Öğrenci Kolektifleri, YÖK’ü bir mizansenle protesto etti. Erdoğan
tarafından atanan rektörlerin maskelerini yüzlerine geçiren üniversiteliler
“Öğrenci defol, üniversiteler bizimdir / Yandaş Rektörler” yazılı bir pankartla
YÖK’e yürüdü Öğrenci Kolektifleri, 36 yıl önce 12 Eylül faşizminin askeri
yönetimi tarafından kurulan Yükseköğretim Kurulu’nu (YÖK) Ankara’daki merkez
binası önünde yaptığı mizansenle protesto etti.
Yandaş rektörlerin maskelerini takan Kolektifçiler, “Öğrenci defol
üniversiteler bizimdir!” yazılı bir pankart açarak YÖK binasının önüne yürüdü.
Rektörler kaygılarını iletti
YÖK Başkanı Yekta Saraç’a “kaygılarını” ileten yandaş rektörler adına basın
açıklamasını Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş okudu. Açıklama sırasında
sık sık “Öğrenci defol, üniversiteler bizimdir” sloganı atıldı.
İbiş, “Neymiş? Ben üç beş tane hocanın adını KHK (Kanun Hükmünde Kararname)
listesine ekledim diye suçluymuşum. N’olmuş yani huzursuzluk çıkaran birkaç
hocaya yol verdiysek? Okulumuz huzura erdi, dersler azaldı, kürsüler kapandı.
Akademik olarak bir ferahlık geldi adeta” dedi.
ODTÜ Rektörü Verşan Kök’ün, ODTÜ ormanındaki ağaçların kesilmesi konusunda
boşuna suçlandığını belirten İbiş, ağaç kesimi sonrasında ODTÜ’nün
ferahladığını belirtti.
Üniversitelerdeki trajedi
Öğrenci Kolektifleri Sözcüsü Tankut Serttaş, mizansenin ardından mevcut
durumun gerçekten trajikomik olduğunun altını çizerek şunları söyledi:
Tayyip Erdoğan diktatörlüğü kurulurken rektörlerin üniversitelerdeki hali
de bir trajedidir. Her dekanlığa kendini atayan bir rektör gerçek bir trajedi.
Yıllarca emek vermiş olan hocalarını KHK listelerine yazıp bir günde bütün
fakültelerini boşaltan, bütün kürsülerini boşaltan, neredeyse bütün dersleri
iptal ettiren rektör gerçek bir trajedi.
Melih Gökçek daha geçen gün istifa etti. Utanacağı binlerce şeyden korktuğu
için istifa etti. Bu vatandaşla anlaşıp bir gece ODTÜ’de binlerce ağacı
kestiren rektör gerçekten bu ülkenin bir trajedisi.
Diktatörlüğün karşısında onbinlerce genç var
Bugün YÖK’ün kuruluş yıldönümü vesilesiyle, tam 36 yıl önce bugün
üniversitelerin başına bir bela olarak kurulan, üniversitelerdeki baskının
merkezi haline getirilen; baskının, denetimin, soruşturmaların, cezaların ve
bilimum şerrin merkezi haline getirilen şu arkamızdaki kurumun, kuruluş
yıldönümü vesilesiyle geldik buraya.
Bugün Tayyip Erdoğan diktatörlüğünün emir kulları olan binlerce insan var
karşımızda. Ama şu da unutulmasın ki bugün Tayyip Erdoğan diktatörlüğünün
karşısında onbinlerce genç var, onbinlerce buna itiraz eden insan var.
Geleceğini dert eden, üniversitelerin geleceğini dert eden, bilimi savunan
onbinlerce genç var. Tayyip Erdoğan diktatörlüğünün de AKP iktidarının da
mezarını bu gençler kazacak.