13 Eylül 2020 Pazar

Beş Gün Beş gece Boyun Eğmeyen Pir Ahmet Solmaz Elazığ İşkencehanesinde Katledildi..!



Yoldaş 1977'nin 2 Eylül'ü takip eden günler Elazığ işkencehaneleri, örnek bir komünistin baş eğmez direnişine tanık oldu. İşkenceci cellatlar, 5 gün 5 gece en iğrenç, en vahşi yôntemlerini uyguladılar, bütün maharetlerini sergilediler fakat yenemediler komünist yoldaşı. Onun yenilmez komünist kararlılığı ve direnişi karşısında ezildiler, alçaldılar.

Pir Ahmet Solmaz yoldaş 2. Eylül 1977 günü polis tarafından gözaltına alındı. İşkenceci cellatlar, onu çözmek, yoldaşları ve örgütü hakkında bilgiler alabilmek için hemen harekete geçtiler. Kıyasıya copladılar, ayak tırnaklarının bir çoğunu çektiler, vücudunun çeşitli yerlerini sigara ateşiyle yaktılar, burnundan ve ağzından vücuduna şiddetli elektrik verdiler. 5 gün 5 gece en ağır işkence metotlarını uyguladılar. Yoldaşın vücudu cop darbeleriyle mos mor oldu, kafatası ve yüzü davul gibi şişti.
Ölümcül bir halde onu cezaevine götürdüler. Piro yoldaşın durumunu gören devrimci tutuklular, hastaneye gönderilmesi için zindan yönetimini zorladılar. Bunun üzerine onu, Elazığ Devlet hastanesine götürdüler. Burada çalışan Musa Duman
adındaki doktor kılıklı bir faşist cani, Pir Ahmet Yoldaşın her tarafı kapkara olmasına ve can çekişmesine rağmen, "vücudunda darp izleri yoktur " şeklinde rapor verdi ve onu geri zindana gönderdi. Zindandaki durumu daha da fenalaştı
Tutuklu ve mahkumlar; ikinci kez yönetimi zorlayarak yoldaşın tekrar hastahaneye götürülmesini sağladılar, Bu kez de aynı cinsten olan ve işkenceci, katiller tarafından satın alınan Dr. Vah
ddettin Ayık, "Tutuklunun akli dengesi bozuktur vücudunda darp izleri yoktur" şeklinde sahte rapor verdi ve Pir Ahmet yoldaş akıl hastahanesine sevk edildi, Burada çalışan doktor, " tutuklunun aklı dengesi yerindedir,vücudunda darp izleri vardır" gerçek raporu verdi. Faşist caniler, Pir Ahmet oradan oraya götürürken yerlerde sürüklediler. Ağır işkenceler ve uzun süre yerlerde sürüklenmesi sonucu yoldaş 13 eylül günü yaşamını yitirdi. İşkenceci cellatlar yoldaşı katlettiler fakat amaçlarına ulaşamadılar. Onu çözüp istedikleri bilgileri elde edemediler. Önder komünist İbrahim Kaypakkaya'nın işkence tezgahlarındaki direnişini örnek alan Pir Ahmet solmaz yoldaş "ser verdi sır vermedi."
Cenaze töreni, yoldaşın niteliğine yaraşır bir gösteri oldu. Geniş kitlelerin katıldı görkemli bir eylemle, doğum yeri olan Dersimin Ovacık ilçesi Kozluca Köyünde toprağa verildi. Yoldaşları, " Onun intikamını alacaklarına ve uğrunda can verdiği yüce komünizm davasını sonuna kadar götüreceklerine ant içtiler. O günden sonra her 13 Eylül, kitlelerin Piro yoldaşı bağrına bastığı ve işkenceler karşı mücadelenin geliştigi bir gün oldu,
Katledilişinin 43, yıldönümün de onu anarken, erdemlerini örnek almalı, direniş ruhunu, yaşatmalı ve işkencelere karşı mücadeleyi daha bir geliştirmeliyiz. Onun alçak gönüllü, şoğukkanlı ve eleştiri-özeleştiri de örnek tavrı,bağımsız karar verebilme yeteneği; üstün kavrayış 'kabiliyeti, hareketine ve yoldaşlarına bağlılığı her komünistin örnek olması gereken özelliklerdi.
Pir Ahmet yoldaş, 1973'ler de daha 17 yaşında iken devrimci fikirlerle yüz yüze geldi ve kısa bir süre sonrada TKP-ML Hareketi'nin görüşlerini benimsedi. O günden sonra yaşamı boyunca M-L Hareketin saflarında kararlı bir şekilde mücadeleyi sürdürdü, M-L Hareketi gözü gibi korudu ve onu yıkmaya yönelik her türlü girişimin karşısına dikildi. Dogmatik hizbe karşı uzlaşmaz bir mücadele yürüttü. Her türlü,zorluğa göğüs gerdi, yılmadan zorlukları alt etmesi bildi. İşkence tezgahlarında mücadele bayrağını yere düşürmedi, komünist niteliğine yaraşır bir şekilde direndi.
Bugün,işkencelerin alabildiğine yoğunlaştığı bir ortamda Pir Ahmet yoldaşı anıyoruz. Onu anmayı İşkencelere karşı kitlelerin mücadelesini geliştirmenin aracı haline getirmeliyiz.
Vahşi işkencelerin son bulması, faşist işkencecilerden hesap sorulması için faşist diktatörlüğü yıkma yolundaki mücadelemizi daha bir geliştirmeliyiz.
Halkın Birliği Okuru Doğu Yılmaz