26 Şubat 2017 Pazar

Yürek İşçisi Hasan Hüseyin Korkmazgil Ölümünün 33.Yılında Kavgamızda Yaşıyor..!.

Evvelinde TKP’li, sonrasında TİP’lidir; sol cenahın yüreklerinde yer edinmiş emekçileirn şairidir…
‘Kızılırmak’ın ruhu, Anadolu’nun hakiki sesi; ömür boyu mücadelenin öyküsünün özetidir yaşamıdır…
Saçları uçuşan halkçı devrimci şair; içtenlik, bitmez bilgeliktir…
Ve baştan ayağa aşk, isyan, mücadele ve umuttur…
“Gel benim darmadağın direncim/ gücüm/ emeğim/ çilem gel/ gel benim büyük acım/ gel ve bitir şu işi!/ kalaylardan mı gelirsin bolivya’lardan/ rio’nun favelalarından mı/ ispanya’dan mı viyetnam’dan mı/ zonguldak kömürlerinden mi gelirsin/ çukurova’lardan mı/ yellerle mi gelirsin ateşlerle mi/ uçarak mı koşarak mı yırtınarak mı/ gel işte gel gayrı/ gel/ gel/ gel de bitir şu işi,” dizeleriyle umutludur; memleketten, hayattan, topraktan, dünyadan
1927’de Sivas’ın Gürün ilçesinde doğdu
Yedi kardeşi vardı; tek okuyabilen o oldu. İlkokulu babasının hademelik yaptığı mektepte okudu. Ortaokula gidemedi; Ziraat Bankası şubesinde getir götür işlerinde çalışmaya başladı. 20 Kasım 1979’da faşistlerce katledilen Dr. Necdet Bulut’un babası bankanın müdürüydü. Hasan Hüseyin’le yakından ilgilendi. Parasız yatılı okul sınavlarına girmesine sebep oldu.
Sınavın yapıldığı Sivas’a gitmek için, komşularından ödünç alınan ayakkabıyla 60 km yolu yürüyerek gitti. Kazandı. Niğde ortaokulu ve sonra Adana erkek lisesi’nde okudu.
Okulda dünya edebiyat klasikleriyle tanıştı. Şiir yazmaya başladı.
Gazi Eğitim Enstitüsü’nü bitirip Türkçe öğretmeni oldu.
Maraş-Göksüne öğretmen olarak atandı.
Nâzım Hikmet şiirlerini okuduğu için ihbar edildi. Adı, 1951’deki TKP davası dosyasındaydı. Üç yıla mahkûm oldu. Bütün kamu hakları elinden alındı. Elbistan ve Nevşehir cezaevlerinde yattı.
Cezaevinden çıktıktan sonra ekmek parası kazanmak için İstanbul’a gitti. Bu kez askere alındı; üniversite mezunu olmasına rağmen er olarak 27 ay askerlik yaptı.
Askerlik sonrası baba ocağına döndü. Kahvelerde karakalem portre ressamlığı yaparak, tabela boyayarak ve okuryazar olmayan ailelerin askerlik mektuplarını yazarak geçimini sağladı.
Şiirden hiç kopmadı. İlk şiiri 1959’da ‘Dost Dergisi’nde çıktı. Ayrıca yazdığı iki oyun radyoda piyes oldu.
1960 sonrası Ankara’ya yerleşti. ‘Akis Dergisi’nde düzeltmen/redaktör olarak çalıştı. Basın-İş Sendikası’nın genel sekreterliğini yaptı.
Doğan Avcıoğlu’nun çıkardığı ‘Yön’ ve TİP’in yayın organı ‘Sosyal Adalet Dergisi’nde makaleler yazdı.
İlk yapıtı ‘Kavel’ 1963 yılında çıktı. Yeditepe şiir ödülü’nü kazandı. Sadece şiir değil, mizah öyküleri de yazıyordu. 1966 yılında ‘Kızılırmak’ kitabından dolayı yargılandı. Beraat etti.
1969 seçimlerinde Çorum’dan TİP milletvekili adayı oldu. Kazanamadı. Partide Mehmet Ali Aybar’a yakındı.
1973 yılında çıkardığı ‘Acıyı Bal Eyledik’ şiir kitabıyla daha da ünlendi.

1983 yılında evinde çalışırken beyin kanaması geçirdi. 6 ay hastanede, 6 ay evde (376 gün) yoğun bakımda kaldı. Ve 26 Şubat 1984 yılında Ankarada yaşama gözlerini kapadı. Anısı emekçilerin kavgasında yaşıyor,yaşayacaktır.