21 Ağustos 2016 Pazar

Antep Katliamı’na karşı binler sokakta: “Katilleri tanıyoruz”..!

Antep kent merkezindeki bir düğünde sivillere yönelik gerçekleştirilen bombalı intihar saldırısına karşı binlerce kişi sokağa çıkarak “Katilleri tanıyoruz” dedi. İstanbul’dan Diyarbakır’a, Antalya’dan Van’a sokağa çıkanlar “Katliamlara teslim olmayacağız, hesap soracağız” diye haykırdı. Eylemlerde “Katil Erdoğan, Katil IŞİD işbirlikçi AKP” sloganları atıldı
İstanbul
İstanbul’da Galatasaray Lisesi önünde İstanbul Emek ve Demokrasi Koordinasyonu’nun çağrısıyla bir araya gelenler “Katilleri tanıyoruz, yaşasın halkların kardeşliği” diyerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde, “Antep Katliamı’nın faillerini ve katillerini tanıyoruz. Amed, Suruç, Ankara Gar, katliamlarında hedef ne ise, Antep’te gerçekleştirilen son katliamın hedefi de aynıdır” dendi. Ayrıca katliamın, barışa, özgürlüğe, eşitliğe ve halkların kardeşliğine karşı düzenlendiği ifade edildi, AKP’nin IŞİD’e her türlü desteği vererek bu katliamlara zemin hazırladığına dikkat çekildi.
Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
Antep katliamı, Suriye’de Minbic’de yaşanan savaşta ağır bir yenilgi alan IŞİD’in savaşı Türkiye topraklarına taşıma isteğini ve halklarımız arasında etnik çatışmanın zeminini yaratmayı amaçladığını ortaya koymaktadır. HDP üyesi Kürt kardeşlerimizin düğününü hedeflemesi tesadüf değildir. Kobanî’de, Minbic’de yenilen IŞİD, Türkiye’de Kürt halkına yönelik katliamlarla intikam peşinde olduğunu göstermiştir.
Şu bilinmelidir ki, AKP iktidarı bu katliamı bile IŞİD’in yaptığını karartan açıklamalarla, 15 Temmuz darbecilerinin üstüne atarak siyasi sorumluktan kurtulamaz. Katliamın siyasi sorumluluğu tamamen Saray/ AKP iktidarına aittir.
Amed, Suruç, Ankara, katliamları başta olmak üzere, gerçekleştirilen katliamlar aydınlatılmadan, üzerine geçirilen sis perdesi aralanmadan Antep katliamı aydınlatılamaz. Daha önceki katliamlara yol veren, teşvik eden, destekleyenler açığa çıkarılmadan Antep katliamı aydınlatılamaz.
Katilleri tanıyoruz! Katliamlara Teslim Olmayacağız! Yaşasın Halkların Kardeşliği
Ankara
KESK Ankara Şubeler Platformu, TMMOB İKK Ankara, DİSK Bölge Temsilciliği ve Ankara Tabip Odası’nın çağrısıyla Yüksek Caddesi’nde bir araya gelen Ankaralılar, “Katil IŞİD, işbirlikçi AKP” sloganlarıyla katliama karşı ses çıkardı. Basın açıklamasını yapan DİSK Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, AKP’nin içeride ve dışarıda sürdürdüğü savaş politikalarının ülkeyi bir katliam ülkesi haline getirdiğini belirtti. Ülkede şiddet olaylarının yükselmesinin hükümet politikalarından ayrı düşünülemeyeceğini belirten Görgün, şunları söyledi:
Siyasal hak ve özgürlükler tesis edilmediği, demokratik haklar güvenceye alınmadığı sürece bu tür bombalı saldırıların ve intihar eylemlerinin son bulması mümkün değildir. Hükümetin içeride anti demokratik, baskıcı politikaları, dışarıda ise bölgenin yeniden paylaşımından pay kapma hedefleri sürdükçe ülkenin her yerinde yeni katliamlar yaşanması kuvvetle muhtemeldir. Bilinmelidir ki yıllarca Gaziantep’te cirit atan canilere dokunmayanlar, demokratik çevrelerin uyarılarını görmezden gelenler, dolayısıyla insanlıktan nasibini almamış çetelerin palazlanmasını sağlayanlar ve savaş politikalarında ısrarcı olanlar da bu katliamdan sorumludur.
Şiddetin durdurulması için sorumluluğun hükümette olduğunu belirten Görgün, “Her gün savaş tohumları saçılan bu topraklarda yaşam hakkımızı koruyabilmek ve IŞİD çeteleri ile ardındaki güçlerin amacına ulaşmasını engellemek için emekten, barıştan, eşitlikten, özgürlükten ve gerçek bir demokrasiden yana olan herkesi yan yana gelmeye çağırıyoruz” dedi.
İzmir
IZMIR'IN ALSANCAK SEMTI'NDE IZMIR EMEK VE DEMOKRASI GUCLERI'NIN CAGRISI UZERINE TOPLANAN GRUP, GAZIANTEP'TE DUZENLENEN BOMBALI SALDIRIYA TEPKI GOSTERDI. (FOTO: TUFAN HAMARAT / IZMIR, DHA)
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla yüzlerce yurttaş İzmir Kıbrıs Şehitleri Caddesinde bir araya geldi. Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit’in de katıldığı eylemde açıklamayı yapan TMMOB Dönem Sözcüsü Melih Yalçın, saldırı düzenleyenleri ve arkasındaki güçleri kınayarak “Bir düğünde sivil halka yapılan bu saldırı IŞİD barbarlarının hiç bir insani değere zerre kadar saygı duymadığını bir kez daha gözler önüne sermiştir” dedi. Antep’in yıllardır adım adım IŞİD yuvası haline getirildiğini vurgulayan Yalçın, “IŞİD çetelerinin ardındaki güçlerin amacına ulaşmasını engellemek için emekten, barıştan, eşitlikten, özgürlükten ve gerçek demokrasiden yana güçler olarak dayanışma ve mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” diye konuştu.
Yalçın’dan sonra söz alan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit de hiç bir katliamın mücadele kararlılıklarını sonlandıramayacağını ifade etti. Antep saldırısının Ankara Katliamı iddianamesinde yer aldığını hatırlatan Koçyiğit, iktidarın bu tutumunu sürdürmesi halinde ülkenin Suriyeleşeceğini belirtti.
Van
HDP ve DBP Van il örgütleri, Antep Katliamı’nı kınamak için HDP Van il binası önünde toplandı. Yüzlerce kişinin katıldığı basın açıklamasında konuşan HDP Van İl Eş Başkan Yardımcısı Özgür Aras, “Suriye’de ağır bir yenilgi alarak savaşı Türkiye topraklarına taşımak isteyen IŞİD terör örgütü tarafından yapılan bu saldırı aynı zamanda halklarımız arasında etnik bir çatışmanın zeminini yaratmayı amaçlamaktadır. Yurtsever halkımıza dönük bu saldırıya karşı hükümetin acilen tedbir alarak halkın güvenliğini sağlamasını, failleri ve arkasındaki güçleri bir an önce açığa çıkarmasını bekliyoruz. Buradan çok açık bir biçimde söylüyoruz: Katliamın sorumlusu tüm uyarılarımıza rağmen Antep’te gerekli önlemleri almayan AKP hükümetidir” dedi.
Antalya
Antalya’da HDP Kepez İlçe Örgütü önünde yapılan açıklamaya HDP PM üyesi eski Antalya Milletvekili Saruhan Oluç katıldı. Oluç, saldırıya ilişkin “Halkımızın düğün evini cenaze evine çevirdiler. Bütün partilere sesleniyoruz bu katil çetesini durdurmak için elele verelim” dedi.
Basın açıklamasını okuyan HDP Antalya İl Eş Başkanı Songül Şarklı saldırıyı lanetlediklerini dile getirirken, saldırının 2015 yılı Haziran ayında HDP’ye yönelik Adana, Mersin ve Diyarbakır bombalamaları ile 20 Temmuz 2015’teki Suruç ve 10 Ekim Ankara Katliamı’nın bir benzeri olduğunu vurguladı
Diyarbakır
Antep Katliamı, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) bileşenleri ve yüzlerce yurttaşın katılımıyla Diyarbakır’ın Ofis semtinde bulunan DTK binası önünde protesto edildi. Polisin dışarıda yapılmasına izin vermek istemediği açıklamada kitle sık sık, “Katil IŞİD işbirlikçi AKP” sloganları attı. Açıklamada konuşan DTK Daimi Meclis üyesi Musa Farisoğulları, saldırıya karşı tüm halkları, sivil toplum örgütlerini, demokratik kitle örgütlerini ve uluslararası kesimleri sessiz kalmamaya, bulunduğu yerden demokratik tepkisini ortaya koymaya çağırdı. Farisoğulları, “Bu günden itibaren 3 günlük yas ilan ediyoruz.Demokratik Toplum Kongresi ve bileşenleri olarak saldırıyı lanetliyor ve kınıyoruz. Bu vahşi saldırı sonucu şehit düşenlerin, başta ailelerine ve tüm halkımıza baş sağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz” ifadelerini kullandı.
Mardin
DBP ve HDP Mardin il ve ilçe örgütleri, Midyat ilçesinde açıklama yaptı. Ortak yapılan açıklamaya, HDP ve DBP İl Örgütü, HDP Milletvekilleri Ali Atalan ve Erol Dora, HDP İl Eşbaşkanı Ali Aslan, DBP İl Eşbaşkanı Ömer Öcalan’ın yanı sıra yüzlerce kişi katıldı.
Akitu Otel’in önünde yapılan açıklamayı, HDP İl Eşbaşkanı Ali Aslan yaptı. Aslan, saldırının insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğu belirtti.
Kocaeli
Polis, Antep Katliamı’nı kınamak için Kocaeli’de Sabri Yalım Parkı’nda basın açıklaması yapmak isteyen HDP’lilere izin vermedi. Parti binasından çıkarak parka gitmek isteyen HDP İl Eş Başkanı İbrahim Ergin ve diğer katılımcıların önünde çevik kuvvet eşliğinde barikat kuran polisler açıklamanın yapılacağı parka geçişe izin vermedi. HDP İl Eş Başkanı İbrahim Ergin “Alacaksanız gözaltına alın” derken, polisin “Dağılın” anonsuna sloganlarla tepki gösterildi. Basın açıklaması parti binası önünde okundu.
Kocaeli’de Antep Katliamı’nı kınamak isteyen HDP’ye OHAL engeli
Batman
Batman HDP ve DBP il örgütleri öncülüğünde yapılan eyleme, Barış Anneleri Meclisi, İHD, STK’ler ile yüzlerce yurttaş katıldı. Yaşamını yitirenlerin anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından yurttaşlar, sık sık “Şehid namirin” sloganları attı.
Kitle adına açıklama yapan DBP İl Eş Başkanı Abdulbari Karaağaç, Antep’teki katliamın önceki katliamlardan bağımsız ele alınamayacağını belirterek, “Bu katliamın da üstünün örtülmemesi için Suruç, Amed ve Ankara katliamlarının netleştirilmesi gerekir. Yoksa bu katliamlardaki şaibeler bu katliamda da yaşanır ve sorumluluk AKP hükümetinde ve cumhurbaşkanında olur” diye konuştu.
Hedefin Kürtler olduğunu vurgulayan Karaağaç, “Dîlok’taki IŞİD çalışmaları ve buradaki işbirlikçilerini tüm devlet yetkilileri bilmesine rağmen tek bir müdahale yapılmamış ve bu katliamın yaşanmasına göz yummuştur. Bundan dolayı yapılan planlı bir katliamdır. Darbeyi şaşalı bir şekilde geri çevirdiğini söyleyen hükümet bu katliamı neden engelleyememiştir? Nedeni bizce bellidir. Kürtlere yönelik düşmanca tavırlar bunun temel nedenidir” dedi.
Adana
Adana’da Emek ve Demokrasi Güçleri, yaptıkları yürüyüşle katliamı kınadı. HDP İl Örgütü önünde toplanan binlerce yurttaş, “Katil Erdoğan”, “Katil IŞİD işbirlikçi AKP” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları ile İnönü Parkı’na yürüdü. Polisin yoğun güvenlik önlemleri aldığı kent merkezinde, akrep ve TOMA’ların yanı sıra özel harekat polislerinin parkı çember altına aldığı görüldü. Yürüyen kitleyi sık sık müdahale etmekle tehdit eden polise karşı yurttaşlar, sloganlarla cevap vermeyi sürdürdü. Polis, sarı- kırmızı-yeşil renkli flamalara müdahale ederken, yurttaşların tepkisi üzerine geri adım attı.
“Katliamları lanetliyoruz susmayacağız” pankartı açan kitle adına İHD Şube Başkanı İlhan Öngör açıklama yaptı. Siyasal iktidarın anlaşılamayan bir şekilde IŞİD katliamlarını önlemekte yetersiz kaldığının altını çizen Öngör, yaşanan katliamların Türkiye’nin başından beri devreye koyduğu yanlış Suriye politikası olduğunu kaydetti. Katliamın istihbaratının 10 Ekim Ankara Katliamı iddianamesinde yer aldığını vurgulayan Öngör, devletin tüm uyarılara rağmen IŞİD’in Antep’te örgütlenmesine izin verdiğini söyledi. Öngör, Antep Katliamı sonrası barışın tesis edilmesi için yarından itibaren 3 günlük “Barış Nöbeti” başlattıklarını duyurdu. Sivil Toplum Kuruluşları ve siyasi parti temsilcilikleri de yaptıkları açıklamalarla katliamın failleri ve işbirlikçilerini 10 Ekim ve diğer IŞİD katliamlarından tanıdıklarını aktardı.
Ceyhan
Adana’nın Ceyhan ilçesinde HDP İlçe Örgütü Ceyhan Bölge Temsilciliği önünde katliama tepki gösterildi. Ellerinde “Vahşeti kınıyoruz” ve “Hesabı sorulacak” dövizleri açan yüzlerce kişi “Katil IŞİD işbirlikçi AKP” sloganları atarak, temsilcilik binasına siyah pankart astı. Yapılan saldırının barış ve çözümde ısrarlı olanlara karşı yapıldığını belirten HDP İlçe Eş Başkanı Kamuran Sağat, katliamın hesabını en ağır şekilde soracaklarını dile getirdi.
Mersin
HDP’li Akdeniz Belediye Eş Başkanları M. Fazıl Türk ile Yüksel Mutlu yaptıkları yazılı açıklama ile Antep’te yaşanan katliamı kınadı. Açıklamada, “Antep’te, masum çocukların, kadınların ve gencecik insanların bedenlerinin parçalandığı vahşi katliamı kınıyoruz! Bir düğüne bomba ile saldıracak kadar gözü dönmüş, insanlıktan çıkmış canileri ve destekçilerini lanetliyoruz! Acımız çok büyüktür. Halkımızın başı sağ olsun. Yaşamını yitiren insanlarımıza rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Bu barbarlar çetesinden ve destekçilerinden alınabilecek en anlamlı ve güçlü intikam, barış ve huzur ortamını yeniden hakim kılmaktır” denildi.
Tarsus
HDP Tarsus İlçe Örgütü önünde yapılan açıklamaya, STK’ların yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. HDP, HDK ve DTK tarafından ilan edilen 3 günlük yas nedeniyle parti binalarına siyah bez asan HDP İlçe Örgütü adına açıklamayı İlçe Eş Başkanı Zahide Kaya yaptı. Antep’in yıllardır İŞİD yuvası haline geldiğine dikkat çeken Kaya, devletin bu konuda herhangi bir önlem almadığını söyledi.
“Ankara’da 10 Ekim tarihinde KCK ateşkes ilan edecekti, yine o gün o katliamı yaparak kendilerince başarılı oldular. Ateşkes çağrısı da o kaos arasında gümbürtüye gitti. Dün de KCK ateşkesi aralayacak bir açıklamada bulundu, Antep’te saldırı oldu. Bunlar tesadüf değildir” diyen Kaya, bu saldırının barış ve çözüm konusunda ısrarlı olanlara karşı yapılmış olduğunu ifade etti. Kaya sözlerini, “Vicdanını ve onurunu yitirmemiş tüm insanların bu yaşanan acıyı yüreğinde hissetmeleri gerekiyor. Barışı isteyen tüm kesimlerin el ele vererek, bu katliamlara sessiz kalmaması gerekiyor” diyerek sonlandırdı.
Urfa
Urfa KESK Şubeler Platformu, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), KURDİ-DER, Riha Ekoloji Meclisi’nin ortak yaptıkları basın toplantısında katliam lanetlendi. İnsan Hakları Derneği (İHD) binasında yapılan açıklamada konuşan Urfa Eş Başkanı Atilla Yazar, saldırının Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı Beybahçe mahallesine yönelik ve Kürt düğününe yapıldığını ifade etti.
Saldırının Rojava’da bulunan Kürt kantonlarına yönelik cihatçı çete saldırılarından bir farkının olmadığını söyleyen Yazar, “Ülkeye barışın ve huzurun gelmesi için, Türkiye’nin Ortadoğu’da izlediği anti Kürt ve anti Şii politikasından vazgeçerek, Suriye iç savaşının sona erdirilmesinde barışçıl politikaları benimsemesi gerekiyor. Suriye’nin kuzeyinde çoğunluğu Kürt olan ve Kürtlerle birlikte yaşamayı tercih eden farklı etnik ve inanç gruplarının bir araya gelerek, Kuzey Suriye Federasyonu’nu oluşturma isteklerine saygı duyması ve bölgenin cihatçı örgütler işgalinden kurtarılmasına karşı çıkmaması gerekiyor” diye konuştu.
Türkiye’nin içeride ve dışarıda barış politikası izleyerek halkı güvende tutması gerektiğini belirten Yazar, “20 Ağustos günü KCK tarafından yapılan açıklamada, Abdullah Öcalan ile yeniden diyaloga geçilmesi ve müzakerelerin başlatılması halinde çatışmasızlığın başlatılabileceğinin belirtilmesi oldukça önemlidir. Hükümetin bir an önce iç barışı sağlayacak adımlar atması lazım” dedi.
Yazar, Türkiye’nin güvenlik ve istihbarat birimlerinin başta Dilok, Kilis, Riha, ve Hatay olmak üzere cihatcı çete yapılanmalarının yoğun olarak yerleştiği yerlerde operasyonlar yapması ve bu kişileri yakalayarak yargı önüne çıkarması gerektiğini söyledi.
Muş
HDP ve DBP Muş il örgütleri, HDP il binasında yaptıkları açıklamayla katliamı kınadı. Açıklamaya Kongreya Jinen Azad (KJA), Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve çok sayıda yurttaş katıldı. Saldırıyı barbarlık olarak nitelendiren HDP İl Eş Başkanı Metin Işık, “Bu barbar saldırıyı yapanlar, bunun arkasındaki güçler, bunlara cesaret verenler, istihbaratını alıp da gereğini yapmayanlar mutlaka hesap verecekler” diye konuştu.
Katliamın zamanlamasına da dikkat çeken Işık, saldırının Minbic zaferi ve KCK’nin Kürt sorununun çözümüne dönük açıkladığı tarihi deklarasyonun hemen ardından gerçekleştirilmiş olmasının manidar olduğunu söyledi. Işık, “Katliamın faillerinden ve iş birlikçilerinden mutlaka hesap soracağız. Ne olursa olsun barışı sağlayacağız” dedi.
Elazığ
HDP Elazığ İl Örgütü’nde yapılan toplantıda katliam kınandı. Partililer adına açıklamayı yapan HDP İl Eş Başkanı Şevket İnce, “Ankara’da 10 Ekim tarihinde KCK ateşkes ilan edecekti, yine o gün o katliamı yaparak kendilerince başarılı oldular. Ateşkes çağrısı da o kaos arasında gümbürtüye gitti. Dün de KCK ateşkesi aralayacak bir açıklamada bulundu, Antep’te saldırı oldu. Bunlar tesadüf değildir, saldırılan kitle ve yer de tesadüf değildir” dedi.
Cizre
Cizre HDP ilçe binasında yapılan basın toplantısına Belediye Eş Başkanı Kadir Kunur, HDP Parti Meclisi Üyesi Nuran İmir, DBP ve HDP ilçe eş başkanları ve çok sayıda yurttaş katıldı. DBP İlçe Eş Başkanı Mesut Nart, yapılan saldırıyı kınadıklarını belirterek, saldırının Minbic zaferi ve KCK’nin çözüme dönük yapılan açıklamasından sonra yapılmasına dikkat çekti. HDP İlçe Eş Başkanı Ali Akdeniz de, yaşamını yitiren yurttaşların ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diledi. Akdeniz, Kürt halkının hiçbir saldırı karşısında boyun eğmeyeceğini söyledi.
Silopi

Silopi’de HDP ve DBP ilçe teşkilatları basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı okuyan DBP İlçe Eş Başkanı Mahmut Yıldızgörer; Amed, Suruç ve Ankara katliamlarına dikkat çekti. Yıldızgörer, “Amed, Suruç ve Ankara katliamları hükümet tarafından aydınlatılıp gerekenleri yerine getirilmiş olsaydı, bugün belki de Antep’te yaşanan saldırı ve katliam gerçekleşmeyecekti. Bizler her ne biçimde olursa olsun halkımıza karşı geliştirilen saldırı ve katliamlara sessiz kalmayıp mücadelemizi yükselterek cevap olacağız. Bizler halkımızla daha çok yan yana gelerek ve mücadelemizi büyüterek böylesi hain ve insanlık dışı saldırıları boşa çıkaracağız. 20 Ağustos’ta Antep’te sivil savunmasız halkımıza karşı geliştirilen bu hain saldırıyı lanetliyor ve kınıyoruz. Saldırıda yaşamlarını yitiren insanlarımıza rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz” dedi.