Haziran hareketinin çağrısıyla bir çok
demokratik-devrimci ve ilerici gücün katıldığı "Teslim Olmayacağız"
mitingine on binler katıldı. CHP'nni , AKP'nin propaganda etkisi altında
kalarak "provokasyon olacak gerekçesiyle" katılmaktan çekildiği
mitingde, AKP faşizmi teşhir edilerek birleşik mücadele çağrısı yapıldı.
"Teslim olmayacağız! Biz kazanacağız" pankartının açıldığı mitingde
kitle "Teslim olmayacağız", "OHAL kaldırılsın, KHK'lar
durdurulsun", "Laikliği kazanacağız", "Demokratik siyaset
engellenemez", "Özgür basın susturulamaz", "Tecavüz suçtur,
meşrulaştırılamaz", "Başkanlığa hayır", "Siyasi tutsaklara
özgürlük", "Halkların iradesi teslim alınamaz" yazılı ortak
dövizleri taşıdı. Tutuklu HDP Milletvekilleri ve Belediye Eş Başkanlarının
fotoğraflarının da olduğu dövizleri taşıyan kitle sık sık "Faşizme karşı
omuz omuza", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Bu daha başlangıç
mücadeleye devam", "Direne direne kazanacağız", "Özgür
basın susturulamaz", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya
hiçbirimiz", "Saray savaş, halklar barış istiyor", "Katil
IŞİD işbirlikçi AKP", "Yaşasın halkların kardeşliği" sloganları
attı. Alanı dolduran kitle hep bir ağızdan "Egemenlere, tecavüzcülere,
katillere, hırsızlara, baskılara, teslim olmayacağız" diye haykırdı.
Miting dünyanın dört bir yanında
hayatını yitirenler için yapılan 1 dakikalık saygı duruşuyla başladı. Saygı
duruşunun ardından "Devrim şehitleri ölümsüzdür" sloganı atıldı.
Miting Heyula grubu ve Erdal Güney'in konseriyle devam etti.
ERKAN BAŞ: KANMIYORUZ DEMEK İÇİN
BURADAYIZ
Mitingde ilk olarak Birleşik Haziran
Hareketi adına Erkan Baş konuşma yaptı. Saray medyasının mitingini karalamak
istediğini ifade eden Baş, "oyuna gelmeyip alanda toplananları"
selamladı. Tarihi bir buluşma gerçekleştirildiğinin altını çizen Baş,
"Sadece tarihe not düşmek için değil, bu iktidarı yıkacağız demek için buradayız.
Biz buraya Türkiye halklarını birleştirmek için geldik. 'Kandırıldık' diyerek
halkı kandırmaya çalışıyorlar, kanmıyoruz demek için buradayız" dedi.
Baş, farklı düşüncelere sahip olunmasına
rağmen savaşa karanlığa tek adam diktatörlüğüne götürmek istenen sürece engel
olmak için bir araya geldiklerini söyledi. Baş, "Bugün adına FETÖ denen
çetenin Amerikan maşası patron yanlısı halk düşmanı olduğunu söylediğimiz için
iktidar bizi hedef seçmişti. Doğru bildiğimizi her yerde haykırmaya devam edeceğiz.
BHH Gezi'den çıkarılan derslerle yoksul ama onurlu insanların artık yeter
sesini duyurmak için yola çıktı. Kopkoyu bir karanlıktan geçiyoruz bu karanlık
sürece ancak ve ancak emekçi halklarımız son verecek. İktidar eliyle sürdürülen
yıkım politikalarının karşısında duruyoruz. Laiklik ekmek kadar su kadar
önemlidir. Temsilcileri cezaevine atılan Kürt halkının sesini duymak
zorundayız. Laiklik için sokağa dökülen düşünceleri için gözaltına alınan
gazetecilerin de sesini duymaktayız. Evimizde oturup birilerinin bizi
kurtarmasını bekleyemeyiz. Ülkenin bütün halklarının iktidara el koymasından
başka bir kurtuluş yoktur. Bedeli ne olursa olsun geri adım atmayacak teslim
olmayacağız" dedi.
Ankara'ya seslenen Baş "Gerici
iktidara teslim olmayacağız. Hedefimiz meclisteki tecavüz yasasını durdurmak.
İkinci çağrımız ise başkanlık hedefi olan Recep Tayyip Erdoğan seni padişah
yaptırmayacağız" diyerek konuşmasını bitirdi.
ERBAŞ: GÜN, BİR ARAYA GELME GÜNÜDÜR
HDP İstanbul İl Eş Başkanı Doğan
Erbaş'ın konuşmasıyla devam eden mitingde Erbaş da "psikolojik
bombardımana rağmen faşizme karşı bir aradayız mesajı veren" kitleyi
selamladı. Erbaş, Kartal Meydanı'nda çok önemli bir başlangıç yapıldığının
altını çizdi. Siirt’teki iş cinayetine değinen Erbaş, yaşananın açıkça bir
katliam olduğunu, Soma’da, Ermenek’te olduğu gibi Siirt Şirvan’da da varsa
yoksa rant gözeten iktidar zihniyetinin can aldığını vurguladı. Erbaş, yaşamını
yitirenleri andı.
“Parlamentoda grubu bulunan üçüncü büyük
partinin il eş başkanlığı adına konuşuyorum” diyen Erbaş, eş başkanlar dahil 10
vekilin rehin alınmış durumda olduğunu söyledi. Bu sırada kitle “Devrimci
tutsaklar onurumuzdur” sloganı attı. “HDP'ye vurulan darbe sadece HDP'ye değil
demokratik siyasetin tümüne vurulan darbedir. Bütün siyasi partilere çağrıda
bulunuyoruz. Gün bu siyasi darbeye karşı daha fazla bir araya gelme,
güçlerimizi birleştirme günüdür” diyen Erbaş, her gün yeni bir siyasi
operasyonla karşı karşıya olduklarını söyledi. “Diyarbakır düşerse İzmir de
düşer Hakkari düşerse Çanakkale de düşer” şeklinde konuşan Erbaş, iktidarın eş
başkanlık uygulamasını da hedefe koyduğunu belirtti. “Kadınlar eş başkanlığı
kendi çabalarıyla aldılar. Kadınların iradesine el koymanıza izin vermeyeceğiz”
ifadelerini kullanan Erbaş, cinsel istismar düzenlemesine de değinerek “Kadın
düşmanı iktidarın önergesi ortak mücadeleyle geri alınacaktır” dedi.
ERBAŞ HDP'NİN 'MECLİS' KARARINI AÇIKLADI
Erbaş, daha önce Meclis çalışmalarından
çekilen HDP’nin kararını da ilk kez açıklayarak “Eş başkanlarımız ve
vekillerimiz rehin alındıktan sonra parlamentodan fiili çekilme kararı aldık.
Fakat yoğun toplantılar sonrasında parlamentodaki çalışmalarda daha etkin
şekilde yer alma kararı verdik” dedi.
Erbaş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Sadece parlamentoda siyaset yapan bir parti değildir HDP Alanlarda da
meydanlarda da yer alan partidir. Parlamentoyu bu hırsızlara bırakmak doğru
olmazdı. Ülke tarihi çoğulcu bir yapıdır, farklılıklarımızla birlikte yaşamayı
öğrenmeliyiz. Eş başkanlarımız tutuklanmadan önce pek çok gazete tv radyo
kapatıldı. Özgür Gündem’i kapatanlar Cumhuriyet’e de el attı. Bütün muhalif
kesimlere karşı saldırıların arttığı bir dönemdeyiz. OHAL şartlarında
referandum yapılamaz fakat anlaşılıyor ki OHAL şartlarında yeni bir düzen
getirecekler. AKP’ye karşı hepimizin kendisini gözden geçirmesi ve birlikte
hareket etme şartlarını zorlaması gerekir. O yüzden parti olarak laik
demokratik eşit yurttaşlıktan kadın özgürlüğünden yana ekoloji mücadelesi veren
tüm demokratik güçlerle bir araya gelmeye devam edeceğiz. Yerelde işbirliği ve
güç birliği yapmazsak merkezlerden konuşulanlar hayata geçmiyor. Bu nedenle bu
miting İstanbul’da yeni bir düzenin başlangıcı olabilir. Yarından itibaren tüm
sokaklarda eylemlerde güç birliği yapalım. Bu şekilde kötü gidişi
durdurabiliriz.”
'MUHALİF KESİMLER SUSTURULMAK İSTENİYOR'
Emek ve demokrasi güçleri adına yapılan
ortak açıklama Kürtçe ve Türkçe okundu.
Açıklamanın Türkçesini EMEP İstanbul İl
Başkanı Güven Gerçek okudu. 7 Haziran seçim sonuçlarını yok sayan, milyonların
iradesini tanımayan Saray ve AKP Hükümetinin içeride ve dışarıda savaş yanlısı
politikalarını devam ettirdiğini söyleyen Gerçek, "Suriye’de süren ve
milyonlarca insanın göç etmesine, sayısız insanın ölümüne neden olan savaşın
derinleşmesinden AKP Hükümeti sorumludur" dedi. Gerçek, Kürt illerinde
kıyım ve yıkım politikalarını sürdüren AKP iktidarının şimdi de belediyelere
atanan kayyumlarla halkın iradesinin yok saydığını ifade etti. İktidarın 15
Temmuz darbe girişimini "Allahın bir lütfu" olarak gördüğünü ve muhalif
kesimlerden kurtulmak için fırsat saydığını kaydeden Gerçek, darbe girişimi
sonucu ilan edilen OHAL'in muhalif kesimleri susturmanın ve teslim almanın bir
aracı olduğunu dile getirdi.
Gerçek, Arka arkaya çıkarılan KHK’lerle,
Gülen Cemaati ile mücadele adı altında, başta barış deklarasyonuna imza atan
akademisyenler olmak üzere 100 bini aşkın emekçinin kamudan tasfiye edildiğini,
muhalif TV kanalı, radyolar, gazete ve dergilerin kapatıldığını, Cumhuriyet
Gazetesi yönetici ve yazarlarının cezaevine konulduğunu ve 370 muhalif derneğin
kapatıldığını hatırlattı.
'KARANLIĞA TESLİM OLMAYACAĞIZ'
"Ancak biat etmiyoruz, etmeyeceğiz.
Teslim olmadık, olmayacağız" diyen Gerçek, hep birlikte direnme mesajı
verdi. Barış, demokrasi, özgürlük ve laik bir Türkiye için Kartal'da biraraya
geldiklerini aktaran Gerçek konuşmasını şöyle sürdürdü: "Görünen köy
kılavuz istemez: AKP ve MHP’nin oluşturmaya çalıştığı yeni milliyetçi cephe,
emekçiler için bir yıkım olacaktır. Bütün bunlar olurken toplum tek sesli,
yandaş medyanın kara propagandası aracılığıyla uyuşturulmaya; dindar ve kindar
bir nesil yetiştirilmeye çalışılıyor. Dindar ve kindar nesil yetiştirme
hevesiyle yetinemeyen iktidar, şimdi de çocuk evliklerini meşrulaştırmanın,
tecavüzü aklayan ve kadını esaretin içine atacak yasal düzenlemeleri gece
yarısı gündeme getirmiştir. İnanıyoruz ki; hevesleri yarım kalacak, başta
kadınlar olmak üzere bu ülkenin emekçileri buna izin vermeyecekler. Bizler bu
ülkenin işçi ve emekçileri, ezilen halkları, gençleri ve kadınları olarak;
geleceğimizi asla teslim etmeyeceğiz, susmayacağız, teslim olmayacağız. Bu
saldırıları püskürtmek ancak bütün emekçilerin ve ezilenlerin birlikte
mücadelesi ile mümkündür. Hiçbir zulüm düzeni ilelebet süremez. İnanıyoruz ki,
halkın birleşik mücadelesi bu karanlığı yenecektir."
Açıklamanın ardından sahneye Gezi’de
yaralanan ve hayatını kaybedenlerin yakınları çıkarak miting alanını dolduran
kitleyi selamladı. Platform adına konuşan Volkan Kesal Bilici, "Bugün bu
alanda tekrar Gezi ruhunu gördük. Barikat arkadaşlarımızla yan yana durmaktan
gurur duyuyoruz. Teslim olmayacağız" dedi. Miting konserlerle son buldu.