Ankara’da ihraç edilen kamu emekçileri için açıklama yapan KESK’e bağlı Eğitim Sen “Hangi siyasi görüşten olursa olsun, haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilen herkes için hukuksal ve örgütsel mücadeleyi kesintisiz sürdüreceğimiz bilinmelidir” ifadelerini kullandı
Ankara’da KESK’e bağlı Eğitim Sen 29 Ekim’de ilan edilen 675 ve 676 sayılı KHK ile binlerce kamu emekçinin ihraç edilmesine karşı basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde 672 sayılı KHK, ardından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı akşamında 675 sayılı KHK yayımlanarak, tamamen keyfi ve siyasi kararlarla binlerce kamu personeli kamu görevinden ihraç edilerek toplumla adeta dalga geçildiğini söyledi.
675 sayılı KHK ile 2 bin 219’u MEB, 1267’si üniversitelerden olmak üzere kamudan 10 bin 131 kişinin daha hukuksuz biçimde kamu görevinden çıkarıldığının altı çizen Karaca, 1 Eylül’de açıklanan 672 sayılı KHK ile ihraç edilenlerle birlikte değerlendirildiğinde bugüne kadar kamu görevinden çıkarılan MEB personeli sayısının 38 bin 294’e, yükseköğretim personeli sayısının ise 3 bin 613’e yükseldiğini belirtti.
Karaca “İhraç edilen üyelerimizin sendika içindeki görevlerine bakıldığında ülke çapında il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri, mülki amirler, iktidarın yerel uzantıları ve yandaş sendika işbirliği ile Eğitim Sen’e yönelik olarak özel bir çalışma yapıldığı anlaşılmaktadır” dedi.
Türkiye’de sadece son birkaç ayda yaşananlara bakıldığında bugüne kadar yaşanan bütün darbeleri gölgede bırakan korkunç bir manzara ile karşılaşıldığını vurgulayan Karaca şunları söyledi:
Kamuda 100 bini aşkın ihraç yaşanırken, muhalif gazeteler, dergiler, televizyonlar, radyo ve internet sitelerinin birer birer kapatılması, gazeteci, yazar, öğretmen, bilim insanı, belediye başkanı ayrımı yapmadan iktidara biat etmeyen tüm muhalif kesimlerin baskı, tehdit, gözaltı ve tutuklamalarla sindirilmek istenmesi kesinlikle tesadüf değildir.
15 Temmuz’dan bugüne kadar yaşadıklarımız, kimlerin gerçek anlamda darbeye karşı olduğu, kimlerin darbeci zihniyetle aynı çizgide olduğunu bir kez daha göstermiştir. Darbe fırsatçılığı yaparak ülkeyi kendi siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda “tek adam yönetimi” ile yönetmek isteyenler karşılarında duracak hiçbir örgütlü ve dinamik güç istememektedir.
Bugüne kadar attıkları her adımda hukuku ayaklar altına alarak hareket edenler, yok saydıkları hukuk karşısında mutlaka hesap vereceklerdir. İktidarın bugüne kadar hayata geçirdiği tüm hukuk dışı uygulamalarda olduğu gibi, KHK’lar ile hukuksuz bir şekilde ihraç edilen üyelerimiz başta olmak üzere, hangi siyasi görüşten olursa olsun, haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilen herkes için hukuksal ve örgütsel mücadeleyi kesintisiz sürdüreceğimiz bilinmelidir.