AKP/Saray iktidarının baskıları
karşısında boyun eğmeyenlerin avukatlığını yapan 100'den fazla avukata iki
soruşturma dosyasında "kısıtlama kararı" getirildi. Yani avukatlar,
söz konusu iki dosyada savunmanlık yapamayacak. Kısıtlama kararı, Nuriye ve
Semih'in tutuklanan avukatları ile İdil Kültür Merkezi'nden 24 Eylül'de
gözaltına alınan ve halen İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde tutulan 10 kişi
hakkındaki soruşturmaları kapsıyor.
Karar, Kanun Hükmünde Kararname'ye
dayanıyor. Zamanlaması ise dikkat çekici. Kısıtlama kararı, İstanbul Emniyet
Müdürlüğü'nde gözaltında tutulan Mustafa Koçak'ın avukatı Berrak Çağlar'ın,
Koçak'ın işkence gördüğünü açıklamasından hemen sonra geldi ve avukatlara dün
bildirildi. Avukatlar hakkındaki kısıtlama kararı, İdil Kültür Merkezi
çalışanlarını görmek için Emniyet'e giden bir avukatın "kısıtlama kararı
var" denilerek, müvekkilleriyle görüştürülmemesi üzerine ortaya çıktı. Söz
konusu avukat, listede 107. sırada yer alıyor. Bu, 107'den fazla avukat
hakkında kısıtlama kararı olduğu anlamına geliyor. Ancak tam sayı bilinmiyor.
Emniyet, kararı avukatlara vermedi.
ETHA'ya bilgi veren ÇHD İstanbul Şube Başkanı Av. Gökmen Yeşil, kararı
görebilmek için savcılığa, gerekli işlemlerin yapılması için de İstanbul
Barosu'na başvuru yaptıklarını söyledi. Yeşil, iki dosyayla hiç ilgilenmeyen
avukatlara dahi kısıtlama getirildiğini tahmin ettiklerini belirtti.
Kısıtlama kararının sadece soruşturma
aşaması için geçerli olduğunu ifade eden Av. Yeşil, "Dava açılırsa davaya
giremeyeceğimiz anlamına gelmiyor" dedi.
YARGI DEĞİL İNFAZ BİRİMİ
Av. Gökmen Yeşil, kararı şöyle
değerlendirdi: "Avukatlara yönelik genel bir saldırı var. Bugün Mersin'de
içinde üyelerimizin de olduğu 6 avukat hakkında gözaltına kararı çıkarıldı, 3'ü
gözaltına alındı. Van'da 1 avukatın gözaltına alındığını biliyoruz. Savcılıklar
ve sulh ceza hakimlikleri eliyle bir infaz birimi yaratıldı. Buna yargı
diyemeyiz. Gözaltı, gözaltında işkence, işkenceyi gizleme ve tutuklama şeklinde
bir infaz birimi yaratıldı. Hakimlerin yargılama işlemi sıfırlandı. Burada bir
sorun vardı, o da avukatlar. Hem varsa işkence tespiti yapıyor, hak bildirimi
yapıyor, yargılama aşamasında en etkin şekilde savunma hakkını kullanmaya
çalışıyor. Şimdi o pürüzü yok etmeye, yargı aşamasından uzaklaştırmaya
çalışıyorlar. Avukatın olmadığı bir adliye infaz birimine dönüşebilir. Bu
kısıtlama kararının ne zaman verildiği önemli. Mustafa Koçak'a ağır işkence
yapılmıştı, sistematik işkence. Bugüne kadar karşılaştığımız kaba dayak
şeklindeki örnekler gibi değildi. Eskiden olduğu gibi ifade almaya dönük
sistematik işkence. Bu avukatlar tarafından tespit edildi. Avukat
arkadaşlarımız kamuoyuna duyurdular, ertesi gün karar çıktı.