19 Mart 2018 Pazartesi

Efrinin İşgalini Protesto Etmek İçin Cenevre de Açlık Grevi..!


Türkiye’nin faşist şeriatçı gruplarla birlikte Efrin’e girmesini protesto eden Kürtler ve devrimci-demokrat güçler, İsviçre’nin Cenevre kentinden bulunan Birleşmiş Milletler (BM) binası önünde süresiz açlık grevi başlattı. Aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski milletvekili Demir Çelik, Faysal Sarıyıldız, Özdal Üçer, Cizre Belediyesi Eşbaşkanı Leyla İmret, Karakoçan Belediyesi Eşbaşkanı Burhan Kocaman, Suruç Belediyesi Eşbaşkanı Orhan Şansal, Sur Belediyesi Eşbaşkanı Fatma Şık Barut, Londra/ Hangigey Belediye Başkanı Aligül Özbek, Futbolcu Deniz Naki, Gazeteci Filiz Koçali, Yazar Ahmet Nesin ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Avrupa Temsilcisi Aziz Tunç’un da bulunduğu bir grup, BM’nin sorumluluklarını yerine getirene kadar açlık grevlerini sürdüreceklerini kaydetti. BM Cenevre binası önünde bir basın açıklaması ile başlayan açlık grevine çok sayıda sivil toplum kuruluşu, demokratik kitle örgütü ve siyasi parti temsilcisi destek veriyor. Açlık grevine girenler adana açıklama yapan HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, uluslararası güçlerin Efrin sessizliğine dikkat çekti.
58 gün boyunca bombalandı
Suriye’de iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana Halep, Idlib, Hama, Lazkiye gibi birçok bölgeden göç eden yüzbinlerce sivilin Efrin’e sığındığını hatırlatan Sarıyıldız, TSK ile birlikte on binlerce selefinin saldırısı nedeniyle Efrin kent merkezine sığınmak zorunda kalan sivillerin 58 gün boyunca ağır bombardıman altında kaldığını kaydetti.
‘Savaş suçu kapsamında’
Suriye rejimine muhalif olan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Efrin Kantonu Sağlık Komitesi ve Avrin Hastanesi gibi birçok kuruluşun şimdiye dek yaptıkları açıklamaya göre, sivil yerleşimlerin Türk savaş uçakları, tank ve obüs toplarıyla bombalanması sonucunda kadın ve çocukların ağırlıkta olduğu yüzlerce sivilin hayatını kaybettiğini belirten Sarıyıldız, şöyle devam etti: “Yüzlerce yaralının yattığı Efrin’deki hastane TC silahlı güçleri tarafından bombalanmıştır. Bu saldırı BM kararlarına göre savaş suçu kapsamındadır.
Efrin’de bir insanlık dramı yaşanmıştır. Yüzbinlerce insanın yaşadığı Efrin merkezine giden içme suyu tesisi TC uçakları tarafından bombalanmış ve insanlar içme suyundan mahrum bırakılmıştır. Bu da BM kararlarına göre savaş suçudur.”
‘Türkiye yalan söyledi’
BM’nin 24 Şubat 2018’de Suriye’de aldığı ateşkes kararına rağmen Türkiye’nin bu kararı uygulamadığını anımsatan Sarıyıldız, “Türk Devleti, Efrin’e saldırı gerekçeleri arasında saydığı terör örgütü ‘DAIŞ ile de savaştığı’ iddiası bizzat Koalisyon sözcüleri tarafından yalanlanmış, Efrin’de DAIŞ olmadığından o bölgenin DAIŞ ile uluslararası mücadele koalisyonunun görev alanında olmadığı belirtilmiştir” dedi.
IŞİD ve El KAİDE’yi hortlattılar’
Havadan ve karadan yapılan bombardıman sonucu yüzbinlerce Efrinlinin evlerini terk ettiğine dikkat çeken Sarıyıldız, şunları söyledi: “Efrin şehir merkezi TSK’nin öncülüğünde AlQaide/ IŞİD zihniyetli köktenci ÖSO’nun eline geçmiştir. Kendi yayımladıkları videolarda, Afrinlilerin ev ve işyerlerinin yağmalandığı ve yakıldığı görülmektedir. Efrin’e dünyanın çeşitli bölgelerinden toplanmış selefi ÖSO gruplarının yerleştirilecek olması Suriye’de IŞİD ve türevlerinin yeniden yayılması anlamına gelecektir. Suriye’de IŞİD ve El Kaide hortlayacaktır. Bunun sorumlusu Türk devleti ve onun meşru olmayan işgaline karşı bir yaptırıma gitmeyen Birleşmiş Milletlerdir. Tüm bu süreçte bu vahşet ve insanlık suçlarına seyirci kalan BM ve AB gibi uluslararası yaptırım gücüne sahip kurumlar insanlığın vicdanında mahkum edileceklerdir. Bu kurumların güvenilirlikleri ve saygınlıkları büyük yara almıştır.”
BM’nin tepkisiz kalarak yaşananları dolaylı olarak onayladığını ifade eden Sarıyıldız, BM’nin kuruluş felsefesinin gereği olarak, çok acil bir şekilde devreye girmesi çağrısında bulundu.
Açlık grevine başlayanların, BM Genel Sekterliği ve Güvenlik Konseyi’ne ilettiği 8 maddelik talep listesi şöyle:
* Efrin hava sahası uçuşa kapatılsın
* Efrin’e bir BM gözlem gücünün gönderilsin
* Efrin’i terk etmek zorunda kalarak açıkta kalan yüzbinlerce insanın yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanması için Kızılhaç örgütünün bir an önce devreye girmesi
* Yurtlarından göç etmek zorunda kalan Efrin halkının evine dönmesinin sağlanması
* Bireylerin mülkiyet hakkının korunması kapsamında, gasp edilen ev, işyeri ve diğer varlıklarının iadesinin sağlanması
* Evlerine dönecek kişilerin işkence, kaybedilme, öldürülme saldırılara maruz kalmaması için can güvenliklerinin sağlanması
* Efrin’nin demografik yapısının değiştirilmemesi için, Efrin’li olmayanların BM gözetimindeki kampların dışında Efrin’e yerleştirilmemesi
* Yaklaşık 2 aydır devam eden saldırılarda sivillerin yaşam hakkının ihlali ve savaş suçunun araştırılması için BM bünyesinde bir komisyonun kurulması yönündeki taleplerimizin yerine getirilmesi