
Varlık sebebini yaşama, tartışma, karar
alma gücünü yitiren toplum, sürü topluluğu gibi her yöne savrulan toplumdur. Bu
durum kullanılmalara, düşürülmelere, sömürülmelere doğru götürülmek anlamına
gelir. Kapitalizmin en büyük tahribatlarından biri de, bireyi toplumu devlet
işlerine müdahale etme, onu kendi çıkarları için değiştirip dönüştürme anlamına
gelen politikasız bırakmaktadır.
Politika kendi birey ve sınıf varlığını
korumayı bilme, tartışma ve karar alıp bu kararları uygulayabilme sanatıdır.
Bir toplum veya birey bu sanattan yoksun bırakıldığı oranda ise, o artık
köleleşmeye, sömürülmeye, asimilasyona terk edilmiş demektir. Toplum kendi
varlığını sürdürebilmesi için tartışabilmesi yani, devlet işlerine karışması
müdahale etmesi yani politika yapabilmesi, kendini ve çevresini bu yolla
tanıyabilmesi demektir. Eğer aldığı kararları kendi uygulayabiliyor kararlarına
göre yaşayabiliyorsa, toplum olarak özgürce yaşayabiliyor demektir.
Politik birey ve toplumlar demek, kendi
özlerine göre yaşayan toplumlar demektir ki, kapitalizm gibi talancı, katliamcı
bir sistemin hiçbir meşruluğu ve sürdürülebilirliği kalamaz. Bundandır ki
sömürüden önce ilk işleri, bireyleri ve toplumları politikasız bırakmaktır.
Buda toplumun kendi silahına göre yaşamasını değil, başkalarının silahlarına
göre yaşamasını ifade etmek anlamına gelir. Dolayısıyla kendi varlık sebebini
yitiren toplumlar, özgürlüğünü yitiren, çaresini yitiren toplumlar oluyorlar.
Tartışamıyor, kararları ortaklaştırıp
uygulayamıyorsa birey ve toplumlar, demokratik politikada anlamını yitiriyor
demektir. Zira politika bir yerde tartışarak karar almak ve bu doğrultuda
örgütlenip devlet işlerine müdahale ederek özgürleşmektir. Politikadan mahrum
bırakıldığımız oranda ise kendi varlığımızı koruyamaz, çaresizliğimiz hep bir
çara haline gelir ki köleleşmeyi kendi ellerimizle kaçınılmaz kılmış oluruz.
Nasıl ki kapitalizm birey ve toplumların varlığını yitirip çaresiz bıraktıysa,
birey ve toplumlarda varlıklarını kazanmayı bilip, çare olabilmeyi başarabilmelidir.
En büyük çaresizlik bilinçsizlik, örgütsüz olmak ve bunun sonucu ise kölece
yaşamaktır.