Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup
Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, Avrupa Konseyi Eşitlik ve Ayrımcılığa Karşı
Komisyon’a Türkiye’de Kadın Hakları İhlalleri Raporu’nu sundu. Hazırlanan 17
sayfalık raporda, Türkiye’de bir yılı aşkın süredir devam eden OHAL’in
kadınlara etkisi, sokağa çıkma yasakları süresince kadın hakları ihlalleri,
seçilmiş belediye eşbaşkanlarının tutuklanması ve atanan kayyumlar, kadına
yönelik şiddet, çocuk istismarı, kadın milletvekillerinin tutukluluğu,
cinsiyetçi eğitim politikaları gibi konulara yer verildi.
Raporda paylaşılan verilere göre, KESK’e
bağlı 11 sendikadan ihraç edilen toplam 3 bin 100 kamu emekçisinin 600’den
fazlasının kadın olduğu belirtildi. Rapordaki verilerden bazıları şöyle:
“Üniversitelerden ihraç edilen 4 bin 811 akademisyenin 5’te biri kadındır.
Kadınların kurdukları kurumlar ve derneklerin çalışmaları da engellenmiştir.
OHAL döneminde 11 kadın derneği, 1 çocuk hakları derneği kapatılmıştır. En az
30 kadın gazeteci gözaltına alınmıştır.”
Raporun “Sokağa Çıkma Yasakları
Süresince Kadın Hakları İhlalleri” bölümünde ise, 2015 yılının temmuz ayında
Kürdistan’da ilan edilen sokağa çıkma yasakları boyunca en ciddi insan hakları
ihlallerinin kadın ve çocuklara yönelik olduğu belirtildi. Rapora göre, 85
DBP’li belediyeye kayyum atandığı, DBP’li belediye eşbaşkanları ve Meclis
üyelerinin ya tutuklandığı ya da görevden uzaklaştırıldığı hatırlatıldı.
Tutuklu kadın milletvekillerine yer verilen raporda, kadın milletvekili
sayısının yüzde 14,29 olduğu Meclis’te HDP’nin yüzde 36.36 oranında kadın
temsili oranı olduğu hatırlatılarak, tutuklu 9 HDP’li vekilden 5’inin kadın
olduğu belirtildi.
Kadına yönelik şiddet
Rapora göre, 2017’nin ilk yedi ayında
erkekler 170 kadını öldürürken, 50 kadına cinsel saldırıda bulundu, 126 kadını
taciz etti, 215 kız çocuğuna cinsel istismarda bulundu ve 237 kadına şiddet
uyguladı. Türkiye’de kadınların siyasetçilerin ve kamu görevlilerinin
cinsiyetçi ve ayrımcı sözlerine maruz kaldığının belirtildiği rapora göre; bu
söylemler, son dönemlerde gündelik hayatta, sokakta, kamusal her türlü alanda,
kadınlara yönelik erkek şiddetinin ve tacizin artmasına neden oldu.
Dini cemaatler istismarın sebebi
Özellikle dini cemaatlere ait veya
Kur’an kurslarına bağlı pek çok okul ve yurdun açılmasının sonuçlarına
değinilen raporda, istismarına karşı hiçbir önlemin alınmaması neticesinde
birçok çocuk istismarı vakasının yaşandığı belirtildi. Mülteci çocukların da
istismara en açık gruplardan birini oluşturduklarının belirtildiği raporda,
Türkiye’de eğitimin giderek dinselleştirildiği ifade edildi. Raporun sonuç
bölümünde Avrupa Konseyi’ne şu çağrı yapıldı: “Kadın hakları alanında Avrupa
Konseyi son yıllarda pek çok önemli sözleşme ve belge ortaya koymuştur.
Türkiye’deki kadın hakları ihlallerine karşı Türkiyeli kadınlarla dayanışma
içinde mücadele etmek, bugün her zamankinden daha önemlidir.”