21 Ağustos 2017 Pazartesi

AKP döneminde kadınlar çalışma yaşamından uzaklaştı: 1 milyon kadın eve kapandı..!

Ülkedeki en büyük KOBİ yapılanması ve iş dünyası çatı örgütü tarafından yapılan bir araştırma, hayatın tüm alanlarında olduğu gibi çalışma alanında görünmeyen bir elin kadını toplum dışına ittiğini, eve kapanmaya mahkum ettiğini ortaya koydu. Bu araştırmaya göre 2015’te, eşinin çalışmasını isteyenlerin sayısı 2007’ye göre yarıya indiği halde 1.1 milyon kadın iş yaşamından uzaklaşmak zorunda kaldı. Kadınların işten uzaklaşmalarındanki en büyük etken ise çocuk ve yaşlı bakımı zorunluluğu.
Cumhuriyet’ten Olcay Büyüktaş’ın haberine göre, Bünyesindeki İş Dünyasında Kadın Komisyonu (İDK) aracılığıyla 2007’den bu yana kadınların eğitime, iş hayatına ve siyasete katılımını teşvik eden çalışmalar yürüten Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), bu yılsonunda üçüncüsü yayımlanacak olan İş Dünyasında Kadın Raporu’nun ikinci faz sonuçlarını açıkladı. Prof. Dr. Oğuz Karadeniz ve Prof. Dr. Hakkı Hakan Yılmaz tarafından hazırlanan şu noktalara dikkat çekildi.
* 2017’de mart itibarıyla, yoksul hanelerde bakıma muhtaç yaşlı ya da engelliye bakan 485 bin kişiye bakım ödeneği verilmesine rağmen, bu kişiler profesyonel bakıcı olmadığı için sosyal güvenceleri yok.
İlgili: Vali yardımcısı kocasının şiddetinden kaçan kadın çocuğuyla birlikte kimlik değiştirdi!
Çalışan da az kazanıyor
* Nitelikli bakım elemanı ihtiyacı çok yüksek olan Türkiye’de, bakım sigortasının kurulması ve etkin bir şekilde uygulanması halinde, kısa dönemde söz konusu hizmetlerde çalışacak ilave 500 bin kadın, uzun dönemde ise yaşlanan nüfus ile birlikte 1 milyon kadın için ilave istihdam sağlanabilir. İşgücü piyasasından uzaklaşan kadınlar da geri dönebilir.
* Evlilik ve eşinin isteği ile işten ayrılanların sayısı 2007-2015 arasında yarı yarıya azaldı. 2007 yılında 1 milyon 200 binin kadın eşinin isteği üzerine işten ayrılırken, bu rakamın 2015 yılında 588 bine düştü.
* Kadınların yüzde 45.6’sı 1.000 TL’nin altında aylık alırken, bu oran erkeklerde yüzde 31.
* Türkiye’de; kadın, erkeğe göre 1 puan daha yoksul ve aradaki ücret farkı çok daha yüksek seviyede.
* Çalışan kadınların toplamda yüzde 7.2’si yarı zamanlı çalışırken, bu oran en düşük gelir grubu olan 830 TL ve altındaki grupta yüzde 15.9’a kadar çıkıyor.
* Ek iş arayan kadınların yüzde 40’ının yine en düşük aylık gelir elde eden gruptan olması dikkat çekti.
İlgili: Polise ait zırhlı araç, bir kişiyi daha ezerek öldürdü
* Kadınlar iş aramama nedeninin belirgin bir şekilde ev işi ve bakım yükümlülükleri olduğunu söyledi.
* Yüzde 8 yaşlı nüfus oranı ile AB (Yüzde 19.2) ortalamasının çok altında olan Türkiye’de yaşlılık harcamalarına ayrılan pay yüzde 48 ile 28 AB üyesi ülkenin de üzerinde.
* Dul ve yetim aylıklarına ayrılan pay AB ortalamasının neredeyse iki katı.
* Kadınların işgücüne katılımını kolaylaştıracak çocuk, yaşlı ve engelli bakım hizmetlerine yönelik sosyal güvenlik harcamalarına Türkiye daha az kaynak ayırıyor.
* Aile ve çocuk harcamalarında söz konusu payın AB ortalaması yüzde 8.55 iken, Türkiye’de bu oran yüzde 3.12’ye düşüyor. Bu tablo genç nüfusa sahip Türkiye’nin, aileye ve çocuğa yönelik sosyal güvenlik mekanizmalarını daha etkin kullanmasını zorunlu kılıyor.
Sosyal harcamalar artmalı
Ülkende sosyal devlet olunması için daha fazla kaynak ayrılması gerektiğine dikkat çeken TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu kadınların, sosyal bir devletin sağlaması gereken temel ihtiyaçlar nedeniyle çalışma hayatından uzaklaşmaları kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Kadooğlu, kurumsal bakım hizmetlerine olan talebin artmasına karşın, kreş sayısının yetersizliği, kreş ücretlerinin yüksekliği ve hizmet kalitesine olan güvensizliğin de çocuk bakımında annelere ek sorumluluklar yüklediğini hatırlattı. TÜRKONFED İDK Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık da Gayrisafi yurt içi hasılanın yılda sadece yüzde 1’lik kısmının yaşlı ve engelli bakımı için ayrılması halinde, da istihdam artışı sağlanabileceğini de ifade etti.