6 Mart 2018 Salı

Ceylanpınar suikastinin araştırılması AKP Oylarıyla reddedildi..!


Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Garo Paylan, “çözüm süreci”nin bitirilmesine gerekçe yapılan 22 Temmuz 2015 tarihinde Urfa’nın Ceylanpınar ilçesinde 2 polisin öldürülmesine ilişkin olayın incelenmesi için Meclis Başkanlığı’na yazılı verdiği önerge AKP milletvekillerinin oy çokluğuyla reddedildi.
HDP’nin TBMM’ye sunduğu ilgili araştırma önergesi üzerine söz alan HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen olayın üzerinden üç yıl getiğini ve birkaç gün önce davaya ilgili yargıanan tutuklu kimsenin kalmadığını hatırlatarak şöyle konuştu:
Ceylanpınar karanlık işlerin altyapısını ortaya koyuyor
Elbette Ceylanpınar’da yaşanan o olayın öncesi var, Suruç’ta onlarca genç hayatını kaybetti; sonrası var, 10 Ekim, garda benzer bir katliam gerçekleşti ve Ceylanpınar Türkiye’de çözüm sürecinin bitirilmesinin gerekçesi olarak bugüne kadar sunuldu, böyle savunuldu. Şimdi, eğer gerçekten o süreçle ilgili samimi, ciddi, tutarlı bir tavır gerçekleşecekse galiba öncelikle yüzleşilmesi gereken birkaç nokta var. Bunlardan birisi: O olayla ilgili, bir grup insanın tutuklanmasıyla ilgili kararı veren hâkim Nurettin Bulut FETÖ kapsamında tutuklandı. Yine, ihbarı yapan kişi de FETÖ kapsamında aranıyor. Dolayısıyla, aslında 15 Temmuz’dan yaklaşık bir yıl önce gerçekleşen bu olay, Türkiye’de karanlık, kirli işlerin, ilişkilerin altyapısının da önemli bir işaretini ortaya koyuyor.
Ceylanpınar’ın araştırılmasından neden bu kadar korkuyorsunuz?
“Çözüm sürecinin bitmesinin sebebi Ceylanpınar değildir ama sizin Hükümetiniz adına buradan yapılan bütün açıklamalarda bu gerekçe olarak söylendi” diyen Bilgen bu çelişkiye dikkat çekmek istediklerini söyledi. Bilgen şöyle devam etti:
Ama hepsini geçelim, barış istiyor musunuz, gereğini yapar mısınız; ayrı bir şey. Şurada netleşelim: Niyet ne olursa olsun bizim metnimizde çok açık bir talep var, diyoruz ki: “Bu 2 polisin kim tarafından, nasıl öldürüldüğünü, bu yargılama sürecinin neden bu noktaya geldiği konusunu bu Meclis araştırsın.” Siz “Hayır, araştırılmasın, zaten biz biliyoruz.” diyorsunuz. Arkadaşlar, komisyonda zaten çoğunluk üye sizden olacak, komisyon çalışsın, görüşmeler yapsın avukatlarla, yargılama süreci, güvenlik güçleri, aileler; hangi şüpheler varsa araştırılsın, Meclis de bunu dışarıya deklare etsin, desin ki “Evet, bu 2 polisin ölümüyle ilgili komisyonda oluşan kanaat budur.” Bundan niye korkuyorsunuz? Bundan niye kaçıyorsunuz? Bunun ortaya çıkmasının Türkiye’ye nasıl bir zararı olur? Bunu, bu Meclis yapmayacak da kim ortaya çıkartacak? Siz, sadece ANF’de okuduklarınız ya da örgütün üstlenip üstlenmediği üzerinden mi hakikatin tecelli etmesini istiyorsunuz? Bunu mu kabul ediyorsunuz? Bu mu siyaseten daha çok hoşunuza gidiyor? Yoksa bunu ortaya çıkartan bir Meclis mi daha saygın bir Meclis olur ve bu ülkenin gerçekten barışa yürümesine katkı sunar?