Doğum Tarihi ve Yeri: 1957 Kayseri/Sarız
Ölüm Tarihi: 18 Ocak 1976
Ölüm Yeri: İstanbul/Zeytinburnu
Mezarı:
İstanbul-Emirganda
Atilla Özkan
yoldaş, 1957 yılında Kayserinin Sarız
ilçesinde yoksul Kürt ve alevi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Lise
son sınıfa kadar okuluna devam eden Atilla yoldaş, okulu bıraktıktan sonra, Zeytinburnu ve
Kazlıçeşme’de birçok fabrikada işçilik yaptı. Daha 16 yaşlarında iken, 1973’de
TKP/ML Hareketi saflarında mücadeleye katıldı. Kısa sürede yetkinleşerek
İstanbul bölgesinin önder kadrolarından biri olarak öne çıkan Atilla Özkan’ın
kaldığı ev, 18 Ocak 1976 da başında Uğur
Gür ve Mete Altan’ın başında
bulunduğu polis timlerince basıldı.
Atilla yoldaş, uzun süren bir çatışmanın ardından, yoldaşlarıyla birlikte ağır
yaralı olarak ele geçirildikten 1 saat sonra, hastaneye götürülmeyerek
katledildi.
Atilla yoldaş genç ve yürekli bir devrimci olarak TKP/ML Hareketinin
bir savaşçı eriydi. O tam bir görev adamıydı. Hem fabrikalarda çalışıyor,
işçileri örgütlüyor ve hem de militan bir çizgide askeri eylemlere
koşuyordu. İstanbul’da bir çok askeri eylemin örgütlenmesi ve pratiğe
geçirilmesinde Atilla’nın devrimci iradesi ve enerjisi vardır. O eylem
için doğmuş ve yoksulluğun ancak devrimle son bulacağını bilen
inançlı bir devrimciydi.
Yaşam koşullarının çok ağır olmasına ve büyük olanaksızlıklarla
savaşmasına rağmen, onda hiçbir zaman of-puf çekme ya da köşeyi erkenden
dönme gibi zayıflıklar görülmemiştir. Kavgaya girdin mi herşeyinle
gireceksin diyenlerden olan Atilla yoldaş, sözlerine uygun bir pratik
sergiledi. Ölümü gülerek kucakladı. Mütevazi, başladığı işi sonuna
kadar götürmedeki kararlılığı, güçlü inancı ve örgütçü yeteneğiyle
Atilla yoldaş, TKP/ML Hareketinin işçi sınıfı içinde gelişip güçlenmesi
için canla başla çalıştı ve kısa zamanda Kazlıçeşme deri işçileri
arasında önemli bir ilişki ağı yarattı. TKP/ML Hareketinin işçi sınıfı
içinde çalışmadığı ya da sınıf çalışmalarına önem vermediğini iddia
eden inkarcı oportünistlere en iyi yanıt Atilla Özkan yoldaşın yaşamı
ve pratiğidir. Yine sınıftan kopuk devrimciliğin devrimci hareketi
nasıl bir çıkmaz içine soktuğunu yıllardan bu yana yaşayarak görüyoruz. Atilla
yoldaş 42.yıl önce sınıfla bağlanma ve buradan beslenmenin ne kadar önemli olduğuna
pratik duruşuyla vurgu yapıyordu.
O, öncü işçi komünist militan olarak kavgaya katıldı ve faşist
diktatörlüğün silahlı savaşımla parçalanarak halkların özgürlüğe
kavuşacağı inancıyla savaştı. Bugün fabrika çalışmalarını geliştirip,
ileri çekmek ve gerçek bir komünist işçi partisi yaratmak için, Atilla
Özkan yoldaş gibi öncü komünist işçi militanların yetiştirilip savaşa
sürülmesine daha fazla ihtiyaç vardır. Bu zengin topraklar, varoşlar
ve fabrikalar, örgütçü militanların, işçi yoldaşların öne atılmasını
ve kavgayı daha sağlam zemin ve emin ellerde yükseltilmesini emrediyor.
Militan işçi önderi Atilla Özkan yoldaşı katledilmesinin
42.yılında anarken, “ fabrikalar kalelerimiz olmalıdır” şiarına
daha sıkı sarılmak, sınıftan kopuk devrimciliğe kadar inatla ve ısrarla
savaşım yürütmek, işkenceci cellatlarından hesap sormak için safları
daha bir sıklaştırmanın gerektiğine inanıyoruz. Kavga yeni işçi
militan Atillaların omuzlarında zafere taşınacaktır. Atilla Özkan,
zulme ve sömürüye son verme kavgamızda hep bizimle oldu ve bundan sonrada
kavgamızın ileri taşınmasında hep bizimle olacaktır.