Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla
Şaylemez suikastının sanığı Ömer Güney’in hayatını kaybettiği açıklandı...!
ANF’de yer alan Cansız, Doğan ve
Şaylemez ailelerinin açıklamasına göre, ailelere tutuklu olan Ömer Güney’in
ağır hasta olduğu ve hayati tehlikesinin bulunduğu bildirildi. Güney’in tahliye
talebinin Pazartesi günü görüşüleceği bilgisi üzerine aileler ve avukatlar dün
bir araya geldi.
Aileler ve avukatların görüşmesi
sırasında Ömer Güney’in yaşamını yitirdiği bilgisi ailelere ulaştırıldı. Mayıs
2015’te soruşturmanın bittiğini hatırlatan aileler, davanın başlamamış olması
eleştirdi. Fransız makamlarına tepki gösteren aileler, cinayetlerin
aydınlatılmasına engel olunduğunu belirttiler.
Ömer Güney Kim?
Sivas’ın Şarkışla ilçesi Polattepe köyü
nüfusuna kayıtlı olan Ömer Güney, 16 Nisan 1982 doğumlu. 2003 yılında
Almanya’da evlendiği belirtilen Güney’in 2011 yılında boşandığı ve Almanya’da
oturma izni olduğu kaydedildi. Güney’in ailesinin ise Fransa’da yaşadığı
öğrenildi.
Ömer Güney’in adı, Paris suikastı ile
duyuldu. 9 Ocak 2013’te yaşanan Paris’te bulunan Kürdistan Enformasyon
Bürosu’nda, Kürt siyasetçiler Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez
cansız bedenleri bulundu. Cansız ve Doğan’ın başlarına, Şaylemez’in ise
vücuduna isabet eden kurşunlarla hayatlarını kaybettiği tespit edildi.
Paris Cumhuriyet Savcısı François
Molins, suikastın zanlısının Ömer Güney olduğunu açıkladı. Molins, Güney’in
Kürt gruplarla ilişkisi olduğunu belirtti. Bu süreçte Güney’in önce PKK, sonra
da MİT’le ilişkisinin olduğu iddiaları ortaya atıldı.
KÜRT DERNEĞİ ÜYESİ
Suikasttan yaklaşık 1 yıl önce Ömer
Güney’in Fransa Kürt Dernekleri Federasyonu (FEYKA) bağlantılı bir derneğe
üyelik başvurusu yaptığı ortaya çıktı. FEYKA Başkanı Mehmet Ülker, yaşananları
şu sözlerle anlattı:
“2011 yılı Kasım ayında önce Paris kent
merkezinde bulunan derneğe geliyor. Dernek Başkanına üye olmak istiyorum diyor.
Dernek Başkanı Paris’in hangi bölgesinde ikamet ettiğini soruyor. Sarcel’de
oturuyorum yanıtını alınca oraya en yakın olan Villiers-le-Bel Derneği’ne
yönlendiriyor. Dernek yönetiminden birinin yanına gidiyor. 18 Kasım 2011
tarihinde Villiers-le-Bel’deki derneğimize üye oluyor. 50 euro da aidat
veriyor. Sonrasında herhangi bir üye gibi gidip gelmeye başlıyor. Samimi
oluyor, dernek çevresindeki etkinlik ve aktivitelere katılıyor. Bir de
Fransızcası iyiymiş, birçok insanımızın dil sorunu olduğu için işlemlerinde
tercümanlık yapıyor. Giderek toplumumuz içinde dikkat çekmeyecek bir yer
ediniyor. Ancak tüm araştırmalarımız bu kişinin hiçbir Kürt derneğinde resmi
bir görev üstlenmediği yönündedir. Sadece bir üyedir. Derneklerimiz,
derneklerimizde üyelik sistemimiz biliniyor. Biz renk, ırk, kökene bakmıyoruz.”
L’Express dergisinden Eric Pelletier’in
haberine göre, Ömer Güney, derneğe gelenleri fişledi. Güney’in telefonunda
yapılan incelemede, 329 üyenin üzerlerinde isimleri, adresleri ve telefon
numaraları olan kimliklerini tek tek fotoğrafladığı tespit edildi.
KARAYILAN: PKK’Lİ DEĞİL
Ömer Güney’in PKK üyesi olduğu iddiaları
üzerine PKK yöneticisi Murat Karayılan bir açıklama yaptı. İddiaları yalanlayan
Karayılan, “Yaptığımız ilk araştırmalara göre, Ömer Güney adındaki kişi de
oradaki bir Kürt derneğine gidip gelen, zaman zaman bazı kitlesel-barışçıl eylemlere
katılan bir kişidir. Bu düzeyde çok sayıda kişi bulunmaktadır, ancak bunlar
partimizin üyesi değildirler. Henüz PKK sempatizanı bile sayılamayacak bir
kişiye ‘üyedir’ demek çok yanlıştır. Eğer kendisi böyle yanlış bir bilgi
vermişse, o zaman kasıtlıdır ve daha fazla üzerinde durmak gerekmektedir”
şeklinde konuştu.
MİT ELEMANI İDDİASI
İnternete yüklenen ve Ömer Güney’e ait
olduğu öne sürülen bir ses kaydı tartışma yarattı. Ses kaydında Güney olduğu
iddia edilen kişi MİT’le bağlantısı olduğunu söylüyor.
Konuyla ilgili MİT açıklamasında “Söz
konusu yayınların, Çözüm Süreci’nde aktif rol üstlenen Teşkilatımızı yıpratmaya
ve bu süreçte görev alan personeli deşifre ederek görevlerini yapamaz hâle
getirmeye yönelik bir operasyon olduğu değerlendirilmektedir.
Sakine CANSIZ, Leyla ŞAYLEMEZ ve Fidan
DOĞAN cinayetleriyle Teşkilatımızın kesinlikle bir ilgisi bulunmamaktadır.
Bununla birlikte söz konusu iddialar ile ilgili iç bünyemizde gerekli idari
soruşturma başlatılmıştır” denildi.
Fransa’daki ‘M6info’ sitesinin haberinde
iddianın Ömer Güney’e de sorulduğu aktarıldı. Habere göre, anti terör sorgu
yargıcı Jeanne Duye’nin, Güney’e “Kayıttaki ses sizin mi?” diye sorduğu,
Güney’in ise sesin kendisine ait olmadığını söylediğini belirtildi.
TÜRKİYE ZİYARETLERİ VE GÖRÜŞMELERİ
Ömer Güney’in, suikasttan 20 gün önce
Türkiye’ye geldiği belirlendi. 18 Aralık 2012’de İstanbul Atatürk Havalimanı’na
gelen Güney, aktarmalı uçakla Ankara’ya gitti. Kamera kayıtlarında Güney’in
telefon hattı satın aldığı görülüyor.
Fransa, Türkiye’den Ömer Güney’in
görüştü tespit edilen kişiler ve Türkiye’de yaptıkları konusunda bilgi istedi.
Bu kapsamda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.
BAYIK’TAN PARALEL DEVLET İDDİASI
Bir başka PKK yöneticisi Cemil Bayık
ise, 2013 yılını değerlendirdiği konuşmasında Paris suikastına değindi. Bayık,
suikastta Fethullah Gülen cemaatinin “parmağı olabileceğini” öne sürdü. Bayık,
“Hareketimizi tasfiye etme politika ve planlamaları içine Fethullahçıların
merkezinde yer aldığı paralel devlet fazlasıyla girmiştir. Dolayısıyla bu
katliamda da bunların esas rol oynaması en büyük olasılıktır” ifadelerini
kullandı.
kaynak;gazete duvar