Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, kadın cinayetleri ile ilgili hazırladığı 2016 raporunu kamuoyu ile paylaştı. Rapora göre, geçen yıllara oranla 2016 yılında kadın cinayetleri arttı, 328 kadın hayatını kaybetti. Bu yıl kadın cinayetlerinin yüzde 50'si OHAL döneminde gerçekleşti. Raporda kadınların direnişi sayesinde önemli kazanımların da elde edildiği hatırlatıldı.
‘DEVLET KADINLARI DEĞİL, KATİLLERİ KORUYOR’
2016 yılında 328 kadın çeşitli gerekçelerle erkekler tarafından katledilirken kadın cinayetlerinin yarısı OHAL döneminde gerçekleşti. Raporu kamuoyuna duyuran Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, “Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi maddelerine göre kadın cinayeti verilerinin çıkartılması ve nedenlerin tespitleri devletin görevidir. Ancak AKP tespitten ziyade yaptığı açılamalarla üstünü örtmeye çalışmakla birlikte kadın cinayetlerinin artmasına sebep olmuştur” açıklamasında bulundu.
EN ÇOK CİNAYET İSTANBUL’DA YAŞANDI
Öldürülen kadınların yüzde 45’inin kendi hayatlarına dair karar almak istediği için, boşanmak istediği için, ilişkisini sonlandırmak istediği için öldürüldüğü belirtilen açıklamada “Kadınlar en yakınları tarafından öldürülürken, yüzde 46’sının çocuğu vardı. Devlet tarafından korunmayan kadınların OHAL dönemiyle beraber şiddetin artmış, kadınlar türlü işkencelerle öldürüldü. Bu yıl kadınların yüzde 70’i silahla ve kesici aletle öldürüldü. Bu yıl öldürülen kadınların %20’si genç kadınlarken, yine OHAL dönemiyle beraber 15 yaşından küçük kız çocuklarının da erkekler tarafından öldürülmesine şahit olduk.” ifadelerine yer verildi.
Rapora göre kadın cinayetinin en çok yaşandığı iller ise İstanbul’da 34, Adana’da 17, Ankara ve İzmir’de 16, Antalya ve Antep’te 14, Kocaeli ve Muğla’da 11, Manisa ve Konya’da 10 olarak belirlendi.
KADINLARIN DİRENİŞİ ÖNERGEYİ GERİ ÇEKTİRDİ
2016 yılının kadınların direnişi sayesinde önemli kazanımların da elde edildiği bir yıl olduğu belirtilen açıklamada, “AKP’nin “erken yaşta zorla evlendirme ve tecavüzü kapsayan çocuk istismarını” yasalaştırmak için bir gecede geçirmeye çalıştığı “utanç önergesi”nin iptal ettirilmesiydi. Kadınların güçlü direnişi sayesinde önce geri çekilen önerge, ardından iptal edildi.” ifadeleri kullanıldı.
‘KADINLAR İÇİN LAİKLİK HAYATİDİR’
OHAL dönemi ile beraber laikliğe dönük saldırılar sonucu kadına yönelik şiddetin önü açıldığı belirtilen açıklamada, “İstanbul’da Ayşegül Terzi’ye şort giydiği için tekme atıldı. Başbakan “mırıldanabilir” açıklamasında bulunarak şiddeti resmen onayladı. Mırıldanabilirsin açıklaması sonrasında Trabzon’da epilasyon broşürü dağıtanlara saldırı gerçekleşti, İstanbul’da bir markette “düzgün yürü” diyerek bir kadına saldırıldı, Başbakanın mırıldanabilirsin oluru erkeklerin sırtını sıvazladı. Duruşmada Sanığın “İslam hukukuna göre davrandım” diye savunma yapması Ayşegül’ün "bacaklarım kapalıydı, kucağımda poşet vardı" diye açıklama yapmak durumunda bırakılması laikliğin, hukukun zedelendiğinin göstergesidir. Aylar sonra spor yaparken tekmelenen Ebru Tireli’nin “her yerim kapalıydı” demesi, Ayşegül’e atlan tekmeyi onaylayan “mırıldanabilir” açıklamasının sonucudur.” denildi.
Platform, “Kadınların bacakları açık da olabilir, istedikleri gibi giyinip istedikleri gibi yürüyerek istedikleri saatte dışarıda olabilirler. Kadınların yanında bir devlet yoksa biz varız. Türkiye’yi de, bizim içimizi de kararmaya çalışanlara karşı bu puslu karanlık havayı dağıtacağız.” ifadelerini kullandı.