Bugüne kadar dokunulmazlıkları
kaldırılan 54 HDP’li vekilden 26’sı gözaltına alındı, 12’si ise tutuklandı.
Gözaltına alınıp bırakılan HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, HDP’li
vekillere yönelik operasyonların AK Parti’nin “Evet” kampanyasının bir parçası
olduğunu söyledi.
Meclis’ten geçtiğimiz Mayıs ayında kabul
edilen ve Haziran’da onaylanarak yürürlüğe giren “dokunulmazlıkların
kaldırılması” düzenlemesi, HDP’li milletvekilleri için gözaltı ve tutuklamalara
dönüştü. AK Parti, MHP ve CHP’li vekillerin de yüzlerce dosyası bulunmasına
rağmen yargı sadece HDP’liler için harekete geçti. 4 Kasım 2016’da eşzamanlı
başlatılan operasyondan bu yana dokunulmazlığı kaldırılan ve aralarında eş
genel başkanların da bulunduğu 54 HDP’li vekilden 26’sı gözaltına alındı, 12’si
tutuklandı.
11 VEKİL HALA TUTUKLU
4 Kasım’da gece yarısı evlerine
düzenlenen polis baskınıyla gözaltına HDP Eş Genel Başkanları Selahattin
Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Grup Başkanvekili İdris Baluken, Diyarbakır
Milletvekili Nursel Aydoğan, Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, Şırnak
milletvekilleri Ferhat Encu ve Leyla Birlik, Hakkari milletvekilleri Nihat
Akdoğan, Selma Irmak ve Abdullah Zeydan, çıkardıkları mahkemece tutuklandı. 13
Aralık’ta da gözaltına alınan HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel ve Kadın Meclisi
Sözcüsü Besime Konca da tutuklanarak cezaevine konuldu.
HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik, 2
ay tutuklu kaldıktan sonra 4 Ocak'ta tahliye edildi.
Yurtdışında bulunan Şırnak Milletvekili
Faysal Sarıyıldız ve Van Milletvekili Tuğba Hezer Öztürk için ise yakalama
kararı çıkartıldı.
BİR HAFTADA 10 GÖZALTI
Anayasa değişikliği teklifinin
Meclis’ten geçmesinden sonra HDP’li vekillere yönelik gözaltılar yeniden
başladı. Son bir haftada Sırrı Süreyya Önder, İmam Taşçıer, Ayşe Acar Başaran,
Mehmet Emin Adıyaman, Osman Baydemir, Ahmet Yıldırım, Hüda Kaya, Meral Danış
Beştaş, Altan Tan ve Ayhan Bilgen gözaltına alındı.
Hakkında Diyarbakır Cumhuriyet
Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında bugün Ankara Esenboğa
Havaalanı’nda gözaltına alınan HDP Sözcüsü ve Kars Milletvekili Ayhan Bilgen
ile birlikte bugüne kadar gözaltına alınan HDP'li vekil sayısı 26'ya ulaştı.
ADLİ KONTROL ŞARTI
Sırrı Süreyya Önder, Ziya Pir, İmam
Taşçıer, Ayşe Acar Başaran, Alican Önlü, Mehmet Emin Adıyaman, Nimetullah
Erdoğmuş, Osman Baydemir, Ahmet Yıldırım, Hüda Kaya, Meral Danış Beştaş ve
Altan Tan ise gözaltına alındıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest
bırakıldı.
‘EVET KAMPANYASININ BİR PARÇASI’
Hafta içerisinde gözaltına alınıp
serbest bırakılan HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, milletvekillerine dönük
operasyonları dihaber’e değerlendirdi.
Referandum sürecine girilen bir dönemde
yaşanan bu gözaltıları AK Parti’nin “Evet kampanyasının bir parçası” olarak
yorumlayan Yıldırım, dün yaşanan gözaltılarda 6-8 Ekim Kobanê olaylarıyla
ilgili olarak o dönem yapılan MYK açıklamasının gerekçe gösterildiği bilgisini
verdi. Yıldırım, bunun iki yılı aşkın bir süre önce yapılmış olması bir tarafa
dokunulmazlık düzenlemesinin Meclis’ten görüşüldüğü sırada bununla ilgili
fezlekelerin olmadığına da dikkat çekti.
Yıldırım, “MYK kararı bir fezleke olarak
yoktu, dokunulmazlıklar 20 Mayıs’a kadar hazırlanmış olan dosyalar için
fezlekeler vardı. O güne kadar hazırlanmamış bir fezlekenin gözaltı ve
operasyon konusu yapılamaz. Başından beri hukuksuz olan bu süreç bir yana bu
ayrıntı dahi bunun bir hukuk garabeti olduğunu ortaya koyuyor” dedi.
‘BAŞKANLIK HAYALLLERİNİ SUYA DÜŞÜREN
HDP’DİR’
Operasyonlarla partilerinin gücünün
kırılmak ve çalışma enerjisinin başka yere dağıtılmak istendiğini ifade eden
Yıldırım, “Bu güne kadar başkanlık hayallerine müsaade etmeyen tek parti HDP
idi. Ne MHP ne de CHP’de bunu başaramadı. Başkanlık hayallerini suya düşürenin
HDP olmasından dolayı da HDP’nin bu süreçte yürüteceği bir kampanyanın yeniden
bu hayali suya düşüreceği korkusu yaşıyorlar” dedi.
‘BUNCA OPERASYON AKP’YE YAPILSAYDI...'
Yıldırım, operasyonların sonuç alıcı
olamayacağını da belirterek, “Nafile bir çaba içesindedir. Sadece parti
yöneticileri ve milletvekilleriyle var olan bir parti değil, bir halk hareketiyiz.
11 milletvekilimiz, binlerce yönetici ve üyemiz tutuklu olmasına rağmen bu halk
hareketi halen ayakta ve yılmadan da yürüyüşüne devam ediyor. Eğer bu kadar
operasyonlar AKP’ye yapılmış olsaydı emin olun AKP şu an kapısına kilit vurmuş
olurdu” ifadesini kullandı.
Yıldırım, 4 Kasım’dan bu yana yapılan
tüm operasyonların “başkanlık sistemini” öngören rejim değişikliği sürecinin
bir parçası olduğunu kaydeden Yıldırım, “Çalınmak istenen minareye kılıf amacı
taşıyor. Gerici bir rejim getirilmek isteniyor. Bunun önünde olan HDP’nin de
iradesini kırarak bunu gerçekleştirmek istiyorlar” dedi.