16 Ekim 2017 Pazartesi

Baydemir: Kürtler zorla ve zulümle başını hiç kimsenin önünde eğmeyecektir..!

HDP Sözcüsü Osman Baydemir, Kerkük’e saldırının demokrasiye, insanlığa ve Kürtlerin haysiyetine saldırı anlamına geldiğini ve hiçbir Kürt’ün bunu kabul etmeyeceğini söyledi.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) 25 Eylül'deki bağımsızlık referandumu sonrası bazı noktaların hükümete iade edilmesini isteyen Irak ordusu, dün Kerkük'e operasyon başlattı.
Kerkük operasyonuyla ilgili Rûdaw’a açıklama yapan HDP’li Baydemir, "Ortadoğu’daki herkes şunu iyi bilsin; Kürtler zorla ve zulümle başını hiç kimsenin önünde eğmeyecektir. Değerlerine, toprağına ve iradesine sahip çıkacaktır. Koşulsuz bir şekilde Kürtlerin iradesinin tanıması gerekiyor. Demokrasi, insanlığa ve halkın isteğine saygı gösterenlerin, Kerkük halkının iradesine de saygı göstermesi gerekiyor. Kürt halkı 25 Eylül’de iradesini ortaya koydu. Herkesin buna saygı göstermesi gerekiyor” dedi.
Kürt halkının savaş çığırtkanlığı yapmadığını belirten Baydemir, şöyle devam etti:
“Kürt halkı Kerkük, Diyarbakır, Efrin, Mahabad, Sine ve Ortadoğu’nun diğer bölgelerinde hiçbir zaman savaş istemedi. Özgürlük ve eşitlik istiyorlar. Kürtlere karşı her kim düşmanlık besliyorsa şunu çok iyi bilsin, Kürtler hiç kimsenin önünde eğilmedi, köle olmayı kabul etmedi. Kerkük’ün savunulması, halkın iradesinin korunduğu anlamına geliyor. Kerkük’ü desteklemek Kürt ve Kürdistan halkının haysiyetini korumak anlamına geliyor. Kerkük’te sadece Kürtler sandığa gidip oy kullanmadı. Türkmen ve Arapların da sandığa gittiğine inanıyorum. Tüm halk iradesini gösterdi. Herkesin buna saygı göstermesi gerekiyor.”

Baydemir, “Kerkük’e saldıranlar özellikle de Kerkük’te kaos yaşanmasını isteyen Ankara, şunu bilsin, fitne ve fesatla hiçbir güç başarılı olamadı, onlar da başarılı olamayacak. Kürtler ölümle kentlerinden vazgeçseydi, Halepçe’de, Koçgiri’de, Efrin’de ve Kobani’de vazgeçerlerdi. Bu mümkün değil, sadece diyalog yoluyla sorunlar çözülebilir. Bir kez daha herkesin Kürtlerin iradesine saygı göstermesi çağrısında bulunuyoruz.”