Malatya’nın Cemal Gürsel mahallesinde yaşayan Alevilerin evlerinin 19-26
Aralık 1978’de yaşanan Maraş Katliamı öncesinde olduğu gibi işaretlenmesine
İzmir’deki Alevi örgütlerinin temsilcileri sert tepki gösterdi.
Alevi örgütlerinin temsilcileri yaşananları Maraş Katliamı’nın 39’uncu
yıldönümü öncesine denk gelmesinin tesadüf olmadığını aktardı.
Alevi örgütleri olayı provokasyon olarak değerlendirirken, siyasi iktidarın
“Kindar ve dindar nesil yetiştireceğiz” söylemlerine dikkat çekti.
Yaşananların ilk olmadığını ifade eden Demokratik Alevi Dernekleri (DAD)
İzmir Şube Eşbaşkanı Hüseyin Ozan, Alevilerin tarihinin sayısız katliamla dolu
olduğunu söyledi.
Cumhuriyet tarihi boyunca yaşanan katliamlar da olduğunu hatırlatan Ozan,
Suriye’de yaşanan savaş süreci ile birlikte yeniden Alevilere dönük
saldırıların gündeme geldiğini ifade etti.
Bölgede selefi güçlerin sürekli desteklenerek, Türkiye’nin Suriye savaşına
dahil edildiğini hatırlatan Ozan, Suriye’de yaşananlar ile birlikte Türkiye’de
de Alevilerin radikal kesimlerin hedefi haline getirildiğini söyledi.
Maraş’ta Alevi köyü Terolar’a yapılan mülteci kampına değinen Ozan,
yaşananları provokasyon olarak nitelendirdi.
“Türkiye’de ne zaman bir provokasyona ihtiyaç duyulsa Aleviler hedef
yapılıyor” diyen Ozan, siyasi iktidarın söylemlerinin benzer saldırıları
tetiklediğini söyledi.
Alevilerin toplumsal muhalefetin önemli aktörleri olduğunu kaydeden Ozan,
saldırıyı yapanların siyasi iktidar tarafından desteklenen yapılar olduğunu ve
bunu üzüntü ile karşıladıklarını söyledi.
Alevilerin katliamlarla birlikte bilinçaltında yaşadıklarının taze olduğunu
kaydeden Ozan, “İçeride sürekli bir gerginlik yaratılarak toplum manipüle edilmek
isteniyor. Halkımızın dikkatli olması gerekiyor” dedi.
‘DİNDAR KİNDAR NESLİN ALT TÜREVLERİ’
Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Coşkun Beğen de, yaşananların saldırı ve
provokasyon olduğunu söyledi.
“Türkiye’yi yöneten bir kişi çıkıp ‘Ben dindar, kindar bir nesil
yetiştireceğim’ derse, onun alt türevleri de bu tür işlere girişirler” diyen
Beğen, “Maraş olaylarının yıldönümüne yakın bir zamanda böyle bir olayla bir
şeylerin altını kaşımak istiyorlar” dedi.
Alevilerin zayıf noktalarına saldırıldığını belirten Beğen, “Bu ülkeyi
ayrımcılığa, mezhepçiliğe sürükleyen hükümetlerdir. Bu olayın faillerinin kim
olduğu da bellidir. Provokasyon olduğu açıktır. Bu ülkenin devleti, polisi,
MİT’i var. En ufak bir olayda sorumluyu bulabiliyorlarsa bunu yapanları da bulmaları
gerekiyor” diye konuştu.
‘HANGİ ŞARTLARIN OLGUNLAŞMASI İÇİNDİR?’
“Dindar, kindar ve saldırgan çocuklar yine iş başında” diyen Pir Sultan
Abdal Kültür Dernekleri (PSAKD) Genel Başkan Yardımcısı ve Ege Bölgesi
Sorumlusu Kemal Yıldız da, Maraş Katliamı'nın 39’uncu yıldönümüne işaret etti.
Alevi mahallelerinde karanlık ellerin kol gezdiğini belirten Yıldız,
yaşananların Aleviler için yakın bir tehlike arz ettiğini söyledi.
Maraş Katliamı’nın 12 Eylül Askeri Darbesi’nin şartlarının olgunlaşması
için hayata geçirildiğini ifade eden Yıldız, “Bugün de içinde bulunduğumuz
siyasi kaostan yeniden toplumsal olayların yaratılarak dindar, kindar ve
saldırgan çocuklar devreye sokulmuş ve yine Aleviler hedef seçilmiştir. Bu
nedenle bu süreçte Alevilerin yine hedef seçilmesi bizlerde ciddi kaygılar
yaratmıştır. Alevilerin hedef seçilmesi acaba hangi şartların olgunlaşmasına
yöneliktir” diye sordu.
Olayın iç yüzünün derhal ortaya çıkarılması gerektiğini kaydeden Yıldız,
devletin yurttaşların can güvenliğinden sorumlu olduğunu hatırlattı.
Türkiye’de 2012 yılında da birkaç ilde benzer olayların yaşandığını aktaran
Yıldız, Aleviler olarak zulmün ve zalimin karşısında, haklının ve mazlumun
yanında olacaklarını belirtti..