İstanbul Beykent Adem Çelik İlköğretim Okulu'nda yaşanan skandal olay, Ekşi
Sözlük üzerinden bir öğrenci velisi tarafından duyuruldu.
İddialara göre olaylar şu şekilde gerçekleşti:
"İstanbul beykent adem çelik ilköğretim okulunda 4. sınıf öğretmeni
bu sene yeni geldi okula. ilk günler oğlum "anne lütfen gelirken
dövmelerini kapa gözükmesin" gibi şeyler diyordu. allah allah diyordum,
herhalde öğretmen kapalı diye çocuk çekindi diye düşündüm, pek önemsemedim.
fakat günler geçtikçe oğlum okula gitmek istemedi, ders notları inanılmaz düştü
ve psikolojik olarak rahatsızlandı.
bugün olayları tam olarak öğrendim. sıkıntı sadece benim oğlumda değilmiş.
şöyle bir gözünüzün önüne getirin; bir öğretmen çocuklara eğitim vermek yerine
dinle korku vermeyi tercih ediyor. örnek vereyim;
"evinizde kedi köpek varsa o eve melek girmez, namaz kabul
olmaz."
"bebeklerin ismini babaanne koyar, başkası koyarsa günaha girer."
"hasta olup okula gelmezseniz beyniniz küçülür, dersleri
anlamazsınız"
bunun gibi cümleleri gün içinde sürekli tekrarlayan bir öğretmen. bunlar
bile korkunçken bugün duyduğum şey kafamdan kızgın sular dökülmesine sebep
oldu.
direk bir velinin sınıf grubuna attığı mesajı yazıyorum;
"ya arkadaşlar siz şimdiye kadar hiç irem isminin günah olduğunu
duydunuz mu? ben yeni duyuyorum. öğretmen kızımın isminin söylenmesini
yasaklamış, sahte cennet demekmiş. böyle rezaleti ilk defa yaşıyorum, kızım
ağlıyor. her şeyin günah olduğunu söyleyen bir eğitimci ne verecek bu çocuklara
çok merak ediyorum."
bunu okumamla dünya başıma yıkıldı. bu çocuk sır bu yüzden nasıl
ötekileştirilmeye, değersizleştirilmeye çalışılabilir? ve eşitlik sağlaması
gereken bir eğitimci tarafından? çok ironik değil mi? 2017 yılında bir ismin
günah olduğunu söyletip yasaklatıyor. ve bunlar gibi yüzlercesi bizim
çocuklarımızı korkuyla, baskıyla okutarak, beyin yıkayarak bambaşka hallere
getiriyorlar.
bu durumu gerek medyaya, gerek milli eğitim bakanlığına ve savcılığa kadar
taşıyacağım. yeni eğitim sistemimiz tüm öğrencilere hayırlı olsun."
İREM'İN ANNESİ KONUŞTU
İrem isimli çocuğun annesi yaşananları doğrulayarak çocuğunun Alevi kimliği
nedeniyle öğretmeninin psikolojik şiddetine maruz kaldığını düşündüğünü
söyledi.
"Sınıfta sadece İrem Alevi kökenli. Bu yüzden çocuğun üzerine
gittiğini düşünüyorum. Öğretmen muhtemelen Alevi olduğunu biliyordu" diyen
anne şöyle konuştu:
" Böyle düşünmemi tetikleyen bir olay da oldu. Öğretmen arkadaşlarının
kalemlerini ellerinden alarak İrem'e veriyor ve 'bu kalemleri kesinlikle
arkadaşlarına vermeyeceksin' diyor. Arkadaşları ile İrem'in arası bu nedenle
kötü oldu. Çocuğum korkusundan bana anlatamamış. Sadece 'benim ismim yasakmış,
İrem ismini artık kullanmayacağım' dedi. Sonra 'bu konuyu konuşmak istemiyorum'
diyerek kapattı.
Sonra arkadaşının velisi arayarak 'İrem ismi okulda öğretmeni tarafından
yasaklanmış haberin var mı?' dedi. Çocuklara 'İrem adını kullanmayacaksınız
Zeynep diyeceksiniz. İrem ismi günah' demiş.
Ben bunları duyunca milli eğitim müdürlüğünü ve okulu aradım.O kadar saçma
şeylerle karşılaştık ki 2 gündür kendime gelemedim."
Çocuğunun tavırlarında değişiklikler olduğunu söyleyen anne, "Sakin
olan çocuğum hırçınlaştı. Bizimle pek fazla konuşmuyor" dedi.
Yaşananlardan sonra okul müdürü ile konuştuğunu söyleyen anne müdürün 'ben
öğretmenle görüşeceğim, sizin konuşmanıza gerek yok' dediğini ancak daha sonra
öğretmenle görüşmediğini öğrendiklerini de anlattı.
"Böyle zihniyetleri okulumuzda ya da çevremizde istemiyoruz"
diyen anne öğretmen hakkında suç duyurusunda bulunduklarını bildirdi.
Çocuğunu okula göndermeye devam edeceğini belirten anne, "Kötü
öğretmenler olduğu kadar iyi öğretmenler de var. Sadece benim çocuğum olsa ben
alıp giderim o okuldan. Ama diğer çocuklar da bizim çocuklarımız onlar ne
olacak?" şeklinde konuştu.
SORU ÖNERGESİ VERİLDİ
Sosyal medyada ve ekşi sözlükte gündeme gelen iddialara göre öğretmen H.P.,
İrem isimli öğrencisinin adından rahatsızlık duyduğu için sınıfta söylenmesini
yasakladı. Konuyu CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep
Altıok TBMM Gündeminde taşıdı.
Altıok, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın yanıtlaması istemiyle TBMM
Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde “İddialar çok vahim. Konunun derhal
açıklığa kavuşturulması gerekiyor. İddialara göre bu öğretmen İrem isminden
rahatsızlık duyduğu için sınıfta öğrencisinin adının söylenmesine yasak
koyuyor. Sadece bununla da kalmıyor bu öğretmen. ‘Köpek olan eve melekler
giremez, bebeklerin ismini babaanne koyar başkası koyarsa günaha girer, hasta
olup okula gelmezseniz beyniniz küçülür’ gibi ifadeler kullanmış. Birçok velinin
konudan rahatsızlık duyarak okul yönetimine şikayet ettiği bilgisi de geldi.
Bazı çocukların annelerine bu öğretmenin korkutmaları nedeniyle ‘anne okula
gelirken dövmeni kapat, gözükmesin’ dediği de belirtiliyor. Bu öğretmenin
derslere girmesinden sonra birçok öğrencinin de notları düşmüş” dedi.
İŞTE O SORULAR
Altıok’un önergesinde şu soruları sordu:
“ - İstanbul Beykent Adem Çelik İlköğretim Okulunun 4. Sınıf öğretmeni H.P.
hakkında yazılan iddialar doğru mudur? Doğruysa konuyla ilgili olarak idari soruşturma
başlatılmış mıdır?
-Konuyla ilgili olarak veliler tarafından okul yönetimine ve ilçe milli
eğitim müdürlüğü ya da il milli eğitim müdürlüğüne yapılan şikayet sayısı
kaçtır. Ne zamandan beri bu şikayetler devam etmektedir? Bakanlık bu konu
hakkında hangi adımları atmıştır?
-H.P. isimli öğretmenin pedagojik formasyonu bulunmakta mıdır? Varsa bu
formasyonu nereden almıştır? Yoksa, öğrencilerin derslerine bu şekilde nasıl
girmektedir?
- Okullarda bu ve buna benzer olayların yaşanmaması için hangi denetimleri
ne sıklıklarda ve ne şekillerde gerçekleştiriyorsunuz? Bu ve buna benzer
olayların yaşanmaması ve çocuklarımızın korunması için ne tür önlemler
alıyorsunuz?