Birleşmiş Milletler, Güney Sudan'ın
belli bölgelerinde kıtlık ilan etti. Bu, dünyanın herhangi bir yerinde altı yıl
sonra ilan edilen ilk kıtlık. Nijerya'nun kuzeydoğusu, Somali ve Yemen'de de
kıtlık olabileceğine ilişkin uyarılar var. Neden hâlâ dünyada kıtlıklar
yaşanıyor ve bu konuda ne yapılabilir?
Güney Sudan'da ne oluyor?
BBC Türkçe bu soruların yanıtını aradı.
BM kuruluşları Güney Sudan'da 100 bin kişinin açlık nedeniyle ölümün, 1 milyon
kişinin de kıtlığın eşiğinde olduğunu açıkladı. Bu, şu an dünyadaki en acil
gıda sorunu. BM Güney Sudan'ın nüfusunun yüzde 40'ının oluşturan 4,9 milyon
kişinin "acil gıda, tarım ve beslenme ihtiyacı içinde olduğunu"
söylüyor. BM Gıda ve Tarım Örgütü Güney Sudan temsilcisi Serge Tissot,
"Pek çok aile hayatta kalmak için tüm imkanlarını tükettiler" diyor.
Kıtlığın en temel sebebi çatışmalar. Ülke 2013'ten beri savaşta ve 3 milyondan
fazla insan evlerinden kaçmak zorunda kaldı. Dünya Gıda Programı kordinatörü
Joyce Luma "Bu kıtlık insan kaynaklı" diyor. Tissot "Nüfusun
çoğu çiftçi ve savaş tarımı sekteye uğrattı. Besi hayvanlarını kaybettiler,
hatta tarım aletlerini bile. Aylarca bulabildikleri bitkilerle ve
yakalayabildikleri balıklarla yaşadılar" diyor. Siyasi liderler arasındaki
uzun süreli anlaşmazlık farklı etnik gruplar arasında şiddet içerikli güç ve
kaynak savaşına dönüşürken, daha önce dayanıklı ve verimli olan bölgelerde bile
mahsül üretimi çatışmalar nedeniyle büyük ölçüde azaldı. Mahsül üretimi azaldığı
ve besi hayvanları öldüğü için, enflasyon BM'nin rakamlarına göre bir önceki
yılla karşılaştırıldığında yüzde 800 tırmandı ve bu da temel gıda fiyatlarının
büyük ölçüde artmasına yol açtı. Savaş olmasaydı ekonomi çökmezdi.
KITLIK İLANI NE ANLAMA GELİYOR? BM
kıtlık kelimesini tedbirli bir şekilde kullanılacak teknik bir terim olarak
görüyor. Güney Sudan'da resmi olarak kıtlık ilan edilmesi, insanların açlık
yüzünden ölmeye başladığı anlamına geliyor. Daha açık olmak gerekirse, kıtlık
ölüm oranı, yetersiz beslenme ve açlık belli bir seviyeye ulaştığında resmen
ilan edilebiliyor. Bu koşullar şöyle: -Bir bölgedeki hanehalkının en az yüzde
20'si aşırı gıda eksikliği ve bununla başa çıkabilmek için sınırlı kapasiteyle
karşı karşıyaysa -Kronik yetersiz beslenme oranı yüzde 30'dan fazlaysa -Günde
her 10 bin kişiden 2'si hayatını kaybediyorsa Diğer etkenler büyük çapta
yerinden olma, yaygın yoksulluk, salgın hastalıklar ve sosyal çöküş olarak
sıralanıyor. Kıtlık ilanı BM'ye ya da başka bir kuruluşa bağlayıcı yükümlülükler
getirmiyor, ancak soruna küresel olarak dikkat çekilmesini sağlıyor. Dünya Gıda
Programı acil durum başkanı Denise Brown, Guardian gazetesine yaptığı
açıklamada, "Uluslararası toplum siyasi çözümler bulunana kadar durumu
idare etmek için müdahale etmenin yolunu bulmalı" diyor.
GÜNEY SUDAN'DA NE YAPILABİLİR?
Başlangıç aşamasında, kıtlığı durdurup
tersine çevirmek için iki unsur gerekli: Daha fazla insani yardım ve insani
yardım kuruluşlarının en kötü etkilenen bölgelere engellenmeden erişimi. BM
kuruluşları milyonlarca insana balık tutarak ya da sebze yetiştirerek
geçimlerini sağlamaları için aletler göndermeyi konuşuyor. Koyun ve keçileri
aşılayarak daha fazla besi hayvanı ölümlerinin önüne geçmeyi sağlayacak bir
program da mevcut. Luma "Ancak barış ve güvenliğin yokluğunda insani
yardımın başarabileceklerinin sınırlı olduğu konusunda uyardık" diyor.
Kıtlık ilan edilen bölgeler, isyancılara olumlu bakan halkın yaşadığı bölgeler
olarak biliniyor. Bazı BM kuruluşları, Devlet Başkanı Salva Kiir hükümetinin
belli bölgelere gıda erişimini engellediğini öne sürüyor. İnsani yardım
konvoyları veya depolarının hükümet ya da isyancı güçler tarafından saldırıya
uğradığı ya da yağmalandığına dair haberler geliyor. Devlet Başkanı Kiir
iddiaları yalanlıyor ve "ülke genelinde insani yardım ve kalkınma
örgütlerinin ihtiyaç altındaki bütün bölgelere engelsiz erişiminin
sağlanacağı" sözünü verdi. Ancak bunun dışında, yaşanan acının Güney
Sudan'da çatışan tarafları durduracağına dair bir işaret yok.
NEDEN BAŞKA YERLERDE DE GIDA GÜVENSİLİĞİ
VAR?
Ana neden çatışmalar. Yemen, Nijerya'nın
kuzeydoğusu ve Somali de çatışmaların günlük yaşamı sekteye uğrattığı yerler.
Yemen'de çok taraflı iç çatışmalar, bölgesel güçlerin müdahalesiyle sonuçlandı
ve yaygın yıkım, ekonomik hasar ve can kaybına yol açtı. Nijerya ve Somali
sırasıyla aşırı İslamcı Boko Haram ve El Şebab örgütlerinin silahlı
ayaklanmasıyla karşı karşıya kaldı ve bu büyük çapta insanların yerinden
olmasına, tarım alanlarının zarar görmesine ve ticaret ile alışveriş
faaliyetlerinin çökmesine neden oldu. Bazı yerlerde, çatışmalar zaten var olan
sorunları katladı. Yemen'de uzun süredir suya erişim kısıtlı ve hükümetler
kaynakları korumak ve ülkenin kendi kendine yeterliliğini sağlamak için
gerektiği kadar çaba sarfetmemekle eleştiriliyorlardı.
Yardım kuruluşu Oxfam, çatışmalar
başlamadan önce de Yemen'in gıdasının yüzde 90'ını ithal ettiğini belirtiyor.
Kısa dönemli iklim etkenlerinin de etkili olabileceği belirtiliyor. Güney Sudan
ve Somali Afrika'nın doğusundaki aylar süren kuraklıktan etkilenmişlerdi.
Amerika merkezli Afrika Stratejik Çalışmalar Merkezi, 19 Afrika ülkesinin kriz,
acil durum veya ciddi oranda gıda güvencesizliğiyle karşı karşıya olduğunu
söylüyor. Bu ülkelerin 10'unda iç çatışma söz konusu. Bu 10 ülkeden 8'inde
otokratik yönetimler var. 18.5 milyon Afrikalı göçmen ya da yerinden olmuş
kişilerin yüzde 82'si bu 8 ülkenin vatandaşı.
KITLIKLA KARŞI KARŞIYA OLMAYAN ÜLKELER
NEYİ FARKLI YAPIYOR?
Kenya'da hükümet kuraklık nedeniyle
ulusal felaket ilan etti ve geçim kaynaklarını kaybedenler için tazminat
programı başlattı. Kenya Kızıl Haç örgütü, nakit para, gıda kuponları ve yardım
dağıtıyor, besi hayvanları zayıflayan sahiplere de hayvanları ölmeden önce
onları satmalarına yardımcı oluyordu. Bu tür önlemleri, çatışmaların olduğu
ülkelerde hayata geçirmek daha zor. BM Genel Sekreter yardımcısı Justin Forsyth
BBC'ye yaptığı açıklamada, "Hiç kimse 2017'de açlıktan ölmek zorunda
kalmamalı. Dünyada yeterince besin var. İnsanlık olarak yeterince imkanımız var"
diyor.
BBC Türkçe