Yer;
Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesindeki Tendürek Dağı'nda bulunan Çetenli Jandarma
Karakolu.
İçişleri
Bakanı Süleyman Soylu burada bulunan asker ve korucularla "sahura
durmuş".
"Sahur
konuşması"nda "Diyarbakır Batman, Mardin dahil olmak üzere
Güneydoğu'da turist patlaması var" diyor.
İçişleri
Bakanı ama Turizm Bakanı'na da vekalet ediyor herhalde.
Yok, yok,
bölgedeki turizm patlamasını kendisinin Tendürek Dağı'na çıkmasıyla açıklamıyor.
Neden mi
patlamış turizm Güneydoğu'da:
"Terörizme
biraz darbe vurduk ondan."
Aslında tam
da Turizm Bakanı gibi konuşuyor.
"Terörizme
biraz darbe vurduk" diyenin daha birkaç ay öncesinde aslanlar gibi
kükreyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yla uzaktan yakından hiç alakası yok.
Aslında
kendisi deneyimli politikacıdır.
Tansu
Çiller'in ve Mehmet Ağar'ın rahle-i tedrisatından geçmiştir.
Çiller'in
PKK için "Ya bitireceğiz, ya bitireceğiz" sloganını icad ettiği
yıllarda en yakınındaki insanlardandı.
DP
macerasında Ağar'la halef-selef olmuştu.
Hatta
geçenlerde gazeteci Can Ataklı bir kulisi "faş" etti:
"Ankara'dan
kulağı delik kaynaklarımdan aldığım bazı bilgilere göre son çare olarak
İçişleri eski Bakanı, ünlü polis müdürü Mehmet Ağar'dan 'aman' dilenmiş. Ağar
sık sık İçişleri Bakanlığı'na gidiyormuş. İçişleri Bakanı olan Süleyman Soylu,
Ağar'ın karşısında ceketi ilikli, sürekli 'efendim'le başlayan cümleler kurarak
saygıda kusur etmiyormuş. Ağar emniyetten atılan polislerin listelerini
inceliyor, 'Şu iyi adamdır, bu mecburen cemaatçi gibi görünüyordu' gibi
gerekçelerle bazılarının göreve çağırılmasını istiyormuş."
Gerçi
Ağar'ın bu kulis bilgisini yalanlayan açıklaması "Sayın Bakan göreve
geldiğinde devlet terbiyesi çerçevesinde sadece tebrik ziyaretinde
bulunulmuştur" diye oldu ama en azından Soylu'nun Ağar'ın karşısında
ceketini iliklediği doğrudur. Ne de olsa "devlet terbiyesi".
Ancak bu
kadar Çiller-Ağar deneyimli Soylu ne oldu da "Bahara varamayacaklar,
Nisan'da PKK bitecek, adını bir daha kimse anmayacak" çizgisinden
"Terörizme biraz darbe vurduk" kıvamına geldi.
Öyle ya
daha 2016'nın Kasım'ından başlayarak ortada ne mangal bırakmıştı ne de kül.
"Bilsinler
ki Nisan onlar için iyi bir ay olmayacak, kış onlar için iyi geçmeyecek. Bu
ülkede PKK'nın adı bir daha anılmayacak." (14 Kasım 2016, İstanbul)
"Bugün
iyi günleri, çok net söylüyorum. Nisan'dan sonra başlarına geleceklerin ne
olacağını tahmin edemeyecekleri kadar büyük bir yok oluşla karşı karşıya
kalacaklar." (8 Aralık 2016, Van)
"Şubat,
Mart ayında öyle teknolojik gelişmeleri ortaya koyacağız ki mağralardan çıkmaya
dahi cesaret edemeyecekler." (14 Aralık 2016, Hakkari)
"Buradan
Kandil'de aklı bez bağlamışlara söylüyorum, bahara varamayacaksınız." (25
Aralık 2016, Siirt)
"Biz
bu PKK'nın adını bu ülkeden silip yok edeceğiz." (4 Mart 2017, Muğla)
"Bilmenizi
istiyorum ki bu ülkede PKK'nın adını bir daha kimse anmayacak." (10 Nisan
2017, Sinop)
(Kaynak:
dihaber)
Geldik
2017'nin Mayıs sonuna, bütün bunları unutmuş, Tendürek Dağı'nda "Terörizme
biraz darbe vurduk" noktasına gelmiş.
Ancak
hakkını yememek lazım, bütün lafları "fos" çıkan "100 Ünlü Türk
Büyüğü" arasında Soylu'nun "öncülleri" var, Türkiye'de devlet
olma aklı böyle icra edilirse "ardılları" da çok olacak.
İnanmazsanız
bakın:
Geçmişten
bu güne "devlet büyüklerimizin" PKK hakkında verdikleri demeçlerden
birkaç örnekle nasıl 80'li, 90'lı yıllara döndüğümüzü görelim:
"Devlet
eşkiyaya pabuç bırakmaz, huzurlu olun."
(Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ, 24 Mayıs 1986)
"Hainler
mutlaka hüsrana uğrayacaktır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın."
(İçişleri
Bakanı Yıldırım Akbulut, 2 Mart 1987)
"Devletimiz
güneydoğudaki her türlü şer'in üstesinden gelebilecek güçtedir. Bu hainane
teşebbüsleri, hareketleri yapanlar er geç pişman edilecektir."
(TBMM
Başkanı Necmettin Karaduman, 13 Ağustos 1989)
"Bu
katil eşkıyalar nerede olurlarsa olsunlar hak ettikleri cezayı göreceklerdir.
Belki yaptıklarından pişman olmaya bile vakitleri olmayacaktır."
(Başbakan
Mesut Yılmaz, 7 Ekim 1991)
"Eşkiyanın
defteri er geç dürülecektir. Artık her türlü ok yaydan çıkmıştır."
(Milli
Savunma Bakanı Barlas Doğu, 25 Ekim 1991)
"Irak
sınırında kuş uçmayacak."
(Başbakan
Süleyman Demirel 10 Eylül 1992)
"PKK
Kuzey Irak'ta barınamayacaktır."
(İçişleri
Bakanı İsmet Sezgin, 22 Haziran 1992)
"PKK'yı
süpüreceğiz. Uzun süredir önemli planlar ve stratejiler üzerinde çalışıyoruz.
Uygulamaya da geçiyoruz."
(Hükümet
Sözcüsü Yıldırım Aktuna, 23 Ekim 1993)
"Bu
kış PKK'nın tüm kadrolarına büyük darbeler vuracağız. PKK'nın tüm kadrolarına
büyük darbeler vuracağız. PKK'nın lider kadrosu yok edilecek. Hatta o örgütün
başı dahil."
(Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Doğan Güreş, 10 Kasım 1993)
"PKK
işi baharda bitecek."
(Başbakan
Süleyman Demirel, 21 Mayıs 1994)
"PKK'yı
imha harekatı karşısında teröristler panik içindedir."
(Emniyet
Genel Müdürü Mehmet Ağar, 21 Mayıs 1994)
"PKK
teröristleri Güneydoğu'nun her yerinde zemin kaybediyor."
(Başbakan
Tansu Çiller, 9 Nisan 1996)
"Teröre
çok güzel bir darbe vurulmuştur."
(Genelkurmay
Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, 21 Ekim 2007)
"Bu
cinayet şebekesinin çökertildiğini göreceksiniz."
(Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, 16 Ağustos 2011)
"Sınırlarımız
içinde tek bir terörist kalmayana kadar mücadelemize devam edeceğiz."
(Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan, 11 Ağustos 2015)
"Gerektiğinde
de çok şedit bir şekilde kafalarını ezeceğiz."
(İçişleri
Bakanı Selami Altınok, 2 Eylül 2015)
"Dökülen
her kanın hesabını soracağız"
(Başbakan
Ahmet Davutoğlu, 8 Eylül 2015)
Buraya kadar
olan döküm de bizden İçişleri Bakanı Soylu'ya küçük bir katkı, kendini yalnız
hissetmesin, diye.
Çünkü
Türkiye'nin yakın geçmişinde bu "100 Ünlü Türk Büyüğü"nden çok var.
Ne yapalım,
kılavuzu Çiller-Ağar olanın yolu Süleyman Soylu'ya çıkar.
Celal
Başlangıç
artı-gerçek