Hakkari’nin Yüksekova ilçesine bağlı
Koru köyünde yaşayan Aykut ailesinin yaşadığı ev, sokağa çıkma yasakları
sırasında yıkıldı. Bir odada yaşayan 6 kişilik ailenin 4 çocuğu bulunuyor. 3
çocuğunu okula gönderen baba Hamza Aykut, köyde çobanlık yaptığını söylüyor.
Sokağa çıkma yasaklarından sonra köyün büyük bir bölümünün göç etmek zorunda
kaldığını anlatan Hamza Aykut, artık çobanlık da yapamadığını dile getirdi.
İşsiz kalınca en büyük oğlu Cahit Aykut’u okula gönderemeyen baba Aykut, ”3
çocuğumu okula gönderiyorum. Ama Cahit’i parasızlıktan gönderemedim” diyor.
Anne Zeynep Aykut ise, oğlunun okuması
gereken lisenin Van merkezde olması sebebiyle okula gönderemediklerini ve 1
odada yaşamak zorunda kaldıklarını anlatıyor. Aykut ailesi ile yaşadıkları
zorlukları konuştuk.
‘BABAM NE OLURSA OLSUN SENİ OKULA
GÖNDERECEĞİM DİYOR’
15 yaşındaki Cahit Aykut, evin en büyüğü
çocuğu. Aykut, bu sene TEOG sınavına girdiğini fakat sokağa çıkma yasakları ve
bölgenin zor şartlarından dolayı liseye yeterince hazırlanamadığını söylüyor.
Babasıyla birlikte Van’da bulunan Evliya Çelebi İmam Hatip Lisesi’ne kayıt
yaptırmak istediğini anlatan Cahit Aykut, okul müdürünün kendilerinden para
istemesi üzerine kayıt olamadığını belirtiyor.
Cahit Aykut, “Büyüyünce ne olmak
istiyorsun?” sorusuna; “İstanbul’da tıp okumak istiyorum” diyor ve ekliyor:
“Babamın maddi durumu çok kötü. Bu sene liseye kaydımı yapacaktı. Fakat maddi
imkansızlıklardan dolayı okula gidemedim. Köyde okul olduğu için 3 tane
kardeşim okula gidiyor. Arkadaşlarım da okula gidiyor. Ama ben onları
kıskanmıyorum. Evde her gün test kitapları çözüyorum. Ama okula gidemediğim
için en çok annem üzülüyor. Babam da ‘Ne olursa olsun seni okula göndereceğim’
diyor. Belki bir gün yine okula giderim.”
‘EVİMİZDEN GERİYE SADECE YIKINTILAR
KALMIŞTI’
35 yaşındaki baba Hamza Aykut, hayatı
boyunca okula gidemediğini, okuma ve yazma bilmediğini söylüyor. Yıllarca
çobanlık yaparak hayatına devam ettiğini dile getiren baba Aykut, “Kimse bizi
okutmadı. Kendimi bildim bileli hep çobanlık yaptım. Bari çocuklarımız okusun”
diyor. Sokağa çıkma yasağının başlamasıyla Şemdinli’ye göç ettiklerini aktaran
Aykut, yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
“Bu süreçte perişan olduk. Yüksekova’da
sokağa çıkma yasağı kaldırılınca evimize geri döndük. Ama evimizden geriye
sadece yıkıntılar kalmıştı. Yasaklar başlamadan önce köyde çobanlık yapıyordum.
Fakat köydeki insanlar da göç etmeye başlayınca artık çobanlık da yapamadım.
Ben yemesem içmesem de olur. Ama çocuklarım… Şu an 3 çocuğumu okula
gönderiyorum. 2 çocuğum ilkokula, 1 çocuğum ise ortaokula gidiyor. En büyük
oğlumu Cahit’i de okutmak için çok çaba sarf ettim. Ama maddi imkansızlıklardan
dolayı elimizden bu kadar geliyordu. Oğlumu Yüksekova’dan Van’a göndermem
gerekiyordu. Bunun kalacak yurdu, okul harçlığı gibi birçok sorun olacak.
Elimde maddi imkanlarım olmadığı için okula gönderemedim.”
‘OKUL VAN’DA OLDUĞU İÇİN GÖNDEREMEDİK’
Hakkari ve Yüksekova’da 3 kez ameliyat
olduğunu anlatan anne Zeynep Aykut ise, oğlu Cahit Aykut’un okula gidememesi
nedeniyle üzüldüğünü belirtiyor. Köyde yaşanan göçün ardından eşinin çobanlık
yapamadığını aktaran Zeynep Aykut, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yıkılan evimizin yeniden yapılmasını
bekledik ama yapılmadı. Biz de evimiz damlamasın diye evin damını çadırla
kapladık. Okula giden diğer 3 çocuğumu servis evden alıp bırakıyor. Ama
Cahit’in okulu Van’da olduğu için gönderemedik. Burada tek geçim kaynağımız
hayvancılık olduğu için evimizi bırakıp başka yere de gidemiyoruz.”