1 Ekim 2017 Pazar

Cumartesi Anneleri eylemlerinin 653. haftasında, Mahmut Doğan'ın akıbetini sordu...!

Galatasaray Meydanı'nda gerçekleştirilen eylemde ilk sözü, gözaltında kaybedilen Mehmet Taşkaya'nın oğlu Şerif Taşkaya aldı. Devletin gözaltında kaybetme/katletme politikasını teşhir ederek "Bu devlet, bu düzen değişmeli" dedi. Ülkenin hâlâ darbe yasalarıyla yönetildiğine değinen Taşkaya, sadece kayıplarının kemiklerini ve faillerinin yargılanmasını istediklerini belirtti.
Ardından ise Mahmut Doğan'ın kızı Melek Doğan'ın gönderdiği mektup okundu. Babasız kalmanın acısını anlatan Doğan, babalarını bulmak için annelerinin çalmadık kapı bırakmadığını ancak hiçbir sonuç alamadığını anlattı. İki ay sonra babalarının cansız bedeninin bulunduğunu belirterek "Onun Kürt olmaktan başka suçu yoktu" dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına basın açıklamasını ise Yeter İştir okudu. Diyarbakır'da yaşayan Mahmut Doğan'ın 27 Kasım 1993 günü öğle yemeğinin ardından taksi durağına gitmek için evinden çıktığı, ancak eve dönmeyince ailesinin telaşlandığı anlatıldı. Karakola başvuran aileye, Doğan'ın arabasında silah yakalattığı için gözaltında olduğunun söylendiği aktarıldı. Yemek getirmek için karakoldan ayrılan aile tekrar döndüğünde ise Doğan'ın gözaltında olmadığının, isim benzerliği nedeniyle karışıklık olduğunun iddia edildiği söylendi. Sonrasında ise tüm başvurulara rağmen ailenin bir sonuç alamadığı anlatıldı.
24 Ocak 1994'te ise Doğan ile uzun süredir kayıp olan Abdülselam Kızmaz'ın cansız bedeninin Karacadağ, Çınar Bellitaş Köyü’ndeki Reçellik mağaralarında bulunduğu anlatıldı.
2000 yılında yakalanan Hizbullah üyesi Tahsin Kara'nın Diyarbakır'da Mahmut isimli taksi şoförü ve Abdülselam Kızmaz'ın da aralarında olduğu 11 kişinin katledilmesinde yer aldığını itiraf ettiği aktarıldı. Ancak dava dosyasının 2007'de kaybedildiği, “yeterli delil olmadığı” gerekçesiyle Kara'ya sadece 12 yıl 6 ay hapis verildiği ve 7 yıl yattıktan sonra serbest bırakıldığı teşhir edildi.
Katillerin korunmasına ve davanın cezasızlık ile sonuçlanmasına tepki gösterilerek Doğan ve bütün kayıplar için adalet arayışının süreceği vurgulanarak açıklama sonlandırıldı.
TV 10 eylemi: “Her yer Kerbela her yer mücadele”
TV 10’un kapatılmasına karşı her cumartesi Galatasaray Meydanı’nda yapılan eylemde bugün Kerbela’da katledilenler anılarak katliamlara karşı mücadele vurgusu yapıldı.
Bir yıldır hem eylemsel hem de hukuki olarak mücadelelerini sürdürdüklerini belirten Veli Büyükşahin, Kerbela'da Alevileri susuz bırakan zihniyetin devam ettiğini söyledi. Demokrasi ve özgürlük isteyenlere baskı ve saldırıların artışını teşhir ederek "Ferman sizin ise alanlar, meydanlar bizimdir" dedi.
Hacıbektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Başkanı Tuncer Baş ise TV 10’un talan ve yağma edildiğini ifade etti. Mücadelelerine inanç ve dirençle devam edeceklerini söyleyen Baş, “Bizim için her yer Kerbela her yer mücadele” sözleriyle konuşmasını sonlandırıldı.

Sanatçı Elif Eyidemir de okuduğu mersiye ile eyleme katkı sundu. Ağuçan Ocağı'ndan Aziz Güler Dede’nin Kerbela için okuduğu dua ile eylem sonlandırılırken, Aziz Güler Dede, TMSF eliyle TV 10’un gasp edilen demirbaşların satışa çıkarılmasını teşhir etti.