Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimar Odalar Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipler Birliği (TTB) Olağanüstü Hal’in (OHAL) kaldırılmasına ilişkin Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde ortak basın toplantısı düzenledi. Mezopotamya Ajansı’nın verdiği habere göre; Basın toplantısına konfederasyonların üye sendikalarının temsilcilerinin yanı sıra, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, KESK Eşbaşkanı Aysun Gezen ve Mehmet Bozgeyik, TTB Başkanı Raşit Tükel, Türkiye İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, HDP’li vekillerden Müslim Doğan ve Bedia Özgökçe Ertan, CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan ile çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcileri katıldı.
OHAL’in kaldırılması için ortak çalışma
Ortak açıklamayı okuyan Kani Beko, “Türkiye’deki basın özgürlüğünü buraya konulan mikron sayısından anlayabiliriz. Maalesef bu noktaya geldik” dedi. KESK, DİSK, TMMOB ile TTB’nin OHAL’e karşı ortak mücadele vurgusu yapan Beko, “Bundan sonra dörtlü olarak tüm demokrasi güçleri ile birlikte OHAL’in kaldırması için ortak gayret edeceğiz” diye konuştu. Beko, 15 Temmuz’dan bu yana Anayasa’nın fiilen ilga edildiğini yasama-yürütme ve yargının tamamen tek bir kişinin emrine verildiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “Türkiye Cumhuriyeti artık hiçbir biçimde Anayasa’da iddia edildiği gibi ‘Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti’ değildir. Biçimsel demokrasi dahi rafa kaldırılmıştır. TBMM onayından geçirilmeyen KHK’ler, yargı süreçleri ile de denetlenememekte, tek bir kişinin akşam aklına gelen, sabah kanun olabilmektedir. Milli irade diyenler, TBMM’den yerel yönetimlere halkın iradesini gasp etmeye devam etmektedir.”
‘İş güvencesi ortadan kaldırıldı’
OHAL ile birlikte iş güvencesinin de ortadan kalktığını sözlerine ekleyen Beko, 130 bin üzerinde kamu emekçisinin işinden geleceğinden edildiğini ve bunun sonucu olarak yaklaşık 50 kamu emekçisinin intihar ettiği bilgisini paylaştı. Beko, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Anayasal güvence altında olan çalışma ve yaşam hakkı gasp edilmiş, devlet iş güvencesinin teminatı olmak bir yana, iş güvencesine karşı en büyük ‘tehdit’ halini almıştır. Hayatı darbelerle, Gülen Cemaati gibi cemaat ve tarikatlarla mücadele içinde geçmiş olan emek ve meslek örgütlerinden binlerce kişi darbe ile ilişkilendirilerek işlerinden atılmıştır. Bugün DİSK üyesi 2 bine yakın işçi, KESK üyesi 4 bin 99 kamu emekçisi, 3 bin 315 hekim ve TMMOB üyesi 3 bin ’in üzerinde mühendis, mimar ve şehir plancısı ihraç edilmiş durumdadır.”
Tüm kesimlere ortak mücadele çağrısı
Demokrasi ve barış için ilk şartın OHAL’in kaldırılması ve KHK’lerin iptal edilmesi olduğunun altını çizen Beko, “Bizler DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak; geleceğimizi ipotek altına almaya çalışan, hak-hukuk tanımayan bu adaletsiz düzene karşı, OHAL rejimine karşı, toplumun tüm kesimlerini ortak mücadeleye çağırıyoruz. Siyasi partilerle, demokratik kitle örgütleriyle, gazetecilerle, akademisyenlerle, sanatçılarla, toplumun tüm renkleriyle Hayır’ı kazanan, adalet talebiyle yan yana yürüyen milyonlar olarak bir araya geldiğimizde neler yapabildiğimizin tanığıyız” diye konuştu.
Son olarak önümüzdeki süreçte emek örgütleri ile birlikte yapacaklarına dair konuşan Beko, “Bu bilinçle, ‘OHAL değil demokrasi istiyoruz’ başlığıyla düzenleyeceğimiz kampanyamızı 81 ilde emek ve meslek örgütleri ve yerel demokrasi güçleriyle ortaklaştırarak yaygınlaştıracağız” ifadelerini kullandı.