9 Nisan 2010 Cuma

Kırgız isyanı Gülen cemaatini vurdu!

Bişkek sakinleri kente hala polis ve askerlerin olmadığını belirtirken kent valisinin bazı sivil ve eli silah tutan gazileri gece asayişi sağlamaları için görevlendirdiğini belirtiyor. Alışveriş merkezlerinin çoğunun hala kapalı olduğu bazı semtlerde ekmek almanın bile güç olduğunu belirten görgü tanıkları geceleri yağmaların sürdüğünü ve bazı polis karakollarının bile talan edilerek silahlarının alındığını belirtiyor. Dün Bişkek’in Cel semtinde bir Kürde ait ev talan edilirken, vali tarafından silah verilip saat 24.00’e kadar devriye gezen Barzani Usubov izlenimlerini ANF’ye anlattı. Usubov, Kırgızistan’ın eski hükümetini “ele geçiren” Gülen Cemaati’nin bu olaylardan en fazla etkilenecekler arasında olduğunu, bundan sonra varlık göstermelerini kolay olmayacağını belirtti.

POLİS VE ASKER YOK, GECELERİ GAZİLERE EMANET
Bişkek’te oturan Barzani Yusobov askeri ve polis yetkililerinin yeni yönetime bağlılığını bildirmesine rağmen askerlerin sokağa çakmadığını, polislerin ise üniformalarını çıkarıp evlerinde kalmayı tercih ettiklerini bildiriyor. Güvenlik güçlerinin yokluğunu fırsat bilan bazı kesimlerin talan ve hırsızlık olaylarını sürdürdüğünü vurgulayan Usubov sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ayaklanmayı yapan iki parti olmasına rağmen (Ata-Meken ve Sosyalist Parti), Sosyalist Parti iktidardaki temel kurumların sorumluluklarına kendi üyelerini atıyor. Geçici konseyden sonra istihbarat servisine de yeni sorumlu atadılar. Ancak Polislerin büyük kısmı ayaklanmadan sonra üniformalarını çıkarıp evlerine gittiler. Kentte çok sayıda (Maradior) çete türemiş durumda. Bu yüzden özellikle gece saatlerinde yağma ve hırsızlık olayları devam ediyor. Dün sabah saatlerinde Vali benim de içinde bulunduğum Gaziler Grubu İnisiyatifini (bu sivil toplum örgütü tarzındadır) toplantıya çağırarak güvenliği sağlama konusunda destek olunmasını istedi. Ben de bir Çernobil gazisiyim. Bunu kabul ettik. Ben ve bir grup gazi yetkililerin verdiği silahları alarak kentin Bilinskaya’dan Redenski’ye kadar olan kesiminin güvenliğini sağlamaya çalıştık. Öğlen saatlerinden başlayarak gece 24 e kadar bu alanda devriye gezdik. Burada hırsızlığa gelen birçok çeteyi yakalayarak geri gönderdik. Bazılarını tutuklayarak ailelerini çağırdık ve kendilerine teslim ettik. Zaten uzun süre tutuklayacak imkânlar da yok. Gece saat 24.00’e kadar devriye gezdikten sonra evlerimize döndük. O saatten sonra askerlerin geleceğini söylediler ancak biz görmedik.”

ŞEHİR EFSANELERİ
Usubov halk içindeki söylentileri ve huzursuzlukları da şöyle değerlendiriyor: “Halk zaten iktidardan rahatsızdı. Ama yinede ayaklanmanın yaşanmasında Rusya’nın büyük rolü olduğu konusunda herkes hem fikir. Şimdi halkın içinde şehir efsanesi gibi dolaşan şey Kurmanbek Bakiyev’in Oş ve Celelabat gibi güneyli kentlerden göstericilerle birlikte Bişkek’e geleceğidir. Bu söylenti huzursuzluğa yol açıyor çünkü öyle bir şey olursa o zaman iç çatışma ve kaos yaşanır.”

GÜLEN CEMAATİNE AİT İŞYERLERİ TAHRİP EDİLDİ
Usobov kentte talan edilen İş yerlerinin çoğunun Fetullah Gülen ve Türk şirketlerine ait olduğunu belirtiyor. Usobov, “Kentte çok sayıda mağaza, market ve diğer alış veriş merkezleri talan edildi. Bunların çoğu Fetullah Gülen’e ait iş yerleriydi. Yine Ramstor gibi alışveriş merkezleri de talan edildi. Bu ayaklanma en çok da Gülen Cemaati’ni vuracak. Çünkü bu cemaat diğer hükümeti ele geçirmişti. Ülkede büyük işyerleri ve çok sayıda okul açmıştı. Ancak Sosyal Demokrat Parti onların faaliyetlerinden rahatsız. Bu yüzdende onların buradaki varlıklarını sürdürmeleri o kadar da kolay olmayacaktır.”

BİR KÜRDÜN EVİ TALAN EDİLDİ
Bişkek’de oturan Kürt asıllı Kerem Abdullah ise geceleri yoğun silah seslerinin duyulduğunu, talan ve hırsızlığın yanında çok sayıda cinayetin de işlendiğini belirtiyor. Abdullah, dün gece saatlerinde bir karakolun basılıp içindeki yüzlerce silahın çalındığını ayrıca bulundukları semtlere yakın bölgelerde 3 çocuğun öldürüldüğünü kaydediyor. Kentin kenar mahallesinde oturduğunu belirten Abdullah, Kürtlere ait bir evinde talan edildiğini ancak ailenin kendilerine yönelik saldırıları tahmin ederek önceden yakınlarının yanına sığındığını ifade ediyor.

Abdullah sözlerini şöyle sürdürüyor: “Aslında evimizden çıkamıyoruz. Ancak bugün sabah saatlerinde bir yakınımızın evini talan ettiler. Onları ziyarete gittik. Onlar önceden böyle bir saldırıyı tahmin ettikleri için diğer yakınlarının yanına gitmişlerdi. Evlerindeki her şeyi almışlar alamadıklarını ise kırıp dökmüşler. Kentte tek bir polis ve asker yok. Polislerin evlerine gittiklerini ve görevlerinin başına dönmediklerini söylüyorlar. Ama ortada askerde yok. Kimse yok kapı ve pencereleri yıkılmış çok sayıda alış veriş merkezi var. Yine komşularımız gece 3 çocuğun öldürüldüğünü söylüyor. Halk içinde dolaşan bir söylentiye göre çeteler dün gece bir polis karakolunu basıp içindeki yüzlerce silaha el koymuşlar.”

KIRGIZ OLMAYANLARA SALDIRIYORLAR
Kendilerinin de zor günler yaşadığını belirten Abdullah, işlerini kaybettiklerini ve çocuklarının okula gidemediğini söylüyor. Abdullah, “Bir şirkette işçi olarak çalışıyorum. Dün kendilerine telefon açarak işimizin başına ne zaman dönebileceğimizi sorduk. Onlar ise 2 aya kadar iş yerinin açılmayacağını söylediler. Çocuklarımız okula gidemiyor. Bugün evi talan edilen yakınımızın evinden dönerken yoldu toplanmış bir grubu gördük. Ancak onlara görünmemek için yolumuzu değiştirip kenar sokaklardan döndük. Çünkü Kırgız olmayanlara saldırıyorlar. Çok güvensiz bir ortamda yaşıyoruz ve ne olacağını bilemiyoruz.” Fırat News