23 Eylül 2017 Cumartesi

Sorun Kürtlerin Özgürlüğü Söz Konusu Olunca İlhakçı ve İşgalci faşist Gerici Bölge devletlerin İttifakı İçinde Hareket etmeleri Teferruat Oluyor..!

Fırsat bulduklarında bir birlerinin gözünü oyan Kürdistanı dörde bölerek işgal ve ilhak ederek egemenlikleri altında tutan Irak, İran, Suriye ve Türkiye Kürtlerin eşitlik ve özgürlük istemleri karşısında aynı kulvarda buluştular.
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nin (IBKY) “bağımsızlık referandumu” kararı, Ortadoğu’da bir birinin altını oyan dört ilhakçı dört ülkeyi bir araya getirdi. Mesud Barzani’nin ısrarı, kısa süre önce Başika’daki birlik nedeniyle birbirine karşı sert açıklamalar yapan Irak ile Türkiye’yi aynı noktada buluşturdu. Irak Genelkurmay Başkanı Osman Ganimi referandum konusunun askeri boyutunu görüşmek üzere Ankara’ya geldi. Suriye’deki Beşşar Esad rejiminin bile Barzani ile yarış içine giren PYD’nin ABD desteğinde güneye ilerlemesi nedeniyle referanduma tepkili olduğu dile getiriliyor. Irak ve Suriye’deki gelişmeler Ortadoğu’da farklı ittifakları gündeme getirdi. Türkiye ile İran; önce Suriye ardından Irak’taki gelişmeler nedeniyle askeri düzeyde görüşmelere başladı. Musul’a yönelik Irak merkezi yönetiminin operasyonu sırasında Başika’da bulunan Türk birliği nedeniyle iki ülke arasında yaşanan sorunlar Barzani’nin referandum ısrarı yüzünden ötelenmiş durumda. Referandum Ortadoğu’daki dört ülke açısından şu tespitleri ortaya çıkardı.
-Türkiye, Suriye’deki iç savaşın ilk 4 yılında tamamen zıt görüşleri savunan İran’la Astana sürecinde yakınlaştı. Tarihinde ilk kez ağustos ayında İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri Ankara’da temaslarda bulundu. İran kendi ülkesindeki Kürt nüfus needeniyle referandumun yapılması durumunda bölgeyle tüm ilişkilerini askıya alacağını, sınır kapılarını kapatacağını açıkladı. Türkiye’nin referanduma ilişkin “gayrimeşru” yaklaşımı iki ülkenin bu konuda aynı noktaya gelmesini sağladı.
-İran’la iyi ilişkileri bulunan Irak’ın Şii ağırlıklı yönetimi, Türkiye ile geçen yıl Başika’daki Türk askeri birliği nedeniyle uzun süre demeçler yoluyla sert tartışmaya girdi. Referandum nedeniyle Ankara ve Bağdat yönetimi hızla temas kurdu ve aynı noktada buluştu. BM’nin Genel Kurulu nedeniyle Türkiye, İran ve Irak dışışleri bakanlarının biraraya gelmesinin ardından dün, Irak Genelkurmay Başkanı Ankara’ya gelerek Orgeneral Hulusi Akar’la görüştü. Görüşmede referanduma karşı askeri işbirliğinin altyapısı ele alındı.
-Türkiye Suriye’deki Beşşar Esad rejimiyle İran ve Rusya üzerinden temas kuruyor. Esad rejimi, ülkesindeki PYD/ YPG’nin Barzani’yle rekabet içinde bulunduğunu, bu nedenle önümüzdeki süreçte özerklik ilan edeceğini değerlendiriyor. ABD desteğini de sağlayarak Suriye’nin güneyine doğru ilerleyen YPG’nin bu tutumu Suriye için son haftalarda en kritik bölünme sorunu olarak algılanıyor. Esad rejimi, ülkesindeki Kürt nüfusun orantısız destekle Barzani’ye rakip olmasını ve referandumu bütünlüğü açısından rahatsız edici buluyor. Barzani’nin referandum ısrarı, çevresindeki dört ülkeyi; aralarındaki sorunlara karşı bir noktada aynı çizgiye gelmelerini sağlamış oluyor.
‘Bölge için tehdit’
Genelkurmay Başkanlığı, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile Irak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Osman Ali Ferhud El- Ghanimi görüşmesi ile ilgili yazılı basın açıklaması yaptı. Kuzey Irak’taki bağımsızlık referandumunun “gayri meşru” olarak tanımlandığı açıklamada, görüşmede referandum başta olmak üzere bölgenin güvenliği ve istikrarını tehdit eden gelişmeler, bölgenin güvenliği ve istikrarının korunmasına yönelik işbirliği alanları konularında görüş alışverişinde bulunulduğu ifade edildi.
Erdoğan da İran'a gidiyor
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 4 Ekim’de İran’ı ziyaret edecek. İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri, ağustos ayı ortasında Ankara’ya gelmişti. 25 Eylül öncesinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı Tahran’a davet eden ve “Bu güçlü bir mesaj olur” diyen Bakıri’nin davetine Ankara’nın “durum hassas” diyerek olumlu yaklaşmadığı ve kamuoyu önünde sert mesaj vermek istemediği öğrenilmişti. Görüşmelerde İran’ın referanduma karşı Ankara ile “ortak ve güçlü” mesaj verme önerisine Türkiye’nin yanaşmadığı ve İranlı muhataplara, “Kamuoyu önünde yapmıyoruz ama aslında girişimde bulunuyoruz, siz bilmiyorsunuz. Kamuoyu önünde Türkiye’nin vereceği bir mesaj IBKY’de ters tepebilir; referandumdan hiç vaz geçmeyebilirler” mesajını verdiği belirtilmişti. Erdoğan, ABD dönüşünde, İran’ın Kuzey Irak referandumuna karşı olduğunu dile getirdi ve “İran’ın kararı bizimle örtüşüyor. Geleceğe yönelik bazı yaptırımlar konusunda İran ile adımları atmamız lazım ki geri adım atılmasın” dedi.
Bağımsızlık referandumunun yapılması kararlılığının ardından bütün faşist gerici güçler Kürtlere akıl vermekten olmadı tehdit ve şantaj yapmaktan geri kalmadılar. Tamda Kürt ulusunun zoraki yaratılmış ve Kürt ulusunu yok sayan ve ayrı devlet kurma dahil politik taleplerini yok sayan inkarcı ve imhacı yok sayama dayatmasını parçalanması için tüm Kürt güçleri ,devrimci-demokrat ve sosyalistlerin aynı kulvarda buluşmaları ve: Bimre Koleti Biji Azadi Şiarını yükseltmeleri gerekiyor.

Amasız Fakasız Kürt Ulusuna Kendi Kaderini Tayin Etme..!