4 Şubat 2017 Cumartesi

Çocuk istismarında cezasızlık!

İstinaf Mahkemesi, Marmara Ereğlisi'nde 2011 yılında o zaman 11 yaşında olan kız çocuğuna ‘Çocuğa cinsel istismarda’ bulunduğu gerekçesi ile yerel mahkemede 16 yıl 10 ay 15 gün ceza alan 76 yaşındaki A.E.'yi, Aralık ayında tensip zaptıyla tahliye etti; bugünkü duruşmada da sanığın beraatine karar verdi.
Silivri Ağır Ceza Mahkemesi, 2 Ekim 2016 tarihinde, Tekirdağ'ın Marmara Ereğlisi ilçesinde 2011 yılında 11 yaşında olan C.O.'ya yönelik ‘Çocuğun zincirleme cinsel istismar’ suçundan tutuksuz yargılanan A.E.’yi 16 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı.
Karar sonrası savcılığın itirazı üzerine mahkeme A.E.'nin, 3 Ekim 2016 tarihinde tutuklanmasına karar verdi. Müvekkillerinin beraat etmesi gerektiğini öne süren sanığın avukatları, davayı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı.
Davanın geldiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi, 14 Aralık 2016 tarihinde düzenlediği tensip zaptında, “Üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti ve tutuklulukta geçirdiği süreyi” gerekçe göstererek sanığın tahliyesine karar verdi. 20. Ceza Dairesi, sanığın avukatlarının istinaf taleplerini karara bağlamak üzere bugüne duruşma günü verdi.
20. Ceza Dairesi'nde bugün yapılan duruşmaya sanık A.E., mağdur C.O. ve annesi L.C. ile dosyaya müdahil olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nı temsilen bir avukat SEGBİS sistemi ile katıldı. Sorgusu yapılan A.E., eski ifadelerini tekrarladığını belirterek, “Böyle bir eylem olmamıştır. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
Mağdur C.O., eski beyanlarını tekrar ettiğini belirterek, sanıktan şikayetçi olduğunu ve cezalandırılmasını istediğini söyledi. Mağdur C.O.'nun Avukatı İbrahim Burak Eskici, dosyada suça ilişkin delillerin bulunduğunu belirtti. Mağdurun ruh sağlığının bozulduğuna dair raporun da mevcut olduğunu söyleyen Eskici, yerel mahkemece verilen 16 yıl 10 ay 15 günlük cezanın yerinde olduğunu söyledi.
Sanığın avukatları ise, yerel mahkemenin kararının kaldırılarak müvekkillerinin beraatine karar verilmesini isedi.
SAVCI MAĞDURUN ANNESİNE ATIFLA BERAAT İSTEDİ
Esas hakkındaki görüşü sorulan Savcı Ali Parlar, yerel mahkemenin mahkumiyet kararını mağdur C.O.'nun beyanları doğrultusunda verdiğini belirterek, “C.O.'nun ifadesine atıf yapılarak mahkumiyet kararı verilmiş ise de; ihbarın yapılış biçimi, mağdurun annesi L.C.'nin aşamalardaki anlatımları arasındaki tutarsızlıklar, şikayetten vazgeçme dilekçesi vermesi, mağdurenin hükme esas alınan beyanında geçen iddiaları doğrulayacak yeterlilikte ve kesinlikte herhangi bir maddi bulgunun ve bu iddiaları doğrulayacak yan delillerin bulunmaması, L.C.'nin bir başka dosyada adliyeye intikal eden bir başka soruşturma dosyasında kayınpederi ve resmi nikahlı kocası hakkında da benzer nitelikte suçlamada bulunması, tüm dosya kapsamı gözetildiğinde sanığın atılı suçu işlediğine ilişkin mahkumiyete yeterli, kesin ve inandırıcı bir delil bulunmadığından, ortaya çıkan şüphenin sanık lehine yorumlanması gerektiğinden sanığın beraatine” karar verilmesini istedi.
MAHKEME BERAAT KARARI VERDİ
Kısa bir aradan sonra kararını açıklayan 20. Ceza Dairesi, Silivri Ağır Ceza Mahkemesi'nin sanığa verdiği 16 yıl 10 ay 15 günlük hapis cezasını kaldırarak beraat kararı verdi. Kararında, sanığın bu suç nedeniyle gözaltına alınıp tutukladığını hatırlatan 20. Ceza Dairesi, sanığın bu nedenle hazine aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açma hakkı bulunduğunu, hazinenin ayrıca sanığın avukatlarına 3.990 lira vekalet ücreti ödemesine hükmetti.
AVUKAT: YARGITAY'A GİDECEĞİZ
Mağdur C.O.'nun Avukatı İbrahim Burak Eskici, DHA'ya yaptığı açıklamada bu kararı Yargıtay'a götüreceklerini belirterek, “Hukuka aykırı verilen bu kararı asla beklemiyorduk. Çünkü sanığın cezalandırılmasına yetecek delil dosyada mevcuttur” dedi. Dosyada çocuğun ruh sağlığının bozulduğuna ilişkin birden fazla raporun bulunduğunu söyleyen Avukat Eskici, bunların hepsinin yok sayılarak beraat kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu söyledi.
‘Mahkemenin unuttuğu bir husus var’ diyen Avukat Eskici, “Çocuk istismarı dosyalarında şüpheden sanık yararlanır ilkesi sanık lehine değil, çocuk lehine yorumlanır. Burada korunması gereken en önemli husus çocuğun hukuksal menfaatidir. Bu mahkeme çocuğun hukuksal menfaatini bertaraf etmiştir, bu kararı temyiz edeceğiz” dedi.