21 Mayıs 2018 Pazartesi

12 şart açıklayan Memleket Biziz’den meclisleşme çağrısı..!


“Kendimizden başka kurtarıcı beklemiyoruz!” diyen Memleket Biziz, Erdoğan iktidarına karşı direnenleri meclislerde birleşmeye ve harekete geçmeye çağırdı
22 Nisan’da Ankara’da yüzlerce kişinin katılımıyla düzenlenen Özgürlük Buluşması’nda seçim sürecine aktif bir sokak seferberliği ile müdahale etme kararı alan Memleket Biziz, ülkenin acil gündemlerine ilişkin 12 şart ilan ederek meclisleşme ve harekete geçme çağrısı yaptı.
“SIKILDIK TAMAM mücadeleye devam!” başlıklı yeni bir bildiri yayımlayan Memleket Biziz, “Kendimizden başka kurtarıcı beklemiyoruz! Ülkemizi eşitlik, özgürlük, laiklik ve barış temelinde yeniden kurmak için Memleket Biziz meclislerinde birleşiyoruz” dedi.
Erdoğan iktidarına karşı direnenleri meclislerde birleşmeye ve harekete geçmeye çağıran Memleket Biziz’in 12 şartı:
Yaşadığımız sorunların çözümü değil kaynağı olan Tayyip Erdoğan iktidarı yönetme meşruiyetini yitirmiştir; artık gitmelidir.
OHAL’e derhal son verilmeli, bu süreçte alınan bütün kararlar iptal edilmeli, yıkıcı sonuçları tazmin edilmelidir.
Ülkemizin, bütün toplumsal kesimleri temsilen siyasi partilerin, kitle örgütlerinin ve yerel meclislerin etkin katılımı ile yeniden inşa edilmesi için acil adımlar atılmalı; tüm demokratik ve sosyal haklarımız yeni ve demokratik bir anayasal çerçevenin güvencesine kavuşmalıdır.
Ağır bir ekonomik krizle karşı karşıya olan ülkemizde emekçilerin “İşsizlik Fonu” gibi birikimlerinin bir avuç yağmacıya ve sermayeye aktarılmasına son verilmeli; ekonomi yönetimi kamusal denetime açılmalı; kriz karşısında alınacak tedbirler emek ve meslek örgütlerinin de söz ve yetki sahibi olduğu karar mekanizmalarıyla belirlenmelidir.
100 yıllık kazanılmış hakları dahi ellerinden alınmak istenen, iktidar tarafından “ikinci sınıf insan” olarak görülen kadınların taleplerinin yerine getirilmesi için kadın örgütlerinin söz ve karar hakkına sahip olduğu acil mekanizmalar oluşturulmalı; kadınların haklarını gerileten tüm düzenlemeler iptal edilmelidir.
Türkiye, “içerde savaş ve dışarıda savaş” sloganıyla hareket eden iktidar eliyle ulusal güvenliğini ve toplumsal bütünlüğünü yitirmiştir. Türk, Kürt ve Arap halklarının kardeşliği, özgürlüğü ve bağımsızlığı için içerde ve dışarıda barış ilkesiyle hareket edilmeli; Suriye’deki askerler çekilmeli, çatışmalara son verilmelidir.
Ardı ardına değişen sistemlerle felç edilen, imam hatipleştirme ve özelleştirme için tüm ilkeleri hiçe sayılan ve milyonların eğitim hakkını ortadan kaldırarak enkaza dönen eğitim sistemi “parasız, bilimsel, laik ve anadilde eğitim” ilkesi temelinde yeniden kurulmalıdır.
Toplumsal çürümenin en belirgin örneğini oluşturan ve çocuklarımızın geleceğini karartan çocuk istismarı vakalarıyla ilgili acil önlemler alınmalı; sorumlular hakkında kurumsal soruşturmalar başlatılmalıdır.
Rant, rüşvet, kâr hırsı ile açıktan talan edilen kentlerin, tarihi ve kültürel varlıkların, derelerin, ormanların, meraların tahrip edilmesine son verilmeli; yağma yasaları iptal edilmelidir.
Kayırmacılık, ayrımcılık ve yolsuzluk düzeni son bulmalı; atama ve işe almada liyakat esasıyla hareket edilmelidir.
Medya üzerindeki iktidar kontrolü ve tekelleşme; sansür, kayyum ve kapatma cezaları; gazetecilerin tutuklanması ve sosyal medya operasyonları gibi ifade ve basın özgürlüğü önündeki bütün engeller kaldırılmalıdır.
Tutuklu siyasiler, üniversite öğrencileri ve gazeteciler serbest bırakılmalıdır.