6 Nisan 2009 Pazartesi

Berfin adı şahsa olur parka olmaz

Nüfus Kanunu’nda yapılan değişiklikle şahıs ismi olarak kullanılabilen Berfin, park ismi olamıyor. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Diyarbakır’ın Kayapınar Belediye Meclisi’nin beş parka vermek istediği isimlerden Nefel, Daraşin, Berfin ve Beybun’in yasaklanmasını savunurken “Kürtçe isimlerin parklara konulamayacağını, ancak özel şahıs ismi olarak kullanılmasının önünde herhangi bir yasal engel bulunmadığını” söyledi.

Bakan Atalay, DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk’un, Diyarbakır’ın Kayapınar belediyesinde parklara verilen Kürtçe isimlerin onaylanmaması ve Kürtçe hizmet veren Sur belediyesinin feshine ilişkin soru önergesini yanıtladı.

Atalay, Türk Dil Kurumu’nca yayımlanmış sözlükler taranınca Kayapınar Belediye Meclisi’nce beş parka verilmek istenen Gülistan, Nefel, Daraşin, Berfin ve Beybun isimlerinden sadece Gülistan isminin güncel Türkçe’nin söz varlığında olduğunun anlaşıldığını belirtti. Atalay, park isimlerinin, ‘Adres ve Numaralamaya İlişkin Yönetmelik’in 24’üncü maddesiyle (Mahalle, sokak, cadde, bulvar, meydan ve benzeri yerlerin adları; Anayasa’nın temel ilkelerine, yürürlükteki mevzuata aykırı tespit edilemez), Anayasanın 3’üncü maddesindeki Türkiye Devleti’nin dilinin Türkçe olduğu hükmüne aykırı olduğundan onaylanmadığını söyledi.

Atalay, şöyle dedi: “Yürürlükteki mevzuata göre, toplumun bir arada yaşadığı özel olmayan, kamuya tahsis edilmiş park ve benzeri yerlerin isimlerinin Türkçe olması gerekmektedir. Parka verilmek istenen Berfin isminin özel şahıs ismi olarak yasaklanması söz konusu olmayıp Nüfus Kanunu’nda yapılan değişiklik ile şahıslara verilecek özel isim olarak kullanılmasının önünde yasal engel bulunmamaktadır.”

Nefel, Daraşin, Berfin ve Beybun isimlerinin Anayasa’nın ‘Türkiye Devleti’nin dilinin Türkçe olduğu hükmüne aykırı’ olduğunu da belirten Atalay, halen yürürlükte olan mevzuata göre işlem yapıldığını da belirtti.

Atalay, ‘çok dilli belediyecilik’ uygulaması nedeniyle Danıştay 8. Dairesi tarafından feshedilen eski Sur Belediye Meclisi’ne ait bu kararın Danıştay İdareler Kurulu tarafından onaylandığına da dikkat çekti. Danıştay 8. Dairesi’nin Sur Belediyesi’nin bu uygulamasıyla ilgili kararına da önergesinde yer veren Atalay, şöyle dedi: “Belediyelerin yerel koşulları dikkate alarak farklı dil ve lehçeleri kullanan vatandaşlara, belediye hizmetlerinden daha sağlıklı yararlanmaları ve bilgi sahibi olma hakkı kapsamında yürüttükleri çalışmalarda, Anayasa ve yasalarda belirlenen kuralların dışına çıkmamaları gerektiği, bu hakkın kullanımının da Anayasa ve yasalarda belirlenen snırlar dahilinde olabileceği vurgulanmıştır.”

Radikal / 06.04.09