Bürosuna astığı ölen babasına ait fotoğrafı ‘Abdullah Öcalan posteri’ zannederek avukat L.K. hakkında soruşturma açan Ankara Başsavcılığı, ‘duy da inanma’ dedirtecek bir iddianame hazırladı. Fotoğrafın Öcalan’a değil L.K.’nın babası Hasan K.’ya ait olduğunu tespit eden savcılık soruşturma sürecinde elde ettiği başka bir ‘delil’e dayanarak avukat hakkında ‘PKK terör örgütünün propagandasını yapmak’ suçlamasıyla dava açtı. Savcının yeni ‘delil’i de bir ‘fotoğraf’tı; avkuat L.K.’nın uzun süredir görüşmediği ablasının bir eylemde ‘Özgürlüğün özgürlüğümüzdür’ yazılı el ilanıyla çekilen fotoğrafı. Savcı aynı suçlamayla avukatın ablası hakkında da dava açtı.
L.K.’nın babasının fotoğrafını bürosuna asmasıyla başlayan, dünya hukuk tarihine geçmeye aday soruşturmada savcılık iddianamesini tamamlayarak mahkemeye sundu. Savcılık iddianamede, söz konusu fotoğrafın Öcalan’a değil, avukatın babası Hasan K.’ye ait olduğunu tespit ettiklerini belirtti. Ancak, iş burada bitmedi. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği arama kararı doğrultusunda avukat L.K.’nın bürosu aranmış ve iki bilgisayarın hard disklerine el konulmuştu.
Sekreterin bilgisayarında
Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Şube Müdürlüğü Teknik Büro Amirliği tarafında hazırlanan ‘Data İnceleme Raporu’nda L.K.’nın bilgisayarında ‘tahkikata esas olacak herhangi bir kayda rastlanılmadığı’ belirtildi. Ancak iş burada da bitmedi. Yapılan incelemede avukatın sekreteri G.G.’nin kullandığı bilgisayardan bazı müzik sitelerinin ziyaret edildiği ortaya çıkmıştı. Ayrıca, sekreterin bilgisayarında avukat L.K.’nın görüşmediği ablası H.K.’nın bir eylemde çekilen fotoğrafı da vardı. Sekreter G.G. ifadesinde söz konusu bilgisayarı ‘sadece kendisinin kullanıldığını ve bilgisayarının hard diskinde çıkan görüntülerin de ziyaret ettiği sitelerin uzantıları olduğunu’ altını çizerek vurguladı.
Savcılık, sekreter G.G. hakkında takipsizlik kararı verdi. Ancak, takipsizlik kararında ilginç bir çıkarsama vardı: “G.G. tarafından kullanılan bilgisayar hard disk incelenmesine PKK terör örgütü üyelerinin kırsal alanlardaki faaliyetlerine ilişkin fotoğrafların elde edildiği ancak söz konusu görüntülerin büro sahibi avukat L.K.’ya ait olduğu kanaatine varılmıştır. Bu nedenle Gök, hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.”
İddianamede, hard disk incelemesinde elde edilen diğer ‘bulgu’lar hakkında da şu bilgiler verildi: “PKK terör örgütü üyelerinin kırsal alandaki faaliyetlerine ilişkin görüntüler altında ‘Kürdistan’ yazılı ağlayan bir çocuk figürü, terör örgütü elebaşı Öcalan’a ait bir fotoğraf, terör örgütünün sözde bayrağı ile birlikte elinde Öcalan portresi bulunan ve ‘Özgürlüğün özgürlüğümüzdür’ yazılı bir el ilanı ile poz veren uzun saçlı 40 yaşlarında olduğu düşünülen bir bayana ait fotoğraf, yine sarı kırmızı ve yeşil bandana takmış bir genç kadına ait fotoğraf bulunmuştur.”
Kız kardeşi kabul etti
İddianamede yer alan bilgiye göre emniyet görevlileri, ‘Özgürlüğün özgürlüğümüzdür’ yazılı el ilanı ile fotoğraf çektiren kişini avukatın ablası H.K. olduğunu belirlemişti: “H.K., 2 Haziran 2009’da savcılığımız huzurundaki savunmasında fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu kabul etmiş, ancak bu fotoğrafın hangi tarihte ve nerede çekildiğini ve kardeşinin bürosundaki bilgisayarda nasıl yer aldığını bilemediğini söylemiştir. Hakkında kovuşturmazlık kararı verilen G.G., her ne kadar L..K.’nın bürosunda ele geçirilen bilgisayarın kendisi tarafından kullanıldığını ve L.K.’nın hiç kullanmadığını beyan etmiş ise de bilgisayar hard disk incelenmesinde L.K. kız kardeşi H.K.’ye ait bir fotoğrafın elde edilmesi nedeniyle bu beyana itibar edilmemiştir.”
Savcılık sekreterin bilgisayarında çıkan görüntüleri ve avukatın ablasının bir eylemde çektiği fotoğrafı gerekçe göstererek, avukat L.K. ve ablası H.K. hakkında ‘PKK terör örgütü propagandası’ yapmak suçlamasıyla bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası istedi. Savcının hazırladığı iddianame Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi ve duruşma için gün verildi.
