın olanaklarını işçilerinden İzmirden Ankaraya giderek " ölüm orucu" direnişe katılmaları içi kullandırmalar. Ama yoldaşlarımız çabalarıyla bu da boşa çıkarıldı. Yurtdışındaki yoldaşlarımızın toplayıp gönderdikleri yardımlarla işçilerin kafileler halinde Ankara'ya taşınmaları sağlandı. Bu gelişme karşısında sendika ağa bürokratları geri adım atarak, geride kalan işçilerin yol parasını karşılamak zorunda kaldılar. Böylece direnişin kitlesel boyutu daha da geliştirildi. “Ölüm Orucu” direnişine katılım sürekli arttı. Direnişe 150 kişilik bir işçi ve işçi ailesi kitlesi katıldı. Direnişin canlı bir havada ve kararlılıkla götürülmesinde de yoldaşlarımızın önemli bir rolü oldu. Ayrıca "açlık grevi” direnişi değişik eylem biçimleriyle destekle me ve daha etkili kılma yönünde de örgütümüzün ciddi hazırlıkları vardı. İşten atılan Izmir Büyük Şehir Belediyesi işçileri, “ ölüm yürüyüşü ” ve zorunda kaldılar. Böylece direnişin kitlesel boyutu daha da geliştirildi. “Ölüm Orucu” direnişine katılım sürekli arttı. Direnişe 150 kişilik bir işçi ve işçi ailesi kitlesi katıldı. Direnişin canlı bir havada ve kararlılıkla götürülmesinde de yoldaşlarımızın önemli bir rolü oldu. Ayrıca “açlık grevi” direnişini, değişik eylem biçimleriyle destekleme ve daha etkili kılma yönünde de örgütümüzün ciddi hazırlıkları vardı. İşten atılan İzmir Büyük Şehir Belediyesi işçileri, “ ölüm yürüyüşü ” ve “ölüm orucu” direnişi yolundan zafere ulaştılar. Direndiler ve kazandılar. Bir kez daha tutulacak yolu gösterdiler. Başarıya ulaşmada, komünist önderliğin zorunluluğu, birbirinin devamcısı ve tamamlayıcısı bu iki eylemin şahsında bir kez daha yaşayarak görüldü.</div><div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">Yaşasın “ Ölüm Yürüyüşü ” Direnişimiz!</div><p> </p>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-49495351377664794562021-09-09T07:54:00.005-07:002021-09-09T07:54:24.567-07:00M.Suphi TKP’Sİ 101. Yaşında İşçi Sınıfı Hala Öncü Partisinden Yoksun..!<p> </p><p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span style="color: #4b4f56; font-size: 10.5pt;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6QZMJ8vYvgYuJ6Rev0mtvyvOMxp8mNRcCNzsAa87m5ttX9fY6phT8ZriCewySSa5LSiTVl2sZ6xfWpvYbn-dEgo0wNX3Zrhr3jUEU9snCnKpQzRtgRHon5o74Li6d3vyROl3h9tHEgPeO/" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="" data-original-height="580" data-original-width="890" height="209" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6QZMJ8vYvgYuJ6Rev0mtvyvOMxp8mNRcCNzsAa87m5ttX9fY6phT8ZriCewySSa5LSiTVl2sZ6xfWpvYbn-dEgo0wNX3Zrhr3jUEU9snCnKpQzRtgRHon5o74Li6d3vyROl3h9tHEgPeO/" width="320" /></a></div><br />10 Eylül 1920 tarihi, Türkiye proletaryasının komünist partisinin kurulduğu
gündür. Kemalistler izin vermediği için Kongre, Sovyetler Birliği'nin Bakü
kentin de toplandı. Kuruluş Kongresi 'ne 51 'i İstanbul ve Anadolu 'dan gelmek
üzere toplam 72 delege katıldı. Bu delegeler 15 komünist örgütü temsil
ediyorlardı.<p></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M. SUPHİ başkanlığında büyük bir coşku ile başlayan Kongre, bütün komünist
grupları birleştirdi; partinin Tüzük ve programını onaylayarak TKP'ni kurdu.
Parti Başkanlığına MUSTAFA SUPHİ, Genel Sekreterliğe ETHEM NEJAT yoldaşlar
getirildiler. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tüm dünyayı sarsan şanlı Ekim Devriminin etkileri ülkemizde de hissedildi. Marksizm’in
yayılmasını, büyük bir atılım kazandırdı. Türkiye'li komünistler proletaryanın
bağımsız siyasetini sürdürecek komünist partisinin kuruluşu için harekete
geçtiler. Kararlı, yoğun çalışmalar sonucu TKP kuruldu. Böylece proletarya
kendi bağımsız öz örgütüne kavuşmuş oldu. TKP'nin kurulması ile komünist grup,
çevre ve hücreler tek bir örgüt içinde birleştirildi. Komünist parti programı
oluşturuldu. Böylece geniş yığınları kucaklama safhasına geçildi. Mustafa Suphi
önderliğinde Marksizm-Leninizm'i yol gösteren düşünce olarak benimsedi.
Lenin'in önderliğindeki 3. Enternasyonal'e bağlı olarak çalıştı. İşçi ve
köylülerin, emperyalizmin, feodalizmin ve gericiliğin boyunduruğundan
kurtuluşunun ancak devrimle mümkün olabileceğini kararlılıkla savundu.
Proletaryanın kurtuluşunun kendi sınıf egemenliği ve sosyalizmde olduğunu
ortaya koydu ve 3. Enternasyonal'deki diğer komünist partileriyle birlikte,
emperyalizme ve her türden gericiliğe karşı kararlılıkla mücadele etti, TKP ,
ülkemiz proletaryası ve emekçi halklarının emperyalizme ve gericiliğe karşı aktif
mücadelesini, örgütlemeye çalıştı. Emperyalist işgale karşı ulusal kurtuluş
mücadelesinde, proletaryanın önderliğini ve emekçilerin iktidarını gerçekleştirmeyi
başlıca güncel hedef aldı.Türkiye halklarının ulusal kurtuluş mücadelesine
aktif olarak katıldı. Ancak bu mücadelenin önderliğini elinde bulunduran
burjuvazinin temsilcisi Kemalistler TKP'nin gelişmesini önlemek ve
dağıtılmasını sağlamak için önce sahte bir komünist partisi kurdular, sonra da
Türkiye'ye gelmek için yola çıkan TKP'nin önder kadrolarını 28-29 Ocak 192l'de
Karadeniz'de haince pusuya düşürerek kahpece katlettiler. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M, Suphi ve yoldaşları Kemalist gericiliğe uzlaşıcı bir iyimserlik
göstermelerinin bedelini yaşamlarıyla ödediler. Elbette bedel yalnızca bununla
sınırlı kalmadı.Türkiye Komünist hareketi için uzun süre yeri doldurulamaz
denli büyük bir kayıp ve ödünün ağır bedeli diğer yanı oldu. M.Suphi ve
yoldaşlarının erkence katledilmesi TKP’nin daha vücuda gelmeden örgütlenmesine
onulmaz bir yara açtı ve TKP önderliksiz kaldı. TKP’nin organlarını oluşturup, örgütlerin
kaynaşmasını sağlayamadan almış olduğu bu ağır darbe komünist hareketin 50.yıl
daha kendisini toparlayamayacak düzeyde dağılmasını ve geriye savrulmasını
koşulladı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunda kuşku yok ki M.Suphi ve yoldaşlarının Kemalist burjuvazi hakkındaki
aşırı iyimserliklerinin önemli bir etkisi oldu.Bilindiği üzere liberal
burjuvazi gelişen proletarya ve komünist partisinden emperyalistlerden ve büyük
burjuvaziden korktuğundan daha çok korkar ve de emperyalistlerle kol kola
girmekten geri durmaz. Kemalist burjuvazide bu niteliğine uygun davrandı. Ve Suphi
önderliğindeki komünistlere özgürlük tanımadı. Devrimin Rusya'sından para ve
silah desteği almak için komünistlere özgürlük tanıyor görünümü vermeye çalışırken,
M.Suphi ve yoldaşlarını hunharca Karadeniz’de katlederek, Anadolu'da komünist
ve devrimci örgütlenmeleri dağıtarak gerçek uzlaşmacı politikasını uygulama
yoluyla emperyalistlerin teveccühünü kazanmaya çalıştı ve kazandı da. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M. Suphi ve 14 yoldaşının Kemalist diktatörlükçe tarafından katledilmesi,
TKP’nin gelişmesinde bir dönüm noktası oldu. Kuşku yok ki bunda, M.Suphi ve
yoldaşlarının burjuvazinin yalanlarına inanan yaklaşımlarının önemli bir etkisi
oldu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bir süre dağınık ve önderliksiz kaldıktan sonra Ş. Hüsnü önderliğinde adım
adım sistemli sağ oportünist bir çizgiye çekilen TKP, Kemalist iktidarla
uzlaşarak , Kürt ulusal hareketine sosyal-şoven bir çizgide tavır aldı;
feodalizme karşı çıkma adına Kemalist rejimin Kürt katliamlarını destekledi,
Kemalist gericilerden demokratik devrimi bekledi. Neki Kemalist rejimin
saldırıları ve tutuklamaları sonucu 1951’de alınan ağır darbeler nedeniyle TKP
tasfiye edildi. Yurtdışına kaçan mülteciler grubunu kuran Yakup Demir kliği
Kruşçev modern revizyonistlerinin yardımıyla TKP tabelasını asarak TKP’ni
kurdu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TKP, Suphi’den sonra 1950’lerin ikinci yarısına kadar anti-emperyalist
demokratik bir hareket olarak varlığını sürdürdü. Sovyetler Birliği ve bir dizi
Doğu Avrupa ülkesinde kapitalizmin yeniden dirildiği 1956’lardan sonra Modern
revizyonist bir çizgi izledi ve o yıllardan itibaren Rus sosyal emperyalizmin
işbirlikçisi bir parti haline geldi. 1951-1973 yılları arasında ağırlıklı
olarak yurtdışında faaliyet yürüten TKP 1973’den sonra ülke içinde faaliyete
yöneldi.Aydınlar, sendikacılar arasında önemli bir etkinlik kazanana TKP işçi
hareketini sosyal-demokrasinin solunda Sosyal emperyalist bir çizgide
yedeklemeye çalıştı ve reformist ve sistemi parlemanterist yoldan değiştirme
yaklaşımlarıyla sınıf hareketinin devrimci bir çizgide gelişmesinin önünde
takoz rolünü oynamaya çalıştı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Y.Demir, İ.Bilen ve sonrasında da H.Kutlu önderliğindeki TKP,
revizyonist-reformist çizgide yürüyerek “Ulusal demokrasi programı” adı altında
MHP vb. gibi faşist partiler dışındaki dışındaki tüm sınıf ve liberal burjuva
parti ve grupların koalisyonuyla, sisteme karşı gelişen demokrasi muhalefetini
düzen içinde eritmeyi hedefledi. 1980’li yıların ortalarında Gorbaçovun batı emperyalizmine
tümüyle teslim olmasını amaçlayan açıklık ve yeniden yapılanma değişim
programının pratiğe uygulanmasıyla, TKP’nin işbirlikçi politikaları da işlemez
hale geldi. TKP bu durumda TİP’le birleşerek TKBP adı altında bir çıkış bulmaya
çalıştı. Ama buda sökmedi ve TBKP çareyi sisteme yamanarak açık alanda politika
yapmakta buldu. TBKP’nin yöneticileri Türkiye'ye dönerek açık alanda politika
yapmaya yöneldiler. Ama burjuvazi sisteme her bakımdan teslim olan TBKP’ye bile
tahammül etmedi. TBKP’nin umutsuz ve sıfırı tüketmiş önderleri kısa zaman
içinde aktif politikanın dışına düşerek TBKP dağıldı ve 1950’ler de işbirlikçi
bir çizgiye kapaklanan revizyonist-reformist TKP’de böyle tarihe karışmış oldu.
Her ne kadar bugün reformist- revizyonist TKP adı altında örgütlemeye çalışan
değişik grup ve çevreler olsa da bunların tümü de M.Suphi’nin komünist
TKP’siyle uzaktan yakında hiç bir ilişkilerinin olmadığı ve sistem içinde
reformist hatta hareket ettikleri ve hatta bugün kendilerini TKP olarak lanse
eden legal partinin ordu şakşakçılığı yaparak ve Kürt sorununda sosyal şovenist
bir çizgide durarak ve parlamentarizmi kutsayarak Yakup Demir’lerin,
İ.Bilen’lerin, H.Kutlu’ların reformist-revizyonist TKP’sinin ardılları
olduklarını gösteriyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">50 yıllık oportünist-revizyonist-reformist çemberi 1972'de KAYPAKKAYA
önderliğinde, M. SUPHİ TKP'nin mirası üzerine kurulan TKP/M.L HAREKETİ vardı.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span lang="TR" style="color: #4b4f56; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Neki o günden bu yana hala ülkemiz
proletaryası henüz kendi öz partisini yaratamadı. Kendisini işçi sınıfının öncü
partisi olarak ilan edenlerin sınıfla sağlıklı ve güçlü bağları olduğu bile
söylenemez. Sınıf ayrı yolda komünist hareket hala ayrı yolda yürümeye devam
ediyor. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bu görev bugün bütün ivedilikle
İnşacı komünistlerin önünde durmaktadır. Komünistlerin bugünkü ana görevi proletaryanın
komünist partisini yeniden kurmaktır. Bunun için komünistler olarak proletarya
hareketi ile bilimsel sosyalizmin birleşmesi, programın pratiğe sürülmesi ve
çizgiye uygun öncü ve militan kadroların yaratılması ve işçi sınıfını en
mücadeleci ve militan ögelerinin komünist hareketin etrafında birleştirilmesi
gerekiyor. Bu devrimci görevleri yerine getirerek ancak M.Suphi’nin önderliğindeki
TKP’nin komünist çizgisinde yürümüş ve onun partili mücadele ruhunu
bayraklaştırmış oluruz.<o:p></o:p></span></p>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-40282990634624917952021-07-14T22:25:00.000-07:002021-07-14T22:25:09.620-07:00SORU(N)LARI İLE 15 TEMMUZ..!<p> </p><p><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;"><br /></span></p><p><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;">“Suskunlukla geçirilmiş </span><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;">tüm gerçekler zehirlenir.” [1]</span></p><p><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;">Tarih, kurgular değil, sınıf mücadeleleri ekseninde olgular üzerinden yazılır. Ancak coğrafyamız</span></p><div class="wrapper-outer" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; position: relative;"><div class="boxed" id="wrapper" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px auto; outline: none; padding: 0px;"><div class="inner-wrapper" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; transition: transform 500ms ease 0s, opacity 500ms ease 0s;"><div class="container" id="main-content" style="background: rgb(255, 255, 255); border: 0px none; box-shadow: rgb(202, 202, 202) 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 20px auto 25px; outline: none; padding: 24px; position: relative; transform: none; width: 1045px;"><div class="content" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: left; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; width: 660px;"><article class="post-listing post-21250 post type-post status-publish format-standard has-post-thumbnail hentry category-ozgur-kursu" id="the-post" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border-bottom-color: rgb(248, 140, 0); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 4px; box-shadow: rgb(202, 202, 202) 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 40px; outline: none; padding: 0px;"><div class="post-inner" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 20px;"><div class="entry" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; line-height: 22px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow-wrap: break-word; padding: 0px;"><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Türkiye’de tarihi egemen manipülasyonun kurguları üzerinden çarpıtmak bir alışkanlık hâline geldi. Tıpkı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz’a ilişkin yapıldığı gibi…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />İş bu nedenle darbe girişimini anlamak, anlatmak için öncelikle 15 Temmuz’a dair yalanları deşifre<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />etmek “olmazsa olmaz”dır…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Muammalar toplamı olarak tanımlanması mümkün darbe girişiminin bir felaket olduğu su götürmez.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ne var ki, bunu fırsata çevirenler, darbecilerin yetişmesine elverişli ortam ve koşulları hazırlayanlardan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />başkası değildi; bunu da unutmamak gerek.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Evet, darbe girişimiyle ilgili olarak çok şey yazılıp çiziliyor. Kimileri bunun son derece acemice<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olduğunu, kimileri ise tam tersini düşünüyor. Ancak henüz açığa çıkmamış bir nedenle erken patlamış, belki<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />de patlatılmış bir girişim olması en güçlü ihtimal…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kaldı ki “15 Temmuz FETÖ darbesi epey zamandır geliyorum diyordu.” [2] Bu bir “sır” ya da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“sürpriz” değildi…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“15 Temmuz darbe girişimi hakkında hazırlanan polis fezlekesine göre darbenin altyapısı için<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çalışmalar 2016 Ocak ayında başlatıldı. Eldeki verilere göre, 8 Temmuz’da TSK içinde darbenin dumanı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çoktan tütmeye başlamıştı.” [3]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ABD iltisaklı Fethullah Gülen Cemaati (FGC) tarafından gerçekleştirilen girişim üzerinden yıllar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />geçse de; FGC’nin siyasi ayağına ilişkin herhangi bir inceleme yapılmadı; yapılamadı. Yani muammalar,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />soru(n)ları ile hâlâ yerli yerinde!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mehmet Y. Yılmaz’ın, “Darbe girişimi kışlada önlenebilir miydi?” [4]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Darbe girişimini neden önleyemediler?” [5]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Darbe girişimi önlenebilir miydi?” [6]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Veya “15 Temmuz günü darbeye kalkışılacağına ilişkin çok emareler belirdiğini artık biliyoruz.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Binbaşı H.A.’nın MİT’e gidip darbe girişimini haber vermesinin dışında, saat o sırada 14.45 idi, başka<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />emareler de vardı. Bunlara yönelik bir soruşturma başlatıldı da ben mi duymadım acaba?” [7] türünden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />soru(n)lar ile betimlenen darbe girişimini tarihçiler, siyaset bilimciler, hukukçular vd’leri farklı açılardan ele<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />alıyor, irdeliyorken; gerçekleri tam olarak öğrenebildik mi?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hayır!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ortalık “komplo teorileri”nden “efsaneler”den geçilmese de, muğlâk noktalar, ilginç soru(n)lar hâlâ<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yanıtlarını arıyor ve bulabilmiş de değil!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />GENEL ÇERÇEVE<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hemen belirtelim: 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimi bir sonuçtu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Siyasal İslâm’ın iktidarda güç paylaşımı için yaptığı mutabakat sınıra dayanmıştı. Liberaller<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />işlevlerini yitirmiş, ideolojik açıdan kullanışlılar devre dışı bırakılmıştı. İktidar paylaşımı artık açıkça<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />zorlama gücünün kimin denetiminde olacağı konusunda düğümlenmişti. “Ne istediler de vermedik” düzeni,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP ile FGC arasındaki ittifakı geri dönülemez bir iktidar savaşına sürüklüyordu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP, yeni bir rejimin inşasında engel olarak gördüğü yapıları tasfiye ederken FGC<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />örgütlenmesinden yararlanmış; FGC yapısı ise iktidarın önünün açılmasında sahip olduğu etkinin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />özgüveniyle, “gerçek iktidar benim” vesayetçiliğini bu kez AKP üzerinde sınamaya çalışmıştı. 15 Temmuz,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bu çatışmanın son aşamasıydı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Darbe girişiminin sorumlusu FGC’nin, devlet içinde yaklaşık yarım asırdır örgütlenme faaliyeti<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yürüttüğü biliniyor. Ama darbeye kalkışacak güce AKP döneminde ulaştığı da bir gerçek. AKP ve FGC<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />arasındaki “zoraki nikâh” 17-25 Aralık soruşturmaları ile bozuldu. Bu süreçten sonra başlayan ‘düşmanlık’,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Türkiye’yi hâlâ soru işaretleri ile dolu 15 Temmuz gecesine taşıdı.</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">15 Temmuz gecesi başarısız bir darbe girişimine tanık olduk. Darbe girişimiyle ilgili yapılabilecek<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />en doğru tespit ortalığa saçılan birçok bilgiye rağmen hâlâ karanlık yanlar barındırdığıdır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Darbe girişiminin daha ilk anından itibaren FGC kadrolarına yönelik başlatılan büyük gözaltı,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tutuklama, tasfiye harekâtı, zamanla içine tüm muhalifleri alarak genişletildi. Başta asker, polis, yargı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />mensubu, akademisyen ve öğretmen olmak üzere binlerce kişi kamu kurumlarından tasfiye edilirken, 40 bini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />aşkın kişi de “darbe şüphelisi” olarak tutuklandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ancak darbe gecesi neler yaşandığı, öncesiyle sonrası ile neler olduğu ve soruşturmanın içeriği<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hakkında kimse kesin bilgiye sahibi değil. Darbe kalkışmasının saatinden, bir binbaşının ihbarına rağmen<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Milli İstihbarat Teşkilâtı’nın (MİT) zaaflarına dek herkesin kafasında kuşkulara yol açan birtakım sorular<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hâlen cevapsız. Birbiriyle çelişen iddia ve ifadeler yanında yalanlanmayan iddialar ve cevapsız kalan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />soru(n)lar darbe kalkışmasının, AKP ya da Erdoğan’ın gücünü arttırmak için hayata geçirdiği bir senaryo<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olduğu kuşkularını öne çıkarıyorken; iktidar, “kandırıldık”, “Allah affetsin” dedi. Geçmişe dair,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yaşananlardaki kendi payını görünmez kılmaya çalıştı. Bir yandan da devlette ve toplum üzerinde sahip<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olduğu gücü mutlak hâle getirmek için adımlarını hızlandırdı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Özetle darbe girişiminin hemen ardından ilan edilen kanun hükmünde kararnameler (KHK) ile devlet<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />restore edilirken; yeni rejim inşasına hız verildi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /><br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />NEDİR, NE OLDU?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /><br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kadir Cangızbay’ın, “Zekeriya Öz’e kendi zırhlı arabasını tahsis eden, ‘Ben bu davaların (Ergenekon<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vb…) savcısıyım’ diyen ‘FETÖ’cülükten yargılanmadıkça Türkiye’deki devlet hiç kimseyi yargılayamaz.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz, bir tertiptir: Kanmayalım,” [8] notunu düşerken; Selahattin Demirtaş’ın da, darbecilerin AKP<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />içerisinden milletvekili, bakan düzeyinde güçlü bir destek almış olma ihtimalinin çok fazla olduğunu ileri<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sürdüğü [9] darbe girişiminin hakikât(ler)i özetle şöyledir:<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />1) Darbe girişiminin bir “istihbarat zafiyeti” eseri olduğu şehir efsanesidir. Birincisi, darbenin başı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olduğu iddia edilen “Cemaat”, 2 Ocak 2015’teki MGK toplantısında “iç tehdit” olarak Milli Güvenlik<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Siyaset Belgesi’ne resmen dahil edilmiştir, takip altındadır. “Cemaat”in TSK’de kendisine bağlı olmayan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />unsurlara açılmaksızın bir girişim başlatması, darbe mantığına aykırıdır. İkincisi, devlet güvenliğinin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yanısıra 10 milyonu aşkın üyesiyle bütün AKP teşkilâtınca da gözetim altında tutulan “Cemaat”in attığı ilk<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />adımda devletin kontrolüne girmemesi de devletin olağan işleyişine aykırıdır. Üçüncüsü, “istihbarat<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />zafiyeti”nin başlıca sorumlusu olsalar cezalandırılmaları gereken MİT ve Genelkurmay başkanlarının<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ödüllendirilmeleri, “zafiyet” hikâyesinin bizzat onu anlatanca tekzibidir.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2) 15 Temmuz öncesinde bir yıl boyunca hem uluslararası hem iç basında “Cemaat” darbesi hazırlığı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />söylentileri ayyuka çıkmış, Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları hükümete bağlılık açıklamak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />zorunda kalmıştır. Bu açık istihbarat devlet işleyişinin doğası gereği TSK ve güvenlik aygıtlarının otomatik<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olarak teyakkuza geçmiş olmasını gerektirir.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />3) Darbe girişiminin, TSK, yargı ve emniyette muhtemel geniş çaplı tasfiye haberleriyle kızıştırıldığı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ve hazırlıkların adım adım izlendiği, ‘Türkiye’ gazetesi yazarı Fuat Uğur’un 2 ve 21 Nisan 2016 tarihli köşe<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yazılarında en ince ayrıntısına kadar ifşa edilmiştir. Darbecilerin buna rağmen girişimi sürdürmüş ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />harekete geçmiş olmaları önlerinin kesilmek yerine açıldığını, cesaretlendirilip teşvik edildiklerine kanıttır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />4) Cumhurbaşkanı ve hükümet, öne geçerek başarısızlığa mahkûm kıldıkları darbeden bir olağanüstü<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hâl (OHAL) gerekçesi olarak yararlanmayı; OHAL’i Başkanlık Rejimi’ne geçiş için bir sıçrama tahtası<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olarak değerlendirmeyi; OHAL kararnameleriyle yeni rejimin yolunu döşemeyi planlamışlar ve darbenin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olgunlaşması ve bastırılması için pusuya yatmışlardır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />5) Darbe silahsız sivil direnişle değil, harekete geçirilen birliklerin kışlalarından çıkar çıkmaz<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hükümete sadık birliklerce ezilmesiyle durdurulmuştur. Belediyelerin iş makineleriyle kışlalar önünde<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kurdukları barikatlar, silahsız ve eğitimsiz toplulukların polis merkezlerinden darbe karargâhları üzerine<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sevk edilmesi, AKP örgütünün darbe sırasında rol üstlenmek üzere taktik hazırlığa sahip olduğunun<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />göstergesidir.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />6) AKP, darbeyi daha başlamadan; yüzlerce insan hayatını kaybetmeden, sıradan erler ve harp okulu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />öğrencilerinin hayatları karartılmadan bastırabilecek tanık ve kanıtlara sahipti. Hükümet, diktatörlüğün alt<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yapısını oluşturacak politik momentumu kazanmak ve siyasi rakiplerinin yanı sıra başkanlık rejimine<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />muhalif kadroları idareden, akademiden, medyadan ve sivil toplumdan tasfiye için kaosun doğmasına izin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vermiş ve kendi yarattığı kaostan “düzen kurucu” rolünü üstlenerek çıkmıştır.</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">7) “15 Temmuz demokrasinin kurtuluşu” anlatısı diktatörlüğün düğünüdür, “bir yaz gecesi</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">rüyası”dır: Hanedanın yüzünü güldüren bu rüya özgür ve dürüst bir hayat düşleyen iyi ve sade insanların her<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gününü geceye çeviren bir kâbustur. [10]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Devam edersek: Mehmet Tezkan’ın, “Devletin içinden şeytanın çıktığı gün”; [11] Uğur Dündar’ın,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Kontrolsüz bir darbe girişimi” [12] diye betimlediği 15 Temmuz bir iktidar savaşı özetidir. Taraflardan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />birinin, diğerini “hile yolu” ile pusuya düşürdüğü bir iktidar savaşı!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ayrıca coğrafyamızdaki tüm darbeler gibi 15 Temmuz da emperyalizmin özenle besleyip büyüttüğü<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />karşıdevrimcilerin eseridir; başlangıcı ve sonuçları itibariyle…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz’dan bu yana, KHK’lerle, darbe ile uzaktan yakından ilgisi olmayanların da işlerinden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />edildiğini, darbe girişiminin muhalifleri susturma fırsatına dönüştüğünü gördük… Yargının ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />mahkemelerin tarafsızlığına, bağımsızlığına güven sıfırlanmış durumda…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz’la ilgili hâlâ pek çok soru işareti varken; sonrasında da OHAL altında geçen iki yılda<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Başkanlık sisteminin önündeki bütün engeller kaldırıldı ve yeni sisteme getiren yolun taşları döşendi. [13]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />251 kişinin hayatını kaybedip, 2 bin 194 kişinin yaralandığı 15 Temmuz darbe girişimi ile 21<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Temmuz 2016’da ilan edilen OHAL 18 Temmuz 2018 günü sona erdi. OHAL toplamda 7 kez uzatılarak 2<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yıl sürdü…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />OHAL döneminde 37 KHK çıkarıldı. OHAL kapsamında çıkarılan KHK’ler ile 131 bin 922 “tedbir”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gerçekleşti. OHAL’de en az 125 bin 678 kamu görevlisi ihraç edildi, 270 kişinin öğrencilikle ilişiği kesildi,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2 bin 761 kurum ve kuruluş kapatıldı, 3 bin 213 personelin rütbesi alındı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />OHAL sürecinde toplam 204 medya kuruluşu kapatıldı. Kapatılan 179 medya kuruluşu arasında 53<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gazete, 37 radyo istasyonu, 34 televizyon, 29 yayınevi, 20 dergi ve 6 haber ajansı bulunuyordu…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2 yılda 6 bin 81 akademisyen ve üniversitelerin idari kadrosundan bin 427 personel ihraç edildi, bu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ihraç kararlarından 185’i kaldırıldı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />234 bin 419 pasaport iptal edildi…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />OHAL sonrası 2 bin 49 TSK personeli ihraç edildi, 176 emekli askerin rütbesi geri alındı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />500 bini aşkın kişi gözaltına alındı, 30 binden fazla kişi tutuklandı… [14]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />FGC İLE AKP SİMBİYOZU<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Darbe girişimi (bugünlerde “FETÖ” denilen!) FGC ile AKP simbiyozu kavranmadan yerli yerine<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />oturtulamaz!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Evet, 2013’te AKP’nin, “Darbe” diye nitelediği rüşvet ve yolsuzluk soruşturmalarıyla FGC ile<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ittifakı berhava oldu olmasına da; bunun bir evveli ve sonrası vardı!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “paralel yapının kendisini aldattığını” belirttiği [15] FGC’ne ilişkin bakın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kimler neler dememişti ki…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bülent Arınç: “Milyonlarca insan, şu anda gözyaşı dökerek bizi izliyor. Bunların arasında biri var ki,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gurbette, tek başına, hüzünle bizi seyrediyor. Televizyonun başında bizi izleyen o güzel insana teşekkür<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />borcumuz var”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Binali Yıldırım: “Türkçe sevgi dilidir, barış dilidir. Yunus’un dilidir. ‘Aç herkese sineni aç, onun<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gibi ilâç’ diyen Fethullah Gülen Hocaefendi’nin dilidir”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ahmet Davutoğlu: “Cemaat’in hedefleriyle, Türkiye’nin hedefleri tamamen örtüşüyor”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hüseyin Çelik: “Cemaat devleti ele geçirmiş, devlete sızmış filan, bunlar kargaları güldürür”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bekir Bozdağ: “Bu yolu açan, bu ateşi yakan, bu fikri veren muhterem Fethullah Gülen<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hocaefendi’ye gönül dolusu saygılar gönderiyorum. Kendisine çete diye hitap edilmesi büyük haksızlıktır;<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vicdansızlıktır”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Süleyman Soylu: “Aynen 28 Şubat gibi, aynı 12 Eylül öncesi gibi senaryodur. Derin devlet harekete<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />geçti. Cemaati döverek, cemaate saldırarak, Türkiye’nin değişim yönünü etkilemeye çalışıyorlar”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Faruk Çelik: “İnsan merkezli bir hizmeti esas alan insanlara, ‘Hizmetinizi durdurun’ denir mi?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Aksine teşvik edilir, desteklenir, elden ne geliyorsa o katkı sağlanır. Bu gerçeği görmemek ferasetsizliktir”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Recep Akdağ: “Hayatı insanlığa hizmetle geçmiş bu büyük zat için suçlamalarda bulunmak, son<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />derece çirkindir; kara lekedir. Fethullah Gülen Hocaefendi, hayatının her döneminde tertemiz kalmış bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kişidir. Kendisine şükran borçluyuz”…</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Hüseyin Kocabıyık: “Fethullah Gülen Hocaefendi son 1000 yılın en büyük Türk büyüklerinden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />birisidir. Evrensel Türk Rönesans’ını başlatan Türk mucizesidir. Shakespeare gibi evrenseldir. Ona<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />düşmanlık edenlerin utanması gerekir”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Melih Gökçek: “Terbiyeni takın, Fethullah Gülen’e “Feto” diyemezsin. Özür dile”…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Recep Tayyip Erdoğan: “MHP’nin Fethullah Hocaefendi’ye saldırısı, bana göre ihanet<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />derecesindedir. Hiç ahlâki değil; çok çirkin. Yani Hocaefendi işi gücü bırakmış da MHP ile mi uğraşıyor?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bir defa, onun bulunduğu makam böyle bir şeye müsaade etmez. Çok çok çirkin. Çok ayıp. Ben bunu ihanet<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />derecesinde kınıyorum”… [16]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Sözünü ettiğimiz evvele dair daha da fazlası var. Ancak bu kadarı yeter de artar bile…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Sonrasına gelince: AKP ile birlikte iktidar olan Cemaat’in, “Ne istediler de vermedik” diyen AKP ile<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ittifakı bozulduktan sonra giriştiği 15 Temmuz darbe kalkışması ile Erdoğan’ın “Allah’ın lütfu” diye niteliği<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bu girişimden sonra AKP iktidarı, 20 Temmuz’da OHAL ilan etti ve TBMM’yi devre dışı bırakarak ülkeyi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />KHK yönetmeye başladı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Böylesi bire evveliyatın sonrası kimilerine “şaşırtıcı” gelse de, kanımızca olanlar eşyanın tabiatıyla<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uyumludur…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Çünkü 15 Temmuz’un evvelinde AKP’nin kamu bürokrasisindeki zayıflığını FGC’nin kadroları<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />telafi ediyordu. 2010 referandumu örneğinde görüldüğü üzere, başta yargı olmak üzere devlet aygıtının<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />neredeyse bütün mekanizmaları adım adım FGC’nin kontrolüne geçiyordu. Ayrıca Cemaatin çok daha önce<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />liberal aydınlarla kurduğu ilişkiler, bu isimlerin AKP ile FGC arasındaki koalisyona desteğini beraberinde<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />getiriyor, iktidarın meşruiyeti bu isimlerin yazıp çizdikleri üzerinden üretiliyordu: AB ile ilişkiler,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ergenekon süreci, referandum, “yetmez ama evet”, “Kürt sorununa çözüm” gibi… Hepsi toplumsal rıza<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />üretiminin bir parçası olarak gündeme getirildi ve hepsinde FGC güdümlü neo-liberaller ciddi bir rol oynadı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Eski rejimin tasfiyesi ve devlet aygıtının ele geçirilmesi ortaklar arasında bir egemenlik savaşının<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />başlamasına yol açtı. Devletin, kurumların, polisin, ordunun, rantın nasıl paylaşılacağı sorusu ortaklar arası<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bir mücadeleye dönüştü. MİT Başkanı Hakan Fidan’ın ifadeye çağrılması, eski Genelkurmay Başkanı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Başbuğ’un tutuklanması, Roboskî Katliamı, dershanelerin kapatılması, sonrasında da17-25 Aralık bu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />mücadelenin tezahürleriydi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ve denilebilir ki 17 Aralık 2013’de AKP-C koalisyonu resmen sona erse de; bunun inkârı ve tevili<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />mümkün olmayan evveli vardı!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />i) Darbe girişiminin ardından tutuklanan ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanıp serbest kalan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici 31 sayfalık ifadesinde, 2010’da 160 Yargıtay üyesinin belirlendiği<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />seçim öncesi Fetullah Gülen’in HSYK üyelerine, “En az 140 üye alın” talimatı verdiğini söyledi. [17]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hamsici’nin anlatımına göre dönemin Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Kahraman, Yargıtay’a seçilecek<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />160 kişilik listeden 140 kontenjan isteyen cemaat mensubu HSYK üyelerine, “Aranızda anlaşın, baştan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ortaklığımız bitmesin” demiş. [18] Söz konusu itiraflar Yargıtay üyeleri seçimi için kıran kırana pazarlık<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yapıldığını ortaya koydu…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ii) “FETÖ” üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanan eski HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur, savcılığa<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />verdiği ifadede yargıdaki Fethullahçı yapılanmayla ilgili o dönem MİT’ten veya diğer devlet kurumlarından<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kendisine bir uyarının gelmediğini, 7 Şubat krizi sonrası görüştüğü MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kendisine bir bilgilendirme yapmadığını kaydetti. Yargıtay’a 2011’de atanan 160 üyeden cemaate 110<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kontenjan ayrılmasını konusunda Fethullah Gülen cemaatine mensup yüksek yargı üyeleriyle anlaşmayı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hükümetin istediğini kabul etti… [19]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />iii) Eski TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, döneminde kuruma alınan 435 kişinin 368’inin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />‘FETÖ’den ihraç edilmesiyle ilgili verdiği ifadede, “Samanyolu TV’den TRT’ye geçenleri AKP yanlısı diye<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />işe aldıkları”nı söyledi… [20]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />iv) Kemal Kılıçdaroğlu, AKP içinde ByLockçu milletvekillerinin bulunduğunu söyledi… [21]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />v) Darbe girişimiyle ilgili soruşturmaların en tartışmalı noktası “siyasi ayağı kim” sorusu oldu…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />MİT’ten savcılıklara gönderilen ByLock listelerinde hiçbir bakan, milletvekili ve büyükşehir belediye<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />başkanı gibi üst düzey isimlerin yer almaması dikkat çekti. CHP, ısrarla darbenin siyasi ayağının<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />saklandığını ve ortaya çıkarılması gerektiğini savundu. Yargıda bazı savcılar, siyasi ayağa dokunan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />araştırmalara girmek istedi. Ancak girişim geri teperek, savcıları koltuğundan etti. Örneğin 15 Temmuz çatı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />iddianamesini hazırlayan Başsavcı Vekili Necip Cem İşçimen, FETÖ’nün TSK’yi ele geçirmesinde iktidarın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sorumluluğuna işaret eden ifadeler kullanınca iktidarın hışmına uğradı. Önce görevden alınan İşçimen,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ardından Yargıtay’a düz savcı olarak sürüldü. FETÖ ile ilgisi olmayan muhalifleri bu kapsamda soruşturan</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">yargı, 17-25 Aralık olayından önce FETÖ’yü açıkça öven, hatta Gülen’i Pensilvanya’da ziyaret eden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP’lileri görmezden geldi… [22]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi) AKP’de birinci derecede yakınları FETÖ veya 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili gözaltına<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />alınan, tutuklanan veya kamudan ihraç edilen milletvekilleri ve parti yöneticileri şöyle:<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/1: AKP Kilis Milletvekili Mustafa Hilmi Dülger’in kardeşi Hasan Haluk Dülger Konya’daki<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />FETÖ operasyonu ile tutuklandı. Dülger, Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde öğretim üyesiydi…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/2: TBMM İdare Amiri, AKP Hatay Milletvekili Orhan Karasayar’ın kardeşi İsa Karasayar,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hatay’da FETÖ kapsamında gözaltına alındı. Karasayar’ın arasında bulunduğu 5 kişi, FETÖ üyeliği<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />iddiasıyla 6 Ekim’de tutuklandı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/3: Yalnızca milletvekillerinin kardeşleri tutuklanmadı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Dişli’nin kardeşi, Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Dairesi Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, 15 Temmuz<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />darbe teşebbüsünden tutuklandı. Dişli, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı darbeye katılması konusunda<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ikna etmeye çalışmış, Akıncılar’a götürülürken de ona refakat etmişti. Yine Akar’ın darbecilerin elinden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kurtulduktan sonra bindiği helikopterde Dişli de vardı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/4: AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın damadı işadamı Ömer Faruk<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kavurmacı, 8 Eylül 2016’da tutuklandı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/5: AKP Aydın Milletvekili Mehmet Erdem’in kardeşi Ömer Erdem, 27 Temmuz’da gözaltına<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />alındı. Erdem, 4 Ağustos’ta serbest bırakıldı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/6: AKP’de bir dönem milletvekilliği yapan bazı isimler de FETÖ kapsamında tutuklandı. Bu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kapsamda eski AKP milletvekili İlhan İşbilen, Hasan Hami Yıldırım tutuklanırken, gözaltına alınan eski<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP milletvekili İdris Şahin serbest bırakıldı. Eski AKP’li vekil Hakan Şükür hakkında yakalama kararı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bulunuyor…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/7: AKP Erzurum Milletvekili Orhan Deligöz’ün Malatya’da Orman ve Su İşleri Bakanlığı 15.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bölge Müdürü olan kardeşi Ayhan Deligöz 20 Ağustos 2016’da tutuklandı. Kardeşi tutuklanan Orhan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Deligöz, TBMM’deki anayasa görüşmelerinin oylamasında gizli kullanması gereken oyunu, AKP’li<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yöneticilere göstermesiyle gündeme gelmişti…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi/8: AKP’de bazı milletvekillerinin kardeşleri de FETÖ ile irtibatlı oldukları gerekçesiyle kamudan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ihraç edildi. Bu kapsamda AKP Trabzon Milletvekili Avukat Salih Cora’nın öğretmen ablası Emine Ay,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />meslekten ihraç edildi. AKP Kırıkkale Milletvekili Mehmet Demir’in Kırıkkale’de il milli eğitim müdür<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yardımcısı kadrosunda bulunan Hüdaverdi Demir, çıkarılan bir KHK kapsamında ihraç edildi. Demir, daha<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sonraki başka bir KHK ile görevine iade edildi. Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın damadı Ekrem<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Yeter’in de Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyeliği görevine son verildi. Melih Gökçek,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Arınç’ın kızı ve damadı Ekrem Yeter için “Fanatik paralelcidir” demişti. Bülent Arınç’ın kayınbiraderi olan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Manisa Halk Sağlığı İl Müdürü Ziya Tay da görevden uzaklaştırıldı… [23]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vii) “FETÖ” soruşturmasında tutuklanan Kozmik Oda Savcısı Mustafa Bilgili, kozmik odada<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2009’da yapılan aramanın dönemin Başbakanı Erdoğan ile Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in bilgisi dahilinde<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yapıldığını söyledi… [24]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu kadarı yeterli değil mi?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />DARBE GİRİŞİMİ<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />O hâlde 15 Temmuz FGC ile AKP simbiyozu ekseninde irdelenmelidir. Çünkü tarihi boyunca FGC<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ile açık ortaklık yapan AKP iktidarı, dönemin Başbakanı Erdoğan’ın “Ne istediler de vermedik” sözüyle de<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kabullendiği gibi, açıkça cemaati besledi, büyüttü ve böylelikle de 15 Temmuz’un zemin hazırlarken; darbe<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />girişiminin hikâyesi -muhtelif sunumlarıyla- oldukça muallaktır!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Örneğin ‘The Times’a göre Erdoğan tasfiyeyi önceden planlamıştı. “Bir darbe yapma kararı,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yaklaşmakta olan tasfiyenin korkusuyla alındı.”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bruno Waterfield’ın Brüksel’den yazdığı habere göre de, Avrupa Birliği istihbarat merkezi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />INTCEN’in raporunda şunlar aktarılıyordu: “AB istihbarat örgütleri, geniş çaplı bir görevden alma<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />dalgasının başlayacağı söylentisi üzerine Erdoğan’ın seküler muhalifleri tarafından destek gördü,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Suriye’deki duruma ve Kürtlere müdahaleye itiraz edenler tarafından ateşlendi… Erdoğan başarısız darbe<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />girişimini kullandı ve OHAL ilan ederek AKP’ye muhalif olanlara karşı geniş bir baskı kampanyası<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />başlattı… Büyük gözaltı dalgaları önceden planlanmıştı.” [25]</p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEizaUqsKzwJSOLrMNv2XUnThN4s3xcwb-Rm2rqm8u3EVkl_K_D2Wi2cBrqiXDWYnYagz3zCsXWCk-7mrngl8CN0nyiWUIfKVBnJDzl7poVNGubUddHETt1N8YU2FpryUwC_S99g_T6oNJvM/s640/15-temmuzun-y1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="319" data-original-width="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEizaUqsKzwJSOLrMNv2XUnThN4s3xcwb-Rm2rqm8u3EVkl_K_D2Wi2cBrqiXDWYnYagz3zCsXWCk-7mrngl8CN0nyiWUIfKVBnJDzl7poVNGubUddHETt1N8YU2FpryUwC_S99g_T6oNJvM/s320/15-temmuzun-y1.jpg" width="320" /></a></div><br /><p></p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Ayrıca Kemal Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz darbe girişimi için “kontrollü darbe” vurgusuyla, “09.30’da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />darbe mi olur diye sordum ben kendilerine. Onlar da önceden deşifre oldular ifadelerini kullandılar. Demek<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ki bu onların önceden bu darbeden haberleri olduğu anlamına geliyor,” [26] dedi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /><br /></p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">SAAT SAAT DARBE GİRİŞİMİ [27]</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">14:30 Kara Havacılık’ta görevli binbaşı O.K., MİT’e giderek Hakan Fidan’ın kaçırılacağını, bunun darbe girişimi olabileceğini bildirdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />16:16 MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Genelkurmay İkinci Başkanı Yaşar Güler’i telefonla arayarak bilgi verdi ve ayrıntıları anlatması için Müsteşar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Yardımcısını Genelkurmay’a gönderdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />17:32 MİT Müsteşar Yardımcısı, Yaşar Güler’i bilgilendirdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />17:54 Yaşar Güler, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ı bilgilendirdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />18:10 MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Genelkurmay Karargâhı’na gelerek Hulusi Akar ve komutanların yaptığı toplantıya katıldı, “gelen ihbarın daha<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />büyük planın parçası olabileceğini” beyan ederken, darbeden hiç söz etmedi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />18:30 Akar, havada bulunan araçların indirilmesi emrini verdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />19:25 Orgeneral Akar, 4. Kolordu Komutanı Korgeneral Metin Gürak’ı arayarak, Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu’ndan hiçbir tank ve zırhlı aracın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çıkmaması emrini verdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />19:26 Hakan Fidan, Marmaris’te bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aradı, ulaşamayınca koruma müdürüyle güvenlik önlemleri hakkında görüştü,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ancak darbe ihbarından hiç söz etmedi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />19:26 Yaşar Güler’in özel kalem müdürü Yarbay Bünyamin Tümer, darbeci general Mehmet Partigöç’ün odasına giderek komutanlar ve MİT<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Müsteşarı arasında yapılan görüşmeler hakkında bilgi verdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />20:22 Hakan Fidan, karargâhtan ayrıldı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />20:23 Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda toplanan 33 Özel Kuvvetler görevlisinin Genelkurmay Karargâhı’na doğru bir otobüs ile yola çıktı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />20:46 Darbenin gece saat 03:00’da başlayacak olması nedeniyle karargâhtan erken ayrılan Genelkurmay Stratejik Daire Başkanı Tümgeneral<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mehmet Dişli, Genelkurmay Karargâhı’na geri döndü.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />21:00 Tümgeneral Mehmet Dişli, Hulusi Akar’ın makam odasına girdiği, kendisine “Komutanım operasyon başlıyor, herkesi alacağız, taburlar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tugaylar yola çıktı, biraz sonra göreceksiniz” diyerek darbeyi tebliğ etti. Akar’ın tepki göstermesi üzerine darbeciler içeri girdi ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Genelkurmay Başkanını derdest etti.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />21:20 Akıncı’dan yola çıkan 33 özel kuvvetçi Genelkurmay Karargâhı’na ulaşarak komuta katına yöneldi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />22:21 Genelkurmay Karargâhı mesaj ve evrak dağıtım sistemi (MEDAS) üzerinden “SIKIYÖNETİM DİREKTİFİ” konulu mesaj “tüm bakanlıklar”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />adreslerine gönderildi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />22:28 Haber kanallarında “İstanbul Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinin Anadolu’dan Avrupa’ya geçici Jandarma tarafından trafiğe<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kapatıldı” şeklinde son dakika haberlerinin yapılmaya başlandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />22:35 Diyarbakır 8.Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan 6 adet F-16 uçağı izinsiz kalktı. Ankara semalarında alçak uçuş yapan uçaklar, Akıncı Üssü’ne<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />indi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />23:02 Başbakan Binali Yıldırım, NTV’ye telefonla bağlanarak “Emir komuta dışında bir kalkışma olduğunu” açıkladı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />23:03 Hulusi Akar, Genelkurmay’dan helikopterle Akıncı Üssü’ne götürüldü.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />23:05 Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, darbeye teşebbüs eden askerlerle ilgili soruşturma başlattı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />23:18 Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığı, darbeci F-16’lar tarafından bombalandı. 7 kişi öldü.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />00:33 Emniyet Özel Harekât Daire Başkanlığı vuruldu. 44 polis vuruldu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />00:02 MİT helikopterlerle tarandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />00:13 Darbeci askerler TRT’de darbe bildirisi okuttu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />00:24 Erdoğan, CNNTürk haber televizyonuna bağlanarak darbeye karşı halkı meydanlara çağırdı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />00:56 Ankara Emniyet Müdürlüğü binası bombalandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />01:31 Erdoğan, Dalaman Havalimanı’na getiren helikopterden inerek Cumhurbaşkanlığı ATA uçağına bindi. Uçak 01:43’de havalandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />02:35 TBMM bombalandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />03:20 Erdoğan’ı taşıyan uçak İstanbul’a geldi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />03:24 TBMM 2. kez bombalandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />04:00 Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ örgütü ile irtibatlı yargı görevlileri, Yurtta Sulh Konseyi üyesi general, amiral ve askerlerle darbeye<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />teşebbüs faaliyetine katılan askerler hakkında gözaltı kararı verdi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />04:42 Erdoğan’ın Marmaris’te konakladığı ve gece yarısı ayrıldığı otele helikopterlerden ateş açıldığı, helikopterlerden inen yüzleri maskeli ve ağır<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />silahlar taşıyan askerler oteli abluka altına aldı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />04:54 Erzurum’dan 2 adet F-16 uçağı H-188 yetkisiyle (Uçak Düşürme Yetkisi) kalktı. Bu durum darbeye teşebbüs faaliyetinin başlamasından<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />itibaren, darbenin önlenmesi için ilk karşı hareket bu saat itibariyle başladı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />06:19 Cumhurbaşkanlığı konutu yakınındaki köprülü kavşak ve otopark bombalandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />06:52 Başbakan Binali Yıldırım tarafından Genelkurmay Başkanlığına vekaleten 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar atandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />08:03 Akıncı Üssü’ndeki pistler uçakların kalkmasını engellemek amacıyla bombalandı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />09:06 Hulusi Akar’ı Akıncı’dan alan helikopter, Çankaya Köşkü’ne indi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />12:57 Başbakan Binali Yıldırım, Çankaya Köşkü’nde açıklama yaparak darbe girişiminin önlendiğini açıkladı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kabul edilmelidir ki darbe girişimini çözmenin, FGC’ini deşifre etmenin önünde bir engel var.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kolay mı? Darbeden sonra, AKP’lilerin zamanında Fethullah Gülen’le çektirdiği poz poz fotoğraflar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />epeyce gündem olmuştu…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP iktidar genel olarak 17-25 Aralık’ı bir milat olarak belirlemeye çalışıyorsa da; “2004 MGK<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kararında, Genelkurmay ve MİT, cemaatin faaliyetleri hakkında ayrıntılı birer rapor sunmuştu. MGK ise<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hükümete cemaate karşı bir eylem planı önermiş. Sonradan öğreniyoruz ki bu MGK kararı Erdoğan’ın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />talimatıyla Ömer Dinçer eliyle sumen altı edilmiş.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2004’ü takip eden senelerde ise cemaatin siyasi davalar yoluyla devlette kendisine engel olarak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gördüklerini tasfiye ettiğini görüyoruz. Bu tasfiye davalarına ‘Ben bu davaların savcısıyım’ diyerek destek<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />veren Erdoğan’dı. Yine 2004’ü takip eden seneler boyunca cemaatin, iktidar tarafından el bebek gül bebek</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">7</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">semirtildiği de açık. Erdoğan’ın, Gezi’ye katılanları Türkçe Olimpiyatları’ndaki konuşmasında cemaate<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />şikâyet etmesi de hâlâ akıllarda,” [28] diye hepimizi uyarıyordu Özgür Mumcu! [29]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />FGC FAKTÖRÜ<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hatırlansın!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Adliye’de, Mülkiye’de veya başka bir hayati müessesede bizim arkadaşlarımızın mevcudiyeti, öyle<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ferdi mecburiyetler şeklinde ele alınıp öyle değerlendirilmemelidir. Yani bunlar gelecek adına bizim o<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ünitelerde garantimizdir. İstikbale yürümek için, sistemin püf noktalarını keşfedin. Hâlâ bu sistem devam<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ediyor. Bu sistem içinde arkadaşlarımız istikbale yürüyeceklerdir. Öyleyse o sistemin püf noktalarını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bilmeleri lazım, keşfetmeleri lazım…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Anayasal müesseselerdeki kuvveti cephenize çekmeden her adım erken. Kıvama ereceğiniz ana<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kadar dünyayı sırtınıza alıp, taşıyabilecek güce ulaşacak ana kadar, o kuvveti temsil edeceğiniz şeyler<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />elinizde olacağı ana kadar, Türkiye’deki devlet yapısı ölçüsüne göre bütün anayasal müesseselerdeki kuvveti<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />cephenize çekeceğiz ana kadar her adım erken sayılır,” demişti Fethullah Gülen, darbe girişiminden önceki<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bir konuşmasında…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Örneğin böyle bir konuşmanın ertesinde Gülen aleyhine bir dava açılsa ve bu davada savcılık onu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Anayasal düzeni değiştirmek ve laiklik ilkesini de kaldırarak, yerine şeriat esaslarına dayalı devlet kurmak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />amacıyla yönetimde teşkilâtlanmayı, devlet idaresini ele geçirmeyi hedeflediğini,” tespit etseydi herhâlde<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />darbe girişimi daha bir hevesken boğulurdu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ancak tam tersi Gülen hakkında dava açılmış, kesin hüküm ise af kanunu sebebiyle 2003 senesinde<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ertelenmişti. Oysa MGK 2004’te Gülenci tehlike hakkında karar almıştı! [30]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ortada Başbakan Binali Yıldırım’ın dediği gibi “gizli bir örgüt” yoktu, AKP’nin açık bir örgütle<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“gayri resmi koalisyon” vardı!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Nasıl” mı? Yanıt AKP’nin FGC ile geçmişinde! [31]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in, İsmailağa ve Gülen Cemaat’lerini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />araştıran dosyaları nedeniyle Ergenekon operasyonuna dahil edilerek 2010’da tutuklanması… İlk kez bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhuriyet Başsavcısı odası basılarak gözaltına alınırken iktidar mensupları “yargının bağımsızlığı”ndan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />dem vuruyordu!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela Ahmet Şık’ın Gülen Cemaati’nin devlet içindeki örgütlenmesini inceleyen bir kitap yazması,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Nedim Şener’in ise Hrant Dink cinayetini araştırması nedeniyle 2011’de tutuklanmaları. O dönemin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Başbakanı Erdoğan, Şık’ın daha piyasaya çıkmamış kitabı için “Bazı kitaplar bombadan daha tehlikelidir,”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />demişti!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela TBMM’de muhalefetin Ahmet Şık ve Nedim Şener’in tutuklanmasına yönelik sert<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />eleştirilerine karşı dönemin AKP Grup başkanvekili Bekir Bozdağ, “Bu kürsüler sanki mahkeme salonu,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />suçları soruşturmakla görevli cumhuriyet savcıları suçlu gibi, ‘kişiler zorla suçlanıyor’ gibi konuşuluyor.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Fethullah Gülen bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir kıymettir. Seversiniz, sevmezsiniz ama değerli ve bilge<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bir insandır. Bu ülkede milli ve manevi değerlere bağlı nesillerin yetişmesi için hizmetini yapıyor. Her şey<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />devletin denetimi ve gözetimi altında, açık,” diye haykırmıştı!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela Ülkedeki kumpaslara dair Cemaat sorumluluğuna dikkat çekenlere dönemin AKP Genel<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, “Cemaat devleti ele geçirmiş, devlete sızmış bunlar kargaları güldürür,”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yanıtını veriyordu!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela Cemaat’e “ne istedilerse veren” Erdoğan, 2012’de Türkçe Olimpiyatları’ndaki konuşmada<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gülen’in “hasreti bitirerek” ülkeye dönmesini isteyip ekliyordu: “Gurbet hasrettir. Hasret bedeli çok ağırdır,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />faturası çok ağırdır. Biz, gurbette olup, şu vatan topraklarının hasreti içerisinde olanları aramızda görmek<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />istiyoruz”!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela iktidara yakın birçok “gazeteci”nin (!) Gülen Cemaati hakkındaki “derin araştırmaları” (?)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kamuoyunun malûmuyken; yine aynı isimlerin geçmişteki Gülen övgüleri de belleklerdedir. Bunlar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />arasındaki en “şahin”lerden, birçok alâkâsız ismi “FETÖ”ye bağlayan Cem Küçük 2011’de “Gülen<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cemaati” başlıklı yazısında, “Beline hâkim olamayan siyasetçiler Cemaati suçladı. Basit bir cevap anahtarı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olayını Cemaate bağladılar. Tutuklanan darbeciler işin arkasında Cemaati aradılar. Ama hep duvara<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tosladılar. Peki bu karanlık adamlar niçin sahtekarlıklarını AKP ve Cemaat’e yüklediler? Hükümete<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yüklenmelerinin sebebini biliyoruz. Asla ve asla sandıkta AKP’yi yenemeyeceklerini bildikleri için ne<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uydursak kârdır diye düşünüyorlar. Gülen Cemaati’ne yüklenme gerekçeleri farklı. Bugüne kadar dışlanan,</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">8</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">sistem dışına itilen Anadolu insanı Cemaatin izlediği sağlıklı bir politikayla enerjisini doğru yere kanalize<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />etti,” demişti!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela AKP’nin TBMM Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’nun başına “yol arkadaşlarının”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />oylarıyla “seçilen” AKP’li Reşat Petek de, “Hakkında açılan tüm davalardan, Sayın Fethullah Gülen<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hocaefendi’nin beraat etmesine ve bu beraat kararının kesinleşmesine rağmen, Ergenekon yapılanmasının<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />parlamentodaki uzantıları tarafından ‘çete’ diye hakkında Meclis kürsüsünden konuşma yapanlar oldu,”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />diyebilmişti!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mesela dönemin Anakara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek 2012’de “Hoşgörünün,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />barışın, diyaloğun simgesi, değerli büyüğümüz, bu işin (Türkçe Olimpiyatları) değerli mimarı Fethullah<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gülen hocamıza da sonsuz teşekkür ediyorum. Rabbim kendisine uzun ömür ve sıhhat versin. Dualarını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />üzerimizden eksik etmesin. Türkiye’nin itibarı, hiçbir dönemle mukayese edilemeyecek derecede arttı,” [32]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />diye konuşmuştu!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Söz konusu FGC/ AKP tablosunda atlanmaması gereken bir diğer nokta da “FETÖ’nün dış aklı” [33]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />şifreleriyle gölgelenmeye kalkışılan ABD emperyalizminin coğrafyamızdaki 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vukuatları ve de Türkiye sağı ile Fethullah Gülen’in de söz konusu darbelerin aktörleri olmalarındadır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bunu sadece biz değil; düzenin sadık kalemleri de, “FETÖ subayları sivil yöneticilerinden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />talimat almadan hareket edemeyeceği gibi, FETÖ de Amerika’nın izni onayı olmadan böyle bir şeye<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kalkışamaz. 15 Temmuz’dan bu yana söylüyorum: Karşımızda olan FETÖ ise arkasındaki Amerika’dır,” [34]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />biçiminde ifade ediyor!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bir şeyi daha eklemeden/ hatırlatmadan geçmeyelim: “Zaman gazetesi, Taraf gazetesiyle birlikte,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP rejimi kurulurken ‘değişim’, ‘darbe tehlikesi’ gibi söylemlerle tüm muhalefete karşı harekete geçirilen<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sınır tanımaz bir simgesel şiddetin en etkili üreticilerinden biriydi. Ürettiği söylem, liberal entelijansiyanın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />demokrasi fantezilerini, siyasal İslâmın hegemonya inşa sürecini yedeğine alıyor, araçsallaştırıyordu.” [35]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 TEMMUZ’UN SORU(N)LARI<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Soru(n)lar dair kısa hatırlatmalara gelince…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Orhan Bursalı meseleyi şöyle izah ediyor: “MİT, darbe gününü-saatini en azından o gün, yani 15<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Temmuz günü haber aldı. En azından o gün diyorum. Bunu bize sunulan haberlerden, yazılardan biliyoruz.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Böyle önemli bir girişim üzerinde, iktidar cephesinin elinde çok çok daha farklı bilgiler olduğunu, biz iktidar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />cenahının bize sunduğu kısıtlı bilgi ile olay hakkında senaryolar çizdiğimizi unutmayalım. Bu bakımdan,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />MİT ve iktidarın ‘darbe olacak’ bilgisine daha önce sahip olabileceğini kabul etmemiz gerekir…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bir darbe girişimi tezgâhta, MİT Genelkurmay Başkanı toplanıyor, en az 2 saat konuşuyorlar. Ama<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhurbaşkanı’na haber verilmiyor. Kime? Darbenin hedef aldığı 1 No’lu kişiye!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu olasılık 1000 kez 0’dır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Burada sorulacak soru şudur: Hakan Fidan ve Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı ile neler konuştular? Kaç<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />saat haberleştiler ve hangi önlemleri kararlaştırdılar?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bizi anlatılmayan ‘karanlık saatler’ veya darbe kronolojisinde gizlenen sayfalar burasıdır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Tabii bir de darbenin kaç gün önceden bilindiği de bir sorudur. Çünkü darbecilerin haberleşme<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uygulaması ByLock, darbeden çok önce epey çözülmüştü ve ‘40 bin üyenin isimleri, yerleri, telefon<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />numaralarına varıncaya kadar’ tasnif edilmişti. MİT ve siyasi iktidar yapılanmadan haberli. Bilgiler<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhurbaşkanı’na aktarılıyordu, taa mayıs ayında! Darbeye kalkışabilecekleri de, çok daha önce; mesela<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Fuat Uğur’un iki makalesinden de biliniyordu. Devlet, ‘Başlarını kaldırdıkları anda ezilecekler..’ diyordu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Fuat Uğur’un devletten aldığı duyumların tıpkısının aynısı gerçekleşti.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Başlarını kaldırmaları bekleniyordu ve ezildiler.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Burada, ‘kontrol altında darbe girişimi’ yüzde 99 gerçek durum olarak ortaya çıkıyor.” [36]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />i) Darbeyi üç ay önce haber veren -hem de subliminal mesaja gerek duymadan!- iki yazıya imza atan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />‘Türkiye’ gazetesi yazarı Fuat Uğur’un yazılarında hem darbenin olacağını hem de hükümetin hazırlıkları<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bildiğini iddia etmişti! [37] Doğru mu, yalan mı?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ii) Doğu Perinçek’in, “Darbenin olacağını hepimiz biliyorduk. Sayın Cumhurbaşkanı çok önceden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />biliyordu,” [38] iddiasına dair bir şeyler söylenmesi gerekmiyor mu?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />iii) 15 Temmuz günü MİT’e giderek ihbarda bulunan Binbaşı O.K’nin sır gibi saklanan ifadesi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ortaya çıktı ve aylardır yanıtı aranan soru cevabını buldu: MIT darbeyi 7 saat önceden öğrenmiş! [39] Dikkat,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tam 7 saat önce! O da, en kötü ihtimalle…</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">9</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">iv) Ayrıca Binbaşı O.K.’nin MİT görevlilerine “Darbe faaliyeti olabilir” dediği sırada bir MİT<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />görevlisi daha geldi. O.K. aynısını bir kez daha anlattı. Daha sonra hepsinden daha kıdemli olan uzun boylu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />4 kişi O.K.’nin yanına geldi. Olayı ağırdan aldığı anlaşılan MİT, O.K.’nin akıl sağlığından şüphe ederek,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />getirilen bir görevli tarafından “halüsinasyon görüp görmediğini” test etmeye çalıştı. Bir kişi de Deniz<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Aldemir ve Murat Bolat’ın telefon numaralarını aldı. Darbe olabileceği ifadesini yeterli bulmayan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />MİT’çiler, O.K.’ye “Deniz Aldemir’i arayarak olayı bir netleştirelim” dedi. Bunun üzerine Aldemir’i arayan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />O.K, “Kuvvet Komutanı gelecek, ona arz edeceğim sen de komutan olarak burada bulun” yanıtını aldı! [40]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Neden?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />v) 15 Temmuz günü darbeciler son toplantılarını yaparken, bir binbaşı MİT’e gidiyor ve bir baskın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ve suikast ihbarında bulunuyordu. MİT bilgiyi Genelkurmay’a iletiyor ve olağanüstü bir toplantı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yapılıyordu. Toplantıda bir dizi önlem alınıp duyurulurken, bu emirden haberi olmayan bazı komutanlar iki<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ayrı düğüne gidiyor! [41] Bu nasıl oluyor?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vi) 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili karanlıkta kalan en önemli bölüm ise darbenin önceden haber<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />alınmasına karşın neden kamuoyu ve devletin üst düzey yöneticileriyle paylaşılmadığı oldu. Kara Havacılık<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Komutanlığı’nda görevli binbaşı O.K’nin MİT’e 14:30’da giderek darbeyi ihbar etmesine karşın, bu bilgi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sadece Hakan Fidan ile Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ile bir grup komutan dışında kimseyle<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />paylaşılmadı. 15 Temmuz gecesi tüm hava sahasının kapatılması kararı, ne Başbakan ne de Cumhurbaşkanı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ile paylaşılmadı. Bu durumu Hakan Fidan’a sorduğunu belirten dönemin Başbakanı Binali Yıldırım “cevap<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />veremediğini” söylerken, neden görevden almadığına ilişkin soruya ise “Dere geçerken at değiştirilmez”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yanıtını verdi! [42] Bu ne demek oluyor?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vii) Adil Öksüz ve Kemal Batmaz gibi “FETÖ”nün sivil imamlarının 15 Temmuz gecesi Akıncı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Üssü’nde bulundukları bölümdeki kameralar 12 gün önceden iptal edilmiş; bu da demek oluyor ki Akıncı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Üssü’ndeki hazırlıklar 12 gün önceden başlamıştı! [43] Bunlardan haberdar olmamak mümkün mü?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />viii) Darbe kalkışmasından birkaç gün önce Ankara’da hazırlanan iddianamede, “TSK, 2003’ten<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sonra Fethullahçı olduğunu bildiği hiç kimsenin ilişiğini kesmedi. Bundan sonra inisiyatif örgüte geçmiştir.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ergenekon ve diğer askeri davalar örgütün TSK üzerinde egemen olması için gerçekleştirilmiştir”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />değerlendirmesi yapılmıştı! [44] Görmezden gelinmişti…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ix) Darbe girişimi gecesi Muğla’nın Marmaris İlçesi’nden helikopterle ayrılan Erdoğan’ı İstanbul’a<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />getiren TC-ATA uçağının, İzmir Adnan Menderes Havalimanı’ndan THY-8451 koduyla kalkarak saat<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />00.40’ta Dalaman Havalimanı’na indiği ve 01.43’te de buradan THY-8456 koduyla havalandığı ortaya çıktı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Yani darbeci askerler otele girdiğinde Erdoğan İstanbul’a varmıştı! [45] Bu -sadece!- bir tesadüf müydü?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />x) 15 Temmuz sonrasında oluşturulan TBMM Darbe Araştırma Komisyonu’nun AKP’li yönetiminin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bazı bilgi ve belgeleri muhalefet partilerinden gizlediği ortaya çıktı. Durumu fark eden CHP’li komisyon<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />üyelerinin “bütün bilgi ve belgelerin kendilerine iletilmesi” talebi de “gizli belge statüsü kazandıkları”<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gerekçesiyle reddedildi! [46] Neden?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xi) Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />TBMM’de bu amaçla kurulan komisyonun davetine katılmama haklarını kullandılar! Kamuoyuna yapılan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sığ açıklamalar dışında bu kurumlardan bilgi sızmadı… [47] Neden acaba?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xii) Eskişehir’de darbe girişimine katılan Havacı General Recep Ünal, 2 yıl boyunca Adil Öksüz ile<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />177 kez görüşmüş ancak savcılık “onunla ne görüştün” demek için Ünal’ın ifadesini almamış! [48] Bu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />doğruysa tam bir felaket!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xiii) Darbe girişimi sırasında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ı esir alıp Akıncılar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Üssü’ne götüren karargâh subaylarından Tümgeneral Mehmet Dişli’nin, savcılığa verdiği “ek ifade”, darbe<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />girişiminin neden engellenemediği ile ilgili soru işaretlerini de arttırıcı nitelikte! [49] Buna dair ne yapıldı?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xiv) Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ümit Dündar’ın Ankara’da görülmekte olan Eğitim ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Doktrin Komutanlığı (EDOK) ile ilgili darbe davasında tanık olarak ifadesinde… son derece dikkatli bir dil<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kullanması, diyaloglarını aktarmakla yetinip kanaat belirtmekten kaçınması ifadesine hâkim olan çizgiyi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yansıtıyor! [50] Bu nasıl açıklanabilir?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xv) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Güler’in Genelkurmay ana karargâh davası çerçevesinde düzenlenen özel celsede verdikleri ifadeleri<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />okuduğumuzda, önemli ölçüde daha önceki savcılık ifadelerini tekrarladıklarını görüyoruz. Orgeneral<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Akar’ın ifadesinde daha önce kendisine sorulmamış olan, dolayısıyla altı çizilmesi gereken bir-iki konu var.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Akar’a toplam dokuz soru yöneltmiş. Bunlardan dördünde</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">10</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Orgeneral Akar, doğrudan savcılık ifadesiyle TBMM Darbe Araştırma Komisyonu’na gönderdiği yanıtlara<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />atıf yaparak, ekleyeceği yeni bir şey olmadığını söylemiş! [51] Bu nasıl izah edilmeli?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xvi) TBMM’de kurulan 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Hulusi Akar ve Hakan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Fidan’a çağrı yaptı. Ne yazık ki gelmediler. Sadece hazırlanmış “bilgilendirme notu” göndermekle<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yetindiler.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Akar ve Fidan’ın dinlenmediği TBMM komisyonu çalışmalarına 4 Ekim 2016’da başladı. Çalışma<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />süresini, sayısal çoğunluğu olan AKP’liler istese uzatılabilirdi. Yapmadılar. 4 Ocak 2017’de çalışma<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tamamlandı. Rapor 12 Temmuz 2017’de dönemin Meclis Başkanı İsmail Kahraman’a verildi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Buraya kadar normal… Komisyon, eksikli de olsa çalışmasını tamamlamış. Bundan sonrası Meclis<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Başkanlığı’nın sorumluluğunda… Alacak raporu, TBMM matbaasına gönderecek, Meclis Genel Kurulu’na<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />getirecek. Böylece rapor, TBMM’nin aynı zamanda kendisine yönelik bir darbe girişimini araştırmasının bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sonucu olarak tarihteki yerini alacaktı! Olmadı… 15 Temmuz’un dördüncü yılında TBMM raporu kayıp! [52]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Nasıl olabilir?!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xvii) Hulusi Akar’a “Darbeyi açığa çıkaracak o emri neden vermedin” diye sonra Zekai Aksakallı,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />biliyorsunuz Yüksek Askeri Şûra’da (YAŞ) emekli edildi. Aynı YAŞ’ta 600’den fazla albay tasfiye edildi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bilenlerden ve onları tanıyanlardan aldığımız bilgilere göre… YAŞ’ta tasfiye edilen 600 albay, o gece<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />darbeyi bastıranlardandı! [53] Tablo izaha muhtaç değil mi?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xviii) Ve nihayet tutuklu Tuğgeneral Erhan Caha, “Darbe teşebbüsü Akar ve Fidan’ın planı, bilgisi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ve kontrolü dahilinde olmuştur,” [54] açıklaması yaptı! Konuya ilişkin egemen suskunluğun hiçbir yanıtı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ol(a)madı!?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />xix) Ayrıca Oda TV Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız’ın, “Erden, uzman çavuştan hesap<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sorulacak, ama Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar muaf tutulacak. İş mi?” [55] sorusu hâlâ yanıtını arıyor!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />OHAL YIKIMI<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz sonrasında “Erdoğan darbeyi sürdürdü ve sadece üç gün sonra OHAL ile taçlandırdı,” [56]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />saptamasıyla Ertuğrul Kürkçü’nün dikkat çektiği tabloya ilişkin olarak Aydın Engin de ekliyordu: “Anlaşıldı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ki darbeye karşı çıkma kararlılığı kadar hukuku, hukukun üstünlüğünü, hukuk devletini, yani en kestirme<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />terimiyle ‘demokrasi’yi ısrarla, inatla savunmak suç sayılacakmış”! [57]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gerçekten de Türkiye 15 Temmuz 2016’dan itibaren 2 yıl boyunca OHAL’le yönetildi. Gece yarısı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />itibariyle kaldırılan OHAL’in yerine getirilen yeni düzenlemelerin içeriği OHAL’deki hak gasplarını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />derinleştirecek nitelikteyken; gasplar kalıcılaştı; geçici OHAL’den kalıcı OHAL’e geçildi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Evet, 21 Temmuz 2016’da ilan edilen OHAL 18 Temmuz 2018 itibarıyla sona erdi. OHAL toplamda<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />7 kez uzatılarak 2 yıl sürdü. Kapatılan kurumlar, susturulan medya, ihraç edilen kamu görevlileri, 500 bini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />aşkın gözaltı, 30 binden fazla tutuklama ile…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ayrıca OHAL sistemi ile Başkanlık sistemine geçişi ve geçişten sonra kısa sürede güçlenmesini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sağlayacak çok sayıda düzenleme yapıldı. Parlamenter sistemin tüm kurumları yaralandı. OHAL sistemi,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kendi kurucularını koruyarak “başkanlık sistemi”nin zeminini hazırladı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Tek bir KHK ile, 1 Eylül 2016’da, bir gecede 50 bin 684 kişi bile ihraç edilebildi. En çok ihraç kararı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />verilen ikinci KHK ise, 18 bin 632 ihraçla OHAL düzenin son KHK’si oldu…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />En çok ihraç kararına Milli Eğitim Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı personeli için imza atıldı. Milli<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Eğitim Bakanlığı’ndan ihraç edilen ve hâlâ iade edilmeyi bekleyen kamu personeli sayısı 33 bin 50. Bu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />rakamı 31 bin 170 ile İçişleri Bakanlığı takip etti…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />24 Haziran seçimlerinin ardından kapatılan Başbakanlık merkez teşkilâtı personelinin yüzde 7’si,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhurbaşkanlığı’na bağlanan TRT personelinin yüzde 10’u, Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin ise<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yüzde 67’den fazlası OHAL döneminde ihraç edildi…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Yine Cumhurbaşkanlığı’na bağlanan MİT’ten ihraç edilenlerin sayısı ise 90’a yaklaştı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />5 bin 705 akademisyen 119 kamu üniversitesinden ihraç edildi…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />1064 özel eğitim kurumu, 360 özel kurs ve etüt merkezi, 847 öğrenci yurdu, 47 özel sağlık merkezi,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 özel vakıf üniversitesi, 29 sendika, 1433 dernek, 145 vakıf, 178 medya ve yayın kuruluşu kapatıldı. 985<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />şirket TMSF’de kontrolüne bırakıldı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kapatılan özel vakıf üniversitelerinin 3 binden fazla çalışanı işsiz kaldı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın verilerine göre 143 gazeteci ve medya çalışanı, Çağdaş<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gazeteciler Derneği’ne göre 141 gazeteci cezaevine kapatıldı…</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">11</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Hem KHK’lerle hem de KHK’den alınan yetki üzerine idari kararlarla 70 gazete ve 18 TV kanalı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kapatıldı, 25 radyo ve 20 dergi kapatıldı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Adalet Bakanlığı’nın 20 Haziran 2018 verilerine göre, 2 yıl içinde darbe ve terör suçlarından, 441<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bin 195 kişi hakkında adli işlem yapıldı. Bunlardan 89 bin 718’i kadındı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />34 bin 926 kişi hakkında mahkûmiyet kararı verildi. 13 bin 992 kişi ise hakkındaki suçlamalardan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />beraat etti…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />288 fiili darbe davası açıldı. 180 dava tamamlandı, diğerleri sürüyor. Devam eden davalarda ise 5 bin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />370 sanık yargılanıyor. Tamamlanan davalarda ise 636 sandığa ağırlaştırılmış müebbet, 888 sanığa müebbet<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kararı verildi… [58]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ve Viranşehir’de bir binanın tadilat işlerini yapan KHK’lı öğretmen Aslan Durman, çalıştığı binanın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çökmesi üzerine hayatını kaybetmesi [59] gibi binlerce trajik kareyi de bu döküme eklemeli!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bir şey daha: “FETÖ” operasyonları kapsamında kamuda açığa almaları değerlendiren dönemin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, “Husumetler, kişisel meseleler, gıcık olmalar da işin içine<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />karışabiliyor. Böyle yaygın bir hava var. Cadı avına döndürülüyor bu iş… Bunu da çok sakıncalı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />görüyorum,” [60] çok önemli bir gerçeğin altını çiziyordu!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Örneğin Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları yerleşkesindeki<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />duruşma salonundaki savunmasında eski Tuğgeneral Gökan Şahin Sönmezateş, Muğla ve Ankara’da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yargılandığı davalarda duruşma salonunda kendilerine yönelik hakaret edilmesine mahkeme ve savcıların<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />göz yumduğunu belirterek, “Bize sürekli küfür ediliyor. Yaşadıklarımız tarihten hiç ders almadığımızı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gösteriyor. Yahudi dölü, Ermeni dölü şeklinde bize sözler söyleniyor. Yahudi ya da Ermeni olsaydım eğer<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bunu utanmadan söylerdim. Onlar da bu ülkenin vatandaşları. HDP milletvekili Aysel Tuluğ da aynı şeyi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yaşadı bu ülkede. Annesine baş sağlığı diliyorum. O milletvekili olduğu için yaşadıkları gazetelerde yer aldı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ama bize yapılanlara hiç ses çıkmıyor. Bize işkence, hakaret serbest. Bu süreçten herkes gibi ailemiz ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çocuklarımız da nasibini alıyor. Bu dönemde Türk solu çok kötü bir sınav veriyor. Kendilerine yapılan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />haksızlıklara ses çıkarıyorlar ama başkasına yapılanı görmüyorlar,” dedi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“FETÖ”cü olmadığını tekrarlayan Sönmezateş, “Dilimde tüy bitti. Ne diyeceğimi şaşırıyorum.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />‘FETÖ’cü değilim. Hiçbir imamın, tarikat şeyhinin önünde diz çöküp, öpmedim. Sosyal demokratım,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mustafa Kemal Atatürkçüyüm. Beni zorla FETÖ’cü yapmayın. İftiralara, yalana, boyun eğmeyeceğim. 115<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bin yıl yatarım ama ‘FETÖ’cü olarak buradan çıkmam. Özellikle müşteki avukatları tarafından bu darbenin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />‘FETÖ’cüler tarafından yapıldığı kesin, belli. ‘Gülen’e terör örgütü başı diyebilir misiniz’ diye değişik<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sorular soruluyor. Evet diyebilirim, daha fazlasını da diyebilirim. Peki siz bir bakan ya da bakanın oğlu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />rüşvet aldığında siz buna ‘hırsızlık der misiniz? Ben derim siz diyemezsiniz. Derseniz Sincan’a yanıma<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gelirsiniz,” [61] diye haykırıyordu!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP DİZAYNI<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Siz bakmayın AKP’li kalemlerin, “15 Temmuz ve 16 Nisan halkın büyük zorluklarla kurduğu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhuriyetin aslî dayanağı olan halka dönerek yeniden restore edilmesidir. Artık adı var ama kendisi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olmayan halk, yeni yönetimin en büyük dayanağıdır. Taşra, kendi sesine ve liderine kavuşmuştur. Bundan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sonrası taşranın merkezde kendi varlığını tahkim etmesidir. Bunu yaparken de kendi medeniyet mirasına<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uygun, farklılıklara saygılı, hoşgörülü ve kuşatıcı bir dile ihtiyaç vardır. Aynı zamanda modernleşmenin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yıkıcı sonuçlarına karşı kaynağı 1400 yıllık İslâm düşüncesi olan medeniyet mirasımızın bugün yeniden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ihyası da hayati gözükmektedir,” [62] güzellemelerine…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu tür söylemler gerçek dışıdır; niyet okumasıdır! [63]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Aslında gerçek Türkiye’nin üzerinde jetlerin sesleri patlarken, Başbakan’ın televizyona çıkıp “Bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kalkışma olduğunu” açıklayıp; ardından da İstanbul’a indiğinde “Bu Allah’ın büyük lütfu,” vurgusuyla<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />karakterize olmuş ol(durul)an hâldir. [64]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Söz konusu durumu, “15 Temmuz AKP’nin hezimetidir” [65] biçiminde sunmaya kalkışmak; en hafif<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />deyimle “absürd” iken; neresinden bakarsınız bakın, 15 Temmuz’u “yeni(lenmeci)” bir AKP dizaynı takip<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />etmiştir!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hatırlayın: “15 Temmuz Demokrasi Şenlikleri”nin ertesi günü “demokrasinin korunması” adına<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />süreklileşmiş OHAL manzarası iyice belirginleşirken; Aslı Aydıntaşbaş, “15 Temmuz’da kurtardığımız<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />demokrasiyi, 16 Temmuz itibarıyla adım adım kaybettik,” [66] diyor; ve ekliyordu Ali Sirmen de: “15</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">12</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Temmuz’un, gerçek sivil darbe 20 Temmuz’un hazırlayıcısı olduğunu göremezsek, sivil darbecilerin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />cenderesinden de kurtulamayız.” [67]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bunların yanında Örsan Öymen’e göre, “15 Temmuz hakkında AKP iktidarı tarafından halka<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />anlatılanların önemli bir kısmı bir tiyatro”yken; [68] 15 Temmuz’u Gülen ile Erdoğan arasında bir kayıkçı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kavgası olarak ele almanın ötesinde ülkenin bütünü için ortaya çıkardığı sonuçlar açısından kavramak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gerekiyor. Örneğin, “milli bayram” ilan edilmesi önemsiz bir ayrıntı değil. Bir milat iddiası taşıyor. O hâlde,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />neyin miladı olduğu sorulmalı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz miladı ile birlikte başlayan ikinci restorasyon dönemi ve onun yürütücüsü olarak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Erdoğan rejimi yüz yıllık Türk sağı projesinin son taşeronudur.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu çerçevede darbe girişimini neden “Uzun Bıçaklar Gecesi”yle mukayese etmeyelim?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz’un 2. yıl dönümünde Erdoğan, ‘Hürriyet’ ve ‘Sabah’ gazeteleri için kaleme aldığı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />makalede; “Siyasi tarihin en büyük ihanetlerinden birinin milletin cesaretiyle bir zafere dönüştüğünü” yazdı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Türk halkı, tıpkı Çanakkale’de ve İstiklal Harbi’nde olduğu gibi…” satırları, yeni rejimin ihtiyaç duyduğu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bir kahramanlık mitine gönderme, kıyaslamadan çok ödeşmeydi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Aynı makalede, darbe anında, FaceTime yayını ile halkı sokağa davet edip, İstanbul Havalimanı’na<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />indikten sonra “Bu Allah’ın lütfudur” diyen Erdoğan, darbe gecesindeki sözlerini tamamlayan ifadeler<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kullandı: “Ülkemizde yeni bir dönemin kapılarını araladı…” İki yıl arasındaki, iki kısa cümle, bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çözmecenin en önemli parçalarıdır aslında.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Birbirine bağlı o ifadeler basitliğinde tarihi göndermeler ve tekrarlanan yöntemle bir ana fikir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çıkarmak olanaklıdır. Almanya’da Naziler bir ittifakla iktidara geldi. İktidarın bir kanadı, ‘Kahverengi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gömlekliler’ olarak bilinen Sturmabteilung Birlikleri (SA), diğer kanadı ise Schutzstaffel (SS) yani<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gestapo’ydu. I. Dünya savaşından kalan, köhne Kahverengi Gömlekliler’ ile Adolf Hitler’e yakın Gestapo<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />birlikleri arasında yaşanan iktidar savaşı, 30 Haziran 1934 gecesi yaşanan “Uzun Bıçaklar” gecesine<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />dönüştü. Operasyon Sinekkuşu (Kolibri) olarak da anıldı. Uzun Bıçaklar Gecesi deyimi Almanca’da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />katliamdan önce de kullanılıyor ve “intikam gecesi” anlamı taşıyordu. Bağımsız hareket edeceği düşünülen,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />85 SA üyesi, ‘önceden hazırlanmış listeler’ dahilinde ortadan kaldırıldı. Politik cinayetler, büyük bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tasfiyeye uzandı. Operasyon, Hitler’in Avrupa sonra da dünya fethi için güçlü bir Alman Ordusu yaratma<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hazırlıklarını hızlandırdı. Nazi Almanya’sı için bir dönüm noktası oldu. Temizliğin ardından Hitler, yeni<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />rejime giden yolda muhaliflerle de hesaplaşmaya başladı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Nazi Almanyası’ndaki muhaliflere ve toplumun geniş kesimine uzanan, savaş, intikam, mutlak ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />iktidar kapılarını aralayan “fırsat gecesinden” Türkiye’ye dönelim…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Darbe girişimi “naylon faaliyet” olarak da değerlendirildi, destansı bir kahramanlık öyküsü olarak da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />anıldı. İnce çizgide şaibelerden uzak kalmak imkânsızdır; ‘Enişte’, çok önceden hazırlanan tasfiye listeleri,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />MİT Başkanı Hakan Fidan, Eski Diyanet işleri Başkanı Mehmet Görmez ve cihatçı Muaz el Hatib<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />arasındaki darbe sırası toplantısı, orada okunacak selaların bile konuşulması, Boğaz Köprüsü davalarında<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ifade verenlerin, “Bir gün önceden haberimiz vardı, İstanbul’a geldik” sözleri gibi önemli ayrıntıları<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sayfalarca yazmak mümkündür.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Köprüde linç edilen askerler ve onlardan ele geçirilen silahlar, önceden hazırlandığı belli olan cihatçı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />organizasyonunu görmemek imkânsızdır. Köprüde 2 askerin boğazı kesildi, biri Murat Tekin diğeri Ragıp<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Enes Katran… Ancak linç edilen Harp Okulu öğrencileri, askerler değil onlara eziyet edenler kollandı,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />dahası 696 sayılı KHK ile koruma zırhına alındı. Emir komuta zincirindeki gençlerin yerine, bazı “emri<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />veren” generallerin serbest olması ise ayrı bir konudur.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Darbe gecesi, “tek bir olaydan” çok, ilk kez paramiliter milis pratiğini gördüğümüz, bu pratiğin ise<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“16 Nisan gözdağı” ve “24 Haziran aşinalığına” dönüştüğü bir süreçti.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mecliste, Darbe Araştırama Komisyonu’nun feshedilmesi çok önemli başka bir konudur.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Türkiye’nin bir dönemi “O gece ne oldu?” sorusuna hapsoldu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz için, en azından sonuç kısmı açıktır: Evet yol yaptılar, Şerife bacının duran kamyonu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />üzerinden Türkiye’de yeni bir rejim inşa ettiler! [69]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Söz konusu çerçevede darbe girişiminin ilk aylarında iktidara Haziran 2013 ayaklanmasının<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gösterdiği üzere yitirdiği hegemonyayı yeniden tesis etmek ve toplumsal rızayı sağlayabilmek için muazzam<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bir fırsat kapısı açılmıştı. İktidar bu dönemde “milli birlik beraberlik” edebiyatına yaslandı, “dış güçlerin ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />içerideki uzantılarının Türkiye’yi yok etmek için bir operasyon başlattıkları ve buna karşı iktidarın/ tek<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />adamın etrafında toplanarak topyekûn bir direniş sergilenmesi” fikri televizyonlardan, radyolardan,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gazetelerden halkın zihnine boca edildi.</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">13</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">CHP yönetiminin basiretsizliği ve Kılıçdaroğlu’nun Yenikapı Mitingi’ne gidip “milli birlik piyesi”ne<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />figüranlık etmesi, iktidarın işini kolaylaştırdı. Aynı şekilde, kıymeti kendinden menkul bir anti<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />emperyalizmin taşıyıcılığını üstlenen kimi ulusalcı çevreler, tam da bu uyduruk anti emperyalizmden yola<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çıkarak iktidara koltuk değnekliğine soyundular. MHP ise her zamanki tarihsel misyonunu üstlenerek bu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />piyesteki yerini aldı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />İktidar olanca pragmatizmiyle bu durumdan kendi politik ajandasını hayata geçirme fırsatını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çıkarabileceğini görmüştü elbette. OHAL ilanıyla başlayan süreç başkanlık referandumuna uzandı ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />anayasanın/ rejimin değiştirilmesiyle taçlandırıldı. Referandum gündeme gelene kadar devrede olan “milli<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />birlik piyesi”, referandum konjonktürüyle birlikte yerini bir kez daha hızlıca toplumu tam ortasından ikiye<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ayıran “Ya bizdensiniz ya teröristlerden” söylemine bıraktı. [70]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Yani Erdoğan’ın, 15 Temmuz için çizdiği bu çerçeve dışına taşan herkesi doğrudan veya dolaylı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olarak darbeci olarak algılayacağını ortaya koydu. Darbecilik bir suç olduğuna göre, bu şekilde<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tanımlananların sadece farklı fikir mensubu değil, “suçlu”(?) muamelesi göreceği kesinlik kazandı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Zaten Cumhurbaşkanı da, partisi de, destekçileri de bu noktanın altını çiziyor, yeni bir “tarihi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />başlangıç”tan söz ediyordu. Özetle tüm rejim değişimlerinde olduğu gibi, millet, devlet, vatan, tarih, dost,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />düşman, her şey yeniden tanımlanmak durumundaydı. Böylece, artık fikir ayrılığı gibi bir kategori yoktu;<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“milletten ve onun kurtarıcı liderinden” yana olmak veya “milletin düşmanı” olmak gibi iki kategori<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vardı! [71]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />KABATAŞ YALANI VE TÜRK(İYE) SAĞI<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Tam da bu noktada “15 Temmuz” deyince; Ahmet Hakan’ın, “Kabataş yalanını yalan yapan şey”; [72]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Fatih Yaşlı’nın, “Tersyüz edilmiş hakikât,” [73] saptamalarıyla müsemma ya da ‘Star’da yazan Cem<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Küçük’ün, Kabataş’ta bir kadına saldırıldığı haberlerinin bir kurgu olduğunu ve iyi yönetilemediğini itiraf<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ettiği [74] Kabataş Olayı’nı anımsamamak mümkün değil… [75]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hatırlanacağı üzere Gezi Direnişi sırasında Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu’nun<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gelini Zehra Develioğlu Kabataş’ta bebeği ile birlikte eylemcilerin saldırısına uğradığı iddiaları (“Kabataş<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Yalancısı” olarak anılan [76] ) gazeteci Elif Çakır tarafından gündeme taşınmıştı. [77]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“İddia”ya göre Kabataş’ta, başörtülü ve kucağındaki 6 aylık bebeği olan bir kadını, belden yukarıları<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çıplak, ellerinde deri eldivenler, başlarında siyah bandanalar bulunan 80-100 kişilik grubun, dövdüğü ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />üzerlerine idrarlarını yaptığı iddiasının en önde gelen savunucularından gazeteci Elif Çakır’ın o dönemdeki<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />avukatlarından Fidel Okan, Kabataş’ta öne sürüldüğü gibi bir olay yaşanmadığını söylese de; [78] Kabataş<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yalanı üzerine Erdoğan’ın emriyle seferber olan polis, Zehra Develioğlu’nun taciz edildiğine dair kanıt<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bulamadı ama bölgedeki esnaf sorgulandı, yurttaşlar suçlu muamelesi gördü, 161 kişi incelemeye alındı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Erdoğan’ın da emriyle İstanbul polisi seferber oldu. Soruşturma; İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />İstihbarat Şube Müdürlüğü, Güven Timleri Şube Müdürlüğü, Spor Güvenliği Şube Müdürlüğü, Beşiktaş ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Beyoğlu ilçe emniyet müdürlükleri, TEM Şube Müdürlüğü, Güvenlik Şube Müdürlüğü, Olay Yeri<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />İncelenme Şube Müdürlüğü ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nce koordineli olarak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yürütüldü.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Yine rapora göre olay yeri ve güzergâhında bulunan Karaköy-Taksim-Ortaköy arasında kalan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yaklaşık 8 km’lik bölgede bulanan tüm işyerleri ve kamu kurumları ile görüşüldü. Buralara ait güvenlik<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kameralarının olup olmadığının tespiti yapıldı. Yapılan çalışmalar neticesinde; (151) farklı yere ait Mobese<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ve güvenlik kameralarının bulunduğu tespit edildi. Tespit edilen her kameranın olaydan önce ve sonrasını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kapsayan 6 saatlik görüntü kaydı talep edildi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Elde edilen (81) farklı işyeri ve Mobese kameralarına ait olan yaklaşık 1800 saatlik kamera kayıtları,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Radyo TV ve Foto Film Şube Müdürlüğü görevlilerince kayıt edilen 200 saatlik kamera kaydı, Güvenlik<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Şube Müdürlüğü’nden alınan 50 saatlik kamera kaydı, TEM Şube Müdürlüğü’nden alınan 450 saatlik<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kamera kaydı ve Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’ne bağlı TOMA araçlarındaki kameralardan elde edilen 60<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />saatlik kamera kaydı birleştirilip kare kare incelendi. Bu incelemede Karaköy’den Salıpazarı tarafından<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kabataş’a, Beşiktaş tarafından Kabataş’a, Gümüşssuyu yönünden Kabataş’a kısaca olayın gerçekleştiği yere<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />her alandan gelenler kare kare izlenip tespit edildi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />1 Haziran gününe ait olan görsel medyada ve sosyal paylaşım sitelerinde yer alan görüntü ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />fotoğraflar da tarandı. Olay günü veya genel olarak olay yeri çevresinde seyyar satıcılık yapan, garson,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />esnaf, güvenlik görevlisi, tezgâh açtığı belirlenen 24 kişiyle görüşüldü, yazılı beyanları alındı. Görüşülen</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">14</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">şahıslar söz konusu olaya tanık olmadıklarını beyan ettiler. Güven Timleri Şube Müdürlüğü’ne bağlı 20 tim<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olay yeri civarında tanık bulmaya yönelik sokak sokak çalıştı. [79]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ancak bunlardan da hiçbir şey çıkmazken; Kabataş görüntülerinin ellerinde olduğunu dile getiren<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, [80] canlı yayında çark etti. Gezi olayları sırasında Kabataş<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />görüntülerini izlediğini belirten İsmet Berkan da “özür dilemek” zorunda kaldı! [81]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kabataş iftirası iktidarın ve onun paçasına yapışık yaşayanların yalanı nasıl çekinmeden siyasi bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />enstrüman olarak kullanabildiklerini açıkça gösterirken; Kabataş yalanı uzun süre gündemde tutuldu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Dönemin Başbakanı Erdoğan meydanlarda bu iftirayı gözünü kırpmadan savundu. İktidarın medyası da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olmayan bir linç girişimini önce yarattı sonra yaydı…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hadi Erdoğan’dan bir alıntıyı hatırlayalım. Kabataş bir yalan diyenlere ne demişti: “Sizin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />insanlığınız öldü mü be? Sizin vicdanınız bu kadar mı karardı? Çocuklarınızın, eşinizin yüzüne nasıl<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bakabiliyorsunuz be? Sizin çocuklarınızın başına gelseydi böyle mi davranırdınız? Vicdan… Vicdan…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Vicdan…” [82]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Böylesine bir demagojinin Türk(iye) sağının temel argümanlarından olduğunu bir an dahi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />unutmadan; Ümit Alan’ın, “Kabataş yalanı, yaşayan bir organizmaya dönüştü,” [83] notunu Türk(iye) sağı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tarihi açısından bir kere daha hatırlamakta yarar var.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />TÜRK(İYE) SAĞINA NOTLAR<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Siyaset bilimci Cangül Örnek’in, “DP çizgisindeki sağ ile İslâmcı ve ırkçı sapmalar, uğursuz<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Amerikancılık bayrağını ellerinden düşürmedi, sürekli daha ileriye taşıdı” [84] notunu düştüğü zeminde;<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Türkiye’nin 1950’de çok partili modele geçilse de ‘otoriter siyasi kültür’ ve ‘kuvvetler birliği ilkesi’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />savunuculuğuyla tam demokratik sistemi uygulanmıyor”ken; [85] “Otoriter Demokrasi” [86] denen bir ucubeden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />de söz etmek mümkündü!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bugün Tayyip Erdoğan’ın ve onun peşinden giden AKP’lilerin Türkiye’ye vermek istedikleri<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yönünün önemli bir kaynağı, 1950’lerden sonra yeraltından yeryüzüne çıkan mukaddesatçı hareketlerle,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Türk siyasal yaşamında hep ayrıcalıklı bir yer edinmiş milliyetçi akımların buluşmalarıdır. Bu buluşmanın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />önemli ilk adımı 1951’de kurulan ve iki yıl sonra kapatılan Türk Milliyetçiler Derneği idi. [87] Bu girişimle<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />milliyetçi-mukaddesatçı bileşimin temelinin atıldı. Çok daha sonra Türk-İslâm sentezi olarak adlandırılacak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />terkipte ve Türk milliyetçiliğinin muhafazakâr bir çizgiye oturmasında bu kısa ömürlü derneğin önemli payı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />vardı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu milliyetçi-mukaddesatçı izdivacının bir başka uzantısı, 1951’de kurulan ve hâlen faaliyette olan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />İlim Yayma Cemiyeti’dir. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un 2016 Nisan’ında, “Bir milletin diriliş<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />öyküsünün en önemli safhalarından biri” olarak tanımladığı bu cemiyetin yanında Komünizmle Mücadele<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Derneklerini saymak gerekir. İlim Yayma Cemiyeti’nin dindar gençlik yetiştirme gayretleri yanında;<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />komünizmle mücadele amaçlı -1950, 1956 ve 1963’te üç- dernek kuruldu. [88]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kendini Cumhuriyet politikalarının mağduru olarak görenlerin birleştiği söz konusu dernekler,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bugün çok daha açık biçimde AKP yöneticilerinin dile getirdiği, Türk sağında mağduriyet saplantısıyla<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />oluşan hıncın yoğunlaşma alanlarıdır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Geçmişteki laiklik uygulamalarına duyulan tepkiden beslenen ama onu kat be kat aşan bir hınçtır bu.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Komünizme ve sola karşı gibi gözükse de aslında mağduriyetin esas kaynağı olarak görülen Kemalizm’e ve<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />onun temsil ettiği modernlik simge ve pratiklerine karşıdır. [89]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Komünizmle Mücadele Derneği içinde ve çevresinde toplananların, reaksiyoner refleksleri güçlü,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yerlici/ millici özellikleri ağır basan kişiler olduğuna dikkat çekip, büyük kentlerin merkezlerindeki Batılı,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />modern ve laik dünya algılarına karşı büyük bir hınç duymalarına yol açtı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Sol düşünce ve hareketlere karşı devletin benimsediği sert bastırma politikalarını sahiplenmeye,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bunun taşeronluğunu, hatta en kirli işlerini yapmaya götüren bir hınçtır bu. Örneğin, 1969’da Kanlı Pazar’ı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />MTTB (o dönem başkanı şimdi Meclis başkanı olan İsmail Kahraman’dı) ile el ele gerçekleştirir. Devletin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />düşmanlaştırma politikalarının en etkili araçlarından biri olmuştur. AP ve CKMP arasındaki çekişmede,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Risale-i Nur talebelerinin de desteğiyle, 1967’de mukaddesatçı yönü ağır basan Komünizmle Mücadele<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Derneği, 1971’de sıkıyönetim kararıyla kapandı. Görevini başarıyla tamamlamıştı.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bugün Türk sağının milliyetçi-mukaddesatçı çizgide oluşturduğu büyük ittifakın kaynaklarını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ararken 1970 başlarında İslâmcı- milliyetçi izdivacının önemli bir adresi olan Yeniden Milli Mücadele<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hareketini ve göreli daha iyi bilinen Aydınlar Ocağı’nı da dâhil etmek gerekir. Hepsini birlikte ele alınca,</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">15</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Türk sağ siyasal-toplumsal tahayyülünün haritası bütünüyle ortaya çıkıyor ve bugün Türk sağının bütün<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bunlardan beslenmiş ama zembereğinden boşalmış hâlinin iktidarda olduğu daha açık görülüyordu. [90]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />BİR UYARI<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Giordano Bruno’nun, “Zaman her şeyi alır ve her şeyi verir,” saptaması eşliğinde diyeceklerimizi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />toparlarsak; Türk(iye) sağının bir ürünü olarak 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin; “… ‘FETÖ’cülerin de<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />şunu anlaması gerekiyor; şifre çözüldü, yalanlar bitti, kaybettiniz,” [91] diyen Nedim Şener’i ciddiye almak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />mümkün değilken; Ali Sirmen’in, “15 Temmuz’dan sonra, artık bir daha askeri darbe olur mu? Siz ne<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />dersiniz?” [92] sorusu hâlâ gündemdedir.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu soru karşısında denilebilecek olan şu: 15 Temmuz darbe girişiminin bastırılmasının kendisi,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Türkiye’de “Başkanlık sistemi”ne geçişi sağlayan bir darbedir. Ve bu “darbe rejimi” sürmektedir.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu durumda, “Koyu bir karanlıkla sarıldığımızı düşündüğümüzde, bir parıltı karanlıkları yararak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ışıldamaya başlamıştır bile,” [93] ifadesinde dile getirilen, bir imkân ve elbette tehdittir…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“İyi de ne yapmalı” mı?<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Öncelikle “Yeni Gezi: Sandık! Çıkış şudur: Kazasız, belasız, usulüyle, hakkıyla, hukukuyla sandığa<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />gitmek,” [94] halisünasyonlarını bir kenara bırakıp; çözümün aşağıdan yukarıya bir kitle hareketiyle mümkün<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olduğunun altını çizerek; tüm ötekileştirilenleri emek eksenli toplumsal muhalefet saflarında<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />top(ar)lamaktır…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bunun başka yolu yoktur ve olmamıştır da!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Totaliter rejimlerde, özgürlüklerin yok edilmesine ve yoksulluğa karşı tahammülü sağlamak, kitlesel<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />patlamaları önlemek için birey, kendi gözünde değersizleştirilir. Bireyin kendini geliştireceği,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />güçlendireceği, öğreneceği olanaklar engellenir.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Medya yalan söyler. Eğitim-öğretim işlevsizleştirilir. Sorgulayan, başkaldıran insan yok edilirken;<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />rejim güçlü ve haklı görünmek için “biz” ve “ötekiler”i yaratır. Yarattığı ötekileştirmeden beslenir. Ta ki<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“ötekilerin” tamamı tüketilip, sıra “biz”e gelinceye kadar…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />O hâlde bizi yaratmak için ötekileştirilenlere -akıl vermeden! [95] – sahip çıkmalıyız…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ötesi mücadele işidir! Çünkü “15 Temmuz’un kayıp silahları”yla [96] birlikte hemen her şeyle<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhuriyet’in dizaynı değişmiştir. [97]<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />15 Temmuz’dan sonra bir şeylerin yerli yerine oturması/ oturtulabilmesi büyük/ radikal altüst<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />oluşlarla mümkündür!<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />7 Temmuz 2021 12:45:14, İstanbul.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />SİBEL ÖZBUDUN-TEMEL DEMİRER<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" /> <br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />N O T L A R<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[1] Friedrich Nietzsche.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[2] Orhan Bursalı, “Geliyorum Diyen Darbe ve Karanlık Sayfalar”, Cumhuriyet, 16 Temmuz 2017, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[3] Ahmet Şık, “Adım Adım Kanlı Geceye Doğru”, Cumhuriyet, 10 Aralık 2016, s.11.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[4] Mehmet Y. Yılmaz, “Darbe Girişimi Kışlada Önlenebilir miydi?”, Hürriyet, 11 Temmuz 2017, s.19.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[5] Mehmet Y. Yılmaz, “Darbe Girişimini Neden Önleyemediler”, Hürriyet, 12 Mayıs 2017, s.21.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[6] Mehmet Y. Yılmaz, “Bu Önlenemeyecek Bir Darbe Girişimi Değildi”, Hürriyet, 30 Kasım 2016, s.17.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[7] Mehmet Y. Yılmaz, “15 Temmuz Günü Çok Belirtiler Çıkmıştı”, Hürriyet, 26 Kasım 2016, s.17.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[8] Kadir Cangızbay, “Bunlara Laf Edilmez”, Birgün, 15 Ekim 2016, s.9.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[9] “Demirtaş’tan Çarpıcı İddia: Darbede AKP’li İzi Çıkabilir”, 26 Temmuz 2016…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />http://www.durus24.net/haber/2856/demirtastan-carpici-9<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[10] Ertuğrul Kürkçü, “Bir Yaz Gecesi Rüyası: ‘15 Temmuz Destanı’…”, Yeni Yaşam, 16 Temmuz 2020, s.10.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[11] Mehmet Tezkan, “Devletin İçinden Şeytan Çıktı”, Milliyet, 11 Temmuz 2017, s.5.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[12] Uğur Dündar, “Kontrolsüz Darbe!”, Sözcü, 2 Kasım 2017, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[13] Aykut Erdoğdu-Aytun Çıray-Sezgin Tanrıkulu-Zeynel Emre, 15 Temmuz Gerçekleri, Haz: Şükrü Küçükşahin, İmge<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Kitabevi, 2018.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[14] “15 Temmuz’un Bilançosu”, Cumhuriyet, 15 Temmuz 2020, s.12.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[15] Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, AKP’nin FGC konusunda “Kandırıldığımızı anladık” diyerek milat<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ilan ettiği 17-25 Aralık’ı soruşturmalar konusunda toptan bir kriter olarak görmediklerini belirterek, “Örgütün yönetici takımını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />alalım, adam himmet toplamış, örgüt adına toplantılar düzenlemiş. Sohbetleri o organize etmiş. Bu kişi 17-25’ten önce de sonra da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sorumludur,” dedi. (Alican Uludağ, “Başsavcı Kocaman: ‘17-25 Milat Değil’…”, Cumhuriyet, 16 Kasım 2017, s.6.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[16] Mehmet Y. Yılmaz, “Kandırılanların Sıralı Tam Listesi!”, Hürriyet… http://www.halkinbirligi.net/kandirilanlarin-<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sirali-tam-listesi/</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">16</p>[17] Mesut Hasan Benli, “HSYK’nın İtirafçı Başkanvekili Yargıtay’daki Pazarlığı Anlattı: 160’ın 140’ını İstedi”, Hürriyet,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />17 Kasım 2016, s.18.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[18] Alican Uludağ, “Eski HSYK Başkanvekili Hamsici: Hocaefendi 140 Üye İstiyor”, Cumhuriyet, 17 Kasım 2016, s.14.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[19] Alican Uludağ, “Eski HSYK Yöneticisi İbrahim Okur’un Gülen İtirafları: Fidan Bizi Uyarmadı”, Cumhuriyet, 7 Ocak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2017, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[20] Alican Uludağ, “AKP Yanlısı Diye Aldık”, Cumhuriyet, 20 Aralık 2017, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[21] “Kılıçdaroğlu ‘Kontrollü Darbe’ Dedi, Siyaset Dünyası Karıştı”, Hürriyet, 3 Nisan 2017…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />http://www.hurriyet.com.tr/kilicdaroglu-kontrollu-darbe-dedi-siyaset-dunyasi-karisti-40415873<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[22] Alican Uludağ, “MİT Darbeyi Değil Akıl Sağlığını Araştırdı”, Cumhuriyet, 17 Temmuz 2017, s.11.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[23] Alican Uludağ, “AKP-FETÖ Akrabalığı”, Cumhuriyet, 19 Ocak 2017, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[24] “FETÖ’den Tutuklanan Savcı: Erdoğan’ın da Sadullah Ergin’in de Haberi Vardı”, Cumhuriyet, 11 Aralık 2016, s.13.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[25] “AB İstihbaratının Darbe Raporu Ortaya Çıktı”, 17 Ocak 2017… http://www.politez.com/detail/politez-/7537/ab-<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />istihbaratinin-darbe-raporu-ortaya-cikti#.WH5ZwfmLTIV<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[26] “Kemal Kılıçdaroğlu: Elimde Özel Dosya Var”, Cumhuriyet, 4 Nisan 2017, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[27] “Darbelere Karşı Tam Demokrasi”, Cumhuriyet, 15 Temmuz 2019, s.5.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[28] Özgür Mumcu, “Bir Yıldönümünün Düşündürdükleri”, Cumhuriyet, 15 Temmuz 2017, s.3.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[29] “Ülkemizde manevi cebir unsurlu sivil darbe olayının gerçek yüzü görülemediğinden, zaman zaman kimin eli kimin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />darbesinde bilinmeyen ortamda, aynı amaca yönelik ama ayrı aleyhtarların tezgâhladıkları birbirlerinin darbelerini yürütüp, üstüne<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />oturma eylemlerine tanık olunmaktadır. 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsü ile 20 Temmuz 2016 sivil darbesi bu olayın tipik bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />örneğidir.” (Ali Sirmen, “… ‘Darbe’yi Açıkça Konuşmak-III”, Cumhuriyet, 15 Ocak 2021, s.4.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[30] Özgür Mumcu, “Darbe 1999’da İhbar Edildi”, Cumhuriyet, 3 Haziran 2017, s.3.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[31] “15 Temmuz darbe girişimine katıldığı gerekçesiyle yaptırım gören askerlerin orduya katılmaları -Hava Harp Okulu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kayıt ölçüt alınırsa- ağırlıklı olarak 12 Eylül darbesi sonrası dönemde başlamış. Analizdeki 43 generalden 21’i, 1980-1983<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />aralığında Hava Harp Okulu’na adım atmıştır. Bunlardan 19’unun katılışı ise Özal’lı yılların ilk dönemine denk geliyor. Üçünün<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />girişi ise 1980 öncesidir.” (Sedat Ergin, “15 Temmuz ve Hava Kuvvetleri (3) – 15 Temmuz Darbesi 12 Eylül’de Başlamış”,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Hürriyet, 23 Eylül 2017, s.18.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[32] “… ‘Gizli Örgüt’ Değil, Koalisyon Ortağınızdı!”, Birgün, 15 Ekim 2016, s.8.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[33] Cemil Ertem, “FETÖ’nün ve 15 Temmuz’un Tarihi ve Bugünü…”, Milliyet, 14 Temmuz 2017, s.9.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[34] Nedim Şener, “Darbe Değil Suikast”, Hürriyet, 11 Mayıs 2020, s.14.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[35] Ergin Yıldızoğlu, “14 Aralık’ta Ne Oldu?”, Cumhuriyet, 17 Aralık 2014, s.8.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[36] Orhan Bursalı, “Darbe Girişiminin Karanlık Sayfası”, Cumhuriyet, 29 Kasım 2016, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[37] Ahmet Şık, “Yandaş Yazar İddiası: Hükümet Darbeyi Biliyordu”, Cumhuriyet, 10 Kasım 2016…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/628777/Yandas_yazar_iddiasi__Hukumet_darbeyi_biliyordu.htm<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[38] Cem TV, 2019’a doğru siyaset programı’ndan…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[39] Alican Uludağ, “15 Temmuz’un Sırları… MİT 7 Saat Önce Duydu”, Cumhuriyet, 21 Mayıs 2017, s.11.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[40] Alican Uludağ, “MİT Darbeyi Değil Akıl Sağlığını Araştırdı”, Cumhuriyet, 17 Temmuz 2017, s.11.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[41] Ahmet Şık, “… ‘Faaliyet Başlıyor’ Dedi Akar’ın Odasına Gitti”, Cumhuriyet, 11 Aralık 2016, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[42] “Darbelere Karşı Tam Demokrasi”, Cumhuriyet, 15 Temmuz 2019, s.5.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[43] Abdulkadir Selvi, “Akıncı Üssü’nün Bilinmeyenleri”, Hürriyet, 26 Ekim 2017, s.23.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[44] Ahmet Şık, “Cemaat Orduyu Nasıl Ele Geçirdi”, Cumhuriyet, 9 Aralık 2016, s.7.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[45] “Marmaris İddianamesinden Detaylar… Askerler Otele Girdiğinde Erdoğan İstanbul’a Varmış”, Cumhuriyet, 3 Aralık<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2016, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[46] Mahmut Lıcalı, “Darbe Komisyonu’nda Bir Skandal Daha”, Cumhuriyet, 22 Aralık 2017, s.5.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[47] Mustafa Balbay, “15 Temmuz 2016…”, Cumhuriyet, 14 Temmuz 2019, s.9.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[48] Alican Uludağ, “Adil Öksüz Bilmecesi… Görüşmeleri de Sır Kaçışları da”, Cumhuriyet, 5 Nisan 2017, s.13.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[49] Mehmet Y. Yılmaz, “Darbecinin Başbakanlık Kriz Masasında Ne İşi Vardı?”, Hürriyet, 29 Aralık 2016, s.19.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[50] Sedat Ergin, “Orgeneral Ümit Dündar’ın Tanıklığı”, Hürriyet, 1 Mart 2018, s.18.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[51] Sedat Ergin, “Orgeneral Akar’ın İfadesinde Hâkim Neleri Merak Etti”, Hürriyet, 28 Mart 2018, s.14.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[52] Mustafa Balbay, “15 Temmuz Raporu Kaybolursa…”, Cumhuriyet, 15 Temmuz 2020, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[53] Mehmet Ali Güller, “15 Temmuz’u Bastıranların Tasfiyesi”, Cumhuriyet, 3 Ağustos 2020, s.12.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[54] http://www.tr724.com/tutuklu-tuggeneral-darbe-tesebbusu-akar-ve-fidanin-plani-bilgisi-ve-kontrolu-dahilinde-<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olmustur/<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[55] Alican Uludağ, “Yıldız, Yazılmamış 15 Temmuz Kitabının Peşindeler”, Cumhuriyet, 2 Ağustos 2020, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[56] Ertuğrul Kürkçü, “15 Temmuz’un Bedelini Kim Ödeyecek?”, Yeni Yaşam, 23 Ocak 2020, s.7.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[57] Aydın Engin, “İki Yıl Önce Bu Gece”, Cumhuriyet, 15 Temmuz 2018, s.8.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[58] Sinan Tartanoğlu, “Yeni Sistemin Taşları OHAL’de Döşendi: Zemin Böyle Hazırlandı”, Cumhuriyet, 18 Temmuz<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />2018, s.7.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[59] “KHK’lı Öğretmen İnşaatta Hayatını Kaybetti”, Birgün, 16 Nisan 2019, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[60] Saygı Öztürk, “Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş: FETÖ Operasyonu Cadı Avına Döndürülüyor, Bu Çok<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Sakıncalı”, Sözcü, 14 Ağustos 2016, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[61] “Akıncı Üssü Davasında Salon Karıştı: İşkence Görüyoruz”, Cumhuriyet, 7 Kasım 2017, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[62] Ümmet Erkan, “15 Temmuz ve 16 Nisan’ın Sosyolojik Analizi”, Yeni Şafak, 12 Mayıs 2017, s.16.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[63] “3. yılında darbe girişimini engellemeye çalışırken şehit ve gazi olanlar için başlatılan kampanyada toplanan paralar<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hâlâ sahiplerine ulaşmadı.” (Zehra Özdilek, “15 Temmuz Bağışları Nerede?”, Cumhuriyet, 15 Temmuz 2019, s.4.) “15 Temmuz<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />için toplanan yüzlerce milyon lira bağış ve kurulan vakıf ortada yok. 16 Ocak 2016 tarihi itibarıyla toplandığı açıklanan 309<p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"></p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">17</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">milyon TL’nin değerlendirileceği Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı’nın kayıtlı adresinin boş.” (Mahmut Lıcalı,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“15 Temmuz Kurulan Vakıf Ortada Yok”, Cumhuriyet, 16 Ekim 2019, s.9.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[64] “15 Temmuz’un tarihini yazanlar ‘görünmez bir gücün/elin’ yıllarca general terfi ve atamalarına müdahil olduğunu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />kayda geçecektir.” (Nihat Ali Özcan, “Darbe Girişiminin Anatomisine Dair (2)”, Milliyet, 11 Temmuz 2017, s.14.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[65] Mustafa Balbay, “15 Temmuz AKP’nin Hezimetidir: Tez, Yeni Bir Sentez…”, Cumhuriyet, 18 Temmuz 2019, s.9.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[66] Aslı Aydıntaşbaş, “15 Temmuz Muhasebesi”, Cumhuriyet, 16 Temmuz 2017, s.11.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[67] Ali Sirmen, “Darbeyi Açıkça Konuşmak – II”, Cumhuriyet, 12 Ocak 2021, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[68] Örsan K. Öymen, “15 Temmuz Tiyatrosu”, Cumhuriyet, 20 Temmuz 2020, s.12.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[69] Erk Acarer, “Allah’ın Lütfudur, Yeni Dönemin Kapıları Açıldı”, Birgün, 16 Temmuz 2017, s.2.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[70] Fatih Yaşlı, “15 Temmuz’un Birinci Yıldönümünde Türkiye”, Birgün, 16 Temmuz 2017, s.3.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[71] Nuray Mert, “15 Temmuz’un Anlamı”, Cumhuriyet, 17 Temmuz 2017, s.5.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[72] Ahmet Hakan, “Kabataş Yalanını Yalan Yapan Şey”, Hürriyet, 19 Şubat 2015, s.6.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[73] Fatih Yaşlı, “İkinci Kabataş Vakası ve Tersyüz Edilmiş Hakikât”, Birgün, 22 Haziran 2017, s.3.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[74] “Cem Küçük’ten Kabataş İtirafı: Kurguydu, İyi Yönetilemedi”… http://www.siyasetcafe.com/Medya-<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Haberleri/15392-kucukten-kabatas-itirafi-kurguydu-iyi-yonetilemedi<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[75] “Kabataş’ta Gezi direnişçilerinin darp ve cinsel tacizine uğradığını öne süren Zehra D. vermiş olduğu ifadede yerlerde<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sürüklendiğini, erkeklerin üzerine idrarlarını yaptığını, küfürler ettiğini öne sürüyor. Ancak bu ifadeler, gazetecilerin Zehra D’nin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />söylediği ifadeler olarak kaleme aldığı yazılarla örtüşmüyor.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gezi Direnişi’nde Kabataş’ta yaşandığı öne sürülen olayı kaleme alan Elif Çakır’la ilgili Taraf Gazetesi yazarı Murat<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Seçkin’in 25 Ekim 2015 günü yazdığı iddiaların ardından, Elif Çakır, mağdur olduğunu öne süren Zehra D’nin ifade tutanaklarını<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sosyal medya hesabından paylaştı. Gezi Direnişçilerinin darp ve cinsel tacizine uğradığını öne süren Zehra D’nin vermiş olduğu<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ifade ile Çakır’ın ve yandaş yazarların yazdıkları arasındaki farklılık dikkat çekiyor.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Gezi Direnişi sırasında Kabataş’ta başörtülü bir kadının darp ve cinsel tacize uğradığına ilişkin söyleşide imzası bulunan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Çakır’ın editör ile arasında geçtiği öne sürülen diyaloğu, o dönemki Star Gazetesi editörü, Taraf gazetesi yazarı Murat Seçkin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />köşesinde yazdı. Seçkin, Çakır’a editörün ‘Bunları bu kadın mı anlattı’ sorusu üzerine ‘Psikolojik olarak bitmiş durumda…<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Konuşacak hâli yoktu. Ne anlatabilirdi ki? Ama ne demek istediğini ben anladım!’ cevabı verdiği iddiası kamuoyunun gündemine<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />oturdu. Söz konusu iddia üzerine Elif Çakır da mağdur olduğunu öne süren Zehra D’nin kişilik haklarına saygı göstermeksizin,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />açık telefon numaralarının yer aldığı ifade tutanaklarını sosyal medya hesabından paylaştı. Gezi Direnişçilerinin darp ve cinsel<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />tacizine uğradığını öne süren Zehra D. ifadede yerlerde sürüklendiğini, erkeklerin üzerine idrarlarını yaptığını, küfürler ettiğini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />öne sürüyor.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Mobese görüntüleri yayımlandıktan sonra Zehra D’nin darp ve cinsel tacize uğradığını yazan gazeteciler yalancılık ile<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />suçlanmış bunun üzerine de 13 köşe yazarı ‘Diliniz kaba, vicdanınız taş’ ortak başlığı ile ‘Kadının Beyanı Esastır’ içerikli köşe<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yazıları yazmıştı. Kadının beyanının esas alınması ilkesine ilişkin bir grup beyanın başka delillerle desteklenmeden tek başına<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />mahkûmiyete sebep olmadığını savunurken, kadın hakları savunucuları ‘taciz ve tecavüz suçlarında kadının beyanı esastır; aksini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ispat erkeğin yükümlülüğündedir’ ilkesini benimsemekte. Ancak yargılamalarda bu ilke kararlara sık yansımaz.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Öte yandan cinsel istismar mağduru kişilerin ilk ifadelerinin ses ve video kaydı ile alındıktan sonra tekrar travma<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yaşamaması için bir daha sürecin anlattırılması istenmez. Ancak Zehra D. emniyet birimleri dışında iddia ettiği istismarı Elif<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Çakır, Balçiçek İlter, Halime Kökçe gibi gazeteciler başta olmak üzere hükümete yakın çok sayıda gazetenin yazarına anlatmış ya<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />da anlatmaya zorlanmıştır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Elif Çakır, mağdur olduğunu öne süren Zehra D’nin ifade tutanaklarını sosyal medya hesabından paylaştı. Olayla ilgili<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yorumlar yapan Çakır, savcıları göreve çağırarak ‘Ben sadece Z.D’nin anlattıklarını aktardım, röportaj kayıtlarımı vermeye<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />hazırım’ dedi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Elif Çakır: ‘Üzerleri çıplak, elleri deri eldivenli, başlarında tuhaf bantlı 70-100 kadar adamın ortasında kaldım.’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Zehra D: ‘Deri eldiven yok’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Zehra D: ‘Bu şahıslar arasında bulunan erkek şahısların büyük bir kısmının üst kıyafeti yoktu, kimisinin kafasında siyah<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />renkli bantlar bulunuyordu.’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />İsmet Berkan: ‘Görüntüde tacize uğradığını söyleyen kadın kucağında bebeğiyle bir kalabalığın arasına giriyor. Boş bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />çocuk arabasını da itiyor. Sonra çocuk arabasının devrildiğini görüyorsunuz. Sonra kadın da çıkıyor dışarıya. Görüntü bu.’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Zehra D: ‘Bebek arabada’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Zehra D: ‘Çocuğumun içerisinde bulunduğu bebek arabası ile terminal binasının orada bulunan ışıklardan karşıya<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />geçmek üzere ışıkların oraya geldim.’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Abdülkadir Selvi: ‘Kabataş İskelesi’nin karşısına geçerken bir grup eylemciyi görüyor. Bunların Gezi eylemcileri<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />olduğunu fark ediyor, hatta çevre ve ağaç eylemi yaptıkları için de en ufak bir rahatsızlık hissetmiyor.’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Zehra D: ‘Bu şahısların son günlerde ülkemizde meydana gelen protesto olaylarında şahıslar olduğunu anladım. Hızlı bir<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />şekilde büfeye gittim. Sonra da alandan uzaklaşmak için karşıya geçtim.’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Selvi: ‘Olay yerindeki bir adam müdahale edip, genç anneyi kurtarmaya çalışıyor. Onu da dövüyorlar.’<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Zehra D: ‘Çevrede bulunan insanlar da yardımcı olmadı.” (Damla Yur, “Kabataş’ta Yalanlar ve Gerçekler”, Cumhuriyet,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />27 Ekim 2015, s.7.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[76] Kabataş’ta türbanlıya taciz ve Bülent Arınç’a suikast iddialarının ardından Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’a<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />suikast yapılacak haberi de ‘yalan’ çıktı. Bülent Arınç’a suikast ile Kabataş’ta türbanlı kadına taciz iddialarının ardından<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’a suikast iddiası da “boş” çıktı. (“… ‘Sümeyye Suikastı’ Sahte Çıktı”,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Cumhuriyet, 9 Ağustos 2015, s.4.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[77] “Kabataş Yalancısı Olarak Anılacaksın”, Cumhuriyet, 3 Mart 2015, s. 7.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[78] “Elif Çakır’ın Avukatından Kabataş İtirafı”, Cumhuriyet, 27 Şubat 2015, s.8.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[79] “2560 Saatlik Görüntü İncelendi… Üstü Çıplak Kimse Yok Amirim”, Cumhuriyet, 9 Mart 2015, s.13.</p><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">18</p>[80] İşte Metiner’in açıklamaları: “O zaman böyle bir yalana neden ihtiyaç duymuşsa, bugün de böyle bir gerçeğe neden<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />ihtiyaç hissettiğini anlayabilmiş değilim. O zaman kalemini kırsın. Ben izlediğimi söylemedim mesela, katıldığım televizyon<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />programlarında bu görüntülerin var olduğunu söyledim. Niye var olduğunu söyledim, çünkü biz iktidar partisiyiz, Emniyet<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Müdürlerimizi, ilgili birimlerimizi arar sorarız. Deriz ki bu görüntüler var mı? O dönemin paralel müdürleri bu görüntülerin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />elimizde olduğunu söylediler. Biz de namert olduklarını bilmeden onların söylemiş oldukları söze itibar ederek, evet bu olayın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />görüntüleri var dedik. Ben dedim.” (“Metiner’den Canlı Yayında ‘Kabataş’ Çarkı”, Cumhuriyet, 27 Mart 2015, s.5.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[81] “Gazetecinin görevi, önündeki tanık beyanları veya kanıtlar ne diyor olursa olsun şüpheciliğini korumak, araştırmaya-<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />soruşturmaya devam etmek ve hakikâte ulaşmaya çalışmaktır.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />‘Kabataş yalanı’ meselesinden söz ediyorum. Bundan bir yıl önce, tam olarak 14 Şubat 2014’te Hürriyet’te çıkan<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yazımda da söylemeye çalıştım; vahim bir gazetecilik hatası yapmış, bir haberi yayınlamak-duyurmak için yeterli kontrol sürecini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uygulamamıştım.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />O zaman da öyleydi, bugün de: Bir bahane arıyor, bahanelerin arkasına sığınmaya teşebbüs ediyor veya ‘ama’lı, ‘fakat’lı<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />cümleler kuruyor değilim; hatamın farkındayım. Yapacağım herhangi bir açıklamanın konuyu daha da büyüteceğini düşünüp uzun<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />bir süre sustum. Yanılmışım.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Suskunluğum kibir gibi algılandı, bunca yıldır beni okuyan, yazdıklarımı samimiyetle takip edenler hayal kırıklığına<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uğradılar. Okumayanlar da. Lafı dolandırmadan söyleyeyim: Birçok kişinin güvenini sarstığım ve onları hayal kırıklığına<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uğrattığım için çok üzgünüm.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Bu satırları okuyanlar da lafı dolandırmadan anlasınlar; ‘Aslında şunu diyor’, ‘Yok canım böyle demek istiyor’, ‘Öyle<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />değil böyle’ falan yok. Üzgünüm. Ve özür diliyorum.” (İsmet Berkan, “Kabataş”, Hürriyet, 24 Mart 2015… http://<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sosyal.hurriyet.com.tr/ yazar/ ismet-berkan_386/ kabatas_28535518)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[82] Özgür Mumcu, “Kabataş Gevezeleri”, Cumhuriyet, 4 Mart 2015, s. 3.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[83] Ümit Alan, “… ‘Kabataş Yalanı’ Tek Röportaja İndirgenmesin”, Birgün, 28 Ekim 2015, s.7.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[84] Oğuzcan Ünlü, “Demokrat Parti’nin Amerikancı Bayrağı Elden Ele İleri Taşındı”, Birgün, 27 Temmuz 2020, s.13.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[85] Alev Coşkun, “Otoriter Demokrasi”, Cumhuriyet Kitap, No:1624, 1 Nisan 2021, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[86] Taha Akyol, Kuvvetler Ayrılığı Olmayınca – Otoriter Demokrasi (1946-1960), Doğan Kitap, 2021.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[87] Murat Kılıç, “Allah, Vatan, Soy, Milli Mukaddesat”: Türk Milliyetçiler Derneği (1951-1953), İletişim Yay., 2016.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[88] Ertuğrul Meşe, Komünizmle Mücadele Dernekleri- Türk Sağında Antikomünizmin İnşası, İletişim Yay., 2016.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[89] Ahmet Demirel, Tek Partinin İktidarı, İletişim Yay., 2013;<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[90] Ahmet İnsel, “Milliyetçi-Mukaddesatçı İktidarın Kökenleri”, Cumhuriyet, 15 Kasım 2016, s.11.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[91] Nedim Şener, “Yalanlar Bitti Şifre Çözülüyor”, Posta, 25 Ekim 2017, s.16.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[92] Ali Sirmen, “15 Temmuz’dan Sonra Darbe Olmaz mı?”, Cumhuriyet, 5 Eylül 2017, s.4.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[93] Henri Lefebvre, Modern Dünyada Gündelik Hayat, çev: Işın Gürbüz, Metis Yay., 1998, s.214.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[94] Mustafa Balbay, “Yeni Gezi: Sandık!”, Cumhuriyet, 30 Mayıs 2021, s.5.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[95] “Ya kimlikçi şiddete/ teröre sarılıp -kişiliği asıl yok eden- emperyalizmin kuyruğuna takılmayı/ efendi köle ilişkisini<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />sürdüreceksin… Ya da tam bağımsız Türkiye şiarıyla kimseyi ayrıştırmadan ülkenin insanıyla kucaklaşacaksın… Bu HDP’nin de<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yol ayrımıdır.” (Soner Yalçın, “Bir PKK Analizi”, Sözcü, 16 Şubat 2021, s.10.)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[96] “15 Temmuz’un Kayıp Silahları”, Cumhuriyet, 11 Şubat 2018, s.5.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />[97] Cinayet sanığı 15 Temmuz’da dağıtıldığını itiraf etti, Emniyet ‘zimmet kaydı tutmadan dağıttık’ dedi. O silahlar 1.5<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />yıldır hâlâ aranıyor. 15 Temmuz darbe girişiminde TSK’ye ve Emniyet’e ait silahların bazılarının kayıp olduğu yönündeki soru<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />işaretleri giderilemedi. Darbe girişiminden iki hafta sonra Milli Savunma Bakanı Fikri Işık “Kayıp mermi ve silah olabilir” dedi.<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Aynı günlerde Ankara’da işlenen bir cinayette kullanılan silah, sivillere satılmayan MP-5 cinsi olunca ve sanık “Bu tabancayı 15<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün önünde dağıtmışlardı. Ben de orada almıştım” savunmasını yapınca,<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Ankara Valiliği de İl Emniyet Müdürlüğü’nün talimatı ile silah depolarının kırıldığını, uzun namlulu silahların ve mühimmatın<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />personele, kimlikleri kontrol edildikten sonra ama zimmet kaydı tutulmadan verildiğini açıklamıştı. Açıklamada “Hızlı ve etkin<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />karşı koyulmasını sağlamak amacıyla, sorumluları beklenmeden, İl Emniyet Müdürlüğü’nün silah depolarının kapılarının kırılarak<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />uzun namlulu silahların ve mühimmatının personele dağıtılması talimatını vermiştir” ifadeleri kullanılmıştı. (“15 Temmuz’da<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />Sivillere Dağıtılmıştı… O Silahlar Nerede?”, Cumhuriyet, 11 Şubat 2018, s.5.)<p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"></p></div><div class="clear" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div></div></article><div id="comments" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><div class="clear" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div></div></div><aside id="sidebar" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: right; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; width: 310px;"><div class="theiaStickySidebar" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><div class="widget widget_nav_menu" id="nav_menu-2" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px 0px 25px; outline: none; padding: 0px;"><div class="widget-top" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 5px 0px;"><h4 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: left; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 20px; font-weight: normal; list-style: none; margin: 0px 10px 0px 0px; outline: none; padding: 0px;"></h4><div class="stripe-line" style="background: url("images/stripe.png"); border: 0px none; box-sizing: border-box; height: 12px; list-style: none; margin: 5px 0px 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 0px;"></div></div><div class="widget-container" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border-bottom-color: rgb(248, 140, 0); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 4px; box-shadow: rgb(202, 202, 202) 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 10px;"><div class="menu-224480-container" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><ul class="menu" id="menu-224480" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><li class="menu-item menu-item-type-post_type menu-item-object-page menu-item-home menu-item-1561" id="menu-item-1561" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Anasayfa</a></li><li class="menu-item menu-item-type-taxonomy menu-item-object-category menu-item-2193" id="menu-item-2193" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/insamiz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İnşamız</a></li><li class="menu-item menu-item-type-post_type menu-item-object-page menu-item-2203" id="menu-item-2203" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/sehitlerimiz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Şehitlerimiz</a></li><li class="menu-item menu-item-type-taxonomy menu-item-object-category menu-item-2195" id="menu-item-2195" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/devrimci-teori/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Devrimci Teori</a></li><li class="menu-item menu-item-type-taxonomy menu-item-object-category menu-item-2194" id="menu-item-2194" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/ozgur-kadin/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Özgür Kadın</a></li><li class="menu-item menu-item-type-taxonomy menu-item-object-category menu-item-2206" id="menu-item-2206" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/isci-memur/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İşçi-Memur</a></li><li class="menu-item menu-item-type-post_type menu-item-object-page current_page_parent menu-item-1566" id="menu-item-1566" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/haberler/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Haberler</a></li><li class="menu-item menu-item-type-taxonomy menu-item-object-category menu-item-2205" id="menu-item-2205" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/kultur-sanat/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Kültür-Sanat</a></li><li class="menu-item menu-item-type-custom menu-item-object-custom menu-item-20541" id="menu-item-20541" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/arsiv/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Arşiv 1</a></li><li class="menu-item menu-item-type-custom menu-item-object-custom menu-item-20542" id="menu-item-20542" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/arsiv2/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Arşiv 2</a></li><li class="menu-item menu-item-type-post_type menu-item-object-page menu-item-1567" id="menu-item-1567" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/iletisim/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İletişim</a></li></ul></div></div></div><div class="widget widget_text" id="text-2" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px 0px 25px; outline: none; padding: 0px;"><div class="widget-top" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 5px 0px;"><h4 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: left; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 20px; font-weight: normal; list-style: none; margin: 0px 10px 0px 0px; outline: none; padding: 0px;">KAYPAKKAYA’NIN DİRENİŞ YOLUNDA İLERİ!</h4><div class="stripe-line" style="background: url("images/stripe.png"); border: 0px none; box-sizing: border-box; height: 12px; list-style: none; margin: 5px 0px 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 0px;"></div></div><div class="widget-container" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border-bottom-color: rgb(248, 140, 0); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 4px; box-shadow: rgb(202, 202, 202) 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 10px;"><div class="textwidget" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><img alt="soma-gorsel" class="attachment-slider size-slider wp-post-image tie-appear" height="175" src="http://www.halkinbirligi.net/sorunlari-ile-15-temmuz/wp-content/uploads/2016/06/ibo.jpg" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; height: auto; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle;" width="275" /><p align="center" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px 0px 1em;"></p><p align="center" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px 0px 1em;"><span style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: red; font-size: x-large; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">----------------------</span></p><p align="center" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px 0px 1em;"><b style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">Dayanışalım</b></p><p align="center" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px 0px 1em;"><a href="http://www.devrimcisiteler.net/modules/Top_10/in.php?site=1122666358" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;" target="_blank"><img border="0" height="31" src="http://www.devrimcisiteler.net/modules/Top_10/images/devrimci.gif" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; height: auto; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle;" width="88" /></a></p></div></div></div><div class="flexslider" id="tie-slider-widget-3" style="background: rgb(0, 0, 0); border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; height: 205px !important; list-style: none; margin: 0px auto 20px; max-width: 100%; outline: none; overflow: hidden; padding: 0px; position: relative; width: 310px; zoom: 1;"><ul class="slides" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; zoom: 1;"><li class="" style="backface-visibility: hidden; border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; float: left; height: 205px !important; list-style: none; margin: 0px -310px 0px 0px; opacity: 0; outline: none; padding: 0px; position: relative; width: 310px; z-index: 1;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/pandemi-milyonlarca-kadini-issiz-birakti-genis-tanimli-kadin-issizligi-yuzde-34/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;"><img alt="" class="attachment-tie-large size-tie-large wp-post-image" draggable="false" height="205" src="http://www.halkinbirligi.net/wp-content/uploads/2021/07/kad%C4%B1n-i%C5%9Fsizlik-sava%C5%9F%C4%B1-310x205.jpg" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; height: 205px; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle; width: 310px;" width="310" /></a><div class="slider-caption" style="background: rgb(235, 7, 7); border: 0px none; bottom: 0px; box-sizing: border-box; color: white; list-style: none; margin: 0px; opacity: 0.8; outline: none; padding: 0px; position: absolute; right: 0px; width: 310px;"><h2 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 35px; font-weight: normal; line-height: 20px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 3px 10px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/pandemi-milyonlarca-kadini-issiz-birakti-genis-tanimli-kadin-issizligi-yuzde-34/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: white; font-size: 15px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Pandemi milyonlarca kadını işsiz bıraktı: Geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 34..!</a></h2></div></li><li class="" style="backface-visibility: hidden; border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; float: left; height: 205px !important; list-style: none; margin: 0px -310px 0px 0px; opacity: 0; outline: none; padding: 0px; position: relative; width: 310px; z-index: 1;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/deniz-poyrazi-yakinlari-anlatti-hem-ailesine-hem-hdpye-destek-olmaya-calisirdideniz-poyrazi-yakinlari-anlatti-hem-ailesine-hem-hdpye-destek-olmaya-calisirdi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;"><img alt="" class="attachment-tie-large size-tie-large wp-post-image" draggable="false" height="205" src="http://www.halkinbirligi.net/wp-content/uploads/2021/06/HDP-%C3%A7al%C4%B1%C5%9Fana--310x205.jpg" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; height: 205px; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle; width: 310px;" width="310" /></a><div class="slider-caption" style="background: rgb(235, 7, 7); border: 0px none; bottom: 0px; box-sizing: border-box; color: white; list-style: none; margin: 0px; opacity: 0.8; outline: none; padding: 0px; position: absolute; right: 0px; width: 310px;"><h2 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 35px; font-weight: normal; line-height: 20px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 3px 10px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/deniz-poyrazi-yakinlari-anlatti-hem-ailesine-hem-hdpye-destek-olmaya-calisirdideniz-poyrazi-yakinlari-anlatti-hem-ailesine-hem-hdpye-destek-olmaya-calisirdi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: white; font-size: 15px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Deniz Poyraz’ı yakınları anlattı: ‘Hem ailesine hem HDP’ye destek olmaya çalışırdı’Deniz Poyraz’ı yakınları anlattı: ‘Hem ailesine hem HDP’ye destek olmaya çalışırdı’..!</a></h2></div></li><li class="" style="backface-visibility: hidden; border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; float: left; height: 205px !important; list-style: none; margin: 0px -310px 0px 0px; opacity: 0; outline: none; padding: 0px; position: relative; width: 310px; z-index: 1;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/tolere-edilecek-hayatlarimiz-yok/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;"><img alt="" class="attachment-tie-large size-tie-large wp-post-image" draggable="false" height="180" src="http://www.halkinbirligi.net/wp-content/uploads/2021/06/1-temmuz.jpg" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; height: 205px; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle; width: 310px;" width="279" /></a><div class="slider-caption" style="background: rgb(235, 7, 7); border: 0px none; bottom: 0px; box-sizing: border-box; color: white; list-style: none; margin: 0px; opacity: 0.8; outline: none; padding: 0px; position: absolute; right: 0px; width: 310px;"><h2 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 35px; font-weight: normal; line-height: 20px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 3px 10px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/tolere-edilecek-hayatlarimiz-yok/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: white; font-size: 15px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">‘Tolere edilecek hayatlarımız yok’..!</a></h2></div></li><li class="" style="backface-visibility: hidden; border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; float: left; height: 205px !important; list-style: none; margin: 0px -310px 0px 0px; opacity: 0; outline: none; padding: 0px; position: relative; width: 310px; z-index: 1;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/umudun-ozani-ahmet-arifi-anarken/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;"><img alt="" class="attachment-tie-large size-tie-large wp-post-image" draggable="false" height="205" src="http://www.halkinbirligi.net/wp-content/uploads/2021/06/ahmet-arif-hasre-3-310x205.jpg" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; height: 205px; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle; width: 310px;" width="310" /></a><div class="slider-caption" style="background: rgb(235, 7, 7); border: 0px none; bottom: 0px; box-sizing: border-box; color: white; list-style: none; margin: 0px; opacity: 0.8; outline: none; padding: 0px; position: absolute; right: 0px; width: 310px;"><h2 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 35px; font-weight: normal; line-height: 20px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 3px 10px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/umudun-ozani-ahmet-arifi-anarken/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: white; font-size: 15px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Umudun Ozanı Ahmet Arifi Anarken..!</a></h2></div></li><li class="flex-active-slide" style="backface-visibility: hidden; border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; float: left; height: 205px !important; list-style: none; margin: 0px -310px 0px 0px; opacity: 1; outline: none; padding: 0px; position: relative; width: 310px; z-index: 2;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/pekerin-videolari-secmeni-nasil-etkiledi-avrasya-arastirmadan-carpici-anket/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;"><img alt="" class="attachment-tie-large size-tie-large wp-post-image" draggable="false" height="205" src="http://www.halkinbirligi.net/wp-content/uploads/2021/06/sedat-a%C4%9Far-310x205.jpg" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; display: block; height: 205px; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle; width: 310px;" width="310" /></a><div class="slider-caption" style="background: rgb(235, 7, 7); border: 0px none; bottom: 0px; box-sizing: border-box; color: white; list-style: none; margin: 0px; opacity: 0.8; outline: none; padding: 0px; position: absolute; right: 0px; width: 310px;"><h2 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 35px; font-weight: normal; line-height: 20px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 3px 10px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/pekerin-videolari-secmeni-nasil-etkiledi-avrasya-arastirmadan-carpici-anket/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: white; font-size: 15px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Peker’in videoları seçmeni nasıl etkiledi? Avrasya Araştırma’dan çarpıcı anket..!</a></h2></div></li></ul><ul class="flex-direction-nav" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><li class="flex-nav-prev" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><a class="flex-prev" href="http://www.halkinbirligi.net/sorunlari-ile-15-temmuz/#" style="-webkit-font-smoothing: antialiased; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: white; cursor: pointer; display: inline-block; font-family: FontAwesome; font-size: inherit; font-stretch: normal; font-variant-east-asian: normal; font-variant-numeric: normal; height: 30px; left: -30px; line-height: 1; list-style: none; margin: -15px 0px 0px; opacity: 0; outline: none; padding: 0px; position: absolute; text-decoration-line: none; text-rendering: auto; top: 102.5px; transition: all 0.3s ease 0s; width: 30px; z-index: 2;"></a></li><li class="flex-nav-next" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><a class="flex-next" href="http://www.halkinbirligi.net/sorunlari-ile-15-temmuz/#" style="-webkit-font-smoothing: antialiased; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: white; cursor: pointer; display: inline-block; font-family: FontAwesome; font-size: inherit; font-stretch: normal; font-variant-east-asian: normal; font-variant-numeric: normal; height: 30px; line-height: 1; list-style: none; margin: -15px 0px 0px; opacity: 0; outline: none; padding: 0px; position: absolute; right: -30px; text-decoration-line: none; text-rendering: auto; top: 102.5px; transition: all 0.3s ease 0s; width: 30px; z-index: 2;"></a></li></ul></div><div class="widget widget_recent_entries" id="recent-posts-2" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px 0px 25px; outline: none; padding: 0px;"><div class="widget-top" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 5px 0px;"><h4 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: left; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 20px; font-weight: normal; list-style: none; margin: 0px 10px 0px 0px; outline: none; padding: 0px;">Son Yazılar</h4><div class="stripe-line" style="background: url("images/stripe.png"); border: 0px none; box-sizing: border-box; height: 12px; list-style: none; margin: 5px 0px 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 0px;"></div></div><div class="widget-container" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border-bottom-color: rgb(248, 140, 0); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 4px; box-shadow: rgb(202, 202, 202) 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 10px;"><ul style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/gocmenlik-aidiyeti/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">GÖÇ(MENLİK) AİDİYETİ..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/sorunlari-ile-15-temmuz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">SORU(N)LARI İLE 15 TEMMUZ..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/adananin-yigit-demokrasi-ve-ozgurluk-savascilar-besler-kavgamizda-yasiyorlar/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Adananın Yiğit Demokrasi ve Özgürlük Savaşçılar Beşler Kavgamızda Yaşıyorlar..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/her-bir-dakikada-11-kisi-acliktan-oluyor/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Her bir dakikada 11 kişi açlıktan ölüyor..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/on-binlerce-kayip-silah-nerede/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">‘On binlerce kayıp silah’ nerede?</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/amerikan-emperyalizmi-kubada-isbirlikci-karanfil-darbe-pesinde-kuba-halki-bu-emperyalist-kiskirtmaya-izin-vermeyecektir/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Amerikan emperyalizmi Kübada İşbirlikçi Karanfil darbe peşinde Küba halkı bu emperyalist kışkırtmaya izin vermeyecektir..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/811-milyon-insan-ac/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">811 milyon insan aç!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/cumartesi-anneleri-davasinda-hakim-salonu-terk-etti-chpli-tanal-verilen-aranin-ardindan-durusmaya-alinmadi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Cumartesi Anneleri davasında hâkim, salonu terk etti; CHP’li Tanal, verilen aranın ardından duruşmaya alınmadı..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/kurt-aileye-saldirana-tahliye-ve-koruma-herkese-adalet-var-kurde-yok-mu/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Kürt aileye saldırana tahliye ve koruma: Herkese adalet var Kürde yok mu?..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/diskar-disk-ar-9-milyon-671-bin-kisi-issiz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Diskar DİSK-AR: 9 milyon 671 bin kişi işsiz..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/buldan-son-gunlerini-yasiyorlar/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Buldan: Son günlerini yaşıyorlar..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/tihv-ve-ihd-ohalin-kalicilasmasina-yol-acacak-torba-yasa-teklifi-derhal-geri-cekilmeli/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">TİHV ve İHD: “OHAL’in kalıcılaşmasına yol açacak torba yasa teklifi derhal geri çekilmeli”..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/pandemi-milyonlarca-kadini-issiz-birakti-genis-tanimli-kadin-issizligi-yuzde-34/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Pandemi milyonlarca kadını işsiz bıraktı: Geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 34..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/tarihten-ders-almayanlar-gelecege-emin-adimlarla-yuruyemezler/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Tarihten Ders Almayanlar Geleceğe Emin Adımlarla Yürüyemezler!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/marmariste-hdp-binasina-silahli-saldiri-saldiriyi-yapan-yine-akil-hastasi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Marmaris’te HDP binasına silahlı saldırı, saldırıyı yapan Yine akıl hastası..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/berkin-elvani-bilinclice-katleden-polise-16-yil-8-ay-ceza-verildi-ama-tutuklanmadi-2/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Berkin elvanı Bilinçlice Katleden Polise 16 yıl 8 ay Ceza Verildi Ama Tutuklanmadı…!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/berkin-elvani-bilinclice-katleden-polise-16-yil-8-ay-ceza-verildi-ama-tutuklanmadi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Berkin elvanı Bilinçlice Katleden Polise 16 yıl 8 ay Ceza Verildi Ama Tutuklanmadı…!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/oldurulen-poyrazin-annesi-bir-deniz-gitti-bin-deniz-gelecek/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Öldürülen Poyraz’ın annesi: Bir Deniz Gitti Bin Deniz gelecek..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/chpden-adalet-raporu-804-gun-eylem-yasagi-6-bin-322-gozalti-761-is-cinayeti-349-habere-erisim-engeli/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">CHP’den ‘Adalet Raporu’: 804 gün eylem yasağı, 6 bin 322 gözaltı, 761 iş cinayeti, 349 habere erişim engeli..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/izmir-de-hdpye-yonelik-saldirida-sadat-devlet-parmagi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İzmir de HDP’ye Yönelik Saldırıda SADAT- Devlet Parmağı..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/urfada-polisler-ev-basip-kadina-tecavuz-etti/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Urfada Polisler ev basıp kadına tecavüz etti..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/hdp-halktir-susturulamaz-diyenler-sishaneyi-doldurdu/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">“HDP Halktır susturulamaz “diyenler Şişhane’yi doldurdu..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/10-hukuk-orgutunden-aciklama-denizin-katilini-taniyoruz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">10 hukuk örgütünden açıklama: Deniz’in katilini tanıyoruz..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/deniz-poyrazin-katili-onur-gencer-icimi-soguttum-beni-serbest-birakin/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Deniz Poyraz’ın katili Onur Gencer: İçimi soğuttum, beni serbest bırakın!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/hatalarimizla-hesaplasarak-ilerlemeliyiz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Hatalarımızla Hesaplaşarak İlerlemeliyiz..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/hdpye-saldiriyi-catisma-diye-verdiler-ozel-savasin-aparatlari/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">HDP’ye saldırıyı ‘çatışma’ diye verdiler: ‘Özel savaşın aparatları’..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/ikizderede-talana-direnen-koylunun-evini-jandarma-basti/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İkizdere’de talana direnen köylünün evini jandarma bastı..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/fasist-kontracilarca-hdp-binasinda-katledilen-deniz-poyraz-i-izmir-de-topraga/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Faşist Kontracılarca HDP Binasında Katledilen Deniz Poyraz İ İzmir de Toprağa .!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/deniz-poyrazi-yakinlari-anlatti-hem-ailesine-hem-hdpye-destek-olmaya-calisirdideniz-poyrazi-yakinlari-anlatti-hem-ailesine-hem-hdpye-destek-olmaya-calisirdi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Deniz Poyraz’ı yakınları anlattı: ‘Hem ailesine hem HDP’ye destek olmaya çalışırdı’Deniz Poyraz’ı yakınları anlattı: ‘Hem ailesine hem HDP’ye destek olmaya çalışırdı’..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/disk-ar-9-milyon-837-bin-kisi-issiz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">DİSK-AR: 9 milyon 837 bin kişi işsiz..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/avrupa-konseyi-turkiye-nufusunun-yuzde-1i-cezaevinde/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Avrupa Konseyi: Türkiye nüfusunun yüzde 1’i cezaevinde..!</a></li><li style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/pekerin-videolari-toplumu-derinden-etkiliyor/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Pekerin Videoları Toplumu Derinden etkiliyor..!</a></li></ul></div></div><div class="widget widget_categories" id="categories-2" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px 0px 25px; outline: none; padding: 0px;"><div class="widget-top" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 5px 0px;"><h4 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: left; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 20px; font-weight: normal; list-style: none; margin: 0px 10px 0px 0px; outline: none; padding: 0px;">Kategoriler</h4><div class="stripe-line" style="background: url("images/stripe.png"); border: 0px none; box-sizing: border-box; height: 12px; list-style: none; margin: 5px 0px 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 0px;"></div></div><div class="widget-container" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border-bottom-color: rgb(248, 140, 0); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 4px; box-shadow: rgb(202, 202, 202) 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 10px;"><ul style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><li class="cat-item cat-item-5956" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/6-soruda-ciftlik-bank-on-binlerce-kisi-nasil-dolandirildi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">6 soruda Çiftlik Bank: On binlerce kişi nasıl dolandırıldı?</a></li><li class="cat-item cat-item-432" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/analiz-polemik/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Analiz-Polemik</a></li><li class="cat-item cat-item-463" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/basindan-sectiklerimiz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Basından seçtiklerimiz</a></li><li class="cat-item cat-item-412" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/devrimci-teori/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Devrimci Teori</a></li><li class="cat-item cat-item-1563" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/dunden-bugune/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Dünden Bugune</a></li><li class="cat-item cat-item-2897" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/dunden-bugune-2/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Dünden Bugüne</a></li><li class="cat-item cat-item-409" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/dunyadan/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Dünyadan</a></li><li class="cat-item cat-item-407" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/genclik-yildizi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Gençlik Yıldızı</a></li><li class="cat-item cat-item-1" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/genel/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Genel</a></li><li class="cat-item cat-item-411" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/haberler/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Haberler</a></li><li class="cat-item cat-item-404" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/insamiz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İnşamız</a></li><li class="cat-item cat-item-403" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/isci-memur/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;" title="İşçi ve memur haberleri">İşçi-Memur</a></li><li class="cat-item cat-item-410" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/kultur-sanat/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Kültür-Sanat</a></li><li class="cat-item cat-item-406" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/kurdistan/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Kürdistan</a></li><li class="cat-item cat-item-2896" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/onderlerden-ogreniyoruz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Önderlerden Öğreniyoruz</a></li><li class="cat-item cat-item-2895" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/onlardan-bize/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Onlardan Bize</a></li><li class="cat-item cat-item-408" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/ozgur-kadin/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Özgür Kadın</a></li><li class="cat-item cat-item-1564" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/ozgur-kursu/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Özgür Kürsü</a></li><li class="cat-item cat-item-405" style="border-bottom-color: rgb(242, 242, 242); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; line-height: 18px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 6px 0px;"><a href="http://www.halkinbirligi.net/category/politika-haber/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Politika-Haber</a></li></ul></div></div><div class="widget widget_tag_cloud" id="tag_cloud-2" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px 0px 25px; outline: none; padding: 0px;"><div class="widget-top" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 5px 0px;"><h4 style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: left; font-family: BebasNeueRegular, arial, Georgia, serif; font-size: 20px; font-weight: normal; list-style: none; margin: 0px 10px 0px 0px; outline: none; padding: 0px;">Etiketler</h4><div class="stripe-line" style="background: url("images/stripe.png"); border: 0px none; box-sizing: border-box; height: 12px; list-style: none; margin: 5px 0px 0px; outline: none; overflow: hidden; padding: 0px;"></div></div><div class="widget-container" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border-bottom-color: rgb(248, 140, 0); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 4px; box-shadow: rgb(202, 202, 202) 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 10px;"><div class="tagcloud" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><a aria-label="'Yeni' (41 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1016 tag-link-position-1" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/yeni/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.88462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">'Yeni'</a> <a aria-label="1 (38 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1548 tag-link-position-2" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/1/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.48077pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">1</a> <a aria-label="AKP (94 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-626 tag-link-position-3" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/akp/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 14.7308pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">AKP</a> <a aria-label="AKP’nin (51 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-976 tag-link-position-4" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/akpnin/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 11.2308pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">AKP’nin</a> <a aria-label="Anneleri (37 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1012 tag-link-position-5" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/anneleri/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.34615pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Anneleri</a> <a aria-label="Açlık (41 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1512 tag-link-position-6" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/aclik/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.88462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Açlık</a> <a aria-label="bin (54 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1035 tag-link-position-7" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/bin/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 11.5pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">bin</a> <a aria-label="bir (118 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-487 tag-link-position-8" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/bir/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 16.0769pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">bir</a> <a aria-label="Bu (29 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1867 tag-link-position-9" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/bu/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Bu</a> <a aria-label="CUMARTESİ (65 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-503 tag-link-position-10" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/cumartesi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 12.5769pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">CUMARTESİ</a> <a aria-label="da (32 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1151 tag-link-position-11" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/da/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.53846pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">da</a> <a aria-label="daha..! (29 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-489 tag-link-position-12" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/daha/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">daha..!</a> <a aria-label="de (51 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-852 tag-link-position-13" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/de/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 11.2308pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">de</a> <a aria-label="DEVAM (33 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1621 tag-link-position-14" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/devam/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.67308pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">DEVAM</a> <a aria-label="DEVRİMCİ (29 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-890 tag-link-position-15" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/devrimci/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">DEVRİMCİ</a> <a aria-label="değil (33 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-558 tag-link-position-16" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/degil/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.67308pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">değil</a> <a aria-label="ediyor..! (29 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1251 tag-link-position-17" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/ediyor/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">ediyor..!</a> <a aria-label="en (40 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-521 tag-link-position-18" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/en/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.75pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">en</a> <a aria-label="Erdoğan (39 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-590 tag-link-position-19" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/erdogan/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.61538pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Erdoğan</a> <a aria-label="etti..! (38 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-479 tag-link-position-20" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/etti/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.48077pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">etti..!</a> <a aria-label="faşist (73 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-570 tag-link-position-21" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/fasist/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 13.25pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">faşist</a> <a aria-label="Halk (29 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1146 tag-link-position-22" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/halk/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Halk</a> <a aria-label="Hayır (57 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-686 tag-link-position-23" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/hayir/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 11.7692pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Hayır</a> <a aria-label="HDP (33 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-858 tag-link-position-24" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/hdp/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.67308pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">HDP</a> <a aria-label="HER (42 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-982 tag-link-position-25" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/her/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 10.0192pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">HER</a> <a aria-label="için (135 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-509 tag-link-position-26" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/icin/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 16.75pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">için</a> <a aria-label="işçi (40 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-144 tag-link-position-27" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/isci/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.75pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">işçi</a> <a aria-label="KADINLAR (41 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-649 tag-link-position-28" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/kadinlar/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.88462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">KADINLAR</a> <a aria-label="kadın (72 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-163 tag-link-position-29" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/kadin/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 13.1154pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">kadın</a> <a aria-label="KARŞI (43 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-585 tag-link-position-30" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/karsi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 10.1538pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">KARŞI</a> <a aria-label="kişi (47 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1156 tag-link-position-31" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/kisi/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 10.6923pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">kişi</a> <a aria-label="KÜRT (35 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-528 tag-link-position-32" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/kurt/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.07692pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">KÜRT</a> <a aria-label="NE (30 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1077 tag-link-position-33" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/ne/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.13462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">NE</a> <a aria-label="OHAL (30 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1274 tag-link-position-34" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/ohal/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.13462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">OHAL</a> <a aria-label="Saray (34 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-2869 tag-link-position-35" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/saray/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.80769pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Saray</a> <a aria-label="SÜRÜYOR…! (34 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1088 tag-link-position-36" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/suruyor/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.80769pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">SÜRÜYOR…!</a> <a aria-label="Türkiye (30 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-363 tag-link-position-37" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/turkiye/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.13462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Türkiye</a> <a aria-label="Var..! (30 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1005 tag-link-position-38" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/var/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.13462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Var..!</a> <a aria-label="ve (330 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-442 tag-link-position-39" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/ve/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 22pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">ve</a> <a aria-label="yok! (35 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-1928 tag-link-position-40" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/yok/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.07692pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">yok!</a> <a aria-label="Çıktı..! (43 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-715 tag-link-position-41" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/cikti/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 10.1538pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">Çıktı..!</a> <a aria-label="çocuk (35 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-2247 tag-link-position-42" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/cocuk/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 9.07692pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">çocuk</a> <a aria-label="İKTİDARI (30 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-2234 tag-link-position-43" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/iktidari/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.13462pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İKTİDARI</a> <a aria-label="İle (33 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-712 tag-link-position-44" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/ile/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.67308pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İle</a> <a aria-label="İstanbul (31 öge)" class="tag-cloud-link tag-link-2063 tag-link-position-45" href="http://www.halkinbirligi.net/tag/istanbul/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #444444; font-size: 8.40385pt; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-decoration-line: none; transition: all 0.2s ease-in-out 0s;">İstanbul</a></div></div></div></div></aside><div class="clear" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div></div><div class="clear" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div><div class="footer-bottom" style="background: rgb(46, 46, 46); border-bottom-color: initial; border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: solid none none; border-top-color: rgb(68, 68, 68); border-width: 1px 0px 0px; box-sizing: border-box; color: #cccccc; line-height: 35px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 15px 0px; position: relative;"><div class="container" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px auto; outline: none; padding: 0px; width: 1045px;"><div class="alignright" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: right; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div><div class="alignleft" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; float: left; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div><div class="clear" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; clear: both; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div></div></div></div></div></div><div id="fb-root" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"></div><div class="desneltoetsenhpanelBoxDefault" id="desneltoetsenhparamsPanelBox" style="border: 0px none; bottom: -500px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 14px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px 10px 10px 0px; position: fixed; right: -500px; z-index: 2147483647;"><div id="desneltoetsenhpanelParams" style="background-color: white; border-radius: 5px; border: 0px none; box-shadow: rgba(0, 0, 0, 0.2) 0px 0px 8px 0px; box-sizing: border-box; height: 355px; list-style: none; margin: 0px; outline: 0px; padding: 0px; width: 360px;"><div id="desneltoetsenhbuttonClosePanel" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: black; content: url("data:image/png;base64,iVBORw0KGgoAAAANSUhEUgAAAEAAAABACAMAAACdt4HsAAAF5HpUWHRSYXcgcHJvZmlsZSB0eXBlIGV4aWYAAHjarVdbsusoDPzXKmYJ5iEBywEEVbODWf60iE8S5517rl0xBAsB3aKFafz376R/cPnMniKnLEVkwxVLLL6ikrfTdSrdFtdzXXF/hf+Hdjq/8GgKKMPpr4zdvqKdLx3S3sG1YzulvvvJuyN3dryuYCNbfbfLu6PgT+1u/09l71fj1XL2n++729357f+YAIYy/AVPfgQXNjyjjRJOv7pKezKMXIiocyh4xhAeY0fn6g1459oNdlvd28MRCtpkN5AbjPZ2xzft4TyMP8zIXUY+vNh0q9v1dYXdnJrnHKfV1ShASmhf1M9SVg2GDVCe0BDcCT9GPa274M4YpoMxBZsNdydXnAfa00Wnrrrpxiq765hi9MMnlN53H1ZbDskX38OJAtxu+gQalEIGPx2sBTT781zcGres8brLGFkdLL2DM4cedzc9avyT++xoTgtd57Z8xgrz8hbTmIYxZ09YgRA3d0x54btuuoqb7YrYAAZ5wZyxwLq1k4vG7hJbYfEcYMdbpH07u6S7A0CEsRmTcQEMbOICO3Fb8j45Bxwz+KmYuQ/RNzDgmL06muAmBAE52dvY6JPcsvXsT82QFhDBQUICNdgoICtGRvykmBFDlQNHYmbhxJkLVwkShUUkiWlUTSHFxElSSjmVVHPIMXOWnHLOJdfiS4CEcZGSqORSSq0YtMJ1Re8Ki1qbb6HFxk1aarmVVjvCp8fOXXrquZde1WtQbH8VTaRZi9bhBkJpxMFDRhp5lFEnYm2GGSdPmWnmWWY9s7azemTN3TD3mjW3s2aMxWWXLqyhOaUfF87khI0zMOajA+PJGEBAe+Nsyy5Gb8wZZ1vx2BQQf8ySjRx1xhgYjMN5nu7M3YW5l7wRx69488+YI6PubzBHRt3O3D1vD1jTujJKWATZLjRMtzAhbGOOjNnMia0oYk8NDJJSsnqdYGPmgRm0PscMocwpUge7yJaN9pK4AEDRKUnbDGOolqG5qlRkurBJrs09MlgD8PKzSvqpvC05AyqZLcrAImVoT9IVcxG1YSirYhzVloeW00Sq5d29rDUo+Gp56kAGnKMvCHhUVQwB1YwsENBAIdgLj2lPp0gNTbEGWD4cX9oNMpeSTpXfI0W/Q+YCDD1E5rZsXoZoA0AtjYR+LWhzXPWyPnq44GP50brpgxD5aJ10WOhH67wpW0gsbZKIluvZKOfATT+M0lVK1K7UEhzJBIwNatHEN642UIcUVWxzvTOoTU8AQse0ggJ1rQ0CPC05bXZiYyhG0hpSMnpkhCay/ALUrfqXJV0aWgCSbUpRi/ULaGu1NszCuswGICaIFChC6sxpkUemYb08ssBkPoiND2XEywWFMwgrEG9hp3e8LEo6hDEA8GLIpTaw3zcob7GQUiwCIUV9pq5rnQf16AAe3cvEIovxFdowvkw6EBzm/2hAy8KoecvL65KevMAox6mvmdvxB5DaZmgT+GkroMf21BuMXhJ+5Jv+nPBjSYeGFQv3Uwf6K9khCtKIFgUB25x5fIDRoWzQCXMPSYN7hFoec6kNxpe5xoeM3FsgGD9XkZ+SrLKU9G7qhvaDWFzB9A6jZ+VBMB7rBX0vGPelBR2ZBkMyoMEWBFNWEPzkULazzJ0B4ugJRs9AXDvuTupsw97nAHqVhr8MyL9zsKHfpOnr7EXfBt7LgHyf3wUfkAimRwbYcRYJdAmJ9nDqdnb6RLbpg3T6TLYDXykS/SYFXfNN3xMO4WCc3VsFrwBsF2KyHPKtbDxSC3ovF2vro5sdI9AN/XBqXWzBr47lVyvdW9TvzjSbrrUSdiUWG9anwwV0s/hGTTocfZe+nmYt+jBtvY0RehEsd/n9VXqn36Tp6/XR30jXZkAfb46nWbhOTl2ocp6zCBv9GV+ck2vN/HMM4pDrUg3AlHuaDVN6fHCh31L/Vka+hAgnticQMbthy+21pzHa+iTGx+HaPzjMlxHmMFTwcY38PpWk9nna1/hXQOP/AZSnUfMoWE4AAAIBUExURaM/AP///////////7+/v8zMzNXV1dvb29/f3+jo6NXV1djY2Nvb293d3eHh4ePj49fX19nZ2dvb297e3t/f3+Dg4OLi4tnZ2dvb29zc3N3d3d7e3t/f3+Dg4Nra2tvb29zc3N3d3d3d3d7e3t/f3+Dg4N3d3d/f39vb29vb29zc3N3d3d/f39/f39vb29zc3N3d3d7e3t7e3tvb29zc3Nzc3N3d3d3d3d7e3t7e3t/f39zc3Nzc3N3d3dzc3Nzc3Nzc3N7e3t7e3tzc3N3d3d3d3d3d3dzc3Nzc3N3d3d3d3d3d3d3d3d7e3t7e3t3d3d3d3d7e3tzc3N3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d7e3tzc3Nzc3N3d3d3d3d3d3d7e3tzc3Nzc3N3d3d3d3d3d3d7e3t7e3tzc3N3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d7e3tzc3N3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d7e3tzc3N3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d7e3t3d3d7e3tzc3N3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d7e3t3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3dzc3N3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d7e3t3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3d3WuAQpAAAAABdFJOUwBA5thmAAAAAWJLR0QAiAUdSAAAAAlwSFlzAAAuIwAALiMBeKU/dgAAAAd0SU1FB+QCBQ07LAqtQO4AAADKSURBVFjD7Zc5DsMwDAT5gfn/dw0kLSUtPbCLIGy9HBiSeGzVN/hERdFpISd0WsgJnRZyQqeFnNBpISd0WsgJnRZyQqslJ5ADiPNXANL8JYAwnwoJO1VC2GvOhJPCfvd/6M/I39JSto6ShPipYosFW67YhjHJTwmTpjnNTwiTwXEn/0SYDM+7+TtCvQN48gj8Jfhn4B+iLwVfjL4d+IbkW6Jvyn4sxJPpv4D81AKy1j206tpl2677I8OhLY83Xd72eePpra8338L+X2Gje7WH+zUQAAAAAElFTkSuQmCC"); cursor: pointer; display: inline; font-family: "Segoe UI", Roboto, "Helvetica Neue", Arial, sans-serif; font-size: 20px; font-weight: 700; height: 15px; line-height: 8px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; position: absolute; right: 24px; text-align: center; text-rendering: auto; text-size-adjust: 100%; top: 14px; width: 15px;"></div><div id="desneltoetsenhpanelTitleParams" style="border-bottom-color: rgb(221, 221, 221); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; height: 40.5px; line-height: 40.5px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; width: 360px;"><img id="desneltoetsenhpanelTitleParamsImage" style="background-image: url("data:image/png;base64,iVBORw0KGgoAAAANSUhEUgAAAB4AAAAUCAYAAACaq43EAAAAAXNSR0IArs4c6QAAASVJREFUSA1jFGBgEGDg55/PwMAQAMT0ABsYPn5MZBTg5z8AtM2eHjbC7fj/fyPI4v9wAToyWFDs+v+/kOHfvwtgMUZGBQYmpvkM1BaDWQjyMRzz8DjAxEE0WJzaYlD7mJAtoicb1WJQ8EKBAC8vJJVTWwxq/uBIXC5ungziEpJgN3388J5hy6b1DLRKXCipGmSpvKISLLQhFgNT+YcvXw7ABIEJbj4o5ZMtBjUINY5hptOBRrEYFLwwcPP6NQhzWCcubAkJOcHBQoMQjTdhQjWjJC5siQY9wRGyFCYPzhHYEiFUAUocwzTRg0b1MZaE9PL505vyioovSHHMxfNnRYDqtRmwmAczZ8BKLlBQH4S5gm40sCHABGyGBABT80Z6Wsrw6VMCABXGuhyewmzDAAAAAElFTkSuQmCC"); border: 0px none; box-sizing: border-box; display: inline-block; height: 20px !important; list-style: none; margin: 11px 0px 0px 14px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle; width: 30px !important;" /><span id="desneltoetsenhspanPanelTitle" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #100f0f; font-family: Verdana; font-size: 13px; font-stretch: normal; line-height: 40.5px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px 0px 0px 6px; position: absolute; text-align: center;">De Sneltoetsenhoek</span></div><div id="desneltoetsenhaddSelectContainer" style="border-bottom-color: rgb(221, 221, 221); border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: none none solid; border-top-color: initial; border-width: 0px 0px 1px; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 6px 14px;"><label id="desneltoetsenhaddSelectLabel" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #100f0f; display: block; font-family: Verdana; font-size: 12px; font-stretch: normal; line-height: 1.08; list-style: none; margin: 4px 0px 5px; outline: none; padding: 0px;">Selecteer de functie</label><select id="desneltoetsenhaddSelect" style="background: rgb(255, 255, 255); border-color: rgb(221, 221, 221); border-radius: 4px; color: #515151; display: block; font-family: Tahoma; font-size: 12px; height: 35px; list-style: none; margin: 0px 0px 7px; outline: none; padding: 8px; transition: all 0.3s ease-in-out 0s; width: 332px;"><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="print">Print page</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="back">Go back</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="forward">Go forward</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="reload">Reload page</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="top">Scroll to top</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="bottom">Scroll to bottom</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrollup">Scroll up</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrollupmore">Scroll up more</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="pageup">Page up</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrolldown">Scroll down</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrolldownmore">Scroll down more</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="pagedown">Page down</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrollleft">Scroll left</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrollleftmore">Scroll left more</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrollright">Scroll right</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="scrollrightmore">Scroll right more</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="cleardownloads">Clear downloads</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="nexttab">Next tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="prevtab">Previous tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="firsttab">First tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="lasttab">Last tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="newtab">New tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="closetab">Close tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="clonetab">Duplicate tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="movetabtonewwindow">Move tab to new window</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="togglepin">Pin/unpin tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="togglemute">Mute/unmute tab</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="movetableft">Move tab left</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="movetabright">Move tab right</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="movetabtofirst">Move tab to first position</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="movetabtolast">Move tab to last position</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="newwindow">New window</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="newprivatewindow">New private window</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="closewindow">Close window</option><option style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding-bottom: 0px; padding-left: 4px; padding-right: 4px;" value="fullscreen">Toggle fullscreen</option></select><label id="desneltoetsenhaddSelectLabelShortcut" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #100f0f; display: block; font-family: Verdana; font-size: 12px; font-stretch: normal; line-height: 1.08; list-style: none; margin: 4px 0px 5px; outline: none; padding: 0px;">Stel uw sneltoets samen</label><input id="desneltoetsenhaddSelectInput" placeholder="ctrl+alt+n" style="background: rgb(255, 255, 255); border-color: rgb(221, 221, 221); border-radius: 4px; border-style: solid; border-width: 1px; display: block; font-size: inherit; height: 35px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 5px; width: 332px;" /><input id="desneltoetsenhaddSelectSubmit" style="background: rgb(28, 124, 213); border-color: rgb(28, 124, 213); border-radius: 4px; border-style: solid; border-width: 1px; color: white; cursor: pointer; display: block; font-family: Verdana; font-size: 16px; height: 33px; line-height: 1.5; list-style: none; margin: 10px auto 4px; outline: none; padding: 4px 8px; vertical-align: middle; white-space: nowrap; word-spacing: 0px; writing-mode: horizontal-tb;" type="button" value="+ Toevoegen" /></div><div id="desneltoetsenhparamsList" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; max-height: 102px; outline: none; overflow-x: auto; padding: 6px 14px;"><p style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px; text-align: center;">U hebt geen sneltoets toegevoegd</p></div><div id="desneltoetsenhpanelDisplay" style="border-bottom-color: initial; border-image: initial; border-left-color: initial; border-right-color: initial; border-style: solid none none; border-top-color: rgb(221, 221, 221); border-width: 1px 0px 0px; bottom: 15px; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px 0px 0px 5px; position: absolute; width: 355.188px;"><input id="display_corner" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; border-color: rgb(0, 0, 0); border-style: none; border-width: 0px; color: black; font-family: arial, sans-serif; font-size: 14px; height: 15px; list-style: none; margin: 0px 0px 0px 5px; outline: none; padding: 0px; position: relative; top: -5px; vertical-align: bottom; width: 15px; word-spacing: 0px;" type="checkbox" /><label id="desneltoetsenhlabelCornerPanel" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #100f0f; display: inline-block; font-family: Verdana; font-size: 11px; font-stretch: normal; line-height: 1.18; list-style: none; margin: 10px 0px 6px 10px; outline: none; padding: 0px;">De actieve hoek uitschakelen</label></div></div></div><div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><img src="http://www.halkinbirligi.net/sorunlari-ile-15-temmuz/" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; height: auto; list-style: none; margin: 0px; max-width: 100%; outline: none; padding: 0px; vertical-align: middle;" /></div>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-27317773069547303912021-07-11T07:46:00.002-07:002021-07-11T07:46:52.392-07:00H. Ozan hayal satmaya devam ediyor..!<p> <b style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Giriş:</span></b></p><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">“İdeolojik savaşım ile parti içerisindeki oportünist unsurların “yenilebileceğini”, parti yörüngesindeki bu unsurların “üstesinden gelinebileceği”ni savunan teori, partiyi felce ve kronik sakatlığı mahkum etmenin belirtisi olan, çürük ve tehlikeli bir teoridir; bu teori, partinin oportünizme peşkeş çekilmesi tehlikesini doğurur; proletaryayı devrimci partisinde, emperyalizmi karşı savaşımında başlıca silahından yoksun bırakmakla tehdit eder.” (Leninizm’in İlkeleri, Stalin)</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bir dönem MLKP’nin önderliğinde yer almış ve MLKP’nin 1995 Birlik Konferansı darbesinde Birlik Kongre’sinin temel görüşlerini ve tüzük ilkelerini bir yana iterek, azınlık görüşlerini on bir aylık süreç içinde darbe yoluyla çoğunluk görüşü haline getirilmesine omuz veren H. Ozan, MLKP’nin yozlaşması ve küçük burjuva devrimciliğine kapaklanması üzerine bolca yazıp çizdiğine tanıklık ediyoruz. Ama H. Ozan MLKP’nin önderlik eliyle çizgi değişikliğine uğramasını kendi dışındaki önderliğin sırtına yükleyerek, işin içinde sıyrılmaya çalışıyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Aynı keza önderlik eliyle MLKP’nin ideolojik-politik ve örgütsel olarak evrim geçirerek değişime uğramadığını söylüyor, ama kendisi öne çıkarak yıllardan bu yana MLKP önderliğinin ML çizgiyi geminin bordosunda denize atarak komünist hareket ortadan kaldıran duruma karşı devrimci bir girişkenlik yada önderlik göstermeyerek, MLKP’nin uzaktan çağrılara yapılarak değişime uğrayabileceği hayalini pompalıyor. Kısacası her bakımdan savrulduğu ve Birlik Kongre program, stratejisi ve taktik çizgisinin dışına düştüğünü ilan ettiği MLKP’nin bölünüp-parçalanmamasını ve tasfiyeciliğin tasfiye edilerek komünist hareketin yeniden ayakları üzerine dikilmesi için elini taşın altına koyma yerine uzaktan davul çalmaktan öte bir şey yapmıyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;"><br /></span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;">H. Ozan MLKP yozlaşıp bir yıl içinde küçük burjuva devrimciliğine kapaklanmasının suç ortaklarındadır</span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bir kere 95 yılında içinde H. Ozan’ın da yer aldığı MLKP önderliği, örgüt içinde herhangi bir tartışma yapmadan, yetkisi olmadığı halde, 95’te topladıkları Birlik Konferansı’yla, işçi sınıfına yönelik çalışmalarından kopmuş ve sendikal çalışmaları tasfiye etmiş, gençlik ve semt çalışmalarına dayanarak sınıftan kopuk parti kurulabilir küçük burjuva devrimciliğine rücu ederek, Leninist parti öğretisini mükemmeliyetçilik olarak ilan edip, öncellerini suçlayarak, örgütü devrimci çizgisinde çıkarmıştı. Haliyle MLKP’yi bir yıl içinde ML çizgide anti-ML çizgiye ve küçük burjuva devrimciliğine kapaklandıran, bu darbeci oportünist çizgiye karşı mücadele eden komünistleri “parti yıkıcısı ve bölücüsü olarak” ilan ederek katletme dahil her türlü komplocu ve kontracı kirli yöntemlerini devreye sokulmasında H. Ozan’ın özel rolü olmuştur biliyoruz.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">95 Ağustos’unda MLKP ile başta Leninist Parti öğretisi olmak üzere, örgüt içi demokrasi, kitle çizgisi, Kürdistan sorunu, geçmişin değerlendirilmesi vb. olmak üzere birçok sorunda ideolojik birlik sağlanmış olması ve tersine bu görüş ayrılıklarının gittikçe derinleşmesi, sınıfla var olan bağlarını kaybetmiş bir halde örgüt içinde herhangi bir tartışmaya müsaade edilmemesi, MLKP-K’nın K’sının kaldırılarak hem sınıfla birleşmeden hem parti birliği bakımından birleşilecek komünist güçlerin -TDKP ve TİKB’nin- varlığı orta yerde durduğu halde darbeci bir tarzda parti ilan edilmesinin ardında bir grup komünist, MLKP’nin parti olmadığı halde parti ilan edilmesine tutum alarak yollarını ayırarak KP-İÖ’nü kurdular.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">94. Birlik Kongre belgelerinde komünist partisinin işçi hareketiyle sosyalist hareketin birliği olduğu görüşünü karar altına alan ve MK’sinin önüne bu görevi yerine getirmekle yükümlendiren Birlik Kongresi’nin bu kararı MLKP-K önderliğince yok sayıldı. Bunlardan birisi de o dönemde MK’da yer alan H. Ozan’dı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><a name="more"></a><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">MLKP’nin yozlaşıp sol oportünist maceracı küçük burjuva bir çizgiye kapaklanmasında sorumlu olanlardan öncülerinden olan H. Ozan’dı, MLKP’nin Birlik Kongre perspektifinde tümüyle uzaklaşıp, ezilenlerin çizgisinde buluşmasına neden ses çıkarmayıp, bu yozlaşma ve çürümenin bir parçası olduğunu kapsamlı bir şekilde ortaya koymadığı gibi aynı zamanda hatalarının özeleştirisini yapma tutumu içinde de olmadı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Kısacası H. Ozan da sorumlusu olduğu döneme ilişkin, herhangi bir özeleştirel bir tutum görmediğimiz gibi, örgüt içi mücadele de ne ölçüde kararlı bir savaşım yürüttüğüne dair ortada herhangi bir veride yok. Ama MLKP’nin önderliğinin örgüt içi mücadele yöntemlerini; eleştiri, tartışma yönetimini devre dışı bırakarak, farklı düşünen yoldaşlara karşı burjuvaziden aşırılmış yasakçı, baskıcı ve şiddet yöntemlerini devreye sokarak, onları korkutup-sindirerek tasfiye etme yolunu tutanların arasında H. Ozan’ın yer aldığını biliyoruz Dahası tüm yapılan kirlilikleri ve Kemal Yazar yoldaşın katledilmesi ve bazı yoldaşların kaçırılarak kontracılar gibi ihanete zorlamasının pratik öncülerinden olduğunu unutan H. Ozan, bugün MLKP önderliğini sertçe eleştirerek ne kadar demokrat olduğunu kanıtlamaya çalışıyor. Ama pek inandırıcı olamıyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Unutanlara kısa bir hatırlatma yapmak gerekirse, 1995 Ağustos'unda yurt dışında MLKP ile yollarını ayıran KP-İÖ’lü yoldaşlara yönelik saldırıların başında hep H. Ozan, Garbis Altınoğlu ve M. P. vardı. O dönemde MK adına yurt dışı çalışmalarının başında bulunan, talimatları veren, evleri basan, insanları kurşunlatıp-bıçaklatan, miting ve yürüyüşlerde demir çubuk ve çivili sopalarla saldırılar düzenleyen, arabaların, evlerin camlarını sopalarla kıran, sabahın köründe işe gitmek için evlerinde çıkan işçi yoldaşlara pusu kurup çivili sopalarla öldüresiye dövdüren, Kemal yoldaşın öldürülmesi talimatını uygulamaya sokan, yoldaşları kaçırıp devrimci mücadelede vazgeçirilmesi için TC’nin işkenceci kontracılarını aratmayan psikolojik işkence yapan, ölüm senaryoları düzenleyen, küçük çocuklarını ailelerine karşı kullanmaktan beis görmeyen, dahası TC Savcıları gibi yüzlerce sorular hazırlayıp, yoldaşlara yönelik kara propaganda yapmaktan geri durmayan H. Ozan’ın kendisidir. </span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Dün karşı devrimden aşırılmış şiddet yöntemleriyle KP-İÖ’lülere saldıran H. Ozan ve MLKP önderleri, elbette yalnızca KP-İÖ’lülere değil, MLKP’de kim kopmuşsa şiddetle cezalandırılmışlar, tehditle sindirilip devrimci çalışmadan vazgeçirilmiştirler. MLKP YKH; 2006 yılında MLKP’den ayrılan ve başını TKİH kökenli kadroların çektiği, bir dönem İşçilerin Yolu dergisini çıkaran grup, içinde H. Ozan’ın da yer aldığı MLKP önderliğinin politik olarak yok etme karşı-devrimci saldırılarıyla örgütsel olarak dağıtılmışlardır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Yine 2008 yılında İstanbul da işçiler içinde faaliyet yürüten bazı kadroların başını çektiği Devrimci Spartaküs adlı bir grup MLKP’yi eleştirerek ayrıldı. Bunların akıbeti de MLKP önderliğinin sistemli saldırı ve politik yasakçı gerici saldırıların ardından dağılan MLKP YKH’nın akibeti gibi olmuştur. Ha keza Garbis Altınoğlu’na yönelik ayağını denk al tehditleriyle MLKP’yi eleştiren kitabın basımını engelledikleri bir sır değil. Yine MLKP’de birçok yönetici konumdaki kişinin koptuğunu, MLKP önderliğinin kirli kontracı yöntemlerinden korktuklarından dolayı, devrimci saflarda uzaklaşarak düzene döndükleri bilinen bir olgudur.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Kendisini yanılmaz komünist olarak gören H. Ozan, MLKP önderliğin yer aldığı sürecinde yaptıkları kontracıları aratmayan kirliliklerde elini Kemal Yazar yoldaşın kanına bulaştırmış ve onlarca yoldaşın kafasını-gözünü demir çubuklar ve çivili sopalarla kırılmasında ve kitle eylemlerinde emekçilerin durumunu dikkate almayarak, “her şey parti için ve partide üstün bir şey yoktur” diyerek örgütü araç olmaktan çıkararak amaç haline getirmiş ve uzun yıllar omuz omuza devrimci kavga içinde oldukları yoldaşlarını bir gece ajan-provokatör olarak ilan ederek hakkında ölüm kararları alıp uygulamaya sokmaktan geri kalmamıştır. Peki, "her şeye parti, parti için her şey mubah diyen” H. Ozan şimdi nerede? “Tankla topla kurduk, tankla topla koruyacağız” diyerek komünistlere ve MLKP’yi eleştirenlere sınır tanımadan saldıran H. Ozan yaratmış olduğu canavarın karşısında, “aman ha sakın MLKP’yi bölüp-parçalamayın” diyerek yapmış olduğu eleştirilerin hiç bir diğer taşımadığını ortaya koyuyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bütün bu kirli sürecin baş mimarlarında birisi olan H. Ozan yaptıklarında herhangi bir rahatsızlık duymadığı gibi, elini Kemal Yazar yoldaşın devrimci kanını bulamış olduğunu unutarak-unutarak utanmadan hala devrim ve sosyalizmden bahsedip bir dönemler kendisini öne sürüp sırtını sıvazlayan kariyerist bukalemun önder müsveddelerinin tetikçisi rolünü üstelemiş olan H. Ozan, işi bittikten sonrası, ilkesizliği ilke edinmiş, zor dönemde mülteciliğin anaforuna kapılmaktan geri kalmayan kader ortakları tarafından tasfiye edilmesine hayıflanıyor. Aslında Garbis ve bir çok MLKP’de tasfiye edilen yada ayrılmak zorunda bırakılan kişiler gibi H. Ozan’da komünist değer ve ilkeleri ayaklar altına almış ve 27 yıldır bu çizgide ısrar eden MLKP saflarında hala birilerinin kafasında tavşan çıkarmasını yani MLKP’de tasfiye edilmiş olan ML çizgisinin birileri tarafından yeniden örgüte egemen kılınacağı günlerin hayaliyle teselli bulmaya çalışıyor. </span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bugüne kadar bir çok kişi MLKP önderliğini elinde tutan, kadroları bir birine çatıştırarak aradan sıyrılan kariyerist, pragmatik, bel kemiksiz bukalemun klik tarafından tasfiye edilmiş ve bu klik kendi çizgisini MLKP’ye egemen kılmıştır. Onlarca yıldır iktidar ipini elinde bulunduran bu kliğin egemen olduğu MLKP’de hala içte devrimci bir başkaldırı yaşanarak örgütün çizgi değişimine uğrayacağı beklentisini pompalamak, yalnızca tasfiyeci oportünist ezilencilerin değirmenine su taşımaktan öte bir anlam ifade etmeyecektir.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Nitekim yaklaşık 6 yıldır H. Ozan’ın MLKP’ye yönelik eleştirilerinin havanda su dövmekten öteye bir anlam ifade etmediğini yakinen görüp yaşadık. H. Ozan, eğer MLKP yozlaştı ve küçük burjuva devrimciliğine kapaklandı ve önderliği her türlü melanetin temsilcisi bir konumuna geldiyse, burada yapılması gereken tek şey kalıyor oda H. Ozan’ın kolları sıvayıp komünist hareketi yeniden ayağa dikmek ve Birlik Kongresi hattında yeni bir örgüt kurmak için öne atılmak ve MLKP’de var olduğunu iddia ettiği diri devrimci güçleri yeni bir komünist örgütün ete kemiğe bürünmesi mücadelesine omuz vermeye davet etmektir.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan böyle bir yaklaşım içinde olmadığından dolayı uzaktan MLKP’ye top atışları yapmaya devam ediyor. Oysa H. Ozan’ın yapması gereken uzaktan davul çalmakla hiçbir şeyin değiştirilemeyeceğini bilerek, kendi gücüne güven içinde, devrimci girişkenliği devreye sokarak, elini taşın altına sokarak, proletaryayı öncü örgütünden mahrum bırakmamak adına, söylemiyle ile eylemi arasındaki uyumu sağlayarak yeni bir komünist örgütü kurmaktır. Böyle davranmadığı sürece H. Ozan’ın eleştiri ve önerilerinin hiçbir değer taşımayacağını söylemeliyiz.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;"><br /></span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;">94 Birliği sağlam temelleri üzerinde kurulduysa neden kurucu önderleri MLKP’yi terk ettiler</span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Hem H. Ozan, hem Garbis Altınoğlu, hem MLKP YKH ve hem de mevcut MLKP önderliği 94 Ekim’inde kurulan MLKP-K’nın sağlam ideolojik-politik ve örgütsel temeller üzerinde inşa edildiğini ve bugüne kadar Türkiye de örgütlerin birleşmesinde tek olumlu örnek olduğunu savundular, savunuyorlar. Daha önceki eleştiri yazılarımızda da değinmiş olduğumuz gibi MLKP-K’nın kuruluşunda güçlü bir ideolojik-politik birlik yoktu. Kitle çizgisinden geçmişin değerlendirilmesine, Kürdistan sorununda parti ve partileşme sürecine vb. kadar birçok temel sorunda ortaklaşma sağlanamadığı için zorlamayla yamalı bohça görünümünde uzlaşmacı bir hatta ortaklaşma sağlandı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bu bakımdan MLKP-K ideolojik-politik platformu daima pamuk ipliğiyle bağlı ve her an kopmaya müsait bir zemindi. Bu bakımdan MLKP- platformunda ciddi kan uyuşmazlığı olduğu kısa zamanda açığa çıktı. Kendisi ideolojik-politik olarak yetmezlik içinde olan MK örgütte farklı görüşlerin giderilmesi için tartışma-eleştiri ortamını yaratmak bir yana, yasakladı ve haliyle her eğilim kendi doğrultusunda ilerleyerek kopuşlar kapıyı çaldı. Örgüt içi demokrasi ve kadroların görevlendirmeleri alanında başlayan ilkesiz, keyfi ve klikçi ayrımcı yaklaşımlar giderek ideolojik-politik alanlara- parti ve partileşme sorununda sınıftan kopuk parti kurulabilir ve sınıfı çalışmalarda merkezde tutmayı geriye iten illegal çalışmayı göstermelik hale getirerek, legalizmde konaklayan tutumlar ve ideolojik- politik değişimler- taşınarak sürdü. Aslında MLKP-K’nın çürük bir zeminde kurulduğu kısa zamanda açığa çıktı. </span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">1995 yılında KP-İÖ,2006 yılında MLKP-YKH ve 2008 yılında Devrimci Spartaküs MLKP’de kopuş yaşarken, MLKP-K kuruluş sürecinde MLKP-K MK’sın da yer alanların ezici çoğunluğu ve delegelerin çoğunluğu MLKP’den kopuş yaşadılar. Bunlar bile MLKP-K’nın sağlam bir zemin üzerinde inşa edilmediğini gösterir. Bir örgütün kuruluş sürecine güçlü bir zihin açıklığı ve sağlam bir ideolojik birlik ve büyük bir beklentiyle katılan kadroların kısa zaman içinde kuruluşuna katıldıkları örgütün saflarını terk etmeleri hayra alamet olmasa gerek.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">94 Birlik Kongresi'nde MK’ne 7. TKP-ML Hareketi kontenjanında, 6. TKİH kontenjanında toplanan 13 kişi atandı. Çünkü ilk kuruluş Kongresi olması nedeniyle her örgüt kimlerin MK’da yer alacağını kendi içinde belirledi. Yalnızca Kongre, MK’nın kaç kişide oluşacağını ve nasıl bir önderlik’e ihtiyaç olduğu ve görev alacak önderliğin özellikleri, yetenekleri vb. sorunları anlayış düzeyinde tartışıldı. Önderlikte yer alanlar genellikle hızlı birlikçi kadrolardı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Ne ki MLKP-K’nın kuruluşunun ilk 8 ayında 1. Hareket ve diğer 2’si TKİH kökenli olmak üzere 3 MK asil üyesi önderlikte istifa ettikleri gibi, MLKP-K’yı terk ettiler. Bu MLKP-K saflarını terk eden önderlik kadrolarından birisi sınıftan kopuk ve sol oportünist bir çizgiye kapaklandığı eleştirisinde bulunarak yollarını ayırırken, diğer 2 TKİP kökenli MK üyesi, MLKP-‘yı sağcılıkla suçlayarak, MLKP-K ile bağlarını koparıp atıyordu. Bu kişilerden birisi Ahmet Metin Koyuncu’ydu. Aslında A. Metin Koyuncu tam bir DHKP-C ve PKK hayranıydı. Halkın Kurtuluşu geleneğinde geliyordu ve Halkın Kurtuluşu’nun sağcı kitle çizgisi ve pratiğine tepkisini sol oportünizme yelken açarak gidermeye çalışıyordu. Kitle çizgisi ve silahlı mücadele konusunda sol oportünist maceracı bir hatta duruyordu. Birlik Kongresi’nde bu maceracı görüşlerini ortaya koymaktan geri kalmadı. Birlik Kongresi'nin kitle çizgisinde ortacı bir kararda bulunması A. Metin Koyuncu’yu tatmin etmemişti.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Nitekim Gazi olaylarının ardında, MLKP-K’nın çizgisini sağ opotunist ilan ederek bir MK üyesini daha yanına alarak, MLKP-K’da koptu. Aslında Birlik Konferansı’nın hemen ardında 3 MK üyesinin mücadeleden toz olmaları, birliğin iddia edildiği gibi sağlam bir zeminde örülmediğini ortaya koyuyordu. A. Metin Koyuncu kitle çizgisi alanındaki maceracı ve bireysel şiddet eylemlerini esas alarak, bu eylemlerle kitlelerin etkilenip, örgütlenip, ayağa kalkacağı öncü savaşçı hayalciliği savunuyordu. Keza bu maceracı eylem çizgisi onu 22 Kasım 2000 yılında F Tipi zindan katliamını protesto etmek için yalnız başına Ümraniye karakoluna yönelik bombalı saldırı düzenlemeye itti ve tek başına gerçekleştirmeye kalkıştığı karakola bomba atma eyleminde polis tarafından katledildi.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan’ın birlik devrimini sürekli olarak olumlayarak, ileriye doğru atılmış güçlü bir adım olduğunu tekrarlaya dursun, başta önderlik organını geliştirip yetkinleştirme olmak üzere, işçi sınıfını örgütlemeye yüklenmek, ideolojik-teorik alanda derinleşmek ve güçlü illegal örgüt yaratmak dahası Birlik Kongre kararlarının pratiğe geçirilmesine önderlik etmekle yükümlendirilmiş MLKP önderliği bu görevlerini yerine getirme yerine, örgütün temel görüşlerini değiştirmek için Kruşçev’in yolunu izleyerek, örgütü darbeci yolla ele geçirmeye girişmişti.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">İşin ilginç olanı 94 Birlik Kuruluşu’nda MLKP’nin önderliğinde yer alan hızlı birlikçiler döküle döküle yalnızca 4 kişi kalmıştı. Hareket kontenjanında MLKP-K önderliğine atanan: Garbis Altıoğlu, H.O, M.K, C.M, M.P değişik zamanlara yayılacak biçimde MLKP’de koparken 7. kişiden yalnızca İ.M. Şeref ve S. Battal Bayraktar MLKP saflarında kaldı. Aynı keza TKİH kontenjanında Birlik konferansında MK’ya atanan 6 kişiden Ahmet Metin koyuncu ve bir MK üyesi daha ilk altı ayda MLKP’de koparken, sonrasında da iki kişi daha birisi MLKP YKH’nın başını çekerek bir diğeri ise farklı nedenlerden dolayı MLKP önderliğinden koptu. Böylece Birlik Kongresi’nde TKİH kontenjanında MK’ya atanan 2 kişi kalmıştır. Yani MLKP-K’nın kuruluş sürecine katılan 13 MK üyesinden 9 MLKP’nin dışına düşmüştür. Peki, nasıl oluyor da kurucularının erkence MLKP’yi terk ettiği bir birlik dört başı mamur başarılı ve örnek birlik olabiliyor?</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bunlarda klikçi yaklaşım içinde önderlikte yer alan kadroları kendi durumlarını sağlamlaştırmak için öne sürmüşler, birbiriyle dövüştürülmüşler ve arada darbeci bukalemun kariyerist klik arada sıyrılıp çıkmıştır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Peki, üzerine sayfalarca yazılar yazılıp büyük bir gelişme, yeni bir sürecin açılmasının kendisi olarak ifade edilen Birlik Kongre kararlarını tasfiye ederek tam tersini yapan; illegal örgüt yerine legalizmin yelken açarak illegal örgütü tasfiye eden, proletarya partisinin işçi sınıfıyla sosyalist hareketin birliğinden geçtiğini ve bunun içinde işçi sınıfını merkezde tutan bir komünist çalışmanın esas alınması gerektiği kararlarını bir yana iterek, sınıftan kopuk parti kuralabilir görüşüyle Leninist parti öğretisini iğdiş ederek ezilenleri temel alan bir çalışmayı önde tutan yaklaşımla, MLKP nasıl olupta Birlik Kongresi’yle büyük gelişme ve değişmenin yolunu açmıştır. Eğer 94 Birlik Kongresi H. Ozan’ında söylediği gibi ideolojik-politik ve örgütsel alanda güçlü bir birlik zemini yaratılmış olsaydı, MLKP’yi kuran önderlik kadrolar ve militanları MLKP’den kolay yoldan kopmazdı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><b><span style="font-family: arial;"><br /></span></b></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><b><span style="font-family: arial;">H. Ozan’a göre her türlü melaneti sorumlusu MLKP önderliği ama yine de MLKP’yi küçük burjuva devrimciliğinde çekip çıkartacak bu küçük burjuva önderlik</span></b></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan’ın MLKP önderliğine dair söylemleri -eğer bu söylemlere kendisi inanıyorsa- bizlerin yıllar öncesinden söylemlerinin su götürmezcesine doğruladığı gibi aynı zamanda MLKP’nin kısa bir zaman için nasıl küçük burjuva devrimciliğine kapaklandığı nedenlerini ortaya koymaktadır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Peki, H. Ozan bir dönem aynı organda sorumluluk üstelenmiş en azından 1994-2000 yılları arasında aynı organ için yer almış ve aynı sorumlulara ortak olmuş olan H. Ozan önderliğin savrulmasına ve örgütü ele geçirip yozlaştırmasına neden karşı durup örgüt kitlesini harekete geçirme tutumu içinde olmamıştır. Üstelik MLKP önderliğinin ideolojik-politik olarak savrularak örgütü devrimci çizgisinde çıkarmasında H. Ozan seyirci kalmak dışında ne yapmıştır?</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan örgütün 94. Birlik Kongre kararlarının dışına çıkarılarak, küçük burjuva bir çizgiye oturtulduğunu, bu küçük burjuva postmodernizmin yeni hali olan sınıf perspektifini bir yana iterek, ezilenlerin sosyalizmine sıkıca sarılan , yıllardan bu yana alaca-bulaca bu küçük burjuva maceracı çizgiyi örgüte egemen kılan, kimsenin ses çıkarmadığı, ses çıkaranların öyle yada böyle tasfiye edildiği MLKP’de, hala birilerinin küçük burjuva çizgiyi alaşağı yapmak için ayağa kalkacağı hayalleriyle yaşıyor ve MLKP içinde var olduğunu düşlediği diri devrimci güçlerden medet umuyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Hem MLKP önderliğince örgüt içi demokrasinin ortadan kaldırıldığını ve farklı düşünenlere örgüt içinde yaşam hakkı tanınmadığı ve tartışma-eleştiri ve sorgulama hakkının “örgüt yıkıcılığı” olarak değerlendirildiği söyleyeceksin, hem Kongre ve Konferansların göstermelik zorunlu bir geçit haline getirilerek iplerin her bakımından kendilerine stratejik önderlik rolü yükleyenlerin elinde tuttuğunu dilendireceksin, hem de MLKP’de birilerinin tüm bu engelleri aşarak, MLKP’de değişimin öncülüğünü yapacağını düşleyeceksin. Bu ancak sanırız hayal pazarlamaktan geri durmayan H. Ozan gibilerine uygun bir durumdur.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan, MLKP’nin ideolojik-politik ve örgütsel olarak ML çizgide çıktığını ve küçük burjuva devrimciliğine kapaklandığı verilerle somutta ortaya koyarken, MLKP’nin içinde var olduğunu düşlediği, diri devrimci güçlere, yeni bir komünist örgüt yaratmak için zincirleri kırıp ortaya çıkmaları çağrısı yapmak yerine, tam tersi çağrı yaparak, “aman ha MLKP’de kopup ayrı bir oluşuma gitmeyin, böylesi bir adım mücadeleye yarar değil zarar vereceğini” söyleyerek, MLKP’deki diri devrimci güçlerin MLKP önderliğine boyun eğmelerini ve küçük burjuva devrimciliğiyle kuzu kuzu yaşamalarını devam etmelerini isteyerek aslında MLKP önderliğinin değirmenine su taşımaktan geri kalmıyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Böylece H. Ozan’ın MLKP’ye dair tüm eleştiri ve iddiaları somut çözümle birleşmemesi ve küçük burjuva devrimciliğinin yıkılması ve MLKP’de yeniden ML’in egemenlik kurulması, bir yerde MLKP’ye egemen olmuş olan, “dar kafalı iktidar hastası çıkarcılığın ve tutuculuğun ‘parti tarzı”na dönüştürülmesi, tüm devrimci laflara karşın ilkel, amatör, dar pratikçi, idare-i maslahatçı, klikçi iktidar hastalığı kaçınılmaz olarak derin ve kapsamlı bir yabancılaşma ve çürüme yaratan, ML’den uzaklaşmış, proletarya yerine ezilenleri geçirmiş olan MLKP önderliğinin kuşatmasının, diri devrimci güçler ile birleşerek yeni bir örgüt kurarak Birlik Kongre çizgisinin pratiğe sürülmesinin yolu açılmalıdır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Çürümüş, yozlaşmış ve ML çizgiyi tasfiye etmiş ve küçük burjuva bir bir çizgiye kapaklanmış MLKP’nin yeniden komünist çizgiye rücu edeceğini bekliyor. Bu aslında ölmüş atı kırbaçlamak gibi bir şeydir. At ölmüş ama birileri hal atın ölmediğini tanıtlamak için habire elinde kamçı, atı kırbaçlayıp duruyor, ama ortaya seyircileri aldatmak başka bir görüntü çıkmıyor. Bu kadar eleştiriden sonra H. Ozan’nın hala MLKP de devrimci değişim beklentisi içinde olması ve başkalarını da bu hayal tacirliğine ortak etmeye çalışması, tıpkı yıllardır bu aynı çizgide yürümüş Garbis Altınoğlu gibi, elini taşın altına sokarak, yozlaşmış-çürümüş ve küçük burjuva devrimciliğince tasfiye edildiğini düşündüğü komünist hareketi yeniden ayağa dikmek yerine, MLKP saflarındaki diri devrimci güçlere akıl hocalığı yapıyor ve böylece MLKP’nin saflarında var olduğunu düşlediği diri devrimci güçlerin daha fazla, çürüyüp, geriye savurmasına omuz veriyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Yani H. Ozan, MLKP kadrolarına benim yaptığımı yapmayın yani MLKP’nin dışına düşmeyin içinde kalarak değiştirmek için mücadele edin diyerek, örgüt içi demokrasinin yok edildiği ve tüzüğün göstermelik sayıldığı bir ortamda, genç kadrolara hayal çubuğu uzatıyor. Maalesef H. Ozan’ın uzattığı ve pompaladığı hayal çubuğunda, devrimci olan ve tasfiyeciliğe karşı mücadelede ışığı çıkmıyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan önderlikle ilgili uluslararası ve “Türkiye devrimci hareketinin deneyimlerinin gösterdiği gibi, öncünün ve önderliğin reddi kadar idealize edilmesi de sınıf mücadelesine ağır zararlar vermiştir, vermeye de devam etmektedir” diyerek, kendi tarihi boyunca “önderlik boşluğu” yaşayarak gelmiş Türkiye komünist hareketinin öz deneyimleri de bunu kanıtlamaktadır. MLKP tarihin çağrısına yanıt verecek gelişkin bir önderlik teorisi ve pratiği yaratamamıştır. Özellikle başta sağ kendiliğindencilik olmak üzere sağa ve “sol”a savrulan, istikrarsız, iç bütünlükten yoksun öncülük, önderlik teorisi ve pratiği öyle ya da böyle sürece damgasını basmıştır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Önderlik, öncülük bağlamında en ileri çıkışı temsil eden ve Birlik Devrimi’nde somutlaşan sıçrama ise ne yazık ki daha fazla ilerleyememiş, ilk atılımın ardından giderek gerileyip dibe vuran bir seyir izlemiştir söylemleriyle H. Ozan, “MLKP’nin önderlik sorununda hem uluslararası hem mücadele yürüttüğü coğrafyanın ve hem de kendi deneyimlerin çıkarılan dersler ve geliştirilmeye çalışılan perspektifleri içselleştirilemediği”ne dikkat çekiyor. </span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan “bireycilik ilkesinin yön verdiği şaha kalkmış bürokratik bir kült geliştirilmiş ve örgütte iktidar tekeli kurmaya çalışan küçük burjuva benmerkezci zihniyet ve yönelime karşı mücadele eden komünistler ise etkisizleştirilmeye, değersizleştirilmeye ve tasfiyeye yönelinmiş, her açıdan partinin ağır kan kaybına yol açılmıştır. Bu süreç hala devam etmektedir. Bu olgu, partiyi derin ve kapsamlı bir yıkımla tüketme sürecinin içerisine götürmüş, kapsamlı bir yabancılaşma üretmiştir” değerlendirmesiyle MLKP önderliğini politikayı bireysel çıkarları ve hırsları için yaptığından bahsediyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Nitekim H. Ozan, MLKP önderliğinin içinde bir grubun kendini bürokratik ekipçi zihniyet kendisini ”stratejik önderlik” olarak ilan ettiğini belirterek, böylece kendini partinin, yani sınıfın stratejik önderliği olan partinin yerine geçiriyor. Tamda burada kendisini bütün başarıların sahibi, “taktik önderlikler”i ise bütün zaaf ve yenilgilerin sorumlusu ve suçlusu ilan ediyor. “Enkaz” demagojisi ile zaaflar vb. “stratejik önderliğin” olmadığı dönemlere bağlıyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bizim bir dönem eleştirdiğimiz ve içinde H. Ozan’ında yer aldığı darbeci ve sosyalist demokrasiyi ortadan kaldıran ve yalnızca önderliğin her şeye karar verdiği ve farklı seslere yaşam hakkı tanınmayıp, tasfiye kılıcını sürekli olarak kadroların başında dolaştırıldığı dönemde H. Ozan, PKK ve DHKP-C’ye özenilen bürokrat ve putlaştırıcı önderlik anlayışının karşısında değil yanında duruyordu. Tüzük, program, strateji ve temel taktikler delme deşik edilirken, temel görüşler örgüt içinde tartışılarak Kongre sonuçlanır Tüzük hükmü yok sayılarak önderliğin dediği örgütün görüşü haline gelirken ve örgüt kitlesi sürü yerine konurken darbeci ve komplocu oldu bitici tutumlara H. Ozan sesini çıkaramayarak, darbeciliğe ve tüzüğün yok sayılmasına suç ortaklığı yapıyor, Öcalan ve D. Karataş önderlik zihniyetini taklit eden, örgüt kadrolarını hiçe sayan kişi ya da küçük bir kafadarın önderlik anlayışının örgüte egemen kılınarak, demokratik merkeziyetçilik, eleştiri-özeleştiri ve tartışma kültürü ortadan kaldırılmasına ortak olunuyordu.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Nitekim H. Ozan kendisi de yıllardan sonrada olsa gerçeği görerek bir dönem yol arkadaşlığı ve suç ortaklığı yaptığı darbeci, klikçi, demokrasiyi rafa kaldıran önderlik kadrosuyla ilgili şunları söylüyor: “Kongrede seçilmiş MK’nın da kendilerine tabi olacağı ve mutlak itaat etmesi gereken bir yapı olarak görmektedir. İşin özü budur. Burada başlıca olarak ulusal demokratik hareketin (PKK) lideri Öcalan’ın ”stratejik önderlik” teorisi ve pratiğinin kötü bir şekilde taklit edilmesiyle şekillenen bir ”stratejik önderlik” gerçeğiyle karşı karşıyayız. Burada, öteden beri sert bir şekilde eleştirdiğimiz TKİB’in şu ünlü “çelik çekirdek” taklitçiliğiyle karşı karşıyayız. Burada DEV-SOL/DHKP-C’nin önderliği idealize eden taklitçiliğiyle karşı karşıyayız…”</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Sınıf savaşımının gerçekliğinde kopmuş olan MLKP önderliği bürokrat, despot bir önderlik tarzıyla, kendi iktidarını ayakta tutmayı amaçladı. Kongreler MLKP önderliği için göstermelik ve zorunlu olarak yerine getirilmesi gereken geçitler oldu. İş o kadar iftiraya vardırıldı ki Kongreler’in belgeleri bile doğru düzgün yayınlanmadı. İşçi sınıfı hareketi ile komünist hareketin ayrı yollarda yürümelerini aşmak bir yana sınıftan kopuk kendi çalıp kendi oynayan ezilenlere dayanan bulamaç bir partinin yaratılması hedeflendi ve önderlik buna göre konumlandırıldı. Dahası legalizmin örgüte egemen kıllanarak HDP’ye dayanılarak yığın çalışması bir yana bırakıldı. Demokratik merkeziyetçiliğin ve kolektivizm çalışma ilkesinin ve işlerliğinin, bir yana itildiği önderlik ve çalışma tarzı esas alındı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">'95 yılında ayrılık sürecinde yalan üzerine yalan söyleyen MLKP önderliği örgüt üzerinde etkinliğini artırdıkça yerini sağlamlaştırmak amaçlı kendileri gibi düşünmeyenleri birer birer nasıl tasfiye ettiklerini öğreniyoruz. Çünkü 95’te KP-İÖ’nün ayrıldığı dönemde MK kendisi gibi düşünmeyenleri tasfiye etmesi beklenemezdi. Keza KP-İÖ ayrılığı döneminde büyük sıkıntı ve zorluk yaşayan darbeci ve komplucu klik –ki bunların başını çekenler İ. M. Şeref ve P.H.A – ideolojik-politik olarak aynı hatta durmayan Garbis Altınoğlu, H. O ve M.P’ye tetikçi olarak öne sürüldüler. Bu üç kişinin işleri bittikten sonra tasfiye edildiler.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Her şeyden önce işçi sınıfıyla sosyalist hareketin ayrı ayrı yollarda yürüdüğü koşullarda önderliğin birincil görevi bu durumu aşmaktır. Lenin yoldaş konuya ilişkin şunları belirtiyor: “Bizim başlıca ve temel görevimiz, işçi sınıfının politik örgütlenmesi ve politik gelişimini kolaylaştırmaktır. Bu görevi arka plana itenler, mücadelenin her türlü özel yöntemlerini ve diğer bütün görevlerini buna bağımlı kılmayı reddedenler yanlış bir yol izlemekte ve harekete ciddi zararlar vermektedirler.” (Kitle İçinde Parti Çalışması, Lenin, Ekim Yayınları, s. 13)</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">İşte komünist önderliğin ilk yapması gereken iş Lenin’in vurguladığı gibi komünistlerin başat görevinin işçi sınıfının politik örgütlenmesi ve gelişimini kolaylaştırmak için teoride ve pratikte bu devrimci perspektife uymak ve uygulamaktır. Gerisi boş laftır, Marksizm Leninizm’i unutmak, burjuva, küçük burjuva dünyaya yelken açmaktır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;"><br /></span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;">MLKP batıda ikinci cepheyi açmada başarısız oldu ve bu başarısızlığını Rojava kapatmaya çalıştı</span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Hasan Ozan MLKP’nin Birlik Kongresi’nin ardından Kürt sorunuyla dayanışmak ve birleşik mücadelesinin örülmesi için batıda ikinci cephe açılmasının zorunluluğuna dikkat çekerek bu politikayı pratiğe sürmeyi hedeflediğini ama bu politikada başarısız olunması MLKP’yi Rojava da konumlanmaya ittiği öne sürerek, doğru olarak MLKP’nin Kürt politikasındaki gelgitler yaşadığını eleştiriyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Hatırlanacağı üzere 1994 yılında kuruluşunu ilan ettiği Birlik Kongresinde belirlenen politikaya göre MLKP, Türkiye Kuzey Kürdistan işçi ve emekçilerinin öncü örgütü olduğunu ortaya koymuş ve buradan hareketle Kürt direnişiyle omuz omuza olmak için ivedi olarak Batıda ikinci bir devrimci cephe açarak, ulusal kurtuluşcu devrimle Batı’daki proletarya ve emekçilerin birleşik savaşımı geliştirileceğine vurgu yapmıştı. Kürt ulusal kurtuluş mücadelesi ortak savaşmak bir yana, Türk işçi ve emekçilerinden ciddi bir destek ve dayanışmasından bahsedilmezdi. Haliyle devrimci ve komünist hareket Batıdaki görevlerini yerine getirmede zorlanıyordu. Bu sorun, program, strateji ve taktiklerimiz bakımından acil olarak çözülmesi gereken yaşamsal bir göreve işaret ediyordu. Devrimci işçi ve emekçilere kitlesel olarak dayanan ikinci cephenin açılmasıyla hem ulusal demokratik hareketin stratejik bir zayıflığı giderilecek, hem de devrimi Batıda yayma olanağı sağlanacaktı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Ne var ki, bu politikayı MLKP hayata geçirme de başarısız olunca başta sınıfta kopuk parti görüşüne rücu ederek, her alanda hızla Birlik Kongresinde belirlenmiş olan politikaları bir yana iterek, PKK ve DHKP-C kopyacılığına yönelip küçük burjuva öncü savaşçı çizgiye demir atarak yozlaştı. Sınıftan ve emekçileri devrimci temelde örgütleyerek batıda Türk şovenizmi dalgasını kırarak, proletaryasının bağımsız devrimci politikasını, halkların eşitlik, özgürlük ve kardeşlik istemleriyle pratiğe geçirme de başarısız olması MLKP önderliğini yeni arayışlara itti. 94 Birlik Kongresinin ardında Kürdistan da gerilla mücadelesinin örgütlenmesine karşı çıkan ve Dersim-Erzincan hattında hareketin örgütlemiş olduğu gerilla grubunu, çalışmalarımızı batıda işçi ve emekçi yığınlar arasında yoğunlaştıracağız” gerekçesiyle tasfiye edenler batıda sınıf çalışmalarında kısa zamanda bir şey elde edememeleri nedeniyle çıkışı batı işçi ve emekçiler arasında elle tutulur bir başarı elde edememeleri, öncü savaşçı maceracı kitle çizgisiyle daha önceden Hareket tarafından yaratılmış olan işçi, emekçi ve sendikal çalışmaların hemen tümü tasfiye edilerek semt çalışmalarını merkeze alma ve ezilenlerin istemlerini karşılamayı örgütsel-pratik çalışmalarında temel yaparak, MLKP’yi hızla ezilen Kürt hareketi PKK’nin şemsiyesinin altına itmiştir.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Haliyle MLKP bağımsız politik duruşunu bir yana iterek, yönünü varlığını öncüsü olduğunu iddia ettiği işçi sınıfına değil, ezilen Kürt halkının öncüsü olarak kendisini ifade eden PKK’nin kuyruğunda, Onun gölgesinde, Kuzey Kürdistan da HPG ve Rojava’ya YPG saflarında yani başkalarının yaratmış olduğu olanaklar üzerinde, başarısızlığına şal örtmeye çalıştı.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Elbette Kobane’nin IŞİD tarafından işgal edilmesi sürecinde bu direnişte aktif olarak yer almak gerekiyordu. Ama bu durum aşıldıktan sonrası Rojava ancak askeri alanda insan yetiştirmek için bir alan olabilirdi. Haliyle Batıda işçi ve emekçi kitle hareketinin alabildiğine paralize ve örgütsüz olduğu bir ortamda, en ileri ve militan kadroların devrimi ayakta tutma adına Rojava’ya gönderilmesi ve bunda ısrar edilmesi, Kürt ulusal kurtuluş hareketine yapılacak en büyün enternasyonalist destek ve dayanışmanın, Batıda ikinci devrimci cephe açmak gerçeğinden vazgeçmemesi anlamına geliyordu.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Rojava devrimine katılmak batıda ikinci devrimci cephe açma çalışmasına güç verecek bir zeminde- askeri ve politik kadro yetiştirme ve yetiştirilmiş kadroların hızla Türkiye’nin batıdaki devrimci çalışmalara aktarılması gerekiyordu- dahası batıda devrimci çalışmaya sinerji katacak ele alınması Rojava devrimine katılma konusunda MLKP’yi eleştiren ve batıda ikinci cephe açmada başarılı olamayan MLKP’nin bu başarısızlığını aşmak için, Rojava devrimine plansız ve hedefsiz girişilmesini eleştirerek, MLKP kuruluşundan bugüne kadar Kürdistan da izlenen politikanın başarısız olduğunu şöyle ifade ediyor: “1994-2021, aradan 26 yıl geçti. Ve uzun yıllardır Batı’da etkin bir güç olmaktan çıktığımız gibi, hala ciddi bir toparlanma süreci de yaşanmıyor. Ve bu süreçte, Kürdistan partisi de olma, seksiyonla Kürdistan devrimine de önderlik etme iddiası geliştirilmiştir. Ki Kuzey Kürdistan’da da etkin bir güç değiliz. Ciddi bir kitle temeli yaratılamadı. Bu gerçeklere gözlerimizi kapatmak ise, kafayı kuma gömmek demektir.”</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;"><br /></span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;">H. Ozan’ın akıl hocalığı MLKP’de pek işe yaramıyor</span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Hasan Ozan her zamanki gibi MLKP önderliğine hatalı yoldaşını ve girdiğiniz yol çıkmazdır bir an ç önce bu yoldan vazgeçin çağrısı yaparak, aklı sıra “akıl hocalığı yapmaya ve hala MLKP önderliğinde oturmuş çizgi haline gelmiş görüşlerinden vazgeçebileceği beklentisiyle hayal pompalamaya devam ediyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Hasan Ozan “Komünist Parti manifesto ezilenlerin manifestosu mu?” başlıklı yazıda MLKP’nin 94. Birlik Kongre kararlarını yok sayarak proletaryayı merkezde tutan ve bu merkezde devrim ve sosyalizm savaşımına bakışını 25. yıl içinde tümden değiştirdiğini proletaryanın devrimde önderliğini yadsıyarak, ne idüğü belirsiz ezilenleri temel alan bir hatta girerek, Marksizm-Leninizm’i reddederek, emekçiler arasında sınıfsal ayrımları yok sayan ezilenlerin teorisine rücu ederek, programları ve stratejileri, bağlı olarak taktikleri değiştirerek, ML hatta uzaklaştıklarını söylüyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Devamla Hasan Ozan MLKP’nin gelinen durumda değişik maskeler altında Marksizm-Leninizm karşısında konumlandığı gibi aynı zamanda yalnızca proletarya karşıtlığının değil, aynı zamanda burjuva saflara geçiş yaparak burjuvazinin cephesinde mevzilendiğini söylemekten geri kalmayarak MLKP’nin devrimci ideallerinden vazgeçerek legalizm limanına demir attığını ifade ediyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Nitekim H. Ozan, MLKP’ye yönelik değerlendirmelerinde, iş, ekmek, özgürlük, ezilenler propaganda ve ajitasyonuna dayanan politik çalışmalar esas alınırken, sözde işçi sınıfından, sosyalist görevlerden bahsedilmesi ise, durumu kurtarmak amaçlıdır.” sözleriyle MLKP’nin küçük burjuva devrimci-demokrasisi ve sosyal reformizmine demirlediğini dillendiriyor. Hasan Ozan örgüte yıllardan bu yana egemen olmuş ve örgüt çizgisini her bakımdan darbeci bir tarzda değiştirmiş olduğu kendisinin sorumlu olduğu sınıftan kopuk parti kurulabilir görüşünün kabulüyle 1995 Birlik Konferansın da MLKP’nin parti olarak ilan edilmesiyle zaten darbecilik ve tasfiyecilik egemen kılınarak, küçük burjuva devrimciliğine kapaklanılmışlığını, PKK ve DHKP-C kopyacılığına yönlendiğini unutuyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan darbeci tasfiyeciliğin ve komplocu sürecin açılması ve örgüte egemen kılınmasında başta gelen sorumluları birisidir. Bugün kalkıp, “Tasfiyeci oportünizmin yaptığı da -proletarya yerine, ezilenlerin geçirilmesi-” demesi ve bu, “Birlik Devrimi’nin teorisinin, program ve stratejisinin ret ve inkar edildiğinin, içeriğinin boşaltıldığını” söylemesi, sanki MLKP’nin ideolojik-politik ve örgütsel alanda kısa zamanda yozlaşarak geriye düşmesinde haberi yokmuş gibi davranış içinde olması, kendisinin bu yozlaşmadaki ortaklığı içinde olduğunu unutuyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">MLKP’nin dışına düşene kadar “Birlik Devrimi atılımı ve başarısı” güzellemesinden bulunan H. Ozan’ın işin dışına düştükten sonra, bizim 95’de söylediklerimiz gerçeklere ancak 26 yıl sonra ulaşabiliyor ama artık iş işten geçmiştir; “Bu, komünist öncünün yerine, küçük burjuva sosyalizminin geçirilmesi, Marksist-Leninist öncünün tasfiyesinden başka bir anlama gelmez” sözleri de H. Ozan’ın MLKP’nin tasfiyeciliğe kapaklanmasında suç ortaklığı yaptığını asla bir yana itmez.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Hasan Ozan MLKP’nin savrulup küçük burjuva limana demir atmasını 2000 yıllardan sonraki gelişmelere bağlıyor. Aslında H. Ozan, önderlik organında kendisinin yer aldığı, komploculuk ve çete başlığı yaparak gerçekleri dillendiren ve darbeciliğe tutum alan KP-İÖ’lülere yönelik haçlı seferi başlatan MLKP önderliği, 94. Birlik Kongresi’nin almış olduğu kararlara uygun bir faaliyet içinde olmadığı gibi, örgütün. Birlik Kongresi’nde kabul etmiş olduğu temel görüşleri hiç bir biçimde değiştirme yetkisi olmayan bir Konferans’la darbeci tarzda değiştirerek, örgütü ele geçirmiş, faşistleri aratmayan kirli kontracı saldırılarla, darbe ve örgüt çizgisinin zoraki değiştirilmesine karşı ilkeli duruş içinde olan yoldaşlara yönelik karşı-devrimci saldırılar bir birini kovalamıştır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">MLKP önderliğinin Birlik Kongresi’nde kabul edilen program, strateji, taktik, tüzük ilkelerinin bizzat Hasan Ozan’ında içinde yer aldığı iktidar hırsı gözlerini döndürmüş olan bu darbeci güruh tarafından 1995 birlik konferansında geminin bordosunda denize atılmıştı. 1995 yılında MLKP’nin Leninist parti öğretisini reddederek, “sınıftan kopukta parti kurulabilir” görüşünü kabul etmesiyle, birlik kongresinde s alınan kararların hiç edilmesinin yolu açılmış ve tasfiyeciliğin yol döşenmişti. Bu darbeciliğe H. Ozan karşı çıkmak bir yan partinin birliği koruma adına karşı devrimci çete faaliyetinin başında yürüyenlerin içinde yer almış, örgütte darbeciliğe karşı çıkıp mücadele yürütenlerin öldürülmesi kararının altına imza atmaktan geri durmamış ve birilerinin tetikçiliğinin yapmaktan geri kalmamıştır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bugün “ MLKP’yi birlik kongresinin belirlediği program, strateji ve taktikleri tasfiye etmekle ve ML görüşlerin yerine, küçük burjuvazinin ezilenlerinin revizyonist reformist küçük burjuva legalist devrimciliğini ikam etmekle suçlayan H. Ozan, "komünistlerin 95 yılında tasfiyeciliğe ve darbeciliğe karşı devrimci bayrak açmalar karşısında, her şey parti için”, sloganıyla MLKP önderliğinin tasfiyeciliği ve darbeciliğinin en kararlı savunucuları arasında komünistlere yönelik karşı devrimin kirli yöntemlerini uygulamaya sokup, faşist kontracıları aratmayacak; silahlı, çivili sopalar, demir çubuklar, insan kaçırma ve öldürmeler, ev ve büro basma eylemlerini yönetmekle ve komünistlere yönelik kara propaganda yürütmekle uğraşıyordu.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Dün Garbis MLKP’de ayrıldığından dolayı Garbis’i korkutup sindirmek için tehdit edip, MLKP’yi eleştiren kitabının basılmasını engelleyen ve her türlü yalan yüklü kara propagandaya bu saldırılara destek olan H. Ozan, yaptıklarının kapsamlı bir özeleştirisini yapmadan, her şeyi kendi dışındaki tasfiyeci ve darbeci yöneticilere yükleyerek işin içinde kolay yoldan çıkmaya ve Garbis’e methiyeler düzmeye devam ediyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Dün komünistlere kirli yöntemlerle saldırıp politika yapma yasağı koyanlar, politikayı kendi bireysel ya da grup hırs ve iktidar amacıyla yapan H. Ozan gibiler, ne zamanki MLKP ile yollarını ayırdılar ya da atıldılar, ne zaman okun sivri ucu kendilerine döndü işte o zaman MLKP’nin yozlaşmışlığından, çürümüşlüğünden, klikçiliğinde, hizipçiliğinden, insan harcamasından, tüzüğü hiçe sayıp, birlik Kongresinin program, stratejisi ve taktiklerini hiçe saymasından dem vurmaya çalıştılar.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;"><br /></span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;">Sonuç:</span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan MLKP önderliğinin artık iflah olmayacağını her fırsatta yazıp çiziyor. Doğru olarak MLKP önderliğinin yurtdışına taşınmasından bahsederek 12 Eylül faşist darbesinin ardında tasfiyeciliğinin etkisiyle birçok öncü kadronun yurt dışına kaçtığı gibi 40 yıl sonra bu aynı durumun MLKP önderliğinde tekrarlandığını ifade ediyor ve yurt dışına çıkmak için aranır olmak ve cezalar almış olmanın bir ölçüt olamayacağı ve risksiz devrimcilikle mücadelenin ileriye taşınmayacağını dikkat çeken Ozan: “Peki devrim yapma iddiasında olduğumuz coğrafyada aranmayanlar üzerinde mi illegal ve yasadışı partiyi kurup geliştireceğiz” diyerek bu türden yaklaşımların doğru olmadığına vurgu yapıyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Yıllardır Türkiye’de ve Kuzey Kürdistan’da ciddiye alınabilecek bir illegal-yasadışı partinin olmaması ya da tasfiye olmuş ve edilmiş olmasının buradaki rolü ne?</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bu tablo en başta da “stratejik önderler”in “adanmış devrimcilik’le, “eleştirinin devrimci şiddeti”yle en önde dağılmış çalışmaları toparlayıp geliştirmesi gerekmez mi? Her fırsatta “adanmış devrimcilik”, “parti tarzı”, “devrimci romantizm” üzerine lafazanlık yapanların, başka kadrolara ve Türkiye ve Kürdistan’da bin bir emekle, bedelle mücadele yürüten kadro ve örgütlerimize kendilerini feda etmesini öğütlerken hangi ilkelere, hangi ahlaki ve vicdani değerlere göre davranıyorlar acaba?</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Tüm bu gerçeklerin sorgulanması ve gerekli derslerin çıkarılması gerekmiyor mu?</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Kuşkusuz ki bu durum tipik tasfiyeci oportünist, tasfiyeci bürokrat zihniyet ve duruşla izah edilebilir yalnızca.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Peki, bu çözülüşe, bu çürümeye karşı ilkeli ve sonuna dek giden bir mücadele yürütmeyen kadroların da bu tablonun sorumluluğunu paylaşmadığı iddia edilebilir mi? Elbette ki bu soruya verilecek cevabımız hayırdır, aksine son tahlilde suç ortaklığı yapılmaktadır. Peki, bu durumun da eleştiri, özeleştiri konusu yapılması gerekmiyor mu?</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bizce bu tablonun ana nedeni tasfiyeciliktir, tasfiyeci kaçış ya da yöneliştir; kendi dar çıkarcı/klikçi iktidarını koruma vb. hesabına dayanan politik ve örgütsel teori ve pratiktir.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bu temel üzerinde yurt dışı parti örgütlerinin eleştiri dinamiğini kırarak yandaşa göre partiyi yeniden yapılandırmaktır. Yurt dışını kendi dar klikçi hesabına göre cephe gerisi olarak örgütleme planıdır. Bu gerçeğin az ya da çok yurt dışı parti örgütleri ve parti tabanımız tarafından görülmediğini düşünmek ise politik saflık olacaktır.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Bu gerçekler de göstermektedir ki ortada gerçek bir önderlik yok ama ”önderlik”, ”stratejik önderlik” var.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">İlkesiz birlikçilik, Marksizm-Leninizm’e karşı birlik ekseninde öncünün ideolojik ve örgütsel temellerini sistematik bir tarzda kemirmeye, parti kan kaybetmeye devam etmiştir ve etmektedir de. Sorun bir komünist partinin içerisinde olabilecek fikir ayrılıkları ve mücadelesinin çoktan ötesine geçerek, Birlik Devrimi karşıtlığı, onun temellerinin red ve tasfiyesi, partiyi halkçı, ezilenci, post-Marksist, Troçkist bir çorbaya dönüştürme çizgisine doğru evrilmiştir. Artık söz konusu olan, bir tür çizgileşmiş sapmalar ve bu sapmaların proletarya sosyalizminden koparak post-Marksist tasfiyeci bir yapı inşa etme, elveda Marksizm-Leninizm deme çizgisine daha açık oturma gerçeğidir.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Özetle, komünistlerin, yukarıda ortaya koyduğumuz tablo üzerinde (Kürdistan, seksiyon, Rojava bağlamında) politikasını eleştirel gözden geçirmesi sağlıklı, doğru, komünist devrimci bir tavır olacaktır.”</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan’ın MLKP önderliğiyle ilgili bu değerlendirmeleri aslında kendisine komünist önderlik rolü atfeden bir kişinin zaman geçirmeden harekete geçmeyi ve hayallerde uzaklaşarak gerçeğe bağlı davranarak, yozlaşmış ve çürümüş bir örgüte karşı diri ve devrimci güçlerin aynı kulvarda buluşabileceği yeni bir komünist örgütün kuruluşu için öne atılmayı gerekli kılıyor. Öncü devrimcilik birazda olma yapılan denilen bir zamanda öne çıkarak yol açıcı olmak ve buz kıran rolünü oynamak değil mi?</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">Yıkılmış, dağılmış ve farklı bir çizgiye oturtulmuş ve her türlü olumsuzluğun yaratıcı ve uygulayıcısı olan bir önderliğin egemenliği altında her bakımdan devrimci ilkeleri ve değerleri ilga edilmiş ve farklı düşünenlerin öyle ya da böyle tasfiye edildiği bir örgütte hala değişim ve dönüşüm beklemek göz göre göre örgütün ölümünü seyretmek demektir.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;"><br /></span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><span style="font-family: arial;">H. Ozan’ın tüm eleştiri ve uyarılarına rağmen pratikte yapmış olduğu tamda budur. Stalin yoldaşın vurgulamış olduğu gibi bir kişinin ya da partinin yalnızca ideolojik savaşımla düzelmesi mümkün değildir. İdeolojik savaşımla düzeltilmeyen ve görüş ayrılıklarını çizgi haline geldiği durumda yapılması gereken şey, örgütsel ilişkileri kopararak komünist hareketi yeniden ayağa dikmek için görev başına koşmak ve çürüme ve yozlaşmaya cepheden tutum almak olmaktır. Ne ki H. Ozan, bu devrimci görevlerden kaçmak için uzaktan akıl hocalığı yapmaya ve hayal dağıtmaya devam ediyor.</span></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;"><br /></span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px; text-align: right;"><strong style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;">Halkın Birliği</span></strong></div><div style="background-color: white; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13.2px; text-align: right;"><span style="box-sizing: border-box; font-family: arial; outline: none;"><span style="border: 1pt none windowtext; padding: 0cm;">Nisan - 2021<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhR0dxvLvBgF2mtooQLDdkzJitSYCOvSGiOE9yai-byNLclKVCyXuXZiDFpFHj50YKbFTP5EVuc7yKjAHAEEclZp3TgzSF4cpxp2KGC8kh_8tPMIYW-VxmqG7fYUKlc9YQi3gv1NDZ9humH/s400/kemal+yazar.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="225" data-original-width="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhR0dxvLvBgF2mtooQLDdkzJitSYCOvSGiOE9yai-byNLclKVCyXuXZiDFpFHj50YKbFTP5EVuc7yKjAHAEEclZp3TgzSF4cpxp2KGC8kh_8tPMIYW-VxmqG7fYUKlc9YQi3gv1NDZ9humH/s320/kemal+yazar.png" width="320" /></a></div><br /></span></span></div>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-47219036655363047972021-05-22T03:07:00.002-07:002021-05-22T03:07:40.170-07:00GÜN ZİLELİ İBRAHİM KAYPAKKAYA YOLDAŞIN KATLEDİLMESİNDE FAŞİST SAVCI YAŞAR DEĞERLİNİN ”JİLETLE BİLEĞİNİ KESEREK İNTİHAR ETTTİ” YALANINA SARILIYOR.!<p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtaMLtuadhfYP2kWWFzsYfHloT6Q1QtbQr0WMcg5v0CE94dc7r0r9UpAYGwDafiIomusoEWC53svzxxypYwj7q5Vx9wIjxVPjaGtDBHWHKxC6uSlkxl9jaCDsmWQ0oKd6HhAgi5d6Li-wP/s599/ibo+yakt%25C4%25B1%25C4%259F%25C4%25B1n.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" data-original-height="391" data-original-width="599" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtaMLtuadhfYP2kWWFzsYfHloT6Q1QtbQr0WMcg5v0CE94dc7r0r9UpAYGwDafiIomusoEWC53svzxxypYwj7q5Vx9wIjxVPjaGtDBHWHKxC6uSlkxl9jaCDsmWQ0oKd6HhAgi5d6Li-wP/s320/ibo+yakt%25C4%25B1%25C4%259F%25C4%25B1n.jpg" width="320" /></a>Giriş:</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Bilindiği üzere Gün Zileli 88’ yılına kadar PDA-Aydınlık hareketinin MK’si üyelerinden birisiydi. Kendi deyimiyle Aydınlık-PDA hareketinin 5 kişilik ilk kurucu üyelerinden biriydi. Haliyle PDA-Aydınlık hareketinin belirlenen politikalarında ve izlenen –örgütsel-pratik çalışmalarında söz sahibi olanların hatta diğer MK üyeleri içinde Doğru Perinçek’in daha fazla güvenini kazanması ve evet efendimci olması nedeniyle öne çıkmış ve uzun yıllar söz sahibi olan kişilerin başında gelmiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli Aydınlık-PDA saflarında başlayan iç tartışmalar 88’de ayrılıkla sonuçlanıp, 1989 yılında Sovyetler Birliği ve ardında Doğru Avrupa revizyonist iktidarlarının çözülmesinde etkisiyle derinleşerek süren devrim ve sosyalizm düşmanlığını açıktan Marks-Engels-Lenin ve Stalini toptan hedef tahtasına oturtan ray değişimiyle anarşizmde karar kılacak başka bir hatta M-L saldırıya devam etmiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Bir dönemler T.C devletinin koruyucu ve kolaycılığına soyunarak, devrimci ve sosyalistlere yönelik ihbar furyası ve karapropoganda çalışmasının başını çeken, sağ oportünist 3.dünyacı sınıf işbirlikçiliğinin kararlı savunucusu sağ Mao’culuğu geminin bordosun da denize atan, Gün Zileli, ne yazık ki içine kaçmış olan PDA-Aydınlık’ın yalan, tahrifat ve şüphe yayma alışkanlıklarından vaz geçmiş değil.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Nitekim Gün Zile’li Aydınlıkta aldığı hem öyle hem böyle, hem çok olumlu hem de aslında hiçte iyi değil şüpheci yaklaşımlarıyla şüphe yayıcı devrimci değerlere, devrimci ve sosyalist önderlere yönelik kara çalma ve gerçekleri ters yüz etme, burjuvazinin karargahında alınmış kirli silahlarla mücadele etmekten geri kalmıyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli her ne kadar “ Yarılma ve Havariler “ adlı anı romanlarında geçmişine dair birşeyler söylemeye çalışsa da, aslında PDA-Aydınlık hareketinin bir çok konudaki anlayışlarından koparak hatalı tutumunu köklü olarak terk etmiş değil. Bunu Gün Zile’nin devrimci ve komünist hareketin tarihi ve politik gelişmelere dair yapmış olduğu değerlendirme ve analizlerinde görmek mümkündür. Gün Zileli her ne kadar PD-Aydınlık revizyonizmden yıllar öncesinden kopup çizgi değiştirerek anarşizmde konaklamış olsada içine kaçmış Aydınlık anlayışlarında tüm den kurtulmakta zorluk yaşıyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Kuruluşundan ayrıldığı 1988 dek PDA-Aydınlık çizgisinde sorumluların başında gelen Gün Zileli, Aydınlıktan kopup anarşizme yelken açmasına karşın devrimci harekete ve devrimci hareketin öncü kadrolarına yönelik hem nalına hem mıhına vurmaya devam ediyor. Keza Zile’linin bu Aydınlıkçı yaklaşımlarını devam ettirmesini, gerek İbrahim Kaypakkaya ve gerekse de Garbis Altınoğlu’na dair yalan-yanlış ve burjuvazinin faşist işkencecilerin iddialarına dayanan değerlendirmelerinde görmek mümkündür.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">Kaypakkaya Yoldaşın Yakalanması ve Diyarbakırda İşkenceye Alınması ve Katledilmesi</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Bilindiği üzere İbrahim Kaypakkaya yoldaş 29 Ocak 1973 yılında Mirik Mezrasında bir öğretmenin ihbarı sonucu yakalandı. Sorguya alınıp örgüt hakkında istedikleri sonucu bir an önce almak amacıyla işkenceciler Kaypakkaya yoldaşı yaralı olduğu halde, Diyarbakıra götürüldü. Önce Askeri hastanede yaralarının iyileşerek bir an önce işkenceye alınması hazırlığı yapıldı. Kaypakkaya yoldaş 3.5 ay süren en ağır işkencelerin ardında istediklerini alamadıklarında ve düşünceleri çok tehlikeli bulunduğu için, MİT ve Sıkıyönetim komutanlığının kararıyla, 18 Mayıs 1973 yılında ağır işkencelerin ardında kurşuna dizilerek katledildi.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İşkenceci cellatlar, Kaypakkaya yoldaşın katledilmesine bir kılıf bulmaları gerekiyordu. Bulunan kılıf burjuvazinin çok sıklıkla başvurduğu, “ işkenceye dayanamayarak intihar ettiği “ yalanıydı. İşkenceciler Kaypakkaya yoldaşı, 16 Mayıs 1973 yılında Diyarbakır zindanında kaldığı hücrede alınarak bilinmeyen başka bir işkence merkezine-büyük ihtimalle MİT işkencehanesine – götürüldü . Burada 2 gün ağır işkencelere maruz kalan Kaypakkaya yoldaş, konuşmadığı için 18 Mayıs 1973 yılında kurşunlanarak katledildi.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Kaypakkaya yoldaşın işkencede katledildiğini gizlemek amacıyla 7.Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanı Şükrü Olcay’apar topar bir senaryo yazar yazdığı “Bilgi için: a) Genel Kurmay Başkanlığına, b) K.K.K.’na, c) 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı’na dağıtımı” notuyla, “çok gizli” ibareli 31 Mayıs 1973 tarih ve İSTH: 7130-2133-73 sayılı “Mesaj Formu”nda, İK’nin “sol bileğini jiletle keserek intihar ettiğini” söylüyor. Bu Mesaj Formu şöyledir:[21]</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">“(…)</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">4 – Türkiye Komünist Partisi (M-L.) örgüt faaliyetlerini yöneten ve sorumlu bir şahıs olduğu EK-1 ve EK-2’de sunulan MİT dökümanlarıyla teyit edilen anarşist İbrahim KAYPAKKAYA, alacağı cezayı asgari ve azami olarak tahmin etmiş, onun kendi üzerinde bıraktığı etkiden kurtulamayarak morâl çöküntüsü halindeyken 17 Mayıs 1973 günü sabaha karşı sol bileğini jiletle keserek intihar etmiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">5 – Komutanlıkça verilen emir üzerine Askeri savcılıkça olaya el konulmuş, anarşistin 17 MAYIS 1973 günü ölü olduğu tespit edilmiş ve EK-3’de ölü muayene tutanağı tanzim edilerek Askeri Hastaneye otopsi yapılmak üzere getirilmiştir. 18 MAYIS günü Askeri Hastanede yapılan otopsi sonucu hekimler heyetince intihar etmiş olduğu kanaati hasıl olmuş ve EK-4’de sunulan otopsi tutanağı tanzim edilmiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">6 – Olay ilgi (c) mesajda ANKARA Sıkıyönetim Komutanlığı’na intikal ettirilmiştir. 21 MAYIS 1973 günü, ceset, Diyarbakır’a gelmiş babasıyla birlikte MİT yetkililerinin refakatinde T.H.Y. uçağı ile ANKARA’ya götürülmüştür. Cenazenin daha sonra Çorum’a götürülerek orada defnedildiği ve defin yerinde gerekli güvenlik tedbirlerinin alındı MİT ilgililerinden öğrenilmiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Bilgilerinize arz ederim.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">(imza)</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Şükrü Olcay</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Korgeneral 7. Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanı”.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Sıkıyönetim komutanı Şükrü Olcay ve Savcı Yaşar Değerli bölgedeki operasyonları ve aynı zamanda gözaltına alınan devrimci ve Kürt yurtseverlerini işkencede sorgulayan ekibin başındaki işkenceci cellatlardır. Nitekim İbrahim Kaypakkaya yoldaşın akibetini soran devrimci ve yoldaşlara Yaşar Değerlinin verdiği yanıt, sıkıyönetim Komutanı Şükrü Olcay’ın açıklamalarıyla uyum içindedir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Değerli, Temmuz 1973 yılında Aslan Kılıçla geçen diyaloğunda aynen şunları söylüyor:</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">A. KILIÇ: «İbrahim’i işkence ile öldürdünüz, ona söyletemediğiniz şeyleri benden mi almak istiyorsunuz?»</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Y. DEĞERLİ: «İbrahim’i biz öldürmedik; tokyosuna koyduğu jiletle bileklerini keserek intihar etti. Hem sen bu haberi nerden duydun?»</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Aslında Yaşar Değerli Diyarbakır da THKO davasında tutuklu Mustafa Karadağı ve Onu tehdit eder. M.Karadağ o dönemde yaşadıklarını A.Kılıçla karşılaştığında şöyle aktarır:</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">“M. KARADAĞ: «Ben de İbrahim’i ve ölüsünü görmedim. Haberi Diyarbakır askerî savcılığı ve erlerden duydum. Ayrıca MİT’te beni sorguya çeken ismini bilmediğim saçları dökük ve yüzbaşı rütbesinde bir hakim subay sorguya başlarken «daha geçen hafta burada konuşmayan birini gömdük. Aynı yolu tutarsan senin de akıbetinin bu olacağından şüphe etmemen için bu şahsın adını da sana söyleyeyim: Bu kişi İbrahim KAYPAKKAYA’dır ve tanırsın da. Şimdi adam gibi konuş» dedi.[»]</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Aslında M.Karadağın tarif ettiği kişi Yaşar Değerli’nin kendisidir. Kendisi, 12 Mart döneminde Diyarbakır’dan Ankara’ya-İstanbul’a dek hemen her yerde devrimci ve komünistlere yönelik işkencelerin başında yer alan ve bizzat işkencelere katılan faşist bir cellattır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Bütün bu gerçekler bize, Diyarbakır da işkencecilerin İbrahim Kaypakkaya yoldaşı işkencede katlederek durumu gizlemek için; “ tokyosunun içine gizlediği jiletle bileğini keserek intihar etti” iddiasının tümüyle yalan ve gerçek dışı olduğunu, açıklamaların ise katliamcı yüzlerini gizlemeyi amaçladıklarını gösteriyor. Devlet her zaman yaptığınıi Kaypakkaya yoldaşın işkencede katledilmesinde de yaparak, politik cinayetlere intihar süsü vererek işin içinde kolayca sıyrılmaya yolunu tutmuştur.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İşkencecilerin Kaypakkaya yoldaşın ” işkencede bileklerini keserek intihar ettiği ” savlarının yalan olduğu İstanbul da başlayan TKP-ML Hareketi davasında kısa zamanda açığa çıkarılmıştır. Kaypakkaya yoldaşı yakınen tanıyan yoldaşları sıkıyönetim mahkemesinde davanın başlamasının daha ilk günü Kaypakkaya yoldaşın işkencedeki akibetini sormuşlar ve olayın açığa çıkarılması için suç duyurusunda bulunmuşlardır. Mahkeme heyeti Kaypakkaya yoldaşın işkencede katledildiğinin açığa çıkmasını engellemek bakımından,” bu sorunu aydınlatmanın mahkemenin görevi olmadığını” ileri sürerek davanın bir numaralı sanığına Diyarbakırda neler yapılarak katlediliğine dair gerçeklerin açığa çıkmasını önlenmeye çalışmıştır. Neki Kaypakkaya yoldaşın dava yoldaşları Kaypakkaya’nın yoldaşın akibetini açığa çıkmadan ifade vermeyeceklerini dillendirmişlerdir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Nitekim TKP-ML Hareketi dava tutsaklarının yargılandıkları İstanbul Sıkıyönetim mahkemesine vermiş oldukları somut delilerle desteklenmiş olan dilekçede, Kaypakkaya yoldaşın işkencede nasıl katledildiği dile getirilmiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Aynı zamanda Kaypakkaya yoldaşın Yaşar Değerli ve Şükrü Olcay’ın iddia ettikleri gibi intihar etmediği ve işkencede katledildiği, katliamcı başının Savcı Yaşar Değerli olduğu Kaypakkaya yoldaşı yakınen tanıyan yoldaşları ile Diyarbakır işkencehanelerin de aynı ortamda yer alan devrimcilerin ve adli tutsakların açıklamalarında açığa konmuştur.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Çünkü İbrahim KAYPAKKAYA yoldaş, 29 Ocak 1973 yılında yaralı olarak yakalandıktan sonra hastane de yaralı haliyle zincire vurulmuş ve hücrede sıkıca kontrol altında tutulmuştur. Hastane den sonra da işkence için hücreye konulduğu süreçte, hücresinde, demir aksamlı hiçbir aletin, kemer ve ip kabilinden hiçbir şeyin yanında bulundurulmadığı ve tedbir mahiyetinde olarak aynı binada ve birkaç metre ötedeki tuvalete dahi götürülmediği ve hücresinde tuvalet ihtiyacını giderdiği ve sürekli olarak nöbetçilerce arama-taramanın yapıldığı bir yerde jilet bulmak, tokyoya gizlemek ve sorgulanmak amaçlı götürüldüğü MİT yada sıkıyönetim binasına jileti götürmek ve sürekli işkence altında tutulan birisinin intihar edeceği senaryosunu çizmek ancak Savcı Yaşar Değerli ve Sıkıyönetim Komutanı Şükrü Olcay gibi devrim ve komünizm düşmanlarının uydurabileceği bir senaryodur. Bu aynı senaryoya işkenceciler “ ağır ceza alma olasılığı yüksek olması nedeniyle moral çöküntüsü içinde olması nedeniyle intihar etti” yalanını eklemişlerdir. Neki Kaypakkaya yoldaşın işkence altında intihar ettiği senaryosu kısa zaman içinde faşist işkencecilerin elinde patlamıştır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">İbrahim Kaypakkaya Yoldaşın işkencede İntihar Ettiği Yalanı ve Gerçekler</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Elbette işkenceci cellatlar kendilerini temize çıkarmak ve devleti töhmet altında bırakmamak adına, Kaypakkaya yoldaşı işkence de katlettiklerini kabul etmeyerek ve siyasi cinayetlerine başka yalanlar ekleyerek, olayın üzerini kapatmaya çalışmışlardır. Bunu bizzat devletin temsilcilerinin yapması bir yerde çok anormalde değildir. Ama Kaypakkaya yoldaşın Diyarbakır işkencehanlerin de susma hakkını kullandığı ve düşünceleri devletçe oldukça tehlikeli bulunduğu için olarak görüldüğü için, faşist devlet tarafından işkencede katledildiği bilinmesine karşın Gün Zile’nin tüm bu yaşananlarda hiç haberi yokmuş gibi davranarak, araştırma inceleme yapma gereği duymadan Kaypakkaya yoldaş hakkında kulaktan dolma bilgilerle faşistlerin iddialarına sarılması aslında hala Kaypakkaya yoldaşın karşısında eziklikten kurtulamadığını ve gerçekleri olduğu gibi teslim etmede sorunlu olmaya devam ettiğini gösterir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli, eğer Kaypakkaya yoldaşın devrimci önderliği ve politik çözümlemelerde bir çok değerlendirmelerinin haklı çıktığını teslim etmesine rağmen, tüm bunları unutarak, Kaypakkaya yoldaşın “ işkencede intihar ettiği ” savına gözü kapalı sarılıyorsa, devrimci dürüstlükte ve gerçeklerin savunucusu olmakta hiçte nasibini almadığını ve başkaları hakkında ettiği büyük lafların altının boş olduğunu açığa seriyor. Sanırız hem ideolojik-politik olarak uzun yıllar Aydınlık-PDA revizyonizminin halk ve devrim düşmanı görüşlerin etkisi ve hem de anarşist olduktan sonrada içine kaçmış olan Aydınlık düşüncelerinin etkisinden kurtulamadığından dolayı Gün Zileli, Kaypakkaya yoldaşın katledilmesinde gerçekleri görmeyen ve işkencecilerin yalanlarına inanan bir konumda kurtulamayarak geçmiş, 1972 ayrılık sürecindeki Aydınlık-PDA önderliğinin gerici değerlendirme ve yaklaşımlarının inceltilmiş haliyle devam ettiğini gösteriyor. </p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zile’linin İ.Kaypakkaya yoldaşı dair önyargıcı ve revizyonist başka değerlendirmelerinde devam ettiğini görüyoruz. Peki Kaypakkaya yoldaşın işkencedeki tutumuyla ilgili ne diyor Gün Zileli.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">“GZ: İbrahim Kaypakkaya, bildiğim kadarıyla, işkence yapılmasına izin vermeden, tokyosunun tabanına sakladığı bir jiletle bileklerini keserek intihar etti. Zaten yakalanmadan önce kaçarken karda donduğundan ayak parmaklarını kesmişlerdi. Hastaneden işkencehaneye nakledilir nakledilmez bu eylemi gerçekleştirdi ve hayatına son verdi. Bence işkencede direnmek kadar kahramanca bir eylemdi.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Garbis’in işkencedeki direnişi zaten biliniyor. Benim ilaveten söyleyecek sözüm yok. Hayranlık uyandıracak bir direniş olduğu çok açık.”( 22 Ekim 2019 tarihinde Ulaş Boz’un http://Vengma.net’te, Gün Zileli ile işkence konusundaki röportajında)</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Yukarıda aktarmış olduğumuz Gün Zile’linin görüşlerinin hemen hepsi de gerçek dışı ve burjuvazinin cephaneliğinden alınarak aktarılmış ve hiç bir biçimde doğru olmayan görüşlerdir. Kaypakkaya yoldaşa methiyeler dizeyim derken aslında tam tersini yapıyor. Bir kere İbrahim Kaypakkaya yoldaş faşist işkencecilerin ve Gün Zile’linin iddia ettiği gibi, “ kendisine işkence yapılmasına izin vermeden tokyosunun tabanına saklamış olduğu sakladığı bir jiletle bileklerini keserek intihar “ etmemiştir. Bu külliyen kuyruklu bir yalandır ve bilerek yada bilmeyerek Kaypakkaya ya yoldaşın işkencede kızıl direnişine gölge düşürmektir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Olayın gerçeği ne kadar devletçe gizlenmeye çalışılırsa çalışılsın, Kaypakkaya yoldaş işkence de konuşmadığı için savcı, MİT ve Sıkıyönetim komutanlığı yani faşist T.C devletince katledilmiş komünist bir önderdir. Yine Gün Zile’li Kaypakkaya yoldaşın nasıl yakalanıp, 3.5 ay en ağır işkencelerin ardından hunharca Diyarbakırda katledildiğine dair her hangi bir araştırma-sorgulama içinde olmadan, sağdan soldan duymuş olduğu yarım yamalak, esas olarakta düşmanın bilgilerini veri alarak bir değerlendirme yapıyor. Gün Zileli, Kaypakkaya yoldaşın yakalanışı ve uzun süre işkenceye alınışına dair az çok bilgi edinerek birşeyler yazmış olsaydı, “ hastaneden işkencehaneye nakledilir nakledilmez bu eylemi gerçekleştirdi ve hayatına son verdi “ palavrasını atmazdı. Bilindiği üzere Kaypakkaya yoldaş 21 Nisan 1973 yılında hastanede işkencehaneye getiriliyor. Yaklaşık bir aylık işkence sürecinin ardından yani 18 Mayıs 1973 yılında katledilir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Demek ki Gün Zile’nin işkencehane’ye getirilir getirilmez Kaypakkaya yoldaşın “intihar” yolunu tuttuğu savı tümüyle hayal mahsulü ve gerçek dışıdır. Kaypakkaya yoldaşın yakalanışı ve 3.5 ay süren işkencenin ardında katledilmiş olmasını unutmak, sanırız yıllardır devrimci ve komünist harekete karşı şüphe yayan ve düşmanlıkla bezenmiş Aydınlık-PDA anlayışından kurtulamadığını ele veriyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zilelinin Kaypakkaya Yoldaşın Katledilmesi Konusunda Bilmeden Konuşuyor</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Üstelik Gün Zileli bilmediği sorunlarda biliyormuş gibi yüksek perdeden konuşuyor. Bilmeden ön yargı içinde konuşması, Onun geçmişine dair yaptığı özeleştirinin hiçte tutarlı ve inandırıcı olmadığını ortaya koyuyor. Çünkü Gün Zileli Kaypakkaya yoldaşın işkencede nasıl bir direniş çizgisi izlediğini ve düşmanı ininde nasıl “ser verip sır vermeyen” tutumuyla yenmiş olduğunu anlamış ve bilince çıkarmış değil. Gün Zile’linin, Kaypakkaya yoldaşın 3.5 ay işkencenin her türlüsüne nasıl olurda direnir tutumuna pek aklı ermiyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Daha da önemlisi Gün Zileli , Aydınlık-PDA önderlerinin hemen hepsinin işkencede bülbül kesilmeleri nedeniyle, Kaypakkaya yoldaşın hem işkencede direnişi ve hem de tabular yıkarak önaçıcı önder olmasını bir yere koyamıyor. Keza, “intiharı işkencede direnmek kadar” önemli görüp kutsaması ve bunu Kaypakkaya yoldaşa yüklemeye çalışması Gün Zile’linin Kaypakkaya yoldaşın işkencedeki soylu direnişine gölge düşürme çabası içinde olduğunu açığa seriyor. Haliyle Gün Zileli, Kaypakkaya yoldaş hakkında hiçte doğru konuşmuyor. Çünkü, Kaypakkaya yoldaşın işkencede kurtulmak yada işkence yapılmasına izin vermemek adına “intihar yolunu” seçtiğini söylemek Kaypakkaya yoldaşı tanımadan ve işkencedeki direnişini görmeden konuşmak demektir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Çünkü yaraları hızla iyileşmiş ve savunma için hazırlıklara başlamış, karşılaştığı kişilere devrimci coşku ve moral taşıyan Kaypakkaya yoldaşın, “intihar etmesini “ gerektiren her hangi özel bir gelişme söz konusu değildir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Nitekim artık sorgu sürecinin bittiğini düşünen Kaypakkaya yoldaş hızla mahkemede yapacağı savunma hazırlıklarına odaklanır. Ve Kaypakkaya yoldaş zaman geçirmeden 9 Mayısta babasına mektup yazarak, artık ziyarete gelebileceğini ve gelirken bir kaç eşya getirmesini istiyor. Bu süreçte aynı davada yargılanan bir kaç kişiyle karşılaşır, zaten fırsatı değerlendiren Kaypakkaya yoldaş askeri hastanede dışarıdaki yoldaşlarına haber ulaştırmak ister. Hastanede bir asker vasıtasıyla “yoldaşlara diye” dışarıya bir not iletmeye çalışır. Bu notta “mücadeleyi kaldığımız yerde daha bir kararlılık ve ısrarla silahlı mücadeleyi devam ettirmeliyiz “ görüşünü dillendirir. Bu notta bile Kaypakkaya yoldaşın işkence altında nasıl devrimci bir ruh halini içinde olduğunu gösterir. Kaypakkaya yoldaşın kapısında nöbet tutan subay aynı davada yargılanan bir kaç kişiyle görüşmesine göz yumar. Hücreleri karşılıklı olan birkaç adli tutsakla karşılıklı sohbet yapar. Kaypakkaya yoldaşla sohbet edenlerin tümününde kanısı yoldaşın moralinin yüksek ve neşeli olduğu, bu durumun etrafında tutsaklara moral taşıdığıdır ve yani Kaypakkaya yoldaşın işkencehane de moral oldukça yüksek ve kendi özgücüne sağlamca güven içindedir. Yani işkenceci katillerin iddia ettikleri gibi, “ çok ceza alacağım, idam edileceğim vb. kaygısı söz konusu değildir Kaypakkaya yoldaşta.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İşte 18 Mayıs 1973 yılında 3.5 ay en ağır işkenceler sonucu Diyarbakır işkencehanelerin de konuşmadığı ve düşünceleri devletçe oldukça tehlikeli bulunduğu için, MİT ve Sıkıyönetim komutanlığınca katledilmesine karar verilen İbrahim Kaypakkaya yoldaş, 16 Mayıs 1973 yılında hücresinden alınarak sivil bir taksiyle başka bir işkence merkezine götürülerek işkenceye burada devam edilir. Kaypakkaya yoldaşın işkencede “ser verip sır vermeme direniş tutumunun burada da devam etmesinin ardında, devlet için çok büyük tehlike arz eden çıbanın başının katledilmesine karar verilir. Başında savcı Yaşar Değer’linin bulunduğu işkenceci bir grupça, ağır işkencelerin ardından 1973 yılının, 17 Mayısı 18 Mayısa bağlayan gecesinde kurşunlanarak katledilir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Faşist diktatörlük, Kaypakkaya yoldaşı yaralı yakaladığında parçalanmış ayakkabısıyla zorla Mirik mezrasından Gökçe Karakoluna kadar beş saat yürütülerek, Tunceli Merkez Karakoluna getirilir. Bu zoraki kar ve buzlu su içinde yürütülen İbrahim KAYPAKKAYA yoldaşın ayakları buz tutar. Herhangi bir tedavi yapılmadan ve önlem alınmadan Kaypakkaya yoldaş biran önce işkenceye alıp, sonuç almak için Diyarbakır da askeri hastaneye götürülür. Kar ve buzlu suda yürütülmesi nedeniyle donmuş olan ayak parmaklarının bazıları kesilir, işkence yapmak için yaraların iyileşmesi için tedavi süreci başlar.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">21 Nisan 1973 yılına kadar askeri hastanede tutulan Kaypakkaya yoldaş bugünden sonrası Diyarbakır zindanına getirilir ve tek kişilik bir hücrede diğer tutsaklardan tecrit halde bir ranzaya zincire bağlanmış olarak tutulur. Askeri hastanede tutulduğu dönemde, işkenceler ve tehditler birbirini kovalar. Yani Gün Zile’linin işkenceci cellatların iddialarını alıp gerçekmiş sahiplenmesi , ve “tokyo içindeki jiletle bileğinin keserek intihar ettiği” savını öne sürmesi , tümüyle yalan ve aynı zamanda Kaypakkaya yoldaşa yönelik açıktan bir iftiranın devamıdır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Tek kişilik hücresinde prangaya vurulmuş ve sürekli olarak denetim altında tutulan ve başka kimselerle görüşmesi yasaklanmış, tecritte tutulan birisinin, jilet elde edip tokyoya gizleyip intihar etmesine inanmak bir yerde katırın doğurmasına inanmamak gibi bir olaydır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Demek ki Gün Zile’li Kaypakkaya yoldaşın işkenceci cellatların işkencede jiletle intihar ettiğini iddiasını doğru olarak kabul edip, bu sava sarılmasıyla uzun yılların ardında hala Kaypakkaya düşmanlığında vazgeçmediğini ve Aydınlık zihniyetini sürdürdüğünü gösteriyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli, Kaypakkaya yoldaşın işkencedeki tutumu üzerine konuşmadan önce, birazcık araştırma gereği duymuş olsaydı, hiçte işkenceci cellatlarla aynı konuma düşmüş olmazdı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">Sıkıyönetim Mahkemesinde Yargılanan Devrimci Tutsaklar Kaypakkaya Yoldaşın işkencede Katledildiğini Açığa çıkarttılar</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">TKP-ML Hareketi davası devam ederken Kaypakkaya yoldaşın, dava arkadaşlarının açıklamaları Kaypakkaya yoldaşın neden işkencede katledildiğini ve sorumlusunun kimler olduğunu açığa sermiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Nitekim Temmuz 1974 tarihli duruşmasındaki sorgusunda (aynı zamanda Diyarbakır Sıkıyönetimince de sorgulanan) Fatma Erez, mahkeme heyetinin bir sorusuna cevaben şöyle ifade verir:</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">” Duruşmaların başında İbrahim KAYPAKKAYA’nın savcı Yaşar DEĞERLİ tarafından öldürülüp öldürülmediğinin sorulmasına mahkeme heyeti müsaade etmediği için mahkemeye hüviyetimi bildirmedim. Ben Diyarbakır Sıkıyönetimince tutuklandığımda İbrahim KAYPAKKAYA hastanede bulunuyordu. Beni de hastanenin başka bir odasına koymuşlardı. Odalarımız yan yana idi. İbrahim kimseyle görüştürülmüyordu. Yalnız savcı Yaşar DEĞERLİ ve görevliler girebiliyordu. Bir gün savcının İbrahim KAYPAKKAYA’nın odasına geldiğini, İbrahim’in bulunduğu odadan savcının,</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"> ” Seni ben öldüreceğim, ölümün benim elimden olacaktır” diye bağırdığını, İbrahim’in ise ondan daha çok bağırarak ” Ben senden ve büyüklerinden korkmuyorum, ölümden de korkmuyorum” şeklinde cevap verdiğini duydum ”</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Fatma Erez ve İrfan Çelik, Kaypakkaya yoldaşın katledilmesi için Savcı Yaşar Değerlinin başında bulunduğu işkenceci bir ekiple özel toplantılar yaptığı ve “seni ben öldüreceğim “dediği bunun ardında 16 Mayıs 1973 günü sivil kişilerce sorgulanmak amacıyla Kaypakkaya yoldaşın hücresinde alınarak bilinmeyen bir yere götürüldüğü, 18 yada 19 Mayıs’ta askerlerin ağzında Kaypakkaya yoldaşın öldürüldüğü haberinin yayıldığı ve böylece Kaypakkaya yoldaşın neden işkencehane’ye geri getirilmediği açığa çıkar.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">TKP-ML hareketi dava tutsakları Kapakkaya yoldaşın işkencede hunharca katledilmesinin açığa çıkması için ortak dilekçe verirler ve kamuoyu oluşturmaya çalışırlar. Ama bu dilekçelere yanıt verilmez, olayın üzeri kapatılmaya çalışılır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İşte bu dilekçelerden kısa bir bölüm;</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">“ İbrahim’in hastaneden alınıp, Diyarbakır Sıkıyönetim Cezaevi Müdürlüğü sorumluluğunda bulunan hücreler bölümünün üç no’lu hücresinde 21 Nisan 1973 tarihinden 16 Mayıs 1973 tarihine kadar bekletilmesinden ve 16 Mayıs 1973 günü bilinmeyen bir yere götürülmesinden iki gün sonra, askerî savcılığa ifade vermek üzere götürülen çeşitli suçtan gözaltında ve tutuklu bulunan kimselere askerî savcılıkta görevli erler, İbrahim KAYPAKKAYA’yı askerî savcılık binasının üst katında vücudunun kurşun yaralarıyla delik deşik bir durumda ve ölü olarak gördüklerini söylemişlerdir. Bunun üzerine Diyarbakır Sıkıyönetim Cezaevinde bulunan tutuklulardan otuz altısı, bu durumun doğru olup olmadığını öğrenmek, doğru ise bu ölüm olayı hakkında kovuşturma yapılmasını istemek ve İbrahim KAYPAKKAYA’nın öldürüldüğü haberinin, savcılık, MİT (ki aslında bu ikisini ayırt etmek yanlıştır) ve cezaevinde görevli olanlar arasında ayyuka çıkmasına rağmen hiçbir resmî açıklama yapılmamasının nedenini öğrenmek amacıyla aşağıda metnini sunacağımız ortak dilekçeyi yazıp imzalayarak Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanlığı’na vermişlerdir. Diyarbakır Sıkıyönetim Askerî Cezaevinde «29 Mayıs 1973» tarihine ve «1900-73/84» kayıt numarasına kayıtlı bu dilekçe aynen şöyledir:</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Diyarbakır – Siirt illeri Sıkıyönetim Komutanlığı’na</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Diyarbakır</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">1) Tutuklu İbrahim KAYPAKKAYA’nın 16.5.1973 tarihinde hücresinden alınarak MİT’e götürüldüğü ve MİT’te yapılan işkencelerle öldürüldüğü.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">2) Bu cinayet hadisesini Türkiye ve dünya kamuoyuna uyandıracağı tepkiden çekinilerek intihar süsü verilmek istendiği.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">3) Bu cinayete ne kadar intihar süsü verilmek istenirse istensin bunun hiçbir zaman inandırıcı olmayacağı..</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">28.5.1973</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">TKP-ML-TİKKO toplu davası 9 Ekim 1973 yılında başlar. Toplu davanın 2. Mahkemesinde dava tutsakları Kaypakkaya yoldaşın işkencede katlediliğine dair “1. ORDU KOMUTANLIĞI 2. NO’LU ASKERİ MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA” bir dilekçe veriler. Bu dilekçede devrimci tutsaklar şunları dillendir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">ARKADAŞIMIZ İBRAHİM KAYPAKKAYA’NIN ÖLÜMÜ İLE İLGİLİ AÇIKLAMADIR ..</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Ancak şu anda bu davanın savcılık görevini yapan kişi, ikinci kere savcılık sorgusuna çağırdığı bazı arkadaşlara, birbirini tutmayan beyanları ile ve iddianamenin bazı bölümlerinde bir iki cümle ile, İbrahim KAYPAKKAYA yoldaşın tutuklu iken intihar ettiğini belirtmiştir. Ne var ki, gerek Diyarbakır’da bu davanın savcılık makamını işgal eden kişi tarafından cezaevinde ve MİT’te sorguya çekilen ve bir kısmı halen burada sanık olan kişilerin cezaevinde ve MİT’te karşılaştıkları olaylar, gerek savcı Yaşar DEĞERLİ’nin İstanbul’da ikinci kere sorguya çektiği arkadaşlarla aralarında geçen konuşmalar ve gerekse iddia makamını işgal eden bu kişinin görevi sırasında hakim sınıflara en büyük sadakatini gösteren aşırı gayretkeşlikleri, İbrahim KAYPAKKAYA yoldaşın</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">I – Kendisinin intihar etmediğini, öldürüldüğünü</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">II – Öldürme olayının askerî savcı Yaşar DEĞERLİ’nin başında bulunduğu bir ekip tarafından önce işkence edilerek sonra da kurşunlanarak yerine getirildiğini ortaya çıkarmıştır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">6. Kasım. 1973”</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Yine tüm bu dilekçelere ve bazı milletvekillerinin çağrısına karşın Kaypakkaya yoldaşın işkencede katledilmesine dair devletin yanıtı sessiz kalmak yada unutturmak olur. Ama dava tutsakları olayın açığa çıkarılması için olayı güncel tutmaya ve mahkemeyi zorlamaya devam eder. 6 kasım 1974 yılında verilen toplu dilekçede gerekenler birkez daha ortaya konarak Kaypakkaya yoldaşın işkencede intihar etmediği-etmeyeceğini ortaya koyarak katledildiği ortaya koyar.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İşte dilekçede bir bölüm:</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İbrahim KAYPAKKAYA yoldaş, III. Enternasyonal’in Leninist çizgisinin izleyicisi TKP’nin kurucusu ve önderi Mustafa SUPHİ yoldaştan sonra halkımızın yetiştirdiği ikinci büyük militan Komünist önderdir. Ve o (…) çağımızın Leninizm’i olan Mao Zedung Düşüncesi’ne sıkı sıkıya bağlı TKP (M-L)’nin önderidir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">(…</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">O, bir komünistin intihar etmesinin korkaklık, proletaryanın davasına ihanet olduğu bilincinde olan ve bunu yoldaşlarına öğreten bir önderdir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İntihar, ABD emperyalizminin, onların kompradorlarının ve toprak ağaları kliğinin temsilcisi savcı Yaşar DEĞERLİ’nin iddia ettiği gibi komünistlerin değil, faşist köpekler, işbirlikçiler ve halk düşmanları gibi korkakların halkımızın devrimci mücadelesinin zafere yaklaştığı günlerde seçecekleri bir tercih olacaktır. Stalin yoldaşın önderliğindeki Sovyet Kızıl Ordusu’nun Berlin’e girdiği gün gelmiş geçmiş en büyük faşist köpek Adolf HİTLER’di beynine kurşun sıkan!…</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İbrahim KAYPAKKAYA yoldaş Nazi işkence odalarının tavanına kanıyla «unutma ki sen bir komünistsin» diye yazarak falakaya her yatırılışında o yazıyı okuyup faşist cellatlara karşı direnen Dimitrov’ların, Naziler tarafından kurşuna dizilirken, Alman askerlerine «Ben sizin kurtuluşunuz için mücadele ettim, siz kurtuluşunuzu öldürüyorsunuz» diye bağıran Fransız Komünisti George POLIT[Z]ER’lerin, Nazi kurşunlarına karşı korkusuzca göğüs geren Ernest THELLMANN’ların ve ölümü “Yaşasın Ho Şi MİNH” diyerek göğüsleyen Vietnam kahramanlarının her türlü şart altında son nefeslerine dek sürdürdükleri mücadelelerinin izleyicisidir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Canını proletaryanın ve halkların kurtuluşuna adamış komünistler, faşist zulüm ve baskılardan korkarak intihar etmezler. İntihar tercihini seçecek olanlar, bizzat halkın devrimci mücadelesinden korktukları için zulmeden faşist köpeklerdir!</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İşte bütün bu somut gerçeklerden ötürüdür ki, önderimiz İbrahim KAYPAKKAYA yoldaş intihar etmez ve etmemiştir. ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR! (…)</p><p><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;">[İbrahim KAYPAKKAYA yoldaşın ölümü, Türkiye Komünist hareketi için şüphesiz ki büyük bir kayıptır. Ama O’nun öldürülüşü hiç bir zaman TKP (M-L)’nin ve onun önderlik ettiği halkımızın mücadelesini durduramaz. Aksine, sınıf kiniyle dolu olan bizlerin, Türkiye Komünistlerinin mücadelesini daha kararlı, daha şiddetli bir şekilde sürdürmesini sağlayacaktır.</span></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Önderimiz İbrahim KAYPAKKAYA’nın doğru çizgisi artık kitlelere mal olmuştur. Ve bu, devrim ateşinin potasıyla yoğrulacak daha nice İbrahim KAYPAKKAYA’ların doğuşunun mayası olacaktır.]”</p><p><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px;">[İmzası bulunanlar]</span></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Tutuklu Sanıklar:”</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Tüm bu veriler Kaypakkaya yoldaşın işkencede Yaşar Değerli ve Şükrü Olcay’ın önderliğinde işkenceci cellatlarca katledildiğini söz götürmezce ortaya koyuyor. Bu gerçekleri Gün Zile’linin görüp anlamaması Kaypakkaya düşmanlığından bir türlü kurtulamadığını gösteriyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zile’nin çarpıtma ve işkenceci cellatların yalan yüklü açıklamalarına sarılması, Kaypakkaya yoldaşın işkencedeki tutumu asla gölgeleyemez. Kaypakkaya yoldaş işkencede başından itibaren ” parçalasanızda konuşmayacağım ” kızıl direniş hattında işkencede bayraklaştıran ve direniş bayrağının üzerine “işkencede ser ver sır vermeme”yi yazan komünist önder olmuştur . Nitekim Kaypakkaya yoldaşa yapılan ağır işkenceler onun komünist kızıl direnişi duvarına çarparak geri tepmiştir. İşkenceciler Kaypakkaya yoldaşla onlarca kişiyle yüzleştirirler ama Kaypakkaya yoldaş bu yüzleştirilen kişilerden hiç birisini tanımadığını söyler. Zayıflık gösterip üzerine ifade veren kişilere işkence yapıldığını ve zoraki önlerine konan ifadeleri kabul ettiklerini ifade ederek, işkencecilerin hangi yöntemle sonuç almaya çalıştıklarını, işkencecilerin yüzüne haykıran bir çizgide yürüyerek, Türkiye topraklarında işkencede direniş tohumunu saçan komünist önder olarak dienişçilere yol göstermeye devam ediyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli, 1977 yılında PDA-Aydınlık, Halkın Yolu, Halkın Kurtuluşu Arasında Süren “Proleter Devrimcilerin Birliği” Görüşmesinde”Kaypakkaya Yoldaşa Kurulan Öldürme Komplosunu Savunmuştur</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli bir yandan Kaypakkaya yoldaşa dair işkencede “intihar etti “ diyerek işkenceci katillerin yalan ve demagojisine sarılırken öte yandan Aydınlığın yalan, dedikodu, kişileri karalama ve itibarsızlaştırma gibi yöntemlerini savunmaktan kurtulamadığını görüyoruz. Dahası bu türden kirli ve kara propaganda yöntemine başvuranlar Aydınlık-PDA karşı-devrimci elebaşılarıdır. Bunların içinde yer alanlardan biriside Gün Zilelidir. Onlar yıllardır Kaypakkaya yoldaşa adice saldırdılar, karaladılar halen de bunu yapmaya devam ediyorlar. Ancak bu saldırıları şimdiye kadar sadece kendilerini teşhir etmeye yaradı, bundan sonra da böyle olacak. Çünkü İbrahim Kaypakkaya yoldaş işçi ve emekçi halklarımızın kalbinde yer etmiştir. Onun doğru fikirleri proletaryaya, emekçi halklarımıza yol gösteriyor, gösterecek. Hiç bir döneğin, karşı-devrimci ele başının saldırısı ve attığı çamur bu gerçeği karartamaz.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zile’linin de içinde yer aldığı PDA-Aydınlık’ın karşı-devrimci elebaşıların yıllardır örtbas etmeye çalıştıkları bir özellikleri daha vardı, Oda Aydınlık-PDA hareketinin komploculukları. Aydınlık oportünistlerinin emekçi halklarımıza azgınca saldırdıkları 12 Mart döneminde İbrahim Kaypakkaya yoldaşı öldürmeye planlayan adi komplocudurlar.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Karşı-devrimci elebaşılar en küçük bir direnç göstermeden 12 Mart faşizmine teslim olduktan, bildiklerini bırakalım tahmin ettiklerini anlattıktan sonra tüm yaptıklarını unutarak kendilerini temize çıkartmaya çalışıyorlar. Bunlar faşizme karşı direnmeye cesaret edememişlerdir ama, fikirleri karşısında ezildikleri Kaypakkaya yoldaşı, faşistlerin yapmak istediği gibi, katletmenin planlarını kurmuşlardır. Halil Berktay adlı bir zatın bu planları’ içeren mektubu TİİKP davasında da okunmuştur. Bu mektup esas hakkındaki mütalaada da yer almaktadır. Bu mektubun ilgili bölümünü yayınlıyoruz.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">“ Musa (Muzaffer Oruçoğlu) Seyit ( İbrahim Kaypakkaya ) bayrak açmalar, Tayland Kararına kadroların önünde uydurma revizyonist, örtbas etmek için uydurulmuş diye aşağılıyor. Rüstem (Bora Gözen) aleyhinde dedikodulara giriliyor. Hareketin merkezi yöneticisi için şerefsiz ve revizyonist tabirini kullanıyor. daha vahimi şöyle ifşaat yayıyor. ÖÖ (Ömer özer Turgut) Almanya sorumlusudur. Bunlar ve Rüstem (Bora Gözen) revizyonist D.P.’nin (Doğu Perinçek’in) revizyonist baş yardakçılarıdır. Bu ifşaat epeyi yayılıyor. Komiği şu iddiada bulunuyor: Almanya’yı da parçalayacağız” Hasan Yalçın ve Gün Zile’li bizden. Filistin tüm bizde. Herif tam bir megalomanik hezeyan sarmaş anlaşılan. Bunlara maalesef Ali Mercan, Ali Taşyapan da katılmış durumda. Eşyalar, teksir, daktilo, iki dürbün, 1300 TL.ya alınan bir tabancaya el koyuyorlar. 1500 TL alınan bir Brovning 765 Rüstem’de kalıyor. Malatya bölgesindeki üç partili mahalli kadro tamamen. Bizden. Bu heriflerin pozlarından nefret etmiş durumdalar. Kabil nerede belli değil…</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Rüstem ile kararlaştırdığımız tedbirleri a) RÜSTEM ORAYA VARINCA HİÇBİR SEY OLMAMIŞ GİBİ MERKEZİN FİKİR VE ELEŞTİRİLERİNİ DİNLEMEK İÇİN KENDİLERİNİ ÇAĞIRDIĞINI SÖYLEYECEK. ALLEM KALLEM EDİP BUNLARI ANKARA’YA YOLLAMAYI BAŞARACAK, BİZ ONLARI ANKARA’DAN BURAYA KILAVUZ İLE GETİRECEĞİZ. BURADA TEVKÎF EDİP GEREKENİ YAPACAĞIZ. Burada tevkif ettikten üç- dört gün sonra Rüstem’e bir iki sağlam kadro salacağız, oraları baştan inşa edeceğiz». ANKARA’YA GELİPTE ORADA SU KOYARLARSA HULUSİ BEY (NURİ ÇOLAKOĞLU) ORADA TEVKİF EDİP MİNİBÜSÜ İSTEYECEK SİLAHLI ADAMLARLA YOLLAYIP BURAYA ALDIRACAĞIZ e) HULUSU’YE MEKTUP YAZIP BÖYLE BÖYLE DEDİM DERHAL HAPSE HABER SAL DEDİM TECRİT İÇİN GEREKLİ BÜTÜN TEDBİRLERİ AL DEDİM. Kadro okulunu teyit ettim, Halit’i ve buradan yolladığımız Rüstemin geleceğini ilettim. d) Tahsini Sabahat’e yolladım geleceğini ilettim. e) Tahsin ile ilgili talimata ilettim (Necati Serhat Hürkan) f) Seyyar’ı (Caner Öztaş) hemen harekata hazır hale getirdim, g) Almanya’ya haber salmak lazım . Derhal Filistine de haber iletsinler. Ben yazma istersem ben yollayayım. h) Muhip ve Kemal ile şahsen konuşup böyle böyle dedim. KEMAL (ERCAN ENÇ) İDAM EDİLMESİ GEREKTİĞİNİ BELİRTTİĞİ ŞAHSEN BU FİKRE ÇOK SEMPATİ DUYUYORUM»</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">KL.41.B1.31</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">TÜRKİYE İHTİLALCİ İŞÇİ-KÖYLÜ PARTİSİ, ESAS HAKKINDA MÜTALA. S.1149</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Bilindiği gibi o sıralar karşı-devrimci elebaşı D.Perinçek Söke’de, mağarada kalmakla, halk savaşı palavrası atmakla, Şehirlerin kirli havasıyla daralan ciğerlerine dağ havası çekmekle, lafın kısası silahlı mücadele, toprak devrimi adına şarlatanlık yapmakla meşguldür. Sayfiyedeyken bir ara” Kaypakkaya meselesini de halletmeyi” tasarladılar.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Yine bu mektubun yazıldığı sırada karşı-devrimci elebaşılar Kaypakkaya yoldaşı- Ankara’da bir evde tuzağa düşürüp, elini ayağını bağlayarak zorla Söke’ye nakletmeyi planlamışlardır..</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Karşı-devrimci elebaşıların Ankara’da bir evde Kaypakkaya yoldaşı tuzağa düşürmeye memur ettikleri kişilerden biri daha sonrasında Harekete saflarında yer alan proleter devrimci irfan Çeliktir. Bu işe memur edilen diğerleri ise Nuri Çolakoğlu, Erkan Yücel ve polis ajanı Halis Özkan’dır, Bu komplo, daha sonra proleter devrimci saflarda yer alan yoldaşın -İrfan Çelik- bu aşağılık işe alet olmayacağının anlaşılması üzerine, daha girişilmeden iflas etmiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">1977 yılında Aydınlık oportünizminin iki elebaşısı-bunlardan birisi Gün Zilelidir- Halkın Kurtuluşu, Halkın Yolu ile yaptıkları proleter devrimcilerin birlik görüşmelerinde gözlemci olarak bulunan Halkın Birliği temsilcisiyle giriştikleri bir polemikte bu karşı-devrimci komployu savunmuşlar, haklı olduğunu iddia etmişlerdir, Bu, toplantı zabıtlarında da yer almaktadır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli dün Kaypakkaya yoldaşa yönelik komployu savunurken bugün bu konu üzerine konuşmayarak, kapatmaya çalışarak, Kaypakkaya yoldaşın itibarsızlaştırma yaklaşıma devam ederken Aydınlık-PDA karşı-devrimci akım korunmaya çalışılıyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Haliyle Gün Zileli bu tutumuyla geçmişiyle devrimci bir hesaplaşma içine girmediğini gösteriyor. Buradan hareketle Gün Zile’linin Kaypakkaya yoldaşla ilgili söylemlerinin samimiyetten uzak ve gerçekleri teslim etmekten azade durarak Aydınlık-PDA revizyonizmin son sığınağı şüphe yayma tutumunun değişik versiyonu olduğunu söylemek hiçte yanlış bir durum olmayacaktır.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli Gerçekleri Çarpıtma Tutumuna Garbis Altınoğlu Değerlendirmesinde de Devam Ediyor</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İ.Kaypakkaya yoldaşı küçümseyen tutumunu düşman cephaneliğinden alınmış savlarla sürdüren Gün Zileli Vu aynı tutumunu Garbis Altınoğlu’na dairde sürdürüyor.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Zileli Garbis Altınoğlunun ölümü üzerine sitesinde şunları yazıyor:</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">“Garbis Altınoğlu (1946-2019)</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Hindistan’daki Maocu Çaru Mazumdar çizgisini savunarak Aydınlık hareketinden ayrıldı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Kurduğu küçük bir Çaru Mazumdarcı grupta yer alan devrimci gençlerden Adil Ovalıoğlu’nun grup içi bir komployla öldürülmesinden dolayı suçlandı ve yargılandı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">İbrahim Kaypakkaya’nın kurucusu olduğu TKP-ML ile benzer görüşlere sahip olduğu halde bu örgüte hiçbir zaman katılmadı ve daha sonra MLKP adlı örgütün kurucusu ve yöneticisi oldu. Daha sonra bu örgütten de ayrıldı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">12 Eylül döneminde çok ağır polis işkencesine uğradı ve işkenceye karşı gösterdiği büyük direnişle tanındı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Ömrü boyunca koyu Stalinci çizgide ısrar etti ve bu konuda yazılar yazıp çeviriler yaptı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Türkiye’deki baskıcı AKP iktidarına karşı diktatörlük karşıtı güçlerin ortak bir cephede birleşmesi yönünde çaba gösterdi.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Ömrünün büyük bölümünü Avrupa’da siyasi sığınmacı olarak yaşadı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle Belçika’da hayatını kaybetti.”</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli bu kısa yazısında dikkat edilirse eski görüşlerini ve özelliklede Adil Ovaloğlu’nun öldürülmesi konusunu ; “bu davada suçlandı ve yargılan”dı diyerek daha çok öne çıkartarak, Garbis yoldaş hakkında şaibe yaratmaya çalışıyor. Konuya ilişkin olarak Aydınlık-PDA revizyonizmi yıllar öncesinden gündeme getirmiş ve Garbis yoldaş hakkında kirli propagandasına çeşni olarak kullanmaya çalışmıştı.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Gün Zileli Ulaş Boz’un http://Vengma.net’te, Gün Zileli ile işkence konusundaki röportajı 22 Ekim 2019’de yapmış olduğu röportajda şunları okuyoruz:</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">“UB: Adil Ovalıoğlu cinayeti üzerine Garbis her şeyden habersiz gibi davranmış, siz de inanmışsınız. Sonra şöyle yazmışsınız: “ Nerden bilebilirdim ki, cinayetin onun talimatıyla işlendiğini ? Garbis daha sonra bu cinayet dolayısıyla yargılandı. Bu olayı hiç unutmam.” Şöyle sorayım: Cinayetin Garbis Altınoğlu’nun talimatıyla işlendiğine dair elinizde ne gibi deliller var ki? Kendisinin bu olayda daha sonra yargılandığını da söylüyorsunuz, peki kendisi yargılama esnasında bunu itiraf etti mi?</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">GZ: Benim bir kanıtım yok ama bu küçük grubun oluşumunu biliyorum. Liderleri Garbis’ti. Olayın içinde doğrudan yer alanların Garbis’in onayı olmadan böyle bir işe kalkışmaları imkânsız. Tamamen katı merkeziyetçi anlayışta sekter bir grupta böylesine bir özerklik ya da inisiyatif düşünülemez bile. Garbis bunu hiçbir zaman doğrudan kabul etmedi. Fakat 1970’li yıllarda Halkın Birliği’nde yazdığı bir yazıda, bu olayı ele alıyor ve bence dolaylı ikrar anlamına gelecek şekilde, bu tür durumlarda arkadaşlarıyla böyle devranılacağına dair aralarında bir anlayış birliği olduğunu söylüyor. Daha ne olsun. Ben onun yerinde olsam, bu kadar ketum davranacağıma özeleştirel bir tutumla (Ümit Necef’in yaptığı gibi) cinayeti kabul eder ve gelecek kuşaklara da örnek olurdum.”</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Nitekim komünist hareketi ve Garbis yoldaşı töhmet altında bırakan yalan ve çarpıtmalarla bezenmiş şüphe yayıcı ve komünist hareketi ve önderleri kötüleyen bu iddialara Halkın Birliği’nin 31. sayısında yanıt vermişti. Bu yanıtta, Garbis yoldaş “sandık cinayeti “ olarak bilinen Adil Ovaoğlu’nun komplocu bir şekilde öldürülmesini mahkum etmiş ve bu olayda kendisinide aynı küçük burjuva anlayışları savunması babında hatalı olduğunu dillendirerek özeleştiri yapmıştı. Yani hareketimiz ve Garbis yoldaş Robert kolejlileri olarak bilinen küçük grup döneminde arkadaşlarının yapmış oldukları Adil Ovaoğlu’nu öldürülmesi olayını sağa sola çekiştirilmeyecek biçimde açık bir devrimci tutumla mahkum etmiş ve kendi hastasını da gizlememiştir.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"> Tüm bunlar bilindiği halde Gün Zile’linin Garbis Altınoğlu karşısında silik ve ezik kalmasını, özeleştirisini yapıp mahkum ettiği hatasını sanki özeleştiri yaparak mahkum etmemiş gibi öne çıkararak, değerlendirme yapmada ısrarcı olarak , hatta açıktan devrim ve sosyalizm saldıran ünlü döneklerden birisi olan Ümit Necef’in yaptığı gibi- yani itirafçı ve döneklik HB.- yapmalıydı” demesi Onun nelerden medet ummaya çalıştığını gösteriyor. Gün Zileli Garbis yoldaş hakkında da hem Adil Ovaloğlu’nun öldürülmesinin suçlusu olarak göstererek, Garbis’in emekçi ve devrimciler üzerindeki devrimci etkisi kırmaya çalışılıyor hemde Garbisin “işkencede hayranlık uyandıracak bir direniş sergiledi ” diyerek garbisi olumlamaya çalışıyor. </p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Yine Gün Zile’li “ İbrahim Kaypakkaya’nın kurucusu olduğu TKP-ML ile benzer görüşlere sahip olduğu halde bu örgüte hiçbir zaman katılmadı “ diyerek aslında daha önceden Garbis Altınoğlunun 1974 yılında özeleştirisi yaparak TKP-ML Hareketine katıldığını bilmesi gereken kişilerden birisi olmasına karşın, bilmezlik içinde hareket etmesi söylemlerinde inandırcılığını yitirmiştir . Aydınlık-PDA’nın MK’si üyesi olan Gün Zileli, Garbis Altınoğlu ilgili PDA-Aydınlık hem ihbarcılık yapıp açıktan faşizmin hedefi altına getiren kara propaganda yapma, hemde iki farklı ifade verdiği birisini gizlediği yönlü şaibeli açıklamaları yapan Aydınlık-Halkın Sesi gazetelerinin sorumlularından birisiydi. Haliyle Garbisin 1974’ten sonrası TKP-ML Hareketine katıldığını biliyor ve bunu bildiği halde Garbisin TKP-ML Hareketinin yönetici kadrolarından biri olduğunu bilmiyor görünmesi, Gün Zile’linin hafıza kaybına uğramadıysa, oportünizmden hareket düşmanlığında kurtulmadığını ele veriyordu.</p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;"><strong style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;">Sonuç:</strong></p><p style="background-color: white; border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; list-style: none; margin: 0px 0px 20px; outline: none; padding: 0px;">Tüm bu veriler bize Gün Zile’linin devrimcileri ve devrimci hareketi kötüleyen ve çift standartçı değerlendirmelerden kopamayan yalan ve tahrifatla gerçekleri ters yüz etme çabasından vazgeçmediğini, gerçekleri ortaya koymakta nasıl zorlandığını daha da önemlisi kulaktan dolma bilgileri temel alarak oldukça önemli olaylara ciddiyetten uzak basit bir mantıkla PDA-Aydınlık mantığında bir türlü kurtulamayarak yaklaştığını ortaya koyuyor . Gün Zile’li başkalarına üstten bakan öğretmen edası yerine birazcık mütevazi ve kendisiyle barışık, güçlü bir iç hesaplaşması temelinde empati kurarak olgulara bakmış olsaydı, İ.Kaypakkaya ve Garbis Altınoğlu yoldaşlara hala Aydınlık gözüyle bakmış olmazdı.</p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><br /><p></p>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-10903085264705481142021-04-28T11:19:00.001-07:002021-04-28T11:19:18.223-07:00Faşist Şovenist Baskı Ve Kuşatmayı Yarmak , İşsizliği Yoksulluğu Yere Çalmak Yasakları Parçalamak İçin Her Yeri 1 Mayıs Alanı Yapalım..!<p></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3lzIWx_3FUiPvprc11g2pCEIUwib9mJ9t-BPULiGwAktCPVm7iCrYzy-Gc5EtnfQ6jyF9jyDrNiK6Oh3DhgbIEdG8jhVrmdietocdxBpkPZKPzr5XoL27NZ3PDDlkCiMYeeo-F6ErHjVR/s1949/1+may%25C4%25B1s_n.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1949" data-original-width="1469" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3lzIWx_3FUiPvprc11g2pCEIUwib9mJ9t-BPULiGwAktCPVm7iCrYzy-Gc5EtnfQ6jyF9jyDrNiK6Oh3DhgbIEdG8jhVrmdietocdxBpkPZKPzr5XoL27NZ3PDDlkCiMYeeo-F6ErHjVR/s320/1+may%25C4%25B1s_n.jpg" /></a></div><br /><p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><br /></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">1 Mayıs işçi ve emekçilerin birlik, dayanışma ve
mücadele günüdür.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Dünya İşçi sınıfının ve emekçilerinin dünya
gericiliğine karşı başkaldırı günüdür. Onun içindir ki burjuvazi 1 Mayısın
adında korkuyor ve çeşitli bahanelerle yasaklamaya olmadı içeriğini boşaltmaya
çalışıyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">1 Mayıs bu özelliğini, ona esin kaynağı olan Amerikan
İşçi sınıfının 19886 yılında militan grev direnişinden başlayarak devam ede
gelen dünya İşçi sınıfının tarihsel mücadeleleriyle kazanmıştır. Enternasyonal
proletaryanın yüzyıllık görkemli 1 Mayıs mücadelesi, bütün dünya ülkelerinde bu
özelliğiyle tarihsel militan bir gelenek yaratmış ve dünden bugüne dünyanın her
kıtasında işçi ve emekçilerce yaşatılmaktadır. .<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Dünya proletaryasının birlik, dayanışma ve mücadele
günü olarak benimsendiğinden bu yana 1 Mayıs, bütün ülkelerde İşçi ve emekçi
halk kitlelerinin, kapitalizme, faşizme, burjuvaziye ve her türden gericiliğe
görkemli mücadeleleri ve başkaldırıları gerçekleştirdiği bir gün olmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Enternasyonal proletaryanın bu militan tarihsel 1
Mayıs mücadelesi geleneği, dünya burjuvazisinin ve gericiliğinin kokulu rüyası
haline gelmiştir. Burjuvazi ve bütün gerici egemen sınıflar geçmişte ve
günümüzde her yıl Mayıs’ta bu korkuyu yaşadılar, yaşıyorlar.1886 yılında
Amerikan işçi sınıfının, Amerikan burjuvazisine karşı 8 saatlik işgünü talebi
ile büyük mücadelelere girişmesi ve bu hakkın kazanılması, Amerikan işçi sınıfı
ve tüm dünya proleterleri tarafından sevinçle karşılandı; Amerikan işçi
sınıfının başlattığı bu mücadele, tüm dünya proletaryası ve emekçi hareketinde
yeni bir aşamayı simgeliyordu.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">1889’da, dünya komünistlerinin uluslararası birliği
olan, II. Enternasyonalin Paris Kongresi tarafından bu mücadele günü, dünya
işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak, dünya işçi sınıfının
bayramı olarak ilan edildi. O günden bu yana, dünya proletaryası, bugünü,
dünyanın tüm emekçilerle birlikte, burjuvaziye, emperyalizme –kapitalizme,
faşizme ve her türden gericiliğe karşı bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm
ideallerini bayraklaştırarak kutladı . 1 Mayıs günü, dünya proletaryası ve
ezilen halkların enternasyonalist birlik ve dayanışma şiarını yükseldiği,
sermayeye karşı eşitlik-özgürlük kavgasının daha da güçlü alevlendiği bir günü
simgelerken, burjuvazi ve her türden gericilik için korku kaynağının ve
emperyalist kapitalist- dünyanın temellerinden sarsılmasının simgesi oldu,
oluyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Dünya proletaryasının Türkiye kolu olan ülkemiz
proletaryası tarafından 1 Mayıs’ın işçi bayramını tüm faşist baskı ve yasaklara
rağmen yıllardan bu yana kutlaya geldi. Türkiye proletaryası bu geleneği,
dünyadaki sınıf kardeşleriyle dayanışma içinde; sürekli hale getiremeye çalıştı
. Türkiye proletaryasının bu tarihi hakkı sürekli azgın anti-demokratik
baskılarla, faşizm ve gericiliğin zorba saldırılarıyla engellendi, engellenmeye
çalışıldı. Neki faşist kuşatma ve yasaklar parçalanarak 1 Mayıs’ın
enternasyonal devrimci özü değişik eylemlerle yaşatmaktan geri durmadı <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Mevcut halde dünyada ve Türkiye Kuzey Kürdistan da
işçilere yönelik saldırılar, işsizlik, örgütsüzlük dur durak bilmeden sürüyor.
Çeşitli ulus ve ulusal azınlıklarda İşçiler; işten atmalar, hak yoksunluğu,
ücret düşüklüğü, güvencesiz kölece çalışma koşulları ve faşist saldırıları
artarak sürüyor. Kapitalist sömürü pandemi vesilesiyle her geçen gün daha bir
yoğunlaşıyor. Pandemiye önlem adına " Tam kapanma " yalanıyla faşist
dinci Saray rejimi 1 Mayısın geniş emekçi kitlelerce kutlamasını önlemek adına
3 haftalık sokağa çıkma yasağı ilan etti ve 1 Mayıs alanı Taksim birkez daha 1
Mayıs kutlamalarına kapatıldı. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Haliyle asıl hedefimiz olan devrim ve sosyalizm uğruna
mücadele ederken, özgür bir şekilde sınıf mücadelesine katılmamamızın önündeki
temel engel olan faşist dinci şeflik Saray diktatörlüğüne karşı da, örgütlenip
mücadele etmeliyiz. Bu uğurdaki mücadelenin temel şiarı; “ Faşizme Ölüm Halka
Özgürlük! " olmalıdır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">İşçiler, sadece kendisini kurtarmakla yükümlü bir
sınıf değil; tarih, işçilere diğer ezilen ve sömürülen emekçi sınıfların
kurtuluş mücadelesine de önderlik görevi yüklemiştir. Haliyle işçiler diğer
ezilen ve sömürülen emekçilerin kurtuluşunu sağlamadan kendi kurtuluşunu asla
sağlayamaz. Toplumun en dinamik, en devrimci ve en tutarlı sınıfı olarak
işçiler, bu mücadelelerin en başında yürümelidir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Biliyoruz ki mücadele ettiğimiz sürece; gelecek
aydınlıktır, mutluluktur. Ve bu işçilerin nasırlı ellerinde, güçlü bileklerin
üzerinde yükselecektir. Bu 1 Mayıs’ı bu bilinç ve kararlılıkla kutlayarak,
faşizm ve sermayenin yasaklar zincirini parçalamalıyız. Sürmekte olan sınıf
eylemliliği bu 1 Mayıs’ta daha da yükseltilmelidir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Gençler; faşist saray rejimi sizlere umutsuzluk,
geleceksizlik ve işsizlikten başka birşey vaadetmiyor. Onun içindir ki özerk
demokratik, bilimsel ve parasız eğitim, iş ve devrimci demokratik bir Türkiye
için kurtuluşunuz işçi sınıfının yanındadır. Bu 1 Mayıs’ta, sizler de, işçiler
ve diğer emekçilerle omuz omuza mücadele ederek, mücadelenizi daha da
ilerletmelisiniz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Kırın ve kenti emekçi emekçileri, faşizm ve sermaye
size de düşman. Faşist diktatörlük sizlerin de tepesine bir balyoz gibi iniyor.
Yoksulluğunuz her geçen gün daha da derinleşiyor. Bu 1 Mayıs’ta sesinizi
yükseltmeli, işçiler ve gençlerle omuz omuza olmalısınız.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Yüzyıllardan bu yana ulusal ve demokratik hakları yok
sayılıp , inkar ve imha politikalarıyla susturulmaya çalışılan Kürt ulusunda
emekçiler, kendi kaderinizi kendi elinize almakta yoksun tutulmaya devam
ediliyor. Faşist diktatörlük inkar ve imha ve kirli savaş politikalarıyla,
Kürtleri Gare de, Cizre de-Surda-İdilde-Şırnak da yakıyor- eziyor ve
katlediyor. Bu faşist imha saldırısına karşı ulusal özgürlük direnişini devrimci
bir rotada sürdürerek, en doğal haklarını elde etmek için mücadelede daha
kararlı olmalı ve , bu 1 Mayıs’ta “ Kürdistana Özgürlük Kirli savaşa son “
istemini daha güçlü yükseltmelisin!<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Göçmen emekçiler ; en ağır işlerde ucuza
çalıştırılarak yoksulluğa mahkum edilirken, öte yandan faşist ırkçı ayrımcı
saldırılarla yüz yüze kalıyorsunuz. Bu ağır çalışma koşullarına, işsizliğe,
faşist ırkçı baskı ve ayrımcılığa dur demek için sesini 1 Mayıs alanlarında
daha güçlü haykırmalısın. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">İşçiler, emekçiler, gençler, kadınlar devrimciler,
yoldaşlar ; emperyalizme, kapitalizme, faşizme ve her türden gericiliğe karşı
Her yeri 1 Mayıs alanı yaparak gücümüzü gösterelim. !<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Emeğin sermayeye karşı savaşımını büyütmek, faşist
baskı, işsizlik, yoksulluğu yenmek ve devrim ve sosyalizm kavgasını her alanda
harlamak için; "Yaşasın 1 Mayıs Kahrolsun Ücretli kölelik Düzeni”. Şiarını
Her yerde, yükseltip yayalım, yasakları tanımayalım.. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Yaşasın 1 Mayıs Biji
Yek Gulan..!<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Kahrolsun
Emperyalizm ve Kapitalizm.!<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Yaşasın Devrim ve
Sosyalizm..!<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Nisan-2021<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal" style="background: white; mso-pagination: widow-orphan;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: #050505; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: "Segoe UI Historic"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Halkın Birliği<o:p></o:p></span></b></p><br /><p></p>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-14859358058693420342020-10-14T05:39:00.002-07:002020-10-14T05:39:54.198-07:00Garbis Altınoğlu'nu Ölümünün 2.Yılında Anarken..!<p><span style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: inherit; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEismMNmLdtm0UbBpQ9yULFmuJWUsPIb2wXCXoe1xre56PFd30f5QwTM4BZ1lDiP2JaB6c-6aiCB0yXykpp_KfK7b79myhXVuIzfOk8GyPOsnXWqHFdOCPggDCQSo38gWfdOTP9t-zgz2sZM/s1316/garbis+yolcu-1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="640" data-original-width="1316" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEismMNmLdtm0UbBpQ9yULFmuJWUsPIb2wXCXoe1xre56PFd30f5QwTM4BZ1lDiP2JaB6c-6aiCB0yXykpp_KfK7b79myhXVuIzfOk8GyPOsnXWqHFdOCPggDCQSo38gWfdOTP9t-zgz2sZM/s320/garbis+yolcu-1.jpg" width="320" /></a></div><br />Uzun yıllar yaşamını devrim ve sosyalizm savaşımına adamış olan Garbis Altınoğlu'nu 14 Ekim 2019 yılında kalp krizin nedeniyle kaybetmiştik. Uzun yıllar TKP-ML hareketinin saflarında mücadele etmiş ve 1986 yılından itibaren zindan iken MK'sine seçilmiş ve o günden sonrası 1994 yılı MLKP-K dönemine kadar hareketimizin önderliğinde sorumluluk üstlenmiş ve oportünist ve ilkesiz birlik sürecinin ardında MLKP önderliğinde yer almış, 1981 yılında polis operasyonun polisle boğuşurken silahın patlaması sonucu bir gözünü yitiren, 6 ayı aşkın bir dönem İstanbul ve K.Maraş polisince en ağır işkenceler maruz kalan, yoldaşları ve örgütü hakkında susmayı yeğleyen, 6.Kolordu Mahkemesince örgüt yöneticisi olduğu gerekçesiyle yargılanıp idama mahkum edilen, mahkemede devleti yargılayan ve birgün yapılanların hesabının sorulacağını yüksek sesle haykıran Garbis Altınoğlu , İstanbul, Antep, Mersin, Sinop, Adana zindanlarında tam olarak 10 yıl bol işkenceli ve hücre tecrit koşullarında zindanlarda yattı. <p></p><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="db2jj-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="db2jj-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="db2jj-0-0" style="font-family: inherit;"> 91 Özal affıyla dışarıya adım atan Garbis, tereddüt duymadan örgütsel çalışmalara katıldı. Örgütümüzün öncü kadroları arasında yer alması ve MK'si üyesi olması nedeniyle Siyasi Büro da görevlendirilen Garbis örgüt kararıyla 1992 yılında maceralı bir
yolculuğun ardında- ilk denemede kara yolculuğuyla Edirne kapıda yurtdışına çıkarken, polisin kuşkulanması nedeniyle pasaportunun kontrolü edilmesi amacıyla otobüste indirilip açık alanda beklerken, polislerin dikkatsizliğinden yararlanarak gümrük alanında kaçarak polisin elinde kurtulan Garbis, bölgeyi bilmemesi nedeniyle oldukça uzun sazlık ve bataklıklarla mücadele ederek, sınır telleri ve çalıları aşarak, sabaha kadar bilinmez yollarda yürüyerek yola çıkar. </span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="curl6-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="curl6-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="curl6-0-0" style="font-family: inherit;"> Değişik araçlar değiştirerek İstanbul'a döner ve yoldaşlara ulaşır. Polis yeniden aranır durumda olan Garbisin kullanmış olduğu sahte pasaportta yapıştırılmış olan resmin kime ait olduğunu çözemez. Sularda geçen ve yurtdışına çıkarıldı. Yurtdışında
hem teorik-politik alanda merkezi yayınlara yazı yazma, hem yurtdışı çalışmalarına ideolojik-politik olarak destek sunma ve hem de enternasyonal ilişkiler alanında görevlendirildi. Ama işin özü Garbis 92-94 yılları döneminde oldukça geniş zamanı olmasına karşın pek ciddiye alınabilecek bir ürün vermedi. </span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="77an7-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="77an7-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="77an7-0-0" style="font-family: inherit;"> Esas olarak iç tartışmalar da kendi düşüncelerini ortaya koyan geçmişin değerlendirilmesi ve kitle de çizisi konularında yazılar yazdı.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="f6mkp-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="f6mkp-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="f6mkp-0-0" style="font-family: inherit;">Garbis'e dair değerlendirme yaparken iki farklı yaklaşım öne çıkmaktadır. birisi garbisin hata ve eksikliklerini öne sürerek Onun devrim ve sosyalizm mücadelesine yapmış olduğu katkıyı yok sayan inkarcı ve retçi yaklaşım, diğeri ise garbisin olumlu yanlarını öne sürerek hata ve zaaflarına dokunmayan, garbisi bir aziz düzeyine çıkaran mükemmeliyetçi yaklaşım. bizce bu her iki bakış açısı da hatalı ve yanlıştır.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="3mabi-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="3mabi-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="3mabi-0-0" style="font-family: inherit;"> Garbis bir insandır ama öyle ama böyle ister bilinçli ister kavrayış ve bilinç yetersizliğinden olsun hatalar işlemiş ve yetmezlik içine düşmüştür. Garbise sahip çıkmak ve anısını yaşatmak, Onun hata ve yetmezlikleriyle uzlaşarak, yada üzerini kaparak olmaz. buradan hareketle Stalin yoldaşın ölüler hata yapmaz bakışı bize düstür olmalıdır. Garbiside değerledirirken Stalin yoldaşın bu bakışı bize ışık olmalıdır. Onu olumlu ve olumsuzluklarıyla bir bütünlük içinde değerlendirmeliyiz. Çalışkanlığı, devrim ve sosyalizm mücadelesine bağlılığı, mütevazi emekçi yaşamı, polis, mahkeme ve zindanda devrimci militan dik duruşu, zorluklarda yılmayan-korkmayan çabası, örgüt disipline bağlılığı vb. alanlarda Garbis mücadelesi ve yaşamında 1994 yılına kadar olumlu bir hatta durmuştur.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="1aqkg-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="1aqkg-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="1aqkg-0-0" style="font-family: inherit;">Neki bu devrimci tutumunu MLKP-K 'nın kuruluşunun ardında tam tersi bir noktaya kaymıştır. </span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="876of-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="876of-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="876of-0-0" style="font-family: inherit;">Örgüt içi mücadelede yıllarca kendisinin sağçı ve örgüt çalışmasını tasfiyeci edici düşüncelere tahammül eden ve hatta hareketle bir çok alanda farklı bir hatta durmasına rağmen Hareketimizi garbisi en ileri yönetim organı MK'sine seçerken,
Garbis MLKP-K döneminde farklı fikirde olan ve birlik sürecine sıcak bakmayan, bir yerde koşullu katılan yoldaşların örgütten atılmasını önermekten geri durmamıştır. Yani Garbis örgütiçi mücadelede kendisi gibi düşünenlerin MLKP'de egemen olduğunda farklı düşünenlere yaşam hakkı tanımama ve hatta 195 yılında birlik Konferansında geçmiş sorununa dair tartışma yapılmasına karşı durumlardan birisi olmuştur. Yani Garbis görünüşte ilkeli ama pratikte hiçte öyle olmadığı netçe ortaya çıkmıştır. örneğin 1995 yılında MLKP önderliği darbe yaparak örgütü küçük bir maceracı bir hatta sürükler ve proletarya partisinin işçi sınıfıyla birliği olduğu Leninist görüşünü reddedip öncellerin yanlış düşündüğü söyleyip, sınıftan kopuk parti kurulur görüşüne rücu ederek MLKP-K'nin K ekini kaldırıp "MLKP artık partidir" ilanını yaparken, örgütün tüzüğünü ve temel görüşlerini yok sayarken Garbis maalesef Leninist ilkelerin gereklerine uygun davranmıyordu. </span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="c61n5-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="c61n5-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="c61n5-0-0" style="font-family: inherit;">Yine Garbis hızlı ve ilkesiz birlik olsun da nasıl olursa olsun yaklaşımını savunan kadrolar arasındaydı. Onun derdi harketten kurtulmak ve bir yerde yeni kurulan örgütte daha etkin olacağını düşlemekti. Bazı hızlı birlikçiler ve geleceklerini burada gören kadrolar Garbisi öne sürerek " yoldaş sen anlısın şanlısın, teorisyensin vb. " sözleriyle gölgesinde yararlanamaya çalıştılar. Özellikle 1995 ağustosunda MLKP ile yollarını ayırıp KP-İÖ' saflarında örgütlenen komünistlere en azgınca saldırıların başında Garbis geliyordu. Yurtdışında derneklerde dolaştırılan Garbis KP-İÖ''lü yoldaşlara yönelik çivili sopalı, silahlı, bıçaklı saldırılar düzenler ve Kemal yoldaş katledilip, iki yoldaş kortra yöntemlerle kaçırılıp, sorgulama adına ihanete zorlanıp, ölüm sahneleri düzenlerken, Garbis " partiyi tankla topla savunacağız" diyerek ölüm ilanları yayınlamaktan geri kalmıyordu.. </span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="ag0kc-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="ag0kc-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="ag0kc-0-0" style="font-family: inherit;">Demek ki Garbis, devrimci ilkelere bağlı ve bunun gereklerini sonuna kadar savunan ve Onlara sahip çıkan bir konumda değildi. Eğer öyle olmuş olsaydı, Antepte PKK'nin -TKP-ML hareketine yönelik sistemli hal alan karşı devrimci saldırılarında dört yoldaş katledilip bir çok yoldaşın yaralandığı çatışma ortamında ;" PKK yurtsever bir harekettir çatışmaya gerek yoktur geri çekilelim" sağcı yaklaşımı savunmaz, yine 1992 yılında Dev-Solda yaşanan D.Karataşçı-Bedri Yağancı ayrışmasında D.Karataş kesiminin saldırgan ve devrimciler arasındaki sorunların çözümünde şiddetin devreye sokulması tutumuna şiddetle karşı duruna ve hatta ne yapıp edip bu çatışmaları durdurmalıyız diyen Garbis 1995 yılında KP-İÖ'lü yoldaşlara yönelik saldırılarda D.Karataş-PKK yöntemini temel almış ve bunun gereklerine uygun davranmaktan geri kalmamıştır. Bu tutumlarıyla Garbis yalnızca kendine demokrat olurken kendi dışındakilere burjuvaziden aşırılmış diktatörlüğü reva görmüştür. Buradan olarak Garbis ne devrimci ilkelere sonuna kadar bağlı kalmış ve nede örgüt içi mücadelede iktidar kılıcını eline aldığında devrimci davranmıştır. </span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="eulg2-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="eulg2-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="eulg2-0-0" style="font-family: inherit;">Bir yerde MLKP içinde MK'si gibi düşünmeyenleri kontravari yöntemlerle korkutup-sindirip ve etkisiz hale getiren ve farklı fikirlere yaşam hakkı tanımaz bir konumda iten yaklaşımlar Garbis gibi ilkesizliği ilke haline getirenlerin tutumlarıyla gerçek olmuştur. "Partiyi tankla topla koruyacağız" diyen ve Onlarca devrimcinin kanına elini bulaştıran Garbis, 2000 yılında "MLKP çürümüştür" diyerek yollarını ayırırken, aslında KP-İÖ'lülerin 1995 yılında MLKP önderliğine dair söylediklerinin teyit edilmesinden öte birşey söylemiyordu. Yine kendisine komünist diyen bir öncü, komünist hareketin çürüyüp yozlaştığı analizini yapıyorsa orada yapması gereken yalınızca uzakta durarak akıl hocalığı yapmak değil, yere düşmüş komünizm sancağını toz-toprak ve çamurdan temizleyerek yeniden gönlere çekmek olmalıdır. Ama Garbis bir dönem karşı çıkıp şiddetle eleştirdiği "örgütsüz bir aydın devrimci olma" yolunu seçerek kendi söylemlerinin dışında hareket etmiş ve böylece inandırıcılığını da zaafa uğratmıştır. İşin özü Garbis MLKPyi "tankla, topla korumuş" ama MLKP Garbise düşmanca yaklaşmaktan geri durmamıştır. Hareketimiz saflarında önemli hata ve eksikliklerine karşın -1994 yılına kadar- devrim ve sosyalizm için mücadele yürüten Garbis bir değerimizdir ve kendisini saygıyla anıyoruz. Neki 94'en sonrası Garbis önce devrimci çizgide sapmış ve sonrasında küçük burjuva bir çizgiye kapaklanarak komünist özünü kaybetmiştir. Biz devrimci değer ve ilkeler sıkıca bağlanmaktan geri durmayan Garbis'e sahip çıkıyoruz.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="2huh-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="2huh-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="2huh-0-0" style="font-family: inherit;">Garbisin Anısına 1999 yılında MLKP MK'sine yazmış olduğu çok bakımdan MLKP gerçeğini anlamaya hizmet edecek bir yazıyı okurlarımızla paylaşıyoruz.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="8ir3p-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="8ir3p-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="8ir3p-0-0" style="font-family: inherit;"> 14.Ekim.2020</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="26ico-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="26ico-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="26ico-0-0" style="font-family: inherit;">Halkın Birliği</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="e8lu7-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="e8lu7-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="e8lu7-0-0" style="font-family: inherit;"><br data-text="true" /></span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="38akr-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="38akr-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="38akr-0-0" style="font-family: inherit;">Yazarın MLKP Merkez Komitesi'ne Mektubu ..!</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="1tdkk-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="1tdkk-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="1tdkk-0-0" style="font-family: inherit;">4-7 Aralık 19994 Aralık 1997 tarihli istifa mektubuma Ağustos 1998 tarihli mektubunuzla yanıt vermiştiniz. Ben de size ancak şimdi karşılık verebiliyorum. Yanıtımı yazmakta acele etmeyi düşünmedim. Nedeni belli. Anlatmak istediklerimi yıllardır yeterince söyledim ve yazdım. Ancak ağzımdan ve kalemimden çıkanlar sağır kulaklara, duyarsız yüreklere ve anlamayan kafalara çarpıp geri döndü. Bunun bende önemli ve tümüyle haklı bir rahatsızlık yarattığını saklayacak değilim. Bu sağırlar diyalogunun son örneklerinden birini ve belki de sonuncusunu oluşturacağı belli olan bu mektubu, işte bu nedenle fazla uzun tutmamaya çalışacağım. Söylemek istediklerimi yıllardır, hem de fazlasıyla kapsamlı ve fazlasıyla ayrıntılı ve Marksizm-Leninizmin ABC'sini bilen herkes tarafından anlaşılabilecek bir biçimde ortayak oymuş bulunuyorum. Öte yandan, Ağustos 1998 tarihli mektubunuzdan sonra kaleme aldığım ve size ilettiğim değişik yazıların da aslında bu yanıtın öğeleri sayılmaları gerektiğini belirtmeliyim.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="1er3g-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="1er3g-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="1er3g-0-0" style="font-family: inherit;">Mektubunuzun içeriği, mektubunuzun yazıldığı tarihten bu yana ortaya koyduğunuz önderlik pratiği ve buradaki diğer Merkez Komitesi üyesi ile yaptığım tartışmalar; bizi birbirimizden ayıran mesafenin giderek daralmadığını, tersine arttığını gösteriyor. Bütün bunlar, söz konusu sorunları ortak bir temel üzerinde, Marksizm-Leninizm temeli üzerinde birlikte çözme şansımızın olmadığı yolundaki kanımı bir kez daha doğruluyor. Daha da kötüsü ve üzücü olanı, mektubunuzun içeriği, tartışılmakta olan sorunların anlam ve kapsamını bile kavrayamadığınızı, belki de kavramaktan aciz olduğunuzu ve daha da önemlisi "naçizane katkılarınızla" MLKP'nin yaşamak zorunda bırakıldığı bunalımın derinliğinin bilincine varmadığınızı gösteriyor. Bununsa, işgal ettiğiniz yerin gerektirdiği sorumluluk ve ciddiyetten fersah fersah uzak olduğunuzun bir başka kanıtı olduğunu söylemek zorundayım. Amacım kimseyi küçük düşürmek, aşağılamak değil. Ancak, ortaya büyük iddialarla çıktığı halde bu iddialarıyla hiçbir biçimde bağdaşmayan bir çizgi izleyen, kendi bireysel ve kolektif durumunu kavramayan, üstelik kendi geri tutumları nedeniyle, Birlik Devriminin ürünü ve bir zamanların büyük umudu MLKP'yi önemli ölçüde tüketmiş ve uçurumun kenarına getirmiş bulunanların böylesine büyüksü havalarda bana ders ve öğüt vermeye kalkışmasına dayanamam. Ve dayanmamı da kimse beklemesin. Toplumsal pratik ve sınıf savaşımının gerçekleri her bireyi ve her kolektifi layık olduğu yere oturtur ve oturtmaktadır. Bu bakımdan, Merkez Komitesi'nin sağa sola rastgele salvo atışları yapmaya kalkışmadan önce, aynaya bakmayı ve kendi gerçek görüntüsünü görmeyi, yani kendi ideolojik ve siyasal ağırlığını objektif bir biçimde ölçmeyi öğrenmesinde sayısız yarar var.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="d4om9-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="d4om9-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="d4om9-0-0" style="font-family: inherit;">Gene de burada, mektubunuzdaki iddialara kısaca değinecek ve onları ana çizgileriyle yanıtlayacağım.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="9lbu6-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="9lbu6-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="9lbu6-0-0" style="font-family: inherit;">Diyorsunuz ki,</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="fic9l-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="fic9l-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="fic9l-0-0" style="font-family: inherit;">"Merkez Komitesi, eleştiri konusu yaptığınız teorik ve siyasi konuların bir çoğuna genel olarak katılıyor. Merkez Komitesi üyelerinin benzer eleştiri ve uyarıları değişik zamanlarda ve farklı düzeylerde dile getirdikleri de bilinmelidir. Eleştirileriniz bizim için daha uyarıcı oldu. İşaret edilen hususlar süreç içinde geliştiği ve önüne geçilemediği takdirde bunun partinin ideolojik-siyasi çizgisi doğrultusunda bir sapmaya tekabül edebileceğini belirledi."</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="5jfjc-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="5jfjc-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="5jfjc-0-0" style="font-family: inherit;">Merkez Komitesi'nin, yaptığım eleştirilerin çoğuna katıldığını söylemeniz, doğrusu anlaşılır bir şey değil. Parti, kuruluşundan bu yana, kendi içindeki oportünizmin ve revizyonizmin açık ve gizli kuşatması altında. Merkezi yayım organlarında bir dizi temel konuda anti-Marksist düşünceler, Parti'nin programına aykırı görüşler büyük bir rahatlıkla ve pervasızlıkla savunuldu; Parti'nin çizgisi ve programı sabote edildi ve Parti, içerik ve sonuçları bakımından yıkıcı N-S çetesinin TKP (M-L) Hareketi'ne ve MLKP'ye karşı giriştiği saldırıdan daha tehlikeli bir saldırıyla yüz yüze geldi. Ben ise, kendi gücüm ve olanaklarım ölçüsünde yıllar boyu bu tasfiyeci-revizyonist saldırıya karşı önce TKP (M-L) Hareketi'ni ve sonra MLKP'yi korumaya, içimizdeki küçük-burjuvaziye karşı Partiyi, proletaryayı ve komünizmi savunmaya çalıştım. Dolayısıyla, benim bu eleştirilerim MLKP'nin, hatta onun öncellerinden TKP (M-L) Hareketi'nin gelmiş geçmiş bütün Merkez Komitesi üyeleri tarafından bilinmektedir. Eğer MLKP Merkez Komitesi üyeleri şimdi, yani Ağustos 1998 tarihli mektuplarında çıkıp da yıllardır yapılmakta olan bu eleştirilere katıldıklarını söylüyorlarsa, kendilerine, şimdiye kadar nerede olduklarını sormak gerekir. Eğer bu eleştirilere katılıyorlar idilerse, neden şimdiye kadar gereğini yapmamış, neden yıllardır Parti'nin çizgisinin ayaklar altına alınmasına, Parti'nin programının paçavraya çevrilmesine ve Parti'nin çürümesine seyirci kalmışlar, ya da daha da kötüsü önayak olmuşlardır? Basit bir sapmayla değil, sistemlileşmeye yüz tutmuş, hatta sistemlileşmiş bir oportünizmle karşı karşıya bulunduğumuz bu durumun sorumluluğu kime ait? Bu durumun sorumluluğunun yalnızca bu yayım organlarında kalem oynatan olan kişilere ait olduğuna inanılabilir mi? Merkezi yayım organlarında yazan kişilerin Merkez Komitesi'nden bağımsız, onun etki alanının dışında kişiler olduğu, olabileceği düşünülebilir mi? Bir komünist örgütte, günlük siyasal ve örgütsel çalışmanın istisnasız bütün yönleri Merkez Komitesi'nin denetimi altında olmak zorunda değil midir?</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="3fe15-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="3fe15-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="3fe15-0-0" style="font-family: inherit;">Mektubunuzda,</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="93bjd-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="93bjd-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="93bjd-0-0" style="font-family: inherit;">"Merkezileşmedeki zayıflıklar, bazı merkez kaç eğilimler, Parti faaliyetinin özellikle teorik-siyasi üretimi cephesinde de bir otorite boşluğu doğurdu. Kolektif denetim ve yönlendirmeyi, güçlü bir irade birliği ve aynılaşmayı frenledi... Merkez Komitesi, siyasi-ideolojik çizgideki yalpalanmaların, etkilenmelerin kısa sürede tümüyle önlenmesi ya da asgariye düşürülmesi konusunda gerekli örgütsel düzenleme, tedbir, denetim ve uyarılara güçlü bir iradeyle yönelecektir." diyorsunuz. Bu sözler insanın aklına halkımızın," özürü kabahatinden büyük" deyişini getiriyor. Parti'nin çizgisini savunmak, onun çarpıtılmasını ve bozulmasını önlemek ve bu amaçla örgütsel önlemler de içinde olmak üzere her türlü önlemi almak, iki Kongre arasında en üst organ olan Merkez Komitesi'nin hem hakkı, hem de özellikle en başta gelen görevlerinden biridir. Eğer Merkez Komitesi, gerçek bir Merkez Komitesi ise, Parti basınının, Marksizm-Leninizme, Parti programına ve kendisinin iradesine meydan okuyarak böyle davrandığını ileri süremez. Komintern'e katılmanın 21 koşulundan birincisinde, diğer şeylerin yanı sıra şunlar söyleniyordu:</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="ao1am-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="ao1am-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="ao1am-0-0" style="font-family: inherit;">"Periyodik ve periyodik olmayan basın ve bütün parti yayınevleri, belirli bir anda, partinin bütünüyle yasal veya yasadışı olmasına bakılmaksızın Parti yönetiminin direktifi altına sokulmalıdır. Yayınevlerinin özerkliklerini kötüye kullanmaları ve partinin politikasına bütünüyle uymayan bir politika gütmeleri kabul edilemez." (III. Enternasyonal,1919-1943, Belgeler, s. 30) Merkez Komitesi'nin "siyasi-ideolojik çizgideki yalpalanmaların, etkilenmelerin" önüne geçemediğini kabul etmesi, Partiyi yönetmekten aciz olduğunu itiraf etmesi demektir. Küçük bir partiyi yönetmekten aciz olan bir Merkez Komitesi ise, ne Türkiye devrimci hareketine yol göstermeyi başarabilir, ne de milyonlarca proleter ve emekçiyi yönetebilir. Komünist partisi ve onun Merkez Komitesi bir ağlama duvarı değil, çözüm yeri olmak zorundadır. Parti'nin yönetimine ilişkin sorunları çözmekten aciz olduğunu itiraf etmek, proletaryanın ve diğer emekçilerin demokrasi ve sosyalizm kavgasına önderlik iddiasını şimdiden yellere savurmaktır. İddiasız, iktidarsız ve iradesiz kişiler ve "önderlikler" ise, ne Parti üyelerinin ve tabanının, ne de proletaryanın ve emekçi yığınların saygı ve güvenini kazanabilirler. Ve ne de, olması gerektiği gibi sınıf düşmanında korkuyla karışık bir saygı uyandırabilirler. Politikanın bir güç, bilgi, irade ve istikrar işi olduğu kuralı, komünist politika için çok daha fazla geçerlidir.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="4knuk-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="4knuk-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="4knuk-0-0" style="font-family: inherit;">Söz konusu "siyasi-ideolojik çizgideki yalpalanmaların,etkilenmelerin" Merkez Komitesi'nin iradesine rağmen ortaya çıktığı yolundaki imanız, komünist partilerin iç işleyişini ve Türkiyedevrimci hareketinin tarihini bilmeyen kişilerce bile inandırıcı bulunamaz ve bulunmayacaktır. Merkez Komitesi, Marksizm-Leninizmden ve Parti programından ileri ve yer yer uç boyutlarda sapmaların, Parti'nin çizgisinin oportünistçe kemirilmesinin ve baltalanmasının, Marksizmin yerine popülizmin ve küçük-burjuva demokratizminin geçirilmesinin, özgürlük, eşitlik, kardeşlik gibi parlak sözcüklerde anlatımını bulan burjuva-demokratik sis perdesinin yardımıyla proleter devriminin ve proleter diktatörlüğünün unutulmasının ve yadsınmasının ve böylelikle Parti'nin derece derece tasfiye edilmesinin öncelikle kendisinden kaynaklandığını kabul etmelidir. Lenin, Rusya Komünist Partisi(B)'nin Sekizinci Kongresi'ne sunduğu "Kırda Çalışma Üzerine Rapor"unda burjuva demokrasisini idealize eden böylesi anlayışları eleştirirken şöyle diyordu:</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="cd046-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="cd046-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="cd046-0-0" style="font-family: inherit;">"Marx, tüm yaşamı boyunca küçük-burjuva demokrasisi ve burjuva demokratçılığı hayallerine karşı mücadele etmiştir. Marx, özgürlük ve eşitlik üstüne söylenmiş boş laflarla, özellikle bunlar, işçilerin açlıktan ölme özgürlüğünü maskelemek için ya da işgücünü satan adam ile, onun emeğini... satın alan burjuva arasındaki eşitliği ifade ettiği zaman, alay etmiştir... Denebilir ki, Marx'ın Kapital‘inin tümü, bu gerçeği, yani kapitalist toplumun temel güçlerinin burjuvazi ile proletarya olduğu ve ancak onlar olabileceği gerçeğini ortaya çıkarmak amacını gütmüştür: bu kapitalist toplumun kurucusu, yöneticisi, devindiricisi olarak burjuvazi, onun yerini alabilecek tek güç olarak proletarya." (İşçi Sınıfı ve Köylülük, 1977, s.356-57)</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="a3mbu-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="a3mbu-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="a3mbu-0-0" style="font-family: inherit;">Marksizmin bu temel düşüncesine uygun olarak Parti'nin programında,</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="3vrgu-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="3vrgu-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="3vrgu-0-0" style="font-family: inherit;">“31- Komünist hareket, demokrasi savaşımını, son derece önemli, ama her zaman ve her koşulda göreli bir değer taşıyan ve sosyalist devrim hedefine bağımlı geçici bir görev sayar.” (TKİH ve TKP/ ML Hareketi Birlik Kongres iBelgeleri, 1994, s. 52) denmesine karşılık, sizin ve yandaşlarınızın çabaları sayesinde demokrasi savaşımı her şey sayılmış, proleter diktatörlüğü ve sosyalizm savaşımı unutulmuş, unutturulmuştur. (Bunun bir başka doğal ve kaçınılmaz sonucu, demokrasi savaşımının kendisinin de tutarsız ve ikircimli bir tarzda yürütülmesi olmuştur.) Oysa,</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="aimbc-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="aimbc-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="aimbc-0-0" style="font-family: inherit;">1) Sovyet iktidarı ve proleter diktatörlüğü için savaşım ve en ilerisi de içinde olmak üzere burjuva demokrasisinin reddi ve,</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="1f6f9-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="1f6f9-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="1f6f9-0-0" style="font-family: inherit;">2) İşçi sınıfının tarihsel rolünün ve ona sosyalist bilinç taşınması görevinin kabulü; Marksizmle reformizm ve revizyonizm arasındaki en temel ayrım noktalarını oluşturur. Bu konuya aşağıda kısmen yeniden döneceğim.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="9bk7m-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="9bk7m-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="9bk7m-0-0" style="font-family: inherit;">Bu ve benzer bir dizi temel konuda oportünist ve anti-Marksist düşünce ve pratiklerin yaşaması ve yaşatılması, açık ve gizli bir biçimde dayatılması, anlatmak istediğinizin tersine MLKP Merkez Komitesi'ne rağmen olmamıştır; olamazdı da. Değişik zamanlarda MLKP Merkez Komitesi içinde yer almış olan üyelerin çoğunluğu -ister bunun bilincinde olsunlar, isterse olmasınlar- bu oportünist ve anti-Marksist düşünce ve pratiklerin asıl kaynakları ve taşıyıcıları olmuşlardır. Parti'nin 1994'teyapılan Birlik Kongresi'nden bu yana yaşama geçirilen çizgisi, propaganda ve ajitasyonunun içeriği ve önderlik pratiği bunun su götürmez kanıtıdır. Eğer gerçekten devrim yapmak,i ktidara doğru yürüyüşünde proletaryaya önderlik etmek ve sosyalizmi ve komünizmi kurmak istiyorsa, Merkez Komitesi, öncelikle proletaryaya, emekçi yığınlara ve Parti kadroları ves empatizanlarına karşı açık davranmaya ve kendi hatalarına ve oportünizmine karşı acımasız olmaya, bu hataların ve oportünizmin tarihsel kök ve kaynaklarını ortaya çıkarmaya başlamalıdır. Ve o, yıllardır kendilerini oportünizmin ve revizyonizmin etki alanına sürüklenmekten alıkoymak için büyük bir sabırla ve dişe diş bir Partili savaşım vermiş, bütün bu süre içinde farklı görüşlerini ilgili Parti platformlarının dışına, hatta gerekmedikçe buralara bile taşımamaya özen göstermiş, bu farklı görüşlerinin yıllar boyunca diğer Parti üyeleri tarafından da bilinmemesine katlanmış olan beni yargılamaya kalkışmadan ve bana saldırmadan önce Lenin'in şu sözlerini anımsamalıdır:</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="18n9-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="18n9-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="18n9-0-0" style="font-family: inherit;">"Bir siyasal partinin kendi yanılgıları karşısındaki tutumu, bu partinin ciddi olup olmadığını, kendi sınıfına karşı ve emekçi yığınlara karşı görevlerini gerçekten yerine getirip getirmediğini saptayabilmemiz için, en önemli ve en güvenilir ölçütlerden biridir. Yanılgısını içtenlikle kabul etmek, nedenlerini arayıp bulmak, bu yanılgıya yol açan koşulları tahlil etmek, yanılgıyı doğrultma yollarını dikkatle incelemek; işte, ciddi bir partinin işaretleri bunlardır, bu, ciddi bir parti için görevlerini yerine getirmek, sınıfı ve ardından da yığınları eğitmek ve bilinçlendirmek demektir." (Komünizmin Çocukluk Hastalığı, "Sol" Komünizm,1991, s. 51-52) Ne var ki, insanın bunu yapabilmesi için, küçük-burjuva kibirliliğinden, yönetici kompleksinden ve bilgiçlik havasından kurtulması, teorik fukaralığından utanç duyması, proleter alçak gönüllülüğü denen şeyi edinmesi ve özellikle öğrenmeye bütünüyle açık olması gerekir. Merkez Komitesi'nin bu erdemlere gereksinim duymadığını söylemek hiç de gerçekçi olmayacaktır. Ama yıllardır, sözüm ona savunduğunuz "Parti işleyişi ve normlarını" pervasızca çiğneyen siz, yapıcı eleştirilerden öğrenmek ve Lenin'in dediğini uygulamak yerine tam tersini yapmakta, bana karşı saldırıya girişmekte ve şöyle demektesiniz:</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="2ilr9-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="2ilr9-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="2ilr9-0-0" style="font-family: inherit;">"Kaldı ki (küçük-burjuva devrimciliği doğrultusunda-b. n.) böyle bir 'basınç' ve 'evrim' görülüyorsa, buna karşı doğru ve etkili mücadelenin başlıca yolu ve yöntemi sadece 'dışarı'dan ideolojik mücadele değil ve fakat siyasal belirleme, öngörü, pratik politika, örgütsel yönelim ve perspektiflerin üretimine katılmak, bunu çalışmanın zenginliği ve çeşitli yöntemleriyle birlikte ve bir bütünlük içinde ele almak, sorumlulukları paylaşmak, Parti işleyişi ve normları çerçevesinde yürümek olabilir."</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="bjhih-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="bjhih-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="bjhih-0-0" style="font-family: inherit;">Herhalde devrimci adalet duygusuna ve gelişmelerle ilgili bilgilere sahip olan (ve bundan böyle olacak olan) her insan,-daha öncesini, yani 1970'lerin ikinci yarısını ve 1980'leri bir yana bıraksak bile 1990'ların başından bu yana- TKP (M-L) Hareketi ve MLKP içinde bir dizi konuda azınlıkta bulunan benim tutumumu böylesine haksız bir tarzda mahkum etmeye kalkışmanızı şiddetle kınayacaktır. Benim "sadece 'dışarı'dan ideolojik mücadele" vermekle yetindiğimi, "siyasal belirleme, öngörü, pratik politika, örgütsel yönelim ve perspektiflerin üretimine katılma"dığımı ancak ne TKP (M-L) Hareketi'nin, ne de MLKP'nin tarihinden habersiz olanlar ileri sürebilirler. Ama her yerde ve her zaman olduğu gibi bu özel durumda da cahilliğin, bilgisizliğin ve teorik fukaralığın doruklarında dolaştıkları halde her şeyi, herkesten iyi bildiğini sananları hiç kimse ciddiye almayacaktır. Dünyayı kendilerin den ve kendi dar çevrelerinden ibaret sananları da. Detaylara girmeksizin anımsatmak isterim: 1979'dan bugüne kadar uzanan dönem içinde; TDKP'nin değerlendirilmesi, İbrahim Kaypakkaya'nın ve TKP (M-L) Hareketi'nin 1972-79 döneminin ele alınışı, demokrasi ve sosyalizm savaşımı arasındaki ilişki, işçi sınıfının tarihsel rolü, ulusal soruna yaklaşım, PKK'nın değerlendirilmesi vb. bir dizi konuda -özellikle1980'lerin sonlarından başlayarak- giderek derinleşen görüş farklılıklarına karşın hep "siyasal belirleme, öngörü, pratik politika, örgütsel yönelim ve perspektiflerin üretimine katılmak" ve "Parti işleyişi ve normları çerçevesinde yürümek" biçiminde bir pratik sergilediğimi sizler de içinde olmak üzere hiç kimse yadsıyamaz. Eğer ille de eleştirilmem gerekiyorsa, sizin vesizin gibi düşünen ve davrananların, objektif içeriği, TKP (M-L) Hareketi'nin içindeki komünist potansiyeli eritme ve MLKP'yi yolundan saptırma ve tasfiye etme olan pratiğinizi daha erken bir tarihte özelde Parti ve genelde devrimci kamuoyu önünde mahkum etmediğim için eleştirilmeliyim. Ancak, şimdiye kadar tuttuğum yolun esas itibariyle doğru olduğunu, ne sizin "eleştirinizin", ne de bu eleştirinin simetrik karşıtının doğru olduğunu düşünüyorum. Açıklayayım:</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="dt1oc-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="dt1oc-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="dt1oc-0-0" style="font-family: inherit;">Devrimin her zaman bir örgüt işi olduğunu, işçi ve emekçi yığınlarının ancak gerçekten devrimci bir örgüt aracılığıyla harekete geçirilebileceğinin, örgütsüz devrimcilik yapmanın olanaksız değilse de son derece zor olduğunun ve ancak son seçenek olarak düşünülmesi gerektiğinin her zaman bilincinde oldum. İşte tüm olumsuzluklara rağmen sizinle birlikte davranmaya ve giderek daha oportünist bir nitelik kazanan disiplininize uymaya sonuna kadar özen göstermiş olmamın nedeni budur; örgütlü devrimcilik yapma ve gerçekten devrimci ve anti-kapitalist bir örgüt, işçi sınıfının gerçek bir öncü müfrezesinin yaratılmasına katkıda bulunma ve TKP (M-L) Hareketi ve MLKP içindeki komünist potansiyeli koruma istek, kaygı ve düşüncesidir. Dolayısıyla, sizin sınırlı kavrayışınızın çok ötesinde bir tarihsel ve siyasal sorumluluk duygusuyla hareket ettiğimi rahatlıkla söyleyebilirim. Oportünist ve tasfiyeci rotanıza boyun eğmemekle, göz yummamakla birlikte, uzun süre katlanmış olmamın altında yatan işte bu güdü, partiyi, proletaryayı ve komünizmi savunma güdüsü olmuştur. Gelinen noktada, çizginizin proletaryaya önderlik edebilecek böyle bir partiyi değil, onun antitezini yaratma, bir komünist partisi karikatürü inşa etme ve böylelikle komünist partisi düşüncesinin bu pratik yoluyla bir kez daha aşağılanması çizgisi olduğu, MLKP içindeki ve dışındaki komünistlerin ve içtenlikli devrimcilerin aldatılması anlamına geldiği, benim çabalarımın ise bu gidişi durdurmaya yeterli olmadığı artık bütünüyle ve tartışma götürmez bir biçimde açığa çıkmış bulunuyor.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="5ejps-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="5ejps-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="5ejps-0-0" style="font-family: inherit;">Öte yandan, sizi değerlendirirken gereğinden fazla iyimser olduğumu ve sizlere gereğinden fazla güvendiğimi, güven ve yoldaşlık duygularımın sizler tarafından kötüye kullanıldığını söyleyenler çıkacaktır. Bu eleştiriye bir ölçüde ve bazı yönleriyle katılabilirim. Ama bence bir komünist, örgütüyle birlikte yürümek için sonuna kadar çaba harcamakla yükümlü olmanın yanısıra iyimser olmak ve tersi net bir biçimde kanıtlanmadığı sürece özel olarak yoldaşlarına ve genel olarak devrimcilere güvenmek zorundadır. Bir bütün olarak işçi ve emekçi yığınlarına sevgi duygularıyla bağlanmayan, onların çektikleri acıları yüreğinde duyumsamayan ve elbette tüm devrimcilere ve kendi yoldaşlarına karşı, eleştirel bir damar da taşıyan bir güven duymayan bir insan komünist olamaz. Yeri gelmişken burada, sizin niyetlerinizi, kişisel güdülerinizi değil, objektif duruşunuzu yargıladığımı anımsatmalıyım. Oportünizm oportünizmdir. Marksizm-Leninizme karşı duruşun kişisel ve kariyerist hesaplardan mı, yoksa burjuva dünya görüşünden ve onun bir biçimi olan küçük-burjuva demokratizminden kopamamaktan mı kaynaklandığı elbette önemsiz değildir. Ancak bunun, son çözümlemede fazla bir önemi yoktur.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="8dkpu-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="8dkpu-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="8dkpu-0-0" style="font-family: inherit;">Oportünist ve revizyonist eğilimlerinizin derinliğini ve kapsamını her zaman tam olarak kavramasam bile, daha başından, TKP (M-L) Hareketi'nin olumlu yapısal özelliklerinin yanısıra, özellikle olumsuz yapısal özelliklerini de MLKP'ye taşıdığınızı, Partiyi, Marksizm-Leninizme ve kendi programına aykırı bir yola soktuğunuzu, Birlik Kongresi'nde saptanan ana çizgileriyle doğru rotasından çıkardığınızı biliyor ve görüyor ve buna karşı hep "siyasal belirleme, öngörü, pratik politika, örgütsel yönelim ve perspektiflerin üretimine katılmak" ve "Parti işleyişi ve normları çerçevesinde yürümek" anlayışıyla savaşım veriyordum. Burada tek kaygım, Parti saflarındaki komünist potansiyeli ayakta tutmak, dürüst devrimci öğeleri korumak ve hatta sizleride Marksist doğrultuda etkilemekti. Bütün güçlüklere rağmen, gene de çizgisini çarpıtmakta ve yıkmakta olduğunuz Parti'nin saflarında kalmaktan ve savaşımı "içerden" sürdürmekten yanaydım. Bunun için yıllarca sizlere ve esas olarak sizin aracılığınızla, etkilediğiniz insanlara Marksizmin ABC'sini yeniden ve yeniden anlatmaya çalıştım ve doğal olarak bu arada, Türkiye komünist ve devrimci hareketinin uzun erimli gereksinimleri ve çıkarları açısından yapabileceğim alçakgönüllü katkılardan vazgeçmeyi göze aldım ve çok daha verimli bir biçimde kullanabileceğim zamanı ve enerjiyi Partiyi savunmak için harcadım. Yaklaşık üç yıl önce kaleme aldığım "Önderlik Sorunları Üzerine Düşünceler" adlı yazımda şunları söylemiştim:</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="632ph-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="632ph-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="632ph-0-0" style="font-family: inherit;">"... biz bu yazıda, kapitalizmin gelişmesinin emek süreçlerinde, işçi sınıfının yapısında, bileşiminde meydana getirmekte olduğu değişiklikleri (örneğin, kol ve kafa emeği arasındaki ilişkinin bugünkü durumunu), bu değişikliklerin işçi sınıfının savaşım ve örgüt biçimleri üzerindeki olası etkilerini tartışabilmeliydik. Bu yazıda, örneğin, ülke devriminin stratejik sorunları üzerinde fazlasıyla genel belirlemeler yapılmamalıydı; biz bu yazıda, -orta ve uzun erimde demokrasi ve sosyalizm savaşımının en tehlikeli düşmanı ve burjuvazinin temel siperi ve dayanağı olacak olan- siyasal İslam'ın ve dinsel gericiliğin tüm toplumu ahtapot gibi saran örgütlenmesine ve ideolojik etkisine karşı çok yönlü ve somut bir savaşımı nasıl yürütebileceğimizi tartışabilmeliydik. Sayısı milyonları bulan Türk emekçi köylülüğüne, kent küçük burjuvazisine, yarı-proletaryaya vb.ilişkin stratejik bakış açımızı detaylandırabilmeliydik. Yayım organımızda, neredeyse her hafta üç aşağı beş yukarı aynı sözcükleri, aynı tümceleri, aynı deyişleri kullanarak -ve kim bilir belki de başarılı bir biçimde- sergilemekte olduğumuzu sandığımız Türk ordusu ve Türk militarizmi konusunda kendi bilimsel ve siyasal iddiamıza denk düşecek bir araştırma ve değerlendirme ortaya koyabilmeliydik. Türkiye ve Kürdistan komünist ve devrimci hareketinin, işçi, köylü, gençlik vb. hareketlerinin geçmişini ve bugününü daha iyi tanımaya yönelebilmeliydik. Osmanlı'dan bu yana gelen tarihsel ve toplumsal mirasımızı </span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="2rn5p-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="2rn5p-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="2rn5p-0-0" style="font-family: inherit;"> Marksizmin ışığında ve tarihsel materyalist bir yöntemle inceleyebilmeliydik. Daha da çoğaltılabilecek bu örnekler, Marksizm-Leninizmin, ülke devriminin somut gerçekliğiyle birleştirilmesi olmaksızın ülkemizin ve toplumumuzun, gerçek bir devrimi yaşayamayacağını anlamada da hayli de değil, çok yetersiz olduğumuzu gösteriyor."</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="5gjsi-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="5gjsi-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="5gjsi-0-0" style="font-family: inherit;">Marksizm-Leninizmin ABC'sini sürekli olarak yinelemek, Partiyi, proletaryayı ve komünizmi savunmak için çaba harcamak zorunda bırakılmam, yıllardır bu daha ileri görevlerin yerine getirilmesine katkı sunmama esas itibariyle olanak vermedi. Bu alanda, yani Türkiye devriminin stratejik sorunlarının aydınlatılması için çok az şey yapabilmiş olmanın acısını sürekli olarak çeken ben, sözünü ettiğim anlayış nedeniyle bütün olumsuzluklara, engellemelere ve frenleme girişimlerine ve son dönemde gündeme gelen yıpratma ve karalama eylemine rağmen örgütle birlikte yürümek için sonuna kadar direndim. Ne var ki, benim sabrımın da bir sınırı vardı. Yıllardır yaptığım uyarı ve eleştirileri gözardı etmenizin ve bir sessizlik kumkumasıyla boğmaya çalışmanızın ardından tüzük kurallarına uygun olarak önerdiğim Parti-içi tartışma önerisini reddetmeniz, (2)dahası sesimi kısmaya çalışmanız, yazılarımı sansür etmeniz ya da düpedüz yayımlamamanız, adımı duyurmama, beni yalıtma gibi "kirli savaş" yöntemlerine başvurmanız vb., bana başka seçenek bırakmadı.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="66q42-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="66q42-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="66q42-0-0" style="font-family: inherit;">Hal böyleyken çıkıp benim için,</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="d9cuh-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="d9cuh-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="d9cuh-0-0" style="font-family: inherit;">"Sizin açınızdan belirtecek olursak: Parti gerçeğimize hakim olmak; örgütsel ve pratik sorunlarımızın çözümüne ortak olmak, katkı sunmak ihtiyacının varlığı konularından epeyce uzak kaldığınız, önemli bir yabancılaşma yaşamakta olduğunuz ve bunun yer yer subjektif ve zorlama eleştirileri koşullandırdığı bir gerçektir. Bunda bütün Merkez Komitesi üyeleri gibi, sizin de bir payınız vardır. " diyebiliyorsunuz. Bu, hiçbir değeri olmayan sözleri söylemekle, yalnızca benim yıllardır harcadığım çabaların ve verdiğim savaşımın üzerine koskoca bir çarpı işareti koymaya kalkışmış olmuyorsunuz. Aynı zamanda, eleştirilerden hiç, ama hiçbir şey öğrenmemiş olduğunuzu ve dahası öğrenmeye niyetinizin de olmadığını, yani oportünizm, anti-Marksizm ve Parti yıkıcılığı yolunda yürümekte kararlı olduğunuzu kanıtlıyorsunuz. Yıllardır, büyük çoğunluğu yalnızca genel devrimci kamuoyundan değil, aynı zamanda TKP (M-L)Hareketi ve MLKP kamuoyundan gizlenmiş ve çekmecelere kilitlenmiş bulunan eleştirilerimin hangisinin " zorlama" ve "yanlış" olduğunu komünist partilerin geleneklerine ve MLKP'nin kurallarına uygun polemiklerle buyrun yanıtlayın veçürütün! Hodri meydan!</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="7tbln-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="7tbln-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="7tbln-0-0" style="font-family: inherit;">Oportünizmin, revizyonizmin ve küçük-burjuva reformizminin çekim alanına girmiş olan sizlerle benim aramda " önemli bir yabancılaşma" yaşandığı bir gerçektir. Doğrusu, bu koşullarda böyle olmaması tuhaf ve benim açımdan rahatsız edici ve kabul edilemez olurdu. Asıl önemli olan kimin, Marksizm-Leninizme, proletaryaya, Partiye, onun programına ve temel görüşlerine yabancılaşmakta, hatta yabancılaşmış ve daha da ötesi Parti tüzüğü ve kuralları bakımından gayrımeşru bir konuma düşmüş olduğudur. Parti'nin temel görüşlerini savunmaktan vazgeçenler, yayım organlarında Lenin'e yönelik saldırılara yer verenler, revizyonist partilerle sahte enternasyonaller kuranlar, yıllardır göstermelik bir tarzda da olsa ağızlarına sosyalizmin ve proleter diktatörlüğünün sözünü almayanlar, işçi sınıfının kendi başına ve dergi sayfalarında verilen bürokratik öğütlerle devrimcileşmesini bekleyenler ve bunu göremeyince ona güvensizliklerini açıkça ilan edenler ve hakaretler yağdıranlar, PKK'yla dayanışma adına savaş ve barışa ilişkin Marksist-Leninist bakış açısını çarpıtan ve Kruşçev revizyonizmine göz kırpanlar, Kürt halkına ve ulusal hareketine karşı Abdullah Öcalan'ın ve dolayısıyla objektif olarak egemen sınıfların ve emperyalizmin safında yer alanlar, her türden çürümüş ve kokuşmuş insanları Parti saflarında özenle barındıranlar, bir gün bir şey, ertesi gün bir başka şey söylemek suretiyle şekilsizliklerini, belkemiksizliklerini ve siyasal bukalemunluklarını kendi elleriyle sergileyenler ve böylece proleter devrimciliği iddialarını kendi elleriyle yellere savurmakla kalmayıp Parti'nin saygınlığını iki paralık edenler, başkalarını eleştirirken çok daha dikkatli olmak zorundadırlar.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="1fh6h-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="1fh6h-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="1fh6h-0-0" style="font-family: inherit;">Diyorsunuz ki,</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="arqi3-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="arqi3-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="arqi3-0-0" style="font-family: inherit;">"Birlik sonrası siyasal başarı beklentileri, bunun ilerleyen süreçteki içsiyasi-örgütsel baskılanması, Parti'lileşme, Parti'nin siyasi-örgütsel çizgisinin belirginleşmesi süreci, küçük burjuvalarülkesindeki küçük-burjuva grup rekabeti vb. faktörlerigörmeden, Parti çizgisi doğrultusundaki bazı savrulmaları açıklamak eksik veyanlış olur; şüphesiz ki, son tahlildeproletaryanın dünya görüşüne ters bütün düşünce ve pratikler burjuva veküçük-burjuva dünya görüşü kaynaklıdır, ama nihayetinde bucoğrafyada yaşıyoruz ve çelik zırhla tecrithalde değiliz."</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="4to88-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="4to88-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="4to88-0-0" style="font-family: inherit;">Sorunu böyle koymak, oportünizmden ve revizyonizmden etkilenmeyi, hatta oportünist ve revizyonist bir çizgi izlemeyi yazgı saymak, komünist öncünün iradesini bir hiç derekesine indirmek anlamına gelir. Bütün komünist partileri güç, hatta çoğu zaman son derece güç koşullar, bir dizi sıkıntı, sorun ve ideolojik ve siyasal müdahale, hatta düşmanın cepheden saldırıları altında doğar, yaşar ve gelişirler. Herhalde, dünyanın birdizi ülkesinde, ülkemizde olduğundan daha zor ve karmaşık koşullar altında kavga vermek zorunda olan partiler de olmuştur ve olacaktır. Ama bu gibi "dışsal" faktörlerin varlığından yola çıkarak, komünist partilerin çizgisinin bozulmasının kaçınılmaz olduğunu ileri sürmek oportünizmin daniskası ve Leninist proletarya partisi teorisinin yadsınmasıdır. Böylesi bir yaklaşım, proletarya partisi içinde hem Marksistlerin, hemde Marksizmin düşmanlarının varlığını meşru gören İkinci Enternasyonal oportünistlerinin, işçi sınıfı içinde farklı fraksiyonların bulunmasının birden fazla işçi partisinin ya da işçi partisi içinde farklı kanatların olmasını gerekli hale getirdiğini söyleyen Troçkistlerin ve kapitalist toplumda ve hatta sosyalist toplumda farklı sınıfların bulunduğu gerekçesiyle, komünist partisi içinde farklı kanatların ve revizyonist hiziplerin varlığının kaçınılmaz olduğunu ileri süren Maoistleri yaklaşımının ta kendisidir. Birlik tartışmaları döneminde, bugün ya da yakın zamana kadar MLKP'nin üyesi olan pek çok kişi işte bu anlayıştan, daha doğrusu onun Maoist versiyonundan yola çıkarak İbrahim Kaypakkaya'nın ve TKP(M-L) Hareketi'nin 1972-79 dönemindeki Maoist çizgisinin aslında Marksist-Leninist olduğunu savunabildi ve savunabilmektedir. Bilinen yazılarını kaleme aldığında henüz yalnızca 5-6 yıllık aktif siyasal yaşamı olan İbrahim Kaypakkaya'nın " Maoizmden etkilenmesi" anlaşılabilir. Yeter ki, onun çizgisinin Maoist olduğu kabul edilsin ve bu çizgi Marksist-Leninist bir çizgi gibi sunulmasın. Ama, 1971 devrimci hareketinin deneyiminden yararlanarak ve onun omuzlarına basarak yükselen TKP(M-L) Hareketi'nin "Maoizmden etkilenmesi" ve hele bu çizginin Marksist-Leninist bir çizgi gibi sunulması, asla anlaşılamaz ve kabul edilemez. Ne yazık ki, yalnızca Birlik Kongresi döneminde değil, bugün bile MLKP içinde, TKP(M-L) Hareketi'nin 1972-79 dönemini Marksist-Leninist görenlerin sayısı hiç de az değildir.</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="8ppbo-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="8ppbo-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="8ppbo-0-0" style="font-family: inherit;">Bu, asla geçmişin belli bir döneminin nasıl değerlendirilmesi gerektiğiyle ilgili bir tarih tartışması değildir. Bu, küçük-burjuva devrimci geçmişimizden, özelde küçük-burjuva demokratizminden ve genelde burjuva dünya görüşünden kesin ve geri dönüşsüz bir tarzda kopup kopmayacağımız sorunu, Marksizm-Leninizmden derin ve doldurulamaz bir uçurumla ayrılmış olan oportünizm ve revizyonizmi kesin bir biçimde reddedip etmeyeceğimiz sorunudur. MLKP önderliğinin pratiğinin de gösterdiği gibi, geçmişin Maoizmine hoşgörü gösterilmesi, onun Marksizm-Leninizmle bağdaşabileceğinin savunulması, ardından kaçınılmaz bir biçimde her tür ve renkten oportünizme ve revizyonizme hoşgörü gösterilmesi ve onunla Marksizm-Leninizm arasındaki" duvarların yıkılması" eğilimini daha da güçlendirmiştir. Dolayısıyla, Merkez Komitesi'nin daha Aralık 1995'de, yani Birlik Kongresi'nden yalnızca 15 ay sonra MLKP adına hareket eden bazılarının Sofya'da iki revizyonist partiyle birlikte bir "Yeni Komünist Enternasyonal" kurmaya girişmelerini hoşgörüyle izlemesi, Lenin'in bazı temel konulara ilişkin yaklaşımlarının evrensel düzeyde değil, "yalnızca Rusya için geçerli" olduğu yolundaki aşırı oportünist tezlerin, üstelik Parti yayım organlarında ileri sürülmesini seyretmesi, Abdullah Öcalan adlı hainin yıllardır Marksizm-Leninizme, Partiye ve Türkiye devrimci hareketine yaptığı düzeysiz saldırı ve hakaretleri "saygılı" bir sessizlikle dinlemesi vb. hiç de rastlansal olaylar değildi. İşte geçmişin, yani 1980 öncesinin küçük-burjuva devrimci mirasıyla, bir başka deyişle oportünizm ve revizyonizmle göbek bağları tam olarak kesilmediği, tersine bu bağlar kıskançlıkla muhafaza edildiği, hatta giderek başka kılıklar altında yeniden canlandırıldığı ve buna bağlı olarak 1980 sonrasında bu küçük-burjuva temel üzerinde gelişen tasfiyeci savrulmayla tam bir hesaplaşma yaşanmadan birlik yapıldığı içindir ki, bugün buradayız. Lenin, Alman Sosyal-Demokrat İşçi Partisi önderlerinin Lassalle'in Alman İşçileri Ulusal Birliği'yle birleşme konusunda eleştiren Marks'a göndermede bulunurken şöyle diyordu:</span></div></div><div class="" data-block="true" data-editor="cfqor" data-offset-key="bjp38-0-0" style="background-color: white; color: #1c1e21; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; white-space: pre-wrap;"><div class="_1mf _1mj" data-offset-key="bjp38-0-0" style="direction: ltr; font-family: inherit; position: relative;"><span data-offset-key="bjp38-0-0" style="font-family: inherit;">"Eğer birleşmek zorundaysanız, diye yazıyordu parti liderlerine Marks, hareketin pratik amaçlarını karşılayacak anlaşmalara girin, ama ilkeler konusunda herhangi bir pazarlığa izin vermeyin, teorik 'ödünler' vermeyin."(Ne Yapmalı)</span></div></div>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-56493209975269940712020-09-13T13:41:00.003-07:002020-10-14T08:06:12.758-07:00Beş Gün Beş gece Boyun Eğmeyen Pir Ahmet Solmaz Elazığ İşkencehanesinde Katledildi..!<p><br /></p><p><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;"></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiX1OliMu7Up9BFEGG3RTUTJR_-TkDbYhMg0Wd6RGU6we09vNxKUd_GIyLebceHul94K1qY_6Yu2h9wPrtokoPkV8i3kEOtdapSxn5AAycgnGyEEUKopuQDeXT5H9IeYEGOr8qD8YcTKFQP/s320/Pir+ahmet+solmaz.yeni+jpg.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="320" data-original-width="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiX1OliMu7Up9BFEGG3RTUTJR_-TkDbYhMg0Wd6RGU6we09vNxKUd_GIyLebceHul94K1qY_6Yu2h9wPrtokoPkV8i3kEOtdapSxn5AAycgnGyEEUKopuQDeXT5H9IeYEGOr8qD8YcTKFQP/s0/Pir+ahmet+solmaz.yeni+jpg.jpg" /></a></div><br />Yoldaş 1977'nin 2 Eylül'ü takip eden günler Elazığ işkencehaneleri, örnek bir komünistin baş eğmez direnişine tanık oldu. İşkenceci cellatlar, 5 gün 5 gece en iğrenç, en vahşi yôntemlerini uyguladılar, bütün maharetlerini sergilediler fakat yenemediler komünist yoldaşı. Onun yenilmez komünist kararlılığı ve direnişi karşısında ezildiler, alçaldılar.<p></p><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Pir Ahmet Solmaz yoldaş 2. Eylül 1977 günü polis tarafından gözaltına alındı. İşkenceci cellatlar, onu çözmek, yoldaşları ve örgütü hakkında bilgiler alabilmek için hemen harekete geçtiler. Kıyasıya copladılar, ayak tırnaklarının bir çoğunu çektiler, vücudunun çeşitli yerlerini sigara ateşiyle yaktılar, burnundan ve ağzından vücuduna şiddetli elektrik verdiler. 5 gün 5 gece en ağır işkence metotlarını uyguladılar. Yoldaşın vücudu cop darbeleriyle mos mor oldu, kafatası ve yüzü davul gibi şişti.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Ölümcül bir halde onu cezaevine götürdüler. Piro yoldaşın durumunu gören devrimci tutuklular, hastaneye gönderilmesi için zindan yönetimini zorladılar. Bunun üzerine onu, Elazığ Devlet hastanesine götürdüler. Burada çalışan Musa Duman</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">adındaki doktor kılıklı bir faşist cani, Pir Ahmet Yoldaşın her tarafı kapkara olmasına ve can çekişmesine rağmen, "vücudunda darp izleri yoktur " şeklinde rapor verdi ve onu geri zindana gönderdi. Zindandaki durumu daha da fenalaştı</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Tutuklu ve mahkumlar; ikinci kez yönetimi zorlayarak yoldaşın tekrar hastahaneye götürülmesini sağladılar, Bu kez de aynı cinsten olan ve işkenceci, katiller tarafından satın alınan Dr. Vah</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">ddettin Ayık, "Tutuklunun akli dengesi bozuktur vücudunda darp izleri yoktur" şeklinde sahte rapor verdi ve Pir Ahmet yoldaş akıl hastahanesine sevk edildi, Burada çalışan doktor, " tutuklunun aklı dengesi yerindedir,vücudunda darp izleri vardır" gerçek raporu verdi. Faşist caniler, Pir Ahmet oradan oraya götürürken yerlerde sürüklediler. Ağır işkenceler ve uzun süre yerlerde sürüklenmesi sonucu yoldaş 13 eylül günü yaşamını yitirdi. İşkenceci cellatlar yoldaşı katlettiler fakat amaçlarına ulaşamadılar. Onu çözüp istedikleri bilgileri elde edemediler. Önder komünist İbrahim Kaypakkaya'nın işkence tezgahlarındaki direnişini örnek alan Pir Ahmet solmaz yoldaş "ser verdi sır vermedi."</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Cenaze töreni, yoldaşın niteliğine yaraşır bir gösteri oldu. Geniş kitlelerin katıldı görkemli bir eylemle, doğum yeri olan Dersimin Ovacık ilçesi Kozluca Köyünde toprağa verildi. Yoldaşları, " Onun intikamını alacaklarına ve uğrunda can verdiği yüce komünizm davasını sonuna kadar götüreceklerine ant içtiler. O günden sonra her 13 Eylül, kitlelerin Piro yoldaşı bağrına bastığı ve işkenceler karşı mücadelenin geliştigi bir gün oldu,</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Katledilişinin 43, yıldönümün de onu anarken, erdemlerini örnek almalı, direniş ruhunu, yaşatmalı ve işkencelere karşı mücadeleyi daha bir geliştirmeliyiz. Onun alçak gönüllü, şoğukkanlı ve eleştiri-özeleştiri de örnek tavrı,bağımsız karar verebilme yeteneği; üstün kavrayış 'kabiliyeti, hareketine ve yoldaşlarına bağlılığı her komünistin örnek olması gereken özelliklerdi.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Pir Ahmet yoldaş, 1973'ler de daha 17 yaşında iken devrimci fikirlerle yüz yüze geldi ve kısa bir süre sonrada TKP-ML Hareketi'nin görüşlerini benimsedi. O günden sonra yaşamı boyunca M-L Hareketin saflarında kararlı bir şekilde mücadeleyi sürdürdü, M-L Hareketi gözü gibi korudu ve onu yıkmaya yönelik her türlü girişimin karşısına dikildi. Dogmatik hizbe karşı uzlaşmaz bir mücadele yürüttü. Her türlü,zorluğa göğüs gerdi, yılmadan zorlukları alt etmesi bildi. İşkence tezgahlarında mücadele bayrağını yere düşürmedi, komünist niteliğine yaraşır bir şekilde direndi.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Bugün,işkencelerin alabildiğine yoğunlaştığı bir ortamda Pir Ahmet yoldaşı anıyoruz. Onu anmayı İşkencelere karşı kitlelerin mücadelesini geliştirmenin aracı haline getirmeliyiz.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Vahşi işkencelerin son bulması, faşist işkencecilerden hesap sorulması için faşist diktatörlüğü yıkma yolundaki mücadelemizi daha bir geliştirmeliyiz.</span><div><span face="Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #1d2129; font-size: 14px;">Halkın Birliği Okuru Doğu Yılmaz </span></div>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-32509279275221346582020-08-21T22:15:00.002-07:002020-08-21T22:17:24.203-07:0025.YILINDA KADROLAŞMAK VE YIĞINLARA BAĞLANMANIN EKSİKLİKLERİNİ AŞARAK İLERLEMEK…!<p> </p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgaITcm7xXr7VBUXEkx1TBtjjNerkn2pL6428_Tmm7EEGEEMN4SHhpUYpmaqwLqDrutgOza_2Ycz8PpFln5khbc3CigmmE_ezhXMQ6QVGmu4SE0rlE0auV0gOtijVQlJmwfZFlhZ1VzkdpN/s276/KP-%25C4%25B0%25C3%2596-2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="182" data-original-width="276" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgaITcm7xXr7VBUXEkx1TBtjjNerkn2pL6428_Tmm7EEGEEMN4SHhpUYpmaqwLqDrutgOza_2Ycz8PpFln5khbc3CigmmE_ezhXMQ6QVGmu4SE0rlE0auV0gOtijVQlJmwfZFlhZ1VzkdpN/s0/KP-%25C4%25B0%25C3%2596-2.jpg" /></a></div><p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İşçi sınıfının egemen sınıfların iktidarını devirebilecek bağımsız,
siyasal bir sınıf gücü olarak hazırlanması ve bağlaşıklarını hazırlaması,
besbelli ki, zorlu bir iştir, yenilgiler ve zaferlerle ilerlemeler
ve geri çekilmelerle dolu uzun yılları kapsar. Haliyle zorlu bir
süreçte her türlü kuşatma altında komünist hareketi yeniden ayağa dikmek
için yola çıkmış olan KP-İÖ bir çok bakımdan, önüne çekilmeye çalışan engelleri
aşarak ayakta kalmaya ve varlığını sürdürmeye çalışıldı. Bir çok olanak ve kadroya
sahip olan akımların ayakta durmadı zorlandığı hatta varlık-yokluk koşulları
yaşarken yetişkin kadro sıkıntı ve olanaksızlar içinde ilkeli ve kararlı
duruşuyla buz kıran rolünü sürdürmeye devam etti.</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Elbette 25.yıllık süreçte içinde her türlü engelleri ve
yasakları elinin tersiyle iterek bildiği devrimci sosyalist yolda
yürümede inatçı ve ısrarlı olan KP-İÖ’yü hak ettiği bir düzeye çıkarmada
başarılı olamadık. Bundan biz KP-İÖ’lülerin hata ve yetmezliklerin yanında
dışımızdaki olumsuz koşullarında bunda önemli etkide bulunduğunu söylememiz
yanlış olmayacaktır. Bizim temel sorunumuz çizgimize uygun kadro yetiştirme ve
maddi olanaksızlıkları açmadaki tutukluluğumuz olmuştur. </span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Önümüzdeki temel sorunumuz, bilinen bu hata ve zaaflarımızı inatla ve
ısrarla aşmak için, her alanda işlere sıkıca sarılarak, hiç bir engel tanımadan
yürümektir. Özellikle uzlaşmacı ve var olanla yetinmeci tutumlardan uzaklaşmak
ve kadrolar yeniden devrimci bir temelde yenilemek ve özelliklede yeni
insanları kazanarak örgütleyip kalıba dökerek ilerlemek gerekiyor. Bunun
içinde programa dayalı olarak politik stratejinin klavuzluğunda,
öncü, her günkü ajitasyon, propaganda, örgütlenme ve eylem çalışması
ile faşist gericilik dönemlerinde eğilip bükülmeden işçi sınıfını siyasal
bir sınıf ve emekçileri devrimin ordusu olarak hazırlayıp-geliştirmek
gerekiyor</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunun için propaganda, ajitasyon, örgütlenmeden oluşan günlük politik
devrimci çalışmada örgütlenmeden bahsederken, yalınızca örgüte
yeni üye ve aday üyeler kazandırılması ve yeni yeni örgütlerin inşa
edilmesi anlaşılmaz; aynı zamanda şu yada örgü ve mücadele biçimlerinin
geliştirilmesinde anlaşılmalıdır. İşçi sınıfı ve emekçi yığınların
politik eğitimi mücadeleci bir niteliğe sahiptir, ezilen yığınları
mücadele eğitir. Bu, yalınızca işçi sınıfının öncü politik kurmayının
önderliği altındaki savaşımları için değil, bunun gibi ezilen ve
sömürülen yığınların kendi ekonomik, siyasal, sosyal hakları için,
toplumsal koşullara, egemen sınıflara ve karşı-devrime karşı giriştikleri
tüm mücadeleler içinde geçerlidir. O halde öncü yalnızca ajitasyon,
propaganda ve yeni yeni örgütler kurmakla yetinemez. Her belirli
durumda ve dönemlerde, değişik durum ve dönemlere denk düşen uygun
mücadele biçimleri ile yığınların mücadelesini örgütlemeyi, yığınları
harekete sokmayı başarmalı, böylece yığınların savaşımını hazırlayan,
örgütleyen ve yöneten güç olarak bizzat kendini de <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>(tabi her düzeyde kadro ve örgütlerini)
eğitip, belirleyici sınıf savaşımını zafere götürmeye hazırlanmalıdır.
</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Programı ve hedefleriyle bağlı olduğu sürece, öncü hiç bir mücadele
biçimini ilke olarak reddetmez, bunun gibi hiç bir mücadele biçiminin
fetişleştirilmesine de izin vermez. Program ve hedeflere bağlı olduğu
sürece ilke olarak tüm mücadele biçimlerinin kullanılabilir olduğunu
koymak doğrudur, ama buda yeterli olmaz. </span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Çünkü her belirli duruma uygun düşen mücadele biçimlerini
bulup çıkarmak, başarıyla örgütlemek gerekir. Mücadele biçimleri
öncünün iradesinin eseri değildir. Onları yaratan tekrar ve tekrar
yeniden yaratan yığın hareketinin kendisidir. Öncü uygun mücadele
biçimlerini kendi zihninde icat etmez, bizzat yığın hareketinin
içinden bulur, çıkarır, onları deneyimi, teorik yaklaşımı ve sosyalist
sınıf bilinciyle aydınlatır, değişik biçimler arasındaki bağlantı
ve geçişleri sağlar, genelleştirir, bilinçli bir anlatım kazandırarak
soyutlaştırır. Bir dizi mücadele biçimi aynı süreçte gündemdedir.
Kapitalizmin sıçramalı ve dengesiz gelişimi kendini, proletaryanın
sınıf bilinci ve savaşımının gelişiminde de gösterir. </span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Aynı süreçte bir dizi mücadele biçimlerinin gündemde oluşu,
ana ve ikincil unsurları ayırmayı, değişik süreçlerde değişik, farklı
biçimlerin öne çıkabileceğini genelleşip birincil ana unsur haline
gelebileceğine dikkat göstermek gerekir.</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Her dönemde yığın hareketinin tüm devrimci olanaklarını değerlendirmek,
her bir dönemde öncünün tüm güçlerinden en yüksek düzeyde yararlanabilmek,
her belirli durumda mücadele ve örgüt biçimlerinin doğru seçimine
de bağlıdır. Çalışma tarzını şekillendiren, yönlendirende budur.</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Burada özellikle mevcut durumda bir noktayı kuvvetle vurgulamak
gerekiyor. Öncü, yığınları harekete sokmayı ve yönetmeyi başarabildiği
oranda gerçek bir öncüdür. Yığınların yerine kendini koyarak yığınlar
adına eylem yapan, yada yığınların kendiliğinden hareketinin gelişiminin
arkasında kalan, onları kaydedip yorumlamayla yetinen bir “öncü”,
gerçek bir öncü olamaz. O halde, demek oluyor ki, politik öncü yığınlar
için politika yapar ve politikaları bir başka şekilde doğal yığınlar
tarafından, yığınların pratiğinde de sınanır. Bunu da yetişmiş
kadrolarla yapar.</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İşçi sınıfına bağlanmak sık sık vurgulanan bir konu. </span><span face="" lang="NL" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: NL; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu hem bir hedefi gösteriyor,
hemde yönü çizen görevlere işaret ediyor. Aynı zamanda on yıllardan bu
yana ama aşılması gereken temel zaafıda gösteriyor. İşçi sınıfına
bağlanmak salt fiziki bir bağ olarak anlaşılmaz bu bağ organik,
yani canlı, değişen bir nitelik göstermek durumundadır. Bu canlı,
hareketli bağı, değişen durumlarla birlikte yeniden yeniden kurmak
gerekir.</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ama burada özellikle işaret etmek istediğimiz şey, yığınlara
bağlanınca öğreneceğimiz mücadele biçimlerinde de anlatımını
bulması gerektiğidir. Öncü, yığınlar için politika yaptığına
göre, mücadele biçimleri yığın hareketinin durumuna denk düşmeli,
yığınların savaşımında yankılanmalı, devrimci lafazanlık ve işgüzarlık
olarak yozlaşmamalıdır. </span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öncü, her belirli durumda bir dizi örgüt ve mücadele biçimini,
bunların karşılıklı ilişkilerini, bağlantılarını, güncel olarak
derecelerini ortaya koymalı, yeni durumlara denk düşen yanları
damıtıp ileri sürebilmelidir. Bu, yığınlar için politika yapan öncünün
kendi durumunu hiç bir zaman mutlak olarak statik-hareketsiz değildir,
uyarlanması yani durumların gerektirdiği şekilde yeniden konumlanması
gerekir.</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öncünün mücadele taktiklerini yığınların durumuna göre saptamasında,
yığınların durumundaki değişimin gereklerine göre yeniden konumlanmasından
söz ettiğimize göre, burada yığınlar derken, ortalamanın durumu
mu temel alınacaktır? Bu sorunun yanıtı, bizzat adı üzerinde, öncünün
sınıf savaşımındaki görev ve misyonundan bağımsız olarak yanıtlanamaz.
Öncü yığınlardan daha ileriyi, genel çizgileriyle geleceği, hareketin
izleyeceği noktayı ve hedeflerini görmek zorundadır. Bunlar olmaksızın
“öncülük” boş bir laf olarak kalır. Ama aynı zamanda yığınları ileri
çekebilmek için yığınlardan ileride olmalı, yığınların önünde koşmalıdır.
</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: 120%; margin-bottom: 0cm; text-align: justify; text-indent: 11.35pt;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kuşkusuz, öncü yığınların, ortamını, özlem ve eğilimlerini,
ortalamanın durumunu ve değişme yönünü anlamalıdır. Bunula birlikte,
öncü, ortalamanın durumunu temel alamaz. Zira o sınıfın yada o genel
söylemde yığınların politik sınıf bilinci ve örgütlenmesini geliştirmeyi,
değiştirmeyi hedeflemektedir. Halk ortalamasının temel alınması,
öncünün, yığınların politik sınıf bilinci ve örgütlenmesini geliştirmenin,
değiştirmenin motoru-dinamosu olmaktan vazgeçmesi anlamına gelir.
</span><span face="" lang="NL" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: NL; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Diğer bir anlatımla bu, ister
istemez yığınların gerisinde kalacak şekilde konumlanmak olur.
Oysa yığınların ilerisine düşerek, onlardan kopmamaya özen gösteren
öncü, yığınların önünde koşmalıdır ki, yığınları ileriye, kendi
konumlarına çekebilsin, yığınların politik sınıf bilinci ve örgütlenmesini
geliştirebilsin.</span><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; line-height: 120%; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öncü mücadele taktiklerini saptarken sınıfın
ve çalışan emekçi yığınların sınıf bilinci, mücadele ve örgütlenme
deneyimi bakımından her kesimin -öncü öğelerin değil- durumunu
temel almalıdır. Bu sınıfın ve emekçi yığınların gerisinde kalmamak
için olduğu gibi, ilerisine düşerek sınıftan kopmamak içinde geçerlidir.</span><span style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Ancak bu temel yaklaşımla, öncü sınıfın
önünde koşabilir. Komünist örgüt en geniş işçi ve emekçi yığınlara
hitap edebilmek, politika bilinci ve örgütlenmesini geliştirebilmek,
politik bir sınıf ordusu olarak hazırlamak için, sınıfın kendiliğindenci
savaşımı içinde öne çıkan, sınıf bilinci, mücadele deneyimi ve örgütlenme
alışkanlığı bakımından ileri olan kesimlerine yaklaşmayı, az çok
aynı dilden konuşmayı başarmak zorundadır. Sınıfın ileri kesimlerini
anlamak, onların dilinden konuşmak, mücadele ve örgüt biçimleri
bakımından, eylem şiarları bakımından özellikle belirleyici bir
öneme sahiptir. </span><span style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Sınıfın dilinden konuşmak, ileri kesimlerinin
düşündüğü, tartıştığı sorunları yanıtlamaktan, karşı karşıya olduğu
sosyal, ekonomik, politik yada teorik sorunları aydınlatabilmekten,
örgüt ve mücadele biçimlerinde ileri kesimlerin nabzını elde tutabilmekten
başka bir anlama gelmiyor. Sınıfın dilinden konuşmak ( bu gerçekte
ileri kesimin dilidir ) öncünün program ve stratejisinden, bilimsel
sosyalizmin propagandasını yapmaktan vazgeçmesi, teorik konumlarını
terk etmesi anlamına gelmez. Bilakis, öncü, bu devrimci konumlarını
koruyarak, bunlara sıkı sıkıya bağlı kalarak sınıfın savaşımının
gündelik ihtiyaçlarını yanıtlayabilmelidir. </span><span style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span face="" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span face="" lang="NL" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; mso-ansi-language: NL; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öncü ancak, her belirli durumda yığınların ruh halinin, -moral
durumunun- en yakıcı istem ve özlemlerinin, yığınların en fazla
ilgilendiği, onları harekete sokabilecek sıcak sorunların, yığınların
düşündüğü, tartıştığı, yanıt aradığı sorunları, her alandaki yığınların
verili durumuna denk düşen, dolayısıyla yığınları harekete sokabilecek
mücadele biçimlerini anlamayı, bulup çıkarmayı zamanında ileri
sürmeyi başarmak zorundadır. Yığınlarla canlı, hareketli ve değişken,
organik bağlar kurmak bu anlama gelir. Özel olarak saptanmış belirli
durumları dışta tutacak olursak, yığınlar için politika yapan öncü
eylem şiarlarını öyle ayarlamalıdır ki, yığınların hareketinde
yankı ve yaşam bulsun. Eylem şiarları yığınlarda yankı bulmayan öncü,
yığınlardan kopuk demektir. Ve öncünün eylem çağrıları devrimci lafazanlık
biçiminde yozlaşır, sözüyle eylemi birbirini tutmayan, tutarsız,
sözüne güvenilmez bir görüntü sergilenir. </span><span style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;"><span face="" lang="NL" style="color: black; font-family: "times new roman", serif; font-size: 12pt; letter-spacing: -0.25pt; mso-ansi-language: NL; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Tüm bunları yakalabilmek ve yığınların öncüsü
olabilmek için, 25.yılında KP-İÖ’yü yığın çalışmasına içine dalarak, hem
yeni ilişkiler yaratma ve hemde kadrolaşarak öncülük rolünü ileri taşıma
kararlılığı içinde yürümek gerekiyor.</span><span style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span lang="NL" style="mso-ansi-language: NL;"><o:p> </o:p></span></p>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-19722339870674014972020-06-29T14:22:00.001-07:002020-06-29T14:22:21.465-07:00Bir Kez Daha Bolşevik Partizan ve Partizan Cenahının 1976 Ayrılığı Üzerine Tarihi Keyfiyetle Yazıp, Geçmiş, Hayallerde Kurgulanamaz..!<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjcTKS-rl-6fFesoPAvvFUkyjLhmn64Z-V5CIaoZEldj5Xxpu0F8E5DnxjjTuEzyLF9g0EeZ-hXA0Zm0pKssHGMxxanTi5IBIdNudbKrNow017NROgZ2KQck28OwFQk_bQnvvRCNWpaSK1X/s1600/ibo+az+olsakta.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="499" data-original-width="960" height="166" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjcTKS-rl-6fFesoPAvvFUkyjLhmn64Z-V5CIaoZEldj5Xxpu0F8E5DnxjjTuEzyLF9g0EeZ-hXA0Zm0pKssHGMxxanTi5IBIdNudbKrNow017NROgZ2KQck28OwFQk_bQnvvRCNWpaSK1X/s320/ibo+az+olsakta.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Halkın
Birliği olarak dünden bugüne Komünist hareketi değerlendirme konusunda,
hem </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">inkarcılık
ve hem de dogmatizme karşı sürekli ideolojik bir savaşım içinde
gerçeklerin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">savunucusu
olmaya çalıştık. Aslında hem mükemmeliyetçilik adı altında komünist
hareketi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">değerlendirmede
inkarcı bir hatta duran akımların-Atılım-Alınteri-Kızıl Bayrak, Evrensel vb.-
ve hem de komünist hareketi önemli ve ilkesel hatalardan azade gören, dogmatik
bir</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hatta
duran, özünde inkarcılıkla ikiz kardeş olan akımların savunusu-Yeni
Demokrasi, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ö.Gelecek,
D.Demokrasi, H.Günlüğü ,Y.İ.Çağrı, Çağrı çevresi- gelinen durumda
Kaypakkaya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yoldaşın
temel görüşlerinin özünü bile savunmaktan uzaklaşmasına karşın, hala ısrarla
kendisini Kaypakkayacı görmeleri komik bir görüntü yaratıyor. - düşüncelerini
çeşitli </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">boyutlarıyla
eleştirdik ve aslında bu akımların komünist hareketin doğuşu ve gelişimi, partileşme
sürecine ilişkin olarak, M-L ilkeleri bir yana iterek, kendi
oportünist-revizyonist görüşlerini haklı çıkarmak için, çifte standartçı bakış
açısını kendilerine temel aldıklarından dolayı, gerçekleri teslim etmede
zorlandıklarını ortaya koymaya çalıştık.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Biz
bu yazı her ne kadar Bolşevik Partizan'ın tarih çarpıtıcılığını açığa sermeyi
esas amaç edinmiş olsada, o dönemde birlikte oldukları TKP-M-L Partizan
cenahına da toptan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">verilmiş
bir yanıt olduğunu belirtmeliyiz..</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bugüne
kadar Partizan cenahının yalan ve çapıtmalarına dair TKP-ML hareketi
önderliği </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">genel
açıklamalar dışında gerçekleri olduğu gibi belgelere dayanarak kapsamlı olarak
ortaya koyma tutumu içinde olmadı. Elbette bu durum Partizan cenahının yalan ve
çarpıtmalarının devrimci kamuoyunca gerçekmiş gibi algılanmasına neden oldu.
Örneğin sanki TKP-ML-Partizan, TKP-ML Hareketi'ni “örgütten atmış “ yada
“Hareket Partizandan hizip örgütleyerek kopmuş” havası yaratmaya
çalıştılar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yine
1976 tartışma kampanyasını başlatan ve önderlik yapan Koordinasyon Komitesi
(KK) </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tartışmaya
dair bir çok konuda farklı düşünmesi gerekçesiyle, örgütün resmi önderliği
değilmiş ve örgüte önderlik yapamaz vb. biçimindeki değerlendirmeler, daha
sonrasında Partizanı oluşturan kesimin bir komünist örgüt içinde, M-L ilkeler
ve demokratik merkeziyetçilikte yani disiplinde pek bir şey anlamadıklarını ve
örgütsel ilkeler alanında görüşlerin disiplini adı altında anarşist bir
disiplin anlayışına sahip olduklarını gördük-yaşadık. Buradan olarak TKP-ML
Hareketi'nin 1973 yenilgisinin ardından ikinci kez yeniden toparlanma ve
sınıflar savaşımına müdahale etmede nasıl bir süreç yaşandığını ve
1976 tartışma kampanyasında Bolşevik Partizan'cıların iddia etmiş
oldukları gibi, “ KK örgüt içi tartışma sonuçlanmadan kadrolara kendi görüşlerini
dayattığı yada örgütün resmi görüşü olarak ilan ettiği ” savlarının ne kadar
gerçek dışı hayali iddialar olduğu üzerinde duracağız.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Herşeyden
öncesi burada şunu belirtmeliyiz ki mevcut halde Bolşevik Partizan ve
diğer </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Partizan
cenahıyla geçmiş üzerine yapılacak bir tartışmanın, tarih çarpıtıcılığını
düzeltme ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">gerçeklere
sadık kalarak oportünist, inkarcı ve dogmatik bakış açısına karşı, M-L bakış
açısını birkez daha ortaya koymak dışında, sınıf savaşımının güncelliği
bakımından bu tartışmanın pek bir aciliyet taşımadığını ifade etmek istiyoruz.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neki
gerçekler eğilip bükülmeden ortaya konmadığı sürece, bu türden tartışmalar
zaman </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">zaman
kaçınılmaz hale gelmektedir ve gelecektir de. Haliyle geçmiş üzerine
yapılacak </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tartışma
burada sonlanmayacak ve ihtiyaç oldukça yeniden yeniden gündeme gelecektir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Biz
bugüne kadar kulaktan dolma yada dedikodular üzerinde yazılmaya çalışılan
çarpıtılmış tarih yerine, belgelere dayanarak tarihe bakmayı hep merkezde
tuttuk.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Keza bundan sonrasında da bu ilkeli tutumuz
üzerinde yürüyerek komünist hareketin ve TKP-ML Hareketi'nin geçmişini
belgelere dayanarak ele alma yolunda yürüyeceğiz. Buradan olarak </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">öncelikle
en çok çarpıtılan 1976 Nisanda başlayıp Temmuz-Ağustosta ve Kasım ayında noktalanan,
örgütün 1973 yenilgisi ve nedenleri, hata ve zaafları, başta Türkiye’nin
sosyo-ekonomik yapısı olmak üzere, parti ve partileşme süreci, devrimin yolu,
birleşik cephe, ulusal sorun, Kemalizm'in</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">önderliğinin niteliği, çalışma
alanlarının yeniden belirlenmesi, kadro politikası <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>vb. bir çok alanda tartışma ve tartışma
sürecinde farklı yaklaşım içinde olan kesimlerin bakış açıları ve pratik
tutumları ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">t</span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">artışma
ilkelerine ne kadar bağlı kalındığı üzerinde durmaya çalışacağız.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız'ın ” İbo Can’a son kez” Başlıklı Yazıda Öne Sürdüğü Savlar Ne
Kadar </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Doğrudur.?</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız ismiyle, aslında Bolşevik Partizanın –1981 yılına kadar Partizan
cenahının </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görüşlerini
ortaya koyan 1976 TKP-ML Hareketi ve 1978 yılında TKP-ML Partizan adını </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">alan
1976 ayrılığına ilişkin “İbo cana son kez” başlığıyla gerçekleri ters yüz eden
ve 1976 </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tartışama
kampanya sürecinde yazdıklarını unutan ve tarihi gerçekleri kendi keyfiyetine
göre yazıp, 1976 tartışma kampanyası sürecinde “hep doğru devrimci bir hatta
durmuş” görüntüsü vererek her durumda M-L tutum aldığını öne süren Bolşevik
Partizan'ın kendi uydurduğu yada öyle zannettiği tek yanlı değerlendirmeleri
üzerinde duracağız.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eleştiriye
geçmeden önce birkaç sorunu aydınlatmak gerekiyor. Öncelikle TKP-ML </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareketi'nin
M-L çizgisini ve değerlerini Komünist Parti-İnşa örgütü (KP-İÖ) savunmakta ve
temsil etmektedir. Buradan olarak TKP-ML Hareketi'ni kimselerin temsil etmediği
savıyla </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yalan-yanlış
ve devrimcilikten uzak görüşler yazılıp çizilmekte, eleştiri adına hakaret
ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yalanlar
sıralanmakta ve sıralanmaya devam ediliyor. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
son olarak Bolşevik Partizan'cı Cihan Yıldız'ın ve “Bu Tarih Bizim” sitesinde
Yaşar </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Değerli
eylemiyle ilgili yazılanlar ve TKP/ML Hareket'i önderliğini “hain”likle
suçlayan yeni tarih yazılımı girişimlerine gereken yanıtları vererek, hareket
düşmanlarının ipliğini pazara </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çıkarmaya
çalışacağız.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız arkadaş büyük laflar etmeden önce elindeki 76 tartışmasına dair
belgeleri yayınlayarak , tartışmada okura yardımcı olması gerekiyordu. Neki
bunu yapmayan ve elindeki belgeleri bencil-bireyci bir yaklaşımla okurlara
açmayan, Cihan Yıldız arkadaş okurlara <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>hayali araştırıp-sorgulamayı salık veriyor.
Hatta tartışmada o kadar geriye savruldu ki artık kimse kendisine yanıt
veremez,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ibo can yoldaşa da “elinizde
belge yok boşa konuşuyorsunuz “ babında hav basarak <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>devrimci olmayan bir yaklaşım sergiledi.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız'ın hayali tarih yazımının iddia ve savlarını tek tek yanıtlayarak ve
bunları </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">belgelere
dayanarak yanıtlamaya çalışacağız.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız şöyle diyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Tarih
konusunda merakı olan arkadaşlara önerimiz bu konuda işe yazılı belgeleri
inceleyerek başlamaları, efsane anlatılarını, dedikoduları dönemin belgeleri
üzerinden sorgulamalarıdır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Anda
yürüyen sınıf mücadelesini tarihten daha önemli gören arkadaşlara ise
tavsiyemiz o </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dönemin
siyasi aktörlerinin, örneğin 1976’daki bölünmede KK hizbinde yer alanların
ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">başını
çekenlerin, 1981-1982 bölünmesinde Menşevik saflarda yer alanların başını
çekenlerin ve her iki dönemde de bir taraf olan Bolşeviklerin bugün nerede
olduklarını sorgulamalarıdır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Biz,
dün ne yaptı isek, bugün onu daha yetkinleşmiş bir biçimde sürdürüyoruz:
KK/T‘de yeni tipte partiyi, ML partiyi, Bolşevik partiyi inşaya devam ediyoruz!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Biz
Bolşevikler 1970’li yıllarda ağırlıklı olarak yurtdışı faaliyeti içinde yer
alan KK-T’li</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">komünistler
içinden çıkıp gelen bir akım olarak 1976 ve 1981 bölünmelerinde kendi</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görüşlerimizle
yer aldık. Derdimiz ve davamız her dönemde KK-T’de gerçek bir KP‘nin</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">inşası
idi. Bunun için mücadele ettik. Bu mücadeleden hiç vazgeçmedik. Aynı mücadeleyi
örgütlü olarak kesintisiz sürdürdük, sürdürüyoruz. “( Cihan Yıldız'ın İbo Can'a
Son Kez başlıklı yazısından.)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız arkadaş, merakı olanların geçmiş 1976 tartışama sürecine dair yazılı
belgeleri inceleyerek sorgulama yapmalarını doğru olarak salık veriyor.
Okurların sorgulama yaparak doğru tutum alabilmesi için bu dönemde kimin ne
savunduğu ve nasıl hareket ettiğine dair elindeki belgeleri yayınlamış
olması gerekiyordu. Haliyle elde belgeler olmadığı durumda, okurlara
yapılan okuyup-araştırıp sorgulama yapın çağrısının ayakları havada
kalıyor. Haliyle Cihan Yıldız arkadaş ellerindeki belgelerin kendi aleyhlerine
olması nedeniyle yayınlayamıyor! </span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Üstelik Cihan arkadaş ortada tartışma sürecine
dair belgeler olmadan okurları sorgulama yapmaya çağırmaktan geride kalmıyor.!Mademki
dogmatik hizipçiler 1976 tartışma sürecinde doğru ilkeler ve disiplin temelinde
sürece katıldılar, o zaman eldeki belgelerin kendilerini doğrulaması ve
haliyle gerçeklerin açığa çıkması bakımından ilk adımda yapılması gereken bu belgeleri
yayınlamak olmalıydı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neki
elinde belgeler bulunan Cihan Yıldız arkadaşın, elindeki
belgeleri yayınlamayarak, tartışmalarda belgelere dayanalım çağrısının;
gök kubbe altında hoş seda olmaktan öteye gitmedi görülüyor . Yine Cihan Yıldız
arkadaş 1976 tartışma döneminde yurt-dışında 2 kişinin KK'ne eleştirisini
içeren yazıda bolca alıntı yapıyor ama işine gelen yerlerde!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Gerçekten
de 76 tartışma kampanyası sürecinde doğru bir tutum aldığından emin olan
birisinin belgeyi devrimci kamuoyunda saklaması kadar olumsuz bir durum olmaz!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Biz
ne yaptıysak bugünde onu yetkinleştirmiş biçimde sürdürüyoruz” diyen Cihan
Yıldız arkadaş açıktan, geçmişte savunmuş oldukları "Türkiye emperyalizme
bağımlı olduğu sürece ülkenin sosyo-ekonomik yapısı yarı-feodal olarak kalır,
yarı-feodal ülkelerde devrimin yolu kırdan şehre doğru geliştirilecek KSİ
kurularak iktidarın parça paraca alınacağı halk savaşı yolu ve haliyle örgüt
çalışmasında temel çalışma alanları kırlar olacaktır.” Cihan Yıldız arkadaş,
Bolşevik Partizan'cılar dün savundukları bu düşünceleri bugün savunuyorlar mı
acaba? Aynı zamanda "bir ülkede kapitalist üretim ilişkileri egemense o
ülkede otomatik olarak sosyalist devrim gündeme gelir” yaklaşımını hala
kıskançlıkla savunmayı sürdürüyorlar mı?</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
arkadaş kedinin pisliğini gizlediği gibi dogmatik Mao'cu teori fukarası
görüşlerini </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">gizlemek
için tartışma sürecine ilişkin yazılarında KK’da öğrenme yerine, tam tersi
Mao'cu kopyeciliğe devam ederek, sosyo-ekonomik yapı, devrimin yolu vb.
sorunlarında özgün olan hiç bir şey söylemeyerek, Türkiye’nin sosyo-ekonomik
yapısını değişmez donmuş olarak görüp-tanımlıyor. İşte, Cihan Yıldız arkadaşın
hep doğruların savunucusu olduklarını iddia ettikleri sosyo-ekonomik yapıya
dair görüşleri: “Yok ama bir ülke de kapitalizm üretim ilişkileri belli bir
ilerleme göstermiş olmasına rağmen, feodal üretim ilişkileri belli bir çözülme
gösterse bile, bunlar bir devrimle tasfiye edilmemişse -ve hala önemli bir
etkinliğe sahipse, üst yapıda feodal kültür bütün ağırlığıyla ayaktaysa, feodal
artıklar, devrimin önünde en önemli engellerden birini teşkil ediyorsa-
toplumun gelişmesi için bu feodal artıkların tasfiyesi esas mesele olarak
devrimin karşısına dikiliyorsa.- o zaman o ülke de, kapitalist üretim
ilişkileriyle elde edilen ürün, feodal-yarı feodal üretimden elde edilen
üründen çok ta olsa, kapitalizmin hakimiyetinden söz edilemez.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">O
zaman o ülke yarı-feodal bir sosyo-ekonomik yapıya sahiptir. Önündeki devrim
aşaması, demokratik halk devrimidir. Bu anlamda ilk iki önerme birbiriyle
çelişme halindedir. ...“</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Önce
ilk iki önerme birbiriyle çelişme halindedir. Eğer bir ülkede kapitalizm
hakimse </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">(kapitalizm
hem alt hem üst yapıda rakipsiz hakimse kapitalizmin hakimiyetinden ve
kapitalist sosyo-ekonomik yapıdan söz edilebilir. ) o zaman, feodal artıklar
esas olarak tasfiye edilmiş demektir ve bunlar devrimin önünde önemli engel
teşkil etmezler. Kapitalist, bir ülkede devrim aşaması, sosyalist devrim
aşamasıdır. Sosyalist devrimden önce bir ara aşama yoktur....”</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Biz
yarı-sömürge, yarı-feodal ülkelerin de belli ortak özellikler taşıdığı ve bu
yüzden Halk </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Savaşı
stratejisinin bu ülkeler için genelleştirilebileceği görüşündeyiz. Biz
demokrasi olmaması, Milli bağımsızlık olmaması, emperyalizm tarafından ezilme
olgusu, yararlanılabilir bir parlamento olmaması, işçi grevlerini örgütlemeye
komünistler olarak legal olarak hakkımız olmaması olgusunun, yalnızca Çin
için değil, Türkiye için, yalnızca Türkiye için değil tüm yarı-sömürge,
yarı-feodal ülkeler için geçerli olduğunu pratikte görüyoruz. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“(Yurtdışında
2 Yoldaşın M’e Eleştirlier yazısından) <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıya
aktarmış olduğumuz alıntı, Cihan Yıldız arkadaşın heyecanla neyi savunduğunu,
tartışma kampanyasında ne kadar öğrendiklerini ve ne kadar M-L bakış açısına
sahip olduklarını göstermektedir. İşin ilginç olanı B.Partizancılar<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>tartışma kampanyası sürecinde, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sanki KK ile İstanbul Bölge Komitesi arasında
3. Yol izliyormuş havası vererek, aslında dogmatizmlerini gizlemeye
çalışmaktadır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Demek
ki, KK önderliğinde başlatılan tartışma kampanyasının, aydınlatılması gereken
ana </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">unsurlardan
birisi olan sosyo-ekonomik yapı ve buna bağlı sorunlardı. Cihan Yıldız arkadaş
her ne kadar yazısında tartışma “kampanyasının esası sosyo-ekonomik yapı
değildi “ dese de, doğru söylemediğini, geçmişte yazdıkları yazıda netçe görmek
mümkündür. Tartışma kampanyasına iletilen “ Yurtdışında 2. Yoldaşın M’e
eleştiriler” başlıklı yazıda şunlar söyleniyordu: “Açıktır ki sosyo-ekonomik
yapıda ayrı bir tespit, ayrı bir devrim stratejisini ayrı bir çizgiyi
beraberinde getirecektir” denerek daha tartışma yeni başlamışken “ Biz devrim
stratejisi konusunda görüş ayrılıklarının, kaçınılmaz olarak örgütsel ayrılığı
da beraberinde getireceğini görüyoruz. Bu konuda hayale kapılmıyoruz. Ama
bugünkü dönemde görüş ayrılıklarının tam olarak ortaya çıkmadığını da
görüyoruz.” </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önümüzdeki
dönemde bu yüzden tartışma yoğunlaştırılmalı, görüş ayrılıklarının üstüne </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">gidilmeli,
bunların ilkelerde mi-yoksa günlük siyasi meselelerde mi olduğu tespit
edilmeli, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ilke
ayrılıkları herkesin görüp, kavrayacağı bir açıklıkla ortaya çıkarılmalıdır.
Ancak böyle bir </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">durumda
örgütsel ayrılık gerekli ve kaçınılmaz ve teşkilatımız için, halk için zararlı
değil </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yararlı
olur.” ayrılık tamtamları çalarak, benim gibi düşünmezseniz yollarımızı
ayırırız </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tehdidini
savurarak, ayrılıkçıları kışkırtıyor. Sonra da utanmazcasına birlikçi
görünerek </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İstanbul
Bölge Yönetiminin(İBY) açıktan disiplini tanımaz tutumu karşısında iş olsun
torba dolsun babında “Biz bu anlamda bir bölgenin M'in tartışma yazısına
verdiği cevabı -M'i reddeden tavrı dolayısıyla hatalı buluyoruz.” demekten öte
bir şey söylemeyerek aslında örgütün merkezi disiplini yerine kendi görüş
disiplinine göre hareket ederek açıktan hizipçilik içinde olan İBY’nin yıkıcı
ve hizipçi “olmadığını”, KK’nın yıkıcı ve “hizipçi” olduğunu söylemekten geri
kalmıyor!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Buradan
da anlaşılabileceği gibi yurt-dışı yönetiminin tartışma sürecinde ayrı bir
iradesi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yoktur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Nitekim
bunu İBY’nin Temmuz 1976 yılında ayrılık ilan ederek örgüt saflarını terk
etmesinin ardındanyurtdışındaki kadroların da hizip olarak ayrılık ilan edip
merkezi yönetimin disiplinini yok sayarak örgüt saflarında çekip
gitmelerinin yani yurtdışının da İBY'nin arkasından sürüklenmesi aslında
dogmatik yıkıcıların ortak bir paydada hareket ettiklerini gösteriyor. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Peki
bumudur, örgütün iç tartışmasında ilkelere ve disipline bağlı hareket etmek.
Bumudur yıkıcı ve bölücülüğe karşı tutum alıp mahkum etmek. Elbette hayır.
Yurtdışı Yönetimi tek bir satır yazıyla <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>İBK yıkıcılığını eleştirip-mahkum etmemiştir.
Bu da onların hizip kurmada ortak hareket içinde olduklarını
gösterir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tamda
bu tartışma sürecinde, doğru olan örgüt içi mücadele ve disipline bağlı kalarak
ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tartışmanın
sağlıklı bir hatta yürümesine özen gösteren, birlik-eleştiri-birlik yolunu
tutarak, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">farklı
görüşlerin yayınlandığı Proleter Birlik’in yayın hayatına başlamasına önderlik
eden </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK’idi.
KK, görüş ayrılıkları üzerine tartışma yapılarak,Kongre yada konferans
toplanarak </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgütün
görüş ayrılıklarının burada noktalanması yolunun tutulmasını talep ediyor, ayrılık
olacaksa da sağlıklı tartışma yapılarak örgütün en üst kurumu olan delegelerin
seçimiyle toplanacak olan Kongre yada konferansta olması gerektiğini
savunuyordu. Ama bu örgüt içi mücadele ve disiplin çizgisine uymayan dogmatik
hizipçilerdi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK’NIN
DURUMU VE ÖNDERLİĞE DAİR BOLŞEVİK PARTİZAN'IN SALVO ATIŞLARI:</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Değişik
zamanlarda TKP-ML Hareketi'nin önderliği ve önderliğin gelişimine dair
çeşitli </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">değerlendirmeler
yaptık. Hareket önderliğine ilişkin ne abartıcı ve nede küçümseyici değerlendirmeler
içinde olduk. Mümkün olduğunca nesnel değerlendirmelerde bulunduk. İşin daha da
önemlisi, dogmatikler hareketin önderliğini olduğundan farklı ve abartıcı bir
yere koydular. Kafalarında oluşturmuş oldukları ulaşılmaz önderlik yargıları,
tartışma kampanyası döneminde tuzla buz oldu. Yani dogmatikler önderliği
örgütün gerçekliğinden kopuk, ulaşılması mümkün olmayan kişiler olarak hayal
ettiler. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
Cihan Yıldız arkadaş KK’nın kapsamlı olarak yapmış olduğu ve kendi gerçekliğini
ortaya koyan özeleştiride ders çıkarma, öğrenme yerine, “KK nasıl olurda böyle
gerçekleri ortaya koyan özeleştiri yapabilir” diyerek KK’ya serzenişte
bulunuyor ve şöyle diyor: “KK’nin “ özeleştiri” sine gelince bu özeleştiri
tepeden inmeci yönteme karşı başkaldıran kadroları kaybetmemek için kaleme
alınmak zorunda kalınan, hatanın derinliğini kavramayan, 'bölünmeyi
önlemek için taviz verme' olarak değerlendirilen sözde bir özeleştiridir. Bir
diğer yanıyla öyle bir özeleştiridir ki bu, partinin İbo’dan sonra geri kalan
yönetici kademesinin bütün hatalarını, partinin aslında parti olmadığının
ispatı için kullanan, tasfiyeciliğin temellerini “özeleştiri” adı altında
ortaya koyan, parti tarihi açısından bir utanç belgesidir.”(Cihanın İbo Can'a
Son Kez başlıklı yazısından)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız arkadaş bu paragrafta kocaman partinin önderliği nasıl olurda sıradan
bir çok hata yapabilir duygusu içinde, örgüt tarihinin neden hayali
güzellemelerle yazılmadığına hayıflanıyor. Yine KK’nın tartışma kampanyasını
başlatmada yapmış olduğu metot hatasının özeleştirisini “kadroları kaybetmemek
adına yapılmış, sözde bir öz-eleştiri” olarak küçümsüyor ve ön yargıcı tutum
içinde niyet okumaya kalkışıyor. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aslında
tüm bunlar<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Merkezi Önderliğin kendileri
gibi basit ve sıradan bir düşünce tarzı içinde olmadığını, örgütün hata ve
zaaflarının temelleriyle birlikte ortaya konmasını anlama ve bilince çıkarma
başarısını gösterememeleri nedeniyle, KK’nın yaptığı herşeyin altında birşeyler
arama yolunu tuttuklarını gösteriyor. Yani dogmatikler KK’ya güvenmiyorlar ve zaten
değerlendirmelerine yön verende bu ön yargıcı yaklaşım oluyor. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Peki
dogmatiklerin iddia etmiş olduğu gibi KK, özeleştirisinde nesnellikten ırak ve
sırf kadroları kazanmak adına sözde mi özeleştiri yapıyor. Uzun olmasına karşın
okuyucunun gerçekleri anlaması bakımından KK’nın örgütün önderliğinin
gelişimine dair ve tartışma kampanyasına ve de özeleştiri sürecinin değişik
dönemler yapılan hata ve yetmezlikleri çeşitli düzeyler ortaya koyan ve örgüt
içi tartışma yayın organı Proleter Birlik’in 1.sayısında yayınlanan KK'nın özeleştirisini
yayınlıyoruz.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“KK’nın
TARTIŞMA KAMPANYASINDA İŞLEDİĞİ HATA VE YETMEZLİĞE </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">DAİR
ÖZELEŞTİRİSİ...!</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Bir süre önce hareketimizin
önderliğince açılan tartışma kampanyası ile birlikte ortaya çıkan ve bir
kesimde kopma noktasına kadar gelen olumsuz gelişmelerde önderliğin hataları
tayin edici olmuştur</span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderlik
öncelikle son gelişmelerdeki; hatalarını ortaya koymayı bulunduğumuz şartlar
açısından zorunlu görmektedir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareketimiz
içindeki-özellikle son dönemde ki-olumsuz gelişmelerin doğru bir şekilde
kavranabilmesi, çelişkilerin doğru ele alınıp M-L’min yol göstericiliğinin
ışığı altında çözümlenebilmesi için önderlik, tartışma kampanyasının açılıp
sürdürülmesine ve bir bölgedeki kadrolara karşı takındığı tavra ilişkin
hatalarını öncelikle ele almayı Hareketimizin ve bir bütün olarak halkımızın
yararına görmüştür. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tartışma
kampanyasının açılmasından sonra önderlikçe yapılan hatalar, elbette daha
önceki hatalarından koparılamaz. Bu yüzden, kısaca önderliğin gelişimini ele
alıp incelemek, son hataların kavranmasında yararlı olacaktır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
yazının amacı içinde bulunduğumuz somut durumla ilişkili önderliğin hatalarının
ortaya konması olduğundan geçmişteki hataların daha sonraki. bir özeleştiride:
( Hareketin öz-eleştirisinde ) derinliğine ortaya konması, gerekir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şimdilik
sadece gelişimini ve son hatalarını ele almakla yetineceğiz:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">a)Önderliğin
TİİKP hareketine muhalefet dönemi:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şanlı
15-16 Haziran hareketinden sonra TİİKP içinde belirginleşen ve
hareketimizin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ideolojik-Politik
temelini' atan, devrimci, muhalefet esas olarak İbrahim Kaypakkaya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yoldaş
tarafından yürütülmüştür </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bazı
yoldaşlar ']TİİKP hareketinin. Sağ oportünist. çizgisini bazı, noktalarda
eleştirerek bu muhalefete katılmışılardır. Ancak TİİKP’nin sağ oportünist
çizgisini yeterince açık kavrayamadıklarından muhalefetin eleştirilerinin
oluşmasına aktif olarak katılmamışlardı. Bu yüzden muhalefetin
ideolojik-politik özü İbrahim Kaypakkaya yoldaşça oluşturulmuş.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">b)Kopma
noktasına gelinmesi ve ayrılma dönemi: </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TİİKP
revizyonist yönetici kliğinin örgüt içi demokrasiyi işletmemesi,
eleştirileri </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"örgüt
disiplini”, ” gizlilik " kalkanları arasına sığınarak boğmaya çalışması,
uzun süreden </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">beri
var olan, devrimci muhalefeti kadrolardan gizlemesi, son olarak muhalefeti
yürüten </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">iki
yoldaşa komplo düzenlemesi devrimci muhalefetin ayrılığını kaçınılmaz hale
getirdi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Devrimci
muhalefetin TİİKP yönetici kliğince kadrolardan gizlenmesi sonucu birçok </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yoldaş
muhalefete ve ayrılığın örgütlenmesine katılamadı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
yoldaşlar TİİKP’nin çıkmaz içinde olduğunu, vahim hatalar işlediğini pratikten
görebiliyorlardı. Ancak o günkü siyasi tercihleriyle bu hataların ve çıkmazın
sebeplerini nasıl çözebileceğini göremiyorlardı. Bu yoldaşlar devrimci
muhalefetten DABK kararlarının yayınlanmasından epeyce sonra </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">haberdar
olabildiler, devrimci muhalefetin eleştirilerini kabaca öğrendikten sonra TİİKP</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">'ten
ayrılıp TKP(M-L)ye katıldılar. Bu yüzden TKP(M-L)nin oluşturulmasına temel
teşkil eden </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">eleştirileri
derinliğine kavrama imkanına-o dönemde-kavuşmadılar'" </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">c)TKP(M-L)’in
çizgisinin sistemleşmesi ve kısa çalışma dönemi: . Yukarda belirttiğimiz gibi
devrimci muhalefeti, ideolojik-politik özünün İbrahim Kaypakkaya yoldaş </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tarafından
oluşturulması bir kısım yoldaşların buna aktif olarak katılmamaları diğer
bir </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kısmının-büyük
çoğunluğunun-sonradan haberdar olarak iki çizgi arasındaki mücadeleyi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kavrama
imkanına sahip olmamaları, hareketin çizgisinin sistemleştirilmesini
sadece </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İbrahim
Kaypakkaya yoldaşa yükledi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İbrahim
Kaypakkaya yoldaş hareketin görüşlerini sistemleştirdi. Geçmişte devrimci
muhalefete aktif bir şekilde katılmayan diğer yoldaşlar, sıkıyönetimin ağır
baskı şartlarında zaten siyasi meselelerle </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ilgilenme
imkanı bulamadılar ve bu dönemin yüklü pratiğinde boğulup gittiler. Bu dönemde
bu yoldaşlara sadece hareketin yazılarını okuyup tasdik etmekten başka
yapılacak bir şey kalmadı O zaman ki KK’dan bazı yoldaşlar yazıları uzunca bir
süre sonra okuyabildiler. KK toplanamadığından yazılar tartışılarak onaylanmış
değillerdir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">c-Yenilgi
dönemi: </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kısa
bir çalışma döneminden sonra (1 seneden az) Hareketimizin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">önderleri
ve kadroları kısa aralıklarla yakalandılar. Başta, önderimiz İbrahim Kaypakkaya
yoldaş olmak üzere, K.K’nın büyük çoğunluğu düşmanın pençesine düştü.( KK
7 kişi de oluşuyordu. Bunlar İbrahim Kaypakkaya, Muzaffer Oruçoğlu, Aslan
Kılıç, Ali Taşyapan, Cem Somel, Almanyalı Kadir ve Ali Mercandı.1973
yenilgisinde Kaypakkaya yoldaş işkencede katledildi, Muzaffer Oruçoğlu, Aslan
Kılıç,Cem Somel ve Ali Taşyapan operasyonlarda değişik dönemlerde yakalanıp tutuklandılar.
Dışarıda kalan KK üyelerinden Almanyalı Kadir ve Ali Mercan örgüte olanak
yaratma adına Kürecik’in bir köyünde Amca (Aziz Vatan)nın da katılımıyla bir
toplantı düzenlenir. Bu toplantıda dağılan örgütü yeniden toparlama kararı
yerine geride kalan kadroların değişik alanlara yayılarak gizlenmeleri yolu
tutulur. Olanak yaratma adına Almanyalı Kadir yurtdışına gönderilir. Amca iyi
bildiği İstanbul’a ve Ali Mercanda Antep-İskenderun hattında gizlenmeye
çalışır. Amcada Ali Mercanda bulundukları alanda yeni ilişkiler
yaratırlar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yurtdışına
gönderilen Almanyalı Kadir ise devrimci mücadelenin dışına düşer. İstanbul’un
hızla toparlanmasında Amcanın-Aziz Vatan- önemli rolü olur. Zindanlarda
yeniden oluşturulan KK’nın- örgütün merkezi olarak çökertildiği 73-74
yılı sürecinde örgüt önderliksiz kalır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Değişik
zindanlarda bulunan yoldaşların bir yerde toparlanmasının akabinde örgütün
yeniden inşası için öncelikle yeni bir KK’nın oluşumu için kişilerle görüşüp
durumu rapor haline getirip yoldaşlara sunacak ve aynı zamanda yeni bir KK’nın
oluşumuna karar verecek bir değerlendirme komisyonu oluşturulur. Bu
değerlendirme komisyonunda polis tutumları olumlu, nesnel davranışlarıyla
yoldaşların güvenini kazanmış olan İrfan Çelik, G. A. ve H.Ş yer alırlar. Bu
yoldaşlar zindanlardaki tüm yoldaşlarla tek tek görüşüp
değerlendirmelerini, rapor haline getirip, yoldaşların değerlendirmesine
sunmuşlardır. Polis tutumu olumsuz olan C.S., “bundan sonrası devrimci
savaşımı omuzlayacak durumda olmadığını” <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>söyleyerek ,mücadeleden çekildiğini
açıklamıştır. Yeniden inşa dönemine önderlik edecek yeni KK’ya, eski KK
üyelerin de Aslan Kılıç, Muzaffer Oruçoğlu ve Ali Taşyapan uygun görülürken
yeni KK üyeliğine İrfan Çelik, H.Ş. ve dışarıda Amca (Aziz Vatan) atanır. Bir
yerde Aziz Vatan örgütün dışarıdaki KK temsilcisi rolünü üstlenir.HB )</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bazı
yoldaşlarda faşistlerce katledildi. (Ahmet Muharrrem Çiçek, Ali Haydar Yıldız
ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Meral
Yakar.HB.) Daha sonra önderimiz İbrahim Kaypakkaya yoldaş faşistlerce işkence
tezgahında hunharca katledildi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önder
yoldaşlarımız uzun süreli işkence ve hücre, safhasından sonra cezaevinde de
diğer </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kadrolardan
tecrit edildiler. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıda
anlattığımız gelişme sürecinden de anlaşılacağı üzere İbrahim Kaypakkaya
yoldaşın kaybı önderlik içinde kısa sürede doldurulması imkansız büyük bir
boşluk yaratmıştır. Önder yoldaşlar ilk fırsatta yenilginin nedenlerini
tartışmaya ve geçmişi değerlendirmeye çalıştılar. Tespit edilen hataların
özeleştirisinin hazırlanması kararlaştırıldı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ancak
bu çok uzun bir süre geçmesine rağmen, gerçekleştirilemedi. Özeleştirinin
şimdiye dek çıkarılmamasın da tayin edici etken öz-eleştirinin öneminin ve
hazırlanış metotlarının kavranmamasıdır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önder
yoldaşlar ilk dönemde bazı tespitlerin yapıldığı, ileri kadrolara bildirildiği
gerekçesiyle </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">özeleştirinin
acil olmadığı kanaatindeydiler. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Daha
sonra bütün kadrolardan bu konuda talep gelmesi diğer devrimci grupların
özeleştiri konusunda hareketimizi eleştirmesi meselenin aciliyetinin
kavranmasında önemli etken oldu. Özeleştirinin aciliyetine rağmen bir türü
hazırlanamamasındaki önemli etken, mükemmeliyetçi anlayıştı. Her yönüyle
mükemmel bir özeleştiri olması isteniyordu. Bu konuda küçümsenmeyecek
hazırlıklara girişildi, kadroların görüşleri alındı diğer komünist partilerin
ve devrimci ustaların görüşleri ve pratikleri hakkında araştırmalar yapıldı ve
derlendi. Bütün bu çalışmalar mükemmeliyetçi anlayıştan dolayı hala yetersiz
görülüyordu. Özeleştiri konusunda araştırmalar sürdükçe yeni -yeni meseleler
ortaya çıkıyor, yeni meseleler ortaya çıktıkça da, yeni araştırmalara, ihtiyaç
duyuluyordu. Ve bu böyle devam edip gidiliyordu. Böyle bir anlayışla
araştırmalar bir türlü sonuçlanmadığı için özeleştiri taslağının sistemli hale
gelmesi de gerçekleşemiyordu. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Özeleştirinin
gecikmesinde rol oynayan ikinci ve tali etken önderliğin dışındaki </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">etkenlerdir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Bu, önderliğin bu konudaki
hatasını hiç bir zamanı, azaltmaz, Önderlik yeniden inşa döneminde kavranması
gereken temel halkayı, esas olarak ideolojik,- politik düzeyde yol gösterme
görevini ve "bunu hangi metotlarla ele almak gerektiğini kavrayamadı. Esas
olarak pratik sorunlara eğildi. Geçmişte olan dar pratikçilik ve kendiliğinden
gelmeci anlayış devam ediyordu. Bu yüzden önderlikte görev alan yoldaşlar dar
pratiğin ayrıntıları içinde boğulup gittiler. Önderlerin pratik içinde yetişme
anlayışı, dar pratiğin ayrıntıları ile uğraşma şeklinde anlaşıldı. Önderlik
görevinin siyasi ve ideolojik düzeyde alt organlara, kadro ve sempatizanlara ve
kitlelere yol gösterme, yön verme, ideoloji ve siyasetin ışığında pratik çalışmayı
denetleme, tecrübe ve hatalardan çıkan dersleri sistemleştirip pratiğe ışık
tutacak şekilde kadrolara sunma, ülke ve dünya düzeyinde gelişen siyasi
gelişmeleri tahlil ve bunlara uygun politik tavırları tespit etme olduğunu
görmedi. </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Bu dönemde, (yeniden inşa
dönemine damgasını vuran, belirsizlik ve siyasetsizlik olmuştur.) dünyayı ve
ülkemizi yakından ilgilendiren bir dizi gelişmeye seyirci kalmıştır. Siyasetin
tespitine çalışılan birkaç konuda da (seçimler, siyasi yönergeler, Aydınlık’a,
verilen cevaplar vb konularda) hem getiriliş biçimi olarak hatalı hareket
edildi hem de muhteva olarak yanlışlara düşüldü. </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Özeleştirinin yapılmaması ve
ortak siyasi hattın belirginleştirilememesi.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">a)Kadroların
geçmişte ders çıkarma olanağını </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geniş,
ölçüde ortadan kaldırdı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">b)Yeni
çalışma döneminde geçmişin hatalı anlayışlarının atılması bir yana bu
anlayışların </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kökleşmesini
ve kemikleşmesini sağladı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">c)
Hareket içinde ademi merkeziyetçiliğin doğması için uygun ortam hazırladı.
Her </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">alandaki
yoldaşların anlayışlarına göre meseleler ele alınmak zorunda kalındı.
Aynı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">konularda
değişik anlayışlar ortaya çıktı, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
durum hizipçi çalışmalar için uygun ortam hazırladı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">d)Hareketin
önderliğine karşı kadrolarda güvensizlik yarattı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">e)Hareketin
derinlemesine gelişmesini ve birliğin pekişmesini aksattı. Disiplin ve
irade </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">birliğini
zayıflattı. İdeoloji ile siyasetteki bu belirsizlik,
demokratik-merkeziyetçiliğin sıhhatli işlerliğini önledi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">g)
Birlik ve ittifaklar konusundaki siyasetin netleşmesini saflarımızdaki sekter
tavır ve grupçu anlayışın yok edilmesini önledi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">h)Kolektif
siyasi eğitim çok cılız kaldı. Bu da kadro ve sempatizanların
ideolojik-politik, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">bakımdan
gelişmelerini önledi (engelleyici) ve genel siyasi gerilik alt edilemedi,
"Politik </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çalışma
bütün çalışmanın can damarıdır.” Marksist ilkesi hayata geçmedi. Kolektif
çalışma ve kolektif önderliğinin önemi kavranamadı. En başta önderlik olmak
üzere hareketin tüm kademelerinde kolektif çalışma ilkesi uygulanamadı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareketimizin
önderliği uzunca bir süreden beri siyasi önderlik konusundaki
yetersizliğini </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görmektedir.
Ancak bu eksikliğin giderek nelere yol açacağını, örgütümüze, halkın
davasına </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ne
ölçülerde zarar vereceğini ve şimdiden yol açtığı sonuçları; kısa süre önce
görmeye başladı. <span style="background: yellow; mso-highlight: yellow;">Uzun bir
süreden beri dünyadaki ve ülkemizdeki siyasi gelişmeler karşısında sessiz
kalan, kadroların ideolojik, politik ve örgütsel düzeydeki isteklerine cevap
vermeyen önderlik, yakın zamana kadar' önünde yığılı duran bu çelişmeleri
çözümünü hareketin çizgisinin taktik düzeydeki hatalardan arınıp, saflaşmasında
görüyordu. Ancak, gelişen sosyal pratik önderliği daha köklü çözüm yolları
aramaya, geçmişteki hataların sıhhatli tespiti için mevcut çizgimizi bir bütün
olarak gözden geçirmeye zorlamamıştır.</span> </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Bu amaçla bir süre önce bir araya
gelen önderlik Hareketimizin mevcut çizgisini bir bütün olarak gözden geçirdi.
Önderlik, Hareketimizin ağır yanılgısına yol açan hataların taktik düzeyi
aşabileceği, devrim yolu konusunda –devrimin karakteri konusunda değil- stratejik
düzeydeki hatalara kadara uzayabileceği kanaatine vardı. </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Bundan dolayı bir bütün olarak
siyasi çizgimizin dolayısıyla devrimimizin bir dizi temel meseleleri bütün
kadroların tartışmasına sunmak üzere, gündeme getirdi. Ancak önderliğin siyasi
geriliği ve tecrübesizliği onu bu alanda da hataya düşmekte alıkoyamadı. </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Tartışmaya sunduğu konularla
ilgili görüşlerini kadrolara karar şeklinde getirdi ve </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">metot hatasına düştü. Yeni
hatalar işte bu ortamda ve bu şartlar altında yapıldı. </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Hareketimizce yapılan bazı genel
tespitler konusundaki tereddütler, yeniden inşa dönemine girildiğinden bir süre
sonra önderlikteki yoldaşların ve bazı kadroların kafasında belirmişti. Bu
yüzden çizgimizdeki hatalı tespitlerin ortaya çıkarılabilmesi için 14 maddelik
araştırma konuları her bölgeye gönderilmiştir. Ancak bu konuların tartışılmasın
da da yeterli ete önderlik edilemedi. Haliyle de yararlı sonuçlar çıkarılamadı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderlik,
içinde bulunduğumuz sorunların çözümü için geniş bir tartışma
kampanyasının </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">açılmasına,
bu tartışmalarda çıkan sonuçları esas alarak özeleştirinin hazırlanmasını ve
yayın organının çıkarılmasını doğru bir metot olarak tespit etmişti.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Önderlik, bu doğru metodun
uygulanmasında hatalı davrandı. Çalışma alanlarının </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">çoğunluğunda bazı meselelerin
tartışılmış oluşunun ve kendi içinde de bazı konularda ikna olmasını esas
alarak bu konularla ilgili görüşlerini karar olarak bildirdi. Elbette bu
kararlar ikna ve ispat edici verilerle ortaya konup, hareketin kadrolarınca da
tartışılılıp benimsendikten sonra, resmi hale gelecekti. </span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Ama bu, kararların tartışmaya
açılması gibi çelişkili durumu ortadan kaldıramaz.</span><span style="background: yellow; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: yellow; color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-highlight: yellow;">Bu hatalı anlayışın sınıfsal
kaynağı küçük burjuva aceleciliğidir, örgütsel bakımda tecrübesizlik ise ikinci
ve önemli etkenlerden biridir</span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderliğin
tartışmaya açtığı temel meseleler hakkındaki görüşlerine karşı, ilk
tepkinin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">önderliği
ve hareketin disiplinini tanımama, önderliği kavga kaçakları, halka
güvenmeme, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">devrime
inanmama ile suçlama. noktasına kadar getirilmesi vahim bir hatadır. …</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Özetlersek:
Hareketimizin önderliği Aydınlık dönemindeki muhalefetten bu yana kolektif öze
sahip sağlıklı bir önderlik olamamıştır. İbrahim Kaypakkaya yoldaşın kaybı,
önderlikte </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kısa
sürede telafisi imkansız bir boşluk yaratmıştır. . Önderlik görevini yüklenen
yoldaşlar geçmişten beri kolektif bir önderlik içinde yer alamadıkların dolayı,
bu konuda oldukça tecrübesizdiler (önderliğin yapması gereken görevleri
kavrayıp çözme yolunda doğru adımlar atamadılar.)Bu yüzden Yeniden inşa
çalışması dönemindeki hatalı görüş ve uygulamalar eleştiri, özeleştiri ve ikna
metoduyla çözümlenemedi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hataların
birikimi acelecilik hatasına düşülmesini getirdi. Önderliğin tartışmanın
açılmasındaki hatalı davranış, geçmişten beri önderliğe karşı oluşan tepkiyle
birleştiğinde bir bölgeden kadroları hatalı davranışlara itmiştir. Kadroların
hatalı hareketi, önderliği ve hareketin disiplinini tanınamama, örgütsel
birliği zaafa uğratma noktasına kadar gelmiştir. Biz kadroları bu hatalı,
davranışa iten asıl etkenin geçmişten </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">beri
önderlikçe yapılan hatalar olduğu kanaatindeyiz. Ama yoldaşların hareketin
birliğini </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">bozmaya
kadar varan davranışları önderliğin hatalarıyla izah edilemez. Bu noktada'
yoldaşların hatalarının önemini görmeleri, özeleştirilerini yapmaları ve
hatalarını tespite çalışmaları hareketin birliğinin pekişmesi ve sağlıklı
gelişmesi açışından zorunludur. Yoldaşlar, önderlik yaptığı hataların bilincine
varmıştı ve düzeltme yolunda çaba sarfetmektedir. Diğer yoldaşların da aynı
şekilde hatalarını tespit etmelerini ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kendilerini
düzeltmeye çalışmalarını istemektedir. Önderlik yukarıda belirtildiği gibi
geçmişin</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">gözden
geçirilmesi, hatalardan dersler çıkarılması kısaca geçmişin değerlendirilmesi
ve özeleştirinin yapılması için bir kampanya açmıştır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tartışmanın
getiriliş biçimi hatalar taşısa bile bu tartışmanın açılması olumlu bir </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">şeydir
Bütün yoldaşlar hem hareketin hem de tek tek yoldaşların işledikleri
hatalar </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">üzerinde
durmalı acımasızca bütün önyargılardan uzaklaşarak bunları tespit etmelidir.
Şunu hiçbir zaman unutmamalıyız. Hatalarımıza karşı tavrımız- bizim hem de
tek </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tek
yoldaşlar olarak devrimci olup olmadığımızın ölçüsüdür. Lenin yoldaş bu
konuda </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">şunları
söylüyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Bir
siyasi partinin kendi hataları karşısında durumu bu partinin ciddi olup olmadığı
konusunda, sınıfına ve emekçi kitlelerine karşı görevini gerçekten yerine
getirip getirmediği konusunda hüküm vermek için en önemli ve en inanılır
ölçüttür. Hatasını açıkça tanımak, hatanın sebeplerini keşfetmek, hatayı
doğuran durumu tahlil etmek, bu hatayı düzeltme imkanını dikkatle araştırmak,
işte ciddi 'bir partinin belirtileri bunlardır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Gereklerini
yerine getirmek, kendi sınıfına ve ondan sonra kitleleri yetiştirmek
böyle </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">olur”(
Leninizm’in İlkeleri,s.23,Stalin'in Lenin den yaptığı alıntı.") </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderlik
bunları yaparken görmediği hataları, yanlış tespitleri, olabilir. Bütün
yoldaşlar önderliğe ve birbirlerine karşılıklı yardımcı olarak bunların
üstesinden gelebiliriz. Buna inancımız tamdır. Açılan tartışma kampanyasının
demokratik merkeziyetçilik ilkesinin ışığı altında yürümesi gerekir. Bütün
yoldaşlar "Kızıl Kitaptan" ve diğer eserlerden disiplin, birlik, eleştiri-özeleştiri
parti içindeki ideolojik mücadeleleri tekrar gözden geçirmelidirler.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareket
zor günler geçirmektedir. Böyle, durumlarda bireyci-kariyeristler, fırsatçılar </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hareketi
parçalamayı amaçlayabilirlar. Bunlara karşı uyanık olmalı, bunları her
fırsatta </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">teşhir
etmeliyiz. Bu günler. Aynı zamanda kimin ne olduğunu ortaya çıkaracaktır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tartışma
kampanyasının bütün kadro ve ileri unsurlara ulaşabilmesi için tartışma </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yazılarının
da içinde yer aldığı bir yayın organa en kısa zamanda çıkarılmalıdır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eleştiri-özeleştiri
ve tartışmalarda devrimci ilkelere sımsıkı sarılalım. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Demokratik
merkeziyetçilik ilkesine bağlı olarak kendi düşüncemizi özgürce savunalım.
Hareketin disiplinine tabi olalım. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yoldaşlarımıza
karşı açık yürekli ve dürüst olalım..!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ayrılığa.
değil birliğe, yönelelim..!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yaşasın
Marksizm-Leninizm- Mao Zedung Düşüncesi..!”</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıdaki
KK’nın özeleştirisinde de görüleceği gibi KK tartışmanın açılışında hatalı bir
metot izlediğinin kapsamlı özeleştirisini yaparken, tartışma kampanyasında asla
kendi görüşlerini dayatmacı tutum içinde olmadığı gibi, tartışmanın sağlıklı
yürütülmesi için örgüt içi tartışma yayın organın çıkarılmasını gündeme getiri ve
nitekim zaman geçmeden <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Proleter Birlik
adlı örgüt içi tartışma yayın organın çıkarılmasına karar verilir ve çıkarılır.
KK, Tartışma kampanyasının kadrolara ve hatta ileri sempatizanlara kadar
taşınması, eleştiri-özeleştiri mekanizmasına bağlı kalarak örgüt içi mücadelede
sekter ve ayrılıkçı tutumlardan mümkün olduğunca uzak durulması çağrısı yapar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Demek
ki KK sorunların örgüt platformundan tartışılarak örgüt iradesiyle çözülmesi
gerektiğini salık veriyor. Elbette örgüt içi mücadele ilkelerine uyulması ve disiplinin
gereklerine bağlı kalınmasıyla.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız Gözünün Önündeki <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Merteği Görmezken,
Elin Gözündeki <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Çöpü</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Görmekten
Geri Kalmıyor..!</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Burada
geçerken Cihan Yıldız arkadaş haliyle Bolşevik Partizan KK’nın önemli bir
kesiminin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dökülmesini,
TKP-ML Hareketinin çizgisine yüklemeye çalışıyor. Bu bakış açısının
hatalı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">olduğunu
belirtmeliyiz. Elbette gönül isterdi ki devrimci kavgaya katılan önderler
ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">militanlar
yaşamlarının sonuna kadar devrimci kalsınlar. İstemekle olmuyor. Devrimci </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">savaşıma
katılan kadroların bir bölümü değişik nedenlerle devrimci safları terk edip
köşesine </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çekildiği
gibi, bir kesimde farklı alanlarda örgütsüz politika yapmaya yöneldi.
Buradan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hareket
ettiğimizde, devrimci savaşımın dışına düşen önder ve militan kadroların esas
sorumlusu devrimci örgütler değildir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Elbette
örgütlerinde bu durumda sorumlulukları vardır. Ama bu sorumluluğun tali
olduğunu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">belirtmeliyiz.
Devrimci mücadele bilinçli ve gönüllü temelde yürütülen bir savaşımdır.
Bu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">bakımdan
da devrimci mücadelenin istenilen boyutta ilerleyip başarıya doğru yol
almaması, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">devrimci
saflar da önemli kırılma yaratmış ve yola sonuna kadar gitmek amacıyla çıkan
bir </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">öncü
ve militan kadro, yarı yolda nefessiz kalıp <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>safları terk etmiştir. Bu aynı durum TKP-ML
Hareketi saflarında da yaşanmıştır. İbrahim Kaypakkaya yoldaşla örgütün
kuruluşuna katılanlar ve daha sonrası yenilginin ardında yeniden inşa
döneminde oluşturulan 2. KK yer alan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kadroların
önemli bölümü değişik dönemlerde mücadelenin dışına düşmüşlerdir. 1.KK’da </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görev
alan kurucu kadrolardan Kaypakkaya yoldaş katledilmiş ve geri kalanların hemen
hepsi de mücadelenin dışına düşmüştür. Aslan Kılıç ve Ali Mercan Aydınlık’a
dönüp karşı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">devrimci
bir çizgiye kapaklanırken, Ali Taşyapan, Cem Somel, Almanyalı Kadir ve Muzaffer
Oruçoğlu sıcak mücadelenin dışına savrulmuşlardır.- 2. KK’de görev alan önder
kadrolardan İrfan Çelik yoldaş işkencede katledilirken, Aziz Vatan, H. Ş,
Almanyalı Cemal, H.İ.A, Ali Taşyapan değişik dönemlerden sıcak mücadeleden
kopmuşlar . 2 KK'da yalnızca Z.U. mücadeleye sürdüren bir çizgide
durmuştur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İşin
ilginç olanı bu aynı durum hem 1978 yılında yeniden oluşturulan TKP-ML Partizan
ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hem
de Bolşevik Partizan örgütlerinin yeniden oluşturulan önderlikleri içinde
geçerlidir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şöyle
bir hatırlayalım TKP-ML Partizanın 1.MK’de görev üstelenmiş olan önder kadrolardan
Süleyman Cihan işkencede katledilirken, polis operasyonlarında gözaltına alınıp
işkencede </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geçirilen
kadroların önemli bölümü çözülerek mücadelenin dışına düşmüşlerdir.
Partizan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1.MK’sında
görev alan kadrolar: Sefa Kaçmaz, İ. Ü., Erhan Gencer, B.İ., İ. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Güzel,
A. Yavuz Çengeloğlu ve Süleyman Cihan. Bunlarda Süleyman Cihan 12 eylül
faşist </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">darbesinin
ardında gözaltında işkencede katledilirken İ.Ü, Erhan Gencer, B.İ, A. Yavuz
Çengeloğlu işkencede olumsuz tutum takınarak, mücadelenin dışına </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">düşmüşlerdir.
İ. G. ve Sefa Kaçmaz 1981 yılında Partizan'dan ayrılıp Bolşevik Partizan'ı
kurdular. Bir dönem sonra Sefa Kaçmaz Bolşevk Partizan'dan ayrılıp Mücadele
Bayrağı adlı bir dergi etrafında tutunmaya çalıştı. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neki kısa bir dönemin
ardından Mücadele Bayrağı kendisini feshetti. Grubun başını çeken Sefa Kaçmaz
ise bir dönem sonra- ki doğruysa-soluğu karşı devrimci Aydınlıkta buldu.
Böylece İsa Güzel dışında Bolşevik Partizanın öndeliğine soyunan kadrolarda
sıcak savaşımın dışına düştüler.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Burada
durup sormak gerekiyor Sefa Kaçmaz Bolşevik Partizan'ı kuran iki kişiden
birisiydi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Diğeri
İ.Güzeldi. Peki burada durup sormak gerekiyor, büyük iddialarla 1981 yılında
ortaya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çıkan
Bolşevik Partizan kurucularından İ.Güzel dışında kimselerin ayakta kalmamasının
sorumlusu, Bolşevik Partizanın çizgisi mi yoksa değişik nedenlerden dolayı
kişilerin yetmezlikleri ve zaaflarının sonucu mu ? Cihan Yıldız arkadaş
başka akımları kolayca eleştirirken birazda kendi gerçeklerine ayna tutmuş
olsalardı sanırız daha inandırıcı olurdu. Maalesef Türkiye devrimci hareketi
devrimci önderlik ve militan mezarlığına dönmüştür.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Haliyle
bir çok devrimci hareketin önderlikleri hızlı değişim yaşamış ve önemli dökülme
ve savrulmalarla yüz yüze kalınmıştır. Keza bu olumsuz durumda KK’da, Partizan
cenahı ve Bolşevik Partizanda nasibini almıştır. Yani Bolşevik Partizan'ın
önderlik gerçeği diğer akımlardan farklı bir gelişim içinde olmamıştır.
Bolşevik Partizan 1981 ayrılığında bir çok kadroyla yola çıkmış ve ama süreç
içinde bu öncü ve militan kadroların önemi bölümü sınıf savaşımının dışına
düşmüştür.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tüm
bunlar Cihan Yıldız'ın palavra atmasını haklı kılmıyor. Avcı hikayesini çok
seven Cihan Yıldız arkadaş, diğer konularda olduğu gibi sosyo-ekonomik yapının
tahlilinden devrimin yoluna kadar dogmatik ve değişmez bir hatta durmasını
unutarak, en doğrunun savunucusu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kendileri
olduklarını söylemekten kendisini alamıyor: Cihan Yıldız'ın palavrasını okumayı
sürdürelim:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“TKP/ML
içinde İK’nın ana hattı doğru çizgisindeki hataların doğru eleştirisini yaparak
partiyi Bolşevikleştirme yönünde ilerletenler biziz. SEY konusunda Türkiye
Komünist Hareketi içinde en doğru çözümlemeyi yapıp ortaya koyan örgüt biziz.
KK’nın ardılları, önce kendi kendilerini tasfiye ettiler. İK’yı ve Mao’yu küçük
burjuva köylü devrimcisi ilan ettiler bir ara. Sonra onu yeniden keşfetti bir
bölümü. Sallanıp durdular. Büyük bölümü zaten devrimci safları bıraktı ya da
devrimciliği internet ortamında nostaljik takılmalara sığdırdı. Herkes kendine
yakışanı yapıyor sonuçta.”( İbo Can'a Son Kez başlıklı yazısından)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Burada
durup Bolşevik Partizancılara sormak gerekiyor; siz ne zaman Türkiye’nin sosyo</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ekonomik
yapısında kapitalist üretim ilişkilerinin egemen olduğu sonucuna vardınız ?
Aynı zamanda emperyalizme bağımlı yarı-sömürge ülkeler devrimin zaferine kadar
yarı-feodal kalır görüşünü ne zaman özeleştiri yaparak terk ettiniz? Türkiye de
kapitalizm hangi yolda gelişerek egemen hale geldi? Örneğin Prusya yolunda
kapitalizmin Türkiye de geçerli olmadığını savunuyordunuz. Peki kapitalizmin
hangi yolda feodal ilişkileri çözerek geriye iterek onun yerini aldı.? Yine
patlama olmadan yani devrim olmadan nicel birikimlerin nitel değişime
uğramayacağı görüşünüzü terk ettiniz mi ?</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Haliyle
öncelikle yanıtlanması gereken sorular bunlardır. İkinci olarak öne sürülen
iddia </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TKP-ML
Hareketinin İbrahim Kaypakkaya yoldaşı küçük burjuva köylü devrimci olarak
nitelediği iddiası. Bu iddianın hiçte doğru olmadığını belirtmeliyiz. KK’da ilk
dönemler böyle bir eğilim oluşmuş olsa da tartışma süreci içinde bu görüşler
terk edilmiş ve örgütün ezici çoğunluğu, İbrahim Kaypakkaya yoldaşı ve
önderliğinde kurulan TKP-ML Hareketini komünist örgüt olarak değerlendirmiştir
– örgüt içinde tek tek kişiler Garbis Altınoğlu gibi, İ.K’yı küçük burjuva
devrimci önderi olarak görenlerde vardı. Bunlar örgütün bütününe mal edilemez.
Her daima örgüt için küçük bir azınlık olarak kaldılar..- 1994 birlik sürecine
kadar bu durum devam etti. 1994 MLKP-K’nın kuruluşu sürecinde geçmiş sorunu
gündeme alınıp tartışılmayacağı ve çözümü geleceğe bırakılacağı yaklaşımı
olmasına karşı, MLKP-K’nın kuruluş Kongresinde <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>oldu bittiye getirilerek bir yerde darbeci bir
tarzda geçmiş sorunu gündeme alındı, tartışıldı ve oylamayla küçük bir oy
farkıyla geçmiş sorunu karara bağlandı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neki
bu sorun daha sonrasında hiçbir biçimde tartışmaya açılmadı ve adeta yasak
kondu. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aslında
geçmiş sorunu ilke sorunuydu. Bu sorunu biz komünistler küçümsedik ve bir
örgüt </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">içinde
bugün azınlıkta kalınsa da yarın tartışma-etkileme yoluyla durumun
değiştirileceğine inanıyorduk. Ama MLKP-K önderliğinde görüş ayrılıklarının
tartışmasından öcü gibi korktuğunu ve özellikle geçmiş sorunun üzerini
kapatarak bilinçli olarak tartışmadan uzak durduğunu gördük ve yaşadık. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Nitekim
örgüt içi mücadelede anti-demokratik yasakçı ve darbeci yaklaşımların MLKP’de
egemen olmasına kadar, komünistler olarak kararlı ve ısrarlı bir savaşım içinde
olduk, MLKP-K önderliğinin tüzük hükümlerine uygun davranmayarak, eleştiri ve
tartışmadan kaçması ve görüş farklılıklarını örgüt platformunda tartışmayı, “örgüt-bölücülüğü
ve yıkıcılığı olarak gören-gösteren yaklaşımların” örgütte egemen kılması ve
sosyalist demokrasinin geminin bordosunda denize atmasıyla, hem geçmiş
değerlendirmesi, hem de örgüt içi mücadele yöntemleri ve tüzük’ün boşa
düşürülmesi, Leninist parti öğretisinin reddedilmesi komünistleri 1995
Ağustosunda MLKP-K ile yollarını ayırmaya ve komünist hareketi KP-İÖ nezdinde
yeniden ete kemiğe büründürmeye yöneltti. Gelinen durumda TKP-ML Hareketi'nin
görüşlerini ve değerlerini yalnızca KP-İÖ temsil etmektedir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bolşevik
Partizan’ın ukala yazarlarından Cihan Yıldız hayali tarih yazacağına,
gerçekleri öğrenmeye çalışıp 1976 tartışma sürecinde savunmuş oldukları
görüşlerinin özeleştirisini yapıp, TKP-ML Hareket'inde öğrendiklerini teslim
etmeleri yerinde bir davranış olacaktır. Ama grupçuluk, önyargıcılık ve Hareket
düşmanlığı Bolşevik Partizan'cıların gerçekleri görmesine perde olmuştur.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1972
Yılında Kurulan TKP-ML Hareketi Parti Olarak mı Kuruldu..!</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Partizan
cenahı 24 nisan 1972 yılında İbrahim Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde kurulan
TKP-ML Hareketi'nin TİİKP-PDA’da ayrılığı ilan edip bağımsız komünist bir örgüt
olarak değil de ortaya parti olarak çıktığını iddia ederek, 1976 tartışma
kampanyasında KK’nın “TKP-M-L Hareketi'ni parti öncesi komünist örgüt olarak
nitelemesini”, “kurulmuş partinin tasfiye edilmesi “ olarak niteleyip, KK’yı
“parti tasfiyeciliğiyle” suçlayan dogmatikler ve aynı yolun yolcusu Bolşevik
Partizan proletaryanın komünist partisi nedir sorusuna sürekli olarak kaçak
yanıt vermeye çalıştılar. Biliyoruz ki öz olarak komünist partisi; işçi
sınıfıyla sosyalist hareketin aynı kulvarda buluşmasıdır. Komünist hareket
doğduğundan itibaren sınıfla sosyalist hareketi aynı kulvarda buluşturmaya
yönelmekle yükümlüdür. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
komünist hareketin partiye doğru yürümesi hem program ve temel
taktiklerinin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">belirlenmesi
ve pratiğe sürülmesi, hem oportünist-revizyonist akımlarla hesaplaşılması,
varsa </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">komünist
güçleri aynı hatta buluşturması ve hem çizgiye uygun örgüt çizgisini </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">pratiğe
geçirecek kadrolaşmanın sağlanması, örgütün sınırlarını çizen ve herkes için
eşit disiplin sağlayan tüzük’ün hazırlanması ve ardında bir konferans yada
kongrenin toplanarak örgütün seçilmiş delegelerle parti kuruluşunun ilan
edilmesidir. Görülebileceği gibi parti; komünist örgütün olgunlaşma ve sınıfla
bağlarını sağlama, emekçiler arasında sevgi ve sempati kazanma halidir. Buradan
olarak 1972 yılında Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde kurulan TKP-M-L Hareketi
yeni kurulmuş ve doğru düzgün organları oluşmuş, program ve tüzüğü hazırlanmış,
emekçi kitlelerce ciddiye alınacak boyutta örgütlü ilişkiler yaratmış, az çok
sınıfla bağlanmış ve oportünist-revizyonist akımlarla hesaplaşmış bir durumda
değildi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Düşünelim
ki, 24 Nisan 1972 yılında TKP-ML hareketi parti olarak kurulmuş. Ama ciddi bir
partinin fonksiyonunu oynayacak bir konumda değil. Partinin önderliği
Kaypakkaya yoldaş dışında örgüt çizgisini özümlemek bir yana, anlama-bilince
çıkarmada uzak. Örgütün örgütsel sınırlarını belirleyen tüzük’ü yok. Yine
örgütün ne için dövüşüp neyi amaçladığını ortaya koyan program hazırlanmış
değil ve tüm bunların toplamı olarak örgüt iradesinin somut ifadesi olan
kuruluş kongre yada konferans toplanmış değil. Daha da önemlisi <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>dogmatiklere göre, “parti kurulmuş” ama ne
önderlerinin ve ne de militanlarının bundan haberleri yok.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1972'ler
de Marksist-Leninist hareket ortaya çıktığında bir çok bakımdan eksik, yetersiz
hatalı olsa da, görüşleri sistemli ve bir programa temel teşkil edecek
düzeydeydi. Geçmişin değerlendirilmesi ve bu alanda inkarcı ve dogmatik
yaklaşımlara karşı mücadele içinde bunları etraflıca ortaya koyduk. İbrahim
Kaypakkaya yoldaşın TİİKP programını eleştirisi buna bir kanıt olarak
gösterilebilir. Bu program eleştirisi, revizyonist-oportünist programa
alternatif Marksist-Leninist bir programın temellerinin ortaya konulmasıdır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kaldı
ki biz meseleyi salt bu program eleştirisi soyutlaması çerçevesinde ele
alamayız. İbrahim Kaypakkaya yoldaş bu program eleştirisini daha sonraki bir
dizi yazıda daha da geliştirerek, bir programa temel teşkil edecek görüşler
bütününü sistemli hale getirmiştir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ancak
programa temel teşkil edecek görüşlerin ortaya çıkması eşittir parti kurulur gibi
bir anlayış sakattır ve yanlıştır. Dahası programa temel teşkil edecek görüşler
eşittir, parti demekte değildir. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Parti
meselesine bakışta ve yaklaşımda Leninist öğretilerden uzaklaşılması ve partiyi
sıradan bir örgüt derekesine düşürmek yanlıştır. Aynı zamanda bu durum
dünyaya mekanik ve dar kalıplar </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">a</span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çısından bakmayı ifade eder.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
Hareket 1972'lerde partinin üzerinde yükselmesinde temel olan programa tekabül
eden görüşlerini, sistemli hale getirmeyi gerçekleştirdi, ancak partinin
kuruluşunu gerçekleştiremedi. O zaman M-L Hareket'in yapısı, partinin
kuruluşunun hazırlık yapısıydı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Merkezi
yapısının koordinasyon olarak saptanması ve oluşturulması bunun en açık
kanıtıdır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
merkezi yapının görevi, ortaya konan M-L çizgi etrafında oluşan veya oluşacak
çevreleri </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
hareket çerçevesinde birleştirmek ve bir program ve tüzük hazırlayarak o zamana
kadar </span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">modern
revizyonist ihanetin engellediği partinin kuruluşunu konferans yada kongreyle
resmen ilan etmekti. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Fakat
izlenen hatalı sol taktik çizgi nedeniyle M-L hareketin uğradığı geçici
yenilgi, bu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görevin
yerine getirilmesini engelledi ve partinin kuruluşu görevi bugüne kadar
gündemde çözülmesi gereken başat bir mesele olarak kaldı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Herşeyden
önce şunu ifadelendirmek gerekiyor ki; programa temel teşkil eden
görüşlerin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ortaya
çıkması ile partinin kuruluşu arasında da belli bir süreç vardır. Her ülkede
M-L </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">partilerin
kuruluşu programın pratiğe sürülmesi, oportünist-revizyonist akımlarla </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hesaplaşılması,
varsa komünist güçlerin tek bir örgüt çatısı altında birleşmesinin
sağlanması </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ve
sınıfın öncüleri temelinde fabrika hücre çalışmasının örgütlenmesi ve sınıf
içinde kendini üretir hale gelmesi diyalektik sürecini izlemiştir. Bu komünist
hareketin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">doğuşu-gelişimi
partinin kuruluş süreci demektir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
M-L Hareket'in geçmişine ilişkin belgelerde, örgütün kuruluşunun ilan edildiği 24
Nisan 1972 yılında partinin kuruluşuna rastlamıyoruz. Ve partinin kuruluşunu
ilan eden hiçbir belge ve kanıtta yoktur. Aksine M-L Hareket'ten bahsedilmekte
ve tüm M-L' ler M-L Hareket saflarına çağrılmakta ve o dönemde KK’da görevli
olanlarda bunu onaylamaktadırlar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aynı
zamanda bu doğal ve anlaşılabilir birşeydir. Ama bazıları bugün siyasi
hesapları uğruna gerçekleri hayasızca tahrip etmekten çekinmiyorlar. Dün
Partizan ve bugün aynı cenahın sürdürücüleri olan Y.Dünya İçin Çağrı, Yeni
Demokrasi, Halkın Günlüğü, Özgür Gelecek v.b ise bu tahrifattan kendilerini
aklamak, sözüm ona meşruluklarını ispatlamak için yararlanmaya çalışıyorlar
ve <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bu temelsiz iddiaya sarılıyorlar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
temelsiz iddia, geçmişte partinin kurulduğu iddiasıdır. Bu tahrif karşısında
bizim tarihi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">gerçekleri
ortaya koymamız “ parti inkar ediliyor” cinsinden ajitasyon değeri bir ölçüde
olan, ama bilimsel ve tarihi temeli hiç olmayan, gerçekler uzaktan yakından
bağdaşmayan, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yaygarayla
karartılmaya çalışılıyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neden?
Çünkü ortaya koyduğumuz tarihi ve somut gerçekler, Partizan gibi
hiziplerin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">meşruiyetini
ortadan kaldırıyor, onların geçmişe sözüm ona sahip çıkmalarının, bugün </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geçmişte
ortaya konan M-L çizgiden, apayrı Mao'culuğu temel alan, küçük burjuva
Sol </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çizgilerini
aklamak amacına hizmet ettiğini ortaya koyuyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Bir
çok ülkenin tecrübelerine bakarsak, M-L partilerin kuruluşunun, ortaya konan
M-L bir </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çizgi
etrafında M-L unsurların toparlanması için yürütülen belirli bir mücadele
sürecinden </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geçerek
gerçekleştiğini görürüz. Bunu tek başına bir soyutlama olarak ele alırsak dahi
bu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">anlamda
da onlar parti öncesi inşa örgütlenmesi sürecini yaşamışlardır. Bu tüm
M-L'lerin, M-L Hareket saflarında birleştirilmesini parti kuruluşu için mutlak
bir şart haline getirmez. Partinin inşanın her ülkenin somut koşullarında
kendisine özgü belirli bir süreci kapsar. Bu yapılanmanın görevi önce de
belirttiğimiz gibi, program, tüzük hazırlamak, oportünizmle hesaplaşıp sınıf
hareketine müdahale ederek, beli başlı örgütler yaratarak konferans yada kongreyi
hazırlamak ve gerçekleştirmektir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> 1972'nin
zor koşullarında M-L Hareket'in karşısında duran esas zorlu görev buydu. O
dönemde İ.K, yoldaşın, M-L hareketin çizgisini bir dizi noktada daha da
derinleştiren çeşitli yazılar kaleme alması da, bu göreve hizmet ediyordu.
Bunlar içinde en önemlisi, geçmişi M.Suphi'nin TKP'sini değerlendirmeyle, o
dönemdeki küçük burjuva akımların eleştirisidir. Bu yazıların bazısı, o dönemin
zor koşullarında kayboldu, bazıları ise gerçekleştirilemedi. O dönemde temel
olan uğraş, ortaya konan temellerin daha da geliştirilmesi, bu temel etrafında
dürüst ve kararlı devrimci unsurların birleştirilmesi ve bu temel üzerinde,
sağlam bir yapının oluşturulmasıydı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
meselede o dönemde bazı hatalı anlayışların olduğu da bir gerçektir, Ortaya
konan M-L çizgi temelinde ideolojik-siyasi inşanın esas olduğu o şartlarda, dar
pratik içine hapsolma şeklinde ortaya çıkan bu hata, izlenen sol-taktik
çizgiden bağımsız değildi. Çünkü sol-taktik </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çizgi
yapıyı sağlamlaştırmaya, ideolojik-siyasi inşayı geliştirmeye değil,
ideolojik-politik </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geriliğe,
güçlerin dağılmasına hizmet etmiş ve sonunda yenilgiyi beraberinde getirmiştir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Ülkemizde
yaşanan tarihi-gerçekleri kimse kendi kafasına veya keyfine göre çarpıtamaz !
Veya sübjektif düşüncesini objektif gerçek yerine geçiremez. Ortada olan
gerçek, partinin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kurulmadığı
ise, " niye kurulmasın, kurulabilirdi " cinsinden akıl yürütmeler
veya hiçbir ciddi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kanıt
ileri sürmeden (ki bu konuda böyle bir kanıt gösterilmesi de mümkün değildir),
" biz </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">diyorsak,
parti kurulmuştur " türünden gülünç iddialar gerçeği tahriften öte bir
değer taşımaz, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1972'ler
kimsenin bilmediği karanlık dönemler değildir. O dönemin gerçekleri bugün sır
da </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">değildir.
Ortada yaşanan bir gerçekte varsa, o da partinin kuruluşunun gerçekleştirilemediğidir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bugün
bazılarının " hayır parti kuruldu" demesi bu gerçeği değiştirebilir
mi? Yoksa partinin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kuruluşunu
tarihi gerçekler değil de, bazılarının kendi sübjektif düşünceleri mi
belirliyor? </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Onların
kendi keyfi değerlendirmeleri ve tarifleri, gerçekler karşısın da değersizdir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kaldı
ki aslında parti vardı iddiasını ileri sürenlerde bunun tarihi gerçeklere
ters </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">düştüğünün
farkında olacaklar ki, 78’de TKP-ML’nin 1.Konferansıyla partinin
kurulduğunu, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">açıkladılar.
Madem parti kurulmuştu, kuruluşunu yeniden ilan etmeye ne gerek vardı? Biz
burada, bu, sözüm ona kuruluşa temel olan çizginin M-L Hareket'in
çizgisine ne denli ters ve anti-Marksist olduğunu bir an için bir kenara
bırakıyoruz.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sadece
parti kurulmuştu iddiasının çeliştiğini ve iddia sahiplerinin kendi kendilerini
tekzip </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ettiklerini
göstermek istiyoruz. Öyle ya kurulan ve var olan birşeyin, tekrar kurulduğunu
ilan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">etmenin
bir anlamı olmaz. Oysa bunun gerçekte anlamı, M-L Hareketi tasfiyeye
girişen </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dogmatik
Mao'cu kesimlerin kendilerine meşruiyet sağlama amacıyla tarih çarpıcılığına </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">giriştikleri
sahtekarca bir manevradır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Demek
ki kurulmamış partiyi KK tasfiye etmediği gibi aynı zamanda KK
ideolojik-politik </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">birliği
dağılmış olan örgütü öncelikle ortak bir noktada buluşturmaya, dahası hata ve
zaafların yarattığı yüklerden kurtarmaya çalışarak, gerçekten de işçi sınıfının
öncülüğünü üstlenecek komünist partisinin kurulmasının yolunu açmıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bolşevik
Partizancılar Paralel Örgüt Savunuculuğuna Soyundular<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Cihan
Yıldız arkadaş yılların ardında yurtdışı adına konuşarak, Onun savunuculuğuna
soyunuyor. ‘Ve varsa hatalarımız özeleştirisini yapmaktan geri kalmayız’
tutumunu takınmaktan da geri kalmıyor. Çünkü 1976 tartışma kampanyası ve
sonrasına dair en doğru tutumu kendilerinin takındığı iddia ediyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>KK’yı boşa çıkaran yurtdışı yönetimi,1976
tartışma kampanyasını bir dönem yurtdışı çalışmalarında yer almış ve 1975-76
yılında değişik zamanlarda Türkiye çalışmalarına dönmüş olan kadrolardan A’yı
yurtdışı örgüt temsilci olarak atıyor. Sanki ortada iki farklı örgüt var ve
örgütler arasında ilişkiyi sürdürmek için A yurtdışını temsilen yetkili olarak
atıyor. Hatta A arkadaş yurtdışı adına tartışma sürecinde hem dogmatiklerle ve
hem de KK temsilcileriyle görüşmekler yapıyor. Peki A arkadaş hangi organın
temsilcisi olarak böyle bir yetkilenme durumunda oluyor. Ve yurtdışı yönetimi
hangi yetkiyle A’yı Türkiye’ye temsilci olarak belirliyor. A denilen arkadaş
yurtdışı örgütüyle tüm bağlarını keserek Türkiye’ye dönüyor ve haliyle artık A
arkadaşın yurtdışı örgütüyle bir bağı olmaz, Türkiye örgütünün disiplinine bağlıdır
ve yatay bir ilişki içinde olamaz. Burada da görüleceği bir sonrasının<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>B.Partizancıları açıktan KK’nın disiplinini
tanımayarak örgütsel ilkeler ve disiplinin yok sayıp anarşist bir hatta yürümekten
sorun görmüyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: white; color: #1d2129; font-family: "Helvetica",sans-serif; font-size: 10.5pt; mso-ansi-language: TR;">“Biz bu mektubu Eylül
ayında KK’ye ulaştırdık. Bu arada fakat Türkiye’de bölgelerde birçok gurup
KK’nin disiplinini tanımayacağını ilan etmişti. Biz merkezin disiplinini
tanımadığını ilan eden ve aslında partiye sahip çıkılma konusunda aynı safta
olduğumuz gruplarla da <span style="background: yellow; mso-highlight: yellow;">T.
de YD temsilcisi olarak çalışan yoldaş üzerinden ilişki ve tartışmalarımızı
sürdürüyor, elimizden geldiğince erken bir bölünmeyi engellemeye çalışıyorduk.</span>”</span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yani
yurtdışı yönetimi, Türkiye de merkezi yönetimden ayrı olarak yurtdışı adına
faaliyet yürüten, YD temsilcisi üzerinde yatay ilişkilere devam edildiği
görülüyor. Bu tamamıyla Leninist örgütsel ilklerin yok sayılarak görüş
disiplini içinde hareket edilmesidir. Yine bunun adı açıktan <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>gelişmelere müdahale etmek amacıyla paralel
örgüt kurmaktır. Bu hatalı durumun hala kıskançlıkla savunulması da başka bir
garabet olsa gerek. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yurtdışı
yönetiminin KK yazmış olduğu 25</span><span style="background: white; color: #1d2129; font-family: "Helvetica",sans-serif; font-size: 10.5pt; mso-ansi-language: TR;">
Kasım 1976‘da tarihli bir belgede paralel örgüt savunuculuğuna devam ediliyor:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background: white; color: #1d2129; font-family: "Helvetica",sans-serif; font-size: 10.5pt; mso-ansi-language: TR;">”</span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="background: white; color: #1d2129; font-family: "Helvetica",sans-serif; font-size: 10.5pt; mso-ansi-language: TR;">d) Arkadaşa talimat verilmiştir. Temsilcilik
kurumu sürecektir. YD teşkilatının disiplinine bağlıdır.”</span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK
yurt-dışı yönetiminin A yoldaşın yurtdışının temsilcisi olarak danışma-irtibat
hatta temsilci<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>görevini sürdürmesine
karşı çıkıyor ve eleştiriyor. Çünkü KK, YD faaliyetini tüm çalışmanın bir
parçası olarak bütüne ve Onun disiplinine bağlı bir çalışma olarak görüyor.
Haliyle çeşitli parçaların bütün ile ilişkilerinde geçerli olan temsil esasları
YD içinde geçerlidir. Yurtdışı önderlikle ilişkilerini alt ve üst organların
ilişkilerinin tabi olması gereken ilke ve sınırlar içinde sürdürülmelidir. YD
çalışmanın dışında kalan ve esas olarak onun disiplinine bağlı bulunacağı öne
görülen A yoldaşın iki farklı örgüt arasında ilişki sağlayan bir temsilci
statüsünde olması şekil ve öz bakımından disiplin ilkelerine ters düşmektedir.
Şekil bakımından böyle bir kurumun (temsilcilik ) varlığı öz bakımından ise
bütünün değil parçanın disipline bağlı olması bu aykırılığı yaratmaktadır. Bu
durumda A yoldaş oradaki canlı pratiğin özellikle de yurtdışındaki tartışma
kampanyasının dışında kalacağı için bir irtibatçılık görevinden fazlasını
gerçekleştirmeyecektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Haliyle
KK yurtdışını<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>A yoldaşın YD temsilcisi
olarak görev sürmesini önerisini doğru bulmuyor. Kurum disiplin ilkeleriyle
çelişeceğinden dolayı karşı çıkıyor. Bu bakımdan A yoldaşın temsilci olarak
değil, hareketin disiplinine bağlı bir irtibatçı olarak görev yapmasını uygun
buluyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Yine
B.Partizan <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>KK’nın örgüt çizgisini
1974-75 yılında başlayarak değiştirdiğini iddia </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ediyor.
Peki bu konuda B.Partizan'ın elinde somut bir kanıt var mı. Bizce yoktur.
Ama </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">B.Partizan
büyük konuşmaya devam ediyor ve şöyle diyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“1973
yenilgisi sonrasında partiyi toparlamak amacı ile kurulan Koordinasyon
Komitesi, 1974-1975 döneminde, İbrahim Kaypakkaya’nın parti konusunda savunduğu
doğru görüşleri</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">reddederek
partiyi tasfiyeye yöneldi. Koordinasyon Komitesi, Kuzey Kürdistan-Türkiye’de
“bir Marksist-Leninist partinin olmadığını“, “birçok Marksist-Leninist grubun
olduğunu,</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TKP/ML’nin
de bu gruplardan birisi olduğunu bu grupların birleşmesiyle partinin
yaratılabileceğini“ söylüyor; “parti değil, Hareket olunduğunu“ ileri
sürüyordu. Bu kesim ile bu kesime karşı mücadele eden bölge komiteleri
arasındaki mücadele 1976’da örgütsel ayrılığa dönüştü. İbrahim’in parti
konusunda ortaya koyduğu doğru görüşleri yadsıyan Koordinasyon Komitesi,
“TKP/ML Hareketi“ adını alarak yeni bir örgütsel oluşuma evrildi.”</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Buradaki
görüşlerin özü, özeti gerçekleri çarpıtmaktır. Bir kere 74-75 yılında KK’nın
ezici </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çoğunluğu
içeride ve ne parti ve partileşme süreci ve nede sosyo-ekonomik yapı,
devriminin yolu vb. konularında örgütte bir tartışmada yok. 1975 yılında KK’nın
çoğunluğunun dışarıya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çıkmasıyla,
KK’nın ana gövdesi de dışarıya çıkıp ( 2.KK, İrfan Çelik, Muzaffer Oruçoğlu,
Aslan Kılıç, Ali Taşyapan, H.Ş<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ve Aziz
Vatan tarafından oluşuyordu.1975 affından önce İrfan Çelik ve H.Ş tahliye
olurken ardında Ali Taşyapan’ın da tahliyesiyle, dışarıda olan Aziz Vatanla
birlikte<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>KK’nın çoğunluğu dışarıya
çıkmış oldu. ), sınıf savaşımının sıcaklığı içine </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dalmışlardır.
Artık KK örgütün başına geçmiş ve dizginleri ele almaya çalışmış ve bunun </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">için
de bozulan; ideolojik-politik ve haliyle de örgütsel birliğin sağlanması için
1976 yılında </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tartışma
kampanyası başlatılmıştır. Olayları farklı aktararak, olmayan şeyleri olmuş
gibi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">göstermenin
devrimci mücadeleye hiçbir yararının olmadığını, olamayacağını bir kez daha
ifadelendirmek istiyoruz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">DIŞIMIZDAKİ<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>AKIMLARIN NİTELİĞİ SORUNUNA DAİR</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Gelelim
KK’nın “ bizim dışımızda da THKO ve THKP-C-M-L’nin de M-L olma yolunda </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgütler
oldukları ve bu örgütlerle birlikte proletaryanın komünist partisi kurmak için
birleşme” olabileceği görüşüne. Devrimci hareketin değişik bileşenleri 1975
yılında başlayarak kendi çizgilerine yönelik değerlendirme yapıp özeleştiri
yapmaya başladılar. Özellikle İbrahim </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kaypakkaya
yoldaşın işkencede direnişi ve TKP-ML Hareketi'nin zindanda hızla </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">toparlanması,
Mahkeme ve zindanlarda kararlı devrimci tutum alınması yeni arayış içinde olan</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">THKO
ve THKP-C üzerinde önemli etki bıraktı. Kaypakkaya yoldaşın sorgudaki tutumu
,beş </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">temel
belge olarak ifade edeceğimiz yazıları ve mahkeme savunmaları, THKO ve
THKP-C </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">saflarında
yeni ayrışmalarında önemli etki yaptı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Nitekim Kaypakkaya yoldaşın
düşüncelerinden etkilenen THKO sosyal-emperyalizm tezlerinde kitle
çizgisine, parti sorununda TKP, Kemalizm vb. değerlendirmesine kadar bir
çok konuda Hareket çizgisine yakınlaşmış ve Kaypakkaya yoldaşı ve örgütü
TKP/ML Hareketi'ni komünist olarak değerlendirmeye başlamıştır. Bu yeni
görüşlerin kabulü THKO’da ayrışmayı beraberinde getirdi. THKO’nun ana
gövdesi GMK saflarında yer alırken bir Grup THKO-Mücadele Birliği adıyla
örgütlenip daha sonrasında TKEP adını alırken, bir başka grup Hüseyin
İnan'ın yazmış olduğu ve THKO’nun temel görüşlerini ifade eden Türkiye
devriminin Yolu(TDY) adı altında </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgütlenmeye
çalıştılar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">THKP-C
de ağır yenilginin muhasebesini yaptı ve bunun sonucu olarak THKP-C birkaç
farklı politik gruba bölündü. Bunların arasında M.Çayan çizgisini mahkum ederek
her bakımdan farklı bir hatta dümen kıran bir grup THKP-C/ML adı altında sosyal
emperyalist tezleri ve diğer bir çok alanda M-L’de etkilenerek Kaypakkaya
yoldaşı ve TKP-ML Hareketini komünist olarak değerlendiriyordu. Yalnız
THKP-C/ML, PDA-Aydınlık revizyonizminin belli bir dönem sonra komünist
bir grup olarak değerlendirmesiyle, düalist bir hatta duruyordu. Halkın
Kurtuluşu ve Halkın Yolu’nun Kaypakkaya yoldaşın çizgisini M-L olarak görmesi
ve bu çizgide derin etkilenmeleri KK’yı hareket geçirmiş ve parti sorununda
dışımızdaki akımların niteliği üzerine değerlendirmeyi zorunlu kılmıştır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çünkü
Kaypakkaya yoldaşın görüşleri her iki gruba da yol gösterici olmuştur. Tam da bu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">süreçte
görüşlerini yeni oluşturmaya çalışan THKO GMK ve THKP-C/ML ile yakın
ilişkiler </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">içinde
olup güç ve eylem birliği yaparak birlik sürecine önderlik etmeye
çalıştı. Özellikle </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aydınlık
revizyonizminin ideolojik olarak etkilemeye çalıştığı gerçekliğini
dikkate </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">aldığımızda
KK’nın tutumu doğruydu ve aynı zamandan oportünizme-revizyonizme karşı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ideolojik
savaşımın bir parçasıydı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Buradan
hareket ettiğimizde, KK dışımızdaki akımlara ilkelerde taviz veren ve
TKP-ML </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareketi'ni
tasfiye eden bir tutum içinde olmadı. Hem birlik ve hem de eleştirel tutumuyla
dahası kendisine özgüvenle THKO ve THKP-C/ML'yi doğru hatta çekmeye ve olumlu
bir hatta tutmaya çalışan KK, sınıf savaşımı bakımından tasfiyecilik değil
aksine daha aktif bir şekilde sınıf savaşımına müdahale ederek yol açma rolünü
oynadı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Zaten
sınıf savaşımının gelişip ileriye doğru akması ve örgütlerin görüşlerinin
program </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">düzeyine
çıkmasıyla birlik süreci de sona ermiş oldu.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">PEKİ
1976 TARTIŞMA KAMPANYASINDA ÖRGÜT YIKICILIĞINI KİM YAPTI?</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizipçiler 1976 yılında bu yana hem örgüt yıkıcılığı yapıp örgütü parçalayıp
saflardan kopup TKP-ML Partizan örgütünü kurarken, hemde yavuz hırsız ev
sahibini bastırır özdeyişine uygun olarak, KK’yı hizipçi ve örgüt yıkıcısı
olarak suçlamaktan geri kalmadı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Gerçekten
de örgütün disiplinine ve ilkelerine başından itibaren uyar görünen, ama
uymayan ve açıktan KK’ya meydan okuyarak, 1976 Temmuz'da örgüte başkaldırarak
ayrılık ilan eden İBY ve ardında bu koroya zindanlarda ve yurtdışında
katılanlar olmuş ve 2. Yılın ardında bu gruplar 1978 yılında TKP-ML Partizan
örgütünü kurmuşlardır. Haliyle KK’nın önderliğindeki örgütten kopmuşlar, yeni
bir örgüt olarak ortaya çıkmışlardır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Buradan
olarak KK herşeye rağmen tartışmanın ilkeler ve disiplin temelinde, bölünme ve
parçalanma olmadan, eleştiri, ikna ve birlik temelinde yürütülmesini amaç edinerek<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>zamansız bir ayrılığa karşı çıkmıştır. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Tartışma süreci yaşanmadan erken
bölünmenin sağlıksız olmasına dikkat çeken KK, dogmatiklerin dayatmalarına olabildiğince
esnek ve hatta olduğundan da tavizkar davranmıştır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK
tartışmanın başlatılmasındaki hatalı yöntemin özeleştirisini yaparak, tartışma
sonuçlanana kadar İK yoldaşın ortaya koymuş olduğu görüşlere bağlı kalınacağı
ve tartışmanın ardında seçilmiş delegelerle gidilecek bir konferans yada
kongrede kabul edilecek çoğunluk görüşüne göre hareket edileceğini
ortaya koydu. Ama bunun olabilmesi için Merkezi önderliğin disiplinin
tanınması ve örgüt içi mücadele ilkelerine göre hareket edilmesi ve örgüt ilke
ve kuralların tüm örgütü bağlaması gerektiği üzerinde duruluyordu.
Bolşevikçilerin iddia etmiş oldukları gibi KK özeleştirisin de göstermelik
manevra yapmamış, tastamam hatalı tutumunun özeleştirisini yaparak,
tartışma sürecini demokratikçe yönetmiştir. Bunu örgüt içi yayın organı
Proleter Birlik'in yayınlanmasında ve İBY’nin pervasız ve ayrılığı körükleyen
tutumuna karşı olduğundan esnek ve tavizkar davranışında da görmek mümkündür.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK
tartışma kampanyası boyunca farklı düşünceden dolayı hiç kimseye ambargo
uygulanmamış ve KK'yı eleştiriyor diyerek yazıları yayınlamama gib,i
anti-demokratik tutum içinde olunmamıştır. Tersine farklı görüşte olanların
yazıları noktasına virgülüne dokunulmadan kadrolara ve ileri sempatizanlara</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dek yayınlanmıştır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Nitekim
bu gerçeği Proleter Birlik’in ilk sayısında yayınlanan yazılarda da görmek
mümkündür. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Değişik
bölgelerde gelen KK'yı eleştiren kişi ve yönetim birimlerinin yazıları tartışma
yayın organın ilgi sayısında yayınlanmıştır. Çünkü KK tartışma kampanyasının
başından beri farklı fikir ve görüşlerin örgütsel disiplin ilkelerine dayalı
olarak, özgürce tartışılmasından yanaydı. İşte bunun somut ifadesi olarak iç
tartışma yayını organı Proleter Birlik. Tartışmanın derinleştirilmesi ve
düzenli bir şekilde yürütülmesinin aracı olarak eleştiri-özeleştiriyi
teşvik edecek, örgüt içi demokrasiyi geliştirecek, böylece farklı görüşlerin
örgütsel disiplin ilkelerine dayalı olarak tartışılmasının yapılmasını
sağlayacaktı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dahası
KK’nın Proleter Birlik’in 1.Sayında yayınlanan ” Düşünceleri Berraklaştıralım ”
başlıklı yazıda da ifade edildiği gibi, “tartışmaların olgunluğa vardığı bir
nokta da bir kongre yada konferans düzenlemesinin aracı olacaktı. Bu öneri,
bütün örgütte olumlu karşılandı ve gerçekleştirme çalışmalarına
girişildi”( P.Birlik.sayı.sayfa:39.Düşünceleri Berraklaştıralım yazısından)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yani
KK tartışmaları kongre yada konferansın toplanmasıyla bağıntı içinde ele alıyor
ve farklı</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">fikirlerin
örgütün en yüksek karar organı olan Kongre yada Konferansta sonlandırılmasını
ve yeni bir önderlik seçimi yapılmasını salık veriyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Keza
yukarıda aktarmış olduğumuz KK’nın yazısında ikircimsizce belirtildiği gibi,
tartışmanın nerede ve nasıl sonuçlandırılacağı somut olarak ortaya konuyordu.
Peki tüm bunlar orta yerde durduğu halde Bolşevik Partizan'cılar yılların
ardından hala şunları iddia etmekten geri kalmamaları neyi gösterir :
“Ali Taşyapan, Duvarın İki Yakası’nda bu özeleştiri hakkında şunları söylüyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Örgütün
bölünmesini önlemek için tavrımızı gözden geçirdik, hatalarımızı ortaya koyduk,
önemli tavizler verdik. Örneğin, yeni tezi darbeci bir şekilde örgüte
sunduğumuzu, örgüt iradesini hafifsediğimizi, özeleştiri yapıp tezi geri
çekeceğimizi, ama kendimizi aşmak için de kuralına uygun bir örgüt içi teorik
tartışma kampanyası başlatmamız gerektiğini, kampanya bitimine dek örgüt
çizgisini eski görüşlerimizin temsil ettiği gerçeğine riayet edeceğimizi vurguladık.”
(Age., s.352-353)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">(“Ali
Taşyapan yanlış “hatırlıyor”. Merkezin “özeleştirisi”nin hiçbir yerinde
kampanya bitimine dek parti görüşlerinin savunulacağı şeklinde bir tavır
yoktur. Tersine yukarıdaki belgelerde görüldüğü gibi, en iyi hâlde parti çizgisinin
savunulmasının askıya alınması vardır!-BN)”.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Burada
Ali Taşyapan’ın açıklamaları tamamıyla doğrudur. Merkezi önderliğin
özeleştirisinde </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">açıktan
tartışma açma metodunda yanlış yapılması nedeniyle örgüt kadroları nezdinde <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>KK’ya karşı önyargıcılık temelinde güvensizlik
yayıldı ve buda <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>gerçeğin görülmesine
engel oldu .KK’nın özleştirisinde örgütün resmi görüşlerinin tartışma
kampanyasının sonuna kadar savunulacağı sağa sola çekilmeyecek netlikte ortaya
kondu. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yoksa
tartışma kampanyasının ruhuna aykırı bir durum söz konusu olurdu ki, işin
ilginç olanı bir yanda tartışma yürütürken öte yandan tartışma sonuçlanmadan
güya örgütün resmi görüşleri reddediliyor. Bu olması imkansız olan bir durumdur.
Nitekim bu gerçekliği KK’nın özeleştirişi yazısında okumakta mümkündür. “ Bu
amaçla bir süre önce bir araya gelen önderlik Hareket'imizin mevcut çizgisini
bir bütün olarak gözden geçirdi önderlik, Hareket'imizin ağır yanılgısına
yol açan hataların taktik düzeyi aşabileceği, devrim yolu konusunda –devrimin
karakteri konusunda değil- stratejik düzeydeki hatalara kadara uzayabileceği
kanaatine vardı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bundan
dolayı bir bütün olarak siyasi çizgimizin dolayısıyla devrimimizin bir
dizi temel meseleleri bütün kadroların tartışmasına sunmak üzere gündeme
getirdi. Ancak önderliğin siyasi geriliği ve tecrübesizliği onu bu alanda da
hataya düşmekte alıkoyamadı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tartışmaya
sunduğu konularla ilgili görüşlerini kadrolara karar şeklinde getirdi
ve metot hatasına düştü. Yeni hatalar işte bu ortamda ve bu şartlar
altında yapıldı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareketimizce
yapılan bazı genel tespitler konusundaki tereddütler, yeniden inşa dönemine
girildiğinden bir süre sonra önderlikteki yoldaşların ve bazı kadroların
kafasında belirmişti. Bu yüzden çizgimizdeki hatalı tespitlerin ortaya
çıkarılabilmesi için 14 maddelik araştırma konuları her bölgeye gönderilmiştir.
Ancak bu konuların tartışılmasında da yeterli derecede</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">önderlik
edilemedi. Haliyle de yararlı sonuçlar çıkarılamadı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderlik,
içinde bulunduğumuz sorunların çözümü için geniş bir tartışma kampanyasının </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">açılmasına,
bu tartışmalarda çıkan sonuçları esas alarak özeleştirinin hazırlanmasını ve
yayın organının çıkarılmasını doğru bir metot olarak tespit etmişti. Önderlik,
bu doğru metodun uygulanmasında hatalı davrandı. Çalışma alanlarının çoğunluğunda
bazı meselelerin tartışılmış oluşunun ve kendi içinde de bazı konularda ikna
olmasını esas alarak bu konularla ilgili görüşlerini karar olarak bildirdi.
Elbette bu kararlar ikna ve ispat edici verilerle ortaya konup, hareketin
kadrolarınca da tartışılıp benimsendikten sonra, resmi hale gelecekti. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ama
bu, kararların tartışmaya açılması gibi çelişkili durumu ortadan kaldıramaz.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
hatalı anlayışın sınıfsal kaynağı küçük burjuva aceleciliğidir, örgütsel
bakımda </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tecrübesizlik
ise ikinci ve önemli etkenlerden biridir.” </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK’nın
özeleştiri yazısında da görüleceği gibi, “ Elbette bu kararlar ikna ve ispat
edici verilerle ortaya konup, hareketin kadrolarınca da tartışılıp benimsendikten
sonra, resmi hale gelecekti.” Önderliğin ulaştığı yeni görüşlerin hareket içinde
tartışıldıktan sonra benimsenmesiyle resmi görüş haline geleceği belirtiliyor.
Haliyle bu da resmi görüşün değişimi için tartışmanın ardın da toparlanacak bir
kongre yada konferansa bağlanıyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Aksi
halde KK’nın tartışma kampanyası sürecine dair yapmış olduğu hatayı aşmak
zorlaşır. Zaten dogmatiklerin KK’nın özeleştirisini doğru olarak anlayıp
bilince çıkarmaları imkansız olurdu.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bolşevikçiler
KK'nın, tümüyle birlik ve iyi niyetli çabalarını görmezden gelerek, yıkıcılığın
önünde koşan İBY'ni paklamaya çalışıyor. İBY tartışma süresince örgütsel ilke
ve kurallara uymamış ve gerekli hassasiyeti göstermemiştir. Sözde örgüt disiplinine
uyduklarını söylemiş olsalar da aslında İBY fiiliyatta farklı davranarak
disiplini tanımadıklarını ortaya koymuşlardır. Yani başlı başına “ İK’nın
görüşlerini biz savunuyoruz” diyerek “kale gibi davranmaya
çalışmışlardır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Dahası
bu dogmatikler, düşüncelerine inançları ve güvenleri olmadığından, tartışmayı
ilkelere dayalı sürdürmek ve meselelerin ciddiyetine göre hareket etme yerine,
uluorta "KK üyelerinin olması gereken vasıflarda olmadıkları bazılarının
poliste konuşmuş olduğu, İK yoldaşa ihanet ettikleri vs." gizliliği ihlal
ederek, isim açıklayarak yaymak istenilen ve ispat</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">edilmekten
uzak bu tür mesnetsiz suçlama ve dedikoduları sorumsuzluk örneği olarak
görüyoruz.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İBK’yı
ayrılıkçı tutumundan vaz geçirmek bakımından KK o kadar tavizkar davrandı ki, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Proleter
Birlik’in, yayın komitesine isterlerse bir kişi verebileceklerini önerdi.
Gerçekten de </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tartışma
kampanyası sürecinde KK’nın nasıl bir demokratik hatta yürüğünü anlamak ve
her </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">türlü
yalan-yanlış görüşleri mahkum etmek bakımında Temmuz ayında yıkıcılık
bayrağını </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">açarak
örgüt saflarında kaçan İBY ve aynı kafada olanları belgeleriyle eleştiren
KK’nın,</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yıkıcıların
tutumlarını su götürmezce açığa seren “ Örgüt Yıkıcılığını Mahkum
Edelim..!” </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yazısını
özetle yayınlıyoruz.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> “Örgüt
Yıkıcılığını Mahkum Edelim..!</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
İBY ile ilişkilerimiz, üç konudaki farklı düşünceler ve bu farklı düşüncelerin
sonucu olan farklı çözümlerde düğümlenmişti. Eski İBY ile tartışma kampanyası
üzerine farklı düşüncelerimiz, örgüt içi mücadele, önderliğin durumu ve
önderlik ile İBY’nin ilişkilerini de içine alan üç temel noktada ayrı bakış
açıları ve ayrı çözüm yollarının benimsenmesi olarak belirdi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
meselelerden ilki tartışma kampanyasını ele alışımızdaki ve tartışmayı
sürdürmedeki </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">arayışlarımızdaki
farklılıktır. Biz şu anda berraklaşmış iki ayrı çizginin bulunmadığını,
geçmişteki teori ve pratiğimizi hayatın karşımıza çıkardığı yeni ideolojik siyasi
ve örgütsel meselelerle birlikte ele alarak tartışmamız gerektiğini, bu
tartışma süreci içinde düşüncelerin berraklaşacağını, ortak ve farklı
düşüncelerimizin ortaya çıkacağını belirttik.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
amacın gerçekleştirilmesinin örgüt içindeki tartışmaları düzenli ve demokratik
bir şekilde pratik faaliyetle birlikte yürüterek ve örgütsel birliğimizi
koruyarak mümkün olabileceğini söyledik. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tartışmanın
düzenli ve disiplinli ve örgütü kucaklayabilecek bir genişlikte yürütülmesinin
yolunu, bir tartışma yayın organının çıkarılmasında gördüğümüzü belirttik.
Böyle bir yayın organının farklı görüşlere yan yana yer vereceğini
söyledik. Eski İBY'nin isterlerse bir kişiyi bu yayın organının sorumlu
komitesine önerebileceklerini ve bunu kabule hazır olduğumuzu belirttik. Eski
İBY ise iki ayrı çizginin mevcut olduğunu, tespit olunmuş resmi görüşlerimizin
bulunduğunu bölgenin resmi ‘görüşler' doğrultusunda yayın organı çıkartma
hakkı bulunduğunu ve kendilerinin bu hakkı kullanacaklarını belirtti.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ayrı
bir tartışma yayın organının çıkmasının daha iyi olduğunu ancak bunun kendi
görüşleri </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">doğrultusunda
'bir yayın organı çıkarmayı asla engellemeyeceğine söyledi ve bunu şart' olarak
ileri sürdü. Bizim, ayrı bir yayın organı çıkarmanın tartışmayı olumsuz bir
yönde etkileyeceğini, kendi gerekçelerinin tutarsız olduğunu ve bunun
disiplinin köklü bir ihlali niteliğinde olup, fiili ayrılığı getireceğini
söylememiz de etkili olmadı. Eski İBY kararında ısrar etti. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İkinci
mesele, önderliğin çekilmesiyle ilgiliydi. Eski BY önderliğin bir çok hatalar
yaptığını, resmi görüşleri bir yana fırlattığını, önderlik görevlerinden hiç
birini yerine getirmeyerek örgütün gelişmesini sekteye uğrattığını, içinde
bulunduğumuz durumun tek sorumlusu olduğunu söylüyor ve çekilmesini şart olarak
ileri sürüyordu. Biz ise önderliğin görevlerini yerine getirdiği yolunda bir
iddiasının olmadığını ve hatalarımızı kabullendiğimizi belirttik. Önderliğin
çekilmesinin meseleye bir çözüm. getirmeyeceğini, aksine durumu daha da
kötüleştireceğini belirttik. Çekilmenin, sorumluluğu atmanın kolay yolu
olduğunu, böyle yapmakla daha büyük bir sorumsuzluk işleyeceğimizi anlattık.
Ancak eski İBY bu konuda da ısrarı sürdürdü.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Üçüncü
mesele tarafımızdan getirilen disiplin meselesiydi. Eski İBY'ne, şayet bütüne
bağlı iseler, disiplini tanıyıp tabi olmaları gerektiğini, o sırada bulunmayan
örgütsel işleyişin kurulması gerektiğini belirttik. Bunun somut ifadesi olarak
da önderliği ve örgüt disiplinini tanıyıp tanımadıklarını sorduk.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunların
tanınmaması halinde, bir örgütsel birliğin söz konusu olamayacağını anlattık.
Eski İBY baştan beri zig zaglar çizdiği bu noktayı belirsiz bırakmaya çalıştı.
İlk görüşmelerimizden sonra kabul ettikleri ve uymadıkları disipline uymaya
yanaşmadı. “Biz TKP-(M-L)'nin ve onun çizgisini savunan önderliğin disiplinini
tanıyoruz” diyerek, bir yanıyla soruyu belirsiz bırakırken, diğer yandan
önderliği ve örgüt disiplinini tanımadığını üstü kapalı bir şekilde ifade
ediyor, açıkça ortaya koymaktan kaçınıyordu. Gelişmelerin bu aşamasından bu
yana üç önemli gelişme oldu ve ilişkilerimiz yeni bir aşamaya, örgütsel ayrılık
aşamasına girdi.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önce
şu noktayı aydınlatmamız, dikkatimizi tümüyle şu noktada toplamamız gerekiyor.
Önderlik ve eski İBY meseleyi hangi noktadan ve hangi anlayışla ele almaktadır,
çıkış noktası birlik mi ayrılık mıdır? Hedefimiz birlikten yola çıkarak
eleştiri-özeleştiri yoluyla daha üst düzeyde bir birliğe</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ulaşmak
mıdır, yoksa ayrılığın gerekli ve yararlı olduğumudur ? İşte ele alınarak </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">cevaplandırılması
gereken sorular bunlardır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Elbette
biz her ne pahasına olursa olsun birlik anlayışına sahip değiliz.
İlkelere </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dayanmayan
bir birliğin karşısındayız. Ancak kendimize hedef olarak ayrılığı değil,
ilkelere </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dayanan
bir birliği seçiyoruz ve böyle bir birliğe ulaşmaya çalışıyoruz. Bu hedefe
varmamızı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">engelleyen
tüm çabaları mahkum ediyor, yoldaşların örgüt yıkıcılığı yönündeki tüm anlayış ve
çabaları nereden gelirse gelsin mahkum etmelerini istiyoruz.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderliğin
birlik amacıyla hareket ettiğini belirttik. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
İBY'nin aynı amaçla hareket ettiğini söyleyebilirmiyiz ? Bizce hayır. Şimdi
olaylara ve belgelere eğilelim.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Eski
BY'nin son olarak kaleme aldığı "Saflarımızdaki Oportünizmi, Troçkizmi,
Revizyonizmi Yıkalım, M-L’i Hayatın Her Alanına Uygulayalım” başlıklı yazıda şu
görüşlere yer veriliyor. Eski BY başlangıçta önderliği 'tanımalarını' şöyle
değerlendiriyor. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"
Daha sonra pratikte bu "tanıma” geçerli olmadı. Çünkü her şeyden evvel
bizim MY'ye ( Merkezi Yönetim) güvenimiz yoktu. İkincisi tamamen ayrı görüşleri
savunuyoruz ve elbette ki alacağımız kararların MY tarafından benimsenmesi
beklenemez, Onların alacağı kararlar ise bizim görüşlerimize aykırı
gelecektir.” </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"Yoldaşlar
bizim merkeze karşı tavrımızın ne olduğunu sorunca tanıyıp-güvenmediğimizi</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">söyledik.
Arkadaşlar bunun yanlış olduğunu 'ya tanınır ki- bu durumda güvenilir demektir,
ya da güvenilmez ki bu durumda tanınmaz' dediler. Biz de bu tanıyıp
güvenmemenin yanlış olduğunu gördük. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çünkü
'tanıma' onların disiplinine uymak demektir. Biz onların oportünist
disiplinine </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">uymayacağımızı
baştan belirtmiştik. O halde hangi tanımaydı? İşte bu hatalı bir görüştü. MY'ye
karşı tavır bir şekilde muğlak kalmamalıydı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ta
o zaman MY'nin iflah olmazlığını görüp çekilmelerini istemeliydik. Ve açık bir
şekilde </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görüşlerimiz
doğrultusunda hareket etmemizi engelliyorsanız biz sizi tanımıyoruz dediğimiz
halde onların kayıtsız kalması durumunda bunda ısrar etmeliydik.”</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıdaki
sözlerden açıkça anlaşılabileceği gibi eski bölge yönetimi daha başından
önderliği oportünist, iflah olmaz nitelikte olarak görüyor. O kadarla da
kalmıyor, aynı örgüt içinde onun. disiplinine bağlı olarak muhalefet yürütmeyi
de düşünmüyor. Sonradan itiraf ettikleri gibi bizim bütün içtenliğimize
karşılık eski İBY'nin gözünde birlik sadece taktik bir sorundur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
bölge yönetimine göre önderliğin görüşleri aslında kesinleşmiştir. Ancak
oyalama taktiği gütmektedir. Bu konuda şunları söylüyorlar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"Bugün
MY masumane pozlarına bürünerek ‘kafamız berrak değil diyorlar. Tartışıyoruz
diyorlar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kafaları
berrak değilse çizgimizin yanlışlığını nereden çıkardılar? Kafaları berrak
değilse 35 </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sayfalık'
yazının baş tarafındaki bazı hayati önemdeki 'sorunlarda mevcut çizginin kısmen
veya tamamen hatalı sonucuna vardığı cümlesi nedir? Bu cümle gayet açık değil
mi? Sonuca vardığını söylemiyor mu? Kafaları açık değilse 35 sayfalık yazının
öz-eleştirisinde bu cümlenin özeleştirisini neden yapmadılar'? Hayır yoldaşlar
MY'nin kafası gayet açıktır. O oyalama taktiği güdüyor. O kargaşalık yaratmak
istiyor. Oyalama, kargaşalık onun işine yarar. Halkımızın zararınadır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bundan
dolayı biz bugün bu oyalama taktiğini mahkum etmeliyiz. İnandığımız görüşlerimiz </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">doğrultusunda
kararlı bir şekilde cepheden saldırıya geçmeliyiz. Oportünizmi-revizyonizmi her
türden burjuva akımlarını yerle bir etmeliyiz.” </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Örgüt
Yıkcılığının Teorisi</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
İBY’nin yayın organı ve örgüt içi demokrasi konusundaki düşüncelerine gelelim.
Son </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çıkardıkları
yazıda disiplin ve birlikle ilgili olarak şunları söylüyorlar: </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"
Elbette ki belli ilkelerde bir tanıma söz konusu olabilir. Bunu reddetmiyoruz.
Burada tanıma </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">şartlıdır.
Fakat oportünist önderlik sanki hiç bir şey olmamış gibi, bizim gerici
disiplinlerine kayıtsız şartsız tabi olmamızı savundular, sanki ortada doğru
politika izleyen bir önderlik varmış gibi. Sanki reddedilen TKP-(M-L)’nin temel
teorik görüşleri değilmiş gibi, kendilerini M-L ilan ettiler. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Samimi
yoldaşları kazanmak açısından oportünist önderlikle belli ilkelerde birlik söz
konu-u olabilirdi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ama
oportünistler zerre kadar demokrasi tanımayınca bunun olmayacağı
ortadadır." </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">” Zerre
kadar demokrasi" tanımadığı yolundaki sözler bu satırların hemen altında,
bizzat eski </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İBY
tarafından yalanlanıyor. Tartışma organı ile ilgili bu bölümde şunlar
söyleniyor" </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"MY'nin
sağa kaydığını ilk başta görmemize" rağmen bunlarla ortak yayın organını
çıkarmayı</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">düşünmemiz
geniş kadrolara bu yolla görüşlerimizin yayılması yanlış anlayışından </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kaynaklanıyordu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">0ysa
ki ortak bir yayın organı ideolojik-politik, örgütsel· alanda yol gösterici
görevini yerine </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">getirmeyecektir.
Bu durumda oportünist önderlik oportünistliğini meşrulaştırmış ve zaman
kazanmış olacaktır. Kadrolara belli bir siyaset götürülmeli ve kadrolar bu
siyasetin seviyesine yükseltilmelidir. Bu durum ise ayrı bir yayın organı
çıkarılmasını zorunlu kılmaktadır." </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderlik
bir yandan "zerre kadar demokrasi" tanımazken öte yandan “ortak yayın
organı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"çıkarmayı
kabul ediyor. Şayet "ortak yayın organı" demokrasinin zerresini bile
gerçekleştirmek değilse demokrasinin tamamı herhalde ünlü "bırakınız
yapsınlar, bırakınız geçsinler" formülü ile ifade edilen liberallerin
anlayışında bulunabilir. Eski bölge yönetimi herkesin oportünist saydığı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">disiplini
tanımama hakkı olduğunu kabul ediyor. Bu örgütsel anarşiye gitmek demektir.
Şayet bir örgüt şartlı birliklerle varlığını sürdürüyorsa aslında örgütten değil,
örgütlerden bahsetmek gerekir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sadece
bu kadar da değil, eski İBY"nin sorumluluk anlayışına da değinelim. Aynı
yazıda şu satırlar yer alıyor: " Bu yeniden inşa dönemidir. Bu dönemde hiç
kimse veya bölge komitesi yalnız başına sorumlu değildir. Bütün yoldaşlar eşit
derecede sorumludurlar. Herkes bu sorumluluğunu kavrayarak hareket
etmelidir." </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Herkes
eşit derecede sorumludur, yani herkes eşit derecede sorumsuzdur. Bu anlayış
örgütsel işleyişi sekteye uğratan örgütlenmedeki, farklı kademelerin farklı sorumluluğunu
reddederek hizipçiliği teşvik eden örgütsel anarşizmin anlayışıdır. Eski BY
önderliğin çekilmesi ile ilgili olarak şunları; söylüyor: </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
Aynı konularda MY'de hiç bir çaba göstermedi. Ayrıca MY Hareketimizin
görüşlerini geliştirip ona uygun hareket etmediği gibi kendi revizyonist
Troçkist görüşlerini Hareket'in görüşleri olarak yaymaya çalışıyor. Özeleştiri
yapmama hastalığına sahip geçmişte bir sürü hata işleyen ve bugün bu hatalarını
günah çıkartır bir şekilde gören böylesi bir önderlik, önderlik vasfına sahip
değildir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Böylesi
bir önderliğin yapması gereken en doğru şey ve en samimi özeleştiri
önderlikten </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çekilmektir”</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
İBY, özet olarak hatalar yaptınız, sorumlu davranmadınız diyor.
Sorumluluğumuzun bilinciyle hareket etmemizi istemiyor. Yani çözümler
önermiyor. Önderliği sorumsuzluğa davet ediyor. Bu öneri içinde bulunduğumuz
şartlarda sorunların çözümüne katkıda bulunmaz ve örgütü yeni bunalımlara iter.
Çözüm değil, çözümsüzlük yaratır. Böyle davranmak sorumluluk değil,
sorumsuzluktur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
İBY'nin alıntılarda ifade olan bu görüşlerini toparlarsak; Şartlı bir tanıma
mümkün olabilir. Bu, örgütün disiplini gerici karakterde olduğundan uyulma
şartı yoktur. Ortak gazete çıkarmak demokrasinin zerresi değildir. Demokrasi
çok daha geniş olmalı muhalefete dilediğini yapması sağlanmalıdır. Bu dönemde
herkes eşit derecede sorumludur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Önderlik
çekilmeli sorumluluğu bırakmalıdır. Kısacası hizip özgürlüğü disiplinsizlik ve
sorumsuzluk Eski İBY'nin örgüt anlayışı bu üç noktada özetlenebilir. Bunun adı
örgütsel anarşizmdir. Bu teori örgüt yıkıcılığı teorisidir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">SONUÇ </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Baştan
bu yana yazdıklarımızı, özetlersek sorunların düğümlendiği üç noktada bu
olumsuzca tavır takınan ve kopmaya yol açan eski İBY teorideki örgüt yıkıcılığı
anlayışını pratiğe uygulamıştır. Baştan bu yana birliğe değil, ayrılığa
yönelmiş, sonunda bunu gerçekleşmiştir. Bütün çabalarımıza rağmen ilkeli bir
birliğe yanaşmamış ve kopmuştur. Belirttiğimiz ilk üç meseleyle ilgili son
durumu ele alalım. Eski BY önderliğin sağcı revizyonist, oportünist, Troçkist
olarak isimlendirdiği çizgisini sistemlendirmiş ve berraklaştırmış
saymaktadır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Değişeceğine
inanmamakta bu yüzden iflah olmaz görmektedir. Kendisini değiştirmeye ise hiç
niyeti yoktur. Tartışma yayın organını önderliğe zaman kazandırma ve onu
meşrulaştırma olarak gördüğünden lüzumsuz bulmakta, ayrı yayın organı çıkarmaya
yönelmektedir. Bu konuda ileriye </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">doğru
değil, geriye doğru gelişmiştir. Şekli bir birlikle ilgili düşüncelerini dahi
terk etmiştir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
İBY önderliğin çekilmesini sorumsuzluk olarak görmemekte tam tersine en samimi
özeleştiri olarak görmektedir. Bu konuda da en küçük bir ilerleme
göstermemiştir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eski
İBY disiplini “oportünist ve gerici saymakta” önderliği ve onun disiplinini
tanımamaktadır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Son
zamanda bu konuda da açık davranmış ve düşüncesini ilan ederek fiilen
ayrılmıştır. ' </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tüm
yoldaşlar yukardaki düşünceleri ele alıp eleştirmeli örgüt yıkıcı teori ve
pratiği mahkum</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">etmelidir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yaşasın
TKP-ML Hareketimiz..!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yaşasın
Marksizm-Leninizm ve Mao Zedung Düşüncesi..! </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">(PROLETER
BİRLİK.Temmuz 1976.Sayı-1.”)</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıda
uzun uzun aktarmış olduğumuz belgelerde de görüleceği gibi, KK sorunların
tartışılarak eleştiri, ikna ve birlik temelinde ele alınıp, çözülmesini
savunurken, İBY ve onlar gibi düşünenler örgüt yıkıcılığının kara bayrağını
sallayarak, “bizim gibi düşünmeyenlerle aynı tartışama kampanyasında ve
platformda yer alamayız “ diyerek, tartışama platformunu terk edip hizipçi
çağrı yaparak TKP-ML Hareketi'nin disiplinini ve örgüt için mücadele ilklerini
tanımayarak örgütün dışına düşerek örgüt yıkıcılığına soyunuyorlardı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
1976 yılında dogmatik Partizan saflarında yer alan ve uzun yıllar 1976
ayrılığı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">değerlendirmesinden
KK’yı hedef tahtasına oturtan MKP, yılların ardında yapmış olduğu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1.Konferansta
örgütiçi mücadelede hatalı bir yerde durduklarını ve KK’nın kendilerine tanımış
oldukları örgüt içi demokrasiyi kullanmayarak, kolay yoldan ayrıldıklarına dair
özeleştiri yapıyor. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
bile dogmatiklerin örgüt içi mücadelede farklılıklara tahammül
etmediklerini-edemeyeceklerini gösteriyor: </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
gerçeği MKP’nin konuya ilişkin değerlendirmesinde bir bölümü aktararak
öğrenelim:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">(Elbette
MKP’nin bu yazıda E.Hoca yoldaşa yönelik saldırıları ve parti içinde iki çizgi
mücadelesinin sürekli olduğu savlarının gerçeği yansıtmadığını ifade
etmeliyiz)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
Dönem içerisinde MLM parti kadrolarının hataları ise şunlardır: KK Hizbinin
Partimizin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">merkezi
yönetimini ele geçirdiği dönem boyunca Partimizin ideolojik-siyasal-örgütsel-askeri
çizgisini savunan kadrolar ve çeşitli bölge yönetim organları Partide; bu hizip
tarafından geliştirilen kendiliğindenci, kuyrukçu, lafta sol özünde sağ
pasifist politikaya karşı yeterli bir ideolojik mücadele yürütmemişlerdir. KK
hizbinin tasfiyeci bir hizip olduğu zamanında tespit edilememiş; “KK”nın partinin
merkeziyetçiliğini fiilen ortadan kaldırmasına karşı, uyanık davranılmayarak
göz yumulmuş, liberal tutum takınılmış, “KK”nin partiyi siyasetsiz bir duruma
sokması pratiği ile uzlaşılmıştır. Bazı konularda yeterli bir ideolojik
mücadele yürütülmeyerek, “KK” hizbinin yanlış politika ve pratiklerine hizmet
edilmiştir. “KK”nın, partimizi, siyasi gelişmelerin kuyruğuna takılan bir küçük
burjuva hizbi derekesine düşürdüğü, bunun, Partinin ideolojik-siyasi-örgütsel
tasfiyesi anlamına geldiği MLM bir öngörüyle anında kavranamamıştır. Parti
içinde iki çizgi mücadelesinde, MLM kadrolar önemli hatalar işleyerek, iki
çizgi mücadelesinin ruhuna uygun ideolojik mücadele yürütememişlerdir.
Aynı hata; parti içinde iki çizgi mücadelesini, iki sınıfın mücadelesi
olarak görmemek ve parti içinde yanlış çizgiyi de proleter çizgi olarak
görmekten; merkezi “yanılmaz” otorite olarak görmekten, partinin içinde
burjuva çizginin hakim olabileceğini kavramamaktan kaynaklanmaktadır.
Aşırı güven ve körce itaat şeklindeki idealist bakış açısı; parti kadrolarının
“KK” hizbinin tasfiyeci, MLM ve parti düşmanı oportünist
yüzlerini tanımalarını geciktiren önemli bir etmendi. Bu düşünce yöntemi,
felsefi alanda her soruna sınıfların üstü bakan, idealist düşünce
yöntemiydi.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hatalarımızın
ideolojik alandaki kaynağı öznelcilik iken, sınıfsal alandaki dokusu ise küçük
burjuvazidir. Merkezi otoriteye tapan, merkez haklıdır, merkez hata yapmaz
şeklindeki </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">eleştirel
olmaktan uzak kendine güvensiz ve sorumsuz rahatına düşkün tutumlar kadar </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">merkezin
merkezi dağıtmasını ve çok merkezli yönetimi umursamayan başı boşluğu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kanıksayan
yaklaşımlar sınıfsal kaynağını küçük burjuvaziden alır. Bugüne kadar “KK” </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dönemini
değerlendirirken, daha doğrusu bu dönemdeki MLM kadroların hatalarını
ortaya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">koyarken
örgüt içi mücadelede liberalizme denk düşen eksikliklerine değindik.
Fakat </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Partimizi
temsilen ‘KK’ya karşı mücadele yürüten kadroların daha sonra ise
sekterliğe </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">düştüklerini
görüp tespit edemedik. “KK”nin darbeci ve tasfiyeci bir şekilde
partimizin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ideolojik,
siyasi ve örgütsel çizgisini ayaklar altına almasının arkasından MLM
kadroların </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">muhalefetinin
baş göstermesi sonucu, “KK”nin geri adım atarak parti içi sorunları “ Proleter </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Birlik”
adlı yayın organında tartışma önerisinin kabul edilmeyerek bu yolun MLM
kadrolar </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tarafından
tümüyle kapatılması yanlıştı. ‘KK’ yaptığı darbecilik konusunda kısmi
özeleştiri </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yapmıştı.
Burada şu soru sorulabilinir: Bir önderlik her alanda partiyi tasfiyeye
yöneliyorsa</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">halen
de Parti içerisinde kalarak, mücadele yürütme siyaseti doğru mudur? Eğer
muhalefetin kendi görüşlerini parti içerisinde yayma yolu kapanmamış, ve dahası
tartışma yayın organında muhalefetin görüşlerini tartışma imkanı önderlik
tarafından yaratılmışsa, bu koşullarda partiden ayrılmak doğru değildir. Aynı şekilde
“KK”nin kendisinin “darbecilik” yaptığına dair özeleştiri vermesi de bunun,
yani demokratik merkeziyetçilik ilkesinin tümden ortadan kalkmadığını
gösteriyor. Ama biz ne yaptık? Başta önderliğin çizgisine karşı liberal
davrandık, ardından ise sorunların Parti içinde tartışılmasının koşulları
varken, bu kez bunu bir kenara iterek, örgüt içi tartışmayı reddedip bir isyan
havasıyla örgütsel bağlarımızı kopardık.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Açıktır
ki burada aceleci ve sekter bir tutuma düşülmüştür. Bir önderlik revizyonist
olabilir. Daha doğrusu revizyonist çizgiye de sahip olabilir. Eğer o örgüt ve
önderliğin içerisinde hala da demokratik-merkeziyetçilik ilkesi uygulanıyor ve
muhalefetin düşüncelerine hayat hakkı tanınıyorsa, burada yapılması gereken
örgüt içerisinde kalarak ideolojik mücadeleyi Maoist iki Çizgi Mücadelesi
ruhuyla sürdürmektir. Somut durumu, yani parti içindeki yönetim ve dengeleri
dikkate alarak yeni bir kongreye kadar böylesi önderlik ve çizgi etrafında
örgüt içinde kalmak mutlak olarak reddedilemez. Bu yöntemlere dünya komünist
partileri tarihinde çokça rastlanmaktadır. Çok uzağa gitmeye gerek yok. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yoldaş
Kaypakkaya’nın TİİKP içerisindeki pratiği ve yöntemi son derece çarpıcı bir
örnektir. KK hizbine karşı önce liberal hataların ardından sergilenen sekter
mücadele yönteminin daha sonraki birçok hizipleşme ve örgütsel ayrılığa
tarihsel olarak örnek oluşturduğunu kim görmezlikten gelebilir? Bu örgütsel
kopuşun Yoldaş Kaypakkaya’nın TİİKP’den kopuşuyla benzerliği yoktur. Yoldaş
Kaypakkaya Maoist parti içi iki Çizgi Mücadelesi siyasetiyle hareket ederek
örgütsel ayrılığa giderken, bizim ‘KK’den örgütsel kopuşumuzdaki siyasetimiz ve
yöntemimiz ise Hocacı parti içi iki çizgi mücadelesi siyasetine denk
düşmektedir. Bu süreçteki yanlış ve hatalı siyasetlerimiz görülmeden daha sonra
ortaya çıkan hizip ve örgütsel ayrılıkların ne tarihsel kökleri ne de
ideolojik-siyasi nedenleri doğru bir bakış açısıyla sorgulanıp doğru dersler
çıkarılamaz. Bugüne kadar gerek ayrılıklar noktasında gerekse parti içi İki
Çizgi Mücadelesini doğru bir temelde yürüttüğümüz ne yazık ki söylenemez. İki
Çizgi Mücadelesi demek hizipleri meşru görmek demek değildir. Parti içindeki
doğru ile yanlışın mücadelesidir. Doğru ile yanlışın mücadelesinin kendisi
diyalektik tarihsel materyalizmle idealist-metafizik düşüncelerin çatışmasından
başka bir şey değildir.” <b>(Maoist Komünist Partisi 1. Kongre Belgeleri
:Sayfa-50-51)</b></span><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hizip,
Örgüt İçi Mücadele, Disiplin ve Dogmatik Partizan Cenahının Çıkmazı...!</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
KK’nın hizip ” olmadığını ve örgüt içi mücadelede Partizan cenahının
Marksist-Leninist ilkeleri nasıl katlettiğini verileriyle ortaya koyarak, kimin
nasıl örgüt yıkıcısı olduğunu tanıtlamaya çalışacağız.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Esas
örgüt yıkıcısı ve hizipçi olan ve tartışma kampanyasından kaçan dogmatik
Partizan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">cenahıdır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yavuz
hırsız ev sahibini bastırır misali Bolşevik Partizan ve C.Yıldız, “ KK
tasfiyeci </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hizipten”
bahsederek daha işin başında örgütün Merkezi önderliğini kendi kendine hizip
olarak ilan ederek komik bir duruma düşüyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Aslında
ne Bolşevik Partizan ve nede Partizan cenahının, M-L bir örgütte örgüt
içi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">mücadelenin
nasıl yürütülmesi gerektiği, hizbin nasıl ortaya çıktığını ve ne anlama
geldiğini 1976 tartışma kampanyasında dogmatik bir çizgide ısrar ederek
tartışma kampanyasın da nasıl kaçtıklarını irdeleyerek örgüt iradesini hiçe
saydıklarını açığa sereceğiz. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ama
konunun anlaşılması bakımından öncelikle, komünist bir örgüt içinde hizip ne
demektir sorusunu yanıtlayarak, işe koyulmak yerinde olacaktır. Bilindiği üzere
hizip; bir siyasi örgüt içinde, o örgütün programı dışında bir program
oluşturmak ve örgüt disiplinin yerine kendi grup disiplinini geçiren bir
gruplaşmadır. Komünist örgütler saflarında hizip oluşturulmasına, yani ayrı bir
programı ve disiplini bulunan grupların doğmasına hiçbir şekilde izin
vermezler, veremezler. Bu, pratikte tek bir irade, tek bir düşünce, tek bir
eylem olarak harekete eden, M-L örgütlerin sınıf mücadelesini başarıyla
sürdürmeleri, bu Leninizm’in “ hiziplerin varlığıyla </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">bağdaşmayan
irade birliği olarak parti ” öğretisinin doğru kavranılmasının zorunlu bir
gereğidir. İşte dogmatik hizip, M-L Hareket içinde ayrı bir disiplin
oluşturarak, bir çok konuda daha doğru düzgün tartışma yapmadan-yapamadan,
yanlışlarda ayak direyerek “ ya bizim gibi düşünürsünüz yada disiplini tanımam”
diyerek örgüt disiplini yerine görüş disiplinin dayatmıştır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizbin M-L Hareket içinde ortaya çıkması ve önemli düzeyde Hareket
saflarında </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tahribat
yaratması nedensiz değildir. Bu nedeniyle yaşananları doğru kavramak, hizbe
karşı mücadele açısından önem taşıdığı kadarıyla, bu tecrübeyi doğru
değerlendirmek ve dersler çıkarmak bakımından da önemlidir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Komünist
hareketin saflarında dogmatik hizbin ortaya çıkmasının nedeni sınıfsaldır.
İşçi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sınıfının
demokrasi savaşımında etkilenen ve devrimci fikirlere sempati duyan küçük
burjuva </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">unsurların
saflarımıza katılarak mücadelemiz içinde yer almaları dogmatik hizbin
ortaya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çıkmasına
nesnel bir sınıfsal temel yaratmıştır. Bu küçük burjuva unsurlar, işçi
sınıfı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hareketinin
devrimci disiplinini, kendilerini ezen bir cendere olarak görürler ve küçük
burjuva düşüncelere kolayca kapılmaya elverişlidirler. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İşte
M-L Hareket'in saflarına katılan ve işçi sınıfı hareketinin devrimci
disiplinine tahammül </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">edemeyen küçük burjuva aceleciliğinde mustarip
dogmatik hizip ayrılıkları geliştirip </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">derinleştirmek
bakımından örgütsel anarşizmi vazeden görüşler geliştirmiş ve
M-L görüşlerden bir haber davranmıştı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dahası
dogmatik hizip M-L Hareket'in ve önderliğinin tartışma kampanyasını başlatmada
darbeci hatalı bir yöntem kullanması- hemen akabinde KK tartışma kampanyası
başlatılmasında işlenen hata ve zaafların özeleştirisini kapsamlı olarak
yaptığı halde dogmatik yıkıcılar KK’nin ve haliyle de örgütün disiplinini
tanımamakta ısrarlı olmuşlardır. Ve bazı hata ve zaafları da istismar
ederek tasfiyeci hiziplerini genişletmeye çabalayan bu küçük burjuva unsunlar
sonuçta hizipçiliğin kara bayrağını kaldırmışlar, yıkıcı ve
parçalayıcı tutumlarıyla TKP-ML Hareketi'nin haklı itibarını, kendi gerici
amaçları için istismar etmeye </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çalışmaktan
da geri durmamışlardır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İşte
o dönemde dogmatik hizipçilerin durumunu belirleyen gerçekler bunlardır.
Örgütsel alanda açıktan anarşizmi vazeden görüşler, politik alanda M-L
Hareket'in görüşlerinde küçük burjuva akımların görüşleri doğrultusunda
savrulma, M-L Hareket'e düşmanlık, bu, şamatası büyük kendisi hiçbir ilke
tanımayan dogmatik hizbin temel özellikleridir. Dogmatik hizip M-L açtığı
mücadelede elbette kendi küçük burjuva niteliğine uygun yöntemler
kullanacaktı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
öyle oldu. Dedikodu, yalan, iftira başka bir deyişle “skandal ticareti”
bu dogmatiklerin başlıca mücadele yöntemi oldu.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizip, tartışma sürecinde umutsuzca çıkmaz bir yola girmenin can havliyle en
kör </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">gözün
görebileceği yalanları söylemekten tereddüt etmedi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yine
tartışma sürecinde dogmatik hizbin başka bir özelliği de ilkelerden yoksun
oluşu, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kısacası
ilkesizliği ilke edinmesidir. Dogmatik şefler dün ak dediklerine hiç sıkılmadan
bir süre sonra kara demekten beis görmediler. Onların görüş değiştirmesi adeta
çamaşır değiştirmesi kadar kolay oldu. KK’nin mücadelesi ve tartışma
dönemindeki ilkeli duruşu, kadroları kazanma çabası, dogmatik hizbi tam bir
şaşkınlık içine itmiş ve verdiği sözlere uymamak için bin dereden su taşıyan
dogmatikler tartışmadan kaçmak için oportünist manevra üzerine manevra
yapmaktan geri durmamışlardır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Haklarını
yememek gerekiyor dogmatiklerin. Değişmeyen ilkelerinden biriside, M-L harekete
karşı düşmanlık ilkesidir. Dogmatik hizbin saflarında kariyeristlerden
sağcılara bin bir konuda anlaşamayacakların Hareket düşmanlığı temelinde
buluşmaları tesadüfi değildir. Çünkü aralarındaki ciddi görüş ayrılığına
rağmen, tümünü birleştiren ortak bir noktaya sahiptirler. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
Hareket'e ve onun düşüncelerine düşmanlık! İşte onların değişmez ilkesi budur!</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Elbette
tartışmada kaçan dogmatiklerin saflarında bir çok iyi niyetli devrimci
unsurun </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">cereyana
kapılmasından kurtarmak, onların tartışmaya katılmasıyla mümkün olacaktı. Bunun
içirdir ki KK tartışma kampanyasını birlik -eleştiri- birlik yaklaşımı
içinde ele alarak </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dogmatizm
rüzgarına kapılanları kurtarmaya çalışmıştır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Akılda
tutmamız gereken bir başka nokta dogmatik hizbin ortaya çıkmasının M-L
Hareket'in işlemiş olduğu oportünist hataların bir nevi cezası olduğu
gerçeğidir. Tartışma kampanyasının sonuna kadar da gidilmiş olsaydı da yine de
dogmatikler örgütte azınlık olarak kalmaları kaçınılmaz olacak ve Kongre yada
konferansta kopup gideceklerdi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Keza
dogmatikler belki de tartışma kampanyasının sonuna kadar kalmış olsalar
da </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yıkıcılıkları
daha sınırlı kalacaktı. KK karşısında ideolojik-teorik olarak
tutunamayacaklarını </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">gören
dogmatik şefler örgütün merkezi disiplini yerine görüş disiplini dayatarak,
açıktan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgüt
yıkıcılığı yapmışladır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Neki tartışmanın sonuna kadar gidilmesi bir
Konferans yada Kongrenin toplanması </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">durumunda,
dogmatikler, M-L Hareket'e ciddi bir darbe vuramayacaklarını biliyordu.
Keza </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">önce
İstanbul Bölge Yönetimi, ardında Yurtdışı Bölge Yönetimi, Dersim-Erzincan,
Kars, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ve bazı
zindanlarda öne çıkmış bazı kadro ve kadro adayanın dogmatik hizbin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">peşinde
gitmesinde, dogmatiklerin durumu görerek erken ayrılık ilan etmelerinin
belirleyici etkisi olmuştur. 73 yenilgisinin nedenlerinden; sosyo ekonomik
yapıya, devrimin yolundan, ittifaklara ve temel çalışma alanlarına uzanan,
kısacası Türkiye Kuzey Kürdistan devriminin temel sorunlarını kapsayan ve
Hareket'in teorik-politik alanda hatalardan kurtularak derinleşmesini sağlayan
tartışma kampanyası demokratik merkeziyetçilik temelinde yürümüş olsaydı, sonuç
dogmatiklerin aleyhine olacaktı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ama dogmatik hizipçiler bu gerçeği önceden
gördükleri ve tartışmanın sonucunda bir kongre </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yada
konferans toplandığında çoğunluğun KK’nın düşüncelerinin lehine çıkma
olasılığının </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yüksek
olmasını anladıklarından dolayı, KK’nın nezdinde de örgütün disipline uymada </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dayatmacı,
pazarlıkçı ikili davranış içinde olmaları bu gerçeği göstermekteydi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Nitekim KK’nın İBY’ne örgütün disiplinin
tanıyıp tanımadıklarını sorduklarında, son </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görüşmede
açıktan zaman kazanma ve hesaplı davranış içinde disiplini tanıdıklarını </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">söyleyerek,
aslında örgütün disiplini tanımadıklarını ve başından itibaren ayrılık yanlısı
olduklarını ortaya koymuşlardı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Haliyle
bu süreçte gerçek, İBY’nin başını çektiği dogmatik hizip ideolojik-politik ve
pratik olarak M-L Hareket'e ve önderliğe karşı objektif olarak bir cephe
oluşturduğudur. Aslında dogmatik hizbe karşı mücadeleyi, aynı zamanda yılların
birikmiş olan hata ve zaaflarına karşı mücadele ederek, ideolojik köklerini
kurutmak için yürüttüğümüz mücadeleyle birleştirmekti.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Dogmatik
hizbin ve benzer olumsuzlukların ortaya çıkmasının önlenmesi, bu tür
ihtimallerin </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">asgariye
indirilmesi, ancak hizbin yeşerme ve boy atma imkanı bulduğu bu toprağın </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">temizlenmesiyle
mümkündür. Bunu başardığımızda, dogmatik hizbe karşı kazanılacak en başarılı
zafer bile, bir yarım zafer olarak kalacaktır. Yeni olumsuzlukların yeşermesi
için elverişli zemin muhafaza edilmiş ve belki de daha önemli olumsuzluklara
zemin yaratmaya devam etmiş olacaktır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatiklerin
Örgütsel Yıkıcılıkta Tutukları Yol Örgütsel Anarşizm Olmuştur.</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizbin temel özelliklerinden birisinin, örgütsel anarşizmi savunma
olduğunu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">belirtmiştik.
Bu konuya daha yakın eğilerek M-L örgüt içi mücadele
anlayışını ortaya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">koyalım
ve dogmatik hizbin anarşist görüşlerini ve çizdiği pratiği sergileyelim.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatikler
cenahı, örgüt içi mücadelede örgütsel anarşizmi savunuyordu. Bilindiği üzere
işçi sınıfı, toplum içinde yer alan sınıflardan çitlerle ayrılmış değildir.
Dolayısıyla toplum içinde yer alan diğer sınıfların düşünce eylemleri,
kültürleri, gelenek ve alışkanlıkları işçi sınıfını etkilemeden, onun üzerinden
iz bırakmadan edemez. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Farklı
fikirlere, ayrıca modern toplumda işçi sınıfının çeşitli katmanlarının
mevcudiyetine </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">temel
oluşturur. Bu durum, işçi sınıfının en yüksek örgütü, sınıf bilinçli müfrezesi
olan işçi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sınıfı
partisi içine yansır. Parti içinde, doğru ile yanlış fikirler arasında sürekli
bir mücadele ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
fikirler parti dışında olduğu gibi, parti içindeki mücadele ile gelişir,
güçlenir ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sağlamlaşırlar.
Dahası içinde böyle bir mücadele bulunmayan parti, ölü partidir, canlılığını
yitirmiştir. Bu mücadele doğru tarzda ele alınıp yürütüldüğünde, partiyi
geliştirip ileriye doğru iter. Bu konuda görüşlerine kimsenin itiraz
edemeyeceği Lenin’e başvuralım.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Lenin
1903'deki RSDİP'İN 2.Kongresini incelmesinde şunları söylüyor: “ partide
görüş ayrılıkları mücadeleye, anarşiye ve parçalanmaya yol açmadıkça, bütün
yoldaşların ve parti üyelerinin rızasıyla sınırları aşmadıkça, kaçınılmaz ve
temel birşeydir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ve
kongrede, partinin sağ kanadına karşı Akimov ve Akselrod Martinov ve Martova
karşı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">verdiğimiz
mücadelede sınırları hiçbir zaman aşmadık. “ (Bir Adım İleri İki adım
Geri.s.175)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Burada
Akimov ve Martinov’un ekonomist ve Martov ve Akseldro’vun Menşevik
olduğunu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hemen
hatırlayalım. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin’inde
belirtmiş olduğu gibi, partide görüş ayrılıkları temel ve kaçınılmazdır.
Önemli </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">olan
bu görüş ayrılıklarına karşı aynı örgüt çatısı altında mücadele halinde bir arada
bulunup-bulunmayacak nitelikte olduklarının doğru tespiti ve görüş ayrılıklarının
mücadelesinin, ne tarzda hangi örgütsel ilkelere bağlı yürütülmesidir. Bu
sorunlara açıklık getirmemiz dogmatik hiziple aramızdaki anlayış farkının bir
biçimde belirmesine hizmet edecektir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
örgüt, saflarında görüş ayrılıklarının bulunmasını tabi ve kaçınılmaz görür.
Ancak </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">herşeyden
önce görüş ayrılıklarının üzerine giderek yanlış fikirlerin düzeltilmesini,
doğrunun yanlış üzerinde zafer kazanmasını sağlamaya çalışır. Birlik-eleştiri-birlik
ilkesine bağlı kalarak ikna yoluyla görüş ayrılıklarını gidermeye
çalışır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Farklı
görüşlerin mücadele olmaksızın kendilerini korumalarına, fikir ayrılıklarının
gelişip </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kökleşmesine
izin vermez. M-L örgütte burjuva ve küçük burjuva düşüncelerin yeşerip
boy </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">atmasına
izin verilmesi; örgütün M-L niteliğinin bozulması tehlikesinin dogmasına yol
açmak ve giderek, bu düşüncelerin örgütü burjuva ve küçük burjuva örgüte
dönüştürmesinin şartlarını yaratması anlamına gelir. İşte bu nedenle, örgüt içi
görüş ayrılıklarının doğru bir tarzda üzerine gidilerek giderilmesi de o derece
temel ve M-L için kaçınılmazdır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Buraya
kadar “görüş ayrılıkları <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>” örgüt içinde
bir veya birkaç noktada ortaya çıkan ve yanlış </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görüşleri
onların esasta proleter devrimci olmalarını ortadan kaldırmayan, ancak onların
bir bütün olarak alındığında proleter devrimci esasa sahip düşünceleri
üzerindeki burjuva ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">küçük
burjuva etkileri yansıtan görüş farklarını anlattık ve bu kavram üzerinde
durduk.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ancak,
bazen görüş ayrılıkları gelişip kökleşerek, iki ayrı sınıfın, burjuvazi ve
proletarya’nın ideolojisi ve politikası arasındaki farka tekabül eden çizgiler
haline, farklı sınıfları temsil eden çizgileri haline gelebilirler. Hiç
şüphesiz, M-L örgüt, görüş ayrılıklarının bu noktaya ulaşmasına izin vermez,
var gücüyle bu ayrıklıkları daha önceden gidermeye çalışır. Ama M-L'lerin bütün
çabasına rağmen, aynı örgüt içinde iki ayrı sınıfa ait çizgi farkı ortaya
çıkabilir. M-L'lerin çabası böyle bir gelişmeyi önlemde yeterli olmayabilir.
İki ayrı sınıfa ait çizgilerin varlığı, M-L’lerin istek ve iradesi dışında bir
olgu objektif bir olgu haline gelmiştir. Bu şartlarda M-L çizgi, oportünist
çizgiyi örgütten tasfiyeye yönelir. Bu oportünistlerin iknası yoluyla
değil, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kadroların
iknası temelinde oportünizmin tasfiyesi yoluyla gerçekleşir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İki
çizgi, M-L'lere rağmen ortaya çıktığında, yapılması gereken, örgütü M-L safta
toplayarak, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">oportünizmi
tasfiye etmektir. Şayet M-L’ler, örgütte çoğunluğa sahip iseler ve
yönetici </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">organları
ellerinde tutuyor iseler zaten sorun yoktur. Bu durumda, kadroların M-L
etrafında </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geniş
ve en sıkı birliğini, bu çoğunluğa dayanarak oportünizmi tasfiye etmek
gerekir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Ancak,
M-L’ler örgütte azınlıkta iseler ve muhalefet durumunda kalmışlarsa, sorun
farklı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ele
alınmalıdır. Bu taktirde örgüt M-L niteliğini henüz yitirmemişse, doğru fikirleri
örgüt </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çoğunluğuna
kavratarak örgütü örgütü kendi saflarına kazanma imkanı tükenmemiş </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">demektir.
Bu durumda M-L'ler örgüt disiplinine uyarlar, örgüt içi demokrasiyi
işletirler, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">demokrasinin
ihlaline karşı durur ve bunu yaptıklarında oportünistleri teşhir ederler.
M-L </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgütün
normal organlarını işleterek (kongre, konferansın gibi.) daha önce örgüt
içi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">demokrasiyi
işleterek, taraflarına kazandıkları örgüt, çoğunluğuna dayanarak yönetimi
ele </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geçirir
ve oportünizmi tasfiye ederler.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Örgüt
M-L kaldıkça, tutulması gereken doğru yol budur. Ancak örgüt oportünist bir
niteliğe </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">bürünmüşse,
M-L'ler tüm sağlam unsurları toplayarak ,örgütten ayrılırlar. Bu durumda esas
olan budur. Bu şartlarda örgüt çatısı altında kalmak, geçici olarak taktik
nedenlerle mümkün </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">olabilir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
komünist hareketin tarihi, söylediklerimizi doğrulayan değerli deneylerle
doludur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin
ve Bolşeviklerin tutumunu, Lenin’in “örgütlenme” adlı eserine ve Komünist </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Enternasyonal
Yürütme Komitesi Örgütlenme Büro başkanı tarafından yazılan önsüzün de </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">okuyalım.
“ Lenin fikir ayrılıklarını asla gizlemezdi, aman karışıklık çıkmasın, barış,
birlik, beraberlik korunsun diyerek bu ayrılıkları asla saklamadı; tersine,
bütün sapmalara ve bütün hatalara karşı-devrimci coşkuyla sonuna kadar mücadele
etti. Bölünmelerden korkmadı ve sadece Menşevik tasfiyecilerin değil aynı
zamanda lafta devrimcilerin, Otzovistlerin, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ültimatomcuların,
tanrı yapıcılarının da partiden atılması konusunda bir an bocalamadı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bununla
beraber Lenin hiçbir zaman ille de bölünmeden yana olmamıştır. O, yolunu
şaşırmış yoldaşların devrimci Marksizm-Leninizm yoluna dönmeleri için ilk önce
bütün imkanları kullanırdı. Ancak bu çabaları için hiçbir olumlu sonuç
vermezse, o zaman ilişkilerini kararlılıkla keserdi.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Birinci
bölümden sonra,1905 yılında Menşevikler devrimci kitlelerin baskısıyla kuvvetle
sola kayarak, pratik devrimci mücadele içinde Bolşeviklere yakınlaştıklarında
bizzat Lenin birliği savundu. Bunun sonucu 1906 yılının ilkbaharında RSDİP’in
dördüncü (Birlik) Kongresi toplandı. Menşevikler çoğunluğu ele geçirdi. Ama
Lenin partide ayrılmadı, tam tersine patiyi içeride kazanmak için mücadeleye
koyuldu. Nitekim RSDİP 1907 yılındaki Beşinci Kongresinde Bolşevikler çoğunluğu
elde etmeyi başardılar. Parti yönetimi Bolşeviklere geçti.”
(Örgütlenme.sy.32-33 )</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin
yoldaş için demokratik merkeziyetçiliğin işlemesi ve eleştiri özgürlüğünün
varlığı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">partinin
sıkı disiplini bakımından önem taşıyordu. Lenin 1906-1907 yıllarında
disipline </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">uyarak
parti içinde kaldı. O dönemde yapılan Duma seçimiyle ilgili disiplin sorunu
hakkında </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">(Bolşevikler
Kadetlerle ittifaka karşıydılar ) Lenin şunları söylüyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Ancak
yetkili organlar bir kez karara vardıktan sonra bir bütün parti üyeleri tek bir
adam gibi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">davranırız.
Yani belki de bir eli de Odesalı Bir Bolşevik, bir Bolşevik için iğrençte olsa,
oy </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sanığına
bir Kadetin ismini taşıyan oy pusulasını atmak zorunda kalacak, bir Moskovalı
Menşevik ise Kadetlere oy vermediği için yüreği yana yana yalnızca
Sosyal-demokratlara-Komünistlere- oy verecektir”( aynı yerde.sf.36.)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin
yoldaş görüş ayrılığına rağmen, ilkeler de var olan bir birlik temelinde
oluşturulan </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sosyal-demokrat
(komünist) işçilerin birliğini süreli savunmuştur. İllegal partiye
katılmanın </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">oportünizmle
ayrılığın can alıcı noktasını oluşturduğu 1913’te ayrı bir yeni tipte bir
komünist Bolşevik partisinin örgütlendiği 1912 sonrası şartlarında Lenin şu
görüşleri savunuyordu:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“ RSDİP’in
örgütü benimsendiği ve bu örgüte girildiği taktirde, her eğilimde ve her
fikirden </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">işçi
sosyal-demokratların birliği, işçi sınıfı hareketinin tüm çıkarlarının gerekli
kıldığı mutlak bir zorunluluktur.” ( Örgütlenme.205 )</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kanıtlar
çoğaltılabilir. Ancak bu kadarı yeterlidir. Açıkça görüldüğü gibi Lenin
ve </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bolşevikler,
örgüt içi mücadelede, örgüt Marksist-Leninist olduğu sürece disipline
bağlı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kalarak
mücadeleyi esas almışlardır, görüş ayrılıklarını ilkeli bir tarzda çözmeye
çalışmışlar, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">her
durumda örgüt çoğunluğunu yanlarına çekmeye önem vermişlerdir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yine
Bulgaristan Komünist Partisinin deneyimi de aynı anlayışı doğrulayan başka
bir </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örnektir.
Bulgaristan da 1929 yılında Sol sekterler BKP’nin yönetimini ele geçirdiler ve
1935 yılına dek parti yönetimini ellerinde tuttular. Bu dönemde BKP izlemiş
olduğu sol sekter çizgi nedeniyle ağır kayıplara uğramıştı.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neki
M-L’ler BKP, M-L karakterini koruduğu için BKP içinde kalarak, Sol sekter
yönetime </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ve
onların oluşturduğu fraksiyona karşı sürekli mücadele ettiler. Komintern’in de
yardımıyla, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">bu
mücadele 1935 yılının başında başarıya ulaştı ve sol sekter çizgi tasfiye
edildi. Bu konuda Dimitrov şunları söylüyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“ Parti
varlığı ve gelişmesi yolunda yeniden ciddi tehlike ile karşılaşmıştı. Onun kurtarılması </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">bütün
güçleri gererek, solcu sekter hareket hattını tasfiye etmek, parti yönetimini
solcu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sekterlerin
elinden almak ve kesin olarak devrimci boş boğazlıktan gerçek Bolşevik
kitle </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çalışma
ve mücadelesine geçmek gerekiyordu. Ancak parti çalışmasının bütün
alanlarında </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sekter
tahrifatlarını çabucak yenmektedir ki, Partinin halk tabakalarıyla bağlarını
yeniden </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kurmasına
yardım edebilir ve Onun askeri faşist diktatörlüğü yıkarak halkçı,
anti-faşist </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">cepheyi
muktedir bir hale koyabilirdi. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
Partimiz, gizlilik şartlarının ve faşist terörün doğurduğu zorluklara rağmen
Komünist </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">enternasyonalin
yardımıyla bu önemli görevi başarıyla yerine getirdi.” ( Dimitrov. Seçme </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Esreler.Cilt-3.sy.237-238
)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ayrıca
kendilerine Maoist diyen bu dogmatik cenahın, ÇKP tarihinden sanırız bilgisi
vardır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ÇKP
tarihine baktığımızda karşımızda 1935 yılına kadar önderliği bir çok değişik
sayıda sol </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çizgiyi
savunana hiziplerin egemen olduğu ve bu duruma 1935 yılında Mao Zedung’un
kızıl </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ordu
yöneticilerine dayanarak Tsunyi dağında yapılan bir darbe toplantısıyla ÇKP’yi
ele </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geçirdiklerini
görüyoruz. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
Mao Zedung, örgüt önderliğini doğru görmediği ve değişik klikler ele geçirmiş
olduğu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">halde,
örgütten ayrılarak başka bir örgüt kurmaya yönelmiyor. Bu da hem örgüt içinde
iki çizgiyi mutlaka olarak savunacaksın, hem de önderlik benim gibi düşünmüyor
o halde oportünistlerin disipline uymam diyerek kolay yoldan kendisini örgüt
dışına atarak, örgütün ana gövdesi “oportünist, tasfiyeci denilen” önderliğin
denetimine bırakılmış oluyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıda
aktarmış olduğumuz örnekler bir biriyle uyum halinden olduğu gibi aynı
zamanda </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
bir örgütte yanlışlara karşı mücadele anlayışının ne olması gerektiğini
ortaya </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">koymaktadır.
Bizim baştan itibaren KK döneminden bu yana savunduğumuz anlayış da
budur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ama,
1976 yılında KK’nın önderliğinde başlatılan tartışmaya karşı, aynı hatta duran
dogmatik hizipçilerin hemen hepsi de, örgüt içi mücadelede hatalı sol sekter
bir çizgide hareket etmişlerdir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim
dogmatik hizipçiler örgüt yıkıcılıklarını mazur gösterebilmek için,
oportünizmle </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">uzlaşılıcıktan
sekterliğe dek varan çeşitli görüşleri savunmakta, son geldikleri noktada </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgütsel
anarşizmin teorisini yapmaktaydılar. Dogmatiklerin tek amacı örgüt
yıkıcılıklarını </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kitabına
uydurmaktı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
dogmatiklerin-Bolşevik Partizan'ın örgüt içi mücadelede çift standartçı bir
konumda </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">duruşunu
demagoji ile gizlemeye çalışması ve KK’nın söylemleri ortada olduğu halde,
kendi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sübjektif
niyetini objektif gerçek yerine geçirme savunuculuğuna soyunarak, laf
kalabalığıyla </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tarihi
gerçekleri ters yüz etme çabalarının tek bir nedeni vardır, oda örgüt içi
mücadele </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yönteminde
tutulan yanlış yoldur. Kuşku yok ki dogmatikler 1976 tartışma
kampanyasında </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgütsel
anarşimizi vaaz etmişlerdir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Peki
dogmatik hizip ne dedi ne yaptı. Tartışma kampanyasında demokratik
merkeziyetçilik </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">temelinde
tartışma yayın organı Proleter Birlik’te herkesin düşüncelerin özgürce ortaya
koyup tartıştığı ve yine farklı düşüncelerin yayınlanmasında herhangi bir
kısıtlamanın söz konusu olmadığı platformu kullanmayarak mızıkçılık yapan
dogmatikler, KK’nın önderliğini aslında başından itibaren tanımayarak hatta
itiraf ettikleri gibi örgüt disiplinine- biz KK’nın değil, örgütün yani
görüşlerin disiplinine bağlıyız- göstermelik uyuyor göründükleri yönlü </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">açıklamaları
ve bizim istemlerimizi kabul etmezseniz biz birlikte yürümeyiz
diyerek, tartışmadan kaçarcasına ayrılığı ilan ederek örgüt saflarını terk
etmesi, bu dogmatik hizbin kendilerine ve fikirlerine inançsızlık yanında
M-L olarak gördüğü kadrolara güven duymadıklarını gösteriyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Dogmatik
hizip, “tasfiyeci, oportünist inkarcı” dedikleri M-L Hareket içinde kaldıkları
sürece </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">etkilerini
yayamamalarını kaçınılmaz görüyorlar. Haliyle buradan yola çıkarak da onlarla
bir arada kalınamayacaklarını öne sürdüler. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Nitekim
söyledikleri, uzun süre bir arada kalınmayı imkansız kılacak çizgi ayrılığının
varlığı söz konusu olsa bile tutarsızdır. Çünkü şayet M-L kadroların ezici
çoğunluğu karşı safta yer almışsa, hareket içinde ideolojik mücadele yürüterek
bu kadroları kazanmak zorunludur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunu
reddetmek, kendine inançsızlıktır!!! ve oportünizm ideolojik mücadeleyle alt
edilemez </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yaftasıyla
örtülemek istenmektedir bu inançsızlık. Bu durumda hala “tasfiyeci oportünizm
ve inkarcılığın” bünyeyi sarmasından ciddi ciddi söz edilebiliyorsa, bunun
anlamı açıktır. Dogmatiklerin tartışma gemisini erkence terk etmelerinin
altında yatan esas neden kendi etraflarında yer alan kadroların
kendilerini terk edebileceğini, M-L görüşlerden etkileneceğini
düşünmektedirler. Bu nedenle de hiç yoktan iyidir, bari etkilediğimiz kadroları
yitirmeyelim, </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yaklaşımıyla
hareket ediyorlar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
Hareket'in büyük çoğunluğunun, hizipçilerin kendi açılarından bırakın
hastalığa tutulma ihtimalini, “ hastalığın pençesinde kıvrandıkları” şartlarda
tutup, hastalığın bünyeyi sarması ihtimalini önlemek için ayrıldıklarını
söylemek, kendi etrafında topladıkları kadroyu yıkıcı emellerine alet
edebilmenin teorisini yapmaktır. Örgütsel anarşizm en berbat haliyle
savunulmaktadır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tasfiyeci
oportünizm ve inkarcılığa karşı mücadele onların çizdiği sınırlar
içinde yürütülemez görüşü de, halis örgütsel anarşist bir görüştür. Lenin,
Dimitrov ve Mao örneklerinde hangi sınırlar içinde mücadele ettiler? Bu
sınır örgüt sınırları değil mi dir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Program
ve tüzüğün sınırlarını çizip kurallarını koyduğu bir mücadele söz konusu değil
mi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dir?
İki çizginin oluştuğu şartlarda, oportünizme karşı mücadelede zafer kazanmak
için </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">komünistler
M-L örgütün program ve tüzüğüne bağlı kalarak, tüzüğün emrettiği
yöntemleri </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kullanarak
mücadele ederler. M-L’lerin bu şartlarda doğru mücadele yöntemi budur. Bundan
başka mücadele yöntemi yoktur. ( tabi ki tüzüğe yani demokratik
merkeziyetçiliğe bağlı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kalındığı
sürece)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Şayet
M-L örgüt ortaya bir platform koyup yöntem belirlemişse - ki program ve
tüzük bunları belirler- M-L’ler, oportünistlerin platformunda ve yöntemleriyle
mücadele etmezler görüşü iki anlama gelebilir. Birincisi, oportünist hareketin
platformunu ve yöntemlerini tanımamaktadır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İkincisi,
sözde M-L’lerin hareketin koyduğu platform ve yöntemleri elverişsizdir.
Dogmatik </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hizip
bu ayrımı ortaya koymaktan özenle kaçındılar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çünkü
M-L Hareket'in platformunda iç mücadele yöntemlerinde ayrı olarak” kendi tayin
ettikleri platformda, kendi yöntemleriyle mücadele edeceklerini” açıkça
belirtmekten geri durmadılar. Bu alandaki itiraflar dogmatiklerin komünist
hareketin örgütsel ilkelerinde ne kadar uzaklaştıklarını ortaya koyuyordu.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK
ise başından itibaren -tartışma kampanyasının başlatılmasında düşülen
önemli darbeci hatanın dışında- komünist harekete, onu bağlayan platforma
ve yöntemlere sahip çıkmışlar ve çıkmaya devam edeceklerdir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kısacası,
dogmatik oportünistler M-L hareket içinde iki çizgi oluşur oluşmaz
-kadroları </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kazanma
ve harekete doğru çizgiyi hakim kılma yerine- azınlıkta kalındığı
şartlarda hemen</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ayrılmayı
getiriyorlar. Mazeretleri de hazır: “sonra hastalık tüm bünyeyi sarara”,
“bizim ayrı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">platformumuz
ve yöntemlerimiz var”. İşte kendisine güvenmeyen, kadrolara güvenmeyen </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tasfiyeci
öz burada sırıtıyor. Onlar kendilerini hiçbir örgütsel ilkeye kurala bağlı
saymıyorlar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Her
zaman ayrılma ve yıkmanın teorisini yapıyorlar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Dahası
örgütsel ilkeler ve kurallar yerine, “ bana göre iyi ise
doğrudur”, tasfiyeci anlayış </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">tamda
budur. Çünkü onun hareketi kazanmak gibi bir hedefi yoktur ve bunu da </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yapmayacaklarını
biliyoruz. Dogmatikler, “M-L hareket oportünistlere ve inkarcılara
teslim </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">edilemez”
diyorlar. Oysa kendi görüş açılarından bile şimdiki davranışları tutarsızdır.
Çünkü onlar, M-L Hareket'i gerçek sahibi olan "tasfiyecilere,
düşmanlarına" terk etmişlerdir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatikler
tartışma sürecinde M-L ilkelere teoriye bağlı kalmayı değil, kendi
ihtiyaçlarına </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">göre
M-L kılıklı anarşist teoriler üretmeyi esas almışlardır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Nitekim işin içinde çıkmada </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">zorlanan
dogmatiklerin anarşist davranışlarını mazur gösterecek teoriye ihtiyaçları
olmuştur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Keza
biliyoruz ki oportünizm en çok ilkesizlik ve istikrasızlığa gereksinim
duymuştur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L’lerin
Örgüt İçi Mücadele Anlayışı ve Dogmatiklerin Disiplin Tanımazlığı</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bolşevik
Partizan'ın ısrar ve inatla görmek istemediği, İBY’nin hizipçiliğini
gizlemeye </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çalıştıkları
yada ideolojik-politik olarak aynı düşünmeleri nedeniyle mazur gördükleri </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">dogmatiklerin
bir diğer görüşü üzerinde duralım. .” <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Biz Kaypakkaya yoldaşın ortaya koyduğu
görüşleri savunuyor ve bu görüşlerin disiplinini tanıyor, merkezi önderliğin
yani KK’nın örgütümüzün görüşlerini reddeden disiplinini tanımıyoruz” görüşleri
üzerinde duralım.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KK,
dogmatiklerin bu görüşlerinin açıktan M-L harekette merkezi disiplini
reddetmenin aynı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">zamanda
harekette kalmayı reddetmek ve hareketi parçalama amacı taşıdığını kabul etmek
anlamına geldiğini ortaya koydu. Ünlü görüş disiplininin anarşist özünü ortaya
koydu. Bu görüşü disiplinin aynı zamanda Troçkist bir görüş olduğu, örgüt
içinde hizip özgürlüğü anlamına geldiğini bilinmez bir durum değildi.
Dogmatiklerin bu anarşist görüşü M-L’ </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareket'i bölüp-parçalamanın
gerekçesi yapıldı. İşin daha da ilginci dogmatiklerin tasfiyeci </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">hizipçi girişimi
mutlaka mazur göstermek, yeni ayrılıkçı anlayışı geliştirerek durumu </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">kurtarmak
gerekiyordu. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
amaçla iki çizgi oluştuğunda hemen ayrılık görüşü öne sürülerek örgütsel
anarşizme kılıf </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">geçirilmeye
çalışıldı. Haliyle dogmatiklerce örgütsel anarşizm bir şekilde inceltilerek </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">savunuluyordu.
Dogmatiklerin örgüt saflarını erkence terk etmeleri onların kendi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">düşüncelerinin
mücadelesini vermede ve kadrolara güvenmede ne kadar sorunlu olduklarını
gösteriyordu. Bolşevik Partizan ve Partizan cenahı aslında örgüt içi mücadelede
örgütsel anarşizmi savunuyorlardı. Bundan dolayı bu cenahta ilke ve istikrara
yoktu. En önemli ilke meselelerinde de, dün ak dediklerine bugün kara diyebilmekteydiler.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şimdi
de M-L’lerin örgüt içi mücadele yöntemleri üzerinde duralım. M-L örgütlerde
örgüt içi mücadele tüzük tarafından belirlenmiş esaslara göre, disiplin
çerçevesinde yürütülür. Örgüt içinde anarşist davranışlara, disiplinsizliğe yer
verilmez. M-L örgütler organlardan oluşur ve örgüt içi mücadelenin yeri
organlardır. Organlar ve organların disiplinini tanımamak örgütü tanımamakla
aynı şeydir. " Ben örgütün disiplinini tanımıyorum, sadece organların
disiplinin tanıyorum” türünden görüşler anarşizmi vaaz eden görüşlerdir, bunu
söyleyerek örgütü tanımadığını söylemektedir. Çünkü organlar olmadığında,
tanımadığında, örgüt yoktur ve örgütü tanımamaktadır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin’in
belirttiği gibi örgüt içinde görüşlerini hakim kılmaya çalışan kişiler, önce
örgütü </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">inandırmaya
çalışırlar. Doğal ve ilkeli olan budur. Lenin bu konuda şunları söylüyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
Kendi görüşleri çevresinde toplamak istedikleri bir kuruluşta çoğunluğu( özel
olarak) </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">sağlamadan
önce, başkalarını inandırmaya çalışmayı reddeden hiçbir ilke sahibi kişi </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">görülmemiştir,
görülmeyecektir.” (Bir adım ileri İki Adım Geri sy.183)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yalnızca
bu alıntı bile dogmatik hizbin ilkesi ve kuralsızlığını kanıtlamaya yeter.
Çünkü bir </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">örgüt
M-L olduğu sürece, çoğunluğu kazanmaya çalışmaktan daha doğal bir şey
olmaz. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunun
yolu da onları inandırmaktan geçer şartları elverişsiz de olsa, azınlıkta
kalınılsa da </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">yapılması
gereken budur. Bunun reddedenler anacak ilkesizler olabilir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Fakat
bu çoğunluğu inandırma çalışması ilkelere ve kurallara göre yürümek zorundadır.
Bu kurallar örgüt üyelerinin ortak rızasıyla mücadelenin sınırlarını belirleyen
tüzükte yansır. Zaten tüzük, kongrede kabul edilir ve örgüte her üye olan
bu tüzüğe uymayı kabullenerek girer. İşte mücadele bu sınırlar içinde
tüzük kurallarına, disipline uygun olarak gerçekleştirilmelidir. M-L’ler
örgüt içi mücadelede Lenin’in şu sözleri sürekli hatırda tutarlar:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
Parti üyeleri arasındaki görüş ayrılıklarını daha serinkanlı tartışmak ve
ayrılıkların </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">çalışmamızı
bölmemesini, faaliyetlerimizi aksatmamasını, merkez kuruluşlarımızın işlevini
baltalamamasını sağlamak gereğini daha iyi kavrıyoruz.”( Sağ ve Sol Sapmalar
Üzerine.22.)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kısacası
örgüt içi pratik faaliyetleri aksatmamalı, merkezi kuruluşların görevlerini
yerine getirmesini engellememelidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Elbette buda disipline uymakla mümkündür.
Merkezi organların disiplinine uymamak, yönetimini kabul etmemek, örgütte
kalmamak, örgütü yıkmaya çalışmak anlamına gelir. Burada sözü yine Lenin’e
bırakalım. Lenin Menşevikler için şunu söylüyor.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Kullandıkları
yöntem partinin bir bölümünün nefret ettiği, merkezi organların yönetimi
altında çalışmayı reddetmekti. Ama dünyada hiçbir partinin, hiçbir merkezi
kurumu onun yönetimini kabul etmeyen kişileri yönetme yeteneğine sahip olduğunu
kanıtlayabilir mi. Merkezi organların yönetimini kabul etmemek, partide kalmayı
reddetmekle aynı şeydir. Bu bir yıkma yöntemidir, inandırma yöntemi değildir.
İnandırma yerine yıkma çabasında bulunulması, tutarlı ilkelerden, kendi
fikirlerine inançtan yoksun olduklarını gösterir” (Bir Adım İleri İki Adım
Geri.sy. 195)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin’in
bu sözleri dogmatik hizbin durumunu tam olarak tanımlamaktadır. İnandırma değil
yıkma yöntemi uygulayan dogmatik hizip merkezi organın yönetimini reddederek,
M-L Hareket'te kalmayı reddetmiş ve ayrılmıştır. Bu durum onların ilkesizliğini
ve kendi fikirlerine inançsızlığı ortaya koymaktadır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">M-L
örgüt içinde bazı kişilerle çalışmayı güvensizlik gerekçesiyle reddetmek ile
ilgili Lenin’in söylediği sözler, örgüt içi mücadeleye ışık tutmaktadır:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Ama
şimdi bir parti üyesi oldum, genel olarak güven eksikliğini, ileri sürmeye
hakkım yok, çünkü bu eski grupların bütün kaprislerine ve saçma arzularına
kapıyı açık bırakmak olur. Şimdi ben ‘güvenimin’ yada ‘güven eksikliğimin’
bütün resmi nedenlerini göstermek, yani programımızın, taktiklerimizin, yada
tüzüğümüzün resmen kabul edilmiş ilklerini göstermek zorundayım.. Herhangi bir
neden göstermeksizin ‘güvenimi’ yada ‘güvensizliğimi’ ileri sürmemek, ve genel
olarak partinin herhangi bir kesiminin bütün kararlarının-bütün parti
tarafından değerlendirilmesi gerektiğini bilmek zorundayım; güven
eksikliğimi ifade ettiğim, yada bu güven eksikliğinin sonucu olarak ortaya
çıkan görüş ve isteklerin benimsenmesini sağlamaya çalıştığım zaman, resmen ön
görüşmüş işlemlere bağlı kalmak zorundayım.” ( Bir Adım İleri İki Adım
Geri.sy.230 )</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin’in
görüşleriyle, dogmatik oportünistlerin “kendi platformumuz ve yöntemlerimiz”
çığırtkanlıkları tam bir tezat halindedir. Çünkü ilkinde Leninizm’in örgütsel
ilkleri, ikincisinde ise anarşist örgüt ilkeleri ortaya konmuştur. Lenin’in
sözleri parti ruhundan yoksun bireyci, aydın, yarı-aydınların anlayamayacağı,
sindiremeyeceği şeylerdir. Dogmatik hizipçiler tamda bu durumdaydılar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kısacası,
örgüt içi mücadelede tüzük tarafından disiplin ilkelerine bağlı kalmak, M-L’ler
için zorunludur. Çünkü Onlar, örgütü iknayı oportünizme karşı mücadelede esas
alırlar. Çünkü onlar, ilkelidirler, kendi fikirlerine ve kadrolarına inanç
beslerler. Doğru fikirlerin kadrolar tarafından er geç kavranacağına inanırlar.
Örgüt M-L kaldıkça bu yolu tutarlar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizip ise,1976 tartışma döneminde örgüt içi mücadelede hiçbir ilke hiçbir kural
tanımamıştır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Onlara
göre doğruyu savunduğuna inanan, herşeyi yapma hakkını kendinde görür,
başkalarının ise aynı hakkı yoktur. Dogmatik hizbin örgütsel anarşizmi
proletaryanın çelik disiplininden ürken, bu disipline uymayı, bir çeşit
kölelik olarak gören küçük burjuva aydının bireyci tutumunu yansıtmaktadır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
konuda katıldığı düşünceleri Lenin Kaustky’den şöyle aktarıyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Aydına
gelince durum oldukça farklıdır. O bileğinin gücüyle değil, kafasıyla savaşır.
Onun silahları kişisel bilgisi, kişisel yetenekleri, kişisel inançlardır.
Herhangi bir mevkiye ancak kendi kişisel niteliğiyle erişilebilir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
yüzden bireysel niteliğiyle erişilebilir. Bu yüzden bireyselliğin en özgür
davranışı, Ona başarılı faaliyetin başlıca koşullu olarak görünür. Bir bütüne
bağlı bir parça olarak görünür. Bir bütüne bağlı bir parça olarak ancak
zorlukla katlanması, yalnızca zorunluluktan gelir, eğilimden değil. Disiplin
gereğini, seçkin kafalar için, sadece kitleler için kabul eder. Ve kuşkusuz
kendini birinciler arasında sayar.”(Bir adım İleri İki Adım Geri.sy.152)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
Hizbin Kuru Gürültücü Aleksinski Yöntemleri ve İbrahim Kaypakkaya
İstismarı </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizbin mücadele yöntemlerini incelerken iki özelliklerine daha dikkat çekmek
gerekiyor. İlki;Lenin’in deyimiyle Aleksinski yöntemleridir. Lenin bu yöntemi,
şöyle tanımlıyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
Bolşevikler 1907 Londra kongresinde teorik tezlere cevap olarak bir ajitatör
gibi tavır takınıp şu veya bu tür sömürü ve baskıya karşı tumturaklı, ama
tamamen yersiz, cümlelere baş vurduğun da, Aleksinski’den ayrılacaklardır.
Delegelerimiz “yine bağırmaya başladı” diyorlardı. “Bağırma” Aleksinski’ye bir
şey getirmedi.”( Marksizmin Bir Karikatürü ve Emperyalist Ekononizm.sy.88.Koral
yayınları.)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Evet,
dogmatik hizipçiler aynen Aleksinski gibi davrandı. Dogmatiklerin yazılarında
daha çok içi boş tumturaklı laflar, İbrahim’i inkar etmek, örgütü tasfiye etmek
vb. demagojilerine sıklıkla başvuruludur. Özellikle örgüt içi mücadele
konusunda ilkelere bağlılık yerine bolca iftira, talan ve hayali
değerlendirmeler yer aldı. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin'in
de belirtmiş olduğu gibi bağırıp-çağırma, Aleksinskiye bir şey kazandırmadı.
Süslü sözler, parlak ama kof cümleler, yüksek perdeden laflar kısacası
Aleksinski yöntemleri dogmatik hizbe hiç bir şey kazandırmamıştı. Aslında bu
tür yöntemlerin kullanılması, ideolojik ve politik aczinin farkına varanların
sorunların esasını gizleme, duygulara hitap ederek, çevresindekileri etkileme
yolunu tutma ihtiyacını hissetmekten gelmektedir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yine
dogmatik hizbin ve haliyle Bolşevik Partizan'dan diğer Partizan cenahının en
fazla öne çıkarıp istismara giriştiği olay İbrahim Kaypakkaya yoldaş olmuştur.
Bu durum adeta Partizan cenahının olmazsa olmazı olmuştur. Dogmatik hizip
Merkezi önderliğin karşısında savunacak bir şey bulamayınca, en kolay yoldan
tabanı etkilemek bakımından “İbrahim yoldaşa kimse dokunamaz, ve İbrahim’i
reddediyorlar” demagojisi olmuştur. İşin daha da ilginci KK ve Halkın
Birliğini “İbrahim Kaypakkaya yoldaşa ihanet ettikleri” iddiayla ortaya
çıktıkları halde, bir çoğu sınıf savaşımının dışına düştükleri gibi, KK'ya
karşı keskin İbocu geçinen</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TKP-ML Partizan önderliği, 12 eylül faşist askeri
darbenin ardında gözaltına alındıklarında-Süleyman Cihan dışında kalanların
çoğunluğu İbrahim Kaypakkaya’nın işkencede ser ver sır verme direniş geleneğini
yaşatamamışlar ve işkencede çözülmüşlerdir. Yine 1976 tartışma sürecini
baltalayan ve ayrılığı kışkırtan Hİ kısa dönem sonra dogmatikler ile farklı ideolojik-politik
hatta evrimleşerek saflarda atılmıştır. Aynı zamanda 1974’ten sonra Hareket'e
katılan Ahmet Kızıler grubu da -MZ deniliyor-, 1976 tartışmasında olumsuz ve
kışkırtıcı bir rol oynamıştır. A.Kızıler çok keskin İbrahim istismarcısı olarak
öne çıkmış ve Hareket'in hatalarının ortaya konmasın da rahatsızlık duymuş ve
tartışma kampanyasında ayrılığı kışkırtan baş rolcülerden olmuştur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neki
dogmatik hizbin önemli temsilcilerinden birisi olarak öne çıkan A.Kızıler
dogmatiklerle ideolojik –politik olarak anlaşamayarak yollarını ayırarak karşı
devrimci 3.dünya teorisinin savunucusu olarak ortaya çıktı, bir dönem Kurtuluş
Yolu adı altında bir dergi çıkardı ve ardında KK’yı “İbrahime ihanet etmekle
suçlayan”lar kapağı Aydınlığa atarak, Aydınlık safların da İbrahim yoldaşa
bolca küretmekten geri durmamışlardır. İbrahim istismarcılığına sınır tanımadan
devam eden dogmatik Partizanın önderleri KK’nın doğru devrimci tutumunu
çarpıtarak duygu sömürüsü yapmaya çalışmıştır. Kuşku yok ki dogmatik
hizipçilerin İbrahim Kaypakkaya yoldaşla istismar yöntemleri Aleksinski
yöntemlerinin bir parçası olan bu yönteminde bir şey kazandırmadığı ortadadır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dedikodu
ve Skandal Ticareti Dogmatik Hizbe Yarar Sağlamamıştır </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizbin yöntemlerinden bahsederken son bir noktaya daha işaret edelim. Bu yöntem
dedikodu yöntemidir, skandal ticareti yöntemidir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sağda
solda kişiler hakkında dedikodular, kişilerin niteliği üzerinde durmak, hiçbir
belgeye dayanması mümkün olmayan kişilerin niteliği üzerinde durmak, hiçbir
belgeye dayanması mümkün olmayan kişiler arasındaki konuşmaları tahrif edip
kanıt getirme, hareket sırlarını uluorta herkese açıklamak, hatta </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">derneklerde
belge okumaya kalkmak başvurdukları başlıca yöntemlerdir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tabi
ki gözlerini kırpmadan yalan ve iftiraya başvurmaları da cabası. Zaten, kişi
bir kez bu yolu tuttumu zorunlu olarak yalan ve iftiraya başvurur. Kısacası
dedikodu, skandal ticareti dogmatik hizbin önemli bir yöntemidir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
gizlilik konusunda kendisini açığa vuran en kaba örgütsel Menşevizmle,
laçkalıkla birleşmektedir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
yöntemler dogmatik hizbin niteliğine uygundur. Çünkü onlar, örgütsel ilkleri
sorunun ideolojik ve politik yönünü öne çıkarıp, esaslar üzerine tartışacak
gücü kendisinde bulamamaktadırlar. Bu nedenle ayrıntılar içinde sorunu boğmak,
ilkeleri bir yana itmek bir ayrımda sözde çelişki yakalayıp kafa karıştırmak,
kişileri kötülemek yolunu tutuyorlar. Aslında bu onların kendi ilkelerine
güvenmediklerinin ve sorunu buraya çekerek parsa toplamaya çalıştıklarının
kanıtıdır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şimdi
Lenin’in bu tür mücadele yöntemlerini nasıl mahkum ettiğini görelim. İspati
olmayan özel konuşmalar dolayısıyla yalancılık suçlaması için Lenin şunları
söylüyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> “
Provokasyonun, kimin yalancı olduğunu soran bu metodu, yalnızca bir kavga için
bahane arayan bir kabadayıya veya davranışındaki gülünçlüğü fark etmeyen
histerik bir adama yakışır. Belki politik hatalardan suçlanan politik bir
liderin bu metodu kullanması kesinlikle, onun başka bir savunması olmadığını ve
Onun politik farklılar seviyesinden berbat ağız kavgacısı ve skandalcı
seviyesine düştüğünü ispatlar.”( RSDİP’in Kuruluşu. sy.100 )</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">‘İspatlanmayan
konular dedim, çünkü tabiatları icabı, hiçbir kaydı bulunmayan özel konuşmalara
, hiç bir ispata meydan ve buna dayandırılan konular, bütün anlamıyla ‘yalan’
kelimesinin tekrarını gerektirir. Martov, dün, bu tür tekrara sanatında gerçek
ustalığa erişti ve ben de onun yolundan yürümeye hiç niyetli değilim.”( aynı
yerde.101 )</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yine
Lenin yoldaş kişiler hakkındaki dedikodular üzerine şunları söylüyor:</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“
Kişilerin niteliği ve hareketleri konusunda kongrenin dışında konuşmak ve
dedikodu yapmak, bana yakışıksız ve hayasızca bir iş olarak görüyor.( Çünkü bu
gibi durumlar, yüzde 99 örgüte ilişkin bir sırdır ve ancak partinin yüksek bir
yönetim kuruluna açıklanabilir.). Kongre dışında, böyle
dedikodulara sarılarak savaşmak bana göre, skandal ticareti yapmaktır. ”(
Bir adım İleri İki Adım Geri,sy.177)</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizbin yöntemlerini Lenin’in eleştirdiği bu fiillerde açıkça görmek mümkündür.
Lenin’in de belirttiği gibi bütün bunlar siyasi aczin ifadesidir ve buna
başvuranların başka savunması olmadığını gösterir. Dogmatik hizip başları, tam
bir acz içine düştüklerinden zorunlu olarak bu yola sapmışlardır ve berbat ağız
kavgacısı durumuna düşmüşlerdir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizipçiler gizlilik konusunda da tam bir sorumsuzluk içinde olmuşlardır.
Hareketin sırlarını ulu orta yaymak, isim açıklamak gibi bir soruda-sorunda
gizliliği ağır bir şekilde ihlal etmişlerdir. Buda onların sorumsuzluğunu,
gerekirse hakim sınıflara en büyük yararı sağlayacak davranışlardan
kaçınmadıklarını gösterir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Buraya
kadar dogmatik hizbin örgüt içi mücadele anlayışı ve yöntemleri üzerinde
durduk. Buraya kadar hatırlattıklarımızı toparlarsak, şöyle bir sonuca varırız,
dogmatik hizbin, gerek örgütsel mücadele anlayışında ve gerekse de bunun
yöntemleri konusunda örgütsel anarşizm vaaz etmektedir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizip tutarlı örgütsel ilklere sahip değildir ve sürekli zigzaglar çizmektedir.
Bugün kabul ettiğini işine gelmediğinde yarın reddetmiştir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Örgütsel
mücadele anlayışıyla ilgili olarak dogmatik hizipçiler M-L harekette iki çizgi
mücadelesini sürekli kabul eden, oportünist çizgiyi sade ve alt etmekle
yetinene sağ oportünist bir görüş savunmaktaydılar. Aslında bu onların gerçek
düşünceleriydi. Ama işler farklı şekilde gelişince oportünistler bir uçtan
diğerine kaydılar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu
kez “ görüş disiplini ” adı altında örgütsel anarşizmi savunmaya başladılar.
Oysa aradan ancak üç ay geçmişti. Onlar tutarlı ilkelerden yoksun
olduklarından, kendi hesaplarını ve gerici davranışlarını mazur gösterecek
teorileri birbiri peşi sıra yaratmakta tereddüt etmediler. M-L’lerin saldırısı
karşısında “görüş disiplini” anlayışının ipliği kısa zamanda pazara çıktı.
Bunun üzerine oportünist şefler yeni bir oportünist manevraya giriştiler.
Görüşlerini değiştirdiler, eski sağcı görüşlerini, ilgisiz görüşleri
savunduğumuz halde utanmadan bize mal ettiler. Ondan sonra “iki çizgi
oluştuğunda aynı örgüt çatısı altında kalmayarak hemen ayrılma” anarşist
teorisini geliştirdiler. Bu teori açısından, hareketimize mal ettikleri, eski
düşünceleri eleştirdiler. Bu teoride davranışlarını haklı çıkarmak için
uydurdukları, kitaba uydurulması daha kolay, ama örgütsel anarşizmi vaaz eden
bir teoridir. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin
bir partinin gerektiğinde taktiklerini 24 saat içinde değiştirebilecek esnekliği
sahip olması gerektiğini, ama ilklerin 24 saat içinde değişmeyeceğini uzun süre
boyunca muhafaza edileceğini belirtiyor. Dogmatikler ise örgütsel mücadele ve
disiplin üzerine ilkeleri sıklıkla değiştirmişlerdir. Bu durum aslında
dogmatiklerin nasıl ilkesiz bir konumda durduklarını ve küçük burjuvazinin
istikrarsız düşüncesini yansıtmaktadır. Onlar sınıf konumları gereği
istikrarlı bir düşünceye sahip olmayıp sürekli yalpalarlar, zigzaglar çizerler.
Kesin bir mücadele anında esas mücadele eden güçler arasında bocalar. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yenilgiye
uğradıklarında ise, umutsuzluğa kapılır. Kendilerine ve çevrelerine küfretmeye
başlar, gözyaşları döker, pişmanlık getirirler. Çevremizde bu türden yüzlerce
olay vuku bulmuştur.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizbin ilkesizliği küçük burjuva niteliğinin sonucudur. Örgütsel anarşizmi vaaz
eden görüşleri de, proletarya örgütünün çelik disiplininden ürken, buna uymayı
kölelik sayan, kendisini disiplinin üzerinde seçkin kişi olarak gören, farklı
fikirlere karşı uzun, sabırlı, eğitici ve ikna edici mücadeleyi göze alamayan
küçük burjuva aydın-yarı-aydının görüşlerini yansıtmaktadır. Sorunun bir diğer
yönü de bu örgütsel anarşizmi vazeden teorinin sahiplerinin, hareket kadrolarına
ve kendi savundukları görüşlere güven duymamalarıdır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çünkü
onlar fikirlerini kadroların kabul edeceğine güvenmemektedirler. Bu da önce
kendi fikirlerine, onu savunup kabul ettirebileceklerine inançsız olduklarını
gösterir. Örgütten hemen ayrılma görüşü bu inançsızlığın teorik ifadesidir.
Sonra kadrolarında -kendilerine göre- doğru fikirlerin yanında yer
alacağına inanmamaları, kadrolara güvenmemeleri de teorik ifadesini bu anarşist
düşüncede bulmaktadır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatiklerin
örgüt içi mücadele konusunda kullandıkları yöntem küçük burjuva niteliktedir.
Lenin de Menşeviklerle ilgili yaptığınız alıntıların dogmatiklere tıpa tıp
uyması tesadüfi değildir. Çünkü örgütsel anlayışları ve örgütsel mücadele
yöntemleri bakımından tasfiyeci dogmatiklerle Menşevikler arasında özde fark
yoktur. Unutmayınız ki, Menşevikler de azınlıkta kaldıklarında örgütsel
anarşizmi savunuyorlardı. Ve Onların şekilsiz, gevşek parti anlayışlarıyla
uyuşuyordu. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Merkezi
organların yönetimini kabul etmemenin örgütten ayrılmak ve Onu parçalamak
anlamına geldiğini ortaya koyduk. Bunun anlamı bunu yapanların Hareket'e sahip
çıkmaya kalkmalarının sahtekarlık ve iki yüzlülük olduğudur.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Bolşevik
Partizanın tüm çarpıtma ve olayları farklı gösterme çabalarına karşın, dogmatik
hizip örgüt içi mücadele ve disiplinde Leninist ilklerden ırak, kendi
fikirlerine inançtan yoksun olduklarını göstermiştir. Dogmatik hizip ilkelere
ve disipline bağlı kalarak mücadele etmek yerine "biz platformumuzu
kendimiz koyar kendi yöntemlerimizi kendimiz saptarız" diyerek anarşizmini
bir kez daha ortaya koymuştur. O hiçbir ilkeye bağlı olmadığını göstermiştir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizip içi boş parlak cümleleri öne sürerek, bir başka ifadeyle Aleksinski
yöntemlerini esas almış, fikir gücüyle, ikna yoluyla sağlayamadığı etkiyi bu
yola sağlamaya çalışmıştır. Aynı şekilde İbrahim yoldaşı da kendi gerici
hesapları için istismar etmiştir.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dogmatik
hizip, iftira, yalan, dedikodu kişisel karalama gibi yollara sapmış, gizliliği
ağır şekilde ihlal etmiştir. Bütün bunlar dogmatiklerin politik aczinin ve
küçük burjuva sorumsuzluğun kanıtlarıdır. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tasfiyeci
şefler, M-L görüşlerle ilkeli bir tarzda mücadele etme gücünü kendilerinde
bulamayıp, bu alanda sırtlarının yere geleceğini anlayınca, bu yanlış
yöntemlere başvurarak sorunları çarpıtmaya, kafa bulandırmaya çalışmaktadırlar.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bütün
bunlar onların kendi fikirlerine inançsızlıklarının kanıtıdır.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sonuç
olarak, gerek örgüt içi mücadele anlayışlarına, gerekse de bu mücadelenin
yöntemlerinde tasfiyeci dogmatikler M-L’den fersah fersah uzaklaşmışlardır. Bu
savrulma onların küçük burjuva niteliğinden kaynaklanmaktadır. Bu sınıf yapısı nedeniyle
onlar, ilke ve istikrara sahip değillerdir, zig zaglar çizmekte,
yalpalamaktadırlar. Onlar M-L Hareket'e, onun görüşlerine ve kadrolarına güven
duymamaktadırlar. Kendi görüşlerine de güvenememektedirler. İşte bu nedenle
örgüt içi mücadelede küçük burjuva yöntemler geliştirdiler ve anarşist örgütsel
anlayışa sahiptirler.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sonuç
olarak:1976 tartışma kampanyası ve ardından dogmatik hizbin nasıl örgüt iç
mücadele ve disipline uymayarak görüş disiplini dayatarak örgütsel alanda
anarşist bir hatta yürüyerek 1976 Temmuz'unda TKP-ML Hareket'inden koparak,
önce ayrı gruplar olarak hareket edip 1978 yılında örgütte kopan grupların
birleşimiyle TKP-ML Partizan örgütünün kurulduğunu dikkate aldığımızda
tartışamadan kaçarak TKP-ML Hareketi'nde hizip örgütleyerek kopan , dogmatikler
olmuştur. Buradan hareket ettiğimizde TKP-ML Hareketi hem önderlik bağlamında
ve hem de örgütlü güçler açısında örgüt kitlesinin ana gövdesi KK yanında
saf tutmuştur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Demek
ki Kaypakkaya yoldaşın açtığı kızıl bayrağı, hata ve yetmezliklerinden
arındırarak ileriye taşıyan ve gerçek mirasçısı KK önderliğindeki TKP-ML
Hareketi olmuştur. Bugünde bu M-L çizginin devamcısı KP-İÖ’dür.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıda
belgelerle de aktarmış olduğumuz gibi, Partizan cenahının KK ve haliyle TKP-ML
Hareketi'ne dair söylemlerinin içeriğinin ne kadar boş ve gerçek dışı olduğunu
gösteriyor. Kim ne derse desin Kaypakkaya yoldaşın ve haliyle TKP-ML
Hareketi'nin hata ve yetmezlikleriyle hesaplaşıp, tıpkı Kaypakkaya yoldaş gibi
tabulara vurarak buz kıran rolünü oynar, Onun çizgisini M-L temelde ileriye
taşıyan, KK ve ardılları olmuştur. Hayali yazılan tarih gerçek karşısında her
zaman tuzla bul olmuştur. </span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bolşevik
Partizan ve Partizan cenahının 1976 ayrılığı üzerine yazdıkları hikayelerin
özünde avcılık hikayeleri olduğunu, verilerle ve o dönemdeki tartışma
belgelerinde ortaya koyduk. Biz her daima gerçeklere-belgelere- bağlı kaldık.
Umudumuz o ki, hayali tarih yazımında ısrar eden Bolşevik Partizan ve Partizan
cenahı da bu tutumunu terk ederek hayalden gerçeğe adım atmış olur.</span><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial",sans-serif; mso-ansi-language: TR; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Haziran-2020</span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<br />Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-20296473154415101472020-05-14T13:58:00.001-07:002020-05-15T02:53:22.670-07:00MLKP Leninist Parti Öğretisini Açıktan İnkar Ederken Geçmişin Değerlendirmesinde Çifte Standırtçı ve İnkarcı Oportünist Konumda Duruyor? <div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgo24GYox9HkDtBAExxbdhIL181bm_cQ43LDbZ-8NW-O_ptXQEH32gbjTlReVVQZeyyCU8mJv3yH-toNN_pSoLa-0t-HFjU17zLZ8lg6iQHNjHdT1crMxv___XaZQrRjjy-V62k-6NDb33J/s1600/kaypakkayajpg.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="864" data-original-width="589" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgo24GYox9HkDtBAExxbdhIL181bm_cQ43LDbZ-8NW-O_ptXQEH32gbjTlReVVQZeyyCU8mJv3yH-toNN_pSoLa-0t-HFjU17zLZ8lg6iQHNjHdT1crMxv___XaZQrRjjy-V62k-6NDb33J/s320/kaypakkayajpg.jpg" width="218" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; mso-layout-grid-align: auto; mso-pagination: widow-orphan; text-autospace: ideograph-numeric ideograph-other;">
<div class="entry" style="border: 0px none; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Droid Sans", Arial, Verdana, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 22px; list-style: none; margin: 0px; outline: none; overflow-wrap: break-word; padding: 0px;">
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Hatırlanacağı üzere bir çok akım komünist hareketin tarihini gerçeklere ve bilimsel sosyalist ilkelere göre değil, kendi örgütün durumuna ve sübjektif niyete göre ele alıp değerlendiriyor. Bunlardan birisi de dün dündür bugün bugün yaklaşımını kendisine temel alan ve kuruluş döneminde kabul etmiş olduğu “… stratejik planımızın öncelikli hedefi, işçi sınıfı içinde gerçek bir çekim merkezi haline gelmek, komünist partisini inşa etmek, devrimci bir işçi hareketi yaratmaktır. İlk öncelik budur. Stratejinin diğer tüm sorunlarını ancak buna bağlı olarak çözümleyebiliriz.” ( TKİH ve TKP/ M-L Hareketi Birlik Kongresi Belgeleri, 1994, s. 79, abç) görüşünü 1995 yılında reddeden MLKP’dir. Bu akımın saflarında İbrahim Kaypakkaya ve 1972 Nisanın da kurulan TKP-ML Hareketini hala komünist görenlerin olduğunu biliyoruz.Keza MLKP saflarında bazen Hareket kökenli ayakta kalan kadroların MLKP’nin mükemmeliyetçilik altında inkarcı bir hatta, THKO-THKP-C’nin TKP-ML Hareketiyle aynı kefeye konmasında rahatsızlık duyarak, eleştirilerini dışa vurduklarına tanık oluyoruz. Örneğin ziya Ulusoy 1 Mayıs ve İbrahim yoldaşla ilgili yazdığı yazı yada konuşmalarında İbrahim yoldaş ifadesini sıklıkla kullandığını biliyoruz. Yine MLKP’ de kopmuş ama aynı hatta MLKP’nin küllerinde yeniden doğacağı hayaliyle uğraşıp duran Hasan Ozan yazılarında Kaypakkaya yoldaşa gereken önem ve değerin verilmediği ve tarihin unutturulmaya çalışıldığından dem vuruyor.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
MLKP, İbrahim Kaypakkaya Yoldaşı ve önderliğinde kurulan TKP-ML Hareketini sınıfı çalışmasının merkezinde tutmadığı iddiasıyla, küçük burjuva köylü devrimcisi olarak mahkum ederken, komünist hareketin hata ve zaaflardan azade doğup gelişeceği mükemmeliyetçi bakış açışına sarılarak, komünist hareketi kendisiyle başlatan tarih yazımına kalkışıyordu. Neki burada tamamıyla keyfiyetçilik üzerine yükselen yeni yetme inkarcılık ve çift standartçılık devreye sokulduğunu belirtmeliyiz. Elbette akıl hocalarını geride bırakacak biçimde MLKP’de komünist hareketin geçmişine saldırıyor ve kendisine oportünizmi başkalarına Marksizmi uygulamaktan geri durmuyor. MLKP bu tutumuyla ve daha sonrasında sınıftan kopuk parti kurulur küçük burjuva limanına demir atmayla, kendi durumuna uygun teori uyduruyor ve dün ak dediğini şimdi kara demekten geri durmuyor.Mükemmeliyetçilik altında inkarcılıkla hemen herşeyi kendisiyle başlatma ve yeninin, “yeni tarzın” – ki bunun DHKP-C ve PKK kopyeciliği ve karikatürizmi olduğu su götürmez biçiminde açığa çıkmıştır- kurucusu ve geliştiricisi olduğu iddiasında bulunan MLKP, aslında TDKP’den aşırdıkları ve TİKB, TKİP-Ekimle aynı hatta buluştukları inkarcı görüşlerini, “dün dündür, bugün bugündür” oportünist görüşlerini derinleştirerek durumu kurtarma çabası içine girdiler.Kaypakkaya yoldaşı ve komünist hareket’in 72-79 sürecini, küçük-burjuva devrimciliğini aşamayan, sınıf hareketini temel alarak bu zeminde komünist hareketi yükseltmeyen bir süreç olarak görüp mahkum eden MLKP maalesef kuruluşundan bu yana 25.yıl geçmiş olmasına karşın, hala sınıftan kopuk olduğunu söylemekten geri kalmıyor. Peki Kaypakkaya yoldaşı 1 yıllık devrimci çalışma sonucu sınıfı temel alıp fabrikaları devrimin kaleleri yapma perspektifine uygun davranmadığı için küçük burjuva gören MLKP, bu 25.yıllık gibi uzun bir dönem ve aynı zamanda sınıfı merkezde tutup bunun gereklerine uygun hareket eden ve önemli deney ve tecrübe edinen TKP-ML Hareketinin pratiği ortada duruyorken, hala MLKP sınıftan ayrı telde telde çalmasını neyle açıklamak gerekiyor.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Sözde sınıfı kazanmayı merkezde tutma yı -ki bunda da vazgeçilmiş ve sınıftan kopuk parti kurulur alanına rücu edilmiştir- temel aldım deyip deyip ama örgütsel pratik alanda sınıf içinde çalışma zorluğunu görünce bundan çark ederek semt emekçileri ve gençlik içinde yani küçük burjuvazi içinde çalışmayı temel alan 25.yıllık bir pratiğin ardında MLKP’nin Kaypakkaya yoldaşı aşma bir yana ne teoride ve nede pratikte Kaypakkaya’nın daha gerisine düştüğünü söylemek hiçte yanlış olmayacaktır. Dahası MLKP söylediğinin tam tersini yapmakla , teorisi ayrı pratiği ayrı tipik bir küçük burjuva akım öteye gidememiştir.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
İşte Kaypakkaya ve önderliğinde kurulan TKP-ML Hareketine hayalci ve gerçeklerle örtüşmeyen eleştirilerde bulunması tamda bu gerçeği ele veriyor.MLKP’de dinleyelim: “ Ekim devriminin yolunun, yani proletaryayı temel alan bir siyasal, örgütsel strateji ve taktiğe ilişkin Leninist-Stalinist bakış açısının, bizim gibi ülkelerde (yani geri bağımlı ülkelerde) geçerli olmadığı yolundaki önyargının damgasını bastığı THKO-THKP-C ve TKP-ML bu anlayışlarının doğal ve kaçınılmaz bir sonucu olarak anti-Leninist bir parti anlayışında konaklanıyorlar.“ Proletaryanın önderliğini, esas olarak lafta benimsemiş, proletaryanın yerine teoride köylülüğü (ki burada üç hareketide aynı kefeye koyarak TKP/ML Hareketi ile diğer akımlar arasındaki net olan ayrım çizgisini kabaca çarpıtmak ve Kaypakkaya’nın savunmadığı görüşleri savunuyor göstermek dürüstlükten öte tarihi gerçekleri çarpıtmak anlamına gelir. TKP/ML Hareketi hiçbir zaman ve hiçbir yerde teoride köylülüğü temel almamıştır. Bu iddia düpedüz yazarın Kaypakkaya’ya ve komünist harekete ne kadar düşmanlık içinde olduğunu gösterir. HB) ve pratikte de köylü yığınlarından da kopuk olan devrimci öncüyü koymuş olan ‘71 devrimci hareketi…” (P. Doğrultu s. 8, s.5-6)” Proletaryanın önderliğini, esas olarak yalnızca lafta benimsemiş, proletaryanın yerine teoride köylülüğü ve pratikte köylü yığınlarından da kopuk olan devrimci öncüyü koymuş olan 1971 devrimci hareketi, o günün koşullarında görece kısa bir süre içinde 12 Mart askeri-faşist rejimine karşı giriştiği savaşta siyasal ve örgütsel olarak yenilmiş ve çökertilmişti.”(Proleter doğrultu)”Bilindiği gibi, 1971 devrimciliğinin her üç bileşeni de işçi sınıfını temel alan bir siyasal-örgütsel stratejiye karşı çıkmakla kalmıyor, işçilerin ve diğer emekçilerin kendi öz deneyimleri üzerinden eğitilmelerini ve proletaryanın güncel taktiğinin, yani savaşım ve örgütlenme biçimlerinin, kitle hareketinin gerçek durumundan yola çıkılarak saptanmasını öngören Leninist kitle çizgisi anlayışını revizyonizmle özdeşleştiriyorlardı.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Bu örgütler bunun yerine, devrimci sınıfların kitle hareketinin durumundan bağımsız olarak her zaman için geçerli gördükleri tekdüze bir taktiği, yani devrimci öncünün silahlı eylemini geçiriyorlardı. Onlar, devrimci öncünün silahlı eylemlerinin, devrimci patlamaya hazır olduğu varsayılan yığınların saklı öfke ve enerjisini, tıpkı küçük bir motorun büyük bir motoru çalıştırmasında ya da fünyenin ateşlenmesinin dinamiti patlatmasın da olduğu gibi, onların saklı enerji ve öfkesini zincirlerinden boşandıracağını varsayıyorlardı.”Proleter doğrultu)”Öte yandan, öncünün silahlı savaşımını devrimin başlangıcından zaferine değin ve devrimci yığın hareketindeki yükselme ve alçalmalardan bağımsız olarak, siyasal savaşımın temel biçimi ve yığınların siyasal eğitimi ve devrimci kavgaya çekilmesinin esas aracı olarak gören THKO, THKP-C ve TKP(ML)’nin parti ve parti inşasına ilişkin anlayışının da bu “sol” kitle çizgisi anlayışına göre biçimlenmesi nesnelerin doğası gereğiydi. Lenin’in, yukarıda da göndermede bulunduğumuz düşüncesi uyarınca, bu örgütlerin eyleminin içeriği onların niteliğini belirliyor ve onlara, siyasal bir örgütten çok, bir askeri örgüt özelliği kazandırıyordu. Bu eğilim, dönemin üç örgütü içinde en geri konumda olan ve zaten adı bile salt askeri yönelimini ele veren THKO’da daha net bir tarzda gözlenmesine (H. İnan’ın, THKO’nun “parti ve ordu fonksiyonunu bünyesinde taşıdığı”, pratik sorunların, örgütün “parti- ordu ikilemini ayrımına girmesine ihtiyaç göstermediği” vb. saptamaları) karşın, THKP-C ve TKP(ML) için de geçerliydi. Her ne kadar, THKP-C ve TKP(ML) kendilerini “proletaryanın siyasal öncüsü” olarak tanımlamış ve özellikle ikincisi, THKO ve THKP-C’nin kişiliğinde fokoculuğu ve Gevarizmi eleştirmiş ve siyasetin silaha kumanda etmesi anlayışına sahip olduğunu ileri sürmüşse de, bu iki “parti”nin de, THKO’nun durumunda olduğu gibi öncelikle bir askeri örgüt gibi davrandığı açıktı. Örgütsel ilkesinin “politik ve askeri liderliğin birliği” olduğunu söyleyen ve devrimci stratejisini politikleşmiş askeri savaş stratejisi olarak tanımlayan THKP-C olsun, “partili” olmak için önce “ordulu” olmuş olmayı öngören ve örgüt disiplinini bozanlara karşı son derece sert yaptırımlar içeren bir tüzüğü bulunan TİKKO (Türkiye İşçi Köylü Kurtuluş Ordusu) adlı bir askeri kola sahip olan TKP(ML) olsun, “parti” sıfatlarına karşın aslında askeri yanları ağır basan birer siyasal örgüttüler.”(Proleter Doğrultu)</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Yeni yetme oportünist inkarcılığın bir söylediği diğerini tutmadığından ve yamalı bohça olarak farklı görüşleri aynı torbada taşıdığından dolayı, yazılarda da bu farklılıklar görmek ve tezatlıklarını yakalamak zor olmuyor.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Bir yanda sınıf hareketi üzerinde yükselmeyen ve bunun gereklerine göre pratikte adımlar atarak siyasal, örgütsel mücadeleyi asıl olarak sınıf içinde yürütmeyen akımların komünist olamayacağını savunacaksın ve buradan hareket ederek Kaypakkaya ve TKP/ML Hareketi’ni küçük-burjuva devrimciliği olarak niteleyeceksin, ondan sonra da tam olarak 40 yıl sonra kalkıp, sınıftan kopuk ve onu lafta temel alan ve pratikte buna uygun bir mücadele -örgüt hattında yürümeyen, küçük-burjuvazinin deklase kesimleri üzerinde yükselen, esas olarak semt ve öğrenci gençlik zemini üzerinde oturan MLKP’yi büyük M-L parti olarak niteleyeceksin.? Hemde legalizm limanına demir atmış ve öncü savaşçı bir çizgiye kapaklanmışken. Böylesi keyfiyetçilik ve çift standartçı yaklaşımda komünist hareketin doğuşu ve gelişimi doğu değerlendirilemez. MLKP önderleri büyük gürültü kopardıkları ve parti aldı başını gidiyor havasını bastıkları koşullarda, çok özel koşullarda gerçekleştirilmiş bir toplantı olarak gösterilmeye çalışılan, 2. Kongre belgelerinde bu söylediklerinden fersah fersah uzak olduklarını göstermektedir: “ Komünist partisinin, işçi sınıfı hareketiyle bilimsel sosyalizmin birliği olduğu yolundaki Marksist-Leninist öğreti tamamen doğrudur. Fakat bu birliğin kural olarak komünist partilerin kuruluşundan önce gerçekleştiği ve gerçekleşmesinin zorunlu olduğu, bundan önce parti kurulmayacağı vb. iddia edilemez. Geçmişte bu yönde iddiaların ileri sürüldüğü bilinmektedir… Komünist partisi sonuç olarak bir örgüttür ve kuruluşu sorunu, onu kuranların iradesine balıdır.” (2. Kongre Belgeleri s. 25) derken MLKP, dün işçi sınıfı partisinin sınıftan kopuk olarak kurulacağını savunanları parti öğretisini sıradanlaştırarak ayağa düşürmek olarak eleştirip bu yaklaşımları mahkum edenlerin, bugün nihayetinde partiyi, komünist hareketin sınıfla birliğine, yerel örgütler oluşturmasına, kadrolaşmasına vb. bakmadan bir avuç devrimcinin bir araya gelerek, sınıftan kopuk olarak kendi iradeleriyle partiyi ilan edeceklerini belirterek , komünist işçi partisini sıradan bir örgüt derekesine düşürerek, Maocu parti anlayışına rücu ediliyor.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Keza MLKP, dün Kaypakkaya ve TKP/ML Hareketi’ni sınıfla birleşmeyi merkezde tutmayıp, pratikte buna uygun hareket etmediği gerekçesiyle eleştirip küçük burjuva çemberi kırıp, bunun dışına çıkmadığı iddiasıyla eleştirip, mahkum ederken, bugünkü MLKP, 40 yıl sonra semt ve öğrenci gençlik içinden devşirdiği küçük burjuva kadrolarla, esas olarak pratik çalışmalarını sınıf dışı küçük burjuva kesimler içinde -öğrenci gençlik ve semtler gibi yoğunlaştırırken Marksist-Leninist oluyor ama önünde yararlanacağı her hangi bir deney, tecrübe ve olanaklar vb. yok iken ilkliğin ve çocukluğun getirmiş olduğu nedenlerden dolayı aynı konumda hareket eden Kaypakkaya ve komünist hareketi çok rahatlıkla küçük-burjuva olarak damgalayarak mahkum etmeye çalışıyor.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Bakalım MLKP 40 yıl sonra örgütsel-politik çalışmanın merkezinde tuttuğunu iddia ettiği sınıfla birleşmede ne kadar yol katetmiştir?“MLKP’nin sınıf hareketine bağlanmadığı, onun temel zaafı, işçi sınıfıyla bağlarının fazlasıyla zayıf olmasıdır…” (2. Kongre Belgeleri, s. 27)“Partimiz edimsel olarak, yani toplumsal köken itibarıyla işçi sınıfının ‘en bilinçli azınlığından’ oluştuğu kuşkusuz söylenemez.” (agb. 28)“Partimiz, kesimsel çalışma söz konusu olduğunda, özellikle büyük metrepoller de güçlerinin en çoğunun giderek işçi çalışmasında konumlandırmaya yöneldi… Ancak sorunda ısrarlı davranılamadı. Gelişmemiz hala cılız ve sınırlıdır… çok sayıda kadro sınıf çalışmasında görevlendirilse de bunların önemli bir kesimine gereken işlerlik kazandırıldığı söylenemez… İşçi ilişkilerimizi örgütlemede belirgin gelişmeler oldu. Ama bu devam ettirilemedi…” (Agb. s. 51-52)<br style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin: 0px; outline: none; padding: 0px;" />“Partimiz, komünist hareketi, bütün varlığı süresince bir gölge gibi izleyen işçi hareketinden yalıtılmışlık sorununu çözme iddia, görüş açısı ve kararlılığına sahip olduğunu özellikle bundan sonraki pratiğiyle göstermek zorundadır.” (agb. s. 53)</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Dahası buraya aktarmayı gerekli görmediğimiz bir çok değerlendirme ve veriler MLKP’nin söylemleriyle pratikleri arasındaki çelişkinin derinleşerek sürüp gittiğini ve sınıfı temel alan bir örgütsel, pratik çalışma geliştirmediklerini ve sınıftan kopuk küçük burjuva parti teorisine dümen kırdıklarını ortaya koyuyor.MLKP ‘Kuruluş’ ekinin kaldırılması konusu tartışılırken, geçmişte ortaya konulan tutumlar sorgulandı. ‘Komünist Partisi, işçi sınıfı hareketi ile sosyalist hareketin birliğidir’ tanımına indirgenen yaklaşım sorgulanıyor. MLKP-K ekiyle 1994 Ekiminin de kurulan örgüt, neden kendisine K ekini aldığını iki şeye bağlıyordu. Birincisi sınıfın öncelleriyle birleşmeden kopukluk, ikincisi de dışta komünist örgütlerin varlığıydı. MLKP kuruluşunun ardında bir yıllık faaliyetinin ardında temel görüşlerde herhangi bir değişiklik yetkisi olmayan ve alınan kararların resmileşmesinin MK’sinin onayına bağlı olan 95 Birlik Konferansıyla MLKP parti olarak ilan edildi. Burada MLKP-K’nın parti olarak ilan edilmesi için ortaya konan sınıfla sosyalist hareketi aynı kulvarda buluşturma ve dıştaki komünist gruplarla birleşmeyi sağlam-bu akımlar TİKB-TDKP ve TKP-ML YİÖ’ olarak belinlenmişti.- Neki MLKP-K bir yıllık faaliyetinin ardında ne sınıfa bağlanmada önüne konan rolü oynamış ve nede dışta komünist gördüğü grupların ana gövdesi-ki bunlar TDKP ve TİKB’ydi- birleşme sağlanmıştı. MLKP önderliği darbeci bir tarzda örgüt içinde her hangi bir tartışma yapmadan , kendi kafasına göre atamış olduğu gençlerden oluşan delege bileşimiyle TKP-ML YİÖ’nün katılımıyla MLKP parti olarak ilan edildi. Bu açıktan MLKP-K’nın kuruluş kararlarına hiçe sayan yeni bir parti anlayışını darbeci bir tarzda değişiklik yapmanın adıydı.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Nitekim çıkmaz içinde olan MLKP önderliği Leninist parti öğretisine saldırarak, partiyi sıradan bir örgüt derekesine indiren bir çizgiye kapaklandı. ‘MLKP’nin kendisi değil, ama O’nu oluşturan örgütler yıllarca bu görüşleri savundu; MLKP o görüşlerin öz-eleştirisini vermeyecek mi?’ diyen delegeler oldu; öz-eleştiriye sorumlu yaklaşımın bir örneği de burada yaşandı… “ Gerçekten de Komünist Partisi, iradi kararın/ çabanın bir ürünü olarak mı kurulur; yoksa komünistlerin ‘işçi sınıfı hareketi ile birleşecekleri güne kadar’ beklenmesi mi gerekir? Enine boyuna tartışıldı bu sorunlar. Konferans, ‘Sınıf hareketiyle birleşme’ olgusunun göreceli olduğunu dikkate alarak davrandı. Bugün işçi hareketinin sosyalist hareketle ayrı ayrı kanallardan aktığı doğrudur. Proletaryanın devrimci örgütlülüğü; hatta demokratik örgütlülüğü bile çok zayıftır. Türkiye’de yaklaşık 4 milyon proleter var; neredeyse 3/4’ü sendikasız. Bu durum, alınması gereken mesafeyi gösteriyor. İşçi sınıfı hareketiyle birleşebilmenin büyük bir kararlılık, enerji ve uygun yöntemlerle sistematik bir çalışmanın ürünü olacağını yeniden anımsatıyor. Biz, bu başarıyı elde etmek için, önümüze hedefler koyarız; ama parti olmanın tek ve belirleyici kriteri olarak da kabul edemeyiz. MLKP değil, ama O’nun öncelleri böyle bir düşünce savunmuşlardı.Yanlıştı, sığdı ve mahkum edildi. Evet, MLKP, işçi sınıfı hareketiyle birleşebilmiş değildir; ama partidir. Sınıfla bağları ve hareket içinde etkisi vardır; militan işçi direnişlerinin bir çoğuna imzasını atmıştır ve temel görevi de proletaryayı devrimin önder kuvveti olarak kazanmaktır.” (Atılım, Sayı: 51, s. 12,)</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Bu açıktan Leninist parti öğretsi ve aynı zamanda öncellerin-TKİH ve TKP-ML hareketinin- savunmuş olduğu komünist parti işçi hareketiyle sosyalist hareketin birliğidir görüşleri darbeci tarzda geminin bordosun da denize atıldı. Aslında MLKP-K ilan edildiğinde, işçi sınıfı hareketiyle birleşme ve işçi sınıfının öncüsünü ideolojik olarak kazanma konusundaki ivedi ve yakıcı görevler MK’nin önüne konmuştu. Sınıfla birleşmenin MLKP-K döneminde dahada geriye düşüldüğü yerde, bunu bir politik başarı olarak sunarak MLKP-K amaçlarından tümüyle koparılmıştır.MLKPnin sınıftan kopuk parti fikrinde buluşmasını izah eden MLKP delegesi, satır arasında bu ivedi ve yakıcı görevin pekala savsaklanabileceğini ve gözardı edilebileceğini söylüyor. Onun verdiği mesaj şudur: “Nasıl olsa işçi sınıfı olmadan da bu işler yürüyor!” Herhalde, 1. (Parti ve Birlik) Konferansı bu konuda gerek örgüt kamuoyuna ve gerekse de genel devrimci kamuoyuna çok daha farklı bir mesaj vermeli, MLKP’nin işçi sınıfının öncüsünün ideolojik olarak kazanılmasına ve işçi sınıfı hareketiyle sosyalist hareketin birleşmesine ne denli önem verdiğini net ve ikircimsiz bir biçimde dile getirmeliydi.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Ama böyle olmadığı gibi MLKP-K’nın bir yıllık faaliyetlerinde sınıf çalışmalarından uzaklaşıldığı söylenirken, bu durumun hızla aşılması bir yana ülkemizde zaten yeterince yaygın olan küçük-burjuva devrimciliğine “proletaryasız komünist partisi” kurma anlayışıyla Leninist parti öğretisi yellere savrulunuyordu.94 yılında kuruluşu ilan edilen MLKP-K’nin parti anlayışının 95 Birlik 1-Birlik Konferansında değiştirildiği -hemde tartışma olmadan ve herhangi bi kongre toplanmadan- bir MK delege Marksizm-Leninizme ve örgütün kuruluş programı ve politik çizgisine karşı çıkarak, Lenin’in, “Komünist partisi, işçi sınıfı hareketi ile sosyalist hareketin birliğidir.” biçimindeki evrensel olarak geçerli önermesini açıktan reddetmektedir. Komünist partisinin işçi sınıfı hareketiyle birliğinin, “parti olmanın tek ve belirleyici kriteri olarak” kabul edilemeyeceğini, MLKP’nin öncellerinin savunduğunu ileri sürdüğü bu düşüncenin “yanlış” olduğunu belirten delege, felsefede idealizmde ve siyasette sınıf-dışı devrimcilikte konaklamaktadır. Bir komünist partinin esası ve olmazsa olmaz koşulu olan “sosyalizmle işçi sınıfı hareketinin birliği”nin, “parti olmanın tek ve belirleyici kriteri” olamayacağını söylemek, Leninist proleter partisi tanımını açıktan reddetmektir. Her ne kadar komünist parti nedir sorusunda bu doğru formülasyonu uygun hareket etmesi gereken MK’si bırakalım pratikte bu tanımın gereklerine göre davranmayı, açıktan Leninist parti öğretisinin savunan öncelleri mahkum ediyor. Acaba, yıllardan bu yana Lenin ve Stalin tarafından yapılan parti tanımı savunan önceller yanlış mı? Yoksa size göre, “sosyalizmle işçi sınıfı hareketinin birliğini”, proleter partisinin olmazsa olmaz bir koşulu olarak gören Lenin ve Stalin proleter partisini idealize mi ediyorlardı? MLKP MK delegesi, “Partinin her şeyden önce işçi sınıfının öncü müfrezesi olması”, onun “Aynı zamanda, sınıfın bir müfrezesi, sınıfın bir parçası, varlığının bütün kökleri ile ona sıkı sıkıya bağlı bir parçası olma”sı ( Leninizmin İlkeleri, 1979, s. 99-100, 101) gerektiğini söyleyen Stalin’in bu saptamalarını nereye koyuyorlardıGeçmişte, parti kavramının idealize edildiği ya da teorik planda abartıldığı gerekçesiyle-ki bunun hiçte doğru olmadığı ortada duran bir olgudur- sınıf-dışı ve anti-Leninist parti tanımlamalarını bir yana bırakarak küçük burjuva sınıftan kopuk parti görüşlerine yönelme yolundaki çabası, aslında MLKP’nin kuruluş felsefesinde tümden koptuğunu tanıtlar.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Nitekim daha sonrasında önderlik başta olmak üzere 1995 yılında MLKP önderliğinin parti sorununda darbe yaparak küçük burjuva devrimciliğinde konaklanmasına – ciddi bir tepki gösterilmemiş olunması ve bu sınıf dışı parti fikrine başkaldırarak yollarını ayırıp KP-İÖnün kuruluşuna önderlik edenlerin nasıl bir karşı devrimci saldırılarıyla yüz yüz kaldıkları unutulmaması gereken bir gerçekliktir.. Sorunu “Komünist Partisi, iradi kararın/ çabanın bir ürünü olarak mı kurulur; yoksa komünistlerin ‘işçi sınıfı hareketiyle birleşecekleri güne kadar’ beklenmesi mi gerekir?” biçiminde koymak, yanlış olduğu gibi, objektif olarak demagojik bir karakter taşır.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Kısacası komünist partisi, hem iradi kararın/ çabanın bir ürünü olarak, hem de işçi sınıfı hareketiyle devrimci bir tarzda birleşme, işçi sınıfının kapitalistlere karşı savaşımı içinde yer alma konusunda kafaları açık olan ve -bunu ne ölçüde başardığından bağımsız olarak- pratikte de buna uygun davranan komünistlerin bir araya gelmesiyle kurulur.Söz konusu “irade” ne tanrısal bir buyruğun ürün, değildir. Aksine M-L teoriye ulaşılması, sosyalist hareketi işçi sınıfı hareketiyle birleşmeye ve bu sınıfın öncü ögelerini kazanmaya iterek Marksist-Leninist bir komünist partisinin oluşmasını kolaylaştıracaktır.Çağımızda kural olarak, Türkiye’de de, dünyanın çeşitli ülkelerinde de Marksist-Leninist partilerin oluşumu, devrimci irade ve inisiyatife sahip bireyler bulunmadığı, çıkmadığı için değil, gerçekten devrimci teorinin bu devrimci iradeyle buluşması sağlanamadığı, bu devrimci iradeyi taşıyan devrimci birey ve önderler Marksist-olmayan teorileri özümsedikleri ve rehber aldıkları için gerçekleştirilememiştir.</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Gerçekten de, değişik nedenlerle devrimci teoriye ulaşılamadığı koşullarda, bu devrimci irade kaçınılmaz olarak, umutsuz bireysel devrimci girişimlerin ortaya çıkmasına ya da Marksist-olmayan devrimci örgütlerin kurulmasına yol açacak, işçi sınıfı hareketi ile sosyalist hareket ayrı ayrı kanallardan ilerlemeye devam edecektir. Peki 40 yıl sonra Kaypakkaya yoldaş ve daha sonrasında komünist hareketin yarattığı, fabrika işçi ilişkilerinin onda birisini bile örgütleme, fabrika ilişkisi yaratma ve hücreleşme, sendikalar içinde buna uygun hareket etmediği gerekçesiyle eleştirip, küçük-burjuva çemberi kırıp, dışına çıkmadığı iddiasıyla eleştirip, mahkum ederken, bugünkü MLKP, 40 yıl sonra semt ve öğrenci gençlik içinden devşirdiği küçük burjuva kadrolarla, esas olarak pratik çalışmalarını sınıf dışı küçük-burjuva kesimler içinde -öğrenci gençlik ve semtler gibi- yoğunlaştırırken Marksist oluyor ama önünde yararlanacağı herhangi bir deney, tecrübe ve olanaklar vb. yokken ilkliğin ve çocukluğun getirmiş olduğu nedenlerden dolayı aynı konumda hareket eden Kaypakkaya ve TKP-ML Hareketin çok rahatlıkla küçük-burjuva olarak damgalayarak mahkum etmeye çalışıyor.Bakalım MLKP 25 yıl sonra örgütsel-politik çalışmanın merkezinde tuttuğunu iddia ettiği sınıfla birleşmede ne kadar yol katetmiştir?</div>
<div style="border: 0px none; box-sizing: border-box; list-style: none; margin-bottom: 20px; outline: none; padding: 0px;">
Nitekim MLKP’nin inkarcı oportünist görüşleri kendi gerçekliğini kavrama ve değerlendirmede ayak bağı olmuştur ve gelinen durumda kendi gerçekliğini açıklamada zorlandığı gibi tam bir çıkmaz yaşamaktadır.Ülkemizde küçük burjuvazi, nüfusun en büyük kesimini oluşturan bir sınıftır. Bu sınıfın çıkarlarını savunan ancak proletarya adına hareket etme iddiasında olan küçük burjuva grup ve çevrelerin sayısı bir hayli kabarık. M-L parti öğretisi, bu grup ve çevrelerin yadsıdığı sorunlardan biridir. Bu gruplar biçimde birbirlerinden ayrılıyor gözükseler de, özde aynı nokta da birleşmektedirler.Genel doğruları sıralayan ama iş ülke somutuna geldiğinde inkarcı anlayış, partinin subjektif koşullarının hazırlanmasını reddeden tabelacı yaklaşım, M-L parti öğretisinin günümüzde geçerliliği olmadığı tezleri vb. oportünist anlayışların bazı örnekleridir. Hepsinin ortak özelliği de küçük-burjuva bireyci sınıf tavrıdır. Dünyanın merkezine kendilerini koyarak, kendilerini en büyük M-L ilan etmek amacıyla teoriyi ve ilkeleri eğip bükmeye çalışmak, gerçekleri tarif ederek sözde tespitler yapmak oportünist akımların ortak özelliklerinden biridir. Küçük burjuva sınıf tavrının açık bir ifadesi olan bu yaklaşım tarzı düşünce planında muğlaklık ve teorinin çarpıtılması ile birleşiyor. Sonuçta bütün küçük-burjuva akımların vardıkları nokta ise, proletarya partisi sorununda anti-Marksizmdir.</div>
</div>
</div>
</div>
Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-10301578321326759662020-05-11T04:20:00.001-07:002020-05-11T04:20:29.479-07:00Fahri yoldaş 5 Şubat 2011<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="344" src="https://www.youtube.com/embed/2PmfTvx3cPQ" width="459"></iframe>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-72066418719906734202020-05-06T02:32:00.002-07:002020-10-14T08:02:48.955-07:00İdam Edilişlerinin 48.Yılında Deniz Gezmiş Yusuf Aslan Ve Hüseyin İnan’ın Anıları Kavgamızda Yaşıyor..!<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Devrim için
ölümü hiçe sayan 6 Mayısta idam edilen THKO’nun kurucu önderlerinden <b>Deniz Gezmiş Yusuf Aslan Ve Hüseyin İnan’a</b>
bin selam. Sizin için en iyi şiirlerini yazıyor şairlerimiz. Şiir yazıyor
sokaklarda, barikatlarda, savaş siperlerinde. Destansı yaşamınızla
bayraklaştınız ellerimizde. Bu yürek biraz da sizin için çarpıyor. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">6 Mayıs 1972
çeşitli ulus ve ulusal azınlıklardan Türkiye halklarının üç yiğit devrimci evladı
Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu’(THKO)nun kurucu önderleri; Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın
faşist cellatlarca idam edildiği gündür. O günden bu güne 48. yıl geçmesine
karşın Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in devrimci anıları yükselirken, faşist diktatörlüğe
karşı, işçi ve emekçilerin nefretti büyüdü. Faşist cellatlar, kendilerince bu
üç devrimci önderi idam ederek, işçilere, emekçilere ve devrimcilere gözdağı vermeyi
ve korku sallamayı amaçlıyorlardı. Ama silahları geri tepti. Yok etmeye
çalıştıkları kararlı ve devrimci önderlik ruhu, güçlü bir kuvvet olarak
faşistleri ve gericileri titreti-titretiyor. Onların bıraktığı bu kararlı ve
ölümü gülerek kucaklayan devrimci ruh, bugün devrimci bilince dönüştü, dönüşüyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Deniz, Yusuf ve Hüseyin 12 Mart faşist darbesinin
zorbalığına ve karanlığına karşı güçlü bir devrimci ses olarak ortaya çıktılar.
O dönemde mücadelenin simgelerinden birisi haline geldiler. Devrimci mücadele
anlayışlarıyla, reformizmin ve revizyonizmin uyuşturucu etkisine, pasifizme ve
korkaklığa ağır darbe indirdiler. Ama öte yandan, sübjektif niyetleri
itibarıyla devrim için mücadeleye atılmalarına rağmen önemli hataları ve
eksiklikleri vardı. Düşmana karşı devrimci militanlıkları ve kahramanlıkları,
sonra devimci kuşaklar için yol açıcı oldu ve örnek alındılar. Kitleler için
ölümü kucaklayan militan tutumları ve uzlaşmaz devrimci duruşlarıyla yığınların
üzerinden unutulmaz derin etkiler bıraktılar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Bir Mayıs ayındayız yine.
Kavgayı yüreklerinin derinliklerinde yeşerterek, toprağa düşenlerleyiz.
Sizinleyiz. Sizi tanıştırıyoruz genç yüreklerle. Kavganın tam ortasında,
karanlıkları aydınlatıyoruz. Ve siz oluyoruz kavganın en asi nehrinde. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Kavganın gür sesinde
emekçilerin öfkesinde, sizin sesiniz yankılanıyor düşmana atılan her yumrukta.
Özgürlük için karşı isyanda, burjuvaziye karşı kinde, emperyalizme karşı öfkede
hep siz oluyorsunuz yanı başımızda. Çetin kavgalara soyunuyor bilincimiz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Emperyalist ve
işbirlikçi, faşist gerici zorbalar sanıyorlar ki, tarih, onların kölelik
düzenleriyle bitiyor. Zannediyorlar ki, proletarya ve emekçi halkların bir
dönem geriye düşen mücadelesi, onların kendi tarihlerini unutmalarına yol
açacak. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;"> Çünkü şunu biliyoruz ki geçmişi olmayanların
gelecekleri de olamaz. Bu nedenle onlar, sömürülenlerin ve ezilenlerin
emekçilerin yalnızca bugünlerini değil, geçmişlerini de yıkıma uğratmak için
ellerinden gelen her şeyle saldırıyorlar. Ama başaramıyorlar ve
başaramayacaklar! <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Tarih tanıklığının da
gösterdiği gibi, işçilerin ve emekçilerin geçmişten geleceğe devrimci yürüyüşü
hep sürmüştür ve sürecektir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Şehitlerimizin izlerine
basarak yürüdüğümüz tarih yolu, bizi er ya da geç insanlığın büyük düşü
sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız komünizm hedefine taşıyacaktır. Şehitlerimizin
bize bıraktıklarında, yalınızca feda ruhu içinde ölümü gülerek kucaklamayı
değil, aynı zaman da yeni yaşamın örülüşüne de görüyoruz. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Umutlarımız kadar
gerçektir şehitlerimizin ölümsüzlüğü. Çünkü Deniz Gezmiş Yusuf Aslan ve Hüseyin
İnan’ın yaşamları devrimciydi, eskiyi yıkıp yeniyi kurma gerçekliğin hedefliyor
ve kolektif bir ruhla örülmüştü. Onun içindir ki, bedenlerini toprağa,
yaşamlarını tarihe bırakan 6 Mayısta idam sehpasını tekmeleyerek ölümü gülerek
kucaklayan Deniz Gezmiş Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan ölümsüzdür. Anıları devrim
ve sosyalizm savaşımıza rehber olsun..! <o:p></o:p></span></div><div class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12pt; line-height: 115%;">Halkın Birliği Okuru Doğu Yılmaz</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg-jw40aOGdaIHL6Kj4RWyOYeQihOzrglwlm-XkUbUn4lkq3WmaC7ZW8Gr74TDOUv8GcsKOxlLbnhm_RlHq11gElbSPOCzP2I2bVKvKDWeJVQ-_WCg4TH9AlcRyOwIcEYVS66OrGbj7Q0XZ/s1600/deniz+yusuf+ba%25C4%259F%25C4%25B1ms%25C4%25B1zl%25C4%25B1k.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="737" data-original-width="484" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg-jw40aOGdaIHL6Kj4RWyOYeQihOzrglwlm-XkUbUn4lkq3WmaC7ZW8Gr74TDOUv8GcsKOxlLbnhm_RlHq11gElbSPOCzP2I2bVKvKDWeJVQ-_WCg4TH9AlcRyOwIcEYVS66OrGbj7Q0XZ/s320/deniz+yusuf+ba%25C4%259F%25C4%25B1ms%25C4%25B1zl%25C4%25B1k.jpg" width="210" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--></span></div>
</div>
Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-2290899154569781182020-05-05T09:58:00.000-07:002020-05-05T10:00:24.889-07:00FEDAKARLIKTA SINIR TANIMAYAN KADIN SAVAŞÇI YETER(SEVİM) UÇAR’I KAYBETTİK..!<div class="_5pbx userContent _3576" data-ft="{"tn":"K"}" data-testid="post_message" id="js_5" style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 1.38; margin-top: 6px;">
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
<img alt="Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, ayakta, ayakkabılar, gökyüzü, çocuk ve açık hava" src="https://scontent-amt2-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/95965795_2645117975759233_342779102215798784_n.jpg?_nc_cat=100&_nc_sid=07e735&_nc_ohc=h_-nYIb4Sw0AX-vdnQt&_nc_ht=scontent-amt2-1.xx&oh=bb0578ded75d65d5d6750ca0521ec61b&oe=5ED5BB39" /><br />
Biz onu hep İsviçrede devrimci çalışmanın en ön saflarında sınırsız devrimci düşlerini pratikleştirmek için can hiraş mücadele içinde ve fedakarlıkta sınır tanımazlığın nasıl olması gerektiğini pratiğiyle ortaya koyan ve iki çocuğuyla her eyleminin örgütleyicisi-pratikçisi olan kocaman sarıp sarmalayan yoldaş deyince akar suları durduran devrimci yüreğiyle, faşizme ve sermayeye düzenine karşı uzlaşmak tutumuyla Sevim olarak tanıdık. Artık erkence eylem yerinde olan ve neden geç geldikleri için insanları eleştiren, uyaran, doğrucu davut, mütevazi yaklaşımıyla omuz omuza olduğumuz Sevim yoldaşımız aramızda yok.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Yıllarca omuz omuza dövüştüğümüz, kah acıları kah güzellikleri paylaştığımız, kavgamızın komünist kadın savaşçı Sevim yoldaşı, 1 Mayıs 2020 tarihinde kahrolası kanser hastalığından kaybettik. Sevim yoldaşın yaşamı hem kadın olması ve hemde iki çocuğu yalnız başına büyütmesi nedeniyle yokluklar, yoksunlar ve zorlu mücadeleler içinde geçti.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
10.03.1965’de Dersimde yaşama gözlerini açan ve yoksulluğun yarattığı göç nedeniyle Mersine göç etmek zorunda kalan sevim yoldaş Mersinde devrimci savaşıma atıldı. Ele avuca sığmaz ve” kavgaya girdin mi tüm yüreğin ve kaslarına gireceksin “ diyen şairin dediği gibi daha genç yaşında TKP-ML Hareketinin bir militanı olarak sorumluluklar üstlendi. Engel tanımaz ve hesapsızca kavgaya sıkıca bağlı özellikleriyle devrimci savaşımda öne çıktı. Kavga içinde tanışıp evlendi ve çocukları çok sevdiğinden dolayı 2 çocuk yaptı.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Neki kavga ve yaşam arkadaşı kavgaya erkence yorulup mücadelenin dışına düştüğünde asla duygusallığa kapılarak, mücadeledeki kararlı duruşundan milim geri adım atmadı. Hem 2 çocuk ve hemde devrimci görevleri canla başa yerine getirmeye çalıştı.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
12 Eylül faşist darbesi kapıyı çaldığında bölgede ağır darbe yiyen hareketin çalışmaları zaafa uğradı. Sevim yoldaş 12 eylülün karanlık günlerinde bir yandan çalışarak çocuklarına bakmaya diğer yandan tasfiyeciliğin olumsuz etkilerine karşı kendisini korumaya çalıştı. Aklı fikri yoldaşların da ve örgütündeydi. Bir çok kez değişik yollarla örgüte ulaşmaya ve kaldığı yerde kavganı görevlerini omuzlamaya çalıştı. Ama her ilişki kurma çabası olumsuzlukla sonuçlandı. İki çocuk ve ağır politik koşullarda yaşam savaşının güçlenmesi sonucu, yurt-dışında İsviçre'ye çıkmak zorunda kalan Sevim yoldaş, yurt-dışına adım atar atmaz hemen örgüte yoldaşlarına ulaştı. Mersin çalışmalarında yakınen tanıdığı yoldaşına ulaştığında sevincinde gözyaşlarını dökmüştü.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Sevim yoldaş örgüt ile ilişki kurduğundan itibaren her türlü devrimci göreve hazır ve yılların boşluğunu doldurma kararlılığı içindeydi. Dur durak bilmeden örgütün çalışmalarına katıldı hem kendisini ve hemde yoldaşlarını yeniden ayağa kaldırmaya çalıştı. Özellikle kadın çalışmasında sorumluluklar üstlenen sevim yoldaş TKP-ML Hareketi Yurt-dışı kadın komisyonunda sorumluluklar üstelendi ve aldığı görevlerini yerine getirme ve yeni kadın savaşçıları yetiştirmeye çalıştı.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Sınırsız, sürekli anlam kazanarak büyüyen, ütopyalarla yoğrulduğu kadar yeni yaşamın hayallerini bunları gerçekleştirme mücadelesiyle birleştiren, bulduğu kadar yeniye yönelen, sonsuz anlama ve yaratma merakıyla arayışlarını sürekli canlı tutan, salt arayışların rüzgarında kalmayıp ulaştığı özgür yaşam damlalarını derinliğine yaşayan, yaşattıran ve soluduğu havaya yayan, bunu günlük yaşamında sürekli bir akışa dönüştüren bir yaşam tablosu içinde hareket etti Sevim yoldaş.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Sevim yoldaş “ Özgür Kadın Mücadele eden kadındır ” şiarını kendi yürüyüşünün pusulası yapan özgür kadın kişiliğiydi. Tarihte az görülen kişilikler olduğu gibi, bizim mücadele tarihimizde de örnek kişilikler vardır. Acılarla örülen tarihi, halkın umutlarını ve acı çeken kadınları unutmayan mücadelecilerdir onlar. Gerçek özgürlüğü küçük hazlara değiştirmezler. Sıradan gözler yetişmez onların görüş açılarına. Çelişkileri derinden yaşadıklarından acıları da derinden yaşarlar.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Yok oluşun eşiğine getirilen halkın ve kimliksizleştirilen kadının hakikatini çağırırlar. Hakikat ve ikiyüzlülük, karanlık ve aydınlık, güzellik ve çirkinlik, barış ve savaş, özgürlük ve kölelik olguları damla damla onların içinde yaşanır ve süzülerek onların öz kişiliğini oluşturur. Onlar her güne yeni bir doğumu sığdırırlar ve duruşlarıyla yeni bir mücadele ilanı yaparlar tüm egemenlik kuşatmalarına karşı. Güzelliklerin nöbetçisi olma kararlılıklarını ne kar ne fırtına ne de hiçbir tufan engelleyemez.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Yaşamak için yaşamayı öğrenmek, öğrendiklerini anlamak, anladığını uygulamak, uyguladıklarının sonuçlarını değerlendirmek ve bu değerlendirme ışığında yaşamayı ne kadar hak edip etmediğinin muhasebesini yapmak gerekmektedir. Sevim yoldaş bu mücadeleyi kendi bedenini bu terazide tartmış, ruhunu buradan çıkan sonuçlarla anı anına muhakeme etmiş ve kendini, kendisiyle bu zorlu mücadelenin sonucunda yaratmıştır.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Yarattığı bu kişilik, yarattığını yaşamın akışına katan, kendini kuşatmakla, oluşanla yetinmeden, kendini hiçbir şeyin üstünde görmeden, öğrendiklerine rağmen öğrenme ve öğretme eylemini,hata ve eksikliklerine karşı savaşımda, günlük yaşamın ayrıntılarına yerleştiren, aynı yolu paylaştığı yoldaşlarıyla yaratmak istediklerini gerçekleştirmenin çabasını veren, bunu yaparken bireyi reddetmeden, yıldırmadan, mütevazı bir yürek ve beyinle, değişimin gerekliliğine inanarak, değişimin kazanımlarıyla onurlandırarak ve bireyi bunun iç sorgulaması kadar kutsal çabasına yönelten sürekli bir esintiyi kendine kabul etmiş ve devrimin gerektirdiği fırtınalı kişiliğe bir örnek olmuştur. Çünkü Sevim yoldaşın insanı algılayışı ve insan yaklaşımı, hümanizmin yorumlanması, duygu ve akılla yoğrulan özelliklerin onurlu yaşamaya yönelen insan uğruna davranışa dönüştürülmesi, insanlığın bugün yaşadığı olgunluğun kocamış dünyada duygulanımlarla bütünleştirilerek bir yaşam tanımının oluşturulması hedefine kilitlenmiştir.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Sevim yoldaşın kişiliği, kendine örnek aldığı komünist önder kadınları miras olarak aldığını, neleri tarihten bugüne taşıdığını, hangi aşamalardan damıtarak kendini bugüne getirdiğini bilmek, bizleri O’nun şahsında gerçekleşen özgür kadın kişiliği hakkında aydınlatacaktır. Bu somut örnekle ortaya çıkan özgür kadın gerçekleşmesi bizler için yaşamın her anında, her türlü yaşamsal olguda ve hayallerimizde dahi kendimiz için örnek alacağımız bir özgür kadının portresidir.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Fazla söze gerek yok Sevim yoldaş gerçekten de yoldaştı, çünkü sade, doğal, dürüst, sevgi ve saygıyla etrafına yaklaşan, paylaşımcı, bütünleştirici, gerçek hareket ruhla, onun moral ve maneviyatıyla, gerçek yoldaşlık ölçüleriyle komünist kadın militanı temsil eden ve sonuna kadar pratiğiyle güven veren bir yoldaştı. Hareket sonuna kadar bağlı, hizmeti ve emeği esas alan, mevki ve yetki derdi olmayan, olumsuzlukları çekinmeden eleştiren bir komünist kadın militandı.</div>
<div style="font-family: inherit; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Ve kadının özgürleşmesi savaşımına sonuna kadar bağlı olan, devrimci değerlerden taviz vermeyen ve kendi öz gücüne ve halka- örgütüne güvenen, inanan, onu koruyan, emekçilere hizmette sınır tanımayan gerçek bir kadın militandı.</div>
<div style="display: inline; font-family: inherit; margin-top: 6px;">
Mayısın ‘de emeğin sermayeye karşı kavga gününde ölümsüzler ordusuna kattığımız Sevim yoldaşın anısı önünde saygıyla eğiliyor, mücadelesini zafer dek bayraklaştıracağımıza söz veriyoruz.</div>
</div>
<div class="_3x-2" data-ft="{"tn":"H"}" style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 12px;">
<div data-ft="{"tn":"H"}" style="font-family: inherit;">
<div class="mtm" style="font-family: inherit; margin-top: 10px;">
<div class="_2a2q _65sr" style="font-family: inherit; height: 250px; margin-left: -12px; margin-right: -12px; overflow: hidden; position: relative; width: 500px;">
<a ajaxify="https://www.facebook.com/photo.php?fbid=2645117965759234&set=pcb.3926454370730602&type=3&ifg=1&__tn__=HH-R&eid=ARDDijLSwwFoDgpeLo5ljFmRcbT_tBa6HDxfMIl8PmV7_eIbONI65ic8_5KjXjK5tVg8Dzi8RILtCxGc&size=480%2C640&source=17&player_origin=groups" class="_5dec _xcx" data-ploi="https://scontent-amt2-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/95965795_2645117975759233_342779102215798784_n.jpg?_nc_cat=100&_nc_sid=07e735&_nc_ohc=h_-nYIb4Sw0AX-vdnQt&_nc_ht=scontent-amt2-1.xx&oh=bb0578ded75d65d5d6750ca0521ec61b&oe=5ED5BB39" data-render-location="group_permalink" href="https://www.facebook.com/photo.php?fbid=2645117965759234&set=pcb.3926454370730602&type=3&ifg=1&__tn__=HH-R&eid=ARDDijLSwwFoDgpeLo5ljFmRcbT_tBa6HDxfMIl8PmV7_eIbONI65ic8_5KjXjK5tVg8Dzi8RILtCxGc" id="u_0_1y" rel="theater" style="color: #385898; cursor: pointer; display: block; font-family: inherit; height: 250px; left: 0px; position: absolute; text-decoration-line: none; top: 0px; width: 249px;"></a></div>
</div>
</div>
</div>
Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-78727012360172607942020-05-05T09:52:00.001-07:002020-05-05T10:01:01.822-07:00Marks 202.Yaşında Marksizm hala yeni ve güncel olarak İşçi sınıfı ve dünyayı değiştirmek için dövüşenlere yol göstermeye devam ediyor..!<br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" />
<span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: "helvetica" , "arial" , sans-serif; font-size: 14px;">Dünya işçi sınıfının teorik hazinesinin kurucusu Karl Marx’ın doğumunun 202. yılı. Bilimsel sosyalizmin kurucusu; Karl Marx, 5 Mayıs 1818’de Trier kentinde (Almanya) doğdu ve 14 Mart 1883 yılında İngiltere de yaşama gözlerini kapadı. Babası, 1824 yılında protestanlığı kabul etmiş bir Yahudi avukattır. Ailesi zengin ve kültürlü idi, ama devri</span><span class="text_exposed_show" style="background-color: white; color: #1d2129; display: inline; font-family: "helvetica" , "arial" , sans-serif; font-size: 14px;">mci değildi. Trier’deki liseden mezun olduktan sonra Marx, önce Bonn’da üniversiteye gitti. Daha sonra Berlin Üniversitesi’ne geçerek, hukuk öğrenimi gördü, tarih ve felsefeye çok ağırlık verdi. Üniversite öğrenimini, Egukuros felsefesi üstüne bir doktora tezi sunarak 1841 yılında tamamladı. Ölene kadar yaşamını işçi sınıfının kurtuluşu ve komünist teorinin gelişmesine adadı.<br />Karl Marx 1848 devrimleri sırasında Engels ile birlikte kaleme aldığı Komünist Manifesto ile işçi sınıfı hareketine bir program kazandırmış, kapitalizmin analizinden tarihin akışının sosyalizme doğru ilerlediği sonucunu çıkarmış, sömürü sistemine son verecek olan sınıfa işaret etmişti. Kendisiyle birlikte bütün ezilenlerin kurtuluşunun ön koşullarını gerçekleştirecek olan proletaryanın eylemi, Marx’ın görüşlerini birçok kez haklı çıkardı. 1871 Paris Komünü, 1917 Ekim Devrimi ve sonraki devrimler Marx’ın teorisinin hem sınandığı hem hayata geçirildiği tarihsel dönüm noktalarıydı.<br />19. yüzyıldaki büyük dönüşümler çağında yaşamış olan Marx’ın düşüncelerinin ve eyleminin çeşitli yönleriyle irdelendiği özel bir sayıyla, büyük önderin doğumundan iki yüzyıl sonra, hem tarihe hem bugüne bakıyor. Böylece aradan geçen bunca zaman boyunca dünyayı anlamak ve değiştirmek isteyenler için eşsiz bir kılavuz ve mücadele silahı olarak geçerliliğini koruyan Marksist teoridir.<br />Marx “Filozoflar şimdiye kadar dünyayı yorumlamakla yetindiler, asıl </span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYVH69vaibWIAGAS0Qc_Dpmbc21mtgh8zEU6Ku80QQ_rCqmLIcCPSU-18uqZLsZDklKV6WfGnpMpDbbzvpgL9pii2z224fpLMRK-6wBuWL1Eumog3KyDV0BcR9QtZgTtGChHOMof3o67G-/s1600/marks-2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="776" data-original-width="1244" height="199" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYVH69vaibWIAGAS0Qc_Dpmbc21mtgh8zEU6Ku80QQ_rCqmLIcCPSU-18uqZLsZDklKV6WfGnpMpDbbzvpgL9pii2z224fpLMRK-6wBuWL1Eumog3KyDV0BcR9QtZgTtGChHOMof3o67G-/s320/marks-2.jpg" width="320" /></a></div>
olan onu değiştirmektir” diye yazmıştı. Kendi hayatını her gün yeniden üretirken girdiği toplumsal ilişkiler tarafından giderek sınırlandığını hisseden işçi sınıfı nihayet bu sınırlamanın kaynağının sömürü sistemi olduğunu fark eder. Zincirlerini kırması gerektiğini işçiye öğreten ve bu eyleminde onun sürekli yanında olan Marksizmdir.<br />
Bugün burjuvazinin en büyük korkusu bu yüzden Marksizmin yeniden hatırlanması ve Marx’ın teorisinin maddi bir güce dönüşmesidir. Yoksulluğun bu kadar derinleştiği, sınıf çelişkilerinin sürekli derinleştiği günümüz koşullarında Marksizmin hayaleti, sömürücü sınıfların kabusu olarak sık sık görülmeye devam ediyor.<br />
202. yılını selamladığımız Marx hala genç ve güncel” diye hatırlatıyor. Ve Marx “asıl olan”ın yani değiştirme mücadelesinin nasıl ve neden olması gerektiğini anlatmaya devam ediyor; işçi sınıfının ve komünistlerin yoldaşı olmayı sürdürüyor.Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-11466657637981230092020-04-24T03:46:00.002-07:002020-04-24T03:46:11.824-07:00Kuruluşunun 48.Yılında TKP-ML Hareketini Diğer Devrimci Akımlardan Temelde Farklı Kılan M-L Temel Almasıydı..!<img alt="Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, şunu diyen bir yazı 'ÖZGÜRLÜK İÇİN İSYAN ETME ZAMANIDIR DEVRİM KİTLERİN ESERİDİR...! HALKIN BİRLİĞI'" src="https://scontent-ams4-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/94588759_698958157586272_6835303416357453824_n.jpg?_nc_cat=103&_nc_sid=07e735&_nc_ohc=ZQMAORbtbbgAX8MvwKT&_nc_ht=scontent-ams4-1.xx&oh=20c2704fd13efbf6a49670722586c3aa&oe=5EC6AC2D" /><br />
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Öncelikle şunun altının özenle çizilmesi gerekiyor: TKP-ML Hareketi hem İbrahim Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde kuruluş sürecinde ve hem de 1976 yılında yeniden ayağa kalkma döneminde yenilikçi ve tabuları yıkıcı önderlik rolüyle de devrimci ve komünist hareketin buz kıran rolünü oynadığı başta bilinmelidir.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Nitekim Hareketimiz Kaypakkaya yoldaş önderliğinde, resmi tarih yazımına ve teorik-politik yakın döneme ilişkin olarak burjuva küçük burjuva tutum ve yaklaşımlara cepheden tutum alarak köklü kopuş gerçekleştirerek başta Kemalizm olmak üzere Kürt sorunundan Ermeni sorununa, yakın politik tarihe ayna tutmanın yanında revizyonist-reformist hareketle bağları koparıp atmaya kadar, nasıl bir parti, nasıl bir devrim, nasıl sosyalizm ve nasıl bir proletarya diktatörlüğü, nasıl bir enternasyonalist devrimcilik vb. dünya ve Türkiye devriminin sorunlarına karşı ilk olarak güçlü dogmatizm ve sübjektif düşünce tarzının egemenliğine karşı herşeyi göze alan Kaypakkaya önderliğindeki TKP-ML Hareketi komünist kopuşu ilan etmesiyle, M.Suphi TKP’sinden sonra komünist hareketi yeniden ayakları üzerine dikmiştir. Kaypakkaya yoldaşın küçük burjuva devrimciliğiyle-TİP’ten Mihri Belliye,-PDAdan Kıvılcımcılığa, THKO’dan THKP-C’ye yani sağ ve sol revizyonist ve oportünist akımlarla arasında net çizgi çekmiş- arasına kesin ve kati olarak arasına net ayrım çizgisi çekmesi, bir yerde burjuva kapitalist sistemde her alanda ideolojik-teorik ve politik kopuşun ilanıydı. 1970’li yıllarda hemen herkesin Kemalist devrimcilikten dem vurduğu dönemde, Kaypakkaya yoldaş Kemalist iktidarının halka karşı sömürü ve zulüm uygulayan, Kürt ulusunu inkar eden ve tekçi bir üniter Türk devletinin kurucu önderi olduğunu tahlil ederek, komünistlerin bu faşist gerici halk düşmanı cumhuriyeti yıkıp yerine, işçi ve emekçilerin devrimci halk cumhuriyetini kurup buradan durmadan sosyalizme geçmeyi ve komünizme yürümeyi programının esas amacı olarak ilan ediyordu.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Türkiye devrimci hareketi yıllardan bu yana ülke gerçekliğine inme ve kitlelerin objektif durumunu değerlendirmede çoğu durumda gerçekler yerine kendi eğilim ve düşüncelerini esas alarak hareket etmeye çalışmıştır. Bu yaklaşım devrimci hareketin saflarında sübjektif- dogmatik düşünme ve sübjektif dogmatik politik durum tahlilleri üzerinde yükselen taktikler don kişot vari yel değirmenlerine saldırma yönlü olumsuz değerlendirmeleri koşullamış ve abartılı değerlendirmeler yapmaktan, erken devrim hayalini körükleyerek, kitleleri ve kadroları yanlış beklenti içine sokmaktan geri kalmamıştır. Devrimci ve komünist hareketin ilk doğuş ve delikanlılık koşullarında teoriye hakimiyet, politikada olgunlaşamama ve örgütsel, pratik alanda deney- tecrübe eksikliği vb. nedenlerden dolayı sübjektif düşünme tarzında etkilenmesi bir yerde doğal karşılanabilir.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Neki her birinin yaşının 30-40 yılı aşan devrimci hareketin saflarında bu aynı düşünce tarzı, derinleşerek çizgi haline yükselip, hala devrimci örgütlerin hareket tarzını belirleyen bir duruma gelmişse ve hala bu aynı düşünce tarzı devam ediyorsa demek ki yaşanmış pratiklerde yeterli sonuç elde çıkarılamamış demektir. Tamda burada durarak olayı doğru olarak algılamak dogmatik ve sübjektif düşünce tarzını eleştiri hedefine koymak gerekiyor. 10 yıldır Genel Grev şiarını pratik eylem şiarı olarak atmak, 1 Mayıslarda kitlesel katılımdan hareketle barikat savaşı çığlıklarını yükseltmek, iç savaş ve devrimci durum tahlilleri yaparak yığınlar adına konuşmak, anti-emperyalist demokratik halk devriminin özünün toprak mücadelesi temelinde bir mücadelede olduğunda ayak diremek, şehir nüfusunun yüzde 70’lere ulaştığı Türkiye gerçekliğinde hala toprak temelinde kır gerilla mücadelesinde ayak diremek, bir yandan kitlelerin kendi sorunlarına bile sahip çıkma başarısını gösteremediğini söyleyip ardında silahlı savaşımın yükseltilmesinden bahsetmek vb. devrimci hareketin dogmatik ve sübjektif düşünme tarzının düzeyini ve bu düşüncenin pratik ve örgütsel alanda nasıl derinlemesine nüfus ederek sürdüğünü gösteriyor.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Demek ki coğrafyamızda devrimci hareketin sübjektif ve dogmatik düşünce tarzının gençlik ve tecrübesizlikle bir bağı yok. İşin asıl özü idealist düşünme tarzının devrimci hareketin saflarına sirayet etmesi ve bunun kanıksanmasıyla açıklanması gerekir. Bu görüş devrimci hareket saflarında ideolojik, teorik ve pratik boyutuyla aşılmadan, devrimci hareketin yanlış eğilimlerden ve kendine yönelik politika yapmaktan uzaklaşarak, sık sık aynı yöne dönüp sil baştan yapma hastalığından kurtulması olanaksızdır. Bu kadar deney ve tecrübeye rağmen devrimci hareketin saflarında dogmatik ve sübjektif düşünce tarzı hala geçer akçe olarak duruyorsa buna karşı uzlaşmaz bir mücadele yürüterek küçük burjuvaziden beslenen ve devrimci hareketi kötürüm bırakan bu düşünce tarzının devrim ve sosyalizm savaşımına verdiği zarar açığa serilerek mahkum edilmesi gerekiyor.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Burjuva dünya görüşü olan idealizme karşı sıkı sıkıya bağlı olan sübjektivizm ve dogmatizm, maddi dünyanın objektif yapısını inkar eden bir ideolojik görüşün ve pratiğin-siyasal ve örgütsel-tavrının tanımıdır. Sübjektivizm, bilgide objektif gerçeğin çarpıtılmasına ve göz ardı edilmesine, gerçek olmayan tek yanlı yararlara götürür. Pratikte-politikada ve örgütlenmede- ise keyfiliğe ve toplumun objektif kanunlarını, objektif ihtiyaçlarının önemsemeyen, bilimsel temellere dayanan siyaset ve örgütlenmeyi amaçsız, kendiliğinden kararlara ve devrimci coşkuculuğa bağlayan iradeciliğe-volantirizme-yol açar.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Bu alanda 1976 Haziran-Temmuz aylarında TKP-ML Hareketinin hata ve yanlışlarının toplamı zemininde kopan ve daha sonrasında kendilerine Partizan diyen akım-ki süreç içinde bu akımın saflarında bolca ayrılıklar yaşanmıştır. Tüm kopuşların temelinden, sağ yada sol bakışla bezenmiş sübjektif dogmatik düşünce tarzının belirleyici rolü olmuştur.- Aslında düşüncenin donmuş ve değişmez hali olarak ifade edeceğimiz ve diyalektik materyalist dünya görüşünün açıktan reddi anlamına gelen dogmatizm ve sübjektif düşünce tarzının mimarı PDA-Aydınlık revizyonistleriydi.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
PDA-Aydınlık hareketi 1976 yeniden toparlanma sürecinde, somut durumun somut tahlili Leninist gerçekliği yerine ÇKP kopyeciliğini olmazsa olmaz olarak pratiğe sürmüştür. Marksizm’i savunma adına Mao Zedung’un yeni-sömürge ülkeler için önerdiği devrimin niteliği, iktidarın karakteri vb. değişmez ilke olarak görüp-göstererek yeniden toparlanma sürecinde olan THKP-ML,THKO merkezi ve Partizancıları ideolojik denetim altına aldı.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Nitekim PDA-Aydınlığın, emperyalizme bağımlı yeni sömürge ülkelerin devrim zafere taşınan kadar yarı-feodal ülkeler olarak varlığını koruyacağı, haliyle yeni sömürge ülkelerde devrimin niteliği, ittifaklar, devrimin yolu ve nasıl bir iktidar vb. sorunlarını, her ülkenin ekonomik-sosyal ve siyasal gelişmiş durumlarıyla yani sınıflar arası temel ilişkilerden hareket ederek tahlil ederek sonuca gitme yerine, emperyalizme bağımlı yarı-sömürge ülkelerde kapitalizmin gelişmesi ve sosyo-ekonomik yapıda köklü değişimlerin olması mümkün değildir dogmatik yaklaşım temel alınarak, Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapası her hangi araştırma inceleme yapılmadan, Maocu bakış açısı temel alındı. PDA-Aydınlık Hareketinin bu dogmatik-kopyeci ve sübjektif düşünme tarzına cepheden savaşım açan TKP-ML Hareketi oldu. TKP-ML Hareketi, 1976 yılında örgüt içinde açılan tartışmada, Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısında köklü değişimleri olduğu, bunun emperyalizme bağımlı işbirlikçi tekelci kapitalizmin Prusya yolunda gerçekleştiği, haliyle sosyo-ekonomik yapıya işbirlikçi tekelci kapitalizmin egemen olduğu, yarı-feodal ilişkilerin ikinci plana düştüğü sonucuna varmış..</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
TKP-ML Hareketinin ulaşmış olduğu bu Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısına işbirlikçi tekelci kapitalizmin egemen olduğu görüşüne karşı en başta PDA-Aydınlık revizyonistleri saldırıya geçti. PDA-Aydınlık hareketi, TKP-ML Hareketini hedef almasının temel nedeni -THKO-THKP-C-ML ve Partizancıları ideolojik-teorik ateş altına alarak, ideolojik-teorik olarak TKP-ML hareketinin etkisine girmesini önlemekti. Örneğin yeniden toparlanma sürecinde Kaypakkaya yoldaşın programatik düşüncelerinden etkilenen ve Kaypakkaya yoldaşı komünist olarak gören THKO Merkez ve THKP-C-ML, 1975 yılında bir çok konuda Kaypakkaya yoldaşa yakın düşünceler savunmasına ve TKP-ML hareketine yakınlaşmalarına karşın, 1976 tartışmalarında PDA-Aydınlık revizyonistlerinin ayaklarının altındaki halının kaymaya başlaması, Aydınlık revizyonistlerinin TKP-ML Hareketine kaşı Maocu silahlarla saldırma ve Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapının devrimin zaferine kadar değişmeden yarı-feodal olarak kalacağı ve sosyo-ekonomik yapıda kapitalist üretim ilişkilerinin-emperyalizme bağımlı işbirlikçi kapitalizm- egemen olmasını savunmanın Troçkizmi savunmak ve haliyle kapitalist üretim ilişkilerinin egemen olduğu ülkelerde sosyalist devrimi savunmak anlamına geleceği Maocu düşünceleri öne sürüldü ve PDA-Aydınlık revizyonistlerinin bu dogmatik ve sübjektif düşünce tarzı, Halkın Yolu, Halkın Kurtuluşu ve Partizan dergi çevrelerini derinden etkiledi. Nitekim bu oportünist cephenin ideolojik-teorik önderliğini PDA-Aydınlık revizyonistleri yaptı. Bir dönem Türkiye’nin sosyoekonomik yapında kapitalist üretim ilişkilerinin egemen olduğunu savunan Halkın Yolu ve Halkın kurtuluşu PDA-Aydınlığın gerici saldırıları karşısında geri adım atarak, TKP-ML hareketine karşı aynı kulvarda buluştular ve dogmatik ve sübjektif düşünce tarzının savunucuları oldular.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Nitekim PDA-Aydınlık revizyonistlerinin bu dogmatik ve sübjektif tarzının Halkın Yolu, Halkın Kurtuluşu ve Partizan saflarında egemenlik kurması süreç içinde Halkın Yolu önderliğinin ezici çoğunluğunun aydınlığa katılmasını, Partizan saflarında Kurtuluş Bayrağı adlı 3.dünyacı bir grubun ortaya çıkmasını ve bir süre sonra bu grubunda soluğu aydınlıkta alması, yine 3.dünayacı revizyonist karşı-devrimci 3.dünyacı düşünce temelinde Halkın Kurtuluşu saflarında Emeğin Kurtuluşu adlı bir grubun kopması ve bir dönem sonra soluğu Aydınlık saflarında alması, daha da önemlisi bu akımların saflarında kapitalist üretim ilişkilerinin egemen olduğu sonucuna ulaşanların hızla Türkiye devrimin ilk adımının sosyalist devrim olduğu düşüncesi yönünde değişim yaşamaları, Onları, PDA-Aydınlığın sosyo-ekonomik yapıda kapitalizm egemense orada sosyalist devrim geçerlidir görüşünde buluşmaya itti.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Nitekim 1987 yılında TDKP’de kopan ve kendilerine önce TDKP Devrimci Kanat ve sonrasında Ekim olarak ifade eden ve ardından TKİP’e evrilen kesim, Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısı kapitalist ise o zaman Türkiye devriminin ilk adımının karakteri de sosyalist ve iktidarın niteliği de proleter sosyalist karakterdedir Troçkist kırması görüşünü savunmaya itti. Ardında Partizanda ayrılan ve kendilerine MKP adını veren akım, Maocu dogmatizmi bir yana itince bu kez de sağa savrularak bir dönemler PDA’nın etrafa yaydığı zehirli düşüncelerin etkisi altına girerek yarı-feodal Türkiye ve köylü toprak devrimi teorik analizinde, Türkiye sosyo-ekonomik yapısında kapitalist üretim ilişkileri egemen, o halde devrimimizin karakteri sosyalist devrimdir analizine hızlı değişim yaşadı. Bu alandaki geçmiş süreçte yaşanan tartışmalara yeniden döneceğiz ,ama şimdilik bununla yetinelim ve devrimci hareketin saflarına dogmatizm ve sübjektif düşünce tarzını enjekte etmede PDA-Aydınlık revizyonizminin nasıl bir uğursuz rol oynadığını yeniden hatırlayalım.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Haliyle TKP-ML Hareketinin tüm olumsuz dayatma ve dogmatik-sübjektif düşünce tarzı kuşatmasına rağmen sosyo-ekonomik yapıda işbirlikçi tekelci kapitalizmin egemen olduğu tahlili haliyle örgütün kitle çalışmasında; devrimin zaferinin şehir ayaklanmalarıyla burjuva iktidarına son darbeyi vuracağı devrimin yolu çizgisine bağlı olarak, komünist çalışma hem örgütsel-hem de pratik çalışmalarda köklü değişim yaratacak, şehir çalışmalarını temel alma ve güçleri bu alanda yoğunlaştırma kaçınılmaz olacaktı.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Nitekim TKP-ML Hareketinin soruna nasıl yaklaştığını daha doğru anlamak-kavramak bakımından Marksist bilgi teorisinin ne olduğuna kısaca bir göz atmakta yarar var.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Marksist bilgi teorisinin ilk önermesi, bilgimizin kaynağının duyumlar olduğudur. Duyum ise objektif gerçeğin insan beyninde yansıtılmasının biçimidir. Yani duyum, duyu organlarını etkileyen nesnelerin veya olayların çeşitli olayların özelliklerinin ve yanlarının yansısıdır. Bilincimize yansıyan dış dünyanın, bu bilinçten bağımsız olarak var olduğunun kabulü, doğa bilimlerinin verileriyle uyuştuğu gibi, idealist safsataları da temelden yıkmaktadır. Materyalizm, doğa bilimleriyle tam uygunluk içinde, maddeyi ilk veri olarak kabul eder. Duyum bilinç ile dış dünya arasında bir bağdır. Madde duyumlarımızdan ve bilincimizden bağımsız olarak vardır. Bilincimiz ve duyumlarımız dış dünyanın tasvirleridir. Bundan da anlaşılacağı üzerine tasvir, temsil etliği madde veya nesne kendi tasvirinden bağımsız olarak var olabilir. Bu, Marksist bilgi teorisinin temel taşıdır. Bilinç, madde olmadan, hatla sinir sistemimiz olmadan mevcut olamaz.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Materyalizm ilk planda varlığı ikinci planda düşünceyi koyar. Marksist bilgi teorisi bilgimizin değişebileceğini gösteriyor. Bu, bilginin bilgisizlikten doğuş sürecini şüpheli ve eksik bilginin daha açık ve tam bilgi haline geliş sürecini tahlil etmemizi anlamına gelir. Henüz bilinmeyen şeyler mutlak değildir ve bilinmeyen şey zamanla bilinebilir. Mevcut bilgilerimizin, bilgisizlikten hareketle geliştiğini kabul ederek, '' Var olan şeylerin bizim için şeyler' haline geldiğini görürüz. Biz, nesneleri, onlarda duyumladığımız özelliklere göre dilediğimiz gibi kullanmakla duyumlarımızın doğruluğunu ve yanlışlığını şaşmaz bir denemeye tutmuş oluruz. Eğer duyumlarımız doğru ise, bir nesnenin ne biçimde kullanılacağına ilişkin algılarımızın, dışımızda var olan bir gerçekle uyuştuğunun delilini oluşturur.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Demek ki nesne bizim dışımızda mevcuttur ve duyumlarımızın-nesnelerin yansımalarının hangisinin doğru, hangisinin yanlış olduğunu ancak pratik içinde tespit edebiliriz. Uğradığımız her başarısızlıkta, bunun nedenlerinin tahlil edersek görürüz ki, davranışımız için esas aldığımız duyum ya eksik ya yüzeyseldir veya eklektik duyumlarda oluşmaktadır. O halde doğru pratiğin onayladığıdır. Duyumlarımız pratik tarafından onaylandığı oranda doğrudurlar ve sübjektif değildirler.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Dış dünyanın bilinçten bağımsız olarak var olması materyalizmin temel önermesidir. Doğa bilimlerince ispatlanan, yeryüzünün insana oranla önceliği objektif gerçektir. Yukarda ele aldığımız, Marksist bilgi teorisinin bilgilerimizin kaynağı duyumlardır şeklindeki ilk önermesi, ikinci önermeden yani insan duyumlarının kaynağı objektif gerçektir. Yukarıda aktarmaya çalıştığımız Marksist bilgi teorisinin bilgilerimizin kaynağı duyumlar şeklindeki ilk önermesi, ikinci önermeden yani insan duyumlarının kaynağı objektif gerçek'tir önermesinden ayrı olarak ele alınmaz. Bütün bilgiler pratikten ve duyumlardan gelir. Fakat objektif gerçekte bu duyum alanına dahildir. Bunun tersini öne sürmek, sübjektivizm olur ve pratiğin objektif muhtevasını, pratikten edinilen bilginin objektif gerçeğini reddetmek anlamına gelir. Halbuki pratik tarafından bize verilen objektif gerçek ve duyumlarımızın kaynağının objektifliği, insandan bağımsız olarak vardır. Duyumlar varlığı kendine bağlı olmayan bu objektif gerçeği kopya eder, yansıtırlar. Duyumlar, sübjektiftir, fakat duyumların temeli, özü objektiftir. Materyalizme göre yalınız duyumsanan şeyler gerçektir ve gerçek maddi olandır.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Pratiği temel kabul etmek Marksist bilgi teorisinin temelidir. Pratik ölçütünü bilgi teorisinden soyutlamak mutlak sübjektif idealizm olur. Bizim dışımızda objektif kanunlar ve objektif gerçeklikler vardır. Bunun kabulü ile sıkıca bir birine bağlıdır. Bizim dışımızda var olan bu objektif kanunların ve objektif gerçeğin kaynağı bilincimiz değil, objektif gerçektir. Bunun tersini öne süren sübjektif görüş, düşünce ile objektif gerçeği düşüncenin bir parçası olarak görür. Bu sübjektif eğilim felsefede, felsefede idealizmdir. Fakat insan pratiği Marksist-Leninist bilgi teorisinin doğruluğunu ortaya koymaktadır. İnsanların pratik eyleminin başarısı duyumsanan deneylerin objektif gerçekle uygunluğunu ispat eder. Yani belirlenen siyasal, örgütsel çizginin doğruluğu onun objektif gerçeğe uygunluğuna bağlıdır.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
1970li yıllarda ortaya çıkan devrimci örgütlerin programatik-politik ve örgütsel duruşlarına bakımından TKP-ML Hareketi ile temelde farklı bir hatta durdukları görülür. Gerek THKO ve gerekse de THKP-C, Kemalizm’den Kürt Ulusal soruna, devletin niteliğinden kitle çizgisi ve devrim, ittifaklar, iktidar ve nasıl bir proletarya diktatörlüğü ve sosyalizm sorunlarına kadar hemen hemen bir çok alanda Kaypakkaya yoldaş önderliğinde 1972 Nisan ayında kurulan TKP-ML hareketiyle ortak bir hatta buluşmaları söz konusu değildir.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Bu durum 1973 yılı yenilgisinin ardından yeniden toparlanma sürecinde de devam etmiş. Ağır yenilgi alan ve merkezi olarak çökertilen üç örgüt –TKP-ML Hareketi, THKO ve THKP-C) yeniden toparlanma sürecinde kendi hata ve yetmezlikleriyle yüzleşmeye yönelmişler. Bu dönemde Kaypakkaya yoldaşın düşüncelerinden etkilenerek hem THKP-C ve hem de THKO saflarında ayrışmalar yaşanmıştı. THKP-C’deki ayrışmalarda: Dev-Yol, MLSPB, Acilciler, Kurtuluş(KSD) ve Sosyal emperyalizmi kabul eden THKP-C M-L ayrı akımlara olarak ortaya çıkarken, THKO saflarında, örgütsel ilkeler, kitler çizgisi ve sosyal- emperyalizm üzerinde yoğunlaşan tartışmalar birkaç gruba-TDY, Halkın Kurtuluşu ve Emeğin Birliği- bölünmüştü . TKP-ML Hareketinde ise bu yenilgi ve nedenleri üzerine tartışma daha çok 1976 yılının başında gündeme gelmiş ve hata ve zaaflara karşı başlatılan tartışma kampanyası, KK’nın hatalı ve darbeci tartışma yöntemini bahane eden-ki KK bu hatalı ve darbeci tartışma yöntemini kısa zamanda terk ederek özeleştiri yapmış ve tabandan gelen tepkilerle tutumunu düzeltmiş ve inkarcı eğilimleri darbelemişti-, sübjektif ve dogmatik daha sonrasında kendilerine Partizan diyecek İstanbul ve Dersim merkezli bir grup tartışmadan kaçarak örgütte kopmuştur.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Aslında 1976 yılı tartışmalarında öne çıkan Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapı tartışmalarında TKP-ML Hareketi, sübjektivizm ve dogmatizme savaş açarak, Çin devrimi kopyeciliğinden uzaklaşarak somut durumun somut tahlili Leninist yöntemi kendisine düstur alarak, tabuları yıkmış ve Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısının işbirlikçi tekelci kapitalizmin egemen olduğu, feodal artıkların ikinci planda olduğu sonucuna vararak, önemli bir eşiki aşmış ve diğer devrimci akımlara yol gösterici buz kıran rolü oynamıştır.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Hareketimizin 1972 kuruluş döneminin hata ve zaaflarının kefareti olarak doğan ve sonrasında TKP-ML Partizan adıyla yoluna devam eden dogmatik ve sübjektif düşünce tarzının temsilcisi akım tarihi kendi kafasına göre yazarken, Türkiye devrimin geçekliğinde koparak “Sol” oportünizme savrularak geriye düşmüştür. Dün aynı hatta buluşarak komünist hareket salvo atışlar yapan TKP-ML Partizan kökenli akımlar, değişik ideolojik-politik hatta savruluşlar. Kimi hala dogmatizmde ısrar ederek yarı-sömürge-yarı feodal köylü toprak devrimi türküsünü söylerken Özgür gelecek ve yeni demokrasi çevreleri- kimisi tam tersi bir ideolojik hatta savrularak -MKP sosyalist devrim görüşüne rücu ederek- ama yine de tastamam komünist olduklarını ve 48.yıldır aynı hatta durduklarını ve TKP-ML Hareketi’nin hattını savunduklarını yinelemekten geri durmuyorlar. Elbette yalnız bu akımlar ideolojik-politik alanda fukaralık etrafında dönüp durmuyorlar.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Aynı zamanda TKP-ML Hareketini sınıfa yönelik sürekli v sistemli bir faaliyet yürütmediği gerekçesiyle “ küçük burjuva köylü devrimcisi” olarak mahkum eden MLKP’den TKİP’e, EMEP’e ,TİKB kanatlarına kadar bir çok akım 30-40 yılı aşkındır politik alanda faaliyet yürütmelerine karşın hala sınıftan kopuk kendi çalıp kendi oynar halde olmalarına izah bulmaları dürüst devrimciliğin gereği değil mi. 30-40 yıldır sınıfa bağlanmayan ve kırın ve şehrin emekçileri içinde ayakta kalmaya çalışan bu akımların bir yıllık gibi kısa bir döneme sığdırılan ve ardından yenilgiyle sonuçlanan ve bu süreci yargılama ve değerlenmeye olanağı olmayan Kaypakkaya yoldaşı sınıfla birleşmeyi merkezde tutmadığı için küçük burjuva devrimci olarak ilan edenlerin 30-40 yılın ardında sınıftan kopuk şehrin emekçileri arasında dönüp durum MLKP-TKİP-TİKB vb. akımların değil komünist tutarlı devrimci akımlar oldukları sorgulanır haldedir.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Bugün mevcut halde TKP-ML Hareketinin komünist hattını hata ve eksiklerinden arındırarak daha da derinleştirerek Türkiye devriminin temel sorunlarına çözüm üreterek hem mükemmeliyetçilik ve hemde dogmatizm adı altında komünist harekete musallat olan oportünist-revizyonist akımlara karşı Komünist Parti-İnşa örgüt mücadele etmekte ve Kaypakkaya yoldaşın komünist mirasına sıkıca tutanarak ileriye doğru yürümektedir.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Kaypakkaya'nın yoldaş o dönemde devlet, devrime proletarya enternayonalizmi, nasıl bir parti, nasıl bir sosyalizm ve proletarya diktatörlüğü vb. konularında olduğu gibi yine tabu olarak görülen başta Kemalizm, Kürt ulusal sorunu, TKP’nin eleştirisi vb gibi konuları ikircimsizce komünist bir yaklaşımlaİ o ne der bu neder yaklaşımlarından uzak ele alarak, devrimci ve komünist hareketin önüne konulan tabulara vurarak buz kıran rolünü oynayarak olarak teorik görüşlerini mantığını mantiki sonucuna taşımıştır.. Burada sorun Kaypakkaya'nın, 50 yıllık revizyonist, reformist ve pasifist bir çizginin etkileri altında cepheden açacağı savaştır. Kemalizm’in devrimcilikle eş değer görüldüğü, sosyal şovenizmin önemli etkilerinin yaşandığı, Kürt ulusal sorununun yeterince bilince çıkartılamadığı ve ayrı bağımsız devlet kurma fikrinin asıl olarak devrimci hareket içinde henüz zayıf olduğu bir tarihsel süreçte Kaypakkaya'nın başkaldırısı devrimciliğin ötesinde komünist bir kopuştur. Bu aynı zamanda Türkiye devrimci hareketindeki bir ideolojik saflaşmanın temelidir. Sosyalist ve devrimci hareketin ideolojik alanda berraklaşmasıdır. Bunun bilimi, Marksizm-Leninizm'dir. Kaypakkaya ulusal sorunda açtığı bayrak, Marksist-Leninist hareketin varoluşunu ifade eden siyasal olgulardan biridir.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Her ülkedeki tarihsel gelişme komünist hareketin doğuşunda tarihsel evreye damgasını vuran halkaları yakalar. Bunları yukarıda belirtik. Bir bütünlük içerisinde değerlendirdiğimizde, ülke özgülünde bu temel çıkışlar, yani. Kemalizm’e karşı mücadele, ulusa1 sorunun teorik çözümlenmesi, revizyonist sınıf işbirlikçi TKP'nin reddi.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Bunlar Türkiye devrimci hareketinde önemli ideolojik ayrışmaların kaynağıdır. Sadece devrimcilikle revizyonist-reformist akımlar arasındaki bir mücadele değildir. Marksizm’le burjuva, küçük-burjuva ideolojiler arasındaki PDA-THKO-THKP-C vbgibi akımlarla- kesin bir kopuştur. Türkiye özgülünde temel kopuş halkasında bu bileşenlerin önemli yeri vardır. Türkiye devrimci ve komünist hareketi daha bu kopuşma1ann üzerinde tanışmalar ve ideolojik mücadeleler yürütmektedir. Bu ha1kanın bir ayağını daima Kaypakkaya ya da TKP/ML Hareketi'nin görüşleri oluşturmaktadır. Bunun doğrudan veya dolaylı yansıması hiç te önemli değildir.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 6px; margin-top: 6px;">
Kaypakkaya söz konusu olduğunda bu kopuş tarihsel bir olgudur, bir mirastır. Kaypakkaya Marksizm teorisini o günün koşulları içerisinde devrimci hareketin dönüştürülmesinde özel bir tarzda kullanmıştır. Ortaya çıkan ideolojik saflaşma devrimci hareketin '70'Ii yıllarında zorunlu bir olgusuydu. Bu yapılmadan ileriye doğru adım atılması söz konusu değildi. Birincil derecede bunun başarılmasıydı. Devrimci hareketin düzenle bütün ideolojik bağlarını koparması ve cepheden mücadele edilmesi, siyasal iktidar mücadelesinin Marksist- Leninist perspektiflerle ele alan komünist hareketin doğuşunu da koşulladı.</div>
<div style="background-color: white; color: #1d2129; display: inline; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-top: 6px;">
İşte Kaypakkaya bu temel görevi başardı. Eğer Kaypakkaya bu temel görevi başaramamış olsaydı, devlet sorununu kavrayamazdı, parlamento sorunun çözümleyemezdi. Türkiye'nin siyasal tahlilini yapamazdı. Sınıflar mücadelesini tahlil edip, devrimin temel sorunlarını çözüm bulmazdı. Nasıl ki, revizyonizme karşı mücadele uluslararası komünist harekette bir ideolojik saflaşma yaratıysa, Kaypakkaya'nın ülke özgünün de ortaya koyduğu görüşler devrimci hareket arasında yeni bir saflaşma oluşturdu ve komünist hareketin oluşumunu sağladı. TKP-ML Hareketinin hataları, yetmezlikleri ve eksikliklerini ise Kaypakkaya da görevi devralan yoldaşları sürekli olarak kendisini M-L bilinçle donatarak aşmasını bildi. Hem mükemmeliyetçilik görüntüsü altındaki inkarcılığa ve hem de dogmatizmi ve sübyektivizmin kendini yenileyip geliştiremeyen çürüme haline cepheden savaş açarak, komünist hareket hata ve zaaflarına karşı mücadele içinde gelişip güçlenir perspektifine bağlı kaldı. Bu gerçeklik abartılmaksızın bilinmeli ve emekçilerin- devrimcilerin tarih çarpıtıcılığına değil daha çok gerçeğe gereksinimleri olduğunu unutmayalım.</div>
Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-72114812441757175792020-04-24T03:44:00.000-07:002020-04-24T03:44:43.135-07:00DOĞUMUNUN 150.YILINDA LENİNİ ANMAK VE ANLAMAK..!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1K00XCFuidJRBLxZjEfx2z3wvK-KaHHIaAd_L4qvxCZzn83cGiVLfueuY8r19e2Ku42o3QDQwMBnva8yEHtoxmvflZ1q-AUHGB6gkse3RrUiKg4LZW_j25JzqgF5s2I1HiXAsMZU9AtnS/s1600/lenin+parlamento.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="360" data-original-width="480" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1K00XCFuidJRBLxZjEfx2z3wvK-KaHHIaAd_L4qvxCZzn83cGiVLfueuY8r19e2Ku42o3QDQwMBnva8yEHtoxmvflZ1q-AUHGB6gkse3RrUiKg4LZW_j25JzqgF5s2I1HiXAsMZU9AtnS/s320/lenin+parlamento.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Proletaryanın Kurtuluşuna adanmış Bir
Yaşam Lenin’in Yaşamı ve Mücadelesi..<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Vladimir İlyiç Ulyanov, bilinen adıyla
Lenin (22 Nisan 1870, Simbirsk - 21 Ocak 1924, Moskova) Rus komünist devrimci
önder. Marksist-Leninist ideolojinin fikirsel önderi, Ekim Devrimi'nin lideri
ve Sovyetler Birliği'nin kurucusu. Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin
öncüsü olan Rusya Komünist Partisi (Bolşevik)'nin ilk lideri. Lenin aynı
zamanda Marksist teorik ve felsefi yazıların yazarı olarak bilimsel sosyalizmin
Marx ve Engels sonrası geliştiricilerindendir. Lenin'in en büyük amacı,
kapitalizmin uzlaşmaz sınıf çelişkilerinden proleter bir dünya devrimi
oluşturup toplumsal sınıf karşıtlıklarının olmadığı insan toplumunun tarihsel
oluşumuna öncülük etmekti. Kendisi, Marksizm üzerine kurulmuş politik ve
ekonomik bir teori olan Leninizm'in de kurucusudur. Leninizm, Marksizm’in çağın
gereklerine göre hem kuramsal hem politik hem de ekonomik alanda, temel
ilkelere bağlı kalarak yeniden uyarlanması olarak anlaşılır. Leninizm kavramı,
yeni olgular ve yeni bilimsel gelişmeler doğrultusunda Marksizmin yeniden
üretilmesi gereği üzerinden değerlendirilir ve Marksizmin devrimci ve bilimsel
özüne uygun olarak geliştirilmesi olarak anlaşılır ve genelde Marksizm-Leninizm
olarak anılır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Leninin yoldaş <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kapitalizmin tarihsel krizine bağlı
olarak dünya ölçeğinde yayılan faşist baskı, zulüm ve emperyalist yıkım
savaşları devrim için yola çıkmış proleter devrimcilerinin önüne olağan
dönemlere kıyasla çok daha ağır ve yüklü görevler koyuyor. Tarihin bu tür
kesitleri, devrimci inanç ve iradenin, örgütsel bağlılığın sınandığı denendiği
dönemlerdir. Böylesi dönemlerde, işçi sınıfının ve emekçi yığınların mücadele
tarihindeki örnek olucu örnekleri hatırlamak, olumsuzlukları aşmak ve yenmek,
sosyalist olanı örnek almak ve en zor koşullara meydan okuyarak devrimci
yükseliş için hazırlanan komünist önderlerden ders almak büyük bir önem
kazanır. Bu bağlamda, işçi sınıfının komünist önderi Lenin’in, onun en yakın
mücadele yoldaşı Krupskaya’nın ve benzeri Bolşeviklerin devrime adanmış
yaşamları unutulamaz ve unutulmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Komünist Önderlik Devrimci Mücadele
İçinde Oluşur ve Gelişir..!<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin ve Krupskaya’nın işçi sınıfının
kurtuluş kavgasına adanmış yaşamları, bu konudaki pek çok ciddi biyografik
çalışmanın yanı sıra Krupskaya’nın anıları sayesinde dünden bugüne ışık
tutuyor. Lenin’le birlikte ilmek ilmek örülen örnek bir devrimci mücadele ve
yaşamdan doğrudan damıtılmış bu anılar özel bir önem taşıyor. Nadejda Krupskaya
(1869-1939), daha gençlik yıllarında Çarlık Rusyası’nın zor koşullarında
Petersburg’da devrimci hareket içinde yer alan bir militan kadın savaşçıdır.
1894 yılında Sibirya’da sürgündeyken Lenin’le karşılaşır ve Lenin’in yaşam ve
mücadele yoldaşı olarak yıllarını Bolşevik örgütlülüğü inşa etmeye adar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Krupskaya’nın kaleme aldığı-Leninle
Anılar- anılar, onun Lenin’le karşılaştığı 1894 yılından Ekim Devriminin
gerçekleştiği 1917 yılına uzanmakta ve 1919 yılına dair bazı anlatımlarla son
bulmaktadır. Kuşkusuz ki, tüm bu zaman dilimi Bolşevik mücadele açısından
muazzam derecede tarihsel bir önem taşır. Çünkü söz konusu yıllar, işçiler
arasında kitle hareketinin gelişimine, yeraltı faaliyetinin en zor koşullarında
çelikleşmiş güçlü ve sağlam bir komünist işçi partisinin yaratılışına, işçi
sınıfının devrimci bilincinin ve örgütünün güçlenişine sahne olmuştur. Bu
tarihsel dönem, Lenin ve Bolşevikler öncülüğünde proleter devrimin zaferiyle
sonuçlanan mücadelelerin dönemidir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin ve Krupskaya’nın Ekim Devrimini
önceleyen ikinci yurtdışı mültecilik yıllarının (1906-1917), bu mücadeleler
tarihi içinde ayrı bir yeri vardır. Zira bu yıllar, emperyalist savaş ortamında
işçi sınıfının komünist partilerindeki oportünizmin İkinci Enternasyonalin
çöküşüne yol açtığı, dünya proletaryasının tamamen yeni sorunlarla karşılaştığı
ve yeni yollar bulunmasının zorunlu olduğu, nihayet işçi ve emekçi yığınların
katıldığı devriminin ve yeni bir enternasyonalin doğumunun mayalandığı bir
dönemdir. Bütün bu dönem boyunca verilen mücadele derinlemesine kavranmadan,
Lenin’in Ekim Devriminin ve dünya devriminin önderliğine yükselişinin
kavranamayacağını ifade eder Krupskaya. Çünkü önderler mücadelelerin içinde
biçimlenir, mücadelelerin içinden çıkarlar ve güçlerini bu mücadelelerden
alırlar. Özetle vurgulamak gerekirse, Lenin’in yaşamıyla mücadelesinin nasıl iç
içe dokunduğunu anlamadan, işçi sınıfını zafere ulaştıran Bolşevik tarzı
kavramak da asla mümkün değildir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Komünistler Yaşama ve Mücadeleye Adanmışlıklarıyla
Öne Çıkarlar..!<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin ve Krupskaya’nın sıklıkla
vurguladıkları üzere, bir Bolşevik düşünce berraklığına, gerçeği görme yetisine
ve kendini boş hayallere, sol yada sağ oportünist lafazanlığa kaptırmama gibi
sağlam özelliklere sahip olmalıdır. Komünist devrimci kişiliği bu gibi
özellikler temelinde gelişen Lenin’in devrimci iradesi ve devrimci kararlılığı,
dün olduğu üzere bugün de tüm proleter devrimcilere örnektir. Genelde
Asyatik-doğu toplumlarında geçmişin derin etkileri nedeniyle kişilerin yaşamında
plansızlığın, savrukluğun, tembelliğin ağır bastığı yanlış değildi. Rusya da
böyle bir ülkedir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neki Rusyada, Lenin, Krupskaya,
Sverdlov, Stalin vb. gibi Bolşevik öncüler yalnızca dönemlerine değil geleceğe
de örnek teşkil eden yeni ve aydınlık bir yol açmışlardır. İşlerin örgütlenme
ve yürütülme tarzında Rusya’nın doğu geçmişiyle benzer izler taşıyan Türkiye’de
de, proleter devrimcileri açılan bu yoldan yürümeleri mücadelenin olmazsa
olmazıdır. İşte bu gelenek, İbrahim Kaypakkaya yoldaştan İrfan Çelike,Münür
Dışkayada Ali Aktaşa, Kemal Yazardan Ali Ekber Barışa, Fahri Kaya yoldaşlara
uzanan komünist hareketin çizgisinin de mayasını ve gelişiminin özünü
oluşturuyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hangi iş söz konusu olursa olsun, kalıcı
ve sağlam bir sonuç elde edebilmek için, yeterli çaba sarf edilmeli, ter
akıtılmalı, sabırla, inatla, ısrarla ve özenle amaca doğru yol alınmalı. Devrim
ve sosyalizm mücadelesinin geneli ve devrimci ve sosyalist kişiliğin
oluşturulması açısından da aynı kural geçerlidir. Sabırsız, plansız, özensiz ve
azimsiz tarzda iş yapanın anlamlı bir devrimci ürün vermesi ve kendi devrimci
dönüşümünü arzulanan şekilde başarması asla mümkün olmayacaktır. Tembel ve
plansız, başladığı işi sonuna kadar götürme iradesi göstermeyen, engelleri
tanımaz bir hatta yürümeyen insan her zaman başarısızlığına bahaneler uydurma
peşinde olur, performans düşüklüğünün suçunu hep koşulların ve başkalarının
olumsuzluğuna, dönemin zorluğuna, motivasyon eksikliğine vb. yükler. Sanki
devrimci ve sosyalizm mücadelesi yalnızca kolay koşullarda ve kolay dönemlerde
yürütülürmüş gibi!<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu gibi konularda da Lenin’in yaşamı ve
mücadelesi biz komünistlere önde gelen bir örnektir. Mücadele aşkıyla ve yaşam
coşkusuyla, çalışma azmiyle dolu bu devrimci insan, aslında kendini ne zorlu
koşullarda var etmiş, nice sıkıntılara, yokluğa ve sinir bozucu durumlara göğüs
germiştir. Bilindiği ve bir çok devrimcinin de yaşamış olduğu gibi, yurt
dışındaki mültecilik yılları son derece yorucu ve yıpratıcı yıllardır. Ne var
ki Lenin, her türlü zorluğa rağmen gerektiğinde sinirlerini çelik gibi
germesini bilen ve hiçbir şeyin mücadele azmini ve devrimci kararlılığını
kemirmesine izin vermeyen örnek bir Bolşevik önderdir. O nedenle o zorlu
yıllar, Lenin’den kararlı bir önder ve kitleleri zafere ulaştırmak için ihtiyaç
duyulan öncü savaşçıyı yaratmıştır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Krupskaya, ikinci mültecilik döneminde
yurt dışında geçen yılların (1906-1917), tüm yıpratıcı yönlerine karşın,
Lenin’i bir nebze bile değiştirmediğini anlatır. Lenin tüm zorluklara meydan
okuyarak, sırasında bir göz odada az bir yemekle günü geçirmiş fakat yine
eskiden olduğu gibi yoğun ve yöntemli çalışmasını sürdürmüştür. Örgütsel
sorunlarda en küçük ayrıntıya aynı titiz ilgiyi göstermiştir. Yüz yüze gelinen
gerçekler ne kadar acı olursa olsun, onları olduğu gibi kabul ederek mücadeleyi
ve yaşamı sürdürme yeteneğinden hiçbir şey yitirmemiştir. Sorunlar ne denli
kahredici de olsa, hiçbir zaman kendisini aldatmamak Lenin’in bir özelliğiydi
der Krupskaya. Yanı sıra, Lenin elde edilen başarılarla asla sarhoşluğa
kapılmamış ve her zaman bir sonraki zor adımın planlanmasına odaklanmıştır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Devrimci tutum alışı yalnızca gençlik
dönemine özgü bir keskinlik olarak algılayan ve yıllar ilerledikçe devrimci
öfkesini yitiren kişiler az değildir. Hatta böyleler, etrafımızda hiçte az değil.
Zamanla duyguları körelen ve içten içe çürüyen, içi geçmiş çam ağacı gibi
etrafta nostalji takılan, yarım yamalak sosyalistlerin aksine, iyi bir Bolşevik
militan, içindeki devrimci ateşi her daim körüklemesini bilir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Nitekim Lenin de, zor yıllara rağmen
oportünizmle ve her türlü döneklikle, konforizmle, zamanı boşa harcamakla,
günlük yaşamın içinde boğulmakla hep arasına kalın sınır çekmiş, hep aynı
heyecan ve tavizsizlikle çürüme ve yozlaşmaya karşı savaşmıştır. Zaman
ilerledikçe Lenin’in baskı ve sömürüye karşı duyduğu derin nefret daha da
büyümüş ve yaşamını tereddütsüz biçimde proletaryanın davasına adamıştır. Aynı
derin inançla bu yola baş koyan Krupskaya, Lenin’in tüm yaşamının bu davaya
bağlı olduğunu hatırlatır. Bu varoluş şekli, Lenin için, başka türlüsü mümkün
olamayacak derecede doğaldır ve proleter devrimciliğin içselleştirilmesi işte
bu şekilde tüm tereddütleri dışlayan bir yaşam ve mücadele algısında
somutlanır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin, devrimci mücadeleyi yaşam sevinci
ve geniş bir bilgilenme tutkusuyla birleştirmeyi başaran örnek komünist bir
önderdir. Onun ufkunu genişletme çabası, Hegel veya Kant gibi felsefecilerden
dönemin ünlü romancıları Tolstoy’a, Puşkin’e vb. uzanan zenginliktedir.
Proleter devrimciliği kavrayamayan ve yaşam-mücadele çizgisini kuru bir
devrimcilik, yapay bir ciddiyet olarak algılayan küçük-burjuvaları Lenin gibi
komünistlerin iç zenginliğini asla anlayamazlar. Keza, Krupskaya, henüz Lenin’i
tanımadığı dönemde, bu tipolojide birinin onu kendisine ömründe bir kez bile
roman okumamış ve yalnızca ciddi kitaplar okuyan biri olarak tanıttığını
belirtir. Daha sonra Lenin’i yakından tanıyan Krupskaya, bu söylentinin aslında
ne denli uydurma olduğunu anlayacak ve Lenin’in hoşlandığı klasikleri gece
dinlenme saatlerinde defalarca okuduğuna bizzat tanık olacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Komünist inanç ve kavrayışını bu
zenginlikte üretmesini başaran Lenin, devrimci kararlılık ve azim söz konusu
olduğunda, çalışmasına engel olabilecek unsurları gözünü kırpmadan bir yana
itecek bir ustalığa da sahiptir. Üstelik daha genç yaşlarından itibaren
kendisini bu yönde eğitmiştir. Örneğin, “okul çağındayken buzda kaymayı
severdim, ama beni yorup uykumu getirdiği için çalışmalarımı engelliyordu, bu
nedenle bıraktım” diye anlatır Krupskaya’ya. Lenin’in örneklediği ve öğütlediği
üzere, bir Bolşevik asla çok çalışmaktan korkmamalı ve çalışkanlığını planlılık
ve süreklilik temelinde sürdürüp geliştirmelidir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin’in devrim ve sosyalizm mücadelesi
açısından seve seve göze aldığı fedakarlıklar konusunda Krupskaya çok çarpıcı
örnekler aktarır. Lenin, davaya engel olduklarını gördüğü en yakın dostlarından
bile ayrılma kararlılığını göstermiştir. Buna karşın, eğer mücadele için
gerekliyse, dünkü siyasal rakiplerine tereddüt etmeden yeniden ve yoldaşça
yaklaşmasını da bilmiştir. Bu siyasal esneklik ilkesiz bir ödün değildir ve
yoldaşça yakınlaşma devrimci eleştiri bağlamında söylenmesi gerekenin açıkça ve
lafı dolandırmadan söylenmesini asla dışlamaz. Bir proleter devrimci, özelde
çevresindeki insan ilişkilerini çalışmalarını aksatmayacak bir sıkılıkla
düzenlerken, örgütsel açıdan insan ilişkilerinde son derece esnek, girişken ve
insan dostu olabilmelidir. Bu konuda olumlu ve olumsuzundan çeşitli örnekler
hatırlanabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Örneğin Rus devrimcilerinin çeşitli
Avrupa ülkelerinde geçirdiği mültecilik yılları çok sayıda insanı Rusya’daki
mücadeleden kopartıp köksüzlüğe, boşluğa çürüme ve yozlaşmaya sürüklemiştir.
Oysa Lenin ve Krupskaya, Rusya’da bağlantılı oldukları kişilerle her zaman sıkı
ve sürekli bir ilişkiyi sürdürmüşlerdir. Kilometrelerce uzakta olsalar da
Bolşeviklerin yurt dışı ziyaretlerini, yurt dışı çalışma ve toplantılarını
bizzat örgütlemişlerdir. Krupskaya, Lenin’in hemen her mektubunda, Rusya’daki
yoldaşlardan işçilerle daha çok ilişkiler kurmaları talebinde bulunduğunu ve
devrimci bir örgütün gücünün onun ilişkilerinin sayısına bağlı olduğunu
vurguladığını hatırlatır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Küçük-burjuva devrimcisi, yaşamla mücadeleyi
iç içe dokumanın komünist insanı var etmek açısından ne denli elzem olduğunu
kavrama yetisine sahip değildir. Bu tipoloji, devrimciliği yaşamın ilerleyişine
sindirilmiş bir mücadele olarak kavrayamadığından keskinliği yapaydır ve
neticede bu yapaylık çeşitli düzeyde kırılmalara yol açar. Olağan dönemlerde
fark edilmeyen bu tür olumsuz özellikler zor günlerde hemen ortalığa serili
verir. Kişilerin bu temelde yaşadığı örgütsel kopuşların öncesinde, devrimci
mücadeleden ruhsal uzaklaşma halini sol lafazanlıkla ve çevresindekilerin
devrimciliğini yeterli bulmama tepkisiyle örten bir psikoloji gelişir. Somut
eylem yapma olanakları aşırı biçimde kısıtlanan siyasal sürgünler de, içine
düştükleri atalet durumuyla başa çıkamamaları halinde benzer psikolojiler geliştirebilirler.
Bu duruma sürüklenenlerin, kopuş öncesi oluşan zayıflıklarını keskin devrimci
söylemlerle örtmeye çalıştıkları sıkça rastlanan bir durumdur. Bu gibi halleri
yansıtan geçmişe ve günümüze dair çeşitli örnekler mevcuttur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Netice olarak sınıftan kopukluk devrimci
lafazanlığı besler. Gerçek devrimci faaliyetin olmadığı koşullarda lafazanlığa
dayanan bir aşırı solculuk gelişebilir. Sınıfın canlı yaşamının yapay olana
geçit vermeyen doğal kontrol mekanizmasından yoksun kalanlar, kendilerini tatmin
için keskinleşebilirler. Fakat gericilik döneminde boşlukta aşırı sol laf
üretenler, canlanma dönemi geldiğinde işçi sınıfının yükselen mücadelesine
devrimci tarzda ayak uyduramazlar. Böyleleri ya tamamen mücadelenin dışına
düşmekte ya da reformist dalgalara kapılıp alabildiğine sağa savrulmaktadırlar.
Çeşitli örnekler incelenecek olursa, bu tipolojinin genelde hep uçlarda oynadığı
görülecektir. Bunlar devrimcilik adına yaşamdan kopar, fakat yaşamdan koptukça
da devrimciliği inkâr noktasına sürüklenirler. Oysa bir sınıf devrimcisi,
kendisini gerçekte tarihi yapacak olan işçi sınıfının üstünde ve ondan kopuk
görmediğinden ayakları yere basar. Mücadeleyi ilerletmekten ne denli onur
duyuyorsa, insan yönünü geliştirmekten, doğadan zevk almaktan ve böylece kendini
yenilemekten aynı derecede zevk almasını bilir. İşte mücadele boyunca asıl
önemli olan, komünist kişinin bu yetilerini ilerleyen yıllara rağmen
yitirmemesi, sol memenin altındaki cevahiri karartmamasıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Krupskaya, yaşanan onca acı olaya ve
sürgünlüğün yıpratıcı etkilerine karşın Lenin’in doğadan, baharda korulardan,
dağ yollarından ve göllerden, büyük kentlerin gürültüsünden ve işçi sınıfı
kalabalıklarından eskisi gibi zevk aldığını anlatır. Yalnızca Lenin değil,
gerçek bir komünist olmayı başarabilmiş tüm yoldaşları mücadeleyi ve çok
çeşitli yönleriyle yaşamı dolu dolu seven insanlardır. Krupskaya da böylesi
Bolşeviklerin önde gelenlerindendir. Onun Lenin’i ve devrimci mücadeleyi
anlatırken satırlarına eklediği şu yaşam sevinci buna örnektir: Sürgünde kışın
donundan sonra doğa gürültülü yaşamıyla bahara dönüşürdü. Egemenliği güçlenirdi
doğanın. Güneşin batışı, baharın tarlalarda oluşturduğu geniş su
birikintilerinde yüzen yaban kuğuları. Lenin’le birlikte koruluğun kıyısında
durur, derenin şırıltısını ve kekliklerin çiftleşme çağrılarını dinlerdik…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Proletarya İçinde Bolşevik tarzda
çalışmak <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sınıf içinde devrimci çalışmayı başarıyla
yürütebilmek için işçi sınıfının günlük yaşantısını, işçilerin çalışma ve yaşam
koşullarını, işçi kitlelerinin ruh halini yakından bilmek ve derinden hissetmek
şarttır. Bolşevik tarzda çalışma, küçük-burjuva devrimcisinin aniden parlayıp
sönen koşturmacasından veya sınıftan kopuk kahramanca işler yapma anlayışından
tamamen farklı bir niteliğe sahiptir. Her zaman vurguladığımız gibi, Bolşevik
çalışma tarzı uzun soluklu, planlı, sabırlı, ısrarlı ve azimli bir mücadele
anlayışına dayanır. Proleter devrimciler, ilişkiye geçtikleri işçilere ve
emekçilere, onların mücadeleci dostları olduklarını en sıcak ve en içten
biçimde hissettirerek işçilerin güvenini kazanırlar. İşçi ve emekçilerin
sıradan ve küçük görünen ekonomik talepleri için mücadelelerine sahip çıkarak,
sınıfın kitlesiyle bağlar kurmayı başarırlar. Bunu kavrayamayan ya da
başaramayanlar, işçileri devrimci-sosyalist hedeflere doğru ilerletmeye de
muktedir olamazlar. Bu konularda Lenin’in ortaya koyduğu pratik ve gelecek
kuşaklara aktardığı dersler son derece eğiticidir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Krupskaya, işçi çalışmasında onları
uyandırmak için gereken ekonomik ajitasyona Lenin’in ne denli önem verdiğini
hatırlatır. Lenin’in 1895 yılında yazdığı “Fabrikalardaki İşçilerden Para
Cezası Kesilmesine İlişkin Kanun Üzerine Bir Açıklama” adlı broşür bu konuda
çarpıcı bir örnek oluşturur. Lenin bu broşürde, ortalama bir işçiye nasıl
yaklaşılacağının ve onları ekonomik taleplerinden hareketle adım adım devrimci
siyasal mücadelenin kaçınılmazlığı sorununa yönlendirmenin parlak bir örneğini
ortaya koymuştur. İşçiler son derece açık dille yazılmış bu broşürü büyük bir
ilgiyle okurlarken, aydın kesimden gelenler ise broşürü donuk ve sıkıcı
bulmuşlar ve bir kenara itmişlerdir. Krupskaya, kendi mücadele tarihlerinden
daha pek çok çarpıcı örnekler verir. İşçilere çay molası olanağı sağlama ve
onlara iş sırasında kısa süreli dinlenme hakkı elde etmeye yönelik bir kampanya
şeklinde başlayan Bolşevik çalışmalar zaman içinde gelişmiş ve neticede
devrimci koşulların da olgunlaşmasıyla işçi kitleleri Bolşevik Partinin
öncülüğünde Çarlığı yıkıp işçi iktidarını kurmuştur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Mücadelede teori ile pratiği
birleştirmeyi, propaganda ve ajitasyon çalışmasını tek boyutluluğa düşmeden
devrimci bir denge sağlayarak yürütmeyi başarmak şarttır. Lenin her vesileyle
tek taraflı olmanın temel bir hata olacağını belirtmiştir. Sınıfın öncü
unsurlarına devrimci bilinç taşımak adına mücadeleden kopuk bir “devrimci
eğitim” noktasına sürüklenenler, olsa olsa, sekter ve kendi içine kapalı küçük
çevreler yaratabilirler. Ters uçta ise, sınıfı uyarmak üzere yürütülen ekonomik
ajitasyon çalışmasını mutlaklaştıran ve işçilerin siyasal eğitimini sendikal bir
aydınlatma faaliyetine indirgeyen ekonomizm eğilimi yer alır. Bütün bu
eğilimler vaktiyle RSDİP (Rus Sosyal Demokrat İşçi Partisi) temelinde yürüyen
mücadelede somutlanmıştır. Ekonomizm eğilimini eleştiren Lenin, diğer uçta yer
alan sınıftan kopuk aydın eğilimine karşı da ödünsüz biçimde mücadele
yürütmüştür.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin, 1900’lerin başlarında işçiler
arasındaki sosyalist faaliyette Rus sosyal demokratlarının kendilerini yalnızca
propaganda çevreleri oluşturmakla sınırladıklarını belirtir. Kitleler arasında
ajitasyona başlandığında ise bu defa diğer aşırı uca gidilmiş ve ekonomizme
kayılmıştır. Şurası kesindir ki, işçiler mücadeleye kitabi bilgilerin
dayatılmasıyla değil, onların yaşam ve çalışma koşullarını ve duygularını
bilerek ve bu sayede onlara doğallığı içinde önder olarak çekilebilirler. Ne
var ki bunu başarmak adına işçileri yalnızca ekonomik mücadele çerçevesinde
bilinçlendirip örgütleyenler ise, en iyi ihtimalle devrimci sendikacılık
yapmaktan öteye geçemezler. Oysa proleter devrimcilerinin görevi, işçilerin
ekonomik ve yakıcı taleplerini sınıfın kitlesini mücadeleye sevk edecek bir
kaldıraç olarak kullanabilmektir. Ekonomik mücadele sayesinde öne çıkan
işçileri devrimci bilinçle donatarak sınıfın devrimci partisini inşa etmektir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İşçi sınıfının öncü komünist partisi,
Marksizm-Leninizm temelinde ve sınıf mücadelesinin yasaları gereğince
örgütlenen bir partidir. Böyle bir partinin inşası, sınıfın öncü unsurlarını
devrimci bilinçle donatıp örgütlemeyi ve bu faaliyete adanmış kadroları
gerektirir. Böyle kadrolar da ancak sınıf temelli bir mücadele içinde ve
devrimci bir örgütlenmede mutlaka olması gereken gönüllü bağlılık ve disiplin
anlayışı sayesinde yetişebilirler. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aslında nereden bakılırsa bakılsın,
komünist parti kurallarının inkârının altında küçük-burjuva okumuşların
ideolojik sınıf tavrı yatmaktadır. Bu tür unsurlar ne tam bir sınıf devrimcisi
olabilmekte ne de sosyalistlik iddiasından vazgeçmektedirler. Okumuşların
üzerine sindirilen burjuva ideolojik etkilerden arınamayan biri, zorlu sınıf
mücadelesinin komünist parti yaşamına dayattığı kararlılık ve adanmışlığı
fuzuli disiplin olarak algılayacaktır. Ve de bu marazi özelliklerine rağmen
devrimci örgütlere musallat olduğunda, orada yalnızca kendini mutlu edecek bir
işleyiş arayacaktır. Böyleleri, ileri sürdükleri bahaneler her ne olursa olsun,
partiyi burjuva kapitalist sisteme karşı mücadele yürüten bir örgütte olması
gereken sıkılığı içinde değil de, üyelerini hoşnut edecek gevşek bir sosyal
kulüp olarak kurgulamaya yatkındır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Oysa gönül ferahlığıyla vurgulamak
gerekir ki, Leninist parti anlayışının tüm işleyiş kuralları (disiplin
ihtiyacı, demokratik merkeziyetçi işleyiş, denetim, rapor, eleştiri-özleştiri
vb.) işçi sınıfının devrimci mücadelesini başarıya ulaştırma amacından
kaynaklanır. Ve kesinlikle bu amacın dışında kerameti kendinden menkul kurallar
ve dayatmalar olamaz. Komünist parti, sınıfın kendi devriminde başarıya
ulaşabilmesi için zorunlu olan bir araçtır ama yalnızca araçtır. Aracın
amaçlaştırılması, her alanda olduğu gibi parti söz konusu olduğunda da kesin
bir yozlaşma belirtisidir. Proleter devrim amacını benimseyen ve gerçek öznenin
işçi sınıfı olduğunu içtenlikle kavrayan kadrolar, ancak bunlar demokratik
merkeziyetçiliğin ve parti içi demokrasinin ne olduğunu ve sağlıklı biçimde nasıl
işlemesi gerektiğini bilebilirler.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Marksizm-Leninizm, tarihi kitlelerin
yaptığına derinden inanır ve burjuva kapitalist toplum söz konusu olduğunda da
işçi sınıfının devrimci tarihsel misyonunu ödünsüz biçimde savunur.
Proletaryanın kapitalist sömürü düzenine son verecek tarihsel eylemini
başarıyla yerine getirebilmesi için, öncü nitelikte bir komünist sınıf
partisine sahip olması mutlak bir gerekliliktir. Partinin görevi, mücadelede
öncü bir rol oynamak, sınıfı devrimci bilinçle donatıp örgütlemek ve onun
mücadeleciliğini geliştirerek pekiştirmektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ne var ki mücadeleyi ilerletmek yalnızca
kadroların iradi çabasıyla olabilecek bir iş değildir. Kitleleri mücadeleye
çekecek nesnel koşulların olgunlaşması gerekir. Kitleler olağan burjuva yönetim
dönemlerinde burjuva partilerin oy tabanını oluşturur ve reformcu seçenekleri
deneyip tüketmeden de devrim yoluna destek vermezler. O nedenle sınıfın
komünist partisinin geniş işçi-emekçi kitlelere sesini duyurabilmesi, onları
kucaklayabilmesi için, nesnel koşulların olgunlaşması, devrimci bir durumun
oluşması şarttır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu husus ne denli kesin bir kuralsa,
gelecek için hazırlanmayan bir komünist partinin kendini devrimci fırtınanın
orta yerinde birdenbire yoktan var edemeyeceği de o denli kesin bir kural
oluşturur. Sınıfın öncü partisini inşa etmek için, sınıf mücadelesinin görece
durgun seyrettiği dönemlerden başlayarak planlı ve kararlı bir hazırlık
çalışması yürütülmelidir. Bu konuda işçi sınıfının mücadele tarihi boyunca
yaşanmış olumlu-olumsuz deneyimlerin dersleri günümüze de ışık tutuyor. En
önemli birkaç hususu kısaca vurgulamak gerekirse, birincisi böyle bir hazırlık
faaliyeti olağan parlamenter rejimden olağanüstü burjuva işleyişlere dek tüm
siyasal koşullar altında devam ettirilebilmeli. İkincisi, bütün bu hazırlık
dönemi son derece azimli, devrimci mücadele konusunda alabildiğine inatçı ve
hedefe kilitlenmiş kadroları şart koşuyor. Son bir husus olarak, gericilik
günlerinde kaçınılmaz olarak az sayıda öncü işçiyi kapsayabilen devrimci
örgütlenme çabasının, devrimci fırtınanın patlak verdiği dönemde kitleleri
harekete geçirebileceğini asla unutmamak gerekiyor. Marksizm-Leninizm’in tarihsel
iyimserliği bu konuda da proleter devrimcilerinin yolunu aydınlatıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin ve onun dönemindeki Bolşeviklerin
mücadelesi ve sınıfın devrimci örgütünü yaratırken uyguladıkları tarz, bugün de
Leninist parti anlayışına bağlanan sınıf devrimcileri için son derece
önemlidir, eğiticidir ve örnektir. Leninist parti anlayışı kalıplaştırılarak
uygulanacak bir model değil, günün somut koşullarında sınıf içindeki devrimci
mücadelede yeniden yaratılarak yaşatılması gereken bir ruhtur, özdür. Komünist
öncü örgütün yaratılması bağlamında Lenin’in çabasına ve Bolşevik deneyime dair
unutulmaması ve takipçisi olunması gereken öylesine çok ve önemli husus var ki.
Fakat belki de en önemlileri, Lenin’in tüm mücadelesi boyunca bizzat örneklemiş
olduğu üzere, devrime adanmışlığı, zorluklar karşısında yılmamayı, gericilik
günlerinde bile mücadele azmini ve tarihsel iyimserliği yitirmemeyi başarmak olsa
gerek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin Çarlık Rusya’sının baskı ve zulmü,
ağır sürgünlük koşulları, emperyalist savaş döneminin alevleri karşısında işçi
sınıfına güven, devrimci mücadele azmi ve Marksizm-Leninizm’in aşıladığı
iyimserlik sayesinde her zaman ters akıntılara karşı yüzmeyi başardı ve bu
konuda yoldaşlarına da örnek oldu. Bizler de Lenin’in açtığı yoldan ilerlemeye
çalışıp, ters akıntılara karşı yüzmeyi başararak bugünlere geldik. Harcımız
devrimci Marksizm-Leninizm ışığıyla ve enternasyonalist komünistlere yaraşır bir
tarihsel iyimserlikle karılı. Verili an kasvetli bir tablo sunabilir. Ancak
biliyoruz ki, en olumsuz koşullarda bile mücadeleyi sürdürme azmine sahip
olanlar, anın karamsarlığına kapılmaksızın mücadeleyi ilerleteceklerdir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin ve onun dönemindeki Bolşeviklerin
mücadelesi ve sınıfın devrimci örgütünü yaratırken uyguladıkları tarz, bugün de
Leninist parti anlayışına bağlanan sınıf devrimcileri için son derece
önemlidir, eğiticidir ve örnektir. Leninist parti anlayışı kopye yapılarak
uygulanacak bir model değil, günün somut koşullarında sınıf içindeki devrimci
mücadelede yeniden yaratılarak yaşatılması gereken bir ruhtur, özdür. Komünist
öncü örgütün yaratılması bağlamında Lenin’in çabasına ve Bolşevik deneyime dair
unutulmaması ve takipçisi olunması gereken öylesine çok ve önemli husus var ki.
Fakat belki de en önemlileri, Lenin’in tüm mücadelesi boyunca bizzat örneklemiş
olduğu üzere, devrime adanmışlığı, zorluklar karşısında yılmamayı, gericilik
günlerinde bile mücadele azmini ve tarihsel iyimserliği yitirmemeyi başarmak
olsa gerek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin Çarlık Rusya’sının baskı ve zulmü,
ağır sürgünlük koşulları, emperyalist savaş döneminin alevleri karşısında işçi
sınıfına güven, devrimci mücadele azmi ve Marksizm-Leninizm’in aşıladığı
iyimserlik sayesinde her zaman ters akıntılara karşı yüzmeyi başardı ve bu
konuda yoldaşlarına da örnek oldu. Bizler de Lenin’in açtığı yoldan ilerlemeye
çalışıp, ters akıntılara karşı yüzmeyi başararak bugünlere geldik. Harcımız
devrimci Marksizm-Leninizm ışığıyla ve enternasyonalist komünistlere yaraşır
bir tarihsel iyimserlikle karılı. Verili an kasvetli bir tablo sunabilir. Ancak
biliyoruz ki, en olumsuz koşullarda bile mücadeleyi sürdürme azmine sahip
olanlar, anın karamsarlığına kapılmaksızın mücadeleyi ilerleteceklerdir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin ve onun dönemindeki Bolşeviklerin
mücadelesi ve sınıfın devrimci örgütünü yaratırken uyguladıkları tarz, bugün de
Leninist parti anlayışına bağlanan proleter devrimcileri için son derece
önemlidir, eğiticidir ve örnektir. Leninist parti anlayışı kalıplaştırılarak
uygulanacak bir model değil, günün somut koşullarında sınıf içindeki devrimci
mücadelede yeniden yaratılarak yaşatılması gereken bir ruhtur, özdür. Komünist
öncü örgütün yaratılması bağlamında Lenin’in çabasına ve Bolşevik deneyime dair
unutulmaması ve takipçisi olunması gereken öylesine çok ve önemli husus var ki.
Fakat belki de en önemlileri, Lenin’in tüm mücadelesi boyunca bizzat örneklemiş
olduğu üzere, devrime adanmışlığı, zorluklar karşısında yılmamayı, gericilik
günlerinde bile mücadele azmini ve tarihsel iyimserliği yitirmemeyi başarmak
olsa gerek.<o:p></o:p></span></div>
<span style="color: #1d2129; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lenin Çarlık Rusya’sının baskı ve zulmü, ağır sürgünlük koşulları,
emperyalist savaş döneminin alevleri karşısında işçi sınıfına güven, devrimci
mücadele azmi ve Marksizm-Leninizm’in aşıladığı iyimserlik sayesinde her zaman
ters akıntılara karşı yüzmeyi başardı ve bu konuda yoldaşlarına da örnek oldu.
Bizler de Lenin’in açtığı yoldan ilerlemeye çalışıp, ters akıntılara karşı
yüzmeyi başararak bugünlere geldik. Harcımız devrimci Marksizm-Leninizm ışığıyla
ve enternasyonalist komünistlere yaraşır bir tarihsel iyimserlikle karılı.
Verili an kasvetli bir tablo sunabilir. Ancak biliyoruz ki, en olumsuz
koşullarda bile mücadeleyi sürdürme azmine sahip olanlar, anın karamsarlığına
kapılmaksızın mücadeleyi ilerleteceklerdir. İyi doğdun Lenin yoldaş devrim ve
sosyalizm için dövüşenlere yol göstermeye devam ediyor</span>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-56288140901466780912020-04-15T02:23:00.002-07:002020-04-15T02:27:35.219-07:00Ölüm Adın Kalleş Olsun: Hasan Kaniyolu (Kaymakam) yoldaşı Kahrolası Kanser Hastalığında Kaybettik..!<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
<img src="https://scontent-ams4-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/93711454_692504391564982_4569356809327869952_n.jpg?_nc_cat=103&_nc_sid=730e14&_nc_ohc=2pYOJO5j8roAX9359xx&_nc_ht=scontent-ams4-1.xx&oh=094d19d5db2d64d7462a47392e5d6352&oe=5EBB4857" style="background-color: transparent;" /><br />
“Bir yoldayız sarılmışız bir birimize</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Sağımız uçurum,</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Yolumuz karanlık.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Canavarca bir rüzgar esiyor</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Arkamız karanlık</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Önümüzde ise bir ışık var,</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Pırıl pırıl.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Işıkla aramızda engeller var.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Dağlar,tepeler,ovalar,denizler,</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Oraya varabilmek için</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Yüzmeyi öğrenmek gerek.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Ölenler olacak elbette,</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Gömeceğiz yüreğimize.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Ve devam edeceğiz yolumuza,</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Kalanlarla.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Ama varacağız,</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Varacağız arkamızda,</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Koskoca bir insanlıkla..! “</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Uzun dönemden bu yana kanser hastalığına karşı savaşım yürüten Kaymakam-Hasan Kaniyolu yoldaşı. 13.04 2020 tarihinde kaybettik. Kaymakam yoldaş, K.Maraşın Pazarcık ilçesine bağlı Tilkiler köyünde 02-04-1950 yılında Kürt ve alevi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Daha küçük yaşlarında devrimci mücadeleyle tanıştı. Gençliğinde bölgede etkin olana TKP-ML Hareketinin düşüncelerinden etkilenerek kavgaya aktif olarak katıldı. Ailesinin Antepe taşınmasının ardında eşiyle birlikte TKP-ML Hareketinin dayandığı yoldaşlardan birisi oldu. Semt ve işçi çalışmalarında devrimci sorumluluklar üstelenen Kaymakam yoldaş 12 eylül faşizmin baskı zulmünün derinden yaşadı.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Neki tüm bu faşist baskılar ve yasaklar, gözaltılar ve işkenceler Kaymakam yoldaşın düşüncelerinde her hangi değişim yaratmadı.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Bitmek bilmeyen faşist ve baskılar polisin takibatları yoldaşı yurtdışına itti Yurt-dışında adım attığından itibaren hareketin saflarında aktif olarak sorumluluklar üstelendi ve dur durak bilmeden yurtdışının olumsuz havasına karşı savaşım içinde oldu. Almanya da kaldığı bölgede önce Emeğin Bayrağı’nın ve ardında Halkın Birliği’nin komünist çizgisinde hem örgütü geliştirmek ve hemde demokratik kurumlarda sorumluluklar üstelendi, ağır başlı ve olgun davranışlarıyla kitlelerin sevgi ve sempatisini kazandı. Evini ve olanaklarını devrim ve sosyalizmin emrine sunmaktan geri kalmadı. Bir çok kişi yurtdışında hızla çözülüp, yozlaşıp düzenin çarkları arasında un ufak olurken, Kaymakam tüm bu çürüme ve yozlaşma, ideallerden vazgeçme kaçkınlığına karşı dönüp bakmadı.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Daha iki gün önce telefonda konuşmuş ve heyecanla “ne zaman geleceksin yoldaş” diyen gür sesini dinlemiştik. “Korona virüsü yasakları aşılsın hemen geleceğiz ve Antep çalışmaları üzerine ve şehit yoldaşlarımız hakkında sohbet edeceğiz” sözleşmesi yapmıştık. Bir kaç kez daha “ne zaman geleceksiniz” demekten kendini alamamıştın. Ama sevgili Kaymakam yoldaşım gelip görüşme olanağı bulamadan ölüm haberin erken düştü hanemize. Bir yoldaş telin ucunda “Kaymakamı kaybettik yoldaş “haberini iletti inanmadım,iki gün önceki konuşmamız geldi aklıma . Bir şey yapamamanın acısını iki kat yaşadık. Kahrolası krona virüsü yalnızca insanların canını almıyor, aynı zamana yoldaşlara karşı son veda görevimizi yerine getirmekte de alıkoyuyordu.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Yüzünü bir daha göremeyeceğimiz ve hoş çakal yoldaş diyemeyeceğimiz Kaymakam yoldaşımız 70.yaşında bize el sallayarak ölümsüzler ordusuna katılmıştı. Kaybetmek; hele yani başında olmamak, bir daha “merhaba” diyememek, yani artık “ne haber yoldaş, iyimisin?” diyen, en kötü gününde; “Vallahide billahi de ben iyiyim” diyerek kendinden önce senin için meraklanan o umutlu yüklü babacan sesi duyamamak bir daha. Ölüm, hem de pusuda kalleşçe o ayrılıkların en büyüğü… Ölüm, yani ona birlikte kafa tutmaya alıştığımız direnç yoldaşımın gidişi sesiz ve sitemsiz…</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Hani özgürlük rüzgarı olacak eseceğiz ülkemin her yerinde diyen şairin şiiri;, “O lacivert ülkeye/ o üzünç denizine”. Kaç zulüm tükettik, kaç kavga çoğalttık kim bilir?</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Sevgili yoldaşım; sen ölümsüzlüğe kanat çırptıktan sonra kahrolası gürbet'te kimimiz ekmek derdine düşüp yoluna devam edecek o üzünç denizinde, kimimiz sürgün yollarında yürümeye devam edecek. Umutları tükenmişliği de gördü gözlerimiz, bir tükenmişlikten diğerine sürüklenen düş kırgınlarını da. Biraz kötümserliğe çalsa da yaşamın tadı, umudu sürdürenlerde oldu, umutları kuşkularına yenik düşenler ve seni hastalık döneminde hiç sormayanlar. Bilirsin ki, inançsız öfkeler çabucak tükenirken, sımsıkı sarılıp tutanlar da vardı devrimci düşlerinin bir ucundan, türküsünü yitirmeden.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Sevgili Kaymakam yoldaşım; sen hep O devrimci ve yoldaşlık düşlerinin ucunu bırakmayanlardandın. Hani; inançları mevsimlik olmayanlardan, hani; emekçi alınterini mücadeleye katık edebilenlerden, hani; acılarla örselense de yüreği, gürültüsüzce türküye katılmayı becerebilenlerdendin. Hayatın emekçisiydin. Hayattan epeyce alacağın vardı . Kolayına teslim olmadın o yüzden ölüme hep direnerek karşı durdun. Hastalık açığa vurduğunda ziyaret ettiğimizde kararlı duruşun ve direncini gördük söz verip söz aldık, hiç karanlık bulaşmamış ellerinle sıkıca tutundun yaşama.. Onun için mi “sığınaktı” senin son mekanının adı? Sonra parmak uçlarından kayıp. Hani; içerde de dışarıda da, vuruşurken de, hasta yatarken de, ölüme kafa tutmayı bilenlerden birinin gidişiydi senin kisi.…</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Hava rüzgarlı. Rüzgarın esişi ıslak özlemlere dokunduk sanki öylece, bir Nisan esintisinin biriktirdiği… “Biz ne çok öldük, biz kaç çeşit öldük, kaç kez ‘ölüm adın kalleş olsun’ diye haykırdık isyanımızı” diye düşündük. Hüzündü böyle apansız sr ert esen belki yüzüme çarpan rüzgar. Hani bize en çok yakıştığı söylenen, hani en çok anladığımız. Ah, beynimi yüreğime nasıl haykırsam yine. Bu gün alıp başımı gitsem, yollara vursam kendimi, kırsam kelepçeleri mi yere fırlatsam. Bugün öfkemi sularda yaksam ve sana ulaşsam,yeniden Antepte yaksak özgürlük ateşini, daha bir bilenmiş olarak.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Bugün, ölümünü ve erken gidişini düşünüyoruz Kaymakam yoldaş. Ne çok öldük ve öldürüldük. Ölüm benim ülkemde kol geziyor. Üstüne üstüne vuruyor yaşamın: Bugün hüzünle ıslanıyor yaşam. Kaç çeşit ölmek vardır, kaç çeşit yaşamak? Ölümün anlamının her gün değiştiği bu çağda kaç çeşit ölür kaç çeşit öldürürüz? Devrimci olmanın en güzel yanı hayatı anlamlı yaşamaktır. derdin ve öyle yaşadın, ölümü öyle ikircismizce kucakladın. Devrimcilik mayası ; paylaşmak, dayanışmak ve ortaklaşmak derdin.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
“Az sonra ölecekmişiz ne gam/ bin ömür yaşadık biz/ ve üstelik/ Omuzlarında yoldaşların/ bayrağımızla gömüleceğiz” diyordu şair, yangına durmuş bir gecede. Üstümüze yürüyen o duygusuz sağır düşmanların getirdiği ölüm değildir ürkütücü olan. Ölümü namluya sürüp fırlamak bir gelenek olmuştur bu coğrafyada. Ölümü ölümsüzleşerek yenmenin kitleselleştiği bir coğrafyadayız.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
13.04.2020 bir emekçi yoldaş daha düştü toprağa. Usulca kanadı yürek, sular daha bir deli aktı, hava daha bir karanlık oldu, türküler sustu. Ölümdür bu yoldaş ölümü diyebildik. Adından verilen sözler yetmez ve söylenen marşlar-türküler eksik kalır. Suskunluğun gölgesi vurur üstünüze üstünüze. Belki söz istemez, yaşlı göz istemez. Yalnız sayısını saymıştır içinizden biri, yanarsınız sadece. “ Güle güle Kaymakam yoldaşım” deriz usulca. Ve acıyı öfkeye dönüştürürüz, gelecekte sorulacak hesapları biriktiririz içimizde. Güle güle yoldaşım” diyoruz; “senden ne varsa bizimle yaşayacak: Sen gittin ama kavgan kavgamızda, ideallerin ideallerimizde yaşayacaktır. Güle güle sevgili Kaymakam yoldaşım güle güle”. Ve susarsınız, bu acılar için, bu gözyaşları için, bu analar için, bu genç sevdalarımız için diyerek gecenin evinde yangın çıkaracağımız günü bekleriz. Beklersiniz gününüzü; nöbeti devralarak, biraz daha umutlu, biraz daha gayretli olmak gerektiğinin bilinciyle.</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Devrimciler Ölür Devrim Davası Sürer.. !</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
Hasan Kaniyolu (Kaymakam) Yoldaş Ölümsüzdür..</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
14.04.2020</div>
<div dir="auto" style="background-color: white; color: #050505; font-family: "Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 15px; white-space: pre-wrap;">
HALKIN BİRLİĞİ</div>
Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-25193891759651245062020-03-19T03:28:00.001-07:002020-03-19T03:28:44.909-07:00Kadrolaşmada Meyvesiz ağacı sallamaktan vazgeçmeden başarı yakalanamaz .!<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg83ezCkC_IHVpRcDxZDv6wCnOGB4ANJonULkXm55R7VlOW95uVYKD703NbcZXRlHQVvsyXQneq7CKwANBh8zzOsLqKMvX8i3xvVbj_8hWECo0yzeLymaIA4In5JHlJ4BgQ9nmAUgKafK3p/s1600/irfan+ya%25C5%259F%25C4%25B1yorjpg.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="263" data-original-width="191" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg83ezCkC_IHVpRcDxZDv6wCnOGB4ANJonULkXm55R7VlOW95uVYKD703NbcZXRlHQVvsyXQneq7CKwANBh8zzOsLqKMvX8i3xvVbj_8hWECo0yzeLymaIA4In5JHlJ4BgQ9nmAUgKafK3p/s1600/irfan+ya%25C5%259F%25C4%25B1yorjpg.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bazı durumlarda politik ve örgütsel durumu daha kolay yoldan
izah etmek ve akılda kalmasını sağlamak için halk deyimlerine başvurulur yada
yaşanmış gerçekleri ifade eden fıkralarla durum izah edilmeye çalışılır. Her
zaman olmasa da bir kısım halk deyimleri ve fıkraları mevcut durumu izah etmede
belki de sayfalarca yazılacak yazıdan daha etkili olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Çünkü halk deyimleri ve fıkralar yüzyıllık halkın tarihinde
süzülüp gelmekte ve birçok bakımdan da yaşanmışlıkları yada yaşanacaklara
ilişkin deney ve tecrübeler sunmaktadır. Bu bakımdan M-L ustaların çeşitli
dönemlerde kaleme almış olduklarında yazılarında kendi halklarının deyimleri ve
fıkralarında yararlanarak konuları daha basite indirgeyerek gerçekleri emekçi
yığınlara yalın bir dille anlattıklarına tanık olmaktayız. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bu bakımdan bir çok uygarlığın yaşamış olduğu ülkemizde de
halklarımızın tarihsel yaşamından bugünlere taşınan binlerce deyim ve fıkralar
var. Bunların bir çoğu önemli dersler içinde barındırmakta toplumu, insanlığı,
sistemi vb. anlamada bizlere yardımcı olmaktadır. "Meyvesiz ağacı sallamak
beyhude bir çabadır" halk deyimi de bu binlerce güzel deyimlerden birçok
bakımdan anlam yüklü olan ve yerinde, zamanında kullanıldığında durumu anlama
ve ona çözüm bulmaya yönlendiren bir deyim olduğu unutulmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bilindiği gibi her meyve ağacında aynı ölçüde meyve oluşmuyor.
Bazı ağaçlar daha fazla meyve veriyor, bazıları ise daha az ve hatta
bazılarında ise hiç meyve olmuyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Elbette bunun değişik nedenleri var. Ama aynı bakım yapıldığı
halde meyve vermeyen yada az meyve veren ağaçlar olduğunu biliyoruz. Aslında
meyve ağacı burada bir sembol rolünü oynamaktadır. Burada görülmesi gereken
kişilerin doğru tanınması ve ondan ne beklenildiğinin iyi bilinmesi ve rastgele
meyve yetiştiriciliğine yönelinmemesidir. Bu halk deyimini örgütlü mücadeleye
uyarlamaya yöneldiğimizde karşımıza meyve ağacı olarak ifade etmemiz gereken
örgütün temel direği olan kadrolar ve sempatizanlar çıkmaktadır. Nasıl ki bir
bahçede aynı meyve ağaçlarında su, gübreleme, ilaçlama vb. bakımı aynı olmasına
karşın alınan meyve aynı olmuyorsa bu aynı şeyi örgütü oluşturan kadrolar için
daha fazla geçerlidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Belkide meyve vermeyen bir ağaca başka bir meyveyi aşılamak
mümkün olabiliyor, örneğin meyve vermeyen yada az meyve veren bir elma ağacı
bol meyve veren başka bir elma ağacından aşılama yaparak meyve vermeyen ağacı
meyve verir bir duruma getirmek olanaklıdır. Ama bu aynı şeyin insanlarda
uygulanması söz konusu olmamaktadır. Bu bakımdan da örgütün kadro ve
sempatizanlarını iyi tanıması ve onların ne kadar gelişmeye açık, yetenekli ve
verimli olduklarını iyi bilerek hareket etmeli, meyve verme özelliği
taşıyanları öne çıkararak örgütü bunların üzerine bina etmelidir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bilindiği üzere burjuva kapitalist sistem yaşamın her alanında
eşitsizliklerle dolu ve daha işin başında eğitimde başlayarak parası olana daha
iyi eğitim olmayana doğru düzgün eğitim vermediği ve temellerini sağlamca
atarak eşit eğitimi yaratmadığı bir durum ortadır. Burjuva kapitalist sistemin
daha işin başında ayrımcı davrandığı bir sistemde insanların olanaklarında eşit
bir şekilde geliştirmeleri söz konusu olmamaktadır. Durum böyle olunca bir çok
insanın gelişimi ve yeteneklerini ortaya çıkararak insanlığın gelişimi yada
örgütlü mücadelenin ileriye doğru taşınması doğrultusunda kullanılması söz
konusu olmamaktadır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Sistemin insanları ayrıştırdığı bu durum kaçınılmaz olarak
örgütlü mücadeleye de yansımaktadır. Sorunlara ilgi duymak, kendisini
geliştirip, yenilemek için yetişenler ile, bütün çaba ve uğraşlara rağmen pek
fazla gelişim göstermeyenler örgütlü mücadele içinde de kendisini netçe açığa
sermektedir. Elbette burada sorunun özünü önceden eğitim alıp almama
oluşturmuyor. Bunun sorunları anlama ve kavramada önemli bir etkisi olsa da tek
başına bir kişinin "meyve veren bir ağaç olması" için yeterli
olmuyor. Bunun inanç, kararlılık ve topluma karşı kolektif sorumluluk
duygusuyla birleşmesi gerekiyor. Bu iki unsur iç içe olmadan ve biri diğerini
güçlendirerek ilerlemeden kadroların verimli bir konuma getirilerek yeşermelerini
sağlamak söz konusu olamaz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Haliyle buraya bahçeyi kuran ve bakan bahçıvan rolünde olan
örgüt yöneticilerine büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir. Bahçıvan nasıl
ki bahçesindeki ağaçlarını ve çiçeklerini iyi tanırsa örgütün yönetici
kadroları da örgütün kadro ve sempatizanlarını iyi tanımalı ve boşa kürek
çekmekten uzak durmalıdır. Devrimci çalışmada zamanın oldukça önemli olduğu
reddedilmez bir olgudur. Burjuvazinin hergün her saat her saniye emekçi
yığınları zehirlemek için bin bir türlü araç ve gereçle çalışmaya devam ettiği
koşullarda, kısıtlı kadro ve olanaklara buna karşı mücadele yürüten devrimci ve
komünist örgütlerin daha bir titiz olmaları gereklilikten öteye bir
zorunluluktur. Bu bakımdan devrimci örgütlenmenin kadro yetiştirmede zamanı iyi
değerlendirmeli ve meyvesiz ağaç durumunda olan, yani pek gelişmeye açık
olmayan ve kendisi dışında kimselere bir faydası olmayan hep başkalarının
önderliğine gereksinim duyan insanlarla zaman harcama ne kişiye ne de devrimci
mücadeleye bir yararı olmayacağı açıktır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Kadrolaşmaya hava kadar, su kadar gereksinim duyulduğu bir
ortamda adeta el yardımıyla kadrolaşmaya yada ya tutarsa biçiminde
kendinliğindenci yaklaşımlara prim vermek enerji israfından başka bir yarar
vermeyecektir. Üzerinde durulmasına ve her türlü destek verilmesine ve olanak
sağlanmasına rağmen hala kişiler oldukları yerde saymaya devam ediyor ve
başkalarına göre davranmaktan kapanmıyorlarsa, bütünden insanlarla daha fazla
zaman öldürme kişiye ve örgüte zarardan başka bir sonuç getirmeyecektir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Kadrolaşmada meyve vermeye aday olan insanlar seçilmeli ve
bunların eğitimi ve kalıba dökülmeleri için özel bir çaba içine girişilmelidir.
Verileri olmayan ve kendisi birşeyler katma çabası içinde olmayanlarla
uğraşmanın örgütü darlığa ve yığın savaşımının ihtiyaçlarını yanıtlamaktan
geriye düşerek önderlik iddiasında uzaklaşmaya neden olacağı unutulmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Örgütlü mücadele planlı ve programlı bir çalışmadır.
Kendiliğidencilik ve bilinmezlikler yada tesadüfler bu çalışmaya zarar verir.
Haliyle örgüt çalışması bir yerde kadrolaşma çalışması olduğuna göre meyve
vermeyen yani gelişmeye açık olmayan insanlarla pek fazla zaman öldürmemeyi
gerektirir. Onun için örgütün planlı ve programlı çalışmalarında istenilen
sonucu alabilmesi ve hedefini yakalayabilmesi için enerjisini, güç ve
olanaklarını olabildiğince iyi kullanmalı ve meyve vermeyen ağaçları sallayarak
boş bir çaba içinde olmamalıdır. Bu bir yerde sallanan meyve ağacını iyi
tanıyıp, tanımamayla bağlı bir durumdur. Nasıl ki bir bahçıvan bahçesindeki meyve
ağaçlarının ne kadar meyve verdiğini bilmezse, enerjisi ve zamanını meyve veren
ağaçla, meyve vermeyen ağaç arasında bir ayrım yapamaz ve meyve vermeyen ağacı
boş yere sallayarak enerji ve zaman kaybına uğrar. Tıpkı örgütlü mücadelede
yöneticilerin örgüt kadro ve sempatizanlarını mücadele sürecinde tanımak için
özel çaba sarf etmeden herkese aynı biçimde yaklaşarak enerji ve zaman kaybına
yol açacak bir durumun yaratılması gibi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit","serif"; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Tüm bu olumsuz durumlardan hızla kurtularak, devrimci kadroların
verimli ağaçlar olarak kavgaya sürülmesi ve sempatizan çevreler içinde yeni
kadroların tespit edilerek geliştirilip yetkinleştirilerek enerji ve zaman
kaybının ortadan kaldırılarak, verimli ve gelişme vadeden insanların
kadrolaştırılması için meyve veren ağaçları sallamalı ve gözü kapalı bir
şekilde ve el yardımıyla yürümekten hızla kurtulunmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<br />Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-90888504313202683582020-03-19T03:27:00.001-07:002020-03-19T03:27:12.251-07:0047.Yılında Ahmet Muharremin Çiçek’in Katli ve Şehremini Direnişi..!<img alt="Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'İşkencede İbrahim Kavgada Taylan, Kerim Jandarma Muharrem !! çemberinde Ahmet im ben! Çiçek'" src="https://scontent-amt2-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/90243989_2607231386214559_5256346565013929984_n.jpg?_nc_cat=105&_nc_sid=8024bb&_nc_ohc=w1raCe38g5IAX9P8Mo2&_nc_ht=scontent-amt2-1.xx&oh=fa3f1de2875ec551eb077f37e8f6c685&oe=5E96E682" /><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">“Dalın üstünde kuş,</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Kavgada söylenen türkü,</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Beyaza boyanmış gökyüzü,</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Ve bir de sen kalmışın aklımda,</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">O soğuk ilkyaz gününde.”</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Devrim ve sosyalizm kavgası zorlukları, devrimci irade ile yenme ve feda ruhu içinde ileri atılarak en önde devrimin görevlerine sıkıca sarılan devrimci militan ve adsız kahramanların özverisiyle aşılacak ve başarıya taşınacaktır.Kavgada ikircimsizce öne atılma iradesini kuşanmayan ve her bakımdan kendisini davanın zaferine göre konumlandırmayan bir devrimciler kuşağı yaratmadan devrimin zafere taşınması ve kalıcı başarılar elde etmesi mümkün olamaz.Bu bakımdan dünü bugüne bağlayan ve bugünü geleceğe taşıyan şehitlerimizin yaşamlarından öğrenmeli ve onların erdemleri ,cesaretleri ve enginleri fethetme kararlılığı içinde dava için gözlerini kırpmadan kendilerini feda etmede geri kalmayan şehitlerimizden öğrenmeli ve onların eksik bıraktıklarını tamamlamak için canla başla çalışmalıyız</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Elde silah dilde devrimci şiarlarıyla 19 Mart 1973 yılında polis baygın haldeyken kafasına sıkmış olduğu kurşunlarlarda kaybettiğimiz Ahmet Muharrem Çiçek yoldaşı toprağın canlandığı ve yeşillendiği bir ayda kaybettik. Bilindiği üzere bahar ayları doğanın olduğu gibi insanın da kendini yenilediği, yeni başlangıçlara hazırlandığı dönemlerdir. Bu açıdan hep yeni bir sürecin de başlangıcı da sayılmışlardır. Birçok toplum açısından da baharın direnişçi ve başkaldırıcı bir konumu vardır. Özellikle de doğa ile iç içeliğini korumuş, doğadan, doğal yaşamdan kopmamış toplumlarda ve onların yaşamlarında baharın bu özellikleri çok daha açık bir biçimde belirleyicidir. Bu toplumlar, yaşamlarının maddi örgütlenişinden sosyal kültürel yapılanmalarına kadar her alanda bahara bir başlangıç, yenilenme, eskiyi atıp yeniyi alma anlamı vererek çoğu zaman da bunu direnişlerde kutlarlar.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Dahası, deyim yerindeyse baharda doğanın kış uykusundan uyanarak canlanışına toplumlar da, her türlü üretimsel, sosyal kültürel bir silkelenişle cevap vermektedirler. Bu silkeleniş insanın en büyük mücadelesi olan devrim ve özgürlük arayışı savaşımına da tarih boyunca damgasını vurmuştur. Nitekim yeninin muştucusu olarak bahar emekçilerin devrim mücadelesinde önemli bir uyandırma, silkeleyip kendine getirmenin adı olmuştur.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Günümüzde artık bahar, tüm insanlığın yanı sıra özellikle ezilenlerin hayatları açısından, bir yandan binlerce yıldır olduğu gibi doğanın canlanışına paralel bir yenilenmeye, diğer yandan ise insanlığın evrensel kazanımlarına dayanan yeni bir mücadele dönemine tekabül etmektedir. Baharın bu niteliği belki de en çok kendisini devrim ve özgürlüğün kazanılmasına adamış olanlar için önemli bir yere sahip olmuştur.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">1972 yılının Nisan ayında İ.Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde bir bahar ayında Malatya’nın Kürecik ilçesinde atılan ilk komünist örgütün vücuda gelmesini sağlayan TKP/ML Hareketi’nin kuruluş adımı,büyük darbeler yemesine ve yoluna saptırılmaya çalışılmasına karşın her bahar giderek güçlenmiş, kendisini Türkiye’nin her yerine taşıracak düzeye ulaşmıştır. Türkiye’nin her yerine ulaşma çabaları Kürecikte başlayıp, Maraş, Antep, Diyarbakır, Mardin, Urfa, Dersim, Elazığ, Ankara ve İstanbula kadar uzanmıştı. Neki düşman komünist hareketin ete kemiğe bürünmesine fırsat tanımadan bir biri ardı sıra yapmış olduğu operasyonlarla komünist hareketin üzerine gelmiş ve bu en tehlikeli komünist örgütün büyümeden ve kitlelere bağlanmadan önü kesilerek yok edilmesi amaçlanmıştır.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Komünist hareketin kurucu militanlarından ve İstanbul Bölge sorumlusu olan Ahmet muharrem Çiçek yoldaş 1952 yılında Elazığ’ın Karakoçan ilçesinde tutucu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Devrimci fikirlerle lise yıllarında tanışan A.Muharrem yoldaş 1969-70 öğrenim döneminde İstanbul tıp Fakültesine girdi.1968-70’li yıllarda kabaran ve geniş emekçi ve öğrenci kitlelerini kucaklayan anti-faşist-anti-emperyalist mücadelede aktif olarak yerini alan A.Muharrem yoldaş kısa zaman sonrasında örgütlü savaşım katıldı.1972 Nisan ayında İ-Kaypakkaya yoldaşın önderliğindeki TKP/ML Hareketi saflarında yerini alan A.Muharrem yoldaş 25 Ocak 1973 yılında işkencede katledilen Meral yakar yoldaşlara gençlik çalışmalarını omuzladı.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">12 Mart faşist darbesinin beyaz terörüne karşı üniversiteyi terk ederek illegal çalışmaya geçerek kavganın zorlu yolunu tuttu. Önce gençlik çalışmalarını toparlamaya çalışan A.Muharrem yoldaş darbeler yenip örgütsel gedikler açıldıkça bu gedikleri kapatmak için daha fazla sorumluluklar altına girmekten geri kalmadı.Gençlik ardından işçiler arasında ve askeri alanda görevler üstlenen A.Muharrem yoldaş görevlerin ağırlığı ve çokluğundan asla yılmadı,sarsılmadı.O her açılan gediği devrimci cesaret ve fedakarlıkla kapatmak için militanca çalıştı.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Ama düşman acımasız ve kalleşti. TKP/ML Hareketini maya tutmadan çökertmek için sürek avı örgütledi, 22 Ocakta yaralı yakalan Meral Yakar yoldaş ağır işkenceler sonucu 25 Ocak 1973 yılında işkencede katledilirken, 24 Ocak 1973’de Dersimde Ali Haydar Yıldız yoldaş katlediliyor ve komünist önder Kaypakkaya yoldaş düşmana esir düşüyordu. İstanbul’da devrimci çalışmaların başında bulunan ve gecesini gündüzüne katarak örgütü toparlayıp, mücadelenin gereklerine göre hareket etmeye çalışan Ahmet Muharrem Çiçek yoldaş ,yılgınlığa ve kaçkınlığa karşı önderlik görevlerini yerine getiriyordu.Yoldaşlarının katledilmesinin acısını içine gömerek devrimci görevlere daha sıkıca sarılarak o işten bu işe koşan A.Muharrem yoldaş örgütü toparlamaya çalışıyordu.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Aylarda Marttı. Yeninin, canlanmanın adı olan baharın muştusuydu Mart ve aynı zamanda kışın ağır uykusundan uyanma, bu anlamda yeni umutların da yeşermesi anlamına geliyordu. Bu en çok da her baharla birlikte devrim ve özgürlük umutlarını bir kez daha yeşerten işçiler ve emekçiler için geçerlidir. Devrimci ve komünist harekette bu çerçevede her bahara özgürlük umutlarını büyütüp, yeşerterek girmişti.A.muharrem yoldaş da bu inançla devrimci görevlere yaklaşıyor ve eldeki kadroları kavganın örülmesine seferber ediyordu. Ancak buna karşın, devrimin ve sosyalizmin düşmanlarının bu umutları karartma çabaları da daha ilk günden eksik olmamıştır.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">İşte tarih yaprakları 19 Mart 1973 gösterdiğinde İstanbul Şehrimin de kaldıkları bir ev polislerce basılıyordu.evde A.Muharrem yoldaş ve bir kaç yoldaş daha bulunuyordu.Polis baskın yaptığında A.Muharrem yoldaşın üzerinde iki silah vardı.Polisi baskında birisini buldu ama diğerini bulamamıştı.Yoldaşın elini hemen kelepçeleyen polis,operasyonun rahatça gerçekleştirmenin sevincini yaşarken,ikinci silahını çıkartarak polisi etkisis hale getiren A.Muharrem yoldaş kelepçesini kırarak silahını ateşledi. İki yoldaşını kaçırmayı başardı. Kaçamayan Kutsiye Bozoklar yoldaşını polise bırakmak istemedi. Evi kuşatmış olan polisle yoldaşlarının kaçabilmesi için son mermisine kadar çatıştı. Düşman çil yavrusu gibi korkusunda girecek delik aradı. ”Kahrolsun Faşizm, Yaşasın TKP/ML” şiarlarıyla düşmanı kendi kalesinde titretir. Polis kurşunlarıyla ağır yaralanan A.muharrem yoldaş kan kaybında bayıldığı bir dönemde polislerinin yakın mesafede kafalarına sıkmış oldukları kurşunlarla hunharca katledildi,</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Nitekim komünist hareket devrimci çalışmaları kitlelere yayma ve günün devrimci görevlerini yanıtlama yöneldiği koşullarda faşist karşı devrimin en büyük saldırına maruz kalmıştır. İşçi ve emekçi halkların kurtuluşunun birleşik devrimci bir kavgada geçtiğini görerek ikircimsizce komünist hareketin saflarında yerine alan enternasyonalist komünist Ahmet Muharrem Çiçek yoldaş 19 Mart 1973 yılında İstanbul-Şehrimin de polis kurşunlarıyla katledilerek devrimci yürüyüşümüzün önü kesilmeye çalışılıyordu. Meral Yakar, Ali Haydar Yıldız yoldaşın ardından TKP/ML Hareketinin üçüncü şehidi A.Muharrem Çiçek yoldaş oluyordu. Komünist hareketin en önde gelen kurucu militanlarından birisi olan A.Muharrem yoldaş, İstanbul da hedeflenerek hareket daha rüştünü ispat etmeden boğulmak istenmişti. Ahmet Muharrem yoldaş devrimci mücadelenin cesaret ve fedakarlıkla dolu olacağının bilinciyle ileri atılmış ve İstanbulda en zorlu görevlerin altına elini sokmaktan geri durmamıştı.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Belki herkes bakmasını bilir. Ama bakmasını bilmek ve bir de görmek vardır. Gözlerinle baktıklarını algılama gücünü göstermek, her insana nasip olmayan bir anlayış derinliğini gerektirir.İnsan onu ilk gördüğünde hemen dikkat çeken, yüzünde birikmiş yaşam tecrübesiydi A.Muharrem yoldaşa. Onun cesaretli, sakin ve militan duruşu, karşısındaki insanda ilk anda doğal bir saygınlık ve güven uyandırıyordu.Yüzünde birikmiş yaşam tecrübesi,kavgaya tüm kaslarıyla katılması ve görevlere aşkla bağlı olması karşısındakine bir tarihi anlatırdı sanki. Bakıp da görmesini bilenleri alıp ta uzaklara götürüyordu Apo yoldaş. Belki de Apo yoldaşı anlatmak bu yüzden çok zordur. A.Muharrem yoldaşın yaşamı, yazılmamış bir roman gibiydi ya da söylenmemiş bir türkü Yaşamın doğal gerçekliğinde saklı olan bir roman, her zaman yankısını bulan bir türkü.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">O devrimci yaşamı her her açıdan kanıksamıştı. Sonradan eklenmiş veya eklektik kalan hiçbir yanı kalmamıştı sanki. Her özelliği doğalında bu yaşamın bir tarafını dile getiriyordu. Bir yanında mücadelenin, kavgasını ağır bedelleri varken, diğer yanında mücadelenin bedelleri sonucu kazanılan bir yaşam vardı. Hiç bir kimsenin bugüne kadar dile getiremediği yaşam gerçekliğimiz, Onun yaşamdaki doğal duruşunda ifadesini buluyordu. İşte bu yüzden bakmak ve görmek birbirinden çok ayrı şeylerdir. Bakıp da görmesini bilenler adım adım kazanılan bir yaşamın öyküsünü, A.Muharrem yoldaşın doğasında yansımasını bulan bu elde silah direnişi başka yoldaşların direnişinde de görmekteyiz. Bundan dolayı salt mekanik, soğuk ve ruhsallıktan uzak bir mantık her şeyi algılamaya bir bütün en yetmeyebilir. Düşünce gücü kadar insanı ısıtan, içini içine sığdırmayan bir yürekle ve bir de gönül gözüyle bakmasını bilmek gerekir. Çünkü A.Muharrem yoldaşın yaşamı yürekli çıkışların ve ileri anlatımın ve yoldaşlar için ölümü hiçe sayfa fedakarlığın anlatımıdır.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Apo yoldaşı anlatmaya çalışırken en fazla kullanacağımız kelimelerden bir tanesi onun sadeliği ve doğallıktır. El değmemiş bir doğallığı kendisinde yakalamıştı. Belki de tarihin şafak vaktinde çakılı kalan devrimci ve hiçbir uygarlığın kirletemediği insanlığın en doğal özünü kendisinde taşıyordu. Bugün bile insanlığın iç çekerek en fazla özlemini duyduğu şey, bu çağlar öncesi tarihin şafak vaktinde çakılı kalan özdür.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Bilinen her şey insanda bir anlamlandırma gücünü uyandırmaz. Belki bildiğini sanan, bu anlamda aydın geçinen birçok insan vardır. Ama bildiklerini yüksek bir anlamlandırma gücüne ulaştırabilecek bir ruhtan ve yürekten yoksundurlar. İşte A.Muharrem yoldaş da bu anlamlandırma gücüne ulaştıran, O'nun kuşatılmayan ve teslim alınmayan ruhu ve yüreği olmuştur. O önderi Kaypakkaya yoldaşın perspektifiyle donanarak yoktan var etmesini bilen yürekli bir komünist savaşçıydı.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Yüreğinin gözüyle bizzat yaşamdan okuyarak bir anlam gücüne ulaşmıştı A.Muharrem yoldaş. Kim bilir kaç sefer savaş ortamında ölümün çemberini yararak hayatta kalmayı başarmıştı. O'nun şahsında mücadelenin sonucu olarak kazanılan bir yaşam düzeyini görmek mümkündü. Bu yüzden onurlu bir yaşamın değerini herkesten daha fazla biliyordu.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Çünkü yaşam uğruna ağır mücadele bedellerini ödemiş ve yaşamı uğruna ölecek kadar seviyordu. Ama ölüm kapıyı çaldığında evrimci şiarlarla ölümün üzerine yürümekten geri kalmıyordu.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">O gün her şey, bir bahar tazeliğinde başlamıştı. Nasıl ki bir baharın başlangıcında kavgaya katıldıysa. Martın toprağı ve yaşamın canlanışında da yaşama ve mücadeleye elde silah dilde devrim türküsüyle veda edecekti A.muharrem yoldaş . Oysa doğadaki her canlı, ömrünün baharındaydı ve doğa, yeni bir yaşamın müjdesini veriyordu. Her güzelliğin bir bedeli vardı veya her yaşam bir ölümden geçiyordu. Bu çelişkinin yakıcı gerçekliğini bir bahar günü ölümsüzlüğe el sallayarak bir kez daha yaşayacaktık.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">A.Muharrem yoldaşın mücadele yoldaşları olarak bizler, hunharca katledilişinin 47.yıldönümünde, O'nun son anına kadar sönmeyen umutlarını gerçekleştirmek üzere, devrim ve sosyalizm kararlılığımızı yeniliyoruz. Bu yüzden, A.Muharrem yoldaşın devrim için öne atılan ve ölümü yere çalarak bizlere bayrağı devreden umut dolu gözlerini her zaman üzerimizde hissedeceğiz. Bunu bir an bile unutmak, davaya yan çizmek ve ihanet etmek demektir. Hiçbir şey, son ana kadar yaşamdan vazgeçmeyen kavga yüklü ve cesaret dolu umut saçan gözleri unutturmayacaktır bizlere. Bizleri ancak şehitlerimizin bize devrettikleri devrim ve sosyalizm bayrağına sıkıca sarılarak, İnşanın etrafından yıkılmaz bir birlik oluşturarak her türlü başarı ve kazanımlarımız kurtaracaktır. Bu temelde A.Muharrem yoldaşın şahsında, yaşamın gerçek sahibi olan tüm şehitlerimizin huzurunda bir kez daha devrimi zafere taşıyacağımız sözümüzü yeniliyor ve anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">HALKIN BİRLİĞİ dergisi</span>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-31120226262804616762020-02-20T13:36:00.002-08:002020-02-20T13:36:47.162-08:005. Ölüm Yıldönümünde Yaşar Kemal'i anıyoruz.!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigr-PlJyIGdOkxbnDnyAY4XwliyFmrxaoCGN1NBcSxXxEBNolPVLWqARLFvEbcXb9ujgpp753holUUToepGdqTXDEuv396yUynvmEoXNkLtRyO4aKqZ_V__ChXPjqqJcuSQxlNohyphenhyphenY5Rik/s1600/yasar-kemal-s3.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="660" data-original-width="660" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEigr-PlJyIGdOkxbnDnyAY4XwliyFmrxaoCGN1NBcSxXxEBNolPVLWqARLFvEbcXb9ujgpp753holUUToepGdqTXDEuv396yUynvmEoXNkLtRyO4aKqZ_V__ChXPjqqJcuSQxlNohyphenhyphenY5Rik/s320/yasar-kemal-s3.png" width="320" /></a></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">6 Ekim 1923’te Van- Erciş yolu üzerinde
Muradiye İlçesi olan Ünseli köyünde dünyaya gelen Yaşar Kemal Kürt kökenli bir
aileden gelmiştir. Türkmenlerin yoğun olduğu bir köyde yaşayan Kemal, evde
Kürtçe, dışarıda ise Türkçe konuşurdu. Yazar; kendi anlatımına göre “bir
Türkmen köyündeki tek Kürt ailenin tek çocuğu” olmuştur. Ailesi Birinci Dünya
Savaşı nedeniyle, Yaşar Kemal 5 yaşındayken Adana’ya yerleşirler. Yaşar Kemal’i
Yaşar Kemal yapan en önemli değerler, pamuk tarlalarının bol olduğu memlekete
gelir. Göç sırasında Yaşar Kemal’in babası Sadık Efendi’nin sahiplenip
büyüttüğü Yunus adlı çocuk kan davası nedeniyle Sadık Efendi’yi köydeki camide
namaz kılarken bıçaklayarak öldürür. 5 yaşında camide babasının öldürülüşüne
tanık olan ve ilkokulu Adana Burhanlı köyünde okuyan Kemal için zorlu günler
başlar. Yine bu olaydan sonra on iki yaşına kadar kekemeliğe tutulur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ortaokulun son sınıfındayken okulu
bırakmak zorunda kalarak; ırgatlık, amelebaşılık, pirinç tarlalarında su
bekçiliği, arzuhalcilik, öğretmenlik, kütüphane memurluğu gibi işlerde çalışır.
Kemal’in, 1940’lı yılların başlarında Orhan Kemal’in aracılığıyla Pertev Naili
Boratav, Abidin Dino ve Arif Dino gibi sol görüşlü yazarlarla tanışması gerek
edebi alanda, gerekse düşünce alanında onu bambaşka bir yere taşıyacak; geniş
ufuklar açacaktır. 1943’te bir folklor derlemesi olan ilk kitabı Ağıtlar’ı
yayımlar. Askerliğini yaptıktan sonra 1946’da gittiği İstanbul’da Fransızlara
ait Havagazı Şirketi’nde gaz kontrol memuru olarak çalışır. Kemal, 1950’de
142.Maddeden komünizm propagandası suçlamasıyla tutuklanır Bu arada Ülke,
Kovan, Millet, Beşpınar Dergilerinde, şiirleri görülür. 1951 yılında İstanbul'a
yerleşerek, Cumhuriyet Gazetesi'nde fıkra ile röportaj yazarlığı yapmaya başlar
ve çalışmalarını 1963 yılına kadar sürdürür. "Dünyanın En Büyük
Çiftliğinde Yedi Gün" başlıklı röportajıyla, Gazeteciler Cemiyeti Özel
Başarı Armağanı'nı kazanır. Daha sonra tüm röportajlarını 1985 yılında Bu Diyar
Baştan Başa başlığıyla dört kitap halinde bir araya getirerek yayımlanacak;
derleme bir kitap olan Röportaj Yazarlığında 60 Yıl adında röportaj kitabında,
daha önce yayımlanmamış ve kitaplarında yer almayan bir röportajı da olacaktır.
Kemal, 1952 yılında Abdülhamid’in başhekimi Jak Mandil Paşa’nın torunu Tilda
Hanım’la evlenir. Eşi Tilda’nın 2001 yılındaki ölümüne kadar onunla evli kalır.
Bu evlilikten oğlu Raşit Gökçeli dünyaya gelecektir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1952’de ilk öykü kitabı olan Sarı Sıcak,
1955’te ise bugüne dek kırktan fazla dile çevrilen romanı İnce Memed gazetede
tefrika olarak yayımlanır. 1951 yılında öyküleri; Dükkancı, Bebek, Memet ile
Memet ve romanları; Sarı Sıcak ile İnce Memed basılır. Böylece yazarın ünü bir
kat daha artmıştır. Romanı yazma nedeni eşkıya olan ve dağda vurulan amcasının
oğlunun vurulması olduğunu 1987 yılındaki bir söyleşisinde belirtecektir. Aynı
söyleşide, çocukluğunun eşkıyalığın içinde geçtiğini, dayısının "en
büyük" eşkıyalardan biri olduğunu, o çevrede 1936'lara kadar beş yüze
yakın eşkıya bulunduğunu ve bunlardan birinin de Kurtuluş Savaşı'nda Kadirli'yi
ilk örgütleyenlerden olan Karamüftüoğlu ailesinden ünlü Remzi Bey olduğunu
söyler. İnce Memed romanının gördüğü ilgi nedeniyle kendini tamamen romancılığa
vermeye başlar; ama yazıları ve siyasi etkinlikleri dolayısıyla birçok kez
kovuşturmaya uğrayacaktır. Teneke (1955), Dağın Öte Yüzü serisi, Üç Anadolu
Efsanesi (1967), Binboğalar Efsanesi (1971), Yılanı Öldürseler (1976),
Hüyükteki Nar Ağacı (1982) dahil olmak üzere yazarın birçok eseri, Çukurova'da
geçmektedir. Ayrıca eserlerden sekizi bugüne değin tiyatro oyununa, on ikisi
sinemaya ve ikisi baleye uyarlanmıştır. Yaşar Kemal'in ayrıca senaryosunu
yazdığı filmleri de mevcuttur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“İnsan, evrende gövdesi kadar değil,
gönlü kadar yer kaplar.” Hem ülkemizde hem de dünya çapında sembol isimlerinden
olarak tarihteki yerini alan Yaşar Kemal’i 5.Ölüm Yıldönümünde anıyoruz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">. Ortaokulun son sınıfındayken okulu
bırakmak zorunda kalarak; ırgatlık, amelebaşılık, pirinç tarlalarında su
bekçiliği, arzuhalcilik, öğretmenlik, kütüphane memurluğu gibi işlerde çalışan
Kemal’in, 1940’lı yılların başlarında Orhan Kemal’in aracılığıyla Pertev Naili
Boratav, Abidin Dino ve Arif Dino gibi sol görüşlü yazarlarla tanışması gerek
edebi alanda, gerekse düşünce alanında onu bambaşka bir yere taşıyacak; geniş
ufuklar açacaktır. 1943’te bir folklor derlemesi olan ilk kitabı Ağıtlar’ı
yayımlar. Askerliğini yaptıktan sonra 1946’da gittiği İstanbul’da Fransızlara
ait Havagazı Şirketi’nde gaz kontrol memuru olarak çalışır. Kemal, 1950’de
142.Maddeden komünizm propagandası suçlamasıyla tutuklanır Bu arada Ülke,
Kovan, Millet, Beşpınar Dergilerinde, şiirleri görülür. 1951 yılında İstanbul'a
yerleşerek, Cumhuriyet Gazetesi'nde fıkra ile röportaj yazarlığı yapmaya başlar
ve çalışmalarını 1963 yılına kadar sürdürür. "Dünyanın En Büyük Çiftliğinde
Yedi Gün" başlıklı röportajıyla, Gazeteciler Cemiyeti Özel Başarı
Armağanı'nı kazanır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Daha sonra tüm röportajlarını 1985
yılında Bu Diyar Baştan Başa başlığıyla dört kitap halinde bir araya getirerek
yayımlanacak; derleme bir kitap olan Röportaj Yazarlığında 60 Yıl adında
röportaj kitabında, daha önce yayımlanmamış ve kitaplarında yer almayan bir
röportajı da olacaktır. Kemal, 1952 yılında Abdülhamid’in başhekimi Jak Mandil
Paşa’nın torunu Tilda Hanım’la evlenir. Eşi Tilda’nın 2001 yılındaki ölümüne
kadar onunla evli kalır. Bu evlilikten oğlu Raşit Gökçeli dünyaya gelecektir.
1952’de ilk öykü kitabı olan Sarı Sıcak, 1955’te ise bugüne dek kırktan fazla
dile çevrilen romanı İnce Memed gazetede tefrika olarak yayımlanır. 1951
yılında öyküleri; Dükkancı, Bebek, Memet ile Memet ve romanları; Sarı Sıcak ile
İnce Memed basılır. Böylece yazarın ünü bir kat daha artmıştır. Romanı yazma
nedeni eşkıya olan ve dağda vurulan amcasının oğlunun vurulması olduğunu 1987
yılındaki bir söyleşisinde belirtecektir. Aynı söyleşide, çocukluğunun
eşkıyalığın içinde geçtiğini, dayısının "en büyük" eşkıyalardan biri
olduğunu, o çevrede 1936'lara kadar beş yüze yakın eşkıya bulunduğunu ve
bunlardan birinin de Kurtuluş Savaşı'nda Kadirli'yi ilk örgütleyenlerden olan
Karamüftüoğlu ailesinden ünlü Remzi Bey olduğunu söyler. İnce Memed romanının
gördüğü ilgi nedeniyle kendini tamamen romancılığa vermeye başlar; ama yazıları
ve siyasi etkinlikleri dolayısıyla birçok kez kovuşturmaya uğrayacaktır. Teneke
(1955), Dağın Öte Yüzü serisi, Üç Anadolu Efsanesi (1967), Binboğalar Efsanesi
(1971), Yılanı Öldürseler (1976), Hüyükteki Nar Ağacı (1982) dahil olmak üzere
yazarın birçok eseri, Çukurova'da geçmektedir. Ayrıca eserlerden sekizi bugüne
değin tiyatro oyununa, on ikisi sinemaya ve ikisi baleye uyarlanmıştır. Yaşar
Kemal'in ayrıca senaryosunu yazdığı filmleri de mevcuttur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #1c1e21; font-family: "inherit",serif; font-size: 10.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yaşamı boyunca kurulu sisteme karşı dik
duruş içinde olan ve boyun eğmeden emekçilerin yanında saf tutan Yaşar Kemal
emekçilerin eşitlik ve özgürlük yürüyüşünde yaşayacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<br />Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-12760700457390936142020-02-20T13:35:00.003-08:002020-02-20T13:35:25.154-08:00 49.Yılında Ulaş Bardakçıyı Anarken;Devrim ve Sosyalizm Yolunda Düşenler Onurumuzdur…!<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4eDndv1Tlftt2zP2zFnm5aTpfX13m31Jm08eOif8Uxsd3bc1Qy7Nja5J6n1BAXsY8XJljLEIs8Lnq1vZtYgJ3rgpcDwATm5Pxmkls_EqpbNdqVzvvOqjDnbGF4UnKTTCSeDrrkjuJa7Ls/s1600/ula%25C5%259F+bardak%25C3%25A7%25C4%25B1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="505" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj4eDndv1Tlftt2zP2zFnm5aTpfX13m31Jm08eOif8Uxsd3bc1Qy7Nja5J6n1BAXsY8XJljLEIs8Lnq1vZtYgJ3rgpcDwATm5Pxmkls_EqpbNdqVzvvOqjDnbGF4UnKTTCSeDrrkjuJa7Ls/s320/ula%25C5%259F+bardak%25C3%25A7%25C4%25B1.jpg" width="224" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hele ulaşa ulaşa<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ulaş benzerdi güneşe<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ulaş kardaş can veriyor<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yüreğim düştü ateşe<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ulaşın elinde mavzer<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Mavzeri türküye benzer<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bizimkiler böyle ölür<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Böyle ölür bizimkiler<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tohumlar düştü toprağa<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dokundum yeşil yaprağa<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kurban olam kurban olam<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Seni yaratan toprağa"<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 12.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1947 yılında Nevşehirin Hacıbektaş ilçesinde doğdu. İlk ve Orta
öğreniminden sonra ODTÜ'ye girdi. ODTÜ’de devrimci düşünce ile tanıştı ve
devrimci oldu. Dev - Genç'in oluşumunda aktif olarak görev aldı. 1970
sonlarında kurulan THKP - C'nin MAHİR ÇAYAN’la birlikte kurucuları arasında yer
aldı. THKP-C'nin ilk faaliyetlerine katıldı. Mayıs 1971’de İsrail konsolosu E.
Elrom'un kaçırılması üzerine başlatılan "Balyoz Harekatı" sırasında
yakalandı. Kasım 1971'de Maltepe Askeri Cezaevi’nden firar eden beş devrimciden
biriydi. Zindanda kaçmanın ardında devrimci görevlerinin başına döndü. Dur
durak bilmeden devrim örgütlemek için, devrimci bir önder olarak kavgaya sıkıca
sarıldı. 19 Şubat 1972’de İstanbul’da kaldığı ev devletin silahlı güçlerince
kuşatıldı. O, teslim olmaktansa elde silah direnerek ölmeyi tercih etti,
direndi, çatışmaya girdi. Ve sabaha karşı katledildi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman",serif; font-size: 13.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Anısı kavgamızda yaşıyor.!<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<br /><br />
Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-796095554339366642.post-89115430481847548922020-01-30T03:34:00.000-08:002020-01-30T03:34:11.958-08:00Türkiye proletaryasının komünist önderi Mustafa Suphi ve 14 yoldaşının katledilmesinin 99. yılında özümlenmesi gereken ders ..!<img alt="Görüntünün olası içeriği: 2 kişi, şunu diyen bir yazı '28/29 OCAK 1921'i UNUTMA... Kazıdık Onbeşlerin ismini kanlı kızıl bir mermere! Bir çelik aynadır gözlerimiz, Onbeşlerin resmini görmek isteyenlere!'" src="https://scontent-amt2-1.xx.fbcdn.net/v/t1.0-9/83914358_2563907013880330_4071211542966697984_n.jpg?_nc_cat=101&_nc_ohc=oqwVxpMFznIAX8NNhG5&_nc_ht=scontent-amt2-1.xx&oh=3b116ee25235af0b4211e6cf0edbbd66&oe=5EC722D0" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Yıl 1921, 28'i 29 Ocak'a bağlayan gece. O gün Karadeniz suları, Kemalist diktatörlüğün katlettiği Türkiye proletaryasının önderi Mustafa Suphi ve 14 yoldaşın kızıl kanlarıyla rengini değiştirdi. Böylece Türkiye proletaryası daha yeni kurulmuş olduğu ve örgütlerini yaratamamış olan TKP'nin 15 yiğit öncü komünist evladını yitiriyordu.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Kuşku yok ki M.Suphi ve yoldaşlarının hunharca katledilmesi , hiç bir koşullarda devrimci ve komünistlerin burjuvaziye güvenmemesi gerektiğini yakıcı olarak ortaya koyuyordu. M.Suphi ve yoldaşları daha yeni kurulmuş olan ve yönünü emperyalist işgale karşı anti-emperyalist demokratik devrim mücadelesine önderlik etmek için TKP'nin tüm önderlerini ateş hattına sürüyordu. Böylesi bir tutum aslında ne kadar öngörüden uzak ve ne amaçlanırsa amaçlansın pratikte Kemalist burjuvaziye körü körüne güveni ifade ediyordu. M.Suphi ve yoldaşlarının bu tutumu yeni kurulmuş olan komünist partisi için adeta boynunu celebin önüne süren kurbanlığa benziyordu. Kemalistlerin Sovyetler birliği olan iki yüzlü politikasına bakarak her hangi bir önlem almadan TKP'nin tüm önderlerinin açıktan Kemalist burjuvazinin denetimi ve hedefi içinde Türkiye'ye açıktan dönüş yapılması, yeni kurulmuş ve hala hazırda yerel örgütleri yaratılamamış olan TKP'nin objektif olarak tasfiyesine zemin yaratılmıştır. Nitekim M.Suphi ve 14 öncü yoldaşın katledilmesi TKP'yi hem önderliksiz bırakmış ve hemde hızla oportünizme kapaklanarak Kemalist burjuvaziye karşı cepheden devrimci savaşım yürütmesi keten uzaklaşmasına neden olmuştur.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Dahada önemlisi M.Suphi ve 14 yoldaşının katledilmesi 1972 yılında İbrahim Kaypakkaya yoldaşın önderliğinde ikinci kez kurulan TKP-ML Hareketine kadar işçi ve emekçilerin komünist örgütten mahrum kalmasına neden olmuştur.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">M.Süphi ve 14 komünisttin Kemalist burjuvazi tarafından Karadeniz de hunharca katledilmesi, devrimci ve komünistlere çıkarılması gereken önemli dersler bırakmıştır. İlk olarak hangi neden ve koşullarda olsun olsun proletaryanın kurtuluşu için savaşan devrimci ve komünistler, sınıf düşmanları burjuvaziye asla güven duymazlar ve onların sınırlarını belirlediği alanlarda hareket etmezler. İkinci olarak en demokratik ortamlarda bile devrimci ve komünistler örgütsel-pratik önlemlerini asla bir yana iterek örgütün ana gövdesini açık alana çıkararak burjuvazinin hedefi haline getirmezler. yani burjuvazinin iktidarı yılmadan en demokratik geçinen devletlerde bile her an herşeyin işçi sınıfı ve devrimci-komünistlerin aleyhine değişeceği bilinciyle her an yer altında geçileceği bilinciyle öncü kadrolarını illegal koşullara göre konumlandırır ve buna göre önlemini alıp ihtiyatını elden bırakmaz.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Neki M-Suphi ve 14 yoldaşının düşmüş olduğu hatalardan Türkiye ve Kuzey Kürdistan devrimci ve komünist hareketi yeterli ders çıkararak bu derslerin ışığında örgütsel-pratik çalışmalarını düzenledi söylenemez.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">M.Suphi ve 14 komünistti emperyalistlere şirin görünmek ve anti-emperyalist mücadelenin önderliğini başkalarıyla paylaşmak istemeyen anti-komünist Kemalist burjuvazi tarafından açıktan katlettiği bilindiği halde ne Sovyetler Birliğine 3.Enteranasyonal ve nede yeniden toparlanıp mücadeleye devam eden TKP, Kemalizme karşı kararlı ve ilkeli bir tutum aldı. Göstermelik bir kaç kınamanın ardında Kemalizmle uzlaşma ve sırtına sıvazlama tutumuna devam edildi.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Kemalizmde “demokratik devrim “bekleyen TKP, kapaklanmış olduğu revizyonist hattıyla sistemle uyumlu solcu bir çizgide yürürken ve buna göre örgütsel-pratik çalışmalar düzenlerken,1970'li yıllarda itibaren, TKP-TİP gibi revizyonist-reformist legalist akımlara tavır alıp devrimci-komünist bir temelde bu akımların yanlışlarına karşı cepheden savaş açan devrimci akımlar, legal-illegal çalışma ilişkisini sağlam bir eminde oturtamadılar. Ya tümüyle kitlelerden izole kendi içine kapanmış bir yerde halktan da gizlenmeye çalışan sekter illegal çalışmaya yada kitleleri kazanma ve onların içinde erime adına tamamıyla legal-yarı legal örgütlenme ve mücadele içine yönelindi.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Devrimci ve komünist hareket kendinde önce sağlam ve örnek alınacak güçlü bir illegal çalışma deneyimine sahip değildi. 1970-73 iki yıllık hızla yeraltı örgütlenmesine yönelim ve silahlı direnişi örgütleme çabası ardında alınan ağır yenilgiyle kesintiye uğradı., Sağlam yer altı çalışması yaratamadan ağır yenilginin ardında yeniden toparlanma sürecinde örgütlerin merkezi önderlikleri ikinci derece kadrolar ve nispeten zorlu savaşım içinde geçmemiş yeni kuşaklarda oluştu.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Hızla gelişme ve kitleselleşme adına illegaliteyi temel alan ve bunda asla geri adım atmayan bir devrimci örgütsel çalışma yerine ağırlıklı olarak legal-yarı legal örgütler ve çalışma tarzıyla devrimci savaşım örgütlenmeye çalışıldı. 1974-80 arası bir yerde devrimci harekete damgasını vuran yarı-legal*legal çalışma ve eylem tarzı oldu. hemen herkesin bir birini tanııdığı, adlarını bildiği, kimlerin örgütün önemli kadroları konumunda olduğunu bir noktada bilmeyen kimse yoktu. Dernekler, demokratik kurumlar, ve devrimci yayın organları adeta örgütlerin merkezi olarak konumlandıkları ve önemli kadrolarının girip çıktıkları yerler oldu.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Nitekim 12 eylül faşist darbesi devrimci-komünist hareketin faşizme karşı yeraltı örgütlenmesinde nasıl başarısız olduğunu yakıcı olarak ortaya koydu. Bir çok anlı şanlı örgütlerin merkezi yapıları kısa zaman içinde çökertildi ve yüzlerce insan işkencehanelere toplandı, zindanlara kapatılarak ilk bir yıl içinde örgütlerin çoğunluğunun merkezi yapıları ve örgütsel gövdeleri düşman tarafından bilinir hale getirildi. Göstermelik illegal aslında legal çalışmayı temel almış olan örgütlerde çözülen bir kişinin onlarca bazen yüzlerce kişiyi polise verdiğini biliyoruz.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Tüm bunlar bize aslında devrimci ve komünist hareketin M.Suphi ve 14 yoldaşının akibetin de yeterince ders almadıklarını gösteriyordu.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">12 eylül 1980 faşist darbesinin ardında yeniden toparlanma sürecinde de devrimci-komünist hareket legal-illegal çalışma üzerine bolca öz-eleştiri yapmasına karşın, bunun gereklerine uygun davranma başarısını göstermedi gösteremedi.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Sözde faşizmin ve anti-demokratik gericiliğin politik olarak egemen olduğu bizim gibi ülkelerde devrimci ve komünist hareket sıkıca illegal temelde örgütlenmeyi önde tutması ve buradan eğilip bükülmeden ilerlemesi zorunluydu. Ama tüm bunların sözde kaldığını teori ile pratik arasında bu alanda da tamamıyla uyumsuzluğun egemen olduğunu söylemeliyiz. Bir yandan hızla kitleselleşme ve erken devrim hayallerinin etkisi öte yandan Kürt ulusal hareketinin baskılanması nedeniyle illegal mücadelenin zorluklarından hızla uzaklaşarak legalizm'in albenisine kapılarak nasıl bir örgüt ve nasıl bir devrimci mücadele yaklaşımından uzaklaşıldığını ve yine eleştirilip mahkum edilen legal yad yarı-legal örgüt ve mücadele yöntemlerine dönüldüğünü görüyoruz.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Yaklaşık 40. yılı aşkındır bu aynı fasit daire içinde dönülüp duruluyor. Devrimci hareketin ana gövdesinin hala legal yarı legal örgütlenme ve çalışma tarzın içinde olması ve yine olumlu pratik örnek olarak gösterilen PKK’nin önderi Öcalan’ın 1998 de Suriye’de yönünü emperyalist mabete yönünü dönüp burada T.C’ye teslim edilmesi süreci bir noktada M.Suphi ve yoldaşlarının hunharca katledilmesinde yeterli ders alınmadığını yakıcı olarak açığa sermektedir. Tüm bunlar devrimci hareketin kendi pratiğinde öğrenerek ilerlemeyi başaramaması hali kaçınılmaz olarak devrimci saflarda umut kırılmasına neden oluyor ve zorlu süreçlerde geçmiş bir çok devrimcinin mücadele saflarında uzaklaşmasına neden olmaktadır</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">kendisini</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Yani M.Suphi ve 14 yoldaşının Kemalist gericiler tarafından katledilmesinin üzerinde 99.yıl gibi uzun bir süreç geçmesine karşın, devrimci ve komünist hareket, burjuvaziye hiç bir biçimde güvenilmeyeceğini ve yine burjuvazinin çizdiği sınırlar içinde kalınarak, devrimi zafere taşıyacak sözü özü bir, yeraltı çalışmasını kendisine temel almış ve her koşulda iktidar hedefine bağlanmış bir komünist partisinin yaratılmasını başaramamış olması, bu konuda çıkarılan derslerin yeterince özümlenemediğini gösteriyor.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Bugün bir çok dergi çevresi ve akımın Mustafa Suphi'ye sahip çıkmaları hiç de gerçekçi değildir. Çünkü Mustafa Suphi yolunda ilerlemek her türden revizyonizme, sınıf uzlaşmacılığına, faşist şovenist saldırılara ve sosyal şovenizme karşı proletaryanın bağımsız devrimci siyasetini kararlılıkla savunmakla mümkündür. Bugün faşist diktatörlüğün işçi, emekçi ve Kürt düşmanlığı yapan ırkçı şovenist politikalarına payanda olanlar ve Kürt sorununda sosyal şovenist bir konumda duranlara, Mustafa Suphi'nin fikirleri değil, Şefik Hüsnü'nün oportünist fikirleri ışık tutmaktadır. Mustafa Suphi yoldaş mücadelesi boyunca emperyalist savaşa karşı ve işbirlikçilerine karşı kararlı bir mücadele yürüterek proletaryanın bağımsız devrimci siyasetini sonuna dek savundu. Çünkü Mustafa Suphi yoldaş proleter enternasyonalist bir komünistti. Bu bakımdan Marksizm-Leninizm’in kendileriyle başladığını iddia edenler, Mustafa Suphi'nin bize bıraktığı değerli mirasa sahip çıkmaları sahtekarlıktan öteye gitmez.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Aynı zamanda Mustafa Suphi'nin çizgisi ile Şefik Hüsnü'nün sosyal şoven çizgisinin aynı kefeye koyanların böyle bir iddiaları da lafızlardan öteye gitmez. Bu komünist mirasa sahip çıkmak bu temelde gelişmek ancak bugün anti.Marksist akımların saldırılarına karşı bu davayı titizlikle korumakla mümkündür. Komünist hareket M-L düşman akımlara karşı mücadele içinde bu değerli mirasın temelinde gelişmektedir. Komünist hareket, bugün M-L kendisiyle başladığını iddia etmekte olan her türden oportünist inkarcılığa karşı mücadele ederek bu mirası titizlikle korumaktadır. Mustafa Suphi yoldaşın fikirleri bugün her zamankinden daha çok bize ışık tutmaktadır. Komünist hareket anti-Marksist akımlara karşı ve inkarcılığa karşı kararlı mücadelesini proletarya partisini kurma tarihi görevini yerine getirecek bu mirasa layık olduğunu ispatlayacaktır.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">Türkiye işçi sınıfı ve emekçi halk kitleleri katledilişlerinin 99. yıldönümünde Mustafa Suphi ve 14 yoldaşını unutmayacaktır. Onların mücadeleleri, bugün Türkiye devriminin yolunu aydınlatmakta ve faşist diktatörlüğü yıkma ve işçilerin ve emekçilerin devrimci konseyler iktidarını kurma mücadelesinde, işçi sınıfı ve emekçi halk kitlelerinin elinde kanlarıyla kızıllaşan bir bayraktır. Ve bu bayrak kavgamızda hep dalganacaktır.</span><br style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #1d2129; font-family: Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: 14px;">M.Suphi ve 14'ler devrimci kavgamızda yaşıyorlar..!</span>Devrimci Halkın Birliğihttp://www.blogger.com/profile/17033550561573154683noreply@blogger.com