2018
yılı için belirlenecek asgari ücret tartışmaları sürüyor.
Asgari ücretin 29 Aralık Cuma günü açıklanması bekleniyor.
Masadaki tartışmalar asgari ücretle geçinmek zorunda kalan
milyonlarca işçi açısından umut bağlanacak noktada değil.
Peki, geçtiğimiz 5 yıllık sürede asgari ücretin seyri nasıl
oldu. 2013-2017 yılları arasında asgari ücretteki artışı diğer
bazı verilerle karşılaştırarak yoksulluğun tablosunu
oluşturmaya çalıştık. İşte gerçekler:
ASGARİ
ÜCRETLİ AÇ YAŞIYOR
Asgari
ücreti son 5 yılın açlık sınırıyla karşılaştırdığımızda;
geçimini asgari ücretle sağlamak zorunda olan 4 kişilik bir
ailenin hayatta kalmasının bile mucize olduğunu görüyoruz. Çünkü
asgari ücret, 4 kişilik bir aile için belirlenen ve en temel gıda
ihtiyacını ifade eden açlık sınırının sürekli altında
kalıyor. Özellikle Kasım 2015 seçimlerinin vaadi olarak hayata
geçirilen 300 liralık zamla asgari ücret açlık sınırına bir
nebze yaklaşsa da; 4 kişilik ortalama bir aileyi hala doyurabilecek
düzeyde değil.
DOLAR
KARŞISINDA ERİDİ BİTTİ
Asgari
ücreti yıllara göre dolar bazında ele aldığımızda ise çarpıcı
bir tabloyla karşılaşıyoruz. 2013’te 476 dolara denk düşlen
asgari ücret yıllar içinde TL’nin dolar karşısındaki değer
kaybıyla birlikte eridi ve 2017’de 396 dolara geriledi. Bir diğer
ifadeyle asgari ücrete 5 yıl içinde yapılan zamlar TL’nin dolar
karşısındaki değer kaybını karşılamaya bile yetmedi.
KİŞİ
BAŞINA DÜŞEN ASGARİ ÜCRETLİYE DÜŞMEDİ
Kişi
başına düşen Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın seyri ile
asgari ücretin seyrini karşılaştırdığımızda ise asgari
ücretin büyümeden payını alamadığı görülüyor. GSYİH’nin
artış oranı hemen her yıl asgari ücrete eklenen zam oranından
daha yüksek düzeyde olduğu için, toplumun en alt katmanını
ifade eden asgari ücretlilerle, geliri yüksek olanlar arasındaki
makas büyüdü.
Buna
karşılık, Türkiye’nin en zengin yüzde 1’lik bölümünün
vergi öncesi gelir düzeyi her geçen yıl ciddi oranda arttı.
2007’de yüzde 20’nin altında olan bu pay 2016 itibariyle yüzde
25’e yaklaştı.
Yine
2016’daki yüzde 20’lik dilimlere baktığımızda da nüfusun en
yoksul yüzde 20’si toplam gelirin yalnızca yüzde 6,2’sini
paylaşırken; en zengin yüzde 20’lik dilimse gelirin yüzde
47,2’sine sahip.
TÜRKİYE
AVRUPA’NIN EN YOKSULARIYLA YARIŞIYOR
Türkiye’nin
asgari ücret düzeyini Avrupa’nın diğer ülkeleriyle
karşılaştırdığımızda ise son sıralarda yer aldığını
görüyoruz. Lüksemburg, 1999 avro ile listenin en üstünde yer
alırken, onu Fransa, Almanya gibi ülkeler izliyor. Özellikle
iflasın eşiğine gelen ve sonrasında kemer sıkma politikaları,
emekçi lehine yasalarla gündem olan komşu ülke Yunanistan bile
683 avroluk asgari ücretle listede Türkiye’nin üstünde yer
alıyor. Türkiye’nin asgari ücret düzeyi ise 479 avro. Bu açıdan
Türkiye’yi Polonya, Estonya, Slovakya, Romanya, Bulgaristan gibi
Avrupa’nın en yoksul ülkeleriyle karşılaştırmak daha doğru
oluyor.
ASGARİ
ÜCRETTEN KESİNTİ 506 LİRA
Asgari
ücrete ilişkin bir başka tartışma ise kesintiler. 1777 liralık
brüt ücretten işçinin cebine giren 1404 TL. Brüt asgari ücretin
506 liralık kısmı, SGK, işsizlik sigortası, gelir vergisi, damga
vergisi gibi alanlara dağılıyor. Kesintilerle 1270 liraya kadar
gerileyen asgari ücret 133 liralık asgari geçim indiriminin
eklenmesiyle 1400 liranın üzerine çıkabiliyor.