15 Mart 2009 Pazar

EMEKÇİ MEMURLAR YÜRÜDÜ

KESK’e bağlı Eğitim-Sen üyesi kamu emekçileri 14. Mart günü İstanbul’da Harbiye Askeri Müzesi önünden Taksim’e yürüyüş düzenlediler. Eylemde, “Bilimsel, demokratik, ana dilde eğitim için yürüyoruz”, “Eğitim Sen İstanbul Şubeleri”, “Gericiliğe inat ‘Evrim’ sürüyor” pankartları ile yürüyen Eğitim-Sen’liler yürüyüş taleplerini “Temiz su, günlük süt istiyoruz”, “Eğitim haktır satılamaz”, “Eğitimde ticaret ihanettir”, “Eğitime yeterli bütçe, okullara acil ödenek”, “Özgür bilim, özerk, demokratik üniversite 50/d iptal edilsin”, “Grev ve toplu sözleşme için geliyoruz” yazılı lolipop dövizlerle ifade ettiler.

Harbiye Askeri Müzesi önünde saat 14.00’te kortej oluşturan kamu çalışanları, “Direne direne kazanacağız!”, “Zafer direnen emekçinin olacak!”, “Sözleşmeli köle olmayacağız!”, “Parasız eğitim, parasız sağlık!” sloganlarıyla caddeyi kapatarak yürüyüşe geçti.

Yürüyüş boyunca polis ablukası

Kamu emekçileri yolu kapatıp yürümeye başladıkları anda önleri kolluk güçleri tarafından kesilerek barikat kuruldu. Kamu emekçileri, “Barikat açılsın, yürüyüş başlasın!”, “Emekçiye değil çetelere barikat!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Yılgınlık yok direniş var!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Zafer sokakta kazanılır!” sloganlarıyla barikatın kaldırılmasını istedi.

Kamu emekçilerinin kararlı duruşu sonucunda polis geri adım atarak barikatı açtı. Caddenin tek şeridini trafiğe kapatarak yürüyüşünü sürdüren kamu emekçilerine, kortejlerin yanında zincir oluşturan çevik kuvvet de eşlik etti. Yürüyüş boyunca emekçiler aralıklarla polis tacizine maruz kaldı.

Eğitim emekçilerinden coşkulu yürüyüş

“Krizin faturasını patronlar ödesin”, “Savaşa değil emekçiye bütçe”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Eğitimde ticaret ihanettir!”, “Eğitim haktır satılamaz!”, “Parasız eğitim, parasız sağlık!”, “Krizin faturası patronlara!” “Yaşasın Taksim!” sloganlarıyla Taksim Meydanı’na gelen kamu emekçileri Taksim’de “Bugün Taksim'e çıktık, 1 Mayıs'ta da çıkacağız” dediler.

Taksim’den de sloganlarla Galatasaray Lisesi’ne yürüyen emekçiler burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç yaptı. Kılıç, yaptığı açıklamada, Eğitim Sen’in 12 Mart 2009 tarihinde 74 ilde, 13 Mart 2009 tarihinde 6 ilde talepleri için alanlara çıktığını, 17 milyon öğrencinin, 800 bini aşkın eğitim ve bilim emekçisinin sorunlarını ve taleplerini içeren dosyanın 5 başlık altında toparlanarak il milli eğitim müdürlüklerine iletildiğini belirtti.

Eğitim ve bilim emekçilerinin, krizin bedelini ödemeyeceğini ve kendisine dayatılan anti-demokratik uygulamalara boyun eğmeyeceğini de belirten Kılıç, yıllardır ısrarla gerçekleşmesini istedikleri ekonomik, demokratik taleplerinin görmezden gelinmesine seyirci kalmayacaklarını belirtti. “Bizlere reva görülen çalışma ve yaşam koşullarını kabul etmiyoruz. Taleplerimizin takipçisi olacağız” dedi.

Eğitim-Sen’in mücadele talepleri ise şöyle sıralandı:

- Eğitime yeterli bütçe, okullara yeterli ödenek ayrılması,

- Çocuklara yeterli beslenme imkanı, süt, temiz su, ücretsiz sağlık taramasının gerçekleşmesi,

- Bilimsel, laik, kamusal, demokratik eğitim,

- Bilimin gelişmesine, insanın özgürleşmesine kolaylık sağlayacak yeterli derslik, yeterli okulaşmanın gerçekleşmesi,

- Sadece parası olanların değil, yoksulların, kimsesizlerin de eğitim hakkından yararlandıı bir eğitim sistemi,

- Eğitim alanında her kademedeki yöneticilerin atanmasında sadece Bakanın, Valilerin, Milli Eğitim Müdürlüklerinin, YÖK’ün belirleyici olması karşısında eğitim ve bilim emekçierinin kendi yöneticilerini seçimle belirlemesi,

- Eğitim alanında her kademede kadınların da yönetimde eşit temsil edilmesi,

- Kadrolu ve güvenceli çalıştırmanın esas alındığı bir düzenlemenin yapılması,

- Eşitlikçi, özgürlükçü, baskı ve şiddetten arındırılmış, yüzyılın ayıbı olan sürgünlerin olmadığı, demokratik bir işleyiş.

Bu taleplerin gerçekleşmesi için alanlarda olmaya devam edeceklerini söyleyen Kılıç, tüm öğrencileri, öğrenci velilerini, halkı, kendilerinin ve çocuklarının geleceğine sahip çıkmaya, eylemlerine destek vermeye çağırdı.