OHAL/KHK saldırılarıyla İstanbul’da
ihraç edilen kamu emekçilerinin direnişleri Kadıköy’de ve Bakırköy Özgürlük
Meydanı’nda devam etti. Her iki direniş alanına da destek ziyaretleri
gerçekleştirilirken direnişçi emekçiler, ölüm yıldönümleri vesilesiyle Nazım
Hikmet, Orhan Kemal ve Ahmed Arif’i andı.
Kadıköy
Saat 14.00’te Altıyol’da buluşan
direnişçiler oturma eylemlerini başlattılar. Direniş alanına “KHK’lar gidecek
biz kalacağız”, “OHAL kaldırılsın KHK iptal edilsin” pankartlarını koyan
direnişçiler, açlık grevinin 87. günündeki Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’ya
dikkat çekmek için de pano ve dövizler kullandı.
Direnişlerle Dayanışma Platformu ve Kamu
Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyesi emekçiler de Kadıköy Vergi
Dairesi önünden sloganlarla yürüyerek direnişçilerin yanına ulaştı.
Destekçilerin alana gelmesi “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya
hiçbirimiz!” sloganıyla karşılandı.
“Savunduğumuz değerler meşrudur,
savunmaya devam edeceğiz”
İlk olarak direnişçi emekçiler adına
yapılan konuşmada 15 haftadır direnişin sürdürüldüğü hatırlatıldı. Diğer
illerdeki direnişlere de değinen direnişçiler, Yüksel direnişine yapılan polis
saldırıları ve Malatya’da direnen emekçilere uygulanan gözaltı terörünü teşhir
ettiler. Savundukları değerler yüzünden işten atıldıklarını hatırlatan
direnişçiler, değerlerinin meşru olduğunu, baskılara rağmen savunmaya devam
edeceklerini vurguladılar. “Ayrımcılık meşru değildir. Irkçılık meşru değildir.
İnsanları haksız hukuksuz işinden atmak meşru değildir” diyen direnişçiler,
Gülmen ve Özakça’nın başına gelebilecek her şeyden de hükümetin sorumlu
olacağını ifade ettiler. Açlık grevinde zorla beslemenin sakatlığa yol açtığına
dikkat çeken direnişçiler, taleplerinin kabul edilmesini istediler.
“Baskı ve zulmün olmadığı bir dünya için
tüm emekçiler direnişi sahiplenmeli”
Direnişlerle Dayanışma Platformu adına
yapılan konuşmada ise, KESK’li emekçilerin direnişinin baskı ve zorbalığa karşı
olan herkesin direnişi olduğu vurgulanarak direnişe destek çağrısı yapıldı. AKP
iktidarının emekçilerin soluğunu kesmeye çalıştığı, devrimci, ilerici güçlere
saldırdığı belirtilen konuşmada, ihraçların da bu amaçla gerçekleştirildiği
ifade edildi. “Baskı ve zulmün olmadığı bir dünya için tüm emekçiler direnişi
sahiplenmeli” denilen konuşma, “Nuriye ve Semih yaşasın” denilerek
sonlandırıldı.
Konuşmaların ardından oturma eylemine
geçilirken, ölüm yıl dönümleri vesilesiyle Nazım Hikmet, Orhan Kemal ve Ahmed
Arif anıldı, şiirler okundu. Aynı zamanda imza toplayan direnişçiler, müzik
yayını eşliğinde halaylar çektiler.
Saat 16.00 olduğunda direnişçiler bir
açıklama daha yaptı. İktidarın çaresizliğine değinen kamu emekçileri, direniş
ve destek çağrısı yaptılar. Gülmen ve Özakça’ya da dikkat çeken emekçiler
eylemlerini sloganlarla sonlandırdı.
Bakırköy
Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda kamu
emekçilerinin direnişi bugün şiirlerle türkülerle sürdü. Emekçilerin gündeminde
bugün ölüm yıldönümleri vesilesiyle üç devrimci sanatçı Nazım Hikmet, Ahmet
Arif ve Orhan Kemal vardı.
Saat 14.00’te kamu emekçileri “Haksız
hukuksuz ihraçlara hayır. İşimizi geri alacağız” şiarlı ve Nuriye Gülmen ile
Semih Özakça’nın fotoğraflarının yer aldığı “Yaşatacağız” şiarlı pankartlarını
açtılar.
Direnişe bugün KESK İstanbul Şubeler
Platformu pankartı arkasında bir grup kamu emekçisi sloganları ile yürüyüş
gerçekleştirerek destek oldu. “Direne direne kazanacağız”, “ İşimize geri döneceğiz”
sloganları ile alana giren kamu emekçileri direnişçiler tarafından “Faşizme
karşı omuz omuza” sloganı ile karşılandı. Desteğe gelen kamu emekçilerinin
yaptığı konuşmalarda bir kez daha ihraç saldırıları teşhir edilerek mücadele
kararlılığı ortaya kondu. Gülmen ve Özakça’nın sesini alana taşıdıklarını
belirten kamu emekçileri Bakırköylüler tarafından alkışlarla karşılandı.
Direnişçi kamu emekçileri ise bugün üç
devrimci sanatçıyı andı. Nazım Hikmet, Ahmet Arif ve Orhan Kemal’in yaşamları
ve mücadelelerinin anlatıldığı programda kamu emekçileri Nazım’dan ve Ahmet
Arif’ten şiirler okudular. Eylem saat 16.00’da yapılan basın açıklaması ile son
buldu.