Diyanet İşleri Başkanlığı, fetva skandallarına bir yenisini daha ekledi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun internet sitesinde yer
alan “Fetva Usulü” bölümüne yöneltilen, “Boşarım demekle boşanma meydana gelir
mi?” sorusuna, “Boşama, kişinin eşine söylediği, ‘Boşsun’ gibi boşama iradesini
ortaya koyan ifadelerle ya da mahkemenin kararıyla gerçekleşir” yanıtının
verildi.
BirGün’den Mustafa Mert Bildircin’in haberine göre sitedeki “Fetva Usulü”
bölümünün “Aile Hayatı-Boşanma” kısmına yöneltilen, “Boşarım demekle boşanma
olur mu?” sorusuna verilen yanıtın ilk kısmında, boşanmanın ‘yetkili kişi veya
kurumun kesin kararı’yla gerçekleşeceği belirtildi. Yanıtın devamında ise şu
ifadeler kullanıldı:
“Türkçede geniş zaman için kullanılan ‘Boşarım’ sözü bu nitelikte olmayıp
boşama tehdidi anlamına gelir. Dolayısıyla bu sözle boşama meydana gelmez.
Boşama, kişinin eşine söylediği ‘Boşsun, boş ol, boşadım veya karım boştur’
gibi boşama iradesini ortaya koyan şimdiki veya geçmiş zamanlı ifadelerle ya da
mahkemenin kararıyla gerçekleşir.”
Diyanetin “boşanmanın usulü”ne ilişkin yöneltilen “Niyeti boşanma olmadığı
halde eşe karşı tehdit unsuru olarak boşama sözlerini kullanma halinde boşanma
gerçekleşir mi?” sorusuna ise yanıtı şu oldu:
“Boşama konusunun, rastgele gündeme getirilmesi doğru değildir. Bunun ciddi
sonuçları olduğundan, Hz. Peygamber (s.a.s) bu konuda dikkatli davranmayı
tavsiye etmektedir. Kişi, tehdit için karısını boşayacağını söylese, bu sözüyle
boşama meydana gelmez. Bunu söylemekle geleceğe dönük vaatte bulunmuş
olmaktadır. Ancak tehdit niyetiyle ‘boşadım, boş ol’ gibi sözler kullansa
niyeti ne olursa olsun boşama gerçekleşmiş olur. Çünkü bu kelimeler, sarih
olarak talakı ifade etmektedir. Sarih lafızlarla gerçekleştirilen boşamada
niyete itibar edilmez.”