6 Nisan 2017 Perşembe

Berkin Elvan Davası ‘nihayet’ başladı: “Bu işin peşindeyiz”..!

Berkin Elvan’ın katledilmesine ilişkin dava 3,5 yılın ardından başladı. Baba Sami Elvan emsal olması için adalet aramayı sürdüreceklerini söylerken, Taksim Dayanışması adına Mücella Yapıcı “Tüm bu hukuksuzluklar bitene ve tüm çocuklar özgür olana kadar bu işin peşindeyiz” dedi
Haziran İsyanı’nda 16 Haziran 2013 günü İstanbul Okmeydanı’ndaki polis saldırısında gaz fişeği ile başından vurulan, aylarca yaşam mücadelesi veren ancak 11 Mart 2014’te hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın öldürülmesine ilişkin dava 1270 gün sonra başladı.
Duruşma öncesinde Elvan ailesi ve Taksim Dayanışması bileşenleri Çağlayan Adliyesi önünde bir araya geldi, Berkin’in resmi eşliğinde “Gülüşün gibi onurlu güzel yarınlar kuracağız” yazılı pankart açıldı.
“Bu işin peşindeyiz”
Burada konuşan anne Gülsüm Elvan davanın peşini asla bırakmayacaklarını söylerken, baba Sami Elvan da “Berkin artık aramızda olmayacak ama çocuklarımızın başına bir daha bu işler gelmesin diye adalet arayacağız” dedi.
Adalet arayışlarının emsal teşkil etmesini istediklerini söyleyen Sami Elvan, altından üstüne tüm suçluların yargılanmasını istediklerini belirtti, “Neden bugün katil burada karşımızda hesap vermesin. Bütün Türkiye çocuklarına bir şey olmaması için adilane bir yargılama talep ediyoruz” dedi.
Taksim Dayanışması adına ise Mücella Yapıcı söz aldı. Gezi Direnişi’nde demokratik taleplerinin tüm dünyaya örnek teşkil ettiğini söyleyen Yapıcı, “Herkesin önünde söz veriyoruz. Tüm bu hukuksuzluklar bitene kadar, ülkenin her yerindeki parklar, ormanlar ve çocuklar özgür olana kadar, tüm çocukların katilleri adil bir şekilde yargılanana kadar bu işin peşindeyiz” dedi.
Konuşmaların ardından, duruşmayı takip etmek üzere adliye binasına geçildi.
Duruşmaya HDP milletvekilleri Filiz Kerestecioğlu, Hüda Kaya ve Celal Doğan, CHP milletvekilleri Ali Şeker ve Hilmi Yarayıcı, Ali İsmail Korkmaz’ın, Ethem Sarısülük’ün, Hasan Ferit Gedik’in ve Dilek Doğan’ın aileleri ile çok sayıda kurum temsilcisi de katıldı.
Katile hakim şefkati: “Evladım, duruşmaya nerede katılmak istersin?”
Duruşmaya tutuksuz yargılanan polis F.D, Van 2. Sulh Ceza Hakimliği’nden SEGBİS yöntemiyle katıldı. F.D’nin Van’daki salona peruk, takma bıyık ve gözlük takılarak getirildiği ve böylece kimliğinin gizlendiği görüldü.
Elvan ailesi avukatları ise sanığın SEGBİS yöntemi ile dinlenmesine itiraz etti ve duruşmaya getirilmesini istedi. Hakim bunun üzerine katil polise “Evladım duruşmaya Van’da mı İstanbul’da mı katılmak istersin?” diye sordu. Polis F.D, eşini ve can güvenliğini öne sürerek “Van” yanıtı verdi.
Mahkeme bunun üzerine Elvan ailesi ve avukatlarının SEGBİS itirazını reddetti.
Baroların katılma talebi reddedildi
Duruşmada baba Sami Elvan, anne Gülsüm, kardeşler Özge ve Gamze Elvan sanıktan şikayetçi olduklarını dile getirdiler.
Ardından İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır, Antalya, Bursa, Adana, Van, Aydın, Manisa, Balıkesir baroları davaya katılma talebinde bulundu. Sanık polislerin avukatları ise bu talebin reddini istedi. Savcı da mütalaada baroların suçtan zarar görmediğini iddia ederek katılma taleplerinin reddi yönünde görüş bildirdi.
Kısa bir aranın ardından mahkeme heyeti Elvan ailesinin talebini kabul ederken, baroların taleplerini reddetti.
Barolar ise mahkeme kararına karşın yetki belgesi alarak duruşmayı takip edeceklerini belirtti
Aranın ardından mahkeme heyeti Britanya Alevi Fedarasyonu’nun katılım talebini de doğrudan zarar görmediği gerekçesiyle reddetti. İddianamenin özetinin okunması sırasında salonun içine avukatlara sıkılan biber gazının etkisinin gelmesiyle herkes öksürmeye başladı.
Sanık polis hiçbir şey hatırlamıyor
Sanık polis Fatih Dalgalı SEGBİS’le Van’dan yaptığı savunmasında 25-26 saat görev yaptığını ve olayın üzerinden 4 yıl geçtiği için çok fazla bir şey hatırlamadığını söyledi. Dalgalı, görev kağıdından tüfeğin kullanıcısı olarak görüldüğünü ancak kullanıp kullanmadığını ve yanında başka görevli kimlerin olduğunu hatırlamadığını söyledi.
Hakimin görüntüleri izleyip izlemediği ve görüntülerdekilerin kendisi olup olmadığına dair sorusuna Dalgalı, “İzledim ama anlaşılmıyor hepimizin üzerinde aynı giysiler maskeler var” yanıtını verdi.
Dalgalı, Elvan ailesi avukatı Oya Aslan’ın sorularına da “hatırlamıyorum” yanıtını verdi. Gaz tüfeğini talimatlarına uygun bir şekilde tutup tutmadığına dair soruyu Dalgalı, “Kağıt üzerinde yazan şekliyle gaz tüfeği kullanılması her zaman mümkün değil. 45 derecelik atışla gaz tüfeği maksimum mesafeye gider. Prensip olarak 40 metreden yakın gruplarda gaz tüfeği kullanmıyoruz. Sokak arası olduğu söyleniyor olay yerinin orada 45 dereceyle ateş edilse evin camından girer yangın çıkarır” diye yanıtladı.
O gün orada görevli 4-5 polisin isimleri okunarak Dalgalı’ya tanıyıp tanımadığı soruldu. Dalgalı yalnızca Mercan Ardıç isimli polis için “tanıdık geliyor” dedi. Dalgalı Zed tüfeğinin kullanım kursuna birlikte katıldığı 9 kişiyi de üstlerini de altlarını da hatırlamadığını söyledi.
Söz sırası Elvan ailesine geldi. Gülsüm Elvan Berkin’in vurulduğu gün olanları anlatmaya başladı. Gülsüm Elvan yaşananları anlatırken fenalaşınca ara verildi. Gülsüm Elvan yeniden ifade vermeye başladığında hala tehdit edildiklerini söyledi. İki kızından başka bir şeyi kalmadığını söyleyen Gülsüm Elvan’ın ardından Sami Elvan sözü alarak yaşananları anlattı. Sami Elvan da hala tehdit edildiklerini, Misvak isimli bir dergide tankın önüne yatırılan Berkin’in boğazının kesildiğini resmedildiğini anlattı. 4 yıldır adalet aradıklarını söyleyen Sami Elvan’ın ardından sözü alan Gamze Elvan yaşananlar anlatarak gözaltına alınmakla tehdit edildiğini aktardı. Bir keresinde kolunda Berkin dövmesi var diye gözaltına alınmak istendiğini anlatan Gamze Elvan, bir keresinde de polislerin yolunu kestiğini ve “mahalleyi teröristlerden kazıyacağız” diyerek gözaltına almaya çalıştığını ifade etti.
Berkin’i kurtarabilecekken kurtarmadılar
Berkin’in kurtulma şansı varken kasıtlı olarak kurtarılmadığını Kasımpaşa’dan dolaştırılıp yol uzatılarak hastaneye götürüldüğünü söyleyen ailenin ardından sözü Avukat Can Atalay aldı.

Atalay yaptığı savunmada soruşturmanın kasten karartıldığını maddeler halinde anlattı.