4 Ocak 2017 Çarşamba

FAŞİZMİ DOĞRU ANLAMAK..!

Faşizm; bilimsel ölçüler içinde şöyle tanımlanmaktadır: «Finans kapitalin ya da mali sermayenin en gerici, en şoven en emperyalist unsurlarının açık terörcü, kanlı diktatöryasıdır”.
Yahut bu tanımı biraz daha açmak gerekirse, faşizm; «Tekelci sermayenin en gerici, en şovenist ve en sömürücü - istilacı kesiminin açık teröre dayalı diktatörlüğüdür».
Ülkemiz gibi yeni sömürge ülkelerde faşizmin sınıfsal bileşimi emperyalizm ile yerli işbirlikçi tekelci burjuvazi ve büyük toprak sahiplerinin ittifakıdır Bu yüzden bizim gibi ülkelerde faşizmin tanımını şu şekilde yapmak mümkündür : « Uluslararası emperyalist burjuvazi ile ittifak halindeki işbirlikçi tekelci burjuvazi ve büyü toprak sahiplerinin şiddete dayanan diktatörlüğüdür.
Faşizmin ideolojisi ; bilim dışılık, demagoji, aşırı milliyetçilik, şovenizm, yayılmacılık, kendi dışında herkese herşeye düşman olması, gericilik gayrı insaniliktir.
Yani faşizm ; insandan, emekten yana ne varsa, özgürlükten, insan haklarından yana ne varsa, hepsine düşmandır. Kendi dışındaki kuruluşlara, toplumsal sistemlere düşmandır.
Faşizmin sadece sosyalizme düşman olduğu sanılmamalıdır. Faşizm aynı zamanda demokratik hak ve özgürlüklere, kendisi gibi düşünmeyen herşeye düşmandır.
Ve faşizm emperyalist kapitalizmin özünde vardır. Kapitalizm, üretimdeki anarşik karakterinden, üretim ve dağılım sis¬teminden ve işçi sınıfı ve emekçi halkın devrimci mücadelesinden dolayı bunalıma girdikçe, burjuvazinin belirleyici desteğiyle gündeme getirilir, getirilmeye çalışılır. Tabi ki bu bir güç sorunudur. Gücü yeterse getirebilir. Ve onu bir can simidi olarak kullanır.
Yani kapitalizm ortadan kalkmadıkça, kaldırılmadıkça faşizm ve tehlikesi de ortadan kalkamaz, kalkmaz.
Faşizm ; işçi sınıfı ve emekçi halkın azgın bir düşma¬nıdır. Ve onu ancak işçi sınıfı ve emekçi halkın örgütlü, bilinçli devrimci mücadelesi yok eder.