Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY)
başkenti Erbil'de Goran binasında referandum ve Türkiye, İran ile Irak'ın
açıklamalarına ilişkin Sputnik'e konuşan Goran (Değişim) Hareketi Polit Büro
Üyesi Karvan Haşim, Goran'ın referandum tavrını şu sözlerle açıkladı:
"Goran referandumun şimdilik
yapılmasına karşı çıktı. Ertelenmesini istedi. Çünkü koşullar uygun değildir
dedik. Siyasi ve ekonomik sorunlar ve komşu ülkelerinde durumu ortada iken ve
uluslararası konjonktür uygun değilken 'Referandum şimdi yapılmasın' dedik.
Ancak referanduma gidilmesine bir gün kala 'Evet oyunu kullanın' demedik.
Seçmenlerimize sadece 'Referandumda özgürsünüz' dedik. Evet, hayır ya da
boykota yönlendirmedik. Fakat Goran lideri Ömer Seyit Eli referandumda evet oyu
kullandı ve bunu açıkladı. Kürdistan parlamentosu aktif bir şekilde çalışsa ve
ekonomik, siyasi sorunlar çözülse o zaman devletler Kürdistan'ı dikkate
alırlar. Olumlu bir faktör olur.
'GORAN KURULDUĞUNDAN BARİ BAĞIMSIZ
KÜRDİSTAN İSTİYOR'
Goran kurulduğu günden yana bağımsız bir
Kürdistan devleti istiyor. Kürdistan için bazı şeylere ihtiyaç vardır. Bazı
kurumların açılması lazım. Bir de yönetim şekli nasıl olacak onun belirlenmesi
lazım. Demokratik mi yoksa nasıl bir devlet sistemi? Her şeyden önce bunun
belirlenmesini istiyoruz ve güçlü bir ekonomi kurulmasını istiyoruz.
Koşullarının uygun olmasını talep ediyoruz."
'UMARIZ AMBARGO UYGULANMAZ'
Türkiye ve İran'ın ekonomik ambargo
uygulanabileceğine dair açıklamalar yapmasını da değerlendiren Haşim, şöyle
konuştu:
"Kürdistan bağımsızlığa gidecekken
Türkiye, İran ve Irak tepki gösteriyor. Şimdi de ekonomik ve askeri olarak
tehditler savuruyorlar. Irak hükümeti, Erbil ve Süleymaniye havayollarını
uluslararası uçuşlara kapatacağını açıkladı. Biz umut ediyoruz ki başta Irak
devleti başta olmak üzere hiçbir ülke bize yönelik ambargo yapmaz. Şimdiye
kadar Irak devleti sınır kapılarımıza yaklaşmadı. Türkiye devleti resmi bir şekilde
'Biz Kürdistan halkını aç bırakacağız' demedi. Irak ve komşu ülkelerle kardeşçe
yaşamak istiyoruz. Bize yönelik herhangi bir ambargo yapmalarını istemiyoruz.
Irak devleti daha önce çok kez açıkladı Kürdistan devleti kurulmasın diye. Irak
hükümeti, sorunları barışçıl bir diyalogla çözmedi. Askeri ve ekonomik
yaptırımlar çözüm getirmez. Irak devleti 140. madde kapsamına giren
tartışmaları bölgeler sorununu çözebilmeli. Çözsün ki krizler çıkmasın.
Kürdistan parlamentosu açılmadı. Bir heyetin gideceğinden haberim yok. Irak
devleti federal bir Kürdistan'a izin veriyor ama bağımsız Kürdistan'a karşı
çıkıyor Biz Irak'la müzakereler ederek istediğimiz noktalara gelebiliriz.
"
'GORAN'IN TAVRINDAN DOLAYI KATILIM DÜŞÜK
OLDU'
Öte yandan Kürdistan Demokrat Partisi
(KDP) Meclis Grup Başkanvekili Tarık Gerdi ise referandum sonuçlarından memnun
kaldıklarını dile getirerek, "Referandum kesin sayım sonuçları iki gün
sonra açıklanacak. Halkımız tercihini referandumda kullandı. Ulusal görevini
yaptı. Bağımsızlık istediğini gösterdi. Referandumda Duhok tamamen evet dedi.
Erbil'de de evet oyları yüzde 86 çıktı. Ancak Süleymaniye'de evet oyu ve
katılım sayısı beklenenden az çıktı. Bunun nedeni ise Goran hareketinden
kaynaklı oldu. Goran'ın tavrından dolayı referandumda katılım düşük oldu"
dedi.
'10 YIL DAHA SAVAŞSAK SORUNLAR ÇÖZÜLMEZ'
Türkiye, Irak ve İran'a barış mesajları
gönderen Gerdi, "İran, Irak ve Türkiye'nin bize yönelik mesajları sertti.
Ancak ABD, Rusya, Fransa ve Almanya'nın mesajları yumuşaktı. Biz diyoruz ki
savaşlar, kavgalar sorunları çözmez. Araplara diyoruz ki sorunların çözümünün
tek adresi müzakereler ve diyalogdur. Biz 10 yıl daha savaşsak sorunlarımızı
çözemeyiz. Bir sonuca varamayız. İllaki müzakere etmek istiyoruz. Biz Irak'ın
parlamentosuna, askerine ve yetkililerine sesleniyoruz. Gelin müzakereler
edelim sorunları çözelim." şeklinde konuştu.
'KOMŞU ÜLKELERLE KARDEŞÇE YAŞAMAK
İSTİYORUZ'
IKBY Referandum Yüksek Müzakere Heyeti
üyesi ve aynı zamanda Hristiyanların desteklediği Demokrat Betnahrin
Partisi'nin genel sekreteri Romeo Hakari, referandum sonuçlarının kendilerini
sevindirdiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Referandumdan önce müzakere heyeti
olarak Bağdat'a gittik. Ancak bir sonuç elde edilmedi. Biz yine de Bağdat ile
müzakereler yapmak istiyoruz. Sorunlar barış ve diyalogla çözülmelidir.
Türkiye, Irak ve İran'ın bölgeye yönelik ambargo tehditlerini doğru bulmuyoruz.
Umarım ambargolar olmaz. Komşu ülkelerle kardeşçe yaşamak istiyoruz. "
Referandumdan önce tüm azınlıkların
haklarının korunması yönünde kararlar alındığında dikkat çeken Hakari,
"Referandum Yüksek Konseyi olarak azınlıkların temsilcileri ile
referandumdan önce bir toplantı yaptık.Toplantıda etnik ve dini azınlıkların
yetkilileri ile bir görüşme yaptık ve haklarının güvence altına alması yönünde
teminat verdik. 16 maddelik bir anlaşma imzaladık. Anlaşmayla Türkmen, Arap,
Asuri, Kakai, Şebek ve diğer azınlıkların haklarının koruması konusunda bir
anlaşma yaptık. Azınlıklar bu anlaşmadan memnun kaldılar. Kürtler, Hristyanlar,
Türkmenler ve Araplar Kürdistan'da kardeşçe yaşıyorlar. Azınlıklar Kürdistan
parlamentosunda temsil ediliyorlar. Referandum Yüksek Müzakere heyetinde
Türkmenler ve Hristiyanların temsilcileri de yer aldı" dedi.