18 Nisan 2018 Çarşamba

AB İlerleme Raporunda Kürt Sorunu Çıkmaz Sokak..!


AB ilerleme raporu "Barış Süreci’nin" çökmesinin ardından asayiş durumunun kötüleştiğini belirtirken, aynı zamanda rapor hükümete uyarılarda bulunuyor. AB, terörle mücadeleyi meşru görmekle birlikte bu mücadelenin insan hakları, temel özgürlükler ve hukukun üstünlüğü ilkelerine uygun yürütülmesinin önemine vurgu yapıyor.
Brüksel, barış sürecinin çökmesinden sonra ufukta yeni bir sürecin görünmediğini kaydediyor.
AB Kürt meselesini yıllardır yakından takip ediyor. Avrupa’daki büyük Kürt diasporası ve Güneydoğu’daki vahim insan hakları ihlalleri yıllarca Brüksel-Ankara ilişkilerinde başat bir rol oynadı.
Ancak, Türkiye ile AB arasında Mart 2016’da imzalanan mülteci anlaşmasından sonra Brüksel’in Kürt meselesinde de eleştiri tonunu düşürdüğünü gösteren işaretler var. İnsan hakları dernekleri AB’ni 2015 ve 2016’da Cizre, Şırnak ve Sur’da yaşanan ciddi hak ihlallerine duyarsız kalmakla suçluyor.
İlerleme raporu her yıl olduğu gibi PKK’nın AB terör örgütleri listesinde olduğunu ve PKK’nın terör eylemlerini kınadığını kayıtlara geçiriyor. Ancak sonraki satırlarda işkence ve kötü muamelenin bölgeye geri döndüğü, çok sayıda belediyeye kayyum atandığı, Hasankeyf’in tarihi dokusunun tehdit edildiğini vurguluyor.
Raporun Güneydoğu bölümünde başa çıkan başlıklar şöyle:
PKK’nın terör eylemlerine karşı yerel yetkililer 11 şehrin 47 mahallinde gece sokağa çıkma yasakları ve güvenlikli bölgeler ilan etti. Bunların sadece bir kısmına son verilmiş durumda.
Gece sokağa çıkma yasakları bölgede yaşayan 1.8 milyon insanın sağlık ve eğitim hizmetlerine ulaşımını engelleyerek günlük hayatlarında zorluklara yol açtı.
2015’teki güvenlik operasyonlarında Cizre, Şırnak ve Sur’da bodrum katlarında ölen sivilllerle ilgili soruşturmalardan bir sonuç alınamadı.
İnsan hakları dernekleri ve muhalefet partileri güvenlik güçlerince işlenen vahim insan hakları ihlalleri, işkence, kötü muamele, keyfi tutuklama ve hukuki hakları kullandırmama gibi vakaları rapor etmeye devam ettiler.10 vatandaş Hakkari’de işkenceye maruz kaldıkları için davacı oldu.
Terörle mücadele kanunu çok geniş yorumlanarak Kürt meselesiyle ilgili çalışan gazeteci ve insan hakları savunucularına sınırlamalar getirildi. Kürtçe yayın yapan televizyonlarla dernekler kapatıldı.
STK’lar Hasankeyf’i tehdit eden Ilısu Barajı’nı eleştirmeye devam etti. Diyarbakır’ın Sur ilçesinin bazı bölümleri halka hala kapalı tutuluyor. Yerlerinden edilenlerin sadece küçük bir bölümüne yeni konut tahsis edilebildi.
Yargısız infaz ve kayıp kişilerle ilgili hala kapsamlı ve tutarlı bir yaklaşım bulunmuyor. 1990’larda kaçırılan kişilerle ilgili 20 yıl zaman aşımı sınırına kısa bir süre sonra ulaşılacak. 34 kişinin öldüğü 2011’deki Roboski/Uludere davası AİHM’nde devam ediyor.
Kasım 2017 itibariyle 93 belediye başkanı ya da eşbaşkanı uzaklaştırıldı ya da tutuklandı. Bunların 22’si serbest bırakılırken 71’I hala tutuklu. Kayyum atanan belediye sayısı 33’ten 99’a yükseldi.