Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işlerinden edilen akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’nın açlık grevi 153’üncü gününe girerken, Yüksel Caddesi’nde “İşimizi geri istiyoruz” eylemi de 273’üncü gününde devam etti.
Eylemin 273’üncü gününde, Gülmen ve Özakça’nın durumuna dikkat çekmek için çocuklarını da yanlarına alarak İstanbul’dan bisikletle Ankara’ya gelen Ezgi Çakır ve Süleyman Gökten ile Celal Akgün de katıldı.
Meşrutiyet Caddesi’ne gelen ve burada kısa bir açıklama yapan Süleyman Gökten, Gülmen ve Özakça’ya tecrit uygulandığını ve bu tecridi kırmak için yola koyulduklarını belirtti.
Gökten, “Biz Nuriye ve Semih için İstanbul’dan pedal çevirerek Ankara’ya geldik. Hedefimiz hep beraber gelmekti. 9 günde gelecektik. Gebze’den sonra polisin engellemesiyle karşılaştık. Nuriye ve Semih direnişe başladıktan sonra direnişin yükselmesi ile Nuriye ve Semih’in direnişini tecrit etmek için onları tutukladılar” dedi.
Avukat Gökten, Yüksel Caddesi’nde yapılan eylemlere katılan kamu çalışanlarının ev hapsi ve gözaltılarla tehdit edildiğine işaret ederek, “Bizim evimiz Yüksel’dir” dedi.
Açıklamanın ardından Çakır, Gökten ve Akgün bisikletleriyle, polisin İnsan Hakları Anıtı önünde açıklama yapılmasına izin vermemesi üzerine Konur Sokak’ta toplananların yanına geldi.
Polis Konur Sokak’ta toplananlara müdahale etti. Açılan pankartı yırtan polis, Ezgi Çakır, Süleyman Gökten, Celal Akgün ile soyadı öğrenilemeyen Volkan adlı yurttaş darp edilerek gözaltına aldı.