11 Nisan 2017 Salı

AKP'nin, “Milli” istihdam seferberliği " Halkı Aldatmanın Yeni Adıdır..!

AKP referandum döneminde yeni yalanlar söylemekten geri kalmıyor. " Milli” istihdam seferberliği " " adı altında yeni bir yalan furyası başlattı. Milli İstihdam Seferberliği, 3 milyon 872 bin işsize, iş aramaktan bıkan milyonlara, ataması yapılmayan 750 bin üniversiteliye, ihraç edilen 110 bin 971 kamu emekçisine, 720 bin taşeron işçisine, Zorunlu BES’e tabi 4 milyon çalışana, 2 Milyon esnafa yeni hiçbir şey söylememenin adıdır.. İşsizlik sigortasından işverene ödenen yeni bir teşvikten ibaret olan MİS’e, bu milyonlar aileleri ile birlikte referandumda hayır demesi gerekiyor.
Neki AKP iktidarı emekçileri yalan rüzgarıyla "Evet"e yedeklemeye çalışıyor.
AKP birçok zaman yaptığı gibi işsizliği azaltacağını, bunun için bir sihirli formül bulduğunu, 2 milyon kişilik istihdam hedeflediğini yine deklere etti. Milli İstihdam Seferberliği (MİS), mis gibi mi, mış gibi mi, zaman gösterecek. Referanduma on günden az zaman kalmışken işsizlik üreten bir iktidarın 2 milyon istihdam hedefi gerçekten gerçekleşebilir mi? Yoksa “hayır” oylarının önemli bir kesimini oluşturan “ataması yapılmayanlara”, “işsizlere”, “ihraçlara” bir mavi boncuk mu? Toplumun geneline yönelik bir hayal deneme mi?
“Tek kafasına göre” iktidarın uygulamaları emekçi lehine olmaz
Emeğin sorunları ile ilgilenenler bilir, AKP her sene müjdeli bir haber verir emekçilere ama izleyen zamanlarda emekçilerin reel kayıpları derinleşerek devam eder. Sadece 2010 yılı sonrasındaki temel kayıpları sıralarsak;
İşçiler, kamu emekçileri reel zam almamıştır[1]. Net bir şekilde enflasyona ezdirilmiştir. 2017 yılı günlük asgari ücret artışı bir doların altında kalmıştır. Ankara ve İstanbul’daki sadece ulaşım zammı asgari ücret artışından daha fazla olmuştur.
İşsizlik oranları düzenli bir şekilde artmış, gençler-kadınlar için ve genel olarak tarihi rekorlar aşılmıştır
Yasadışı olan “kiralık işçilik” uygulaması legalleştirilmiştir. İşsizliğin bir artış nedeni de bu uygulamadır. MİS veya Ulusal İstihdam Stratejisi, kadrolu, güvenceli ve örgütlü istihdamın yerine bu yönde bir istihdamı teşvik etmektedir.
Taşeron çalıştırma yaygınlaşmıştır. Kamu sektöründe bile her dört çalışandan biri taşeron işçisi konumuna düşürülmüştür. Ek olarak 2015 seçimlerinden bu yana 550 gündür kadro verme sözü yerine getirilmemiştir.
İşçilerden toplanan İşsizlik Sigortası Fonu’nun, amaç dışı kullanımı yaygınlaşmıştır. MİS’in de kaynağı işçilerden kesilen bu fondur. Neredeyse tüm işçilerden kesilen fon, “seçilmiş” bazı işverene teşvik olarak verilecektir.
Toplum Yararına (Çalışma) Programları (TYP) adı altında bazı illerde, kamu çalışanı sayısından daha fazla TYP-İŞKUR çalışanı; geçici bir şekilde, mesleki bir kazanım ve üretim olmadan, (3) işsizlik sigortasından fonu kullanılarak eğreti bir şekilde kamuda istihdam edilmektedir. Bu kapsamda 2017 yılında işsizlik sigortasından kaç milyar TL kullanılacağı (en az 2 milyar TL) kamuoyuna deklere edilmemiştir.
Kıdem tazminatının kaldırılmasına yönelik girişimler denenmiştir, devam etmektedir. Hükümet programında bu amaçla bir eylem konulmuştur. Referandumda “evet” çıkması durumunda kıdem tazminatı kaldırılacaktır.
Kamu çalışanlarının kadro güvencesinin kaldırılmasına yönelik girişimler denenmiştir, devam etmektedir. Hükümet programında bu amaçla bir eylem konulmuştur. Referandumda “evet” çıkması durumunda kadro güvencesi kaldırılacaktır.
110 bin 971 kamu emekçisi KHK’ler ile hukuka aykırı bir şekilde işten atılmıştır. 8 ay geçmesine rağmen hak arama kanalı olarak bir mahkeme gösterilememiştir. Bir ay içinde kurulacak denilen hukuksuz OHAL Komisyonu dahi üç aydır kurulmamıştır.
1 Nisan 2017 itibariyle Zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi (Z-BES) kapsamında kamu çalışanlarının maaşlarından kesintiler yapılmaya başlanmıştır. İşçiler için uygulama ocak ayında başlatılmıştı. Emekçinin kazancını sermaye şirketlerine aktarma sistemi olarak Z-BES uygulamasıyla zaten reel olarak artmayan ücretlerin cari olarak da azalması gerçekleşecektir.

Dahası AKP'nin 15.yıllık iktidarı döneminde piyasanın kuralsız, esnek, kiralık, kayıt-dışı, düşük ücretli olması stratejik bir politikanın sonucu olmuştur. Buradan olarak AKP'nin yeni aldatma projesi MİS'e emekçiler kanmayarak AKP'nin yeni dönemde emekçilerine yönelik saldırısına dur demek için referandumda hayır oy vermelidirler.