13 Nisan 2010 Salı

BDP lideri Demirtaş anayasaya desteğini çekti

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, anayasaya desteğini çekti: AKP artık ağzıyla kuş tutsa da...

BDP Genel Başkanın Selahattin Demirtaş partisinin gurup toplantısında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Ahmet Türk'e Samsun'da yapılan yumruklu saldırıyı kınayarak başlayan Demirtaş, İçişleri Bakanı'na seslenerek Vali ve Emniyet Genel Müdürü'nün görevden alınması çağrısında bulundu.

Demirtaş, hükümetin yeni anayasa adımına destek vermeyeceklerini belirterek tutuklanan BDP'lilerin 12 Eylül darbe dönemlerini arattığını öne sürdü. Demirtaş, Başbakan Erdoğan'ı Kenan Evren'e benzetirken, 'Artık AKP ağzıyla kuş tutsa da bizi ikna edemez' dedi.

İŞTE DEMİRTAŞ'IN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI
Sayın Ahmet Türk'e yapılan alçakça saldırıyı tekrar kınıyorum... Devletin verdiği silahı halkına yönelten kişinin davası Samsun'da görüşülüyor. Güvenlik gerekçesiyle bu karar alındı...

Şimdi benzer davalarda da Gazi, Birtan Altınbaş davalarında farklı illerde duruşma yapılarak olayların üstü örtülmeye çalışıldı.

Amaç davayı değil katili korumak
Bir gün öncesinde arkadaşlar orada bir otelde kalıyorlar. Ve Samsun halklarından çok sıcak bir yaklaşım görüyorlar. Buradan bir kez daha Samsunluların bu sıcak desteğine teşekkür ediyorum. Ama ne yazık ki daha önce Sırrı Sakık bizzat İçişleri Bakanı'nı aramasına rağmen gerekli önlemler alınmadı. Daha önce Samsun ve Trabzon hattındaki olaylar nedeniyle daha önceden biz gerekli uyarıları yaptık. amaç davayı korumak değil katliamı gerçekleştiren kişileri kurumakmış. Şunu gördük ki devlet halkın üzerine kalaşnikofla mermi yağdıran kişiyi koruyor ama demokrasiye adanmış bir hayatı koruyamıyor. Bu yumruk Ahmet Türk'e değil devletin çarpık yapısına atılmış bir yumruktur. Türkiye Cumhuriyeti bir katili korumayı sayın Türk'e korumaya yeğlemiştir. Bu olay münferit olarak değerlendirilmeli.

Bu olayın planlı bir şekilde yaşandığı her şey ortada
Daha ilk dakikalarda olayın münferit ve bireysel bir olay olduğunu açıklıyor. Eğer yetkili bir kişi Bakan'a bilgi verirken bireysel bir olaydır diyorsa bu ipşin üzerini örtmeye meyilli olduğunu ortaya koyuyor. Sayın Ahmet Türk'e yönelik saldırı sadece Türk'ün kişiliğine yapılan saldırı olmadığını saldıran da saldırtan da iyi bilir.

Önemli olan bu saldırının arkasındaki güçleri ortaya konmalıdır. Sayın Türk korunmuyorsa barikatlar kimin için korunuyor. valinin derhal açığa alınmalıdır. bu işin bir numaralı sorumluları vali ve emniyet müdürüdür.

Provakatörler ortaya çıkartılsın
Biz bu karanlık provakasyonları ortaya koyanları derhal ortaya çıkartılmasını istiyoruz.

Türkiye böylesi bir saldırı karşısında anlamlı bir birliktelik ortaya koymuştur. Medyanın bu konudaki tavrı taktire şayandır. Türkiye bu konuda iyi bir sıvnav vermiştir. bu sınavı hükümetin de vermesini bekliyoruz. Ayrıca duruşmaının yerini değiştirilmesi çağrısını yapıyoruz. Samsunluların bir suçu yoktur ama duruşma en kısa zamanda Ankara2ya alınmalıdır.
Sayın genel başkanımıza tekrar geçmiş olsun diyorum ve en kısa sürede aramızda olmasını temenni ediyorum...

AKP 29 Ekim'de hezimete uğradı
AKP bölgede seçimde tam bir hezimete uğramıştı. Bu sonucunda artık hükümetin Kürt sorununa yönelik çözüm adımı atmak noktasında daha gerçekçi davranmalıdır. Demokratik bir ülkede seçim sonrası bu adımların atılması gerekir. 29 martta böyle bir siyasi sonuç çıkmışken ardından gözaltı furyası başlatıyor hükümet. Hükümet diyoırum çünkü hükümetin çıkardığı yasalar ve İçişleri bakanlığına bağlı emniyetin gerçekleştirmesinden ötürü diyoruz. Başından bu yana kadrolarımıza yönelik operasyonlar siyasi operasyonlardır. Ve her fırsatta arkadaşlarımız tutuklanıp içeri atılıyor... Aradan tam 1 yıl geçti. 1 yıl içerisinde eğer istenseydi 10 tane iddianame hazırlanırdı. Adil yargılanma hızlı yargılanmadır. bu durum işin esasını çok fazla etkiler. Ben buradan bir kez daha bütün arkadaşlarımıza sevgi ve selamlarımım gönderiyorum. Aralarında kapatılan DTP'nin başkanları da var.

1500 partilimiz tutuklu
Bin 500'ü aşkın sendikacı siyasetçi tutuklu ve hala ne ile suçlandıklarını bilmiyorlar. Avukatları dosyanın kapağını bile bilmiyorlar... Bu arkadaşlar seçimlerde yüzde 60 70 oy almış arkadaşlardır. Bu arkadaşlar yargısız infazlarından kaçmamışlar şimdi AKP'nin bu baskısı karşısınd akaçma şüphesi varmış gibi bir ihtimal ortaya koyuyorlar..

AKP AĞZIYLA KUŞ TUTSA DA..
Ve aynı anlayış darbelerle mücadele ediyoruz diyorlar. 12 Eylül'de binlerce kişi yargılanmadan esir kaldırlar. 12 Eylül faşizminin döneminde oluyor. Bu olaylar bir 12 Eylül'de Kenan Evren döneminde bir de Tayyip eRdoğan döneminde oluyor. Bize karşı onlarca darbe olacak ama AKP darbelere karşı mücadele eden parti olacak. biz bunu yutmuyoruz yutmayacağız. Taş attığı için içeri alınan çocuklar serbest kalmadan ağzıyla kuş tutsa bizi ikna edemez..

Herkes için demokraisnin geliştiği bir dönem olabilir ama bizim için sulüm olmuştur. 2005 yılında bu bu yasaları yapan bu hüklümetin kendisiydi. Eğer o yasalar değişmeseydi arkadaşlarımız tutuklu olmayacaktı. AKP Türkiye'nin demokrasisine kan kaybettiren siyasi bir organizasyondur.

Her vekilimiz için 100 yıl isteniyor
Ortalama her vekilimiz için 100 yıl siyaset isteniyor. Belediye başkanlarımız tutuklu ama AKP'li belediye başkanları trilyonları götürüyor ama açığa almakla yetiniyorlar. Tüm bunlar yaşanırken demokrasi mücadelesi verilebilir mi? 13 yaşındaki bir çocuk eğer Diyarbakır Cezaevi'nde korktuğu için kafasını duvarlara vurduğu için çıkmak için mektup yazıp destek istiyorsa AKP buna sessiz kalıyorsa böyle bir siyasetin demokratik çözüm yaratacağı düşünülebilir mi?

Şu rakamlar yalan mı? 400 çocuk yalan mı?
Sadece 1 yıl içinde sokakta öldürülen 14 çocuk yalan mı? 1 yıldır bu partininn değerli kadrosunu tasfiye edeceklerini sananlar partimizde 15 bin genç var arkamızda. Bu partinin bu anlayışın durdurulamayacağı görülmelidir. Partimiz yılmadı yılmayacak. Büyük bir kararlılıkla cezaevlerinde bulunan bütün arkadaşlarımıza layık olmanın mücadelesini veriyoruz. biz böylesi bir değer hareketiyiz. Ve elbeteki o halk kendisi için bedel ödemiş herkesi de o cezaevinden çıkarmayı da başaracaktır. 14 Nisan'dan itibaren kesintisiz kampanya başlatıyoruz. Bunun için her yer mücadele alanımızdır. Artık çabalarımızı en üst düzeye çıkarmak zorundayız. Diyarbakır'da 14 Nisan'da bu adımımızı atacağız. O yürüyüş arkadaşlarımızı özgürleştirecek bir yürüyüş olacaktır.

Kendi tahliyelerimizi kendimiz yaratacağız bundan da kimsenin kuşkusu olmasın. Bir kez daha partimizin Anayasa değişikliği paketine yaklaşımını anlatmak istiyorum. Şu ana kadar partimizin bu konudaki tavrında kararlıdır. Biz hükümet ve diğer partilerden daha farklı bir yaklaşımda bulunduk ve bu anayasanın Türkiye'ye uymadığını ve deli gömleği olduğunu söyledik. Sivil bir Anayasa yapılacağı vaadiyle AKP seçmenlerin karşısına çıktı. Yeni bir anayasanın koşulları yoktur diyen de bu partidir. Herkes özgürlük istiyorken böyle bir fırsatı heba etmeyin. BDP yeni bir anayasa konusunda ısrarcıdır. Denilebilir ki CHP ve AKP yeni anayasa konusunda uzlaştılar. Bu Türkiye'nin anlaştığı anlamı çıkmaz. bu CHP ve AKP'nin anlaştığı uzlaştığı anlamına gelir. Başbakan herkesle görüşüyoruz diyor ama aslında tek bir amaçları var CHP ile uzlaşmak.

BDP kendi adımlarının karşılığını görmeden yeni anayasa konusunda destek vermeyecektir. bu ülkede hala anadilde eğitim yasakken, anadilde gazetelerin sahipleri binlerce yıldır hapis cezasına çarptırılıyorken, aleviler kendi ibadethanelerini kullanamıyorsa gerisi teferuattır.

bu CHP AKP ittiafı içerisinde de yürüyebilir. Biz onlara hayırlı olsun deriz. Bu darbe ruhu ortadan kaldırılması isteniyorsa anayasanın temel dinamikleri de değiştirilmelidir. Bundan sonra partimiz Türkiye'nin nasıl bir anayasaya ihtiyacı olduğunu ortaya koyacağız.