Mustafa Özenç, 1959 Samsun doğumlu.
Adana da mühendislik eğitimi gördü.Devrimci Yol hareketinin aldığı karar
uyarınca 12 Eylül e karşı silahlı direniş başlatmak için bir grup arkadaşıyla
kırsal alana çekildi.
Tarsus Karabucak orman arazisinde çıkan
çatışmada yakalandı.
İlk gözaltına alındığı karakolda üstünde
sakladığı silahını çekip çatışmaya girerek dört güvenlik görevlisini öldürdü ve
daha sonra yapılan operasyonlarda yakalandı.
20 Ağustos 1981 de Adana Cezaevi'nde
idam edildi.
Mustafa ÖZENÇ'in idam edilmeden
önce,babasına yazdığı mektup:
idam edilmeden 45 dakika önce yazdığı
mektup ailesine yeni ulaştı. 75 yaşındaki kalp hastası babasına mektubu
gösteremiyorlar ve o amca bu mektup için hala üzülüyor...
27 yıl sansür yemiş sakıncalı(!) mektup
şöyledir:
"Sevgili babacığım,
sizlere bu satırları yazmamın en önemli
nedeni kendinizi benim için suçlamamanız ve bu konuda soğukkanlı davranmanıza
katkıda bulunabilmek istememdir. sizler elinizden geldiğince bana destek olup
iyi bir şekilde yetişmeme çalıştınız. ancak içinde bulunulan toplumsal şartlar
benim ister istemez bir tercih yapmamı gerektirdi.
bu tercih bir yanda sermaye ve onun
uşaklığını yapan faşist güçler, diğer yanda emekten yana olan güçler arasında
söz konusu idi. ben de seve seve bugüne kadar uzanan sonuçlarını gördüğüm halde
faşizme karşı emekten yana olmayı seçtim. ve doğru bildiğim değerler uğrunda
onurluca savaştım. (...)
hiçbir baskı veya cebir karşısında bir
an dahi inandığım değerlere ihaneti düşünmedim. sizler beni anlamak için her
şeyden önce yaşamalısınız. (...) sömürü ve zulüm düzeni sürdüğü müddetçe bu
savaş yok edilemez.
inkâr etmek gerçekleri de değiştirmez.
er ya da geç bu bozuk düzen tüm pislikleriyle tarihin çöp sepetine atılacaktır.
bu uğurda gelen ölüm de, nereden gelirse gelsin hoş geldi, sefa geldi."
Oğlunuz; Mustafa Özenç
.................
Bugün 20 Ağustos, Mustafa Özençin adana
zindanında idal edildiği gün. İdam edilişinin 36.yılında Mustafa Özençi
saygıyla anıyoruz.
O Büyük Gün Geldiğinde
O büyük gün geldiğinde
Ben kimbilir kaç yıldan beri
Ebedi yatağımda, toprağın
derinliklerinde
Sonsuz bir uykuda olacağım.
Fakat alınca ne zamandır beklediğim
haberi,
Uyanıp, sesimi kimse duymadan
O büyük zaferin tarifsiz coşkusuyla,
Kara toprağın altından ben de
haykıracağım.
Unutulup geçmişte kalan acı dünü,
Kimbilir belki bir kış günü,
Üzerimi yorgan gibi kaplayan,
Bembeyaz karın soğuğundan,
Ya da sonbahar mevsiminde,
Kemiklerime işleyen yağmurdan duyacağım.
Ve milyonları saran o doyulmaz sevince
Ben de sessizce ortak olacağım.
Mevsim ilkbahar, sıcak bir yaz olsa da
Gece gündüz farketmez ben her zaman
hazırım.
Adımın yazıldığı taş bile yıkılsa da,
Kalmamış da olsa bu dünyada mezarım,
Hatırlayıp tek canlı gelmese başucuma,
O müjdeyi ben doğadan alacağım.
Nasırlı ellerce yaratılan o görkemli
bayrama,
Hiç kimse farketmeden ben de
katılacağım.
MUSTAFA ÖZENÇ