Amed Emek Demokrasi Platformu, İnsan Hakları
Diyarbakır Şubesi, Özgürlükçü Hukukçular Platformu ve Türkiye Tabipler Birliği
Diyarbakır Şubesi, cezaevlerinde devam eden açlık greviyle ilgili ortak basın
açıklaması yaptı. OHAL uygulamalarıyla birlikte cezaevlerinde çeşitli
sorunların ve hak ihlallerinin gündeme geldiği belirtilen açıklamada
görüşmelerin başlatılması için çağrıda bulunuldu.
AÇLIK GREVLERİ 59. GÜNÜNDE
Cezaevlerindeki koşulların anlatıldığı
açıklama şu ifadeler yer aldı; Özellikle 15 Temmuz sonrasında 45 bin civarında
kişinin darbe teşebbüsünde bulunmak iddiası ile tutuklanması, Kürt muhalefeti
başta olmak üzere toplumsal muhalefete yönelik yargı baskısı nedeni ile
binlerce insanın tutuklanmış olması ve diğer suçlarla ilgili tutuklamaların
aralıksız sürdürülmesi, kapasitesi yetersiz olan cezaevlerindeki aşırı doluluğu
arttırmış ve cezaevlerini yaşanılmaz bir yere dönüştürmüştür. Halen
Cezaevlerindeki tecrit uygulamaları, her türden keyfi muameleler, işkence ve
kötü muamele iddiaları, sürgün ve sevk uygulamaları, keyfi disiplin cezaları,
mahpusların sağlık sorunlarının zamanında ve etkili bir şekilde çözülmemesi,
ağır hasta mahpusların tedavi edilmemesinin yanı sıra tahliye edilmemeleri gibi
sıralayabileceğimiz çok sayıda sorun bulunmaktadır. Bu sorunların bir yansıması
olarak İnsan hakları ve meslek örgütlerine cezaevlerinden mahpus hakları, insan
hakları ve sağlık ihlalleri ile ilgili başvurularda rekor düzeyde artış
olmuştur. Söz konusu başvurularda, cezaevi yönetimine iletilen sorunların
çözülmediği, çözülmesi yönünde gerekli çabaların gösterilmediği ifade
edilmektedir. Bunun bir sonucu olarak bugün itibariyle 25 cezaevinde 240’a
yakın mahpusun 15 Şubat 2017 tarihinden beri başlattıkları süresiz dönüşümsüz
açlık grevi 59. gününü geride bırakmaktadır. 15 Mart itibari ile de birçok cezaevinde
dönüşümlü 5’er günlük açlık grevleri de devam etmektedir.
Açıklamada, açlık grevindeki kimi
mahpusların sürgün edildiği, sürekli baskıya maruz kaldıkları, açlık
grevcilerin sağlık durumlarının giderek kötüleştiği, tansiyonlarında sürekli
iniş ve çıkışların olduğu, görme bozukluğu, kilo kaybı, konuşma güçlüğü, güç ve
hareket kaybı ve denge sağlamada zorlukların olduğu ifade edildi.
SAĞDUYU ÇAĞRISI
Kalıcı sağlık sorunları ve ölümlerin
önüne geçmek için tarafları sağduyulu olmaya çağıran sivil toplum örgütlerinin
ortak açıklamasında şu ifadelere yer verildi “Toplumsal acılarımıza yenilerin
eklenmemesi ve toplumsal kırılmanın oluşmaması için yetkililere ve Adalet
Bakanlığına; mahpusların talepleri için gerek kendileri, avukatları ve aileleri
ile gerekli görüşmeleri yaparak bir diyalog zemini oluşturulmaya, açlık
grevinde bulunan mahpusların düzenli sağlık kontrollerinin yapılması ve TTB
tarafından görevlendirilecek hekimlerin cezaevlerinde muayene yapabilmeleri
için olanak sağlamaya, bağımsız heyetlerin cezaevlerinde inceleme ve ziyaret
yapmalarına izin vermeye, mevzuata aykırı olarak sürdürülen Abdullah Öcalan
üzerindeki tecridin biran önce sona erdirilmesi çağrısında bulunuyoruz.”
3. GRUP AÇLIK GREVİNİ DEVRALDI
Öte yandan cezaevlerindeki açlık
grevlerine dikkat çekmek amacıyla DBP Diyarbakır İl Binasında başlayan açlık
grevi de devam ediyor. Cezaevlerinde açlık grevinde olan tutuklu yakınları,
sivil toplum örgütü temsilcileri ile siyasetçilerin başlattığı 2 günlük açlık
grevini 3. grup devraldı. 20 kişilik 3. grubun içinde yer alan HDP Diyarbakır
milletvekili Sibel Yiğitalp, kısa bir açıklama yaparak tutukluların taleplerini
benimsediklerini ve onlarla dayanışma amacıyla 2 günlük süresiz dönüşümlü açlık
grevine katıldıklarını söyledi. Yiğitalp, açlık greviyle ilgili herkesten
duyarlılık beklediklerini dile getirdi.