Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Meclis
Darbe Araştırma Komisyonu’na Fethullah Gülen Hareketi’ne ‘FETÖ’ ilişkin gizli
ibareleri bir rapor gönderdi. MİT’in Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’na
gönderdiği raporda, TSK’ya ait savaş uçaklarının 28 Aralık 2011 günü yaptığı
bombalama ile 34 yurttaşın hayatını kaybettiği Roboski Katliamı, Oslo
görüşmeleri ve MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin değerlendirmeler yer
alıyor. Millliyet’ten Önder Yılmaz’ın haberine göre, Milli İstihbarat Teşkilatı
(MİT), Meclis Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’na gönderdiği “gizli”
damgalı raporunda öne çıkan bazı değerlendirmeler şöyle:
‘ HÂLÂ PSİKOLOJİK HAREKÂT YÜRÜTÜYOR’
Örgüt okullarında görev yapan öğretmen ve sorumlu düzeydeki şahısların,
okulların kapatılması akabinde, örgütsel bağlılığın/ilişkilerin devam etmesi
açısından eski öğrenciler ve aileleri ile irtibatlarını devam ettirmelerini
sağlamaktadır. Yakalanma ihtimali bulunan örgüt mensuplarını yurtdışına kaçmaya
teşvik etmektedir. Sosyal medya üzerinden toplumsal huzursuzluk meydana
getirmeye matuf paylaşımlarda bulunmakta ve profesyonel bir psikolojik harekât
çalışması yürütmektedir. ‘FİDAN’I ALIP HÜKÜMETİ DEVİRECEKLERDİ’ MİT
Müsteşarı’nın 07.02.2012’de ifadeye çağrılması; FETÖ/PDY’nin devlete yönelik
ilk komplosu olup hükümeti devirmek amacıyla, MİT Müsteşarı’nın, eski MİT
Müsteşarı, eski Müsteşar Yardımcısı ve iki teşkilat mensubuyla birlikte
sorgulanmak istenmesi olayıdır. ‘MİT’İ YIPRATMA GİRİŞİMİ: ULUDERE OLAYI MİT’E
MAL EDİLMEYE ÇALIŞILMIŞTIR’ FETÖ/PDY, söz konusu komploya ilişkin operasyonel
çalışmasını Eylül 2011’de Oslo görüşmelerini basına sızdırarak başlatmıştır.
Nitekim bu girişimiyle örgüt, devlet içindeki hegemonyasının önünde bir engel
olarak gördüğü Milli İstihbarat Teşkilatı’nı yıpratmayı amaçlamıştır. Bilahare
Sn. Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan olduğu dönemde Ankara’da bulunan ikametgâhı ile
resmi konutundaki çalışma ofisine yerleştirdiği dinleme cihazlarının, Aralık
2011’de teşkilatımız tarafından bulunması üzerine örgüt daha da agresif bir
hareket tarzı izlemiştir. Bu kapsamda cihazların bulunmasının hemen ardından
Aralık 2011’deki Uludere olayı teşkilatımıza mal edilmeye çalışılmıştır. Bu
girişimiyle de istediği sonucu elde edemeyince örgüt, 7 Şubat komplosunu hayata
geçirmiştir. ‘ TIRLARIN DURDURULMASI DARBEYE ZEMİN’
MİT’e ait TIR’ların Ocak 2014’te FETÖ
mensuplarınca durdurulmasının temel amacının, Türkiye’yi uluslararası
kamuoyunda zor duruma düşürmek, MİT’in operasyonel imkan ve kabiliyetini
zayıflatmak, kamuoyunda devlet birimleri arasında uyumsuzluk olduğu algısını
yaratmak, örgüt olarak hükümet ve kamuoyu nezdinde güç gösterisinde bulunmak,
uluslararası kamuoyunda Türkiye’nin DAEŞ’e destek verdiği algısı
oluşturulmasına zemin hazırlamak, Suriyeli Türkmenlere gerekli yardımdan yoksun
kalmak suretiyle yok olmalarını sağlamak, DAEŞ’e karşı savaşan muhaliflerin
zayıflatılması suretiyle örgütle mücadeleye zarar vermek, gerçekleştirmeyi
planladıkları darbeye zemin hazırlamak; yargı, emniyet, TSK ve kamudaki
güçlerini denemek amaçlı olduğu değerlendirilmektedir.
‘BİRDEN ÇOK SERVİSLE ÇALIŞTILAR’
“Örgüt yapılanmasının perde arkasında
dış destek vardır. Nitekim örgütün kod isim ve operasyonel hat/telefon kullanma
gibi gizliliğe ilişkin yöntemler uygulaması, stratejik kurumlarda ortam
dinlemesi yapma, telefon kayıtlarını ele geçirerek yasa dışı dinlemeler
gerçekleştirme ve delil üretme gibi illegal faaliyetlerde bulunması, örgütün
faaliyetlerini bir ya da bir kaç istihbarat servisinin şemsiyesi altında
geliştirdiği düşüncesini güçlendirmektedir. Karşılıklı çıkar ilişkisi,
FETÖ/PDY’nin istihbarat kuruluşlarının etki alanına daha fazla girmesine zemin
oluşturmaktadır.”