
AKP’nin “normalleşme” söylemi ve 20
milyon dolarlık “sus payı” karşılığında üzerini örttüğü Mavi Marmara Davası’nda
malum ilan oldu, AKP-İsrail anlaşması gereği dava düştü
AKP’nin “İsrail ile normalleşme” adı
altında imzaladığı anlaşma “meyvesini verdi”. İşgalci İsrail güçlerinin
Gazze’deki ablukasını kırmak üzere hareket eden Mavi Marmara gemisine
uluslararası sularda düzenlediği saldırıya ilişkin, aralarında İsrail
Genelkurmay Başkanı Rau Aluf Gabiel Ashknazi’nin de yer aldığı 4 sanığın
yargılandığı davanın karar duruşması İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde
görüldü.
Duruşma, davacıların mahkeme salonuna
alınmamasıyla gergin başladı. Duruma tepki gösteren müştekiler ve yakınları,
İsrail aleyhine sloganlar attı, tekbir getirdi. Gerginlik, mahkeme başkanının
müdahalesi ve salona girişlere izin vermesiyle giderilebildi.
Duruşma değil, orta oyunu
Duruşmada ilk olarak savcı 2 Aralık’taki
duruşmada dile getirdiği üzere AKP-İsrail arasındaki anlaşmayı gerekçe
göstererek davanın düşürülmesini istedi. Müşteki avukatları anlaşma metninin
orijinal halinin getirilmesini istedi ancak bu talep mahkeme heyeti tarafından
reddedildi.
Avukatlar bunun üzerine davanın
tarafsızlığına gölge düştüğünü iddia ederek reddi hakim talebinde bulundu.
Savcı ise bu talebin davayı uzatmaya yönelik olduğunu belirterek talebin
reddedilmesini istedi.
Savcı, davanın düşürülmesi talebini şu
sözlerle gerekçelendirdi:
Türkiye Cumhuriyeti, sadece bu yargılama
ve bu sanıklar yönünden özel olarak feragat etmiştir. Bu davanın devam etmesi
için yasal dayanak kalmamıştır. Bundan önce ve bundan sonra tanık, mağdur,
müşteki, avukat dinlenemez ve usulü işlem yapılamaz. Bu yargılama engelidir.
Düşme adına yaptığımız talebin değerlendirilerek karar verilmesini talep
ediyorum. Eğer mahkeme ret yönünde karar verirse yargılamaya devam edilmesini
talep ediyorum.
Savcının talebini yinelemesi üzerine
salonda tekrar tartışma çıktı. Tartışma sonunda müşteki avukatları salonu terk
etti.
“Hem hukuk hem kamuoyu nezdinde mahkum
oldular”
Adliye dışında bir açıklama yapan
müşteki avukatlarından Yasin Şamlı, “Mahkemeler suç işleyenler hakkında beraat
kararı da verseler, davanın düşmesi kararı da verseler, onlar hem hukuk
nezdinde hem kamuoyu nezdinde mahkum olmuşlardır” dedi. Mavi Mamara gemisindeki
insanların insanlığın vicdanını temsil ettiğini ileri süren Şamlı, “Biz de
onların haklarını savunmak için bu mahkemede elimizden geldiğince savunmaya
çalıştık. Gelinen aşamada gördük ki, usul kuralları ihlal edildi. Dolayısıyla
duruşma salonundan ayrıldık” diye konuştu.
Dava sonucunda ise mahkeme savcının
talebini yeterli bularak Mavi Marmara davasını düşürdü.
‘Normalleşme’ anlaşması: AKP 20 milyon
dolara davayı kapadı
Saray-AKP iktidarının dış politikadaki
180 derecelik dönüşünde Rusya ile başı çeken İsrail ile ilişkilerde, iki ülke
arasındaki tazminat hükümlerini içeren “Türkiye Cumhuriyeti ile İsrail Devleti
Arasında Tazminata İlişkin Usul Anlaşması” için 26 Haziran’da mutabakata
varıldığı, 28 Haziran’da da imzaların atıldığı açıklanmıştı.
Anlaşmanın onaylanmasına ilişkin kanun
tasarısı 18 Ağustos’ta TBMM Dışişleri Komisyonu’ndan geçmiş, peşi sıra
Meclis’te AKP’li vekillerin oylarıyla yasalaşmıştı. Erdoğan da yasayı 31
Ağustos’ta onaylamıştı.
Anlaşma metninde İsrail’in Mavi Marmara
saldırısında yakınlarını kaybeden ailelere verilmek üzere Türkiye’ye 20 milyon
dolar ödeme yapması ile buna ilaveten tarafların birbirine cezai ya da hukuki
sorumluluk yüklemeyecek olması ve İsrail’in Türkiye içindeki her türlü hukuki
ya da cezai talepten muaf olması yer almıştı.
Böylece AKP, 20 milyon dolarlık “sus
payı” karşılığında Mavi Marmara Davası’nın ve Gazze ablukasının üzerini
örtmüştü.
Erdoğan da anlaşma sebebiyle Mavi
Marmara davasının üzerinin örtülmesine tepki gösterenlere “Giderken bana mı
sormuştunuz?” diyerek tarafını açıkça belli etmişti.