DW Türkçe’nin haberine göre, Melzer bu raporlarda, “Türkiye’de sorgulama sırasında dayak, elektroşok, soğuk suya batırma, uykudan mahrum bırakma, hakaret ve cinsel saldırı” gibi yöntemlerin kullanıldığı iddialarının yer aldığını söyledi.
Amaç itirafa zorlama ya da başka insanlara iftira attırma
Raporlarda söz konusu yöntemlerin Fetullah Gülen yapılanması ve PKK’ye yakın olan ‘çok sayıda’ kişiye uygulandığının ifade edildiğini söyleyen Melzer, raporlara göre bu ‘gaddar sorgulama yöntemleriyle’ kişilerin itirafa zorlanmasının ya da başka insanlara iftira atmalarını sağlamanın amaçlandığına vurgu yaptı.
Türkiye’de savcıların işkence suçlamalarını OHAL’den ötürü soruşturmadığını belirten Melzer, OHAL durumunda olunsa dahi ‘kimseye işkence yapılamayacağını ve kimsenin kötü muameleye maruz bırakılamayacağını’ ifade etti.
BM İşkence Raportörü Melzer, 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra başlayan ve OHAL uygulamasıyla daha da artan gözaltı ile tutuklama işlemlerinde işkencelerin arttığına ilişkin iddiaları araştırmak için 2016 yılında Türkiye’de temaslarda bulunmuştu. Melzer, 15 Temmuz darbe girişiminin hemen ardından Türkiye’de işkence ve kötü muamelenin ‘yaygın bir şekilde uygulandığı’ izlenimi edindiklerini açıklamıştı.