Sokağa çıkma yasaklarının ardından polis ablukasına alınan Şırnex’in Cizîr ilçesi şimdi de iktidarın asimilasyon kıskacında. Sokaklarında Kürtçe konuşulan kentte özelikle açılan Türkçe, Arapça ve Kuran kursları ile kent tamamen Türkçeleştirilmeye çalışılıyor. Kürtçe eğitim veren dernek, okul ve kreşlerin kapatıldığı kentte, özelikle kayyum atanan belediye ve müftülük aracılığıyla kültürel asimilasyon dayatılıyor. Yüzlerce çocuğa anadilleri Kürtçe ile eğitim veren Nûbihara Biçûkan Çocuk Kreşi, Berîvan ve Melayê Cizîrî ilköğretim okulları Cizîr Belediyesi’ne kayyumun atanması ile kapatıldı. Kayyum kapattığı Kürtçe okulların binalarını AKP Kadın Kolları’nın çalışmaları ve Hür Dava Partisi’nin dini eğitimlerine tahsis etti.
Kayyum-Hizbullah ortaklığı
Daha önce 4 sınıfta 5-7 yaş arası çocuklara anadilde kreş eğitimi veren Nûbihara Biçûkan binasında şimdi aynı yaştaki çocuklara Türkçe, Arapça ve Kuran kursu eğitimi veriliyor. 150 öğrencisi olan Bêrivan İlköğretim Okulu’nda ise küçük yaştaki çocuk ile kadınlara Türkçe, Arapça, Kuran ve dikiş-nakış kursu veriliyor. Özel mülkiyet olduğu için el konulamayan Melayê Cizîrî okul binasının yakınlarında ise yine küçük yaştaki çocuklara eğitim vermesi için Hacı Mahmut Bilen Kuran Kursu faaliyete konuldu. Kurslarda eğitim verenler ise özelikle Hür Dava Partisi’ne yakınlığı ile bilinen kişilerden seçiliyor. Kurs verenlerin maaşları ve kursların giderleri kayyum atanan Cizîr Belediyesi bütçesinden karşılanıyor.
Dışardan getirilen ‘gönüllüler’
Kent polis ablukası altına alındıktan sonra Cizre Müftülüğü, küçük yaşta çocuklara Türkçe Kuran kursu ve dini eğitimi veren 11 kurum açtı. Geleneksel Kürt medreselerinin aksine dini eğitim adı altında Sünni Türklüğün kutsandığı kurumlarda çalışan öğretmenlerin çoğunun farklı kentlerden “gönüllü” olarak Cizîr’e getirilmesi dikkat çekiyor. 6-14 yaş arası çocukların yatılı olarak kaldığı kurslarda verilen eğitim ile çocuklar kültürlerine yabancılaştırılıyor. Çocukların anadillerini kullandıkları mahalle ve evlerinden uzaklaştırılıp yatılı yurtlara alınması asimilasyonun en önemli ayağını oluşturuyor.
Başarılı öğrenciler hedefte
Yatılı kurslara alınan çocukların, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda yapılan deneme sınavlarından dereceye girenler arasından seçilmesi ise dikkat çekiyor. Özel açılan kurumların yanı sıra Diyanete bağlı camilerde de yaz tatili kapsamında Kuran kursu eğitimi veriliyor.
Kürtçe seçmeli derste yasak
Kentte yüzlerce kursiyere anadilde eğitim veren Kürt Dilini Araştırma ve Geliştirme Derneği (KURDİ-DER) ise Kanun Hükmünde Kararname ile kapatıldı. Özelikle Kürtçe yazmak isteyenlere ve batıdan gelen memurlara hizmet veren KURDİ-DER’in kapatılması ile onlarca kişinin eğitimi yarım kaldı. Yetkililerin Kürtçe eğitime karşı uyguladığı politikalar tüm resmi kurumlar tarafından sistemli bir biçimde yürütülüyor. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda seçmeli ders olarak seçilebilen Kürtçe, öğrenciler tarafından tercih edilse de özelikle Eğitim-Bir-Sene bağlı öğretmenler, bunu Kuran ya da Peygamber Efendimizin Hayatı dersleri ile değiştiriyor.
Belediye’de Türkçe hizmet dönemi
Öte yandan kente daha önce Kürtçe hizmet veren belediye, kayyum sonrası Türkçe hizmet veriyor. Özelikle çarşıda dolaşan zabıtaların Türkçe konuşması tepkiye yol açıyor. Tepki gören zabıta ve personeller ise, Kürtçe konuştuklarında işten atılma riski ile karşı karşıya kaldıklarını ifade ediyor.
Kayyum’dan tarihe saldırı
Mêrdîn Derik’te kayyım özyönetim direnişini bahane ederek ilçede bulunan tarihi evleri yıkma kararı aldı. ‘Evlerde silah var, kimin girdiği belli değil’ denilerek şimdiye kadar tarihi Ermeni evlerinden iki tanesi yıkıldı.
Onarılması beklenirken yıkım kararı alınmasına sert tepki gösteren halk şunları söyledi: “ Bunların kapısı kilitli zaten.insanlar buraya geliyor, geziyor.Bunları görmek için. Yıkmak yerine restore etsinler, daha güzel olur. Silah var denilip tarih mi yıkılır?”
AMED/ŞÛJIN-dihaber