;28 Şubat darbesi ile yıkılan,'Bin
operasyon yaptık' diyen Mehmet Ağar'ın içişleri bakanı olduğu, Çiller örgütü
diye bilinen KGB (Kamu Güvenliği Teşkilatı) gibi illegal örgütlenmelerle,
Kürtlere karşı 'kirli savaşın', siyasi cinayetlerin, faili meçhullerin
başbakanı olarak bilinen, Refahyol hükümeti döneminden bu yana milli görüş
tabanına da yakın olan Çiller, şimdi yeniden sahneye sürülüyor.
MİT'in 17 Kasım 1996'da hazırladığı
"Çiller Örgütü" Raporu Kaynak Yayınları tarafından basılmıştı. Rapora
göre Tansu Çiller, Özer Çiller, Fethullah Gülen, Mehmet Ağar, Mehmet Eymür,
Abdullah Çatlı ve Haluk Kırcı aynı örgütün üyesiydi... Bknz
http://demokratikcerkeshareketi.org/node/196
Siyasete nokta koyduğu dönemden sonrada
Recep Tayyip Erdoğan ile her zaman yakın ilişki içerisinde olduğu ve zaman
zaman fikir alışverişi her davetine katıldığı biliniyor...Cumhurbaşkanlığı
Külliyesi'nde düzenlenen resepsiyona katılan Çiller çiftini, Cumhurbaşkanı
Erdoğan ve Emine Erdoğan kapıda karşılamıştı. Çiller Yenikapı'da düzenlenen
Demokrasi Mitingi'ne de katılarak destek vermişti.
En son olarak 15 Temmuz Şehitleri
Köprüsü'nde düzenlenen anma törenine katılan Çiller, Şehitler Makamı açılışında
protokol alanında en ön sırada yer almış ardından Ankara'da TBMM bahçesindeki
törende de Erdoğan’ın yanında kendini göstermişti…
Yani Çiller Erdoğan’a hiç uzak
durmadı..Referandumda “EVET” oyu verdi!. Şimdi diğer müttefik, Bahçeli ile
birlikte başkan yardımcılığına aday gösterilecek..Necmettin Erbakan-Tansu
Çiller birlikteliğinden Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi arifesinde Recep
Tayyip Erdoğan-Tansu Çiller birlikteliğine..
Böyle bir hamle ile Akşener’in kurmaya
çalıştığı partinin direncini ve merkez sağdaki etkisini kırmayı planlıyorlar.
2019 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde belli
ki, eski ve yeni çeteler ittifakın zorunluğuna inanıyorlar..
**
Hürriyet'ten Nuray Babacan'ın haberine
göre, AK Parti'de art arda yapılan MYK ve MKYK toplantılarında, 2019
seçimlerine ilişkin rotayı belirlemek için yapılmasına karar verilen yeni
araştırmanın konusu, bu kez parti tabanını değil, muhaliflerin talep ve
tercihlerini öğrenmek olarak belirlendi. Bunun en önemli nedeninin, yüzde 51'e
ulaşmak için kimlerden destek alınabileceğini saptamak olduğu belirtiliyor. AK
Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geniş bir
yelpazeyi kucaklamak için sürpriz isimlerden başkan yardımcısı belirleyeceği
iddia ediliyor.
AK Parti kulislerinde, güncel ekonomi ve
dış politika sorunları kadar, 2019'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve genel
seçimler de konuşuluyor. Bu seçimlerde ilk kez partiler yüzde 50 barajıyla
yarışacağı için cumhurbaşkanı adaylarının yarışı, partilerin yarışından daha
büyük önem taşıyacak. Bu nedenle son yapılan araştırmalarda oyu yüzde 46-48 bandında
çıkan AK Parti'de, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalmaması için kafa
yoruluyor.
'ÇİLLER'İN CUMHURBAŞKANLIĞI
PROGRAMLARINA SIKÇA DAVET EDİLMESİ İŞARET'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, MHP'den
ayrılarak yeni parti kurma çalışmalarına hız veren Meral Akşener faktörünü de
hesaba katarak, seçim sürecinde başkan yardımcılarını farklı kesimlerden
belirleyeceği ve böylece daha geniş bir yelpazeyi kucaklamayı planladığı iddia
ediliyor.
Kulislerde, başkan yardımcısı aday adayı
olarak eski başbakan Tansu Çiller, MHP Lideri Devlet Bahçeli gibi siyasilerin
isimleri dillendiriliyor. Çiller'in son dönemlerde, Cumhurbaşkanlığı'nın
programlarına sıkça davet edilmesi de bunun habercisi olarak yorumlanıyor.
Ancak bu senaryonun en büyük eksiğinin, kritik dönemlerde parti için büyük önem
taşıyan Kürt oylarının tamamen kaybedilmesi olacağı yorumu yapılıyor.
AR-GE'YE TALİMAT
Bu nedenle seçime giderken, kimlerle
ittifak yapılacağı ve dışarıdan kimlerin desteğinin alınacağının önemine vurgu
yapılıyor. AK Parti AR-GE Başkanlığı'na, partiye oy vermeyen kitlenin tercih ve
taleplerinin belirlenmesi için araştırma yapmaları konusunda talimat verildi.
Bu talimatın nedeninin, ‘destek verecek yeni kitle arayışı' olduğu
belirtiliyor. Genç seçmen oylarındaki azalmanın önüne geçmek için yerelde ‘genç
başkan ve genç parti yöneticisi' belirleme çabasının da aynı nedenden
kaynaklandığı ifade ediliyor.
2. PARTİ ÇIKMA OLASILIĞI
AK Parti kulislerinde kafa yorulan
ikinci konu ise 2019 seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı'nın kazanılmasına karşın, partinin
ikinci çıkma olasılığı. Bu az bir olasılık olarak görülse de yok sayılamıyor.
Cumhurbaşkanının partisinin, parlamentoda ikinci çıkması, uygulamada ciddi
sıkıntı yaratacak. Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinden, bütçesine kadar birçok
konuda önüne engel konulabilecek ve hareket kabiliyeti azalacak.
'YALOVA SENDROMU'
AK Parti'de, iki yıl içinde doğru
strateji izlenmezse, 2014'teki Yalova belediye seçimleri ile Balıkesir belediye
seçimlerindeki ittifaklarla karşılaşılabileceği konuşuluyor. O dönemde Yalova
seçimleri tekrar edildiğinde muhalif partiler tek cephe oluşturarak Yalova'yı,
AK Parti'den almıştı. Benzer durum Balıkesir'de de yaşanmış, bu kez ittifak,
MHP'li aday üzerinde yapılmıştı. Parti kulislerinde bu olay, ‘Yalova sendromu'
olarak anlatılıyor.