18 Eylül 2016 Pazar

Cezaevinde çocuk olmak: Sadece hava ve su bedava..!

Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nden Alper Yalçın, cezaevi koşullarında yoksul çocukların neler yaşadığını anlattı. Hapishane idaresi tarafından verilen günde 3 öğün yemek haricindeki tüm ihtiyaç maddelerinin kantinden satın alınmak durumunda olunduğuna dikkat çeken Yalçın, “Örneğin su, diş fırçası, diş macunu, sabun, şampuan gibi temel ihtiyaçlarını dahi kurum kantininden temin etmek zorundalar, dışarıdan bunların çocuklara gönderilmesi yasak” dedi. Su parası olmayan çocukların musluktan su içtiklerini anlatan Yalçın, çocuklar tahliye olduktan sonra yıllık 1825 TL yemek parası istendiğni söyledi.
‘Türkiye Hapishane Çalışmaları Merkezi / Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nden Alper Yalçın, ‘Türkiye’de Çocuk Mahpus Olmak’  adlı kitabını piyasa çıkardı. Kitabı hakkında Duvar’a bilgi veren Yalçın, Adalet Bakanlığı’nın 2014 yılında yeni hapishanelerin inşasına 590 milyon 104 bin 673 TL harcadığına dikkat çekti ve ekonomik yoksunluk çeken çocukların temel ihtiyaçlarının karşılanmasının da devletin görevi olduğunun altını çizdi.
“Yoksulluk çeken çocuk mahpuslar, hapishanede bakım verenleri veya sosyal çevreleri ile iletişim olanaklarından ve günlük temel ihtiyaç maddelerinden mahrum kalabilmektedir” diyen Yalçın’ın kitabında  kapalı cezaevlerinde çocukların durumunu gösteren bazı bölümler şöyle:
ÇOCUKLARA FATURA YÜKÜ 
– Mahpuslar idare tarafından verilen üç öğün yemek, aydınlatma için kullanılan elektrik ve musluktan akan su dışında tüm ihtiyaçlarının parasını peşinen veya fatura zamanları ödemek zorundadır. Yani yemek harici tüm temel ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri paralarının olmasına bağlıdır (yemek paraları da tahliye olurken kendilerinden talep edilir). Temiz su, sabun, deterjan, diş macunu, diş fırçası, şampuan, tıraş sabunu, tıraş bıçağı, tırnak makası, elbise askısı, iç çamaşırı, çamaşır mandalı gibi gündelik kişisel ihtiyaçlar ve mektup ve yazı için kâğıt ve defter, pul, telefon kartı, çay, su ısıtıcısı (ketıl), tv, buzdolobı kantinden satın alınmak zorundadır. Paranız yoksa, çamaşırlarınızı ve kendinizi yıkayacak sabun, deterjan ve şampuan alamaz, size verilen üç öğün yemeğin kötü olması durumunda kantinden yiyecek edinemez, çay içemez, TV izleyemez, buzdolabı kullanamaz ve daha da önemlisi telefon kartınız, kâğıt, zarf ve pulunuz olmadığından ailenizi arayamaz, mektup yazamazsınız.
BİR ÇOCUĞUN YILLIK İAŞESİ 1825 TL
– Hapishanedeki mahpuslardan aydınlatma dışındaki tüm elektrikli cihazların kullandığı elektriğin ücreti de alınmaktadır. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından 17.04.2014 tarihinde hapishanelere gönderilen bir yazı ile çocukların elektrik ücretlerinin kurum idaresi tarafından ödenmesi gerektiği belirtilmiş ancak bu yazının kurum idarelerine gönderilmiş olmasına rağmen çocuk mahpuslardan elektrik parası istendiği duyumları alınmaya devam edilmiştir. Örneğin, Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği tarafından 13 yaşında bir çocuğa gönderilen radyo “radyonun elektrik parasını ödeyecek parası yok” denilerek geri gönderilmiştir. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün olumlu çabasına rağmen tüm hapishanelerde bunun uygulanmadığına dair endişelerimiz bulunmaktadır.
– Hapishane idaresi tarafından mahpusa verilen günde üç öğün yemeğin parası da mahpuslar tahliye olurken kendisinden talep edilir ve mahpusun bunu ödeme gücü bulunuyorsa kendisinden tahsis edilir. 2015 yılı içinde bir mahpusun günlük iaşe bedelinin 5 TL olduğu düşünülürse 1 sene hapiste tutulan çocuktan tahliye olduktan sonra 1825 TL ödemesi beklenmektedir. Ailelerin hapishanelere dışarıdan yemek getirmeleri de yasaktır.
PARASI OLMAYAN MEKTUP GÖNDEREMİYOR 
– Mektuplaşma, aileler çocuklarının görüşlerine sıklıkla gelemediği için önemli bir iletişim aracıdır. Çocuklardan biri bunun önemini mektubunda şu şekilde ifade etmiştir: “Dışardayken ilkel bir iletişim aracı olarak gördüğüm mektubun ne denli kıymetli olduğunu cezaevinde anladım gerçekten” (Bir çocuk mahpusun mektubundan alınmıştır.) Mektup çocuklar için değerli olmasına karşın, mektup yollayabilmek için kâğıt, zarf ve pul satın almak zorundadırlar. Parası olmayan çocuğun mektup gönderme olanağı yoktur. Kâğıt ve zarf tutarı bir yana en az gramdaki mektup dahi 1,25 TL ücret gerektirmektedir. Bu ücret, hiçbir geliri olmayan çocuklar için ciddi bir yüktür. Mektuplarının ücretli olmasının yanında çocukların mektupları bütün mahpus mektupları gibi mektup okuma komisyonu tarafından denetlenmektedir. Mektupların denetlenmesi, çocukların mahremiyetlerinin çiğnenmesine ve kısıtlamalara yol açmaktadır.
– Eğitimevlerinde tutulan çocuk mahpuslar, ‘ücretli telefonlarla serbestçe görüşme yapabilirlerken”  kapalı ceza infaz kurumlarında tutulan çocuk mahpuslar tıpkı yetişkinler gibi aileleri ve sosyal çevreleriyle haftada yalnızca 10 dakika görüşebilmektedir. Ancak hem eğitimevlerinde hem de ceza infaz kurumlarında telefon görüşmelerinin mahpusun parası olmasına bağlı hale getirildiğini görüyoruz. Çocukların mektup için olduğu gibi telefon için de bir ücret ödemeleri, ankesörlü telefonlarla görüşebilmek için hapishane kantininden telefon kartı almaları gerekmektedir. Hapishanenin kantininde satılan telefon kartlarının ücreti 2015 yılında 4 TL’dir.
– Telefon hakkının maddiyatla sınırlandırılmasının yanı sıra bir diğer problemli yanı da denetleniyor oluşudur. Telefonlar, tıpkı mektuplar gibi dinlenmekte ve denetlenmektedir. Çocukların telefonlarının dinlenmesinin, çocukların mahremiyeti açısından tartışılması gerekmektedir. Telefonun hem ücretli hem de denetleniyor oluşu, çocuk mahpusların bu iletişim aracına daha az başvurmalarına sebep olabilmekte, çocukların dışarıyla olan iletişimlerini sınırlamaktadır.